Yusuf Akkaş köfteyi nasıl ucuz sattığını ve maliyetini anlattı
Yusuf Akkaş yayınladığı videoda ucuz köfteyi nasıl ucuz sattığını da açıkladı:
“Köfteyi nasıl ve neden ucuz satıyoruz? Biz ucuz değil diğerleri çok pahalıya satıyor. Nasıl mı? Bugün 280 liraya karkas alıyorsunuz. En iyi danayı 280 liraya 350-400 kg arası alabiliyorsunuz birinci elden. Bunun yüzde 15’i kemik çıkıyor. 330 liraya çıplak kemiksiz etin maliyeti. Bu etin içinde yüzde 6 değerli etler var. Değerli etlerden kastımız da bonfile, antrkot ve biftek bunlar 600, 700 ve 1000 liraya kadar satılan ürünler. Sonra yüzde 14-15 diğer etler var. Bunlar da 500- 600 bandında satılan etler. Normal etin maliyeti 300 liraya geliyor. Köfte zaten yağ oranı yüksek, içinde et, ekmek, soğan ve baharat olan bir ürün. Günün sonunda içindeki ekmek ve soğanla etten daha uygun fiyata geliyor. 300 liraya maliyetimiz var. Bizi diğer firmalardan ayıran şey, biz aracısız çalışan bir firmayız. Kurgumuzu bu şekilde yaptık. Pek çok kişi diyor ki ‘Bu firma bilinçsiz yönetiliyor” Öyle değil aksine stratejisi olan ne yaptığını, nasıl gideceğini bilen bir firmayız. Yalın ve basit kalmaya çalışan verimli kalmaya çalışan bir işletmeyiz.”
“Teknik bilgisi olanlar hataları görüyor”
Akkaş, bu işten anlayanların hatanın farkında olduğunu dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Biz çok çok ahlaklı emekleriyle gıdım kıdım para kazanmaya uğraşan emekçi bir şirketiz. Bugüne kadar bir sürü oyun oynadıkları insanlar çok kolay emeksiz para kazanıyor olabilirler. Onların belini bükmüş olabilirler, bileklerini bükmüş olabilirler ama çok yanlış insana çattılar. Allah'ın sevgili kuluna çattılar. İçerisinden hayır doğacak, güçlenerek çıkacağız. Çok eminim, çok eminim. Çok şükür ve gerçekten yani hani derler ya tuzak kuranların tuzaklarını Allah görüyordur. Allah'ın da bir düşündüğü vardır değil mi? Çok şükür bakın beklememiz bile işimize belki de yaradı. Çünkü biz devletin adaletine güveniyoruz. Biz davanın sonucunu bekliyoruz ve biz bunu kazanacağımıza çok inanıyoruz. Azıcık teknik bilgisi olanlar bu işten alınan insanlar oradaki hataları yanlışlıkları zaten görüyorlar.”
Yusuf Akkaş yayınladığı videoda ucuz köfteyi nasıl ucuz sattığını da açıkladı:
“Köfteyi nasıl ve neden ucuz satıyoruz? Biz ucuz değil diğerleri çok pahalıya satıyor. Nasıl mı? Bugün 280 liraya karkas alıyorsunuz. En iyi danayı 280 liraya 350-400 kg arası alabiliyorsunuz birinci elden. Bunun yüzde 15’i kemik çıkıyor. 330 liraya çıplak kemiksiz etin maliyeti. Bu etin içinde yüzde 6 değerli etler var. Değerli etlerden kastımız da bonfile, antrkot ve biftek bunlar 600, 700 ve 1000 liraya kadar satılan ürünler. Sonra yüzde 14-15 diğer etler var. Bunlar da 500- 600 bandında satılan etler. Normal etin maliyeti 300 liraya geliyor. Köfte zaten yağ oranı yüksek, içinde et, ekmek, soğan ve baharat olan bir ürün. Günün sonunda içindeki ekmek ve soğanla etten daha uygun fiyata geliyor. 300 liraya maliyetimiz var. Bizi diğer firmalardan ayıran şey, biz aracısız çalışan bir firmayız. Kurgumuzu bu şekilde yaptık. Pek çok kişi diyor ki ‘Bu firma bilinçsiz yönetiliyor” Öyle değil aksine stratejisi olan ne yaptığını, nasıl gideceğini bilen bir firmayız. Yalın ve basit kalmaya çalışan verimli kalmaya çalışan bir işletmeyiz.”
“Teknik bilgisi olanlar hataları görüyor”
Akkaş, bu işten anlayanların hatanın farkında olduğunu dikkat çekerek, şunları söyledi:
“Biz çok çok ahlaklı emekleriyle gıdım kıdım para kazanmaya uğraşan emekçi bir şirketiz. Bugüne kadar bir sürü oyun oynadıkları insanlar çok kolay emeksiz para kazanıyor olabilirler. Onların belini bükmüş olabilirler, bileklerini bükmüş olabilirler ama çok yanlış insana çattılar. Allah'ın sevgili kuluna çattılar. İçerisinden hayır doğacak, güçlenerek çıkacağız. Çok eminim, çok eminim. Çok şükür ve gerçekten yani hani derler ya tuzak kuranların tuzaklarını Allah görüyordur. Allah'ın da bir düşündüğü vardır değil mi? Çok şükür bakın beklememiz bile işimize belki de yaradı. Çünkü biz devletin adaletine güveniyoruz. Biz davanın sonucunu bekliyoruz ve biz bunu kazanacağımıza çok inanıyoruz. Azıcık teknik bilgisi olanlar bu işten alınan insanlar oradaki hataları yanlışlıkları zaten görüyorlar.”
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Herkese hayırlı ve iyi günler dilerim.
00:04Aslında hazırladığım bazı cevaplar, sorular var ama
00:08şimdi bu cümleyi yazarken bile, ilk girişteki cümleyi yazarken bile
00:12o kadar çok düşürmek zorunda kaldım ki
00:15sonrasında aslında dedim ki, ilk girişte bundan bahsetmeliyim.
00:18Dedim ki, nasıl selam vereyim?
00:20Bir, Bismillahirrahmanirrahim, selamun aleyküm diyeyim.
00:24Sonra dedim, Allah Allah, birileri şey der.
00:27Sonra dedim, merhaba desem, başka birileri bir şey diyecek.
00:31Bu ülkede aslında sadece işiyle uğraşıp,
00:36kendin kalabilmek veya hiçbir şeyi ima etmeyebilmek bile o kadar zorlaşmış ki
00:42selam vermemizdeki cümlede bile düşünmek zorunda kalıyoruz.
00:49Gene de çok teşekkür ederim, herkese hayırlı ve iyi günler dilerim.
00:53Bu belki de çok ortada ve herkesin belki de kalbine dokunacak bir cümle diye düşünüyorum.
00:58Günün sonunda aslında bütün duygularımızı hepimiz anlayabiliriz.
01:03Bütün o sonradan bize yüklenmiş şeylerden ari olarak baktığında
01:07aslında milyonlarca yıldır geçen bütün kelimeler, cümleler
01:13derler ya, insanların duygusunu anlatmaya yetecek kadar cümle ve kelime bulunamamıştır.
01:20Aslında insanların iyi niyetini gözüne baksanız anlarsınız, yüzüne baksanız anlarsınız.
01:25Biz belki de sonradan bir sürü şey yüklüyoruz, kendi özümüzden ve insani değerlerimizden uzaklaşıyoruz.
01:31Bu çok basit, insanlara kalbini gösterme cümlesinde bile düşünme zorunda kalmak
01:38hakikaten insanlara çok şey geliyor.
01:41Bu yaşadıklarımı da belki de anlatmama çok daha faydası olacaktır.
01:45Yani insanlardan ricam bu olaya o diğer sonradan yüklenmiş, bir taraf edilmiş halinden
01:51ari olarak, sadece vicdanlarıyla ve mantıklarıyla baksınlar.
01:57Sorular var, bazılarını kendi kendimize sorup cevaplamak istiyoruz
02:02ve sizden de ricam bunları kendi vicdanlarınızla ve mantıklarınızla lütfen tekrar cevaplayın.
02:08Bizim cevaplarımız yanlış da olabilir, biz kendi bilgilerimizle yanlış da cevaplıyor olabiliriz.
02:14Lütfen bütün herkes cevabını yazsın, yazıyor.
02:19Bir, bu ülkede kimlere dokunulamaz?
02:23Ben düşündüm mesela bu olaylar başıma geldiğinde, bu ülkede yabancı firmalarla ortak olsam,
02:31yabancı bir firma olsam bu kadar kolay dokunulamazlar.
02:35İki, siyasi ilişkilerim olsa, onlardan besleniyor olsam, evet ya o zaman da dokunamazlar aslında.
02:46Bir, mesela bu olay için diyorum ki, ya birileri bizi çok güçlü gibi anlatıyor.
02:51Ya benim öyle bir gücüm olsa, buradan herhalde numune de alınmazdı,
02:54eğer numune soruşları böyle de çıkmazdı.
02:58Bilmiyorum, azcık azcık şey düşünmek lazım.
03:01Bu adam bir sürü şey konuşulduğunda pozitif mi etkileniyor, negatif mi etkileniyor?
03:09Aslında bir sürü, her şeye yapıştırılıyoruz.
03:13İşte mafya arkasında var dendi, siyasi bağlantı var dendi, öyle dendi.
03:19Yani düşünün, bir mafya bağlantısı olması sizce Türk milletinden ona görecek bir şey midir?
03:26Türk milleti parasını kötü bir yere verir mi?
03:32Bu söylentiler bizi pozitif mi yansıyor?
03:36Hayır, negatif yansıyor.
03:38Ama bu söylentiler bu gençliğimizde, milletimizde ne yaratıyor biliyor musunuz?
03:44Aman ha, kafanıza yapamayacağınız korku duvarları koyun, bariyerler koyun.
03:53Bu ülkede bir şey yapabilmek buralara bulaşmadan asla olmaz.
03:58Umutsuzluk aşılıyorsunuz.
04:02Bu şirket hiç buralara bulaşmadan buraya geldi.
04:07Birazdan inşallah bunları anlatacağım.
04:09Mesela Özgür Demirtaş, gerçekten çok teşekkür ederim.
04:13Bu şirketin milyar dolarlık bir şirket olduğunu görüyor.
04:19Biz 15-20 yıl önce de fon şirketlerinin dikkatini çekmiş, görüşmeler yapılmış, denetletilmiş ama ben onlarla iş yapmamış bir firmayım.
04:29O gün çok büyük paralarla ortaklıklar yapabilirdim.
04:33Bu şirketi çok daha fazla büyütüp, hızlı, hormonlu büyütüp başka bir yerlere götürülebilirlerdi.
04:39Biz para ve şey aşıklısı olsak o gün daha bunları yapardık.
04:44Ülkenin en büyük fonlarıyla en az onlarca kez görüşme yapıldı.
04:52Biz kabul etmedik.
04:53Çok teşekkür ederiz.
04:55Onlardan da çok şey öğrendik.
04:57Bizi yatırım yapılabilecek bir şirket olarak görmeleri çok büyük bir şey.
05:02Ne olursa olsun Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmek gibi bir hedefi var.
05:08Bu olsun ya da olmasın oradaki kriterler bir şekilde hepimizin ulaşmak istediği şeyler.
05:13Tabii ki benim için de büyük yatırımcıların almak istedikleri para kazanan, para üreten, geleceği olan bir şirket gibi gözükmek, sağlıklı gözükmek en büyük ölçü.
05:24Çok teşekkür ederiz.
05:26Onlardan da çok şey öğrendik.
05:28Sonra benim on devirim, yüz devirim o kadar olan şirketler halka arz edildi.
05:33Ben şirketimi halka arz edip yine dokunulmazlık alı ve belki de tahmin edemediğimiz kadar çok büyük fazla parayı kenara koyup kaçırabilip bir şeyler yapabilirdim.
05:46Ben bu şirketin çok daha değerli olacağına, bizim kendimizin şu an bunları çok daha hızlı yapabileceğimize inandığımız için halka dahi arz etmedik.
05:58Birileri diyor ya hani nerede? Ben 28 yıldır buradayım.
06:04Şu 4-5 gündür de azıcık vicdan ya bu adam nerededir? Ara fabrikadan birini ben evet fabrikadayım, her gün fabrikadayım, her gün işimdeyim.
06:12Nasıl, nerede olabilirim ki?
06:15Ben hani ben emekliliğiyle para kazanan biriyim.
06:18Ne yaptım? Çuvalda param var bir yerlere mi kaçırmaya uğraşıyorum?
06:21Veya yüzümde bir karareke mi var bir yerlere kaçacağım?
06:24Ben 12.000 kişilik ordumum, 12.000 kişilik emekçimin emeklerini bir şeye bırakıp gidebilecek bir insana benziyor muyum?
06:32Bu başımıza gelenleri yapanlar şurada hata yaptılar.
06:38Biz çok ahlaklı emekleriyle kıdım kıdım para kazanmaya uğraşan emekçi bir şirketiz.
06:48Bugüne kadar bir sürü oyun oynadıkları insanlar çok kolay emeksiz para kazanıyor olabilirler.
06:54Onların belini bükmüş olabilirler, bileklerini bükmüş olabilirler ama çok yanlış insana tattılar.
07:00Allah'ın sevgili kuluna çattılar.
07:03Yani gerçekten Allah'ın gölgesinin her şeye yettiğini gördüm.
07:08Bu olayda da çok şükür.
07:10Ne düşünüyorsun derseniz şerden hayır doğacak.
07:14Güçlenerek çıkacağız.
07:16Çok eminim.
07:18Çok şükür ve gerçekten yani derler ya tuzak kuranların tuzaklarını Allah görüyordur.
07:26Allah'ın da bir düşündüğü vardır değil mi?
07:29Çok şükür bakın beklememiz bile işimize belki de yaradı.
07:34Çünkü biz devletin adaletine güveniyoruz.
07:37Diyorlar ki ne yaptın, ne yapacaksın?
07:39Benim çek gidebileceğim kapım devletin adaleti orası değil mi?
07:42Başka bir yere mi gitmem gerekiyordu?
07:44Gittim, başvurdum ve bekledim.
07:48Beklemek zorunlu mu?
07:49Ben hızlı konuşmam zaten oradaki olayı bile zarara uğratmaz mıydı?
07:54Veya düşünseniz ya devlete rağmen bir vatandaş kazanabilir mi?
08:00Haklı çıkabilir mi?
08:02Ben devleti ürküttüğümde devlete karşı kazanabilir miyim?
08:05Kendimi anlatabilir miyim?
08:07Ben devletimi arına namusuna sahip çıktım.
08:13Başvurdum ve bekledim.
08:15Ama kendi evrağını koruyamamış.
08:18Kendileri analizleri sızdırmış.
08:21Ben ne yapayım?
08:22Ve Allah'tan ki gerçekten Allah'ın sevgili kuluyum, şanslıyım.
08:27Dün Tarım Bakanlığından daha önce duyuru yaptık.
08:31Düşünseniz ya biz Tarım Bakanlığından sonra o duyuru yapmak zorunda yapsaydık ne duruma düşerdik?
08:40Çok şükür, Allah'a şükür, Allah'ın sevgili kuluyuz.
08:43O açıklamayı evraklar paylaşıldıktan sonra yaptık.
08:49Zaten o zaman biz de bu işin her şeyini, konuşmamızda da inanımızda da dedik ya,
08:54lütfen herkes bu işi biraz derinlemesine baksın, derinlemesine incesin.
08:59Hani orada diyorlar ki bizden işte şey bekliyor, destek bekliyor.
09:03Evet destek bekliyorum derken yani bakın bu olaya derinlemesine bakın.
09:07Her yönüyle lütfen bakın bu iş çok basit bir iş değil.
09:12Kusura bakmayın yani bir sürü basın danışmanı, bir sürü profesyonel firmalar destek vermek istiyor.
09:20Yani biz belki de burada danışmanlarımızla profesyonel bir şekilde bu konuları anlatmamız gerekiyor.
09:26Ama biz bugüne kadar böyle gelmedik.
09:28Biz kendimiz gibi olarak geldik.
09:30Biz sıradanlaşmak da istemiyoruz.
09:33Çok haklılar.
09:34Evet profesyonelce yönetmeli.
09:36Evet biz zaten zamanında bunları yaptık.
09:39Yine de yapıyoruz.
09:40Pandemi öncesinde akademimiz vardı.
09:42Bütün elemanlarımıza psikologlardan eğitim aldırıyorduk.
09:45Psikolog desteği alıyorduk.
09:47Türkiye'nin en iyi eğitimcilerinden eğitimleri aldırıyorduk.
09:49Yine bunları yapacağız.
09:50Pandemide bunları buzdolabına koyduk.
09:52Her şirket gibi.
09:54Şimdi yavaş yavaş normale dönüyoruz ama yine işte bir şeyler yapıldı.
09:59Ama şey değil.
10:00Burası bir şey değil ya.
10:02Biz buradan çok daha iyi çıkacağımıza eminiz yani.
10:05Çok daha iyi olacağız.
10:11Birazcık hani kimlere dokunuluyor?
10:13İşte biz yani Konya Karaman'dan Bulgaristan'a,
10:18Şümen, Kırcaali Pazarcık bölgesine taşınmış bir ailenin.
10:23Daha sonra İznik'e gelerek.
10:26Tabii her macer gibi o zaman İznik gölün kederi ama orada sinek var diye,
10:30kızılcık yok diye.
10:32Bursa Yenişehir'in Kızılisar köyüne taşınan bir ailelerin çocukları, çocuğuyum.
10:39Ben 78 doğumlu.
10:41Bursa Kızılisar'da okumuş.
10:43Daha sonra otelcilik turizm meslekçisi okumuş birisiyim.
10:4796 yılında İznik'te ilk şubemiz açıldı.
10:50O gün 18 yaşına bile girmemiştim.
10:55Otelcilik turizm mezunuyum.
10:57Hayatımı değiştiren şeylerden birileri de mesela otelcilik turizm okuduğumda
11:03gerçekten hizmet sektörünün çok büyüyebileceğini o günlerde daha gördüm.
11:08Ben tepesi olmayan işler yapmak istiyorum.
11:10Yani insanları mutlu ettikçe çok daha büyüyebilecek bir iş yapıyorum.
11:16Çok şanslıyım, çok şükür.
11:18Benim için bu ülke 85-90 milyonluk değil aslında 3 katı bir pazara sahip.
11:25Çok iyi kahvaltı yapıyoruz, çok iyi çorba yapıyoruz.
11:2890 milyonu sabah kahvaltısında misafir edebiliriz.
11:32Öğle yemeğinde misafir edebiliriz.
11:34Akşam yemeğinde misafir edebiliriz.
11:36Maa ile büyük ailelerle ekonomik fiyatla hizmet sunduğumuz için onları ağırlayabiliriz.
11:43Biz aslında çok büyük bir pazara hitap eden ve restoran kılığına girmiş çok büyük bir etçiyiz.
11:53Biz bu ülkenin temel ihtiyacı olan et ürünlerini satıyoruz.
11:58Biz insanların buzdolabına o temel ihtiyaçlarının çoğunluğu olan ana maddeleri üretip satan bir firmayız.
12:10Aslında çok büyük bir pazara hitap ediyoruz.
12:13Birazdan bazı konularda bu konuyu birazcık geniş düşürmeniz için onlara da gireceğim.
12:18Lütfen burayı da birazcık dikkat ederseniz seviniriz efendim.
12:30Gerçekten ben hiçbir taraf değilim.
12:32Mesela şimdi bugün, dün ve bugün bütün dükkanlarımızı zabıtalar, bir sürü her dükkanlarımız denetlenmeye başlandı.
12:43Bu ülkede gerçekten memurların temiz rısıtla evlerine gidebildikleri, her gün dua ettiklerini, her gün korkarak temiz rısıt evine kalabilmek için dua ettiklerini gördüm.
12:5725 kişi zabıta şubemizi basıyor ve zabıtalar kendileri utanıyorlar.
13:04Diyorlar ki, biz her gün burada yemek yiyoruz ve birazdan kıyafetlerimizi çıkartıp yine öğle yemeğine geleceğiz biz buraya.
13:11Ama emir büyük yerden gidin ceza kes dediler.
13:1425 kişi bir dükkana niye gönderirsin?
13:20Ben size ne yaptım, ne var orada, ne buldum?
13:2325 kişiyle oraya gidip ne buldum?
13:26Yani şeylerini bahsetmek istemezdim ama burası kritik olduğu için.
13:30Her yerde şuan bunlar yapılıyor, bugün de yapılıyor.
13:34Hatta tutanaklara yazıyor bak ya, domuz eti arandı.
13:38Yani komedya.
13:41Bu dediğim olay mesela Denizli şubemizde oldu.
13:45Ya arkadaş neden diye düşündüm sonra ya, neden?
13:50Ha dedim sonra ya, neden?
13:53Hiç bizim uhtemizde olmayan, totemimize hiç yani bizlere sorulmadan markamızın üzerine seçim zamanı başka bir partinin afişe asılmış.
14:08Ben astırmadım.
14:10Ben mi astırdım?
14:12Ha dedim, herhalde kinleri buradan geliyor.
14:16Ya bu ülkede siyaset insanlarını niye kötü yapmak için var?
14:25Ben o şubeye belki de yılda iki sefer, üç sefer ya gidebiliyorum ya gidemiyorum.
14:29Oradaki çalışanların hepsi o memleketli, oranın insanları.
14:34Siz o insanların emek sarf ettiği yere, yüze yakın çalışma arkadaşım var orada, 25 kişiyle girip ne arıyorsun?
14:41Ne demek istiyorsun?
14:43Ne demek istiyorsunuz?
14:47Ya bu halk, bu milleti, kendi çocuklarını yok etmek için mi yarattırıyorsunuz?
14:52Yok etmek için niye ışınlandırıyorsunuz?
15:02Şey için hani bu hep şeyde ilişkilendirecekler hani geçmişte de bizimle ilgili bir sürü şeyler söylendi.
15:10Orada da bir davamız var.
15:12Orada da şeyler bahsedilmiş.
15:14Gerçekten hani diyorum ya, kötüler, bu işleri yapanlar çok zeki insanlar.
15:20Gerçekten çok cesur ve zeki insanlar.
15:24Bizim o olaydaki davamızda bile biz kesimhaneyi Afyon'da almaya kalktık.
15:30Hiç böyle bir şeyler yapmadık ama yıllar öncesinden bile hazırlık yapılmış.
15:34Tweetler ona göre yatılmış.
15:36Buraya insanlar ona göre gönderilmiş.
15:39Benim o davada verdiğim ifadeye savcılıkta var.
15:43Lütfen o ifadeyi gazete ayrıca arkadaşlar tam alsınlar, tam okusunlar.
15:47Ya ben niyeti hayır olan, yolunda giden, yolunda giden bir arabayı gibi düşünün.
15:53Ben niyeti hayır, istikameti belli yolumda gidiyorum.
15:56Yani sizler benim karşıma çıkıyorsunuz.
15:58Sizler bana bulaşıyorsunuz.
16:00Benim ne işime girer ya?
16:02Benim ne gücüm yeter size bulaşmaya?
16:07Ben ne işime girer?
16:08Ama sizler gözlerimi dikmişseniz ne yapabilirim ki?
16:13Benim gideceğim yer, kanun, verdiğim ifadeler.
16:16Orada bile şey gibi, şu anki açıklama bile şöyle.
16:20Bakın burada bunlar olmamış olabilir ama avukat bey sonunda şunu diyor.
16:25Herkes kendi fıtratı gibi davranır.
16:32Sonunda iyiymiş gibi gözüküp yine böyle manipürasyon cümlesi.
16:36Ya abicim biz olduğumuz gibiyiz.
16:39Lütfen o ifadeyi tekrar tekrar alıp tekrar okusunlar.
16:43Oradaki flu yerlere tekrar baksınlar.
16:45Biz işimizde gücümüzle giderken hiç işimiz yok.
16:48Hani kurtla şeyimiz olacak ama şu var.
16:51Hani şöyle bir hatırsızlık vardır.
16:53Dağda sürün var mı?
16:55Kurtla hesabım var.
16:56Dağda sürün var mı?
16:58Leşlik de var.
16:59Tabii ki şey de var.
17:00Ama çok şükür ya biz kendi ekibimize de güveniyoruz.
17:05Kendimize de güveniyoruz.
17:06Allah'a da çok şükür güveniyoruz.
17:08Bu milletin o asıl duygularına da çok güveniyoruz.
17:12Kimin yanında olacağını çok iyi bilir bizim milletimiz.
17:20Sonra
17:23Köfteci Yusuf'a anlatmak istiyorum.
17:24Köfteci Yusuf'un misyonu nedir?
17:27Neden ucuz satıyoruz?
17:29Nasıl ucuz satıyoruz?
17:32Arkadaşlar biz ucuz değil diğerleri çok pahalıya satıyor.
17:37Nasıl mı?
17:41Bugün 280 liraya karkas dana alıyorsunuz.
17:45En iyi danayı
17:47280 liraya
17:49350-400 kilo arası alabiliyorsunuz.
17:53Kestirebiliyorsunuz birinci elden.
17:56%15 kemik yani %13 kemik çıkar ama
17:59trimlerle beraber %15 kemik diyelim.
18:01Böl 85
18:03330 lira
18:05çıplak kemiksiz etin maliyeti.
18:07Bu etin içinde %6 değerli etler var.
18:11Yani değerli etten kastımız bonfile, antikot, biftek.
18:15Bunlar
18:16600-700 bin liraya kadar kilosu satılan ürünler.
18:20Sonra %13-14 de beşlis et var.
18:24Bunlar da 500-600-650 bandında satılan etler.
18:29Diğer kalan etleri
18:31ortalamada kilosunu 300 liraya düşürüyor.
18:34Tabi bunları böyle değerli sattığında
18:36normal etin maliyeti 300 liraya geliyor.
18:40300 lira ham et.
18:42Görüyoruz Twitter'da bir beyefendi hesap yapıyor.
18:46Diyor ki nasıl köfteyi 550-600'dan aşırıya satıyor?
18:50Nasıl kıymadan daha ucuz satıyor?
18:52Efendim köfte zaten yağ oranı yüksek.
18:56İçinde et,
18:58ekmek, soğan, baharat olan bir ürün.
19:02Yani günün sonunda içindeki ekmek ve soğan
19:05etten daha uygun fiyata.
19:07Bir kilo kıyma başlangıcı 300 lira ise
19:11zaten köfte bir tık da altında olmalı.
19:14Geldik 300 lira maliyetimiz var.
19:18Köfteciyiz bu diğer firmalardan ayıran şey.
19:21Biz arada aracısız çalışan bir firmayız.
19:24Kurgumuzu böyle yapmış bir firmayız.
19:28Bir sürü kişiye göre belki deniyor ki
19:31bu firma iç bilinçsiz yönetiliyor.
19:33Aksine ilk günden beri
19:35stratejisi olan
19:37ne yapmayı
19:39o yola nasıl gideceğini bilen bir firma.
19:42Köfteci Yusuf firması
19:44yalın, basit,
19:47bütün kitaplarda söylendiği gibi
19:50yalın, basit kalmaya uğraşan,
19:52verimli olan bir işletme,
19:54az daha çok tura inanan bir işletme.
19:59300 lira ile başladık.
20:01Diğer rakiplerimizle aramızdaki fark da
20:04diğer rakiplerimizin yüzde sekiz
20:07uluslararası, yurt dışındaki
20:10markanın asıl sahiplerine verdikleri
20:12yüzde sekiz bir para var.
20:16Daha sonra ülkedeki kendi
20:18francaj haklarını almış ana firma
20:21yüzde on beş.
20:24Daha sonra
20:26francaj verdiği
20:28dükkan işletmecisi yüzde on beş.
20:32Yüzde on beş buyurunu üreten
20:35toplamdaki aradaki farkımız
20:41zaten
20:44yüzde elli üçe geldi.
20:46Yani 300 lirayla aynı başladığımız yerden
20:49rakip yüzde elli üç yukarıya çıkarak
20:52460 liraya çıktı.
20:54Biz hala 300 liradayız.
20:56Biz dipte yüzde altıyla
21:00çalışmak isteyen bir firmayız.
21:03Yüzde altıdan daha fazla kazandığımızda
21:06daha uygun fiyata satmaya uğraşıyoruz.
21:08Biz çok uygun fiyata satış yapan
21:13binlerce, milyonlarca şubesi olan
21:16marketler gibi
21:18gıdanın, restorancılığın harf diskantıyız.
21:22Arada bir aracı yok.
21:24Ben hala 300 liradayım.
21:27Rakibim 460 liraya satmak zorunda.
21:30Daha sonra
21:32tüm Türkiye genelinde benim
21:35285 şubemdeki
21:37kira ortalamam yüzde bir nokta yirmi beş.
21:41Benim dışındaki firmaların ortalaması
21:44on ve on beş.
21:46Aramızdaki farkı gördünüz rekabetçiliği.
21:49Bakın on üç puan fark açıldı.
21:52Bizim şirket genelinde
21:55bizim o firmalara göre
21:58negatifliğimiz
22:00biz çok daha fazla eleman
22:03arkadaşımızla çalışıyoruz.
22:05O firmalar mümkün olduğu kadar az eleman çalıştırıp
22:09ortalamada yüzde on beş yirmi bandında
22:12eleman maliyetleriyle hayatlarına devam etmek istiyorlar.
22:16Bizim şirket genelinde
22:18yüzde otuza yakın personel maliyetimiz var.
22:22Biz
22:24bu
22:26rekabetçi durumlardan dolayı
22:28uygun fiyata en kaliteli ürünü
22:31misafirlerimizle karşılaştırabiliyoruz,
22:33misafirlerimize satabiliyoruz.
22:36Çok basit.
22:38Etik kaça alınıyor bu matematiği?
22:40Etle ilgili herkese lütfen sorsunlar.
22:43Lütfen yaptırsınlar bu matematiği.
22:45Sonra bu işte diyoruz ya
22:48bu iş neden yapıldı?
22:50Kimler yaptı? Nereye gidiyor?
22:52Çok bizim aklımızın ermedi diyoruz ya
22:54ama biraz düşündükçe olaylar geliştikçe
22:57şu olayla da bu işi ilişiklendiriyoruz.
23:00Şu an ülkemizde
23:03KDM ile ilgili bir sorun var.
23:07Aslında KDM
23:09Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle
23:11belirlenen bir şeydir ama
23:13bir
23:15ikinci bir şey bakanlıktan çıkarttırarak
23:18şu an
23:20diyorlar ki
23:22masa servisi olan yerlerde
23:25ürünler, etler
23:27yüzde birle değil
23:29yüzde onla satılmak zorundadır.
23:32Yani
23:34benim
23:36KDV yüzde on dahil
23:38üç yüz doksan liraya sattığım köfteyi
23:41marketçi gelip benden alsa
23:44üç yüz doksan lira yüzde on KDV dahil
23:47kendi dükkanında satsa
23:49o yüzde bire satabiliyor.
23:53Aynı yüzde üç yüz doksan liraya satsa
23:56yine yüzde dokuz para kazanır.
23:59Lütfen
24:01şu bizim başımıza gelenleri
24:03şu kararlarla ilgili de bakın.
24:05O marketlerin
24:07et tedarikçileri kimler?
24:09O marketler
24:11o büyük marketler
24:13acaba burada
24:15bir taraf var mı?
24:17Bilemiyorum.
24:19Şu kanun o kadar kötü bir kanun ki
24:22ülkemizdeki coğrafi işaretli
24:25ürünlerimizin
24:27bile
24:29rekabetçi olabilmesinin önünde engel.
24:32Niye?
24:33Ya arkadaşım bu ülkede
24:35Antep'te
24:37adam tonlarca baklava satıyor.
24:39Ya Türk misafirperverliği gereği
24:42oradaki baklava almaya gelen misafirine
24:45şuraya bir sandalye koyup
24:47bir masa koyup bir çay ikram etse
24:49yüzde bir satma
24:51satabilme hakkı olan
24:53baklavayı yüzde onla satmak zorunda.
24:55Bu eşitsizlik ilkesi değil mi?
24:57Bu mantıklı bir şey mi?
24:59İnanın bunu
25:01bir sürü vergicilerle konuşuyoruz
25:03bu vergi dairelerine başvuruyoruz
25:05direkt çeviriyoruz.
25:07Hepsi diyorlar ki o kadar saçma ki
25:09çok haklısınız.
25:11Eşitsizlik ilkesi bu doğru bir karar değil.
25:13Ama inanın
25:15bana bunu yazılı sorsanız
25:17böyle cevap veremem diyorlar.
25:19Ya nasıl kadar
25:21ne kadar hani bürokratlar
25:23veya bakanlar
25:25bu kadar kutsallar mı?
25:27Ya insanlara bir şey anlatmayı
25:29bile korkuyor
25:31diğer sahadaki diğer asıl
25:33işletmelerle temas eden
25:35arkadaşlar.
25:37Bu konuyada lütfen lütfen bir bakın.
25:39Düşünsenize Hatay'da
25:41tepsi kebabı yapan bir
25:43firma kıydı tepsi kebabını
25:45yaptı. Satsa
25:47yüzde bir ama
25:49masa servisi varsa
25:51orada pişiriyorsa zaten onu yüzde on satıyor
25:53zaten oradaki içecekleri yüzde on satıyor.
25:55Ama ötekini de bu sefer yüzde bir
25:57satmak zorunda. Ürünün asıl
25:59sahibi olan insanlara diyorlar ki
26:01siz, sizi cezalandırıyoruz. Siz
26:03yüzde birle satacaksınız. Ama başka
26:05birinin malını peşkeş çekerseniz
26:07siz yüzde onla satacaksınız
26:09onlar yüzde birle satacak.
26:13Ne kadar mantıksız, ne kadar anlamsız.
26:15Yani Hollanda'da peynir nasıl
26:17meşhur oluyor? İnsanlar beğendiği şeyleri
26:19sevdiklerini
26:21alıp götürmek isterler. Adam peyniri
26:23tadıyor sonra uçaklarda görürsünüz tonlarca
26:25peynir ülkenin dışına iraz ediliyor.
26:27O ülkeler bu firmalarını
26:29destekliyorlar, yolunu açıyorlar
26:31yani işlerini
26:33kolaylaştırıyorlar, su gibi olmasını
26:35sağlıyorlar. Bizdeki kararların
26:37hepsi o kadar yani
26:39işi yavaşlatmak için, kastırmak için
26:41yapılmış ki.
26:43Ben niye dükkanlarımdaki
26:45kasap dükkanlarımda
26:47ürünümü
26:49yüzde onla satmak zorundayım? Neden?
26:51Çiğ ürünü alıp insanlar
26:53yiyemez ki. Mantıksız değil mi?
26:55Bu kararı niye çıkarttılar?
26:57Bir sürü
26:59zaten fiş bile kesmeyen büfeciler
27:01bilmem neciler, adamlar
27:03oyuncakları da yüzde birden kesmiş
27:05oradaki yiyecek, içecek
27:07pişmiş masa servisini de
27:09yüzde birden kesmiş ama zaten
27:11siz orasını denetleyemiyorsunuz ki. Bugün o adamlara
27:13yüzde on kestirsen de o adamların
27:15çoğu yine fiş kesmiyor ki.
27:17Niye ufacık bir kötülük için
27:19Türkiye genelindeki çok iyi işletmeleri de
27:21cezalandırıyorsunuz? Niye?
27:23Ben şimdi buradaki enflasyona
27:25katkı mı sağlıyor,
27:27zarar mı sağlıyor? Ben
27:29yüzde on koyarak
27:31sattığımda, üç yüz doksana satabildiğim köfteyi
27:33al, dört yüz
27:35kırk'a satmak zorundayım. Ve
27:37lütfen geçen haftaki fiyatlarımıza
27:39baksınlar. Kampanya yaptık, üç yüz doksan
27:41liraya köfte satmaya başladık.
27:43Bütün marketler o fiyatın altına
27:45baz aldılar.
27:47Biz ülkenin
27:49altıda birinin
27:51etle ilgili
27:53tedarikçisiyiz.
27:55Altıda biri, çok şükür
27:57çok iyi bir rakam, çok büyük bir
27:59rakam. Biz insanların dolaplarına
28:01gidiyoruz, evlerine giriyoruz.
28:03İnsanlar beğeniyorlar ve tonlarca ürünü
28:05alıyorlar. Ve düşünsenize,
28:07tonlarca ürün satarken
28:09ve hani herkes
28:11açıklıyor, gerçekten yani insanın
28:13bunu yapması için şizofren olması lazım.
28:15Hiç maddi bir kazanç
28:17bile sağlamayacak bir şeyi ürününe
28:19katmak. Ne
28:21bu?
28:23Milyar dolarlık
28:25marka değeri olan bir şirketi
28:27bu riske atmak.
28:31Ne kadar mantıklı?
28:35Sonra şey deniyor,
28:37bu biz hani
28:41et balıkla
28:43ilgili, işte et balık bizi
28:45destekliyor, bize çok mal getirmiş. Lütfen
28:47onlara bakılsın. Evet,
28:49biz zaten altıda bir ürünü sattığımız
28:51için, biz zaten bir
28:53üretimimiz olduğu için, belirli
28:55miktarda ürün alma hakkına sahibiz.
28:57Zaten yasa bunu diyor. Ama inanın,
28:59orada bile, lütfen şuna bakın,
29:01Köfteci Yusuf'un oraya ödediği
29:03para belli, ne kadar mal olduğu belli.
29:05Lütfen ona bakın. İnanın,
29:07bizden önce gazete haberleri
29:09çıkıyor. İnanın, bize oradan gelecek
29:11malı bilmeden önce gazete haberleri
29:13çıkıyor. Aylar ödülsünden. Ve
29:15bize o kadar mal gelmiyor. İnanın,
29:17rekabetçi olmayan dönemde
29:19et balık bize fiyat veriyor. Kurban üzeri bile
29:21satamadığı malları bize verdiler.
29:23Orada inanın zarar bile ettik. Ama
29:25biz,
29:27biz ne bileyim ya, biz hayır
29:29diyemeyen bir işletmeyiz.
29:31Lütfen oradaki hali
29:33çıkan haberlere bakın. Lütfen
29:35bu şirkete ne kadar gönderilmiş ona da bakın.
29:37Mesela şimdi akşamda bir sürü
29:39kişiler açıklama yapmaya başladılar.
29:41Gerçekten o dedikleri konulara
29:43çok iyi baksınlar. Ama orada hani
29:45Köfteci Yusuf için söyledikleri sayılarla
29:47diğer firmaların söyledikleri sayılar hiç
29:49tutmuyor. Ve o diğer
29:51bahsettikleri firmaların ikinci, üçüncü,
29:53dördüncü, beşinci, daha
29:55en direk başka firmaları da var. Lütfen
29:57oraya bir de o gözle baksınlar.
29:59Şunu iddia ediyorum.
30:01Tüketim ve üretim
30:03ölçeğiyle
30:05aldığı mal oranına bakıldığında
30:07en azı bize verilmiştir.
30:09Kesinlikle iddia ediyorum.
30:11Bizim
30:13Amasya'da
30:15iki tane, Ankara'da bir tane,
30:17Bursa Yenişehir'de bir tane ve
30:19Kemalpaşa Karacabey'de bir tane olmak üzere
30:21toplam kırk bin başa yakın
30:23hayvan çiftliklerimiz var.
30:25İnanın bir buçuk yıldır
30:27bir baş
30:29ek balıktan
30:31buralara hayvan alamadık.
30:33Çünkü işte
30:35geçmişin olması gerekiyor.
30:37Bir sürü prosedür var. Çok mantıksız,
30:39anlamsız prosedürler var.
30:41Bir baş hayvan alamadık. Biz doğudan
30:43topladığımız hayvanlarla
30:45geçen yıl
30:47altı, yedi bin tane yakın
30:49çok şükür
30:51fiyatları arttırabilecekleri dönemlerde
30:53onları kestirerek fiyatların stabil
30:55kalmasını sağladık. Yirmi
30:57yıldır ülkemizde ilk defa
30:59kurban üzerinde et fiyatları
31:01verilmedi. Çünkü biz o dönem kendi
31:03malımızı kestik. Piyasayı
31:05ateşlendirmedik. Lütfen buralara birazcık
31:07daha bilinçli, birazcık daha böyle
31:09büyüteçle bakarlarsa çok daha farklı
31:11şeyler göreceklerine emin olabilirsiniz.
31:13Biz
31:15bir buçuk yıldır burada
31:17Yenişehir'de aldığımız çiftlikte
31:19hala işletme
31:21belgesini alamıyoruz. Eskiden
31:23o belgeyi kullanan firmayı
31:25şikayetçi olmamıza rağmen
31:27hala işletme belgesi
31:29bize verilmedi. İnanın
31:31nakit atışı kötü biri kredi çekerek
31:33o belgeyi alsaydı bugüne kadar yüz kere
31:35batardı. Üç yüz, dört yüz
31:37milyonluk çiftliği boş duruyor.
31:39Bu olayda
31:41lütfen birazcık
31:43daha büyüteçle baksınlar.
31:45Orada bile o kadar davalarım
31:47var, o kadar şeylerim var.
31:51Orasının izniyle
31:53hayvan getirildiği gözüküyor
31:55ama
31:57biz kendimizi kanıtlamaya uğraşıyoruz.
31:59Bu ülkede iyi olabilmek
32:01o kadar zor ki
32:07Sonra
32:09şimdi bu olayla ilgili
32:11konuştuğumuzda
32:13bu olay hani o dediğimiz zaten
32:15kağıtta da açıkladığımız tarihlerde
32:17ürünlerden bizden bize şahit numara
32:19kılmadan numaralar
32:21alınıyor. O dönemde de
32:23o arkadaşları
32:25oraya gidip görev
32:27yazılarını yazanlar bir tık yukarıdakilere
32:29rede birazcık
32:31bakmalarını isteriz. Çünkü
32:33bakın hani dedim ya aslında
32:35çok vicdanlı insanlar
32:37var.
32:39Olayın oluşuğunda da
32:41bu iş farklı bir şey
32:43diye anlayan insanlar var.
32:45Biz de zaten
32:47kağıtta yazdığımız gibi geç bildirildi
32:49ama bildirildi bildirilmez hemen gittik.
32:51Hatta bana o zaman kızdılar.
32:53Dediler ki siz niye geç kaldınız?
32:55Biz de dedik ki bakın böyle bir olay
32:57var adamlar gelmiyor diye kızıyoruz
32:59dediler. Hani bunlar artist mi
33:01dediler bizim için. Yok biz dedik ki
33:03efendim biz sizden öğrendik. Nasıl olur?
33:05Sonra zaten oradaki herkes bir şaşırdı.
33:07Allah Allah bu olayda bir olağandışılık
33:09var diye hayrete düştü.
33:11Sonrasında biz tabii ki benim
33:13hani diyorlar ki ne yaptın?
33:15Ne yapabilirim? Ben devletin kapısına gittim.
33:17Gittim. Şikayetçi oldum.
33:19Yani zaten iltlarımın ve inşaatlarımın
33:21prosedürü yapması gerekenler
33:23yapıldı. Onlar da davacı oldu.
33:25Biz de zaten davacı olmasını
33:27bile yavaş yaptılar. Biz çünkü
33:29bir dava olmadan dava edemiyoruz ya
33:31sonra davacı oldular. Hemen onlara
33:33hızlı şekilde
33:35avukatlarımıza cevap
33:37vermeye başladık. Yasal süreç
33:39başladı. Sonrasında
33:43biz davanın sonucunu bekliyoruz.
33:45Ve biz bunu kazanacağımıza çok inanıyoruz.
33:47Azıcık teknik bilgisi olanlar
33:49bu işten anlayan insanlar oradaki hataları
33:51yanlışlıkları zaten görüyorlar.
33:53Sonrasında bekledik ama dediğimiz gibi
33:55evraklar sızdırıldıktan
33:57sonra zaten sustuğumuz her gün bizi
33:59eritiyordu. Sustuğumuz her gün
34:01insanlar sanki biz suçluyuz gibi. Benim
34:03milyonlarca müşterimiz,
34:05binlerce çalışma arkadaşımız, on iki bine
34:07yakılan çalışma arkadaşımız hepsi kardeşim
34:09konuşalım konuşalım ama biz
34:11hani devletimizi
34:13beklememiz gerekiyordu adaletimi.
34:15Sonrasında yayınlanınca artık
34:17zaten susmak suçluluk gibi
34:19kabul edileceği için. Şimdi birkaç kişi zaten
34:21gelip bize diyorlar ki bugün bile birileri
34:23gelip diyorlar ki abi sen
34:25hani o şubende olmuştun. Hayır asla
34:27böyle bir şey olmadı. Bana o zaman da dediler
34:29ya Yusuf iki tane şubenin gözden çıkı
34:31senin elemanların. Hayır bizde böyle bir şey
34:33asla yok. Ben
34:35elemanlarımı niye gözden çıkartayım?
34:37Böyle bir şey yapmadık ki o şubeleri niye
34:39gözden çıkartayım? Bu
34:41kabul edilmişlik olur. Böyle bir şey yok.
34:43Asla yok. İnsanlar
34:45destek verirken gibi bile diyorlar ki
34:47acaba olmuş mudur? Hayır. Böyle bir şey
34:49asla olmaz. Asla olmadı.
34:51Ve hak kesinlikle
34:53yerini bulacak.
34:55Çok teşekkür ederim.