CHP Bursa Milletvekili Sarıbal: "O Dört Uçakla NATO Toplantısına Gidebiliyor. Ama Bu Halka Yazık. Bu İnsanlara Yazık"

Haberler.com

Üreticilerin Bursa-İzmir Karayolu'nda dört saat süren ve "hükümet istifa" sloganının yankılandığı çiftçi eylemin ardından CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bir çok ürünü tarlada kalan çiftçi ile biraraya geldi. Çİftçi’nin dertlerini dinleyen Sarıbal hükümetin tarım politikalarını eleştirdi.  <br>Haber : OKTAY YILDIRIM - Kamera: MEHMET ÇALPAR<br>(BURSA) - Üreticilerin Bursa-İzmir Karayolu'nda dört saat süren ve "hükümet istifa" sloganının yankılandığı çiftçi eylemin ardından CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bir çok ürünü tarlada kalan çiftçi ile biraraya geldi. Çİftçi'nin dertlerini dinleyen Sarıbal hükümetin tarım politikalarını eleştirdi. <br>Üreticilerin Bursa-İzmir Karayolu'nda dört saat süren ve "hükümet istifa" sloganının yankılandığı çiftçi eylemin ardından CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, bir çok ürünü tarlada kalan çiftçi ile biraraya geldi.  hbrlr1.com/cbbawabakckckl

Transcript

00:00Birileri bedel ödemesi gerekiyordu. Vallahi Mehmet

00:02Şimşek'in tercihi çiftçi bedel ödesin. Maalesef böyle. Çünkü

00:08bakın iki bin yirmi iki yılında üç yüz bin ton üzerinde ihracat

00:14yapmışız. Salçalık. Türkiye'nin toplam salça üretimi beş yüz

00:18beş yüz elli bin ton. Üç yüz bin ton siz eğer ihracat

00:22yapmışsanız geriye iki yüz bin ton iç pazarda gitmiş

00:25demektir. Iki bin yirmi üçte yüz yirmi yedi bin tonda

00:29kalmışsınız. Yani iki bin yirmi ikiye göre tam iki kat daha

00:34az. Yani üçte bir gibi. Böyle olunca iki bin yirmi üç yılında

00:38halkın elinde özellikle sanayicinin elinde salça

00:42kaldı. Sanayici diyor ki ben pazarımı kaybettim. Bu niye

00:46oldu? Ihracat yasaklandı. Aradan aylar geçti. Bu defa

00:50kotalı yani kısmi kaldırma kaldırdılar. Ama bir şey vardı

00:54biz pazarımızı kaybettik. Kim girdi pazara? Mısır girdi. Kim

00:58girdi pazara? Çin girdi. Şu anda Çin Irak'ta kırk milyon

01:04kutu salça sattığımız Irak'ta yirmi altı liraya kilosunu

01:10salça satıyor. Bugün tüccar diyor ki sanayici benim diyor

01:15elimde bir yıl daha beni idare edebilecek salça var.

01:19Dolayısıyla ben salça almak zorundayım değilim. Taahhüt

01:22yaptım. Taahhütü alacağım. Bunu alabilirsem bunu da

01:26değişik yöntemlerle minimize etmeye çalışıyor. Kısaca temel

01:30sorun iktidarın uyguladığı dış ticaret yönteminde iktidarın

01:36uyguladığı tarım politikalarında ve iktidarın

01:39uyguladığı destek ve teşvik yönteminde. Şimdi yılbaşında bu

01:44tarafta TÜİK'in verileri var. Dış ticaret verileri var.

01:48Iktidar sanayicinin elinde salça kaldığını bilmiyor mu?

01:54Benden iyi biliyor. Çünkü ben onun verilerinden alıyorum.

01:57Iktidar iki bin yirmi üçün Aralık ayının sonu iki bin

02:03yirmi dört yılı Ocak ayı başında Marmara bölgesi dahil

02:07olmak üzere Manisa, İzmir, Konya, Karacabey, Kemal Paşa

02:12her yerde hangi çiftçinin ne kadar domates ekeceğini

02:16biliyor mu? Biliyor. Çekkasebe yanında bulundular. Ne kadar

02:19karpuz ekeceğini biliyor mu? Biliyor. Çekkasebe yanında

02:22bulundular. Yani saklı, gizli çiftçinin keyfiyle ektiği

02:26kimsenin bilmediği hiçbir şey yok. Ama buna karşı hiçbir

02:31tedbir almayıp tam tersi ihracatı kotalara bağlayan

02:37olabildiğince ihracatı kısıtlayan iç payasayı şişirip

02:42pazarlarda fiyatı indirip enflasyonu aşağıya çekeceğim

02:46diye çiftçiyi batıran bir politika izletler ve devam

02:49ediyorlar. Bugün temel yaşadığımız ana kriz bu. Tabii

02:54Kemal Paşa çiftçisi karpuzda büyük bir darbe yiyince çok

02:57büyük. Domatesteki bu ağır tabloda ortaya çıkınca ki

03:02arkadaşlarımız söylemiştir ama bir kez daha ben söyleyeyim.

03:04Nereden bakarsanız bakın en ucuz domates maliyeti dekar

03:09başına otuz bin TL. Otuz bin TL. Eğer yer kiralıksa bu otuz

03:14beş bin, otuz altı bin liraya kadar bin metrekare domatesin

03:18maliyeti. Bugün nereden bakarsanız bakın üç liradan

03:23bile bir buçuk liradan sattığı zaman bu yarı yarıya bir zarar

03:26var. Yarı yarıya. On beş bin lira zarar eden bir çiftçi on

03:31dönümde yüz elli bin lira, yüz dönümde bir buçuk milyon lira.

03:34Yüz dönümde bir buçuk milyon lira zarar eden bir çiftçinin

03:38ayakta kalma şansı yok. Yok mümkün değil. Traktörünü satsa

03:44da kurtaramaz. Geriye bir tek şey kalıyor. Tarlasını satmak.

03:48Tarlasını satmak. Bakın şu anda çay içiyoruz değil mi? Bu

03:52çiftçi beş kilo salçalık domates satacak ki bir çay

03:55içebilsin. Ya da tam tersi. Bir kamyon bir kamyon domates

04:01salçalık domates satacak ki traktörünün bir deposunun

04:03mazotunu doldursun. Ya nasıl bir duygu bu? Nasıl bir

04:07anlayış bunu? Mehmet Şimşek görmüyor mu bunu saraydan?

04:09Gerçekten görmüyor mu? Cumhurbaşkanı görmüyor mu?

04:13Görüyor. Farkında. O dört uçakla NATO toplantısına

04:18gidebiliyor. Ama bu halka yazık. Bu insanlara yazık. O

04:22yüzden uzunca bir süredir halk isyandaydı. Feryat ediyordu.

04:26Dün de ziraat odaları öncülüğünde tamamen kendi

04:30hiçbir politik hiçbir siyasi katkı konmadan hiç kimsenin

04:35müdahalesi olmadan ziraat odaları çiftçinin bizatihi

04:39kendi örgütü onların başkanları ve çiftçi birlikten çok doğal

04:44bir eylem yaptılar. Önce TİGEM'in önünde yol boyunda

04:48Susurluk, Balıkesir, Karacabey, Bursa, İstanbullu'yla üzerinde

04:53bir eylem hazırlığı yaptılar. Ama ilgililer, yetkililer,

04:57kaymakamlık, emniyet orası olmaz dediler. Pancar toplama

05:01yeri olan Kantar'a müsaade ettiler. Kantar'da buluşuldu

05:04ama çiftçi o kadar akın akın geldi ki çok canı acımış.

05:08Geldiler ve yolu karşılıklı olarak iki taraflı olarak

05:12trafiğe dört saat kapattılar. Çok meşru, çok demokratik bir

05:17eylem yaptılar. Ama her zaman olduğu gibi iktidar

05:20kolaycılığa kaçtı. Bunun altında siyaset aradı. Bunun

05:23altında provokasyon aradı. Bunun altında militarizm aradı

05:26ama hiçbiri yoktu. Tek şey vardı. Çiftçi karpuzundan zar

05:31ediyordu. Domatesinden zar ediyordu. Önünü göremiyordu.

05:35Çocuğun ekmeği nafakası oradaydı ve geleceği

05:38karanlıktı. Canı çok acımıştı ve çıktı orada. Ilk kez ama

05:43uzunca zamandan sonra ziraat odaları Türkiye'de sahici,

05:47gerçekçi, kendi kitlesinin sorunlarını ortaya koyan bir

05:51eylem yaptı. Ve ilk kez uzunca bir zamandan sonra bir çiftçi

05:56grubu açık bir şekilde iktidara iktidar hükümet

06:01istifa dedi. Çünkü şunun farkındaydılar. Buranın temel

06:05sorumlusu domateste yaşanan zararın sorumlusu, karpuzda

06:09yaşanan zararın sorumlusu, biberde yaşanan zararın

06:12sorumlusu iktidarın tekrar söylüyorum. Dış ticaret

06:17politikalarının yanlışlığı. Mehmet Şimşek'in enflasyonu

06:22düşüreceğim diye gıda enflasyonu düşüreceğim diye

06:25çiftçiyi cezalandırması. Önce tabuta koyup sonra tabuta

06:28şu anda çivi çakıyor. Sürekli tabut açılmasın diye. Üçüncüsü

06:32de destekleme ve yönlendirme politikaları. Bunlardan

06:36kaynaklanan temel sorundu. Ya bu bu çiftçi çimi olmuş. Bakın

06:40bir dönüme iki bin, üç bin çim gidiyor. Ve gübresi, mazotu,

06:47sulaması, daha çiftçinin geride bekleyen ziraat bankası borcu

06:51var. Özel banka borçları var. Ilaç borcu var. Fide borcu var.

06:57Gübre borcu var. Sulama borcu var. Elektrik borcu var. Ya

07:02böyle bir halka bütün koşullara rağmen üreten bir insan

07:06grubuna, bir kitleye bu zulüm yaşatılır mı? Bütün bunları çok

07:10bilinçli bir şekilde yaptılar. Çok bilerek, çok isteyerek bir

07:13tercihte bulundu iktidar. Sıkıştığında ben her şeyi

07:16ithal ederim diye çıktı ortaya. Dünyada gıda fiyatları düştü.

07:20Çok düştü. Özellikle ham madde fiyatları düştü. Ama benim

07:25çiftçimin bütün girdileri arttı. Ya bir bakan bir hazine

07:29ve maliye bakanı neye göre fiyatlandırma yapar? Neye göre?

07:33Bu çiftçinin domatesinin maliyetini nasıl hesaplaması

07:37lazım? Harcadığı mazota göre değil mi? Ay ektiği fidanın

07:41miktarına göre değil mi? Kullandığı ilaca göre değil mi?

07:44Oradaki harcanacak işçiliğe göre değil mi? Neye göre? Sen

07:49kalkıyorsun bu çiftçiyi dünyanın küresel sermayesi

07:52rekabet ettiriyorsun. Zaten bu bir mucize çiftçi. Gerçekten

07:56bizim çiftçimiz mucize. Çünkü şöyle bir politika uyguladılar

08:00dediler ki biz kırda insan istemiyoruz. Köylü de

08:04istemiyoruz. Bize dert. Biz ithal ederiz. O zaman ne

08:07yapalım dediler? Göçe zorladılar. Nasıl göçe

08:10zorladılar? Önce çiftçinin malı para etmediği için köyler

08:13boşaldı. Köyler boşaldı. Daha sonra dediler ki olmaz.

08:17Kapitalizme bu yetmez. Mülksüzleştirip teslim

08:21almamız lazım. Bunun için mülksüzleştirme modelini

08:24geliştirdiler. Ne demek bu? Mülkiyetlerin el değiştirmesi.

08:28Tarlaların el değiştirmesi. Bunu nasıl yaptılar? Bir önce

08:32çiftçinin ürünü para etmediği için çiftçi evini, barkını,

08:34köyünü terk etti. Kente sıkıştı. Ikincisi de aşırı

08:39borçlanma nedeniyle çiftçi artık kazanımından, gelirinden

08:44borcunu ödeyemediği için arazisini, pılını, pırtını

08:48sattı ve kente geldi. Bu kapitalizmin bizim gibi az

08:53gelişmiş ülkelerde özellikle bizim gibi az gelişmiş ülkede

08:57kendine sadık olan iktidarla beraber kartelleşip çoklu

09:02şirketlerle çiftçiyi yok etme politikasıdır. Mülkün

09:06değiştirme politikasıdır. Bu da yetmedi bakın bu da yetmedi

09:09başka bir şey daha yaptılar. Siz üretmeyin, biz size ithal

09:12kardeşim. Bugün tütün üretimini belirleyen kim?

09:18Cumhuriyet tarihinde reji vardı değil mi? İtalyan ve İngiliz

09:22yabancı şirketler Türkiye'de ne kadar tütün ekileceğini nasıl

09:27ekileceğini hangi çeşit ekileceğini onlar karar

09:29veriyorlardı. Biz buna reji diyorduk. Mustafa Kemal iktidar

09:33oldu, Atatürk bin dokuz yüz yirmi beşlerde tekrar rejiyi o

09:38devreden çıkardı, tekeli kurdu değil mi? Bugün yine reji

09:41dönemini yaşıyoruz. Türkiye'de tütünün ne kadar ekileceğine

09:45çok üzgünüm ama yabancı şirketler karar veriyor. Kim

09:48karar veriyor? Philip Morris karar veriyor. Kim karar

09:51veriyor? Amerikan British Tabacco karar veriyor. Bu

09:55şirketler Kemal karar veriyor. Malbora karar veriyor. Bunlar

09:59şu anda bu ülkenin

Category

Döküm

Önerilen