İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, Türkiye'deki üniversite sayısının kontrolsüz bir şekilde artırılmasının eğitim sisteminde sorunlara yol açtığını ve işsiz kalan gençler arasında psikolojik problemlere neden olduğunu belirtti. Yaldır, üniversite sayısının azaltılması gerektiğini vurguladı.
KEMAL ONUR ATALAY
(AKSARAY) - İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, "AK Parti iktidara geldiğinde üniversite sayısı 82'ydi, bugün ülke genelinde 208 üniversite var. Üniversite sayısını 82'den 208'e çıkarmak, eğitimde çağ atlatmadı. Ne yazık ki ülkeyi biraz daha geriye götürdü" dedi.
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, üniversitelerin verdiği mezun sayısı kadar iş gücü planlaması yapılmadığını dolayısıyla işsiz kalan gençlerin psikolojik sorunlar yaşadığını ifade etti. Yaldır, üniversite sayısının azaltılması gerektiğini söyledi.
hbrlr1.com/cbtytiwdkckckl
KEMAL ONUR ATALAY
(AKSARAY) - İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, "AK Parti iktidara geldiğinde üniversite sayısı 82'ydi, bugün ülke genelinde 208 üniversite var. Üniversite sayısını 82'den 208'e çıkarmak, eğitimde çağ atlatmadı. Ne yazık ki ülkeyi biraz daha geriye götürdü" dedi.
İYİ Parti Aksaray Milletvekili Turan Yaldır, üniversitelerin verdiği mezun sayısı kadar iş gücü planlaması yapılmadığını dolayısıyla işsiz kalan gençlerin psikolojik sorunlar yaşadığını ifade etti. Yaldır, üniversite sayısının azaltılması gerektiğini söyledi.
hbrlr1.com/cbtytiwdkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Düşünün 23 yıllık AK Parti iktidarları döneminin
00:03neticesinde deizm ve ataizm zirve yapıyor.
00:06Bu Allah tanrı vaadi değildir gençlerimize.
00:08AK Parti iktidarının 23 yıllık dönemlerinde
00:11yapmış olduğu en büyük hatalardan
00:14beceremediği temel alanlardan bir tanesi de
00:17eğitim ne yazık ki. Güzel yaptığı işler var.
00:20Güzel yapmak doğrudur. Güzel demek gerekir esasında.
00:23Biz de güzel yapılan işe güzel diyoruz.
00:25AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye'de
00:27üniversite sayısı 82 idi.
00:29Bugün AK Parti'nin 23 yıllık iktidarları döneminde
00:32üniversite sayısı 208'e çık.
00:34Yani 82'den 200'e üniversite sayısını çıkarmak
00:37eğitimde çağ atlatmadı.
00:39Ne yazık ki ülkeyi biraz daha geriye götürdü.
00:42Bugün üniversite kazanmanın çok kolay olduğu,
00:45bugün üniversite okumanın öğrenciler arasında
00:48artık aileler arasında bir yarış haline geldiği,
00:51onun çocuğu okuyor benim çocuğum da okusun,
00:53komşunun çocuğu okudu, kuzenin okudu
00:55benim çocuğu da okusun diye
00:57ne yazık ki en alakasız yerlerde
00:592 yıllık, 4 yıllık fakülteler açarak
01:01eğitim sistemini bambaşka bir hale getirdiler.
01:04Rakamları tamamen faraza kullanıyorum.
01:06Senede 100 tane tarih öğretmen ataması yapmayan
01:09Milli Eğitim Bakanlığı, senede 1000 tane
01:11tarih bölümünden mezun verebiliyor.
01:13Yani bu çocuklar ne yapacaklar size soruyorum.
01:15Yani memleketin her tarafını,
01:17siz fenedebiyat fakülteleri, memleketin her tarafını
01:19eğitim fakülteleri yaptınız.
01:21Memleketin her tarafını 2 yıllık okullar yaptınız.
01:23Yani tüm çocuklar, tüm gençler okusun dediniz.
01:26Biz öyle bir şeyi kaçırdık ki
01:28tüm çocukların üniversite okumasını
01:30sağlama politikası mesleklerimizin
01:32göçmenlere kaptırılmasına vesile oldu.
01:34Geldiğimiz noktada
01:36ne yazık ki kasabın çocuğu kasap olurdu
01:38kasabın çocuğu gitti
01:40herhangi bir basit bir üniversitede
01:42ya da kolay kazanılacak bir üniversitede
01:44işte 2 yıllık, 4 yıllık
01:46bir okul okudu.
01:48Manavın çocuğu manav olurdu,
01:50kalıpçının çocuğu kalıpçı, demircünün çocuğu demirci olurdu.
01:52Çiftçinin çocuğu çiftçi olurdu.
01:54Kaynakçının çocuğu kaynakçı olur.
01:56İşte çarşıda esnaflık yapan bir vatandaşın
01:58çocuğu babasının yanında esnaflık yapar
02:00babasının mesleğini yürütürdü.
02:02Geldiğimiz noktada hiçbir meslek
02:04alanında çocuklar babalarının
02:06mesleklerini yapmadığı gibi babalar da
02:08ne yazık ki başkalarının etkisi altında
02:10kalarak çocuklarını işte
02:12herhangi bir şekilde atama
02:14durumu söz konusu olmayan, o mesleği
02:16yapma durumu söz konusu olmayan bölümlerde
02:18okuttu ve bu bölümlerde
02:20okuyan çocuklarımız bugün ne yazık ki
02:22atama bekliyorlar, iş bekliyorlar
02:24ve çok komik rakamlara
02:26kendisine işte asgari ücretin neredeyse
02:28yarısı dahilinde
02:30iş teklifleriyle bu çocuklarımızın
02:32morali bozuluyor, psikolojisi
02:34bozuluyor ve geleceğe dair
02:36umutları ne yazık ki altüst oluyor Harun Bey.
02:38Bu çocuklarımıza yapılabilecek
02:40en büyük kötülük de esasında. Keşke
02:42üniversite sayısı AK Parti'nin
02:44iktidara geldiği gün ki 82'de kalsaydı
02:46ve biz bu vesileyle de
02:48o aradaki
02:50yapılan yatırımla meslek liselerine
02:52daha büyük önem verseydik, büyük
02:54meslek liseleri kampüsleri inşa edip
02:56o çocukların orada barınmasını, o çocukların
02:58orada en kaliteli mesleklik
03:00lisesinde eğitim almasını
03:02o çocukların orada sosyalleşmesini
03:04sağlayacak bir eğitim planlaması
03:06yapılmış olsaydı da bugün
03:08gençlerimiz işsizlikle ve
03:10büyük bir umutsuzlukla karşı
03:12karşıya kalıp ve önemli
03:14bir kısmının işte deizm gibi
03:16ateizm gibi bir safsatayla
03:18tanışmasına vesile
03:20olunmasaydı diyorum. Düşünün 23
03:22yıllık AK Parti iktidarları döneminin
03:24neticesinde deizm ve ateizm
03:26zirve yapıyor. Bu Allah'tan reba
03:28değildir gençlerimize. Sonra bakıyoruz işte
03:30arada bir sokak röportajları
03:32denk geliyor izliyoruz. Amca çıkar telefonunu
03:34diyor. Çocuğun cebindeki telefonu da
03:36gözü amcanın. Sonra diyor ki ya siz
03:38işte bir şey beğenmiyorsunuz. Yani
03:40çocuğun mesleğiyle alakalı önüne
03:42biz bir plan program koyduk da çocuk beğenmedi mi?
03:44Böyle bir gerçeklik var esasında.
03:46Yani hem sen çocuğu okutuyorsun
03:48hem de başının çaresine bak diyorsun.
03:50Senin devlet olarak bunun planlamasını
03:52okutuyorsan planlamasını yapman da gerekiyor
03:54aynı zamanda. Sistem olarak yapman gerekiyor
03:56aynı zamanda. Ama geldiğimiz noktada
03:58ne yazık ki gençlerimiz
04:00açısından da büyük bir
04:02hayal kırıklığıyla karşı karşıya kaldığımız
04:04başka bir dönemi daha yaşamış oluyoruz.