• geçen ay
Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, yeni adli yılın başlaması dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz adli yıl, Diyarbakır Barosu tarafından ayrıca bir utanç yılı olarak hatırlanacaktır. Tahir Elçi dosyasında, 9 yıllık isteksiz ve etkisiz bir soruşturma ve kovuşturma sürecinden sonra, yerel mahkemece sanıkların beraatine karar verilmiştir. Bu kararla cinayetin, hukuk camiasının ve Kürt toplumunun gündeminden düşürülmesinin amaçlandığından hiçbir şüphemiz bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı. 
AHMET ÜN
(DİYARBAKIR) - Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, yeni adli yılın başlaması dolayısıyla yaptığı açıklamada, "Geçtiğimiz adli yıl, Diyarbakır Barosu tarafından ayrıca bir utanç yılı olarak hatırlanacaktır. Tahir Elçi dosyasında, 9 yıllık isteksiz ve etkisiz bir soruşturma ve kovuşturma sürecinden sonra, yerel mahkemece sanıkların beraatine karar verilmiştir.

hbrlr1.com/cbbbtbdwkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Hocam, hocam. Çıkacağım. Çıkacağım. Çıkacağım.
00:30Bugün yeni bir adliyanın ilk günü. Her yeni adliyada
00:34ülkede hukuk üstünlüğünün ve adaliyetin hakim olmasının adli
00:39yıl açılışının aynı zamanda dünya barış gününe denk
00:42gelmesi nedeniyle de devam eden savaşların, çatışmaların ve
00:46şiddet olayların son bulacağı bir yıl olması çağrısı ve
00:50temelinde bulunuyoruz. Maalesef ülkede hukuk ve adalet
00:55açısından her yeni adliyıl bir önceki adliyeli aratmakta
00:59dünya üzerinde savaşlar, çatışmalar ve şiddet olayları
01:03durmadan devam etmekteyiz. Diyarbakır Paroslu olarak savaş,
01:07çatışma ve şiddet olaylarının karşısında olduğumuzu bir kez
01:12daha ifade ediyoruz. Ülkemizin hukuk, demokrasi ve insan
01:16hasarı alanında yaşadığı sorunların temelinde Türk
01:19meselesinin çözümsüzlüğündeki ısrar olduğunu hatırlatıyor.
01:23Toplumun demokratik çözüm beklentilerine karşılık
01:27gelecek yalım ve barış zemininin yaratılması
01:30çağrımızı dinliyoruz. Değerli basın emekçilerim, biz
01:35avukatların mesleki sorunlarıyla toplumun hak ve
01:39adalet sorunu bütün ağırlığıyla bağlığını sürdürdüğüm bir adli
01:42yıl daha geride bıraktık. Hukukun üstünlüğü, yargının
01:46bağımsızlığı ve tarafsızlığı sorunu olduğu yerde durmuş insan
01:51hakları ilerleri kesintiye uğramadan devam etmiştir. Her
01:55fırsattan vada ettiğimiz üzere hukukun üstünlüğüne dayalı
02:00demokratik bir sistemde direğin ve toplumun en temel güvencesi
02:05tarafsız ve bağımsız yargıdır. Adil yargı ama hakkının ihlal
02:09edildiği, yargı kararlılığının uygulanmadığı, hukuki güvenlik
02:15iktisinin sağlanmadığı bir yerde hukuk devletinden bahsetmek
02:19mümkün değildir. Demokratik bir hukuk devletinde direğin
02:24özgürlüğünün ve toplumsal barışın güvencesi şüphesiz,
02:28tarafsız ve bağımsız yargıdır. Bu nedenle adaleti yerine
02:34getirmekle görevli yargının devlet ve iktidardan bağımsız
02:38olması gerektiği gibi her türlü biyolojik, politik düşünce ve
02:42inanç, inançsal eğitimlerden de bağımsız olmalıdır. Ancak
02:47iktidarların siyasi sahipleriyle gündemlerini
02:50aldıkları yazılama dosyalarına ilişkin müdahalelerini gizleme
02:54ihtiyacı, yargı kararlarını uygulamama konusundaki tereddüt
02:58ve endişe duymadıkları zamanlardan geçmekteyiz.
03:02Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin Demirtaş ve
03:05Kavala hakkında vermiş olduğu inanç kararlarının uygulan
03:09olmamasına ilişkin ısrar devam ederken yakın zamanda Anayasa
03:13Mahkemesi'nin Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında
03:17verdiği inanç kararı da ilk derece mahkemeleri ve
03:20tarafında anayasa hükümlerini yok sayarak uygulanmamıştır.
03:26Aynı karar maalesef Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından
03:30da görmezden gelinmiştir. Bir kez daha sormak ve ifade etmek
03:35isteriz ki anayasada tanımlanan hukuk devleti ilk kezinden
03:40şayet vazgeçmemiş iseniz yargı yetkisini kabul ettiğiniz Avrupa
03:45İnsan Hakları Mahkemesi'nin ve anayasa göre kararları
03:49bağlayıcı olan Anayasa Mahkemesi kararlarını derhal
03:53uygulamanız gerekmezdir. Değerli basın emekçileri geçtiğimiz
04:00adıyı Yalvazur Paros'un tarafından ayrıca bir
04:03utanççılığı olarak hatırlaracaktır. Iki bin on beş
04:07yılında katledilen pano başkanımız avukat dahil
04:11elçiliği dosyasında dokuz yıllık isteksiz ve etkisiz bir
04:15soruşturma ve koşuşma sürecinden sonra genel
04:19mahkeme sanıkların verahatine karar vermiştir. Bu karar ile
04:25cinayetin hukuk camiasının ve Kürt toplumunun gündeminden
04:29düşürülmesinin amaçlandığından hiçbir şüphemiz bulunmamaktadır.
04:34İlk günden beri ifade ettiğimiz üzere karanlık bir dönemin
04:38başlangıcı olan bu siyakasın bütün yönlerden
04:42aydınlatılması için hukuk mücadelesinden asla taviz
04:46vermeyeceğiz. Bu siyakaslı hukuk camiasının gündeminden
04:51düşürme ve Kürt toplumunun hafızasından silme çabalarına
04:55çabaları asla başarıya ulaşmayacaktır. Kürtlerin
05:00mağduru olduğu yargılama dosyalarındaki cezasızlık
05:03pratiği ve politikasına politikasıyla dün mücadele
05:08ettiğimiz gibi bugünden mücadele etmeye kararlılıkla
05:11devam edeceğiz.
05:25Girmeyin arkadaşlar, girmeyin.
05:38Hoşça kalın.

Önerilen