• geçen ay
İYİ Parti, 16-17 Kasım günlerinde “Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı” düzenleyecek. Çalıştaya, 63 akademisyen konuşmacı olarak katılacak. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, çalıştaydan elde edilen sonuç bildirgesini, “ilgili bakanlıklara, partilerin ilgili genel başkan yardımcılarına ve ilgili sivil toplum kuruluşlarına gönderip çözümün bir parçası olmayı" hedeflediklerini belirtti. 
(ANKARA)- İYİ Parti, 16-17 Kasım günlerinde "Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı" düzenleyecek. Çalıştaya, 63 akademisyen konuşmacı olarak katılacak. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, çalıştaydan elde edilen sonuç bildirgesini, "ilgili bakanlıklara, partilerin ilgili genel başkan yardımcılarına ve ilgili sivil toplum kuruluşlarına gönderip çözümün bir parçası olmayı" hedeflediklerini belirtti. 
İYİ Parti, 16-17 Kasım'da "Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı" düzenleyecek.

hbrlr1.com/ctalytaakckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Uzun süredir özellikle son zamanlarda da Türkiye'yi içine alan bir türlü önüne geçilemeyen ciddi bir şiddet sarmalı var.
00:10Bu şiddet yalnızca kadınları, çocukları hedef almıyor ama gündeme daha kırılgan gruplar olduğu için onlar geliyor.
00:19Sokak hayvanlarına dair şiddet, bütün canlılara dair, engellilere dair, kaz dağlarında binlerce ağacın katliamı da bir nevi şiddet.
00:32Şiddet Türkiye'de giderek artıyor, toplumsal yapımızı bozuyor, aile içi şiddet toplumun temeli olan aileyi o manevi değerleri yok ediyor.
00:46Çocuklar özellikle en kırılgan gruplar dahil herkes bu şiddetten kötü bir şekilde zarar görüyor.
00:55Dedik ki normalde iktidarın görevi şu an devam eden bu şiddete karşı acil bir eylem planı düzenlemek,
01:06ilgili bakanlıkları bir araya getirmek ve caydırıcı tedbirler, hukuki tedbirler dahil önlem almaktır.
01:14Ama bunu yapmadılar.
01:16Muhalefet olarak, İYİ Parti olarak bizler de kadını öncelemenin, çocuğu öncelemenin narinlerle, sıralarla gündeme gelen şiddeti ortadan kaldırmak adına ne yapabiliriz diye bir düşünceyle yaklaşık üç aydır bu çalıştayın hazırlığını yapıyoruz.
01:33Ankara'dan 9 üniversiteden 63'e yakın akademisyenin, sosyal hizmet uzmanının, sosyoloğun, psikoloğun, psikolojik danışmanın, Ankara Barosu ve Barolar Birliği'nden şiddet alanında çalışmış hukuk adamlarının,
01:49ilgili STK başkanlarının yani engelli, çocuk, kadın, yaşlı hepsinin bir araya gelerek bir toplumsal uzlaşı, bir istişare kültürüyle ayağı yere sağlam basan, önce Türkiye'de bu şiddetin nedeni nedir, niye bu kadar arttığı ortaya koyacak,
02:08daha sonra uzun vadede toplumsal değişimi planlayarak hayata geçirecek, okul öncesi eğitimden başlayarak bir plan ortaya koymak, bunu uygulamaya koyabilmek, acil olarak da halen devam eden şiddeti önlemek için akıt olarak ne gibi caydırıcı tedbirler alınabilir, önlemler alınabilir bunu ortaya koymak istiyoruz.
02:34Ve toplumda da çok ağır gündemlerle baskılanan, göz ardı edilen, bu yüzden de bir türlü tedbir alınamayan şiddeti yeniden gündeme taşımak ve farkındalık yaratmak istiyoruz.
02:46Bunun akabinde de 23'ünde bir çalıştay bildirgesiyle, çalıştay sonuç bildirgesi toplantısıyla bunu kamuoyu ile paylaşacağız ve İYİ Parti olarak bir referans kaynak bilimsel şiddeti önlemeye yönelik bir kitapçık basacağız.
03:04Bu broşürü de bu kitapçığı da hem iktidarın yürütmelerinde ilgili bakanlıklara hem partilerin ilgili genel başkan yardımcılarına ve ilgili STK'lara gönderip çözümün bir parçası olmayı hedefledik Dilan Hanım.
03:19Kronik krizlerin, hayat pahalılığının, aile içinde şiddeti tetiklediği işsizliğin giderek artmasının bir neden. Giderek artan uyuşturucu kullanımı, geçen sene 348 bin kişi sağlık kurumlarına uyuşturucu için müracaat etmiş tedavi olmak maksadıyla.
03:39Uyuşturucu bir neden. Bir diğeri maalesef medya yayınlarının kontrolsüz şiddeti yayması. İnternette bir erkek bir kadını katlediyor, tabancayla vuruyor, buzlama olmadan o canilik, o hunharca katlayan yayınlanabiliyor. Bununla ilgili bir tedbir alınmıyor. Şiddet görülerek de tetiklenebilen bir durum. Bu da neden.
04:06Diziler var. Kendi hukukunu, kendi kanununu, kendi adaletini kendisi oluşturmak isteyen dizilerin baş aktörleri maalesef yeni nesil gençlerin bazılarına olumsuz örnekler olabiliyor. Bu da şiddeti normalleştiriyor, kanıksatıyor. Bir diğer neden caydırıcı cezaların olmayışı.
04:27Caydırıcı ceza yok. Ya az ceza veriyorlar, ya narin olayında olduğu gibi cezayı geciktiriyorlar ya da haksız tahrik indirimi gibi cinayetleri namus cinayeti adı altında birleştiriyorlar ya da takım elbise giydi diye eşini katleden bir adama cezai indirim, iyi hal indirimi uygulayabiliyorlar.
04:48Hükümetin yani devleti yöneten iktidarın kadınlara bakış açısını biliyoruz biz. Çocuğa bakış açısını da biliyoruz, sokak hayvanlarına bakış açısını da biliyoruz. Dolayısıyla bu bakış açısı doğrultusunda bir politika uyguluyorlar. Yani kadına erkeğin soyadını almadan kendi soyadını alamazsın dayatması anayasanın kararına rağmen anayasayı yok sayıyorlar.
05:14Biliyorsunuz bir anayasa kararı var. Buna rağmen ısrarla bunu yargı paketlerine getirmesi, kadını birey olarak görmekten uzaklaştırması, şiddeti teşvik ediyorum manasına geliyor. Kadın bir birey değildir, evinde durmalıdır, çocuk bakmalıdır, çalışmamalıdır, yediğine, içtiğine, giydiğine dikkat etmelidir politikası vardır bunların.
05:33Bakış açıları da budur. Oysa yasal düzenlemeler mevcut. Altı bin iki yüz seksen dört sayılı ailenin korunması ve kadına karşı şiddetin önlenmesi kanunu yasal olarak son derece yeterli bir kanundur. Ancak uygulayıcılarda problem var.
05:50Hukuki yetersizlikler var. Caydırıcı cezaların olmadığı, politikaların uygulandığı bir durum söz konusu iktidarın. Yani çıkıp da demiyorlar ki iki tane komisyon kuruldu mecliste. Çocuk istismarını ve kadına karşı şiddeti önlemek adına. Bir buçuk ay oldu daha adım atmadılar. O bir buçuk ay içinde on beş kadın cinayeti işlendi.
06:14Tekirdağ'da on beş gün önce yaklaşık dokuz aylık bir çocuğa cinsel istismar uygulandı. Devletin çocukları ana baba da dahil her türlü şiddetten ve kötülükten koruma görevi vardır.
06:31AKP iktidarı maalesef ne kadınları ne çocukları ne sokak hayvanlarını ne de bireyleri toplumun bütününü koruyamıyor. Bizim hepimizin bu topraklarda korkuyla değil güvenle yaşamaya hakkımız var. Bir ağacın da var sokakta yaşayan her canlının da var. Ama onların bakış açısı bu değil.
06:53Çok ağır gündemlerle ekonomik krizleri şiddeti tetikleyen uyuşturucu tehlikesini uyuşturucu bahsettiğim bilmiyorum üç yüz kırk sekiz bin kişi müracaat etmiş. Uyuşturucuyu görmezden geliyorlar. Çocuklara musallat olmayı görmezden geliyorlar.
07:13Son on yılda iki yüz on bin çocuk cinsel istismara uğramış. TÜİK verisi bu verdiğim veri TÜİK verisi. Son üç yılda iki bin yirmi bir yirmi iki yirmi üçte seksen iki bine yakın çocuğa cinsel istismar uygulanmış tecavüz edilmiş bu ülkede. Ve bunlar yansıyanlar çocuklarına sahip çıkamayan bir toplum geleceğine sahip çıkamaz.
07:40Politikalarını bu yönde de düzeltmiyorlar. Gidip Narin'in mezarında ben de Müslümanım. Gidip Narin'in mezarında bakanların dua okuması değil. Onu daha sonra okuyacak. Önce failleri bulacak. Çocukların canına kast eden canileri engelleyecek gerekli tedbirleri alacak.
08:00Kadınları yok edenlere gerekli ağır cezai müeyyidleri uygulayacak tedbirleri alacak. Ondan sonra Narin'in mezarına gidip Narin ben gereğini yattım kızım diyebilecek dostlar alışverişte görsün. Politikaları var bunların. Ülkeyi yönetemiyorlar liyakatsizler. O yüzden böyle.
08:21Görmezden gelinebilir mi? 2024'te 1 Ocak'tan bugüne kadar 381 kadın cinayeti işlendi. 184'te şüpheli kadın cinayeti var. 566 kadın öldürülmüş Türkiye'de 11 ayda. Bunun için adım atmak gibi bir dertleri de yok.
08:40Olsaydı gündem bu olurdu. Onların gündemi farklı. Ölene kadar iktidarda kalalım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni Türksüz Atatürksüz Cumhuriyetsiz bir planlama içine alalım. Bebek katilini Umut Hakkı adı altında o caniyi İmralı'dan çıkaralım. Bir hak varsa şehitlerin gazilerin hakkı vardır. Onların ailelerinin, analarının, babalarının, eşlerinin hakkı vardır.
09:05Bir gazi geldi bana geçen gün. Hatay'da depremzede çocuk şeyin içinde yaşıyor. Konteynerin içinde. İş hakkı istiyor. O hakları versinler. O bebek katili caninin Yüce Meclis'e gelmesiyle ilgili konuşacak bir durum yok.
09:22Önce insanını yaşatacaksın. Bu toprakların Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Türk vatanının sınırları Arap devletlerinde olduğu gibi cetvelle çizilmedi. Bedeli ödendi. Herkes haddini bilecek. İktidarda da kalamayacaklar. İnşallah bu ülke layık olduğu şekilde milletiyle refah içinde güzel günlere yürüyecek.
09:49Buna inanıyorum canı gönülden. Kadınların ülkeye sahip çıkması lazım. Bunu da vurgulamak istiyorum. Her kadının Atatürk'e bir borcu var bu ülkede.

Önerilen