Sakarya’daki patlamaya ilişkin çarpıcı iddia! Avukat Ünder açıkladı: Uyaran personeli işten atmışlar!

  • evvelsi gün

Category

🗞
News
Transcript
00:00MÜZİK
00:13Sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri hoş geldiniz.
00:16Gün geçmiyor ki yurdun herhangi bir yerinden yeni bir işçi katliamı, işçi ölümü haberi almayalım.
00:22Dün Sakarya'dan geldi haber.
00:24Obama Karna şirketine ait Hendek ilçesinde bulunan fabrikada patlama meydana geldi.
00:29Orada bir işçi hayatını kaybetti.
00:32Altısı ağır tam 30 kişi yaralandı ve yaralanan kişilerden 2 kişi de entübe oldu.
00:38Şimdi orada patlama gerçekleşti ama bir ihmal mi vardı?
00:41İş sağlığı güvenliğine ilişkin bir sorun mu yaşandı?
00:44Hukuki süreç nasıl ilerleyecek?
00:46Bütün bunları konuşacağız. Elbette yalnızca bu olay özelinde değil.
00:49Türkiye genelinde şu anda işçiler de aslında sendikal hakları için, özlük hakları için direniyorlar.
00:54Bütün bunları da konuşacağız.
00:56Konuğumuz Bağımsız Maden İş Sendikası'ndan avukat Mürsel Ünder.
00:59Hoş geldiniz.
01:00Hoş bulduk. İyi yayınlar.
01:02Efendim dilerseniz Sakarya'daki olayla başlayalım.
01:04Aslında giderek de sayıların arttığını görüyoruz.
01:07Her gün aslında bir işçilerin hakkının yendiğine ilişkin haberler zaten geliyor.
01:13Ama bir de işçi katliamı haberleri geliyor.
01:15Bu da onlardan bir tanesi.
01:17Şimdi bu olayı özelinde bir konuşalım.
01:19Birliklerinizi aktarmanızı isteyeyim.
01:21Orada şirketin mi bir ihmali vardı?
01:23İş sağlığı güvenliği önlemleri yeterince alınmış mıydı?
01:26İşçiler ne söylediler?
01:28Şimdi şöyle genel olarak Türkiye'deki iş güvenliği sorunları,
01:33Türkiye gündemine, ülke gündemine maalesef ölü ve yaralı sayılarının çok çok arttığı dönemlerde giriyor.
01:40Onun dışında ülkemizde iş güvenliği kültürü, başta kamusal denetim mekanizmalarının yetersizliği ve eksikliği
01:47ve ceza yargılamalarının da buna sebep olan kişilerin ceza yargılamalarında da
01:52cezasızlık politikalarının hala devam ediyor olmasının buradaki en önemli etkenler olduğunu düşünüyorum.
01:58Bu vesileyle geçen perşembe günü 12 Eylül'de Soma Katliamı'nda
02:05denetim sorumluluğu olan Enerji Bakanlığı, Çalışma Bakanlığı ve Türkiye Kömür İşletmeleri'ndeki kişilerin yargılamasında
02:1410 yıl sonrasında başlanabilmişti.
02:18Şimdi bu detayı hatırlatmamın sebebi,
02:21Türkiye'de iş güvenliği kültürü ve kamusal denetim mekanizmaları yerleşmediği sürede
02:26biz bu tür işçi katliamlarını sıklıkla yaşayacağız.
02:29Olayın olduğu Sakarya Hendek bölgesini daha öncesinde Coşkunlar Havai Fişek Patlaması'ndaki
02:35işçi katliamıyla emek kamuoyunu takip eden insanlar bilir.
02:40Orada da biliyorsunuz 8 işçi hayatını kaybetmişti.
02:43Fakat orada da cezalar gene ceza kanunu sınırları içerisinde verilebilecek en düşük cezalar verilmişti.
02:51Biz Bağımsız Maden İşçileri Sendikası ve onun dışındaki emek alanıyla ilgilenen hukukçuların tamamı
02:58bunu bir adalet mücadelesi olarak da görüyoruz.
03:01Ve buna sebep olan sorumluların yargılandığı etkin bir şekilde sorumluluğun alındığı bir kültür yaratılana kadar da
03:10uğraşmak ve mücadele etmek gerekiyor.
03:13Bunun yolu bu açıkçası ve Türkiye kamuoyunun da buna çok daha yoğun bir şekilde destek vermesi gerekiyor.
03:20Hendek'le ilgili olarak şöyle söyleyeyim,
03:22sizin de ifade ettiğiniz gibi Obamakarna adlı firmada gerçekleşen bir işçinin öldüğü, 30 işçinin yaralandığı bir kaza.
03:32Kaza da demeyelim aslında çünkü bilinçli olarak gelen birazdan bazı detayları ilk edindiğimiz bazı detayları bahsettiğimde
03:39bunun aslında kaza olarak değerlendirilmeyeceğinin bunun bir iş cinayeti ve bir işçi katliamı olduğuna dair çok fazla veri var.
03:48Ve maalesef biz adı Amasra, adı İliç, adı Soma, adı Ermenek olmuş olsa ya da adı Hendek olmuş olsa da
03:56gördüğümüz hikaye 3 aşağı 5 yukarı aynı şekilde gerçekleşiyor.
04:00Burada da biraz programın ilerleyen kısımlarında detaylara girdiğimizde de
04:04aynı ihmallerin, aynı özelsizliklerin burada da gerçekleştiğini görüyoruz.
04:10İlk olarak şunu söyleyeyim, acil olay gündem.
04:14İtibariyle patronlar olayın olduğu mahalle gitmişler.
04:20Savcılık tarafından, şöyle söyleyeyim bir ceza hukukunda orası bir suç mahallidir.
04:26Ve bir suç mahalli hukukunda isterseniz sizin mülkiyetinizde bir yer olsun
04:32o suç mahallinin artık kontrolü ve denetiminin tamamen savcılık makamına geçmesi gerekiyor.
04:38Savcılık makamının yönlendirdiği kamu kurumundan ve kişilerden sorumlu olması gerekir.
04:44Oranın fabrikanın sahibi ve patronu da artık o suç mahalline hiçbir şekilde girmemesi gerekir.
04:50Basit bir ayrıntı değil, neden girmemesi gerekir?
04:54Biz önce Hendek'ten başlayalım, Hendek işçi katliamı olduğunda
04:58insanlar yakınlarından kimlerin hayatını kaybettiğini öğrenmeye çalışırken,
05:02kimlerin sağ kaldığını öğrenmeye çalışırken
05:06patronların da orada harddisklerin bulunduğu bilgisayarları çalmaya ve kaçırmaya çalıştıklarını biliyoruz biz.
05:13Aynı şey İSOMA davasında da benzer şekilde topçu defterlerinin gizlendiğini kaçırılmaya çalışıldığını biliyoruz.
05:20Bu sebeple de işçilerin kanına sebep olan katillerin yapmış oldukları şey
05:27o ölümlerin azaltılması ya da oradaki acil duruma müdahale etmekten ziyade
05:32kendi suçlarını gizlemekle ilgili hareketlere geçmesi gerekir.
05:36O anlamda da ben buradan Hendek Cumhuriyet Savcılarına sesleniyorum.
05:41Burası bir suç mahallidir ve derhal burada suç mahalline müdahale edilmesi gerekir.
05:45Giriş çıkışların kontrol edilmesi lazım.
05:48Oradaki ölçüm cihazları, bas sensörleri, bilgisayarlar ve onun dışındaki teknik iş sağlığı güvenliğine ilişkin
05:55tüm evraklara hızlıca imajlarının alınması lazım.
05:58Özellikle patronların ve yöneticilerin giriş çıkışlarının kontrol altına alınması lazım.
06:03Şu an itibariyle bir işlem yapılan, yani bir soruşturma başlatıldığını şifaen öğrendik ama
06:09gözaltına alınan ya da patronluk gibi bir işlem yapılan kimse yok öğrendiğimiz kadarıyla.
06:15Bunun da hızlı bir şekilde yapılması gerekiyor.
06:19İsterseniz sorunuz olursa ona cevap vereyim.
06:24Ben hiç bölmek istemedim çünkü o detaylara geleceğiz dediniz aslında en önemli olanlar o detaylar.
06:30O zaman şimdi oraya geçmeden evvel aslında davalarda bir cezasızlık politikası izlendiğinden söz ettiniz.
06:37Sanıyorum onlarca da böyle dava görmüşsünüzdür.
06:40Yani bu cezasızlık politikası mevcut kanunlardan mı kaynaklanıyor?
06:44Cezayı verme biçimi mi? Patronlar kullanıyor mu?
06:47Mesela bu olayı özelinde düşünelim.
06:50Bu fabrikasının patronlarına ne olacak?
06:53Günün sonunda ne kadar ceza alıyorlar, ne kadarını yatıyorlar, ne kadarını çıkıyorlar bir dinleyelim.
06:58Şimdi özet olarak şunu söyleyebiliriz.
07:02Çok fazla cümle kurmaktan ziyade patronlar kullanıyorlar.
07:05Maalesef tüm kamu kurumları tarafından devletin tüm yetkili birimleri tarafından patronlar kullanıyorlar.
07:12Yani sermaye ve patronların ceza almaması için devletin bütün birimleri çalışma bakanlığı başta olmak üzere devletin bütün birimleri seferber oluyor.
07:24Biz bunu görüyoruz her defasında. Yanılmayı çok istiyoruz ama her defasında bunu görüyoruz.
07:29Bu sebeple de aslında başlangıçta gereken yapılıyor.
07:34Bütün sorumlular tespit edilecek ve cezalar verilecek şeklindeki kamu kurumlarının söylemleri belli bir süre sonrasında tamamen aslında bir kamuoyunun tepkisini dindirmek, kamuoyunu sakinleştirmek.
07:48Bu öfkeyi aslında hani işin bir yandan yürütüldüğü adaletin tecelli edeceği duygusu ve düşüncesiyle çoğu zaman beklemeyi tercih ediyor.
07:58Bu işin doğrudan mağduru durumunda olan orada yaralanan işçiler ve hayatını kaybeden işçilerin, ailelerin, kamu kurumlarının, yetkililerinin bu tür açıklamalarına da çoğu zaman inanmak zorunda kalıyorlar.
08:12Ama biz bunun devamını gördüğümüzde açıkçası bu bir boyalama politikasının dışında bir şey değil.
08:19Bu sonrasına dair bizim ön yargımız olsun ama öncesine dair de şöyle şeyler var.
08:25Bunlar kesin bilgi değil çok sıcak ve taze bilgiler dolayısıyla aksi de ileri sürülebilecek şeyler ama bizim orada bölgede işçilerle ve o çevrede yaşayanlarla konuştuğumuzda edindiğimiz bilgilere göre
08:38Çalışma Bakanlığı'nın Aralık Ocak ayında aynı iş yerinde bir yangın olduğunu öğrendik, aynı bölgede bir yangın olduğunu öğrendik.
08:50Orada bir mağdur ve can kaybı yaşanmadığı için hem bizlerin gündemine girmedi hem de bununla ilgili olarak bir yaptırım olmadığını öğrendik.
09:01Silolarda gerçekleşiyor bu şey. Daha öncesinde gerçekleşen şey de aynı şekilde gerçekleşmiş hatta şöyle bir yanı da var.
09:10İlgili iş yerinin İç Sağlığı Güvenliği uzmanı da bu riski açıklamış ve bu riskte ilgili olarak işverenlik gereken önlemleri almadığı için oradan istifa ettiğine dair duyumlarımız da var.
09:23Bunu zamanla hep beraber göreceğiz. Yanılmış olmayı çok çok istiyoruz ama hani sadece bir bilgiden değil birden fazla bilgiden benzeri şeyleri duymuş olduğumuz için aslında bu bizim için bir ön yargı değil.
09:35Bu bahsettiğimiz cezasızlık kültürü, kamu kurumlarının kamusal devletin yeterince bir etkinlik yapmamış olduğunun çok çok önemli bir göstergesi.
09:45Şöyle bir üzücü bir durum da var. Biz bunları duyduğumuz zaman şaşırıyor muyuz? Yani sizler ya da bu yayını izleyen insanlar da şaşırmıyorlar.
09:54Bir yenisi daha diyorlar maalesef. Aslında işin kötü tarafı burada olduğunu düşünüyorum.
10:01Bu sıklıkla yaşanan bir şey ve bununla ilgili gerek bu katliamlara sebep olan işverenler ve işverenlerin vekilleri gerekse de kamu kurumlarında denetim mekanizmalarında denetlemekle yükümlü olan kişilerin herhangi bir yaptırımla karşı karşıya kalmamasından kaynaklı olarak bu işçilerin payına düşen her gün hayatlarını kaybetme riskiyle çalışmaya devam etme,
10:26yaralanma, sakat kalmayla çalışmaya devam etme sorunu sürekli olarak kendisini tekrarlayan bir durumda.
10:36Bugün aslında sizinle birlikte program planını yaparken de Soma direnişinden geldiğinizi söylemiştiniz. Orada Fernans Madencilik şirketine karşı ciddi bir direnişte sürüyoruz.
10:49Oradaki son durumu dinleyeyim sizden. Sonra bir sorun daha olacak yayını kapatmadan evvel belki de en önemli konu orası. Orayı da konuşup tamamlayalım.
10:58Şimdi Fernans Madencilik Türkiye'deki önemli sermaye gruplarından birisi. Kendisini hayırsever bir ilk insan olarak tanıtan AK Parti Batman Milletvekili Ferhat Nasiroğlu'na ait olan bir iş yeri.
11:11Kendisi son dönemlerde oldukça fazla kamu ihalesi almış ve devletin kamu salgılamaklarından yararlanarak sermayesini çok güçlendirmiş olan bir şirket, bir organizasyondan bahsediyoruz.
11:25Önce şöyle söyleyeyim. Mahsus maden işçileri sendikasında örgütlenmeyi tercih ettiler ve ilgili iş yerinde sayısal çoğunluğu elde ettiler.
11:35Bu toplu iş sözleşmesi süreciyle ilgili değil ama orada yetkili bir sendika yok zaten. Biz de yetkili değiliz ama ilgili iş yerinde en fazla üye sahip sendika biziz.
11:46Bundan sonrasında işbirlik bu durumdan rahatsız oluyor. Buna müdahale etmeye çalışıyor. Buna müdahale etmeye çalışırken altı tane öncü işçi arkadaşı sendikamızda etkili sendikal faaliyeti yürüten altı işçi arkadaşı işten çıkarıyorlar.
12:00Şöyle bir durumla karşı karşıya kalıyorlar. Diğer bütün arkadaşları bu durumda tepki gösteriyorlar. Çünkü bu altı kişinin işten atılması bu işçilerin bireysel sorunu değil, sendikal örgütlenmeye karşı bir hareket işvereninin bir saldırısı olarak gördükleri için de bunların hepsi hep beraber karşı çıkıyorlar.
12:20İki gündür madenin önünde eylemlerine devam ediyorlar. Biliyorsunuz işverenin Bodrum'da çok yüksek bir oteli var. Otelin önünde de eylemlerine devam ediyor bu kısım.
12:35Bir grup da seslerini meclisten duyurmak Ankara'dan duyurmak için dün gece itibariyle Ankara'ya çıktılar. Hem şirket kenar merkezi Ankara'da olduğu için hem bakanlık hem de millet meclisine bu sorunları duyurmak için bir eylemlik halindeler.
12:54Güçlü kamuoyu desteği var. O dönemde Obamakarna'da Herlek'te gerçekleşen olayla bağlantısı olan da şöyle belki sosyal medya hesaplarınızı takip ettiyseniz sendikanın sosyal medya hesaplarını takip ettiyseniz orada da çok ciddi iş güvenliği riskleri var.
13:11Çok büyük iş güvenliği, iş sağlığı iş güvenliğine ilişkin sorunlar var. Sosyal medya hesaplarında işçilerin beline kadar boynuna kadar suların içerisinde elektrik kabloları ve böyle hayati riski olan başka birçok donanımın içerisinde ilerlemeye ve çalışmaya çalıştıklarına dair görüntüler vardı.
13:31Bu görüntüler aslında çok çarpıcı görüntüler. Bizler sahada çalışan insanlar olarak bunu biliyoruz fakat bunu kamuoyuna aktarabilmemiz çok zor oluyor. Ternas madencilikte böyle bir özgün durum var. İçerideki arkadaşların çok büyük çoğunluğu bu görüntüleri hepsine aldılar ve gerçekten de dehşete düşeceğimiz görüntüler.
13:51Fırsat olsa da bir daha baksa herkes. Burada maalesef sorun olmuyor çünkü şu ana kadar o iş yerinde kimse ölmedi, kimse yaralanmadı ama o gördüğümüz tablolarda burada bugün Oba Makarna'daki bir işçinin ölümüne otuz işçinin yaralanmasından çok büyük risklerle karşı karşıyayız.
14:14Ayrıca Ternas madencilik şunu bilmekte de çok büyük fayda var, Soma Katliamı'nın gerçekleştiği maden havzasında kömür üretimi yapan bir yer ve orası oldukça riskli, kömür üretimi konusunda oldukça riskli bir yer.
14:28Yani yer altı solarıyla ilgili ve kömür üretimi sırasındaki zehirli gazlar özellikle metanla ilgili çok çok yüksek bir riskli bir yer. Tüm işverenlerin buna çok fazla dikkat etmesi gerekir. Soma'dakilerin çok daha fazla dikkat etmesi gerekir.
14:43Soma Katliamı'nın olduğu yerdeki Eylez bölgesinde yürütüm yapanların çok daha fazla dikkat etmesi gerekirken bugün polisiye tedbirlerle, zorbalıkla işçileri bastırmaya, sindirmeye çalışıyorlar.
14:57Ayrıca da Soma ortalamasının çok çok altında ücretler alarak da, Soma'da yer altı maden işçisinin ücreti 45 bin lira civarındayken Ternas Madencilik'te 34 bin lira civarında bir ücret veriliyor.
15:12Aynı şirket Demirexport adlı şirkette Koç Holding ile ortaklığı var Ternas Madencilik'in. Orada işçi ücretleri 45 bin lira civarındayken burada sefalet koşullarında bir ücret dayatılmaya çalışılıyor.
15:26İşçiler buna tepki gösteriyorlar. Bu sebeple de bu haklarını almadan, işçiler geri alınmadan, Soma düzeyine ücretler getirilmeden ve iş sağlığı güvenliği sorunları çözülmeden eylemlerini de bırakmayacaklarını ifade ediyorlar.
15:41Şimdi siz de söz ettiniz aslında felaket her daim göz göre göre geliyor. Bunu İliç'te de gördük, Soma'da da ama sırada da siz de örnekleri verdiniz ama bir yandan da ciddi direnişler var.
15:51Yani bugün işte Soma'da gördüğümüz, Polonez işçilerinde gördüğümüz, daha önce Agrobay'da gördüğümüz yani polise karşı yılmıyor, jandarmaya karşı yılmıyor, haklarını arayan ciddi bir grev ve eylemlilik hareketinin de yükseldiğini görebiliyoruz.
16:05Onu bir dinleyeyim. Sizce mevcut tablo artık bir bıkmışlığın mı ifadesi? Çünkü siz de söz ettiniz artık birisi ölmediğinde gündeme gelmiyor. Aslında orada bir yangın zaten olmuş, birileri uyarmış dediniz.
16:19Evet, şöyle Türkiye Emek Hareketi'nin yani bir kendimizle ilgili kısmı var, işçi sendikalarının örgütlülüğüyle ilgili.
16:27Maalesef işçi sendikalarının örgütlenmesi sendikaların, işçilerin, emekçilerin sorunlarına odaklanmaktan ziyade kendi varlıklarını sürdürmeye çalışan ve kendi yönetim alanlarını yürütmeye çalışan,
16:40daha kirlileri de kendi çıkarlarını, kendi membaatlerini yürütmeye çalışan bir sendikal organizasyon var. Bu önemli sorunlardan, önemli sıkıntılardan birisi.
16:50Bunun dışında da kamu bütünüyle işçi hareketlerinin en meşhur, en demokratik talebine dahi bir zorbalıkla ve bir kriminalleştirme çabasıyla karşı karşıya bir tutum sergiliyor.
17:06Sanki hani işçi bir hak arama mücadelesine, hak arama talebine girdiğinde bir devlete karşı gelmiş gibi bir söylem üzerinden ilerlemeye çalışıyor.
17:15Bunun kısmen etkisi oluyor ama şöyle bir şey var, yaşanan hak kaskıları o kadar yüksek düzeyde ve o kadar katlanılmaz düzeyde ki yani inanın çok çok daha fazla tepki var.
17:26Bu tepkinin içerisinde örgütlenebilen, doğru sendikal ilişkiler kurabilen ve kendi iç örgütlülüğünü kurmaya ve korumaya çalışmış olan bir avuçunu duyuyoruz.
17:39Biz bugün Fernas Madencilik, bugün biliyorsunuz Polonez'de yani çok basit sendikal talepler nedeniyle kaç defa polisin azgın bir saldırısına uğradılar.
17:49Bugün yine 90'ın üstünde işçiyi evlerinden gözaltına aldılar. Yani kolluğun gücü, devletin gücünü göstermemesi gereken tek kesim işçiler, emekçiler, yoksulların hak arama talebi iken devlet bütün zorbalığını, kolluk bütün zorbalığını bunların üzerinde gösteriyor.
18:10Fakat bu işçileri yıldıracak bir şey değil, aradaki mesafeyi ve makası açan bir yanı var. Devletin kimin devlet olduğu, kolluğun kimi koruduğu ile ilgili olarak asla bir turlu sol görevi de görüyor bugün işçidir emekçileri.
18:24Çok teşekkür ediyorum Sayın Ünder katıldığınız ve değerli bilgileri aktardığınız için.
18:29Sağ olun, iyi anlayışlar diliyorum. Teşekkür ederim, sağ olun.
18:32Hoşçakalın, kolay gelsin.
18:34Evet sevgili Cumhuriyet TV izleyenleri, Oba Makarna şirketine ait Sakarya'da bulunan fabrikada bir patlama oldu. Orada bir işçi hayatını kaybederken altısı ağır, 30 kişi yaralandı.
18:45Bu kişilerden ikisi entübe oldu. Ciddi bir patlama ve bir işçi katliamından söz ediyoruz.
18:51Bağımsız Maden İş Sendikası'ndan Avukat Mürsel Ünder bizimleydi. Orada aslında bir ihmalin bulunduğunu bizler için anlattı.
18:59Daha orası bir suç mahalliyken, orada birileri ölmüşken bu ölümlere kimin sebep olduğu, neyin sebep olduğu belli değilken de patronların bu alana gidip aslında belli bir delil karartma yapabildiğini söyledi ve Başsavcılığa da seslendi.
19:13Bütün bunları konuştuk. Şimdi Türkiye genelinde aslında ekonomik krizin de çokça tetiklediği, her geçen gün yoksullaşmanın tetiklediği bir emek hareketinin yükselişini görebiliyoruz biz bunu.
19:23Polonez işçilerinde de görebiliyoruz. Fernas Madencilik işçilerinde de görebiliyoruz. Ciddi bir mücadele veriyorlar hakları için.
19:31Zaman zaman kollukla karşı karşıya gelip gözaltına alınıyorlar ya da şiddete uğruyorlar ancak sonuçta yaşadıkları koşulları içerisinde de kaybedecekleri çok fazla şey yok.
19:41Evet bütün bunları konuştuk sizler için. Şimdilik noktalayalım. Yeniden görüşmek üzere.

Önerilen