Roma İmparatorlu’ğunun Doğu hattında günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi olan ve Türkiye’de başka örneği olmayan Gümüşhane’nin Kelkit ilçesindeki Satala Antik Kenti’nde kazı çalışmaları devam ediyor. Kazı alanında toprağın 50 santimetre altından 2 bin yıllık Roma dönemine ait eserler ortaya çıkıyor.
İhlas Haber Ajansı YouTube Kanalına Abone Olmak İçin:
►
Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlı Sadak köyü sınırları içerisinde Roma’nın 15. Lejyonu’nun yaklaşık 600 yıl hüküm sürdüğü bölgede başlatılan kazılarda 100 metrekarelik bir alanda toprağın 50 santimetre altında 2 bin yıllık Roma ve Bizans dönemine ait çok sayıda duvar ve eser çıkması arkeoloji dünyasını heyecanlandırdı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından başlatılan kazı çalışmalarını Bartın Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şahin Yıldırım başkanlığındaki heyet sürdürürken, 25 kişilik ekiple yaz başından beri devam ettirilen çalışmalarda şimdiden çok sayıda eser ortaya çıkarıldı.
Roma İmparatorluğunun askeri düzenlemeleri kapsamında doğuda Sasanilerle oluşturduğu sınır hattı çalışmaları kapsamında bilinen 4 lejyon kalesinin yer aldığı Anadolu’da günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi olan Satala’da kamulaştırma çalışmalarının tamamlanmasının ardından kazı çalışmalarında ana çalışma yeri olarak lejyonun kalesinin olduğu yer tercih edildi.
Toprağı kazar kazmaz biranda bulgular ve Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarlarının karşılarına çıktığını kaydeden Doç.Dr. Şahin Yıldırım, Satala’nın tarihsel açıdan çok önemli bir yer olduğunu söyledi.
“Toprağı kazar kazmaz Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarları karşımıza çıktı”
Tarlanın 50 santimetre kadar altından itibaren yapı kalıntılarının karşılarına çıkmaya başladığını kaydeden Yıldırım, “Toprağı kazar kazmaz biranda bulgular ortaya çıkmaya başladı. Kazar kazmaz Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarları karşımıza çıktı. Bununla beraber hemen onun alt seviyelerinde ise 600 yıl boyunca kullanmanın getirdiği etkiyle bu mekanlar işlev değişikliğine gitmiş ve ocaklar karşımıza çıkmaya başladı. Daha sonraki evrelerde burası başka bir yapının mutfağı haline dönüştürülmüş. Bir zamanlar komutanın ana kampı iken daha sonra mutfak yapısına dönüşmüş durumda. Ortaçağa ait bir çok bronz sikke buradaki yapıyı tarihlendirmemizi sağladı. Bunlar ekiplerimiz tarafından çözülmesi yapılıyor. Lejyon grupların yapmış olduğu damgalı mühürlü tuğlalar da karşımıza çıkmaya başladı. 15. Lejyonun burada kesin olarak yerleştiğini bu bulgulardan görebiliyoruz. Buradaki kazılar çok uzun soluklu olacak. 20 hektara yakın bir alan leyjon kampının olduğu yer. Kentin ana çevrelendiği yer ise 60-70 hektarlık alan” dedi.
“Günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi ise Satala”
Satala’nın tarihsel açıdan çok önemli bir yer olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
“Burada Tunç çağından itibaren çevrede yerleşim izlerine rastlanıldı. Ama ana merkezde ise Helenistik dönemden erken evreye giden bir bulguyla henüz karşılaşılmadı. Satala’nın tarihteki asıl önemi ise milattan sonra 1.yüzyıldan itibaren Roma İmparatoru’nun yapmış olduğu askeri düzenlemelerle doğuda Sasanilerle bir sınır hattı oluşturmuşlar. Bu sınırlara da 4 lejyon kalesi yerleştirilmiş. Günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi ise Satala. Zeugma’daki henüz bulunmuş değil. Samsat’taki su altında kaldı. Diğer de modern yerleşimin altında. Yani günümüzde bu gördüğünüz lejyonların ana kalelerinin tek örneği durumunda olan yer Satala. Bu bakımdan da çok önemli. Daha öncesinde Roma buraya 16. Lejyonu'nu gönderiyor. Daha sonra o lejyon kaydırılarak buraya 15. Apollinares lejyonunun gönderildiğini görüyoruz. Bu lejyon burada 500-600 yıl kadar kalıyor ve Sasaniler'le olan mücadelede hep ön plana çıktığını görüyoruz.”
“Lejyona ait 2 ana büyük duvarla karşılaştık”
Kazıya Legatus olarak bilinen lejyon komutanının ana üssünden başladıklarını hatırlatan Yıldırım, “Burayı özellikle tercih ettik. İlk çalışma alanı olarak bu bölümü belirledik ve kamulaştırması tamamlanmıştı. Lejyona ait 2 ana büyük duvarla karşılaştık. Sementium harçlı bu iki ana duvar lejyonun ana duvarları. Arada görünenler de Bizans döneminden itibaren mekanlar haline getirilmiş. Selçukluların tam gelme evresinde bu alandaki bütün faaliyetlerin terk edildiğini görüyoruz. Büyük olasılıkla 1071’li yıllarda bu kalenin kullanımı son bulmuştu." diye konuştu.
#haber #sondakika #gündem #news #haberler
================================
İhlas Haber Ajansı Resmi Web Sitesi
►
İhlas Haber Ajansı Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►
İhlas Haber Ajansı hakkında
İhlas Haber Ajansı’na ulaşmak için
►
İhlas Haber Ajansı YouTube Kanalına Abone Olmak İçin:
►
Gümüşhane’nin Kelkit ilçesine bağlı Sadak köyü sınırları içerisinde Roma’nın 15. Lejyonu’nun yaklaşık 600 yıl hüküm sürdüğü bölgede başlatılan kazılarda 100 metrekarelik bir alanda toprağın 50 santimetre altında 2 bin yıllık Roma ve Bizans dönemine ait çok sayıda duvar ve eser çıkması arkeoloji dünyasını heyecanlandırdı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından başlatılan kazı çalışmalarını Bartın Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şahin Yıldırım başkanlığındaki heyet sürdürürken, 25 kişilik ekiple yaz başından beri devam ettirilen çalışmalarda şimdiden çok sayıda eser ortaya çıkarıldı.
Roma İmparatorluğunun askeri düzenlemeleri kapsamında doğuda Sasanilerle oluşturduğu sınır hattı çalışmaları kapsamında bilinen 4 lejyon kalesinin yer aldığı Anadolu’da günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi olan Satala’da kamulaştırma çalışmalarının tamamlanmasının ardından kazı çalışmalarında ana çalışma yeri olarak lejyonun kalesinin olduğu yer tercih edildi.
Toprağı kazar kazmaz biranda bulgular ve Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarlarının karşılarına çıktığını kaydeden Doç.Dr. Şahin Yıldırım, Satala’nın tarihsel açıdan çok önemli bir yer olduğunu söyledi.
“Toprağı kazar kazmaz Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarları karşımıza çıktı”
Tarlanın 50 santimetre kadar altından itibaren yapı kalıntılarının karşılarına çıkmaya başladığını kaydeden Yıldırım, “Toprağı kazar kazmaz biranda bulgular ortaya çıkmaya başladı. Kazar kazmaz Roma’nın 2 bin yıllık ana kampının lejyon duvarları karşımıza çıktı. Bununla beraber hemen onun alt seviyelerinde ise 600 yıl boyunca kullanmanın getirdiği etkiyle bu mekanlar işlev değişikliğine gitmiş ve ocaklar karşımıza çıkmaya başladı. Daha sonraki evrelerde burası başka bir yapının mutfağı haline dönüştürülmüş. Bir zamanlar komutanın ana kampı iken daha sonra mutfak yapısına dönüşmüş durumda. Ortaçağa ait bir çok bronz sikke buradaki yapıyı tarihlendirmemizi sağladı. Bunlar ekiplerimiz tarafından çözülmesi yapılıyor. Lejyon grupların yapmış olduğu damgalı mühürlü tuğlalar da karşımıza çıkmaya başladı. 15. Lejyonun burada kesin olarak yerleştiğini bu bulgulardan görebiliyoruz. Buradaki kazılar çok uzun soluklu olacak. 20 hektara yakın bir alan leyjon kampının olduğu yer. Kentin ana çevrelendiği yer ise 60-70 hektarlık alan” dedi.
“Günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi ise Satala”
Satala’nın tarihsel açıdan çok önemli bir yer olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu:
“Burada Tunç çağından itibaren çevrede yerleşim izlerine rastlanıldı. Ama ana merkezde ise Helenistik dönemden erken evreye giden bir bulguyla henüz karşılaşılmadı. Satala’nın tarihteki asıl önemi ise milattan sonra 1.yüzyıldan itibaren Roma İmparatoru’nun yapmış olduğu askeri düzenlemelerle doğuda Sasanilerle bir sınır hattı oluşturmuşlar. Bu sınırlara da 4 lejyon kalesi yerleştirilmiş. Günümüze kadar gelen tek lejyon kalesi ise Satala. Zeugma’daki henüz bulunmuş değil. Samsat’taki su altında kaldı. Diğer de modern yerleşimin altında. Yani günümüzde bu gördüğünüz lejyonların ana kalelerinin tek örneği durumunda olan yer Satala. Bu bakımdan da çok önemli. Daha öncesinde Roma buraya 16. Lejyonu'nu gönderiyor. Daha sonra o lejyon kaydırılarak buraya 15. Apollinares lejyonunun gönderildiğini görüyoruz. Bu lejyon burada 500-600 yıl kadar kalıyor ve Sasaniler'le olan mücadelede hep ön plana çıktığını görüyoruz.”
“Lejyona ait 2 ana büyük duvarla karşılaştık”
Kazıya Legatus olarak bilinen lejyon komutanının ana üssünden başladıklarını hatırlatan Yıldırım, “Burayı özellikle tercih ettik. İlk çalışma alanı olarak bu bölümü belirledik ve kamulaştırması tamamlanmıştı. Lejyona ait 2 ana büyük duvarla karşılaştık. Sementium harçlı bu iki ana duvar lejyonun ana duvarları. Arada görünenler de Bizans döneminden itibaren mekanlar haline getirilmiş. Selçukluların tam gelme evresinde bu alandaki bütün faaliyetlerin terk edildiğini görüyoruz. Büyük olasılıkla 1071’li yıllarda bu kalenin kullanımı son bulmuştu." diye konuştu.
#haber #sondakika #gündem #news #haberler
================================
İhlas Haber Ajansı Resmi Web Sitesi
►
İhlas Haber Ajansı Sosyal Medya Adresleri
►
►
►
►
İhlas Haber Ajansı hakkında
İhlas Haber Ajansı’na ulaşmak için
►
Category
🗞
Haberler