• 2 ay önce
CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarını geri çektiği iddialarını gündeme getirerek Bakan Yusuf Tekin'e eleştirilerde bulundu. Özçağdaş, Bakanlık'ın süreçleri yönetemediğini belirterek kamuoyuna açıklama yapılmasını talep etti.
HABER: OGÜN AKKAYA - KAMERA: TUNAHAN GÜLER
(BURDUR) - Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının e-devlet üzerinden açıklanıp, geri çekildiği iddia edildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, iddialarla ilgili Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e seslenerek, "Milli Eğitim Bakanlığı hiçbir süreci yönetemediği gibi bu süreci de yönetemiyor.  Milli Eğitim Bakanı'na gereğini yapmasını ve sorumluluk almasını, kamuoyuna açıklama yapmasını bekliyorum" dedi.
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından sözleşmeli öğretmenlik mülakat sonuçlarının e-devlet üzerinden açıklanıp, geri çekildiği iddia edildi.

hbrlr1.com/cbtldabfkckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Bir kere öncelikle şuradan başlamamız lazım. Adalet ve
00:03Kalkınma Partisi iktidarı bizzat Sayın Cumhurbaşkanı ve
00:06sonrasında dönemin Milli Eğitim Bakanı tarafından mülakatın
00:09tamamen kaldırıldığını Türkiye'deki genç öğretmenlere
00:13ilan ettiler. Ve o istediler. Sonrasında bu olmamış gibi
00:17Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin üstelik de geçmişte yapılan
00:20partizanca eylemleri de itiraf ederek mülakat gibi mülakat
00:25yapacağız diye bir ısrara Türkiye'yi soktu ve bugün de
00:28bunun sonuçlarını yaşıyoruz. Türkiye'nin ihtiyacı bu değil.
00:31Türkiye'de Sayın Bakan'ın bugünkü yeni açıklamasına göre
00:35geçen yıl altmış bin öğretmen açığını söylüyordu. Yirmi üç
00:38bin altı yüz yetmiş öğretmenimiz emekli oldu.
00:40Demek ki seksen beş binde ücretli öğretmenimiz var. On
00:44binlerce öğretmene ihtiyacımız var. Ve sadece yirmi bin
00:47öğretmen alınıyor. Ve bu yirmi bin öğretmenin alınma sürecinde
00:51doğal olarak Danıştay'a bir itirazda bulunduk. Ve Sayın
00:55Bakan Danıştay'ı bahane ederek sonuçları açıklamadı. Bugün
01:00öğleden sonra bu olay yaşandığından bu yana ben Sayın
01:03Bakan'ın görevinin gereği olarak çıkıp kamuoyuna bir açıklama
01:07yapmasını bekledim. Ama maalesef Milliyetim Bakanlığı
01:11hiçbir süreci yönetmediği gibi bu süreci de yönetmiyor ve
01:14Sayın Bakan hiçbir açıklama yapmıyor. Birincisi hiç
01:18mülakat olmamalıydı. Ikincisi Danıştay kararını bekliyorlarsa
01:22Türkiye Yüzyılı Marif modeli için de beklemeliydiler.
01:25Üçüncüsü kendilerine emanet edilen verileri düzgün bir
01:30şekilde koruyabilmeliydiler. Dördüncüsü öğretmenlerimizin
01:35haklarını gasp etmemeliydiler. Partizanca notlar vermemeliydiler.
01:40Bugün Sayın Bakan'ın sabah saatlerinde yaptığı diğer
01:43açıklamalardan anlıyoruz ki Milliyetim Bakanlığı yeni
01:47eğitim öğretim yılına hazır değil. Tek bir örnekle
01:49söylersem bakan haftalardır söylediğimiz şeyi itiraf
01:53niteliğinde söyledi. Bakanlarla görüştüğünü Çalışma Bakanı'yla,
01:57Hazine Bakanı'yla ve yüz yirmi bin temizlik görevlisi için
02:00çağrıya çıkacaklarını söyledi. Okullar aşıldıktan on gün
02:04sonra. Dolayısıyla Milliyetim Bakanlığı maalesef
02:07yönetilmiyor. Milliyetim Bakanlığı savruluyor.
02:09Temizlikten güvenliğe, öğretmen atamalarından eğitim
02:14programına kadar Sayın Bakan ve kadroları sadece Türkiye'yi bir
02:18ideolojik anlayışla yönetmeye çalışıyorlar ve her gün bunun
02:22sonuçlarını yaşıyoruz. Ben buradan Sayın Bakan'a
02:25sesleniyorum. Bunun sorumlusu kimdir? Siyasi sorumluluğunu
02:28alacak mısınız? Ve gereğini yapacak mısınız? Ülke çapında
02:32yapılan bir mülakat. Iktidar istediği kadar iyi niyette
02:36olsun. Değerlendiriciler başka kişiler olduğu için Adana'da
02:40başka bir grup, İzmir'de başka bir grup, Bursa'da başka bir
02:43grup doğal olarak kişisel görüşler var. Buradan bir
02:47nesnel sonuç çıkmaz. Objektif bir kriter çıkmaz. Dolayısıyla
02:51mülakat ülke çapında yapıldığında iktidarın hiçbir
02:55olumsuz düşüncesi olmasa bile hak ihlali olur. Birisi yüksek
02:59not veren bir gözlemcidir. Yüksek not verir. Öbürünün
03:02notu biraz daha azdır. Az not verir. Bu iki öğretmenin
03:06birbirinden farklı olduğu anlamına gelmez. Aylardır bunu
03:09anlatmaya çalışıyorum. Sayın Milliyetim Bakanlığı. Bir kere
03:11böylesi bir coğrafyada bu kadar yaygın bir alanda mülakatla
03:16doğru seçim yapılamaz. Ikincisi bu iktidar zaten
03:19sabıkalı. Bu iktidar belirli gruplardan gelen listeler
03:22halinde atamalar yapıyor. Her bakanlıkta da yapıyor.
03:25Milliyetim Bakanlığı'nda da yapıyor. Dolayısıyla zaten
03:28müthiş bir siyasal partizanlık var. Peki bunu nereden
03:31biliyoruz? Bunu Sayın Bakan'ın açıklamasından biliyoruz. Sayın
03:34Bakan herkesi ikna etmek için mülakat gibi mülakat yapacağız
03:37diyor. Yani yirmi ikinci yılına gelmiş bir iktidarın mülakat
03:41gibi mülakat yapıyoruz demesi biz bundan önce mülakatları
03:45partizanca yaptık demesidir. Dolayısıyla Türkiye'ye
03:47sesleniyorum. Hem bir nesnel elçime değerlendirme aracı
03:51değildir mülakat. Hem de bu iktidarın zaten sabıkası belli.
03:55Dolayısıyla bundan vazgeçmeleri gerekiyor. Ve buradan bütün
03:59iktidar mensuplarına bir kere daha sesleniyorum. Siz Türkiye'ye
04:02başka bir söz verdiniz. Altmış sekiz binde devraldığınız ve
04:05sayılarını bir milyona getirdiğiniz atanmayan
04:08öğretmenlere gözlerinin içine baka baka biz size mülakat
04:12yapmayacağız dediniz. Cumhurbaşkanı'yla,
04:14genel başkanınızla söylediniz, bakanınızla söylediniz. Ve sanki
04:18bunları söylememiş gibi hiçbir şey olmamış gibi hiç nesnel bir
04:22değerlendirme aracı olmayan mülakatla yola devam ediyorsunuz.
04:25Ve bunu neden yapıyorsunuz? Öğretmenler de bunu biliyorlar.
04:28Eliyebilmek için bir başkasını tercih edebilmek için
04:32yapıyorsunuz. Bugün yaşananlar da onlardır. Öğretmenler bunu
04:35gördüler. Dolayısıyla ben Sayın Milliyetim Bakanına gereğini
04:38yapmasını, sorumluluk almasını ve kamuoyuna açıklama
04:41yapmasını bekliyorum.

Önerilen