Alper Tan - FİTNEYE DİKKAT
Kanal A Genel Yayın Yönetmeni Alper Tan, yaklaşan seçimler öncesinde iliştirilmiş muhalefet gruplarının AK Parti içerisinde fitne çıkarmak için olanca gücü ile hareket ettiğine dikkat çekti. İşte, Tan'ın hükümete uyarılarda bulundu...
...
AK Parti, statükoya ve statükonun arkasındaki derin yapılara karşı mücadelede büyük başarılar elde etti. Ancak bu konuda kesin bir zaferden henüz söz edemeyiz. 12 Eylül Anayasası yürürlükte iken, yani Yeni Türkiye’nin kitabını yazmadan ilan edilen bir zafer, toplumu gevşemeye sevk edebilir.
Anayasa ve sistem değişikliği çok önemli bir hedef olmalıdır. AK Parti döneminde yönetenler değişti. Ama sistem tüm çarkları ile ayakta duruyor. Böyle bir durumda, yönetenlerin değişmesi halinde bir ayda ülke, “Eski Türkiye’nin” fabrika ayarlarına döndürülebilir. Bu tehlike geçmiş değil.
Önümüzdeki süreçte ülkeye sıkıntı verebilecek en büyük tehdit, ideallerden uzaklaşma, dünyevileşme, kişisel hesaplar ve tefrikadır. Bunun ne korkunç bir tehlike olduğunu, son bir buçuk seneden beri daha net görüyoruz. Son derece masum ve yüce ideallerle oluşmuş ve dünya çapında güç haline gelmiş bir dini cemaatin nasıl korkunç bir örgüte ve ümmete zararlı bir çarka dönüştüğünü izledik. O dini cemaat artık “Terör örgütü” olarak resmi kayıtlara geçti. Bundan herkesin ibret alması gerekir.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Erdoğan ile 11. Cumhurbaşkanı Gül’ün, AK Parti yönetimi ile partide 3 dönem milletvekilliği yapmış olanların aralarını açmak maksadıyla çok yoğun bir çaba var. 7 Haziran öncesi ve hatta sonrası bu konuya çok odaklanacaklar.
2007’de Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmemesi için Çankaya önüne barikat kurmaya çalışanlar, ona etmedikleri küfür ve hakareti bırakmayanlar, şimdilerde Gül’ün mutlaka milletvekili yapılması için çabalıyorlar. 'Gül iyi Erdoğan kötü', 'Gül iyi Davutoğlu kötü' demeye getiriyorlar.
Bu tamamen bir tezgahtır. Tamamen tuzaktır. Hasımlarını çatıştırma, fitne ve tefrika çıkarma gayretidir. Şeytanın bazen soldan bazen sağdan yaklaşmasıdır. 2007’de aynı numarayı Abdullatif Şener’e uyguladılar. Şener’i ayarttılar. Şener kimliğini kaybetti. O kadar kendine yabancılaştı ki İşçi Partili Doğu Perinçek’le katil Beşşar Esad’ın kapısına kadar düştü.
...
10.03.2015
Kanal A Genel Yayın Yönetmeni Alper Tan, yaklaşan seçimler öncesinde iliştirilmiş muhalefet gruplarının AK Parti içerisinde fitne çıkarmak için olanca gücü ile hareket ettiğine dikkat çekti. İşte, Tan'ın hükümete uyarılarda bulundu...
...
AK Parti, statükoya ve statükonun arkasındaki derin yapılara karşı mücadelede büyük başarılar elde etti. Ancak bu konuda kesin bir zaferden henüz söz edemeyiz. 12 Eylül Anayasası yürürlükte iken, yani Yeni Türkiye’nin kitabını yazmadan ilan edilen bir zafer, toplumu gevşemeye sevk edebilir.
Anayasa ve sistem değişikliği çok önemli bir hedef olmalıdır. AK Parti döneminde yönetenler değişti. Ama sistem tüm çarkları ile ayakta duruyor. Böyle bir durumda, yönetenlerin değişmesi halinde bir ayda ülke, “Eski Türkiye’nin” fabrika ayarlarına döndürülebilir. Bu tehlike geçmiş değil.
Önümüzdeki süreçte ülkeye sıkıntı verebilecek en büyük tehdit, ideallerden uzaklaşma, dünyevileşme, kişisel hesaplar ve tefrikadır. Bunun ne korkunç bir tehlike olduğunu, son bir buçuk seneden beri daha net görüyoruz. Son derece masum ve yüce ideallerle oluşmuş ve dünya çapında güç haline gelmiş bir dini cemaatin nasıl korkunç bir örgüte ve ümmete zararlı bir çarka dönüştüğünü izledik. O dini cemaat artık “Terör örgütü” olarak resmi kayıtlara geçti. Bundan herkesin ibret alması gerekir.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun, Erdoğan ile 11. Cumhurbaşkanı Gül’ün, AK Parti yönetimi ile partide 3 dönem milletvekilliği yapmış olanların aralarını açmak maksadıyla çok yoğun bir çaba var. 7 Haziran öncesi ve hatta sonrası bu konuya çok odaklanacaklar.
2007’de Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı seçilmemesi için Çankaya önüne barikat kurmaya çalışanlar, ona etmedikleri küfür ve hakareti bırakmayanlar, şimdilerde Gül’ün mutlaka milletvekili yapılması için çabalıyorlar. 'Gül iyi Erdoğan kötü', 'Gül iyi Davutoğlu kötü' demeye getiriyorlar.
Bu tamamen bir tezgahtır. Tamamen tuzaktır. Hasımlarını çatıştırma, fitne ve tefrika çıkarma gayretidir. Şeytanın bazen soldan bazen sağdan yaklaşmasıdır. 2007’de aynı numarayı Abdullatif Şener’e uyguladılar. Şener’i ayarttılar. Şener kimliğini kaybetti. O kadar kendine yabancılaştı ki İşçi Partili Doğu Perinçek’le katil Beşşar Esad’ın kapısına kadar düştü.
...
10.03.2015
Category
📚
Lernen