“Çocuk Katliamlarına, Ayrımcılık ve Şiddetine Dur De!”

  • dün
İstanbul Gaziosmanpaşa’da 21 Eylül 2024 tarihinde 15 yaşındaki tekstil işçisi Abdullatif Davvara parkta oturduğu sırada, kimliği belirsiz 2 kişi tarafından uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti.

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Iıı davetimize icabet edip geldiğiniz için öncelikle çok
00:03teşekkür ediyoruz tüm kurumlarımız adına. Iıı
00:06inşallah açıklamamızı avukat Betül Hanım ııı başlayacak. Eğer
00:11hazırsak başlayalım inşallah. Milliyet, din, dil, ırk
00:17farketmeksizin tüm çocukları korumak ve gözetmek toplumun
00:21asli sorumluluğundadır. Narin, sıla, gina, Ahmet, Abdül
00:25Latif ve şiddete istismara kurban gitmiş tüm çocuklarımız
00:29adına adaletin sağlanmasını sokakların güvenilir hale
00:33getirilmesini talep ediyoruz. Ahlaki yozlaşmanın kötülüğün
00:37ve ötekileştiriminin çocuklarımıza yönelmesini
00:40toplumun çöküşünün çığlığı olarak görüyoruz. Sosyal medyada
00:45ve çeşitli kitle iletişim mecralarında toplumsal
00:48ayrımcılığa yönelik ifadeler kullananların da çocuklara
00:50karşı işlenen bu suçları fitilini ateşlediğini de
00:54gözlemliyoruz. Adaleti sağlayacak mercilerden
00:57beklentimiz toplum içinde öfke ve ayrımcılık tohumları
01:01ekenlere de caydırıcı yaptırımların uygulanmasıdır.
01:04Kamu barışına karşı suçlardan olan TCK iki yüz on altı
01:08kapsamına giren ve bugüne kadar defalarca ııı işlenen bu
01:14eylemler bugün toplumda yabancılara karşı işlenen
01:17suçların cezasız kalacağı algısını oluşturmaktadır.
01:22Toplumun tez avantajlı gruplarına yönelen bu şiddetin
01:26derhal ve kesin bir şekilde durdurulması gerekmektedir.
01:30Yargının ve idarecilerin yaşanan bu olay karşısında
01:34sessiz kal, yaşanan bu olaylar karşısında sessiz kalması
01:38kötülerinin seslerini daha gür çıkartmasına sebebiyet
01:41vermektedir. Bilindiği üzere ııı infaz hukukunun en önemli
01:47amacı suçluların topluma kazandırılması ve ıslahıdır.
01:51Ancak suçluların topluma kazandırılmasına yönelik
01:56düzenlemeler hiçbir şekilde cezaların caydırıcılığını
02:00ortadan kaldırmamalıdır. Her vaka açısından ayrı ayrı
02:05değerlendirilmesi ve incelenmesi gerekse de şunu
02:09söyleyebiliriz. Bugün Türkiye'de beş yıldan az hapis
02:11cezasına çarptırılan ııı suçluların ııı hapis cezası
02:16infaz edilmemektedir. Iıı ve bu suçların yatarı yoktur demek
02:22Benzer düzenlemeler de cezaların caydırıcılığını
02:27ortadan kaldırmaktadır. Netice itibariyle kamu düzeni ve kamu
02:31güvenliğinin korunması adına suçluların topluma geri
02:36kazandırılması yönündeki ilkeyle cezaların
02:40caydırıcılığı arasında adil bir denge kurulması gerektiği bu
02:43doğrultuda infaz mevzuatında gerekli düzenlemelerin
02:47yapılması gerektiğini ilgililere ve kamuoyuna
02:50saygımızı da duyuruyoruz. Demin yine eee meslektaşlarımın
02:53ifade ettiği gibi Türkiye'deki infaz sisteminden kaynaklanan
02:57adalet sisteminden kaynaklanan eee kanuni karşılığı olmasına
03:04rağmen uygulanmayan ceza hukuku veyahut da kanuni bir
03:07karşılığı olmasına rağmen düzgün yürütülmeyen eee
03:11soruşturmalar ve diğer eee koşullar nedeniyle maalesef
03:15yapın yapılanın yanına kar kalındığı bir sistemde
03:18özellikle bu mağdurları dinlediğimiz zaman veyahut da
03:22mevcut olayları değerlendirdiğimiz zaman eee
03:24vandallar olarak diyebileceğimiz toplumda suça meyilli insanlar
03:28olarak diyebileceğimiz kişilerin en fazla yabancıları
03:32göçmenleri hedef aldığını görüyoruz. Çünkü onlar toplumun
03:35zaten en zayıf kesimi. Onlar diğerleri eee zalimliklerini,
03:42zulümlerini veyahut da suç işleme meyillerini eee
03:46göçmenlere ondan sonra hani sesini çıkartamayacak çocuklara
03:51yönlendirmeyi eee bir adet haline getirmiş durumdalar.
03:57Eee kocamızın hayatı kaybetmesi ne yazık ki maalesef takip
04:03ederken geçmiş kurma kimliğine bağlı. Yani şimdi o gece hayatı
04:09kaybederken aslında okulda olması gerekir ki o saatlerde
04:12evde ödev yapması gerekiyor. Ondan önce Haziran ayında
04:17Adana'da Ahmet Askero on iki yaşında asansörde açtıkça
04:20hayatı kaybetti. Ben şunu tespit ediyorum. Suriye'de
04:25sığınmacı çocuklarla alakalı eğitim hakkından mahrum
04:29kaldıklarında maalesef mezarlığa bir adım
04:32yaklaşıyorlar. Bu nedeniyle bence şunu yapmamız
04:36gerekiyor. Çocuğun kimliği olsa veya olmasa ya da başka
04:39ile bağlı olsak bu konuda ister halk eğitim merkezlerinde
04:43ister diğer başka eğitim merkezlerinde çocuklar aslında
04:46eğitim sistemi almamız gerekiyor. Çocuk
04:47eğitimsiz kaldığında ya sokakta kalıyor, saatte de
04:50maruz kalıyor ya da iş yerinden maalesef fiziksel,
04:53sürekli taktiksel maruz kaybettik. Ne yapabiliriz
04:57bu konuda? Eğitim hakkından mahrum kalmak için çocuklar
05:00çekecek. Bizim özellikle vurgulamak istediğimiz husus da
05:03bu. Biz çocuklar arasında hiçbir ayrım yapmadan kökeni,
05:07dini, dili, ırkı olmadan onları korumak istediğimiz gün onları
05:12koruduğumuz gün o zaman diyebiliriz evet bizim
05:14toplumumuz çok daha güzelleşecek ve güzel günlere
05:17merhaba diyebileceğiz. Ama biz görüyoruz ki zaten bu bizim
05:21konuşmamızda da bahsettiğimiz üzere çocuk cinayetleri, çocuk
05:24istismarı, çocuğa yönelik gerçekleştirilen tüm şiddet
05:27eylemlerinde ııı hiç dilden ırk ayırt etmek sizin hepsine
05:31karşı yöneliyor. Ama özellikle ırkçılık üzerinde şunu
05:34hurgu yapmak istiyorum. Irkçılığın ötekileştirmenin
05:37çocukları indiği durumda bu sefer biz bu vaka sayısı
05:40artışlarında ciddi bir ııı problem görmeye başlayacağız. O
05:45nedenle tüm toplumu, tüm herkesi burada bulan herkese de bu
05:48konuda uyanmak istiyoruz. Çocuklar arasında ayrım
05:50yapmayalım, bu çocuklarımızı koruyalım.

Önerilen