Yalçın Karatape: "4 Saatin Sonunda Acı Reçeteyi Yine Vatandaşa Çıkaran Anlayışlarında Bir Değişim İradesi Olmadığını Maalesef Gördük"

Haberler.com

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile 4 saat 15 dakika süren görüşmesinin ardından “Görüşmeye dört taleple gittik. Ancak dört saatin sonunda acı reçeteyi yine vatandaşa çıkaran anlayışlarında bir değişim iradesi olmadığını maalesef gördük” dedi. Karatepe, asgari ücrete zam yapılması konusunda Şimşek’in tepkisinin ne olduğuna ilişkin soruya “Asgari ücretin arttırılacağı konusunda bir izlenim edinmedim” diye yanıt verdi. <br>(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Yalçın Karatepe, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile 4 saat 15 dakika süren görüşmesinin ardından "Görüşmeye dört taleple gittik. Ancak dört saatin sonunda acı reçeteyi yine vatandaşa çıkaran anlayışlarında bir değişim iradesi olmadığını maalesef gördük" dedi.  hbrlr1.com/cbiwwcidkckckl

Transcript

00:00Sayın basın mensupları hepinizi sevgi ve saygıyla

00:05selamlıyorum. Bildiğiniz gibi Genel Başkanım Sayın Özgür'ü

00:09özel ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında gerçekleşen son

00:12görüşmede Sayın Genel Başkanımız vatandaşın

00:15ekonomik sıkıntılarını gündeme getirmişti. Bunun üzerine

00:19partimizin ekonomideki önerilerini iletmek üzere

00:22Hazine ve Maliye Bakanı ile bir görüşme planlanmıştı. Bu

00:26kapsamda bugün Sayın Mehmet Şimçek'le görüşmemizi

00:29gerçekleştirdik. Öncelikle Sayın Bakan'a misafirperverliği

00:33için teşekkür ederim. Biz iktidarın milletin yaşadığı

00:38ekonomik yıkımdaki sorumluluğuna ortak olacak değiliz. Yine biz

00:43iktidarın bundan sonra yapacaklarına bir kredi

00:46açacak da değiliz. Biz temsil ettiğimiz kitlelerin

00:49haklarını savunmak toplumun aciz sorunlarını bizzat

00:53muhatabına iletmek ve bedeli ödeyenin vatandaş olmaması

00:57için bu görüşmeyi gerçekleştirdik. Yapıcı

01:00muhalefet anlayışıyla daha önce kamuoyuna açık olarak

01:03söylediğimiz şeyleri paylaştık. Görüşmede dört ana talep

01:07ilettik. Asgari ücreti arazam, emekli aylıklarına ciddi şekilde

01:13artış yapılması, tarımsal desteklerin arttırılarak tarım

01:17kanununun öngördüğü şekilde yüzde bir oranda çiftçilere

01:21ödenmesi bu kapsamda şimdiye kadar açıklanmış olan çay ve

01:25burday gibi alım fiyatlarının güncellenmesi ve dördüncü

01:30olarak da ekonomide önemli sorunlardan birisi olarak

01:33gördüğümüz vergide adaletsizliğin giderilmesi. Biz

01:38bu önerilerimizi sunduk ve takipçisi olacağız. Görüşmeye

01:42dört talep ile gittik. Ancak dört saatin sonunda acil

01:46reçeteyi yine vatandaşa çıkaran anlayışlarında bir değişim

01:50iradesi olmadığını maalesef gördük. Değerli basın

01:55mensupları uygulanmakta olan ekonomik programın Türkiye'de

02:00nasıl bir bölüşüm şoku yarattığını hepimiz çok yakından

02:04biliyoruz. En üst gelir grubunda yer alanların

02:08gelirlerinde ciddi şekilde artış olurken düşük gelirlerin

02:12gelirlerinde bir gerilemenin olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla

02:17zenginlerin zenginleştiği yoksulların yoksullaştığı bir

02:21dönemdeyiz. Uygulanan ekonomik politikanın temel hedeflerinden

02:25bir tanesi ki bunu sık sık ııı ekonomi yöneticileri açık

02:30olarak ifade ediyorlar. Yurt içi talebin dengelenmesine yönelik

02:34tedbirlerin alınması. Oysa biz biliyoruz ki Türkiye'de talebin

02:39önemli bir kısmı üst gelir grubunda yer alanlardan

02:42kaynaklanmaktadır. Düşük gelir grubunda yer alan nüfusun

02:46neredeyse yarıya yakınının burada bir sorumluluğunun

02:50olmadığını biliyoruz. Örneğin nüfusun gelirden en fazla

02:54pay alan yüzde beşlik diliminin gelirinde meydana

02:58gelen artış ülkenin ülke nüfusunun yarısının yüzde

03:03ellisinin gelirindeki artışın neredeyse yedi katı. Harcamalar

03:08açısından baktığımızda da aslında Türkiye'de paranın

03:11önemli bir kısmını üst gelir grubunda olanların yaptığını

03:15görüyoruz. Dolayısıyla talebi dengelemek için ya da

03:18baskılamak için düşük gelir grubunda yer alanların

03:22gelirlerindeki artışı işte örneğin ücret artışlarının

03:26sınırlanması emekli aylık artışlarının sınırlanmasının

03:29doğru olmadığını görüyoruz. Bunu da Sayın Bakan'la çok açık

03:34bir biçimde ifade ettik. Şimdi ben özellikle biraz önce

03:38sıraladığım başlıklar çerçevesinde Sayın Bakan'a

03:42yaptığım eee ya ilettiğim onunla paylaştığım konuları

03:47biraz detaylı bir biçimde sizinle paylaşmak istiyorum.

03:50Biz enflasyonun bu kadar yüksek seyrettiği bir dönemde asgari

03:55ücrete yılın ikinci yarısına zam yapıl yapılmamasını şiddetle

04:00reddediyoruz. Bizim buna razı olmamız söz konusu değil. Çünkü

04:04yılın ilk beş ayında gerçekleşen yüzde yirmi iki

04:07buçukluk enflasyon haziran ayında çıkacak eee enflasyonu

04:10düşündüğümüzde neredeyse asgari ücreti satın alma gücünün ilk

04:15altı ayda dörtte bir oranında azalacağını biliyoruz.

04:19Dolayısıyla bu artışın yapılmasının bir zorunluluk

04:24olduğunu Sayın Bakan'a ifade ettik. Benzer şekilde emekli

04:28aylıklarda bir artış yapılmasının da zorunlu olduğunu

04:31ifade ettik. Her ne kadar emekli aylık artışlarında yasadan

04:34gelen özellikle Bağkur ve SSK emekliler için yasadan gelen

04:39enflasyon kadar artışı yapmak zorunda olsalar da biz bunun

04:43yeterli olmadığını bunun üzerinde bir artışın yapılmasını

04:47refah payı olarak adlandırabileceğimiz işte örneğin

04:50ilk çeyrekte ortaya çıkan büyüme rakamı kadar bir ilave

04:53artışının yapılması gerektiğini söyledik. Ancak memur emekliler

04:56açısından durumun çok daha olumsuz olduğunu da ifade

05:00ettik. Şöyle ki memur emekli aylıklarındaki artış enflasyon

05:07farkı artı sözleşmeden gelen diye bir ifade kullanılıyor

05:11biliyorsunuz. Şimdi dolayısıyla yılın ilk yarısında

05:15sözleşmeden gelen kısım ilk altı ayda ortaya çıkacak enflasyon

05:19verisinden düşüldükten sonra ikinci altı aylık döneme denk

05:24gelen sözleşme farkı eklenecektir. Böyle bir

05:27uygulamanın yapılması durumunda aslında memurların ve memur

05:31emeklilerinin alacağı ücret artış oranı yüzde yirmi gibi bir

05:35seviyede kalacaktır. Bunun yetersiz olduğunu ifade etmek

05:38isterim. Benzer şekilde geçtiğimiz yıl Cumhurbaşkanı'nın

05:42bir açıklaması vardı. Hatırlarsınız ııı kamu

05:44çalışanlarına, memurlara seyyanen yapılan bir zam vardı.

05:47Biz bunu aynen memur emeklerine de uygulayacağız demişti ama

05:51maalesef üzerinden bir yıl geçmesine rağmen memur

05:54emeklerine bunun uygulanmadığını biliyoruz. Bunun

05:56da uygulanması gerektiğini sayın bakana ifade ettiğimizi

06:02sizinle paylaşmak istedim. Benzer şekilde tarım

06:05konusundaki düşüncelerimizi paylaştık. Biz Cumhuriyet Halk

06:09Partisi olarak tarımın çok önemli bir konu olduğunu

06:12düşünüyoruz. Sadece tarım sektöründe çalışan milyonlarca

06:15çiftçimiz ve buradan geçimini sağlayanlarla sınırlı değil

06:18tarımın bir ulusal güvenlik meselesi olduğunu bir ülkenin

06:22birinci amacının vatandaşlarının uygun maliyetle

06:26gıdaya erişebilmelerini sağlamak olduğunu bugün sayın

06:30bakanla da paylaştık. Dolayısıyla tarımsal

06:32desteklerin bir maliyet unsuru olarak görülmemesini aslında

06:36ulusal stratejinin bir aracı olarak görülmesi gerektiğini de

06:39ifade ettik. Ancak maalesef üzülerek görüyoruz ki şimdiye

06:42kadar iktidar tarafından sağlanan tarımsal desteklerin

06:47oranı tarım kanununda belirtilen yüzde birlik seviyeye

06:50ulaşmamıştır. Biz görüşmeye gitmeden önce hesaplamasını

06:55yaptık. Yani milli gelirin yüzde biri kadar destek olsaydı

06:58ne kadar olurdu? Verilen destekler ne kadardır diye

07:01baktık. Ve yaklaşık doksan milyar dolarlık ama tam

07:05rakamını ifade etmek ııı gerekirse seksen dokuz virgül

07:09altı milyar dolarlık desteğin çiftçilerimize sağlanmadığını

07:13görüyoruz. Iki bin altı yılından bugüne kadar. Ama

07:19ilginç bir biçimde bu dönemde yani ııı bu desteklerin

07:23verilmediği dönemde ya da milli geliri oranı olarak eksik

07:27verildiği dönemde Türkiye'nin tarımsal ithalata harcadığı

07:32paraya ııı paranın ne kadar olduğuna ilişkin veriler de

07:35sayın bakanın dikkatine bir kez daha sundum. Işte örneğin son

07:39yirmi iki yılda biz yüz üç milyon ton buğday ithal ederek

07:43yirmi dokuz milyar dolar. Ayçiçeğin de son yirmi iki

07:46yılda on dört milyon ton ayçiçeği ithal ederek sekiz

07:49milyar dolar. Pamuk da on sekiz milyon ton ithal ederek otuz

07:53iki milyar dolar. Çeltik ve pirinç de altı buçuk milyon ton

07:57ithal ederek üç nokta iki milyar dolar. Soyada yirmi iki

08:01milyon ton ithal ederek ııı özür dilerim otuz dokuz milyon

08:05ton ithal ederek on sekiz milyar dolar ödedik. Hatta

08:08şeker bile ithal ettik. Bir nokta dört milyar dolar bunun

08:12için para ödedik. Bu rakamları alt alta yazıp topladığınızda

08:17yaklaşık verilmeyen tarımsal destek miktarına denk geliyor.

08:21Doksan milyarın bir miktar üzerinde bir tutara denk

08:24geliyor. Dolayısıyla bizim çiftçimizden esirgediğimiz

08:27parayı aslında biz yurt dışındaki çiftçilere bir

08:30anlamda transfer etmiş gibi görünüyoruz. Dolayısıyla

08:33bunların iyileştirilmesi gerektiğini çiftçilerimize

08:37yeterli desteğin verilmesi gerektiğini söyledim. Biraz

08:40önce ifade ettiğim gibi çay fiyatını ve buğday fiyatı

08:43olarak açıklanan rakamların yetersizliğinden de Sayın

08:48Bakan'a ııı bahsettim. O da ııı bütün bu anladıklarımı

08:54dinledim. Tabii önemli konulardan bir tanesi Sayın

08:57Genel Başkanımız da bunu çok sık ifade ediyor. Bu vergide

09:01adaletin sağlanması vatandaşların ya da insanların

09:04ekonomik güçleriyle orantılı olarak vergi ödemesi

09:07konusundaki görüşlerimizi de paylaştık. Bugün Türkiye'deki

09:12vergi sisteminin adaletli olmadığını aslında ödenen

09:15vergilerin ekonomik güçle ilişkili olmadığını özellikle

09:19düşük gelirli vatandaşlarının üzerindeki vergi yükünün çok

09:22ağır olduğunu ifade ettik. Bu çerçevede Sayın Bakan ııı

09:28düzenleme yapılması gerektiği konusunda bazı önerilerde

09:32bulundu. Örneğin şu anda ııı gelir vergisi dilimleri

09:36belirlenirken asgari ücret düşülerek bu dilimler

09:40belirlenmiyor. Her ne kadar asgari ücret gelir vergisine

09:45muhaf olsa da dilimlerin hesaplanmasında asgari ücretin

09:48dikkate almıyor olmasının vatandaşın bir üst gelir

09:51dilimine çıkma süresini kısalttığını dolayısıyla Ocak

09:54ayında aldığı maaş ile aralık ayında aldığı maaş arasında

09:57ciddi bir fark olduğunu ııı ifade ettik.

Category

Transcript

Önerilen