- Detay görüntüler - PAÜ Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Adıgüzel'in konuşması Profesörün bedenini öğrencileri için bağışlaması - PAÜ Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Adıgüzel: - "Bilim insanı olmanın, gerçek bilim insanı olmanın gereklerinden birini de Atilla hoca bize göstererek gitti"DENİZLİ (AA) - Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esat Adıgüzel, Prof. Dr. Atilla Oğuzhanoğlu'nun, bedenini öğrencilerinin eğitimi için bağışlamasına ilişkin, "Bilim insanı olmanın, gerçek bilim insanı olmanın gereklerinden birisini de Atilla hoca bize göstererek gitti." dedi.
Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Genel Sekreteri de olan Adıgüzel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 16 Şubat'ta 62 yaşında hayatını kaybeden Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Oğuzhanoğlu'nun 22 yıllık dostu olduğunu PAÜ kurulduğunda hemen hemen aynı zamanlarda üniversitede göreve başladıklarını söyledi.
Oğuzhanoğlu'nun ölmeden bir gün önce okuduğu kitabını, gözlüğü ve kalemini hatıra olarak aldığını dile getiren Adıgüzel, "Çok iyi bir dosttu, çok iyi bir bilim insanıydı. Büyük zorluklar içerisinde okumuş, hayatın bütün meşakkatini çekmiş bir insandı. Yatılı okullarda kalarak yalnız başına Sivas'tan Trabzon'a yatılı okul sınavlarına girip sonra Türkiye'de ilk 80 kişi arasına girerek Ankara Fen Lisesi'nde okumuş bir insan. Mühendislik okumuş, daha sonra onu bırakmış tıp fakültesine gitmiş." diye konuştu.
- "Hem iyi bir hocayı hem de iyi bir dostu kaybettik"Oğuzhanoğlu'nun PAÜ'de deneysel nörolojik araştırmalarda ciddi emeği olduğunu aktaran Adıgüzel, şöyle devam etti:"Bir önderdi. 4 - 5 yıldır da sinir bilimleri doktora programını beraber yürütüyorduk diğer hocalarla birlikte ama Atilla hoca bu işin mihenk taşlarından birisiydi. Kaybımız iki türlü; hem iyi bir hocayı hem de iyi bir dostu kaybettik. Bilim insanı olmanın, gerçek bilim insanı olmanın gereklerinden birini de Atilla hoca bize göstererek gitti. Özellikle kendi üniversitesine bağışladı. Kendi öğrencileri tarafından laboratuvara taşındı. Biliyordu ki bu konuda bir eksiklik var ve dikkat çekilmesi lazım ama biz kendi elimizi taşın altına koymadan başkasından bu konuda bir yardım beklemek doğrusu haksızlık olur. Atilla hoca da bunun bilinciyle kendini bağışladı. Tabii bizim görevimiz de biraz zor görünüyor. Aslında zor olan Atilla hocanın bizim üniversitemizde, tıp fakültesinde kadavra olarak bulunması değil, onun ölümü bizi zorlayan." - "Ben de bedenimi bağışladım"Adıgüzel, Oğuzhanoğlu'nun bağışı ile kadavranın ne kadar önemli ve zor bulunan bir şey olduğunun bir kez daha ortaya çıktığına işaret ederek, "Mademki biz aynı şekilde düşünüyoruz, aynı şekilde yaşıyoruz. O zaman biz de bedenimizi bağışlayabiliriz. Bu ne korkulacak bir şey ne de çekinilecek bir şey. Bizler de bedenlerimizi bağışlayarak tıp eğitimine katkıda sunabiliriz, bilime katkı sunabiliriz. İleride yetişecek doktorlara birer örnek oluruz ve onların eğitimini en iyi şekilde yapmalarını sağlamış oluruz. Ben de bedenimi bağışladım, kendi bölümüme bağışladım." ifadelerini kullandı.
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/bedenini-ogrencileri-icin-bagislamasi-denizli-498021.html
Türk Anatomi ve Klinik Anatomi Derneği Genel Sekreteri de olan Adıgüzel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 16 Şubat'ta 62 yaşında hayatını kaybeden Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Oğuzhanoğlu'nun 22 yıllık dostu olduğunu PAÜ kurulduğunda hemen hemen aynı zamanlarda üniversitede göreve başladıklarını söyledi.
Oğuzhanoğlu'nun ölmeden bir gün önce okuduğu kitabını, gözlüğü ve kalemini hatıra olarak aldığını dile getiren Adıgüzel, "Çok iyi bir dosttu, çok iyi bir bilim insanıydı. Büyük zorluklar içerisinde okumuş, hayatın bütün meşakkatini çekmiş bir insandı. Yatılı okullarda kalarak yalnız başına Sivas'tan Trabzon'a yatılı okul sınavlarına girip sonra Türkiye'de ilk 80 kişi arasına girerek Ankara Fen Lisesi'nde okumuş bir insan. Mühendislik okumuş, daha sonra onu bırakmış tıp fakültesine gitmiş." diye konuştu.
- "Hem iyi bir hocayı hem de iyi bir dostu kaybettik"Oğuzhanoğlu'nun PAÜ'de deneysel nörolojik araştırmalarda ciddi emeği olduğunu aktaran Adıgüzel, şöyle devam etti:"Bir önderdi. 4 - 5 yıldır da sinir bilimleri doktora programını beraber yürütüyorduk diğer hocalarla birlikte ama Atilla hoca bu işin mihenk taşlarından birisiydi. Kaybımız iki türlü; hem iyi bir hocayı hem de iyi bir dostu kaybettik. Bilim insanı olmanın, gerçek bilim insanı olmanın gereklerinden birini de Atilla hoca bize göstererek gitti. Özellikle kendi üniversitesine bağışladı. Kendi öğrencileri tarafından laboratuvara taşındı. Biliyordu ki bu konuda bir eksiklik var ve dikkat çekilmesi lazım ama biz kendi elimizi taşın altına koymadan başkasından bu konuda bir yardım beklemek doğrusu haksızlık olur. Atilla hoca da bunun bilinciyle kendini bağışladı. Tabii bizim görevimiz de biraz zor görünüyor. Aslında zor olan Atilla hocanın bizim üniversitemizde, tıp fakültesinde kadavra olarak bulunması değil, onun ölümü bizi zorlayan." - "Ben de bedenimi bağışladım"Adıgüzel, Oğuzhanoğlu'nun bağışı ile kadavranın ne kadar önemli ve zor bulunan bir şey olduğunun bir kez daha ortaya çıktığına işaret ederek, "Mademki biz aynı şekilde düşünüyoruz, aynı şekilde yaşıyoruz. O zaman biz de bedenimizi bağışlayabiliriz. Bu ne korkulacak bir şey ne de çekinilecek bir şey. Bizler de bedenlerimizi bağışlayarak tıp eğitimine katkıda sunabiliriz, bilime katkı sunabiliriz. İleride yetişecek doktorlara birer örnek oluruz ve onların eğitimini en iyi şekilde yapmalarını sağlamış oluruz. Ben de bedenimi bağışladım, kendi bölümüme bağışladım." ifadelerini kullandı.
http://beyazgazete.com/video/webtv/guncel-1/bedenini-ogrencileri-icin-bagislamasi-denizli-498021.html
Category
🗞
Haberler