Ankara’da, öğrenciler okul bahçesinde kurulan kümes ve sera bahçesinde hem ders stresini atıyor hem eğlenerek üretmenin mutluluğunu yaşıyor.
Ankara’nın Çubuk ilçesindeki Sabiha Şaşmaz İlk ve Ortaokulu’nda "Doğal Yaşam” projesi kapsamında öğretmenleri tarafından kümes ve sera alanı oluşturuldu. Okul bahçesindeki kümeste tavuk, horoz ve ördeğin de yer aldığı çok sayıda hayvan bulunurken, diğer tarafta yer alan serada da öğrenciler sebze yetiştiriciliğini öğreniyor. Öğrenciler, sabah gelir gelmez hayvanları ve seradaki sebzeleri kontrol ediyor. Teneffüs ve öğlen aralarında hayvanlarla vakit geçiriyorlar.
Kümesten aldıkları doğal yumurtaları haşlanıp anaokulu öğrencilerine servis edilirken seradan topladıkları sebzeleri ise menemen yapılıp yeniliyor. Öğrenciler, ayrıca pet şişeden yaptıkları yemlikleri çeşitli yerlere asarak kuşları da beslemeyi unutmuyor.
“Öğrencilerime doğasız yaşam olmayacağını gösterdik”
Sabiha Şaşmaz İlk ve Ortaokulu Müdürü Musa Çiftçi, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukların unuttukları değerleri tekrar kazandırmak istediklerini ifade etti. Çiftçi, “Sera ve kümes okulumuzun TÜBİTAK projesinde yer aldı. Biz bunu 4-5 yıl daha devam ettirerek hem çocuklarımızı sadece dört duvar arasında ders verilmesinden çıkarmak için onları doğa ile buluşturmak, toprağa dokunmalarını sağlamak istedik. Doğayla iç içe olunması gerektiğini, doğasız olunmayacağını öğrencilerimize gösterdik.”
“Bazı öğrenciler yumurtanın markette yapıldığını sanıyordu”
Market yumurtası ile doğal yumurtanın neden farklı olduğunu anlamak için böyle bir projeye başladıklarını anlatan Çiftçi, şöyle devam etti:
“4 tane tavuk alarak başladık. Çiftlikten aldığımız tavuklar yumurtaları beyaz ve tadı farklıydı. Tavuklar yayıldıkça yumurtaların renkleri ve tadı değişmeye başladı. Tavuklar sayesinde zararlı böceklerden korumuş olduk. Doğal bir üretim gerçekleştirmiş olduk. Öğrencilerimize hayvan sevgisini ve yumurtanın nasıl yetiştirildiğini göstermiş olduk. Bazı çocuklarımız yumurtayı markette yapıldığını sanıyordu.”
Fen Bilgisi Öğretmeni Hüseyin Göbütoğlu, okulun bahçesinin geniş olmasından dolayı değerlendirmek istediklerini ifade etti. Göbütoğlu, şunları kaydetti:
“Müdürümüze, “okulun bahçesinin geniş olduğunu ve değerlendirmek” istediğimi söyledim. TÜBİTAK kapsamında bir proje hazırladım. Kümes kurup yumurtanın nasıl oluştuğunu öğrencilerimize göstermek istedik.”
“Buradaki tavukların yumurtaları lezzetli ve daha doğallar”
Öğrencilerden Zehra Çaprak, oluşturulan kümes ve sera derslerin stresinden uzaklaştığını söyledi. Zehra, “Öğretmenlerimizin katkısı ile hem doğaya alışmış oluyoruz hem de ders işlemiş oluyoruz. Eğlenceli bir hale geldi. Buradaki tavukların yumurtaları tadı markette satılan yumurtadan daha lezzetli ve daha doğallar” dedi.
Ecrin Bostan ise, tavuklarla kendilerinin ilgilenildiğini aktardı. Ecrin, “Benim için tavukların gelmesi çok eğlenceli bir durum oldu. Onların yemlerini sularını veriyoruz. Yumurtaları kendimizin toplaması çok eğlenceli olduğunu” söyledi.
“İlk kez tavuğu burada gördüm”
Eyşan Somuncu, daha önce tavuk görmediğini belirtti. Eyşan, “İlk başta biraz korktum. Ondan sonra yavaş yavaş alışmaya başladım. Tavuklar en sevdiğim hayvanlardan biri haline geldi. Burada topladığımız yumurtalar daha doğal hem de daha faydalı. Arkadaşlarıma kümesimizin olduğunu söylediğimde biraz şaşırıyorlar” dedi.
“Topladığımız sebzeler ile menemen yapıyoruz”
Seracılıkta yapılan işlemi anlatan ortaokul öğrencisi Uğur Semerci, “Önce toprağı koyuyoruz. Sonra tohumları atıyoruz. Ondan sonra üstünü gübreli toprak ile kapatıyoruz. İyice bastırdıktan sonra sulamaya geçiyoruz. Daha sonra iki günde bir sulama yapıyoruz. Tohum ektikten sonra üstünü topraklar kapatıp suluyoruz. 2 aya yakın sürede yetişiyor. Yetiştikten sonra kaplarından çıkarıp toprağı çapa yaparak dikiyoruz. Ürünler olunca toplayıp melemen yapıp yiyoruz” dedi.
“Negatif enerjimizi atmak için buraya geliyoruz”
İremsu Harbi, seraya negatif enerjilerini atmak için gittiklerini söyledi. İremsu, “Derslerimizde hayvan ve bitki konusu olduğunda öğretmenimiz buraya getirip anlatıyor. Burada biber, domates ve patlıcan var. Yetiştirdikten sonra birlikte menemen yapıp yediklerini” aktardı.
Seracılığın katkısından bahseden Eyşan, “Seramızda domates, biber, patlıcan var. Hepsini yetiştiriyoruz. Bunları daha sonra menemen yapıp yiyoruz. Ağaç yaşken eğilir demişler. Bizde bu yaşımızda öğrendiğimiz zaman bize katkıda bulunacağını” söyledi.
-------------------------------------------------------------------------------
İhlas Son Dakika YouTube Kanalı Abone Olmak İçin
►
İhlas Son Dakika Web Sitesi
►
İhlas Son Dakika Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►
İhlas Son Dakika Haber Akışı
►
Ankara’nın Çubuk ilçesindeki Sabiha Şaşmaz İlk ve Ortaokulu’nda "Doğal Yaşam” projesi kapsamında öğretmenleri tarafından kümes ve sera alanı oluşturuldu. Okul bahçesindeki kümeste tavuk, horoz ve ördeğin de yer aldığı çok sayıda hayvan bulunurken, diğer tarafta yer alan serada da öğrenciler sebze yetiştiriciliğini öğreniyor. Öğrenciler, sabah gelir gelmez hayvanları ve seradaki sebzeleri kontrol ediyor. Teneffüs ve öğlen aralarında hayvanlarla vakit geçiriyorlar.
Kümesten aldıkları doğal yumurtaları haşlanıp anaokulu öğrencilerine servis edilirken seradan topladıkları sebzeleri ise menemen yapılıp yeniliyor. Öğrenciler, ayrıca pet şişeden yaptıkları yemlikleri çeşitli yerlere asarak kuşları da beslemeyi unutmuyor.
“Öğrencilerime doğasız yaşam olmayacağını gösterdik”
Sabiha Şaşmaz İlk ve Ortaokulu Müdürü Musa Çiftçi, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, çocukların unuttukları değerleri tekrar kazandırmak istediklerini ifade etti. Çiftçi, “Sera ve kümes okulumuzun TÜBİTAK projesinde yer aldı. Biz bunu 4-5 yıl daha devam ettirerek hem çocuklarımızı sadece dört duvar arasında ders verilmesinden çıkarmak için onları doğa ile buluşturmak, toprağa dokunmalarını sağlamak istedik. Doğayla iç içe olunması gerektiğini, doğasız olunmayacağını öğrencilerimize gösterdik.”
“Bazı öğrenciler yumurtanın markette yapıldığını sanıyordu”
Market yumurtası ile doğal yumurtanın neden farklı olduğunu anlamak için böyle bir projeye başladıklarını anlatan Çiftçi, şöyle devam etti:
“4 tane tavuk alarak başladık. Çiftlikten aldığımız tavuklar yumurtaları beyaz ve tadı farklıydı. Tavuklar yayıldıkça yumurtaların renkleri ve tadı değişmeye başladı. Tavuklar sayesinde zararlı böceklerden korumuş olduk. Doğal bir üretim gerçekleştirmiş olduk. Öğrencilerimize hayvan sevgisini ve yumurtanın nasıl yetiştirildiğini göstermiş olduk. Bazı çocuklarımız yumurtayı markette yapıldığını sanıyordu.”
Fen Bilgisi Öğretmeni Hüseyin Göbütoğlu, okulun bahçesinin geniş olmasından dolayı değerlendirmek istediklerini ifade etti. Göbütoğlu, şunları kaydetti:
“Müdürümüze, “okulun bahçesinin geniş olduğunu ve değerlendirmek” istediğimi söyledim. TÜBİTAK kapsamında bir proje hazırladım. Kümes kurup yumurtanın nasıl oluştuğunu öğrencilerimize göstermek istedik.”
“Buradaki tavukların yumurtaları lezzetli ve daha doğallar”
Öğrencilerden Zehra Çaprak, oluşturulan kümes ve sera derslerin stresinden uzaklaştığını söyledi. Zehra, “Öğretmenlerimizin katkısı ile hem doğaya alışmış oluyoruz hem de ders işlemiş oluyoruz. Eğlenceli bir hale geldi. Buradaki tavukların yumurtaları tadı markette satılan yumurtadan daha lezzetli ve daha doğallar” dedi.
Ecrin Bostan ise, tavuklarla kendilerinin ilgilenildiğini aktardı. Ecrin, “Benim için tavukların gelmesi çok eğlenceli bir durum oldu. Onların yemlerini sularını veriyoruz. Yumurtaları kendimizin toplaması çok eğlenceli olduğunu” söyledi.
“İlk kez tavuğu burada gördüm”
Eyşan Somuncu, daha önce tavuk görmediğini belirtti. Eyşan, “İlk başta biraz korktum. Ondan sonra yavaş yavaş alışmaya başladım. Tavuklar en sevdiğim hayvanlardan biri haline geldi. Burada topladığımız yumurtalar daha doğal hem de daha faydalı. Arkadaşlarıma kümesimizin olduğunu söylediğimde biraz şaşırıyorlar” dedi.
“Topladığımız sebzeler ile menemen yapıyoruz”
Seracılıkta yapılan işlemi anlatan ortaokul öğrencisi Uğur Semerci, “Önce toprağı koyuyoruz. Sonra tohumları atıyoruz. Ondan sonra üstünü gübreli toprak ile kapatıyoruz. İyice bastırdıktan sonra sulamaya geçiyoruz. Daha sonra iki günde bir sulama yapıyoruz. Tohum ektikten sonra üstünü topraklar kapatıp suluyoruz. 2 aya yakın sürede yetişiyor. Yetiştikten sonra kaplarından çıkarıp toprağı çapa yaparak dikiyoruz. Ürünler olunca toplayıp melemen yapıp yiyoruz” dedi.
“Negatif enerjimizi atmak için buraya geliyoruz”
İremsu Harbi, seraya negatif enerjilerini atmak için gittiklerini söyledi. İremsu, “Derslerimizde hayvan ve bitki konusu olduğunda öğretmenimiz buraya getirip anlatıyor. Burada biber, domates ve patlıcan var. Yetiştirdikten sonra birlikte menemen yapıp yediklerini” aktardı.
Seracılığın katkısından bahseden Eyşan, “Seramızda domates, biber, patlıcan var. Hepsini yetiştiriyoruz. Bunları daha sonra menemen yapıp yiyoruz. Ağaç yaşken eğilir demişler. Bizde bu yaşımızda öğrendiğimiz zaman bize katkıda bulunacağını” söyledi.
-------------------------------------------------------------------------------
İhlas Son Dakika YouTube Kanalı Abone Olmak İçin
►
İhlas Son Dakika Web Sitesi
►
İhlas Son Dakika Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►
İhlas Son Dakika Haber Akışı
►
Category
🗞
Haberler