T24 Kültür Sanat
Candeğer Furtun retrospektifi, sanatçının zengin form ve doku dünyasını yansıtan 100’den fazla yapıtını, atölyesindeki araştırma ve üretim süreçlerine yakından tanıklık eden arşiv malzemeleriyle bir araya getiriyor.
Furtun’un, sergide yer alan yapıtlarının seramiğe yeni bir yön veren Bauhaus, Konstrüktivizm veya Soyut Dışavurumculuk gibi akımlarda ifadesini bulan özgürlük ivmesini yansıtmakla kalmadığı, varoluşsal bir yaklaşımla ele aldığı çağdaş seramiğin sınırlarını da genişlettiği belirtiliyor.
Sanatçının seramikten ve kendi üretiminden bahsederken sıklıkla referans verdiği “kabuk” kavramı etrafında kurgulanan sergi, Furtun’un sanatında biçimsel ve düşünsel bir öneme sahip doğa ve beden temalarını odağına aldığı söylendi. “Doğayı izlerken bile, her kabukta, tohumda, taşlarda insan figürleri gördüğünü” belirten sanatçının doğayla beden arasında kurduğu ilişkileri ve oluşturduğu geçiş olanaklarını vurguladığı nakledildi.
Furtun’un 1960’lar ve 1970’lerde yarattığı, organik hatlar benimseyen heykelleri, doğadaki mevcut formların taklidine dayanan geleneksel mimetik bir yaklaşımdan ziyade, analojik bir ilişkilenme biçimini benimsediği söylendi.
Sergi, 17 Nisan 2022 tarihine kadar İstanbul Dolapdere’de bulunan Arter’in giriş ve -1. kat galerilerinde ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
Candeğer Furtun retrospektifi, sanatçının zengin form ve doku dünyasını yansıtan 100’den fazla yapıtını, atölyesindeki araştırma ve üretim süreçlerine yakından tanıklık eden arşiv malzemeleriyle bir araya getiriyor.
Furtun’un, sergide yer alan yapıtlarının seramiğe yeni bir yön veren Bauhaus, Konstrüktivizm veya Soyut Dışavurumculuk gibi akımlarda ifadesini bulan özgürlük ivmesini yansıtmakla kalmadığı, varoluşsal bir yaklaşımla ele aldığı çağdaş seramiğin sınırlarını da genişlettiği belirtiliyor.
Sanatçının seramikten ve kendi üretiminden bahsederken sıklıkla referans verdiği “kabuk” kavramı etrafında kurgulanan sergi, Furtun’un sanatında biçimsel ve düşünsel bir öneme sahip doğa ve beden temalarını odağına aldığı söylendi. “Doğayı izlerken bile, her kabukta, tohumda, taşlarda insan figürleri gördüğünü” belirten sanatçının doğayla beden arasında kurduğu ilişkileri ve oluşturduğu geçiş olanaklarını vurguladığı nakledildi.
Furtun’un 1960’lar ve 1970’lerde yarattığı, organik hatlar benimseyen heykelleri, doğadaki mevcut formların taklidine dayanan geleneksel mimetik bir yaklaşımdan ziyade, analojik bir ilişkilenme biçimini benimsediği söylendi.
Sergi, 17 Nisan 2022 tarihine kadar İstanbul Dolapdere’de bulunan Arter’in giriş ve -1. kat galerilerinde ücretsiz olarak ziyaret edilebilir.
Category
🗞
Haberler