📌 ‘İklim krizine çare’ iyimserliği geride mi kalıyor?
📌 COP29: Anlaşma sağlanabilecek mi?
📌 Sidney öne çıkıyor: Ankara'nın COP31 şansı sürüyor mu?
🎙 T24 dış haberler editörü Buse Söğütlü sordu; Prof Dr. Semra Cerit, Bakü'den yanıtladı.
📌 COP29: Anlaşma sağlanabilecek mi?
📌 Sidney öne çıkıyor: Ankara'nın COP31 şansı sürüyor mu?
🎙 T24 dış haberler editörü Buse Söğütlü sordu; Prof Dr. Semra Cerit, Bakü'den yanıtladı.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Merhaba, bugün 21 Kasım Perşembe Bente 24 Dış Haberler editörü Buse Söğütlü Dış Politika ile İçli Dışlı programında bugün beraber olacağız.
00:10Bugün COP 29'u konuşacağız, iklim zirvelerini konuşacağız ve iklim değişikliğiyle mücadelede acaba bir iyimserlik döneminin sonuna mı geliyoruz konuşacağız.
00:22Biliyorsunuz Azerbaycan ev sahipliğinde yaklaşık 200 ülkenin katılımcılarının bir araya gelmesiyle COP 29 zirvesi gerçekleşiyor.
00:31Aslında zirvenin son haftasının ortalarındayız, bir sonuç çıkması bekleniyor.
00:36Fakat özellikle dış basında ve Bakü'den aktarılanlara göre zirvede bu yıl bir anlaşamama riski ya da bir anlaşmaya varılamama riski söz konusu.
00:47Konuğum Marmara Üniversitesi Siyaset, Bilim ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden Prof. Dr. Semra Cerit.
00:54Kendisi şu an Bakü'de COP 29 zirvesini takip ediyor ve aslında 2009'dan beri de COP zirvelerini takip eden bu anlamda müzakerelere hakim bir akademisyen.
01:08Yani hoş geldiniz öncelikle.
01:11Bu yıl aslında takip edebildiğimiz kadarıyla iklim değişikliğiyle mücadeledeki ana konu finansmandı.
01:23Ve işte COP 29 katılımcıları finansman konusuna eğiliyorlar.
01:28Fakat yani ülkenin ihracatının %90'ından fazlasının fosil yakıtları olduğu bir ülkede Azerbaycan'da gerçekleşiyor COP 29.
01:38Ben şunu merak ediyorum Azerbaycan'ın ev sahipliği zirveye yansıyor mu?
01:42Ve özellikle katılımcıların Dubai'deki geçen seneki COP 28 zirvesine göre daha az olduğu söyleniyor.
01:50COP 29'da hava nasıl? Petrol ve doğalgazdan uzaklaşma sözü verdi geçen yıl ülkeler.
01:57Ama büyük oranda bu kullanımın arttığını okuyoruz, araştırmalar bunu söylüyor.
02:02Nasıl bir atmosferde gerçekleşti?
02:05Tespitlerinizde haklısınız.
02:08Son birkaç senedir iklim değişikliği sözleşmesi taraflar konferansları, petrol ve doğalgaz ihracatçısı ülkelerde toplanıyor.
02:18Petro State diye adlandırdığımız ülkelerde.
02:22Tabi bu bir eleştiri konusu, öbür taraftan da zirvelerin gündemlerini öyle ya da böyle etkileme olasılığı söz konusu.
02:31Bunu geçen sene açıkça görmüştük Dubai'deki taraflar konferansında.
02:36Azerbaycan'ın başkanlığı, çok iddialı bir başkanlık olmadığı için geçen sene ile karşılaştırıldığında,
02:45Birleşik Arap Emirlikleri ile karşılaştırıldığında, bir petrol devleti, bir gaz devleti olmasının çok fazla bir etkisinin olduğunu burada söyleyemeyiz.
02:55Bu açıkça görünmüyor burada.
02:57Tartışma konusu olmakla birlikte devletler ve katılan gözlemciler arasında.
03:03Fakat Azerbaycan Başkanlığı'nın şöyle bir özelliği var.
03:08Azerbaycan şimdiye kadar çok etkili bir taraf olmadı iklim değişikliği zirvelerinde.
03:15Sözleşmenin içinde de çok belirgin bir rolü, bir pozisyonu olan bir ülke değil Azerbaycan.
03:21Çok kısa sürede gelişen bir başkanlık olduğu için biraz hazırlık eksikliği olduğunu söyleyebiliriz.
03:29Elbette bir sene içinde Birleşmiş Milletler ile birlikte ev sahibi ülkeler hazırlık yapıyorlar.
03:35Fakat kendisinin güçlü bir pozisyonu, gelişmiş ülkeler ya da gelişmekte olan ülkeler grupları ile birlikte hareket eden,
03:43Belirgin açık bir siyasi tavrı olmadığı için bir ölçüde zayıf kaldığını, başkanlığın zayıf kaldığını söyleyebiliriz.
03:51Prosedür olarak gerekenleri yerine getiriyor elbette.
03:55Böyle bir fark var geçtiğimiz senelere göre.
03:58Örneğin Glansport'da İngiltere Hükümeti'nin, Birleşik Krallık'ın çok belirgin bir pozisyonu vardı.
04:06O pozisyon sayesinde fosil yakıtlardan çıkış ifadesi ya da zaman içerisinde fosil yakıtların kullanım azaltılması ifadesi girebilmişti konferans sonucuna.
04:19Burada böyle bir belirgin etkinliği olduğunu söyleyemeyiz.
04:22Bu nedenle ki Azerbaycan heyeti başkanlığı İngiltere'den ve Brezilya'dan destek alıyor.
04:30İkinci haftaya girdiğimizde müzakereler daha siyasi bir düzeye taşındıktan sonra,
04:37Geçmiş, gelişmiş ülke başkanlığı ve gelişmekte olan ülke başkanlıklarından destek almaya karar verdi Azerbaycan başkanlığı.
04:49Sorunuzun devamı olarak şunu da söyleyeyim.
04:53Katılım geçmiş senelere göre biraz düşük. İki seviyede düşük.
04:58Liderler seviyesinde, daha önceki zirvelere daha üst düzeyde ve daha geniş sayıda lider katılıyordu.
05:07Burada bu sayının azaldığını gördük.
05:09Gözlemci katılımcılar açısından da sayının geçen seneye göre düştüğünü gördük.
05:16Bunun çeşitli nedenleri var. Bunlardan bir tanesi ev sahibi ülke.
05:21İkincisi de ulusal siyasetin yönünün iklim değişikliğinden bir ölçüde uzaklaşmış olması.
05:29Başlarken dile getirdiğiniz gibi Amerikan seçimlerinde Trump'ın yeniden başkan seçilmesi.
05:36Tam oraya geleceğim.
05:38Çünkü benim anladığım kadarıyla bu bir buçuk derece sınırını aşmama hedefinden ziyade bu seneki zirve tamam durumumuz bu kabul ediyoruz.
05:51Ama bunun etkileriyle mücadele etme konusundaki finansmanı hangi araçlarda sağlayabiliriz?
05:58Finansman deyince de ABD ve diğer Avrupa başkentleri son derece önemli.
06:05Çünkü tarihsel sorumluluğu olan ülkeler olarak da ifade ediliyorlar.
06:10Zirve başlamadan önce Donald Trump seçim zaferi ilan etti.
06:17İlk döneminde Paris İklim Anlaşması'ndan çekilmişti.
06:20Bu seneki kampanyasında da çekileceğine dair söz vermişti.
06:24Yani onun yansımalarını merak ediyorum.
06:26Aslında KOP 29'da bu konuyla ilgili bir endişe hakim miydi?
06:30Ülkeler buna uygun bir takım araçlar geliştirmeye çalışıyorlar mı?
06:35Evet haklısınız.
06:37İki boyutuyla önce finansman kısmından başlayalım.
06:41Bu senenin bu KOP'un konusunun finansman olmasının nedeni şu.
06:46Paris'te Paris Anlaşması kabul edildiğinde, o anlaşmayı kabul eden kararda uzun dönemli iklim finansmanı olarak adlandırdığımız
06:57gelişmiş ülkelerin gelişmekte olan ülkelere sağlayacağı 100 milyar dolarlık iklim yardımının, iklim desteğinin
07:042025'de yenilenmesi hükmü yer alıyordu.
07:09Dolayısıyla 2025'den önceki zirve burası olduğu için
07:13KOP 29'un ana konusu finansman konusu haline geldi.
07:17Yine söylediğiniz gibi tarihsel sorumlulukların, gelişmiş ülkelerin tarihsel sorumluluklarının bir sonucu bu.
07:24Bir nevi atmosferden biriken sarı gaz emisyonlarının ve bunun yol açtığı olumsuz iklim değişikliği etkilerinin telafisi.
07:33Yani gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğine mücadele konusundaki çabalarına mali destek sağlaması gerekiyor.
07:41Sözleşme hükümlerine göre de gelişmiş ülkelerin.
07:44Dolayısıyla beklenen bir şeydi, olması gereken bir şeydi bu sene konunun finansman olması.
07:50Ve büyük bir güçlük olduğunu görüyoruz yaklaşık iki haftadır.
07:55Buraya gelmeden önce de belliydi zaten finansman konusunun çözülmesi çok zor bir anlaşmazlık, uyuşmazlık konusu olacağı.
08:04Tabii Trump'ın başkan seçilmesinin de bunda bir etkisi oldu.
08:10Fakat şunu da unutmamak lazım.
08:13Trump'ın birinci dönemini biliyoruz anlaşmadan, Paris Anlaşması'ndan çekildi.
08:18Fakat Trump'ın başkanlığı olsun ya da olmasın Amerika Birleşik Devletleri iklim değişikliği finansmanı sağlamak konusunda yeterince istekli değil.
08:27Hani baktığımızda iklim finansmanı sağlayan ülkelerin genel görünüşüne, tablosuna Arpa Birliği'nin önde gittiğini görüyoruz.
08:35Liderlik Arpa Birliği'nde bu açıdan.
08:38Amerika Birleşik Devletleri hem Obama döneminde yani bu anlaşmayı bu şekilde hazırlayan ve böyle şekillenmesini tercih eden Obama yönetimi sırasında da iklim finansmanını sağlamakta çok geride kaldı.
08:533 milyar dolar söz vermişti Obama.
08:55İki başkanlığı döneminde bunu gerçekleştiremedi.
08:59Ardından Trump çıktığında zaten iklim finansmanını da gerekçe göstererek Paris Anlaşması'ndan ayrılmıştır.
09:07Biden anlaşmaya geri dönerken hemen sonraki anlaşmaya katıldıktan sonraki ilk kopta 11 milyar dolarlık söz vermişti iklim finansmanı çeşitli boyutlarıyla mitigasyon, adaptasyon ve kapasite geliştirme konusunda.
09:25Bunun da henüz gerçekleştirilmediğini görüyoruz.
09:28Dolayısıyla başkan kim olursa olsun Amerikan yönetimlerinin Arpa ülkeleri kadar iklim desteği sağlamakta güçlü bir pozisyonunun bir siyasi iradenin olduğunu söyleyemeyiz.
09:41Fakat Trump'ın seçilmiş olması tabi bu görünümü daha da kötü hale getiriyor.
09:47Endişeler daha da artıyor.
09:51Trump'ın yalnızca Paris Anlaşması'ndan çıkması değil ondan kolaylıkla çıkabiliyor.
09:56Çünkü zaten Paris Anlaşması'na bir başkanlık kararıyla girdi ABD senato onayı olmadan.
10:03Bu sefer daha en çevirici bir tablo var.
10:06Sözleşmeden de çıkabileceği söyleniyor ABD'nin.
10:11Tabi bu karmaşık bir iç hukuk tartışması ABD'de.
10:14Yani kongrenin onaylamış olduğu bir anlaşmadan başkanın kendi kendine çıkması mümkün değil.
10:21Yine bir kongre kararı gerektiğini söylüyor uzmanlar, hukukçular.
10:26Fakat kongrenin de senat odada, temsilciler meclisinde de Cumhuriyetçi Parti'nin çoğunluğu elinde bulundurduğunu düşünürsek böyle bir ihtimal de yok değil.
10:36Fakat bu çok önemli.
10:38Yani uluslararası dengeleri, yalnızca iklim değişikliği konusundaki uluslararası politikayı değil,
10:44genel uluslararası dengeleri de çok sarsacak bir adım olacağı için bu kadar ileriye gideceğini tahmin etmiyoruz.
10:51Fakat Paris'ten çıkacak olması tabi ABD'nin hem buradaki hem de iklim değişikliğinin genel dengelerini sarsabilecek olan bir şey.
11:03Yani bir boyutu bunun finansman konusunun nasıl el alındığıyla ilgili.
11:07Finansman konusu burada üç başlık altında el alınıyor.
11:11Bunlardan bir tanesi sağlanacak olan finansmanın miktarı, yani şu anda 2020'ye kadar 100 milyar dolar vermesi gerekiyordu gelişmiş ülkelerin.
11:21Bu rakamın taban olmak üzere daha yüksek bir miktara çıkması gerekiyor.
11:26Burada çeşitli rakamlar var, beklentiler var.
11:29Elbette gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaç analizlerinin sonucu olarak ortaya çıkmış olan rakamlar bunlar.
11:361.3 trilyon dolar en fazla dile getirilen miktar.
11:41Onun üstünde 5 trilyona, 6.5 trilyona kadar ulaşan iklim değişikliğiyle mücadele konusunda ihtiyaç duyulan genel bir rakam söz konusu.
11:51Ama gelişmekte olan ülkelerin temel beklentisinin 1.3 milyar trilyon olduğu.
11:58Bunun da önemli bir kısmının HİBE şeklinde ya da HİBE eş değeri katkılar şeklinde sağlanmasını istiyorlar.
12:07Bu rakamlara çıkmak çok mümkün görünmüyor ama beklentiler yüksek.
12:122. boyut, bu finansmanı kim sağlayacak?
12:16Gelişmekte olan ülkeler diyor sözleşme.
12:19Parsa Anlaşması da gelişmiş, pardon düzelteyim, gelişmiş ülkeler diyor.
12:23Parsa Anlaşması da gelişmiş ülkelere bu yükümlülüğü veriyor.
12:27Fakat Amerika'nın da içinde olduğu gelişmiş ülkeler grubu, finansman sağlayacak ülkeler grubunu, o birleşimi çeşitlendirmeye çalışıyor.
12:38İşte buradaki deniyor, Trump'ın başkanlığı bundan dolayı önemli.
12:42Çin, Körfez ülkeleri, petrol zengini Körfez ülkeleri bu finansman sağlayacak ülkeler grubuna dahil olacak mı, olmayacak mı?
12:52Galiba şeyin, Amerikan yönetiminin tavrının en fazla etki göstereceği tartışma boyutu burası.
12:59Tam aslında bıraktığımız yerden işte bu programa hazırlanırken çeşitli makaleler okudum, çeşitli haberleri okuyoruz.
13:06Ve burada aslında öne çıkan şey diğer önceki takip ettiğimiz iklim zirvelerine göre,
13:13gelişmekte olan ülkelerle gelişmiş ülkeler arasında finansmanın nasıl sağlanacağı ya da ihtiyaç duyan ülkelere, alıcı ülkelere bu finansmanın hangi kredi boyutlarıyla ya da nasıl yollarla aktarılacak konusunda bir fikir argılığı varmış gibi görünüyor.
13:29Yine sizin bahsettiğiniz gibi örneğin gelişmiş ülkelerden Katar ya da Suudi Arabistan bu şeyleri, bu fonları aktarmak konusunda, bu finansmanı sağlamak konusunda istekli mi gibi sorular ortaya çıkıyor.
13:45Şimdi buradan yola çıkarak sonuçta ana odağı finansman olan bir zirvede finansmanla ilgili çok temel konularda bir görüş ayrılığı söz konusu olduğunu görüyoruz.
13:55Ve hatta bazı yorumlarda burada bir yani çok uzun yıllar sonra ilk kez bir iklim anlaşma bir iklim zirvesinden anlaşma sağlanamadan ya da bir yol haritası çıkarılamadan masadan kalkma ihtimalinin olduğunu söyleniyor.
14:09Özelde COP 29 genelde de genel olarak iklim zirveleri, iklimle ilgili bir araya gelişler ve bu üst düzey liderler düzeyinde, diplomatlar düzeyinde bir araya gelişler çöküyor mu? Yani iklim değişikliğiyle mücadelede bir çözüm, orta ve uzun vadeli çözüm olmaktan çıkıyor mu?
14:28Tabii böyle bir endişe dile getirmekte haklısınız. Çökebilir zirveler, bunu yaşadık. Bu hani ilk defa olacak bir şey değil, çok şaşkınlık yaratacak bir gelişme de olmayabilir.
14:442009'da Kopenhag'da hiçbir anlaşma sağlanamadan konferans sonuçlanmıştı. O zaman yeni bir anlaşma yapmak çok zor olduğu için böyle bir sonuç ortaya çıkmıştı.
14:56Burada da finansman konusunda bir rakam konusunda uzlaşılamaması halinde finansman sonucu çıkmadan kapanabilir bu COP. Onun dışında bazı kararlar alındı.
15:07Bu ayrımı da yapmak lazım. İklim değişikliği konusunun çok fazla başlığı var ve onun yanında da gündelik hayatımızdan uluslararası sistemin genel dinamiklerine kadar her konuyla ilgili olduğu için iklim değişikliği konusu hem sözleşmenin altında hem de Paris Anlaşması'nın altında çok sayıda başlık var.
15:30Bazı kararlar alındı bile zaten birinci hafta kapanırken. Dolayısıyla hani çöktü denmez ama finansman konusunda bir anlaşma sağlanamadan sonuçlandı bu COP diyebiliriz eğer öyle bir şey olursa.
15:43Şimdi bu sabah yeni, ilk defa aslında bir metin çıktı, müzakere metini. 10 gündür yaklaşık burada taraf devletler görüşüyorlar, bu hafta da bakanlar düzeyinde görüşüyorlar.
15:55Ortada üzerinde konuşulan bir metin yoktu. Yalnızca taraf devletlerin sunduğu görüşlerin bir araya getirildiği bir derleme vardı. O da müzakere metni diye adlandırılmıyordu.
16:06İlk defa bu sabah gece çıkması gerekiyordu, sabah saatlerine sardık. Üstünde müzakere edilecek bir metin var artık elimizde. O metnin içinde de miktar yok.
16:17Yani en önemli tartışma konusu olan iklim finansmanın boyutlarını kuantum diye adlandırılıyor burada.
16:24O rakamların olmadığı bir metin ama öbür taraftan bakıldığında da iklim finansmanı konusunun diğer boyutlarını el alıyor.
16:31Kimin sağlayacağı konusunda, bunun nasıl sağlanacağı, nasıl kullanılacağı konusunda hükümler var bu taslak metin içinde.
16:39Cumaya, cumartesiye kadar kalan sürede bunun üzerinde konuşulacak.
16:45Bu metnin belki bütün boyutları rakamda içerecek şekilde geçmeyebilir buradan.
16:52Fakat ben şunu düşünüyorum, büyük ihtimalle buradan bir metin çıkar.
16:57Genel hatlarını, yol haritasını belirleyen bir metin gelecek sene Brezilya'da sonuçlandırılacak şekilde.
17:04Çünkü sizin belirttiğiniz gibi Trump başkanlığındaki bir Amerikan yönetiminin gelecek sene Brezilya'da daha zorlayıcı bir tavır içinde olacağını biliyoruz.
17:15Yani bu sene göreve geldikten sonra çekinme kararı verse bile Amerikan yönetimi Paris Anlaşması'ndan daha bir sene anlaşmanın içinde kalacak.
17:24Dolayısıyla müzakere eden bir taraf olmaya devam edecek.
17:27Dolayısıyla buradan bir çerçeve metin çıkabilir en kötü ihtimalle bunu düşünüyorum.
17:33Öbür taraftan iklim eyleminin iddiası, başarısı konusunu da yalnızca finansman değil diğer sorularınıza dile getirdiğiniz bir buçuk hedefiyle bağlantılı da düşünmek gerekiyor.
17:45Evet Paris Anlaşması kabul edildikten sonra bir iyimserlik, iyimserlik derken devletlerin bu konuda eyleme geçme, emisyonları azaltma ya da iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarına karşı bir hazırlık yapma iradesini açık şekilde ortaya koyduklarına dair bir görünüm vardı karşımızda.
18:08Fakat son birkaç yıldır bu ilginin sönükleşmeye başladığını görüyoruz.
18:13Bu bir şey yapılmadığı anlamına gelmiyor.
18:15Paris Anlaşması çerçevesinde devletler koydukları hedefleri ve bunları nasıl yapacaklarına dair belirledikleri eylemleri az ya da çok gerçekleştirmeye çalışıyorlar.
18:27Örneğin Avrupa Birliği'nin emisyonlarının düştüğünü görüyoruz.
18:31Fakat bu bir ölçüde iklim politikası ile bağlantılı bir ölçüde arka ülkelerindeki ekonominin genel durumu ile ilgili.
18:40Yani ekonomik duraklamanın emisyonları da azalttığını görüyoruz.
18:44Amerika Birleşik Devletleri'nde de azalıyor emisyonlar beklenen oranda olmasa bile.
18:49Orada da kömürden çıkıp kaya gazına geçişin örneğin emisyonları azaltıcı bir etkisi var.
18:57Yine bunlara mutlaka dile getirilmesi gereken bir şey piyasanın da hem ülkelerin kendi iç piyasalarının hem de uluslararası piyasanın ve farklı sektörlerin Paris Anlaşması'nın koyduğu genel yönelime doğru bir değişiklik geçirdiğini görüyoruz.
19:13Yani yenilenebilir enerjiye geçişin hızlandığını, yenilenebilir ve temiz enerji sektörlerinde fiyatların çok dikkate değer ölçüde düştüğünü.
19:25Bunun da hem gelişmiş ülkelerde hem de gelişmekte olan ülkelerde enerji dönüşümünü hızlandırıcı bir rol oynadığını inkar edemeyiz.
19:34Hani böyle bir olumlu gelişme var.
19:36Fakat bu olumlu gelişme istenen ölçüde değil.
19:39Konferans öncesinde sekretaryanın hazırladığı rapora göre devletler şu anda verdikleri sözlerin tamamını hiç aksatmadan uygulasalar bile emisyon artışlarının yol açtığı sıcaklık artışı 2.6 dereceye kadar ulaşabiliyor.
19:57Yani bu Paris Anlaşması'nın 1.5 derece hedefi 2 derece hedefinin de çok üstünde.
20:03Dolayısıyla sorun olan, eksik olan şey devletlerin verdikleri sözler.
20:07Daha yüksek emisyon azaltımı, daha hızlı dönüşüm gerektiren yeni ulusal katkılar bildirmesi gerekiyor devletlerin.
20:15İşte bu da gelecek senenin konusu.
20:182025 Şubat'a kadar yine Paris Anlaşması'nın kurallarına göre devletlerin yeni emisyon hedeflerini içeren ulusal katkı belgelerini bildirmeleri gerekiyor.
20:29İngiltere, Brezilya ve Birleşik Arap Emirlikleri ilk ulusal katkı belgesine sunan ülkeler oldu.
20:37İngiltere'nin iddialı bir hedefi var.
20:40Brezilya'nın gelişmekte olan ülke olarak görece iyi ama emisyon sorumluluğu açısından iyileştirilmesi gereken bir hedefi var.
20:51Birleşik Arap Emirlikleri'nin ikinci ulusal katkısı birincisine göre biraz iyi.
20:56Fakat yeterli değil bir petrol devleti olarak.
20:58Yani sorumluluğu yüksek bir gelişmekte olan ülke olarak.
21:02Arpa Birliği'nin Şubat'a kadar tamamlamasının güç olduğunu görüyor, yeni hedefini.
21:08Dolayısıyla ilerlemenin asıl sıkıntısı burada.
21:12Şimdi finansman hedefi de, finansman tartışmaları da bununla bağlantılı tabii.
21:17Yani Paris Anlaşması'nın hükümlerine göre iddialı emisyon azaltımı ya da mitigasyon diyoruz genel olarak.
21:24Mitigasyon eylemleriyle ilişkili finansman sağlanması gerekiyor.
21:29İki tarafında, gelişmekte olan ülkelerinde, gelişmiş ülkelerinde birbirlerinin eylemlerini,
21:35neyi nasıl yapacaklarına dair vaatlerini gözeterek aslında bu tartışmaları yürüttüğünü biliyoruz.
21:41Dolayısıyla finansmanı burada tutan konulardan bir tanesi de bu.
21:45Gelişmekte olan ülkeler, başlıca ekonomiler diyelim, özellikle G20 ülkelerinin daha yüksek emisyon azaltımı,
21:53öngören yeni ulusal katkılar bildirmesini bekliyor gelişmiş ülkelerde.
21:58Finansmanın gideceği alanın neresi olduğunu bilinmesi açısından böyle bir denklem olduğunda söyleyebiliriz.
22:08Peki, bütün bunlardan bahsederken tabii ki iklim değişikliğiyle mücadele ve iklim krizinin sebep olduğu yıkımla mücadele konusu
22:17çok büyük bir finansman sorunu aynı zamanda.
22:19Bunu kabul etmekle birlikte ve aynı zamanda önleyici bir takım uygulamalardan konuşurken de teknolojik dönüşümden konuşuyoruz ama
22:28sanki hem uluslararası açıdan hem de ülkemizde bu biraz teknolojik dönüşüm ve finansman kısmına indirgenmiş durumda mı diye de merak etmiyor diyelim.
22:40Sonuçta günlük hayatın dönüşümü ya da bir takım bilinçlendirme çalışmaları ya da toplumsal düzeyde bir iklim krizi,
22:49iklim değişikliğiyle mücadele algısının yaratılmasından ziyade biraz,
22:54çünkü takip edebildiğimiz kadarıyla COP 29'da da diğer zirvelere de sektörün önde gelenleri katılıyor.
23:01Bir takım çok büyük oranda bir teknolojik dönüşüm söz konusu bu milyonlarca insanı ilgilendiriyor hem çalışan hem de sektör temsilcileri bakımında.
23:11Ama çok önemli konuları olmakla birlikte teknolojik dönüşüm ve finansmanı tartışmak topyekun bir iklim değişikliği mücadelesi konusu için yeterli mi sizce?
23:24Çok haklısınız, bu gözlemleriniz de çok yerinde.
23:28Son yıllarda giderek iklim konferansları, burası bir uluslararası müzakere platformu olmasına rağmen bir nevi iklim fuarına dönüşmüş durumda.
23:40Burada son birkaç senedir böyleydi, burada da böyle.
23:44Yan etkinlikler kısmının zirvede daha aktif, daha canlı olduğunu görüyoruz.
23:52Fosil yapıt şirketlerinden teknoloji firmalarına kadar bir nevi iş bağlama tırnak içinde söyleyelim.
24:02O amaçla kullandıklarını, öyle bir zemin olarak gördüklerini izleyebiliyoruz buradaki görünümden.
24:09Bu da tabi böyle bir indirgemecilik olduğunu, iklim konusunun böyle algılandığını gösteriyor bize bir şekilde.
24:20Bununla bağlantılı bir şey, bu zirvede olmayan bazı konular, bir buçuk derece hedefinin ne müzakere metinlerinde ne de liderlerin dilinde yapılan resmi açıklamalarda olmadığını gördük.
24:39Bu gerçekten endişe verici bir gelişme.
24:41Yani kağıt üstünde pay sanlaşmasında ve bugüne kadar ki taraflar konferanslarında alınan kararlarda bir buçuk derece hedefinin yazılı olması yeterliymiş gibi bir kavrayış, bir algı yerleşmeye başladığını söyleyebiliriz.
25:00Bu sene konunun finansman olması belki bunu getirdi ama bir buçuk derece hedefinin sürekli yenilenmesi o siyasi iradenin teyidi anlamına geldiği için çok önemli.
25:13Burada bunun konuşulmaması, iklim değişikliği politikasının nasıl algılandığı konusunda da bir dönüşüm olduğunun bir göstergesi olarak yorumlanabilir.
25:23Bununla bağlantılı olarak kayıplar ve zararlar, iklim değişikliğinin yola açmış olduğu yıkımlar, milyarlarca dolarlık kayıplar var, yani ortaya çıkardığı zayıf zararlar var.
25:37Yalnızca bir sene içinde bir önceki koptan bu kopa kadar hem zengin ülkelerde hem yoksul ülkelerde, Asya ülkelerinde, Afrika ülkelerinde hatta Amerika Beşik Devletleri'nde ve Avrupa'da ülke ayrımı yaparken şunu da gözden uzak tutmamak gerekiyor, gözden kaçırmamak gerekiyor.
25:58Zengin ülkelerde de iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinden, sellerden, fırtınalardan, aşırı iklim olaylarından diyelim, o ülkelerdeki düşük gelir grupları, alt gelir grupları daha fazla kayba uğruyorlar.
26:14Amerika Beşik Devletleri'nde son birkaç aydır aşırı hava olaylarının çok büyük etkilere ulaştığını gördük. Orta gelir grubu diyelim, düşük gelir grubu, ailelerin, hanelerin bundan daha fazla zarar gördüğünü biliyoruz.
26:30Fakat bu yıkım telafi edilebiliyor bu ülkelerin refah seviyeleri dolayısıyla. Sistem bir şekilde bunun telafisini mümkün kılabiliyor. Fakat Afrika ülkelerinde, Küçükada ülkelerinde, Asya ülkelerinde aşırı hava olaylarının yol açtığı etkilerin ülkelerin milli gelirleri içindeki payı çok yüksek.
26:51Rakamsal olarak düşük olsa bile telafi etmesi çok güç, yıllara yayılan ve özellikle de ulusal kaynaklar yetmediği için ulusal finansman desteği gerektiren sonuçlar doğuruyor.
27:06Neden finansman bu kadar önemli bu zirvede?
27:09Bundan dolayı yani yalnızca konu rakam değil, iklim değişikliğinin bugün gözlediğimiz, yaşadığımız ve önümüzdeki yıllarda daha yıkıcı bir şekilde yaşayacağımızı bildiğimiz etkilerine karşı bu toplumları, bu gelir gruplarını, farklı toplum kesimlerini hazırlayabilmek için,
27:31işte kentleri hazırlayabilmek için, tarımdan ulaşıma, farklı sektörleri hazırlayabilmek için bu paranın kullanılması gerekiyor.
27:41Dayanıklılığa, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı dayanıklılığa harcanması gerekiyor bu paranın.
27:48Bundan dolayı rakamın yükselmesi, erişim olanaklarının iyileştirilmesi, özellikle de en kırılgan ülkelere bu paranın gitmesini sağlayacak kanalların açılması gerekiyor.
28:01Bu büyük bir tarihsel adaletsizlik, burada ada ülkelerinin özellikle belirttikleri gibi kendi sorumlulukları olmayan bir sorunun sonuçlarını yaşıyor bu ülkeler, bu insanlar.
28:16Dolayısıyla bir nevi tarihsel sorumlulukların sonucunu, olumsuz sonuçlarını düzeltmek için de iklim finansmanı önemli.
28:25Uluslararası ekonomik sistemin yerleşik adaletsizlikleri pekiştirecek şekilde devam ettiğini biliyoruz.
28:33İklim finansmanı, yalnızca iklim değişikliğinin sonuçlarına değil, diğer eşitsizlikleri de bir ölçüde düzeltebilecek bir rol oynuyor.
28:43O yüzden de tarafların pozisyonları çok keskin burada.
28:48Biraz yavaş yavaş Türkiye'ye gelelim istiyorum.
28:51Çünkü Türkiye'nin iklim anlaşması, Paris İklim Anlaşması'nın yürüle konudu 2021 yılından bu yana.
29:00Türkiye'nin iklim hedeflerinin neydi, şimdi nasıl ve nereye evrilir konusunu size sormak istiyorum.
29:07Bir diğer konu da Türkiye COP 31 için ev sahipliği başvurusunda bulundu.
29:12Rakibi de Avustralya.
29:14Türkiye'nin şansı nasıl? COP 29'da bu konuyla ilgili bir kulis var mı?
29:19Görüşmeler, müzakereler nasıl gidiyor?
29:22Türkiye'nin iklim politikalarıyla başlayacak olursak, Paris Anlaşması'na katılırken Türkiye,
29:29Ulusal Katkı Belgesi'nde emisyonların artıştan azaltımı anlamına gelecek bir hedef bildirilmişti.
29:41Şu andaki gidişata göre emisyonları %21'e kadar azaltacak bir hedef ilan edilmişti.
29:50Geçen sene bunu bu sene içinde daha doğrusu resmi olarak sunuldu.
29:56Bu %21'e kadar artıştan azaltım hedefini %41'e çıkardı.
30:02Bir nevi iyileşme olduğunu söyleyebiliriz.
30:06Türkiye'nin bir mutlak azaltım hedefi içeren Ulusal Katkı Belgesi bildirmesi gerekiyor.
30:15Yani emisyonları belli bir yıla göre belli bir oranda azaltacak bir hedef ilan etmesi bekleniyor.
30:23Paris Anlaşması'nın sağladığı esneklik dolayısıyla artıştan azaltım hedefi ilan edebildi Türkiye.
30:30Uzun vadede belki Türkiye'nin de daha yakın tarihlere göre bir mutlak azaltım hedefi ilan etmesi gerekebilir.
30:44Yalnızca Paris Anlaşması kapsamında ilan edilen hedef değil.
30:49Ulusal düzeyde bu hedefle uyumlu ya da iddiayı daha yükseğe çıkaracak bir çaba var mı?
30:57Buna baktığımızda burada çok büyük bir değişiklik görmüyoruz.
31:03Türkiye buraya uzun vadeli strateji ile geldi.
31:08Yine Paris Anlaşması'nın hükümlerinden birisinin gereği bu.
31:12100 yıl ortasına kadar düşük emisyonlu kalkınma stratejisi hazırlaması gerekiyordu devletlerin.
31:20Türkiye bunu bu sene yaptı.
31:22Bu uzun vadeli stratejide ulusal katkı hedefinden bahsediliyor.
31:28Fakat buna uygun iddialı azaltım hedefleri yok.
31:33Kısa vadeli, orta vadeli azaltım hedefleri yok.
31:37Özellikle Fosil'den çıkış konusunda sessiz olduğunu görüyoruz uzun vadeli stratejinin.
31:44Yenilenebilir enerji hedefleri konusunda bir dikkat çekici ilerleme var.
31:49Güneşin, rüzgarın payını artırmayı vaat ediyor Türkiye bu uzun vadeli stratejiyle.
31:55Fakat Fosil yakıtlardan çıkış hedefi ya da böyle bir bölümü olmadığı için uzun vadeli stratejinin kendi içinde bir çelişkisi olduğunu söyleyebiliriz.
32:10Yenilenebilir konusunda bir kararlılık ama Fosil yakıtlardan çıkmak konusunda bir belirsizlik söz konusu.
32:17Tabi yine dikkat çeken bir şey hem uzun vadeli stratejinin içinde hem de burada yapılan siyasilerin yaptığı açıklamalarda nükleer enerjinin bir iklim değişikliği emisyon azaltma stratejisi olarak ön plana çıkarılması.
32:35Gerçekten şimdiye kadar görmediğimiz ölçüde yüksek bir sesle ve çeşitli siyasi figürlerce nükleer enerjinin payının artırılacağına dair açıklamalar yapıldı burada.
32:51Geçen sene Dubai'de Fosilden çıkış konusunda Fosil yakıtlardan uzaklaşmak konusunda alınan küresel durum değerlendirmesi raporunda da şey geçiyordu nükleer enerji geçiyordu.
33:07Yenilenebilirle birlikte nükleer de sayılmıştı.
33:10Türkiye'nin bunu olduğu gibi benimsediğini anlıyoruz bu yapılan açıklamalardan.
33:17Tabii bu da Türkiye'nin enerji politikasının yönelimi konusunda üzerinde durulması gereken konuşulması gereken bir gelişme.
33:26Bu kadar kısa vadede ne oldu da Türkiye nükleere bu kadar büyük bir ilgi gösterdi?
33:32Bu büyük hedefleri gerçekleştirecek kapasitede nükleer kurulabilir mi Türkiye'de?
33:39Bunun parası nereden gelecek?
33:41Nerede kurulacak bu nükleer santraller?
33:43Hepsi bir tartışma konusu tabii fakat buna özellikle dikkat çekmek lazım.
33:48Türkiye COP 29'dan yenilenebilir hedefiyle ya da Fosilden çıkış açıklamalarıyla değil de nükleerle dönüyormuş gibi bir durum çıktı ortaya.
33:59Dediğim gibi dikkat çekici.
34:01Türkiye'nin 31 adaylığına gelince bu ikinci adaylığı Türkiye'nin daha önceki yıllarda da adaylıkları söz konusuydu.
34:11En yaklaştığı Glasgow'da gerçekleştirilen COP 26'ya ev sahipliği yapmaktı.
34:23O zaman İngiltere ve İtalya'ydı rakipleri.
34:26Burada Avustralya dediğiniz gibi.
34:28Öncelikle Türkiye'nin üyesi olduğu Birleşmiş Milletler Bölgesi içinden bu kararın çıkması gerekiyor.
34:38Batı Avrupa ve diğerleri grubunda Türkiye.
34:41O ülkelerin Avustralya'nın da içinde olduğu, Amerika'nın da içinde olduğu Batı Avrupa ve diğerleri grubunun kendi adayını belirlemesi lazım.
34:51Orada iç değerlendirme sürüyor hala.
34:54Görebildiğimiz kadarıyla Avustralya'ya doğru bir eğilim var.
35:00Bu Türkiye'nin aday gösteremeyeceği anlamına gelmiyor.
35:04Bunu şimdiden söylemek mümkün değil.
35:07Fakat dün Ada ülkeleri, Pasifik Küçük Ada ülkeleri arka arkaya Avustralya'nın adaylığını desteklediklerini söyleyen açıklamalar yaptılar.
35:17COP 31'i bir Pasifik COP yapmak yönünde, Küçük Ada ülkelerinin durumlarının özellikle konuşulacağı bir COP haline getirmek yönünde bir tercihleri olduğunu görüyoruz.
35:31Bu da önemli tabii.
35:34Burada en azından diğer uluslararası platformlarda neyin konuşulduğunu bilemiyoruz ama bu burada COP'ta Türkiye'yi destekleyen bir açıklama duymadık henüz.
35:44Türkiye kararlı bir şekilde adaylığını sürdürüyor.
35:48Türkiye'nin aday olması iyi olabilir.
35:51Yani COP başkanlığı yapması iyi olabilir çeşitli nedenlerle.
35:54Türkiye'nin iklim eylemine bir ivme kazandıracak bir gelişme olabilir bu.
36:02Başkanlık uluslararası müzakerelerle ilgili olmakla birlikte ev sahibi ülkelerin bir uluslararası dikkat altında olduğunu görüyoruz.
36:13Buna baskı demeyelim ama böyle bir ilgi yoğunlaşması oluyor.
36:17Bu da Türkiye'yi biraz hareketlendirebilir.
36:21Yeni ulusal bildirimini daha güçlü hazırlamak konusunda ya da fosil yakıtlardan çıkışla ilgili kararını belirgin hale getirmesi konusunda bir siyasi baskı hissedebilir diyelim.
36:41Onun yanında Türkiye çok kritik bir bölgede iklim değişikliğinin etkileri açısından.
36:47Akdeniz'de işte Karadeniz'de akdeniz iklim değişikliği hotspot yani sıcak nokta olarak biliniyor.
36:56En olumsuz etkilerin en fazla en hızlı görüldüğü bölgelerden bir tanesi Akdeniz.
37:03KOP'un Akdeniz'e gelmiş olması geniş bölgenin de iklim bağlamında ele alınması fırsatı yaratabilir.
37:11Bu açıdan ben iyi olacağını düşünüyorum.
37:14Avustralya tabii bir de iklim değişikliği konusunda çok iddialı bir ülke değil.
37:20Kuyoto protokolünün yürürlüğe girmesini geciktiren taraflardan birisiydi.
37:25Çok geç onayladı Kuyoto'yu.
37:27Fars Antlaşması altındaki hedefleri iddialı değil.
37:32Kömür satan bir ülke.
37:34Kömür ihracatçısı Avustralya bildiğiniz gibi.
37:38Dolayısıyla hani şimdiye kadar siyasi tavrı açısından baktığımızda son yıllardaki KOP başkanlarından bir farkı yok.
37:46Üstelik de farklı siyasi liderlerinin iklim değişikliği inkarcısı tavır içinde olduğunu da görüyoruz.
37:55Bu bakımdan Türkiye ile karşılaştıralım da çok güçlü bir aday değil.
37:59Fakat siyasi dengeler tabii nasıl bir sonuçta olacak?
38:02Bunu görmek lazım.
38:04G20'den de böyle bir tavır beklemiştik ama oradan da bir sinyal gelmedi.
38:10Anladığım kadarıyla Sidney biraz daha Türkiye'nin önünde gibi görünüyor.
38:17Bu kısmımızın sonuna geleken ben benim de çok merak ettiğim bir şey sormak istiyorum.
38:21Bir yanda son zirveler Dubai, Azerbaycan, Türkiye sonuçta fosil yakıt konusunda çok da parlak bir durumda olmayan ülkeler.
38:32Avustralya eğer olursa.
38:34Bir yanda böyle bir tablo var.
38:36Diğer yanda dünyanın her yerinde iklim krizinin ortaya çıkmasına neden olan etkiler konusunda çok da belirleyici bir rolü olmayan toplumsal bir taban söz konusu.
38:50Yani bir yanda şirketler büyük emisyonlara neden oluyorlar ama bir yandan da çok büyük bir toplam bundan doğrudan ve en çok şekilde etkileniyor.
39:00Ama bütün bu zirveler çalışma grupları sanki çok teknokrat ve dünya liderleri düzeyinde diplomatlar düzeyinde ilerliyor.
39:09Ve işte 2024 yılı dünya için seçim yılı oldu.
39:13İşte seçmenler ya iktidarları değiştirdiler ya da bir koalisyon hükümetleri kurulmasını sağladılar.
39:22Ve buradaki temel motivasyonlardan biri de iklim değişikliği ile mücadele konusunda aşırı sağcı bir yerden bir şüphecilikti.
39:31Yani bu iklim değişikliği ile mücadele konusunu ele alma biçimiyle sosyal politikaların sanıyorum eş güdümle gitmemesi dünyada seçmenler düzeyinde ya da dünyadaki insanlar düzeyinde nasıl bir etki yaratıyor?
39:49Buradaki şüphecilik bu konunun temsil edilmeme algısı nedeniyle ortaya çıktığını söyleyebilir miyiz?
39:58Aşırı sağcı yükselişin önemli başlıklarından bir tanesi bu.
40:03Bu konuda umutlu musunuz ya da bu konudaki bir fikir değişikliği dünyayı başka bir yere götürebilir mi?
40:10Haklısınız zirveler teknokratik diplomatik seviyede sürüyor.
40:17Öyle bir görünüm var en azından koptan dışarıya baktığımızda.
40:22Fakat ulusal çabayı da, eylemleri de, farklı toplum kesimlerinin, farklı ekonomik sektörlerin yönelimlerini de bu uluslararası antlaşmalar belirliyor olduğu için bu zirvelerin devam etmesi, bu diplomatik tartışmanın devam etmesi de bir gereklilik.
40:42Çünkü ülkeleri kendi haline bıraktığımızda, böyle bir işbirliği rejimi olmadığında, Paris Antlaşması'nın bir buçuk derece hedefi olmadığında da pek çok devletin en ilerici görünenlerin de en ayak sürüyenlerin de kolaylıkla bu iklim politikasından vazgeçme riski var.
41:05Dolayısıyla bu dengeyi gözetecek şekilde diplomatik görünümle ulusal eylemi birleştirecek bir sürecin işlemesi gerekiyor.
41:15Rejimler bu işe yarıyorlar zaten.
41:18Devletleri bir arada tutmak ve kolektif eylem dediğimiz uluslararası sorunlara dönük olarak devletler çalışmalarını sağlayacak kurallar sistemi ve finansman bir kolaylaştırıcı aslında. Bunları sağlamak işlevi görüyor uluslararası rejimler.
41:36Yine dediğinizde çok haklısınız, 2024 bir seçim yılı ama aynı zamanda en sıcak yıl olmaya doğru gidiyor. Böyle bir çelişki var.
41:462023 en sıcak yıldı, 2024 daha da sıcak bir yıl olacak.
41:51Zaten Dünya Meteoroloji Örgütü'nün işte geçen hafta açıkladığı küresel iklim durumu raporuna göre bir buçuk dereceye geçmiş durumdayız biz bu sene.
42:02Bu geçici bir şey olabilir, nedeniyle sıcaklıkların daha da arttığını biliyoruz.
42:09Ama bir buçuk dereceye kalıcı olarak geçmeye çok yakın olduğumuz da ortada.
42:16Dolayısıyla bir siyasi tavırla dünyanın gerçeği, iklimin gerçeği arasında böyle bir büyük uçurum söz konusu.
42:26Seçim yılının daha önceki seçimlere göre iklim değişikliğinin burada biraz geride kaldığını da söyleyebiliriz.
42:34Örneğin Arpa parlamentosu seçimlerinde, geçen parlamentosu seçimlerinde bir yeşil dalga söz konusuydu.
42:42Amerika'da da Biden'ın seçiminin belki o dalganın bir sonucu olduğunu onunla ilişkilendirebiliriz en azından.
42:52Bu sefer bir sağ dalga söz konusu.
42:57Her ne kadar iklim çok büyük, çok göründür bir seçim söylemi haline gelmese bile pek çok ülkede.
43:05Trump bile açıkça böyle iklim inkarcılığını geçen sefer yaptığı kadar kampanyasının ana konusu haline getirmedi.
43:14Ama aşırı sağın Avrupa'daki sağ partilerin genel olarak ama başta aşırı sağ iklim değişikliğini bir kampanya sorunu ya da seçmen çekme stratejisi olarak kullandıklarını görüyoruz.
43:30İlginç bir şey örneğin Almanya seçimlerinde kombiler ve ısı pompaları tartışma konusuydu.
43:41İngiltere'de ve Almanya'da onların kendi ulusal iklim hedefleri enerji dönüşüm hedefleri dolayısıyla doğalgazlı kombilerden çıkıp ısı pompalarına geçiş gereği söz konusu önümüzdeki yıllarda.
43:55Alman aşırı sağı bunu söylüyordu örneğin, bizim yine para harcamamız gerekecek, düşük gelirli haneler için, zaten geçimini zor sağlayacak haneler için yeni bir maliyet, yeni bir ekonomi baskı çıkacak buradan.
44:10Dolayısıyla sol partilerin, yeşil partinin, küreselci diyorlar onlar, küreselci partilerin sizin hayatınıza böyle bir olumsuz etkisi olacak.
44:25Göç konusuyla birleştirip iklim değişikliğinin de etken olduğu yer değiştirme sorunu yani insanların kendi ülkelerinden ayrılıp başka yerlerde yaşam arama, geçim arama sorununun bir sonucu Avrupa'da da göçünün arttığını biliyoruz.
44:46Başka nedenlerle savaş, çatışma, diğer ekonomi zorluklara ek olarak iklim değişikliğinin de göçü hızlandıran bir faktör haline geldiğini biliyoruz.
44:56Göç ve iklim değişikliğini ilişkilendirerek, bunu güvenlikleştirerek aslında bir korku iklimi yarattıklarını, yaratmaya çalıştıklarını aşırı sağ partilerin görüyoruz.
45:08Dolayısıyla bu küresel süreç, iklim değişikliği göç ilişkisini bağlantılama, onun yanında iklim değişikliğine karşı mücadelenin gerektirdiği enerji dönüşümü, gündelik hayattaki farklılığı harcama kalemlerinde ortaya çıkacak muhtemel artışları birleştirerek bir seçim kampanyası yürüttüğünü Avrupa'daki siyasilerin biliyoruz.
45:32Yine İngiltere'de örneğin muhafazakar parti seçimi kaybettiği son seçimde ulaşımındaki emin sınırı azaltmak için yerel yönetimlerin uygulamaya soktuğu bazı önlemleri tartışma konusu haline getirmişti.
45:48Seçmeni buradan yanına çekmeye çalışmıştı. İşçi partisinin, belediye başkanlarının aldığı bazı önlemleri, yani sürücülerimize yeni bir ek yük getiremeyiz diye.
46:02Şimdi burada bir şey var, iklim değişikliğine karşı mücadelenin, ekonomik yükünün kimin çektiğine dair bir mesele var.
46:14Baktığımızda ülkelerin uyguladıkları iklim politikalarına bunun genellikle orta gelir grubunun üstüne düştüğünü görüyoruz.
46:22Ulaşımda, enerjide, elektrikte, gazda, doğalgazda, çeşitli yakıtlarda bunların vergilendirilmesi ya da emisyon ticareti sisteminin içine dair olan sektörlerin nihai kullanıcılarının kim olduğuna baktığımızda orta gelir grubu,
46:41yani bizim gündelik hayatımıza sürdürürken ihtiyaç duyduğumuz hizmetlerle ya da mallarla ilgili olduğunu görüyoruz.
46:48Dolayısıyla bunu da sorun etmek gerekiyor. İklim değişikliğine, mücadelelerin yükünün asıl sorumlulara yüklenmesini sağlayacak ekonomik önlemler,
47:01örneğin fosil yakıtların vergilendirilmesi, tüketiciye yansıtılmayacak şekilde üreticilere, fosil yakıt şirketlerine bu yükün yüklenmesini sağlayacak vergi düzenlemeleri yapmak gerekiyor.
47:15Bu hem ulusal düzeyde iklim politikaların yükünün avi bir şekilde paylaştırılması açısından önemli hem de buradan elde edilecek gelirlerin,
47:24az gelişmiş ülkelere, yoksul ülkelere, iklim değişikliğine karşı daha kırılgan ülkelere yapacakları mali desteğin, teknolojik desteğin finansmanının bulunması açısından da önemli.
47:39Yani baktığımızda küresel emisyonların yaklaşık %50'sinin en zengin %10, nüfusun en zengin %10'u tarafından yapıldığını biliyoruz.
47:53Dolayısıyla emisyonların kaynağı ile iklim değişikliğine mücadelelerin yükünü çekenler arasında büyük bir dengesizlik, oransızlık söz konusu.
48:04Böyle olduğunda iklim politikalarının mali tablosunun yani yük paylaşımının da daha adaletli hale getirilmesini sağlayacak mekanizmalara,
48:15politika araçlarına ihtiyaç var.
48:17Yani vergilendirmede, emisyon ticaretinde de ya da düzenlemelerde de yani düzenleme yoluyla da bazı kısıtlar koymak, kurallar koymak da önemli iklim değişikliği politikası araçları.
48:31Yani otomobillerin emisyonlarının ne kadar olacağına dair kurallar koymak, evlerde kullandığımız araçların enerji verimliliği hakkında kurallar koymak,
48:41ya da yeni fosil yakıt aramaya, çıkarmaya izin vermek, vermemek bunların hepsi iklim politikası araçları.
48:50Amerika'ya geri dönecek olursak Biden ile Trump arasında bir fark olmadığını şuradan bile söyleyebiliriz.
48:57Evet hani Biden iddialı, daha iddialı diyelim görece bir ulusal katkı belgesi sundu.
49:03Enerji santrallerinin emisyonlarını azaltacak kurallar koydu ama öbür taraftan aynı Biden'ın çok heyecanla yeni petrol arama sahalarına izin verdiğini görüyoruz.
49:18Yani böyle çelişkiler var kendi içinde de, bir ülkede ya da diğer ülkelerde de.
49:25Dolayısıyla iklim politikası yaparken bizim bundan sonra tartışmamız gereken şey bu aslında bana kalırsa.
49:31Yani bir buçuk derecede ya da iki derece en kötü ihtimalle iki derece içinde kalacak bir uluslararası politika yönelimi gerekli.
49:40Paris ya da Paris benzeri anlaşmaların yürürlükte kalması ya da yenilenmesi gerekiyor bunun için.
49:46Ama anlaşmanın orada durması yeterli değil.
49:49Ülkeler düzeyinde bunları uygulayacak uyumlu politika düzenlemelere ihtiyaç var.
49:54Ama bunu yaparken de yükü adil bir şekilde paylaştırmak gerekiyor.
49:59En fazla kirletenleri en fazla yük altına sokacak.
50:04Yani onların şeyini, payını bu mücadelede onların payını artıracak şekilde düzenlemeler yapmak gerekiyor.
50:14Bu da bizi şuna getiriyor belki de.
50:16Önümüzdeki aylarda Türkiye'de bir iklim kanunu görüşülecek.
50:22Burada bakan da söyledi, Çevre Şehircilik İklim Değişikliği Bakanı.
50:27Cumhurbaşkanı da söyledi yanlış hatırlamıyorsam.
50:31Bu iklim kanunu yaparken bunu yalnızca bir emisyon ticareti sistemi kuracak bir kanun olarak görmemek.
50:39İklim değişikliğinin toplumsal adaletle ilişkisini de kuracak.
50:44Sizin dediğiniz gibi sosyal politikalarla da ilişkisini kuracak şekilde.
50:49Daha geniş bir bakış açısıyla.
50:51Yani sistemin tamamına etki edecek bir perspektifle ele almak, tartışmak gerekiyor.
50:58Bir de bu tartışmayı toplumsallaştırmak gerekiyor tabii.
51:01Bu birincide artıracak olan bir şey toplumda.
51:04Onu da söylemiştiniz.
51:06Bu çok tekin bir ilgi, çaba gerektiren bir sorun.
51:11Hepimizi ilgilendiriyor.
51:13Hem etkileriyle hem de çeşitli derecelerde bireysel sorumluluklarımız var.
51:18Bu konudaki farkındalığı artırmak.
51:21Ama özellikle ilgili sektörleri daha fazla emisyona yol açan, Türkiye'nin katkısını artıran sektörleri daha fazla kapsayacak.
51:31Bu sektörlerde çalışanları da adil geçiş buranın en önemli konularından bir tanesi belki.
51:37Kısaca ona da değinelim.
51:39Bu dönüşüm sürecinin yanlış ekonomik tablosu yok.
51:43Farklı sektörlerde istihdamla da ilgisi olacak.
51:48Farklı sektörlerde iş kayıpları, farklı sektörlerde de yeni iş alanları çıkacak karşımıza.
51:55Türkiye Yönetim Kanunu'nun bu adil geçişi de sağlayacak bir şekilde düzenlenmesi gerekiyor.
52:01Fosil yakıtlardan çıkacaksak, buradan çıktığımızda burada istihdam edilen,
52:07yalnızca istihdam değil, bu sektörlerle ilişkili olarak diğer ekonomik sektörlerde
52:12geçim kaynağı bulan toplum kesimlerinin yeniden oryanta edilmesi,
52:17farklı alanlardan geçimlerini sağlayacak sektörlerin oluşturulması,
52:23kanunun da burada kolaylaştırıcı bir rol oynaması gerekiyor.
52:27Bunun içerdiği kadar hali hazırda çeşitli sektörlerde eklim değişikliğinden
52:34daha fazla etkilenerek işlerini yapan kesimler de var.
52:39Örneğin Türkiye'nin motor sektörlerinden birisi, inşaat sektörü.
52:43İnşaat sektöründe çalışan işçiler daha uzun süreler daha sıcak hava koşullarında çalışıyorlar.
52:50Tarım sektöründe çalışanlar sıcaklığın daha da hızlı artmasıyla birlikte
52:55daha yüksek sıcaklıklarda gün boyunca çalışmak zorunda kalıyorlar.
53:00Dolayısıyla iklim değişikliğinin etkilerini gözlediğimiz farklı sektörlerde
53:05buralarda istihdam edilen çalışan kişilerin de uyumunu kolaylaştıracak,
53:13onları güçlendirecek, onları hazırlayacak önlemlerin de alınması gerekiyor.
53:18Yalnızca Türkiye'de değil başka ülkelerde de.
53:21Ama bizim dinlediğimiz iklim kanunu olacak önümüzdeki aylarda anlıyoruz.
53:25İklim mevzuatının bunları da dikkate alacak şekilde toplumsal cinsiyet değişikliğini de sağlayacak şekilde
53:33örneğin ele alınması, tartışılması gerekiyor.
53:37Çok teşekkürler Prof. Dr. Semra Cerit Bakü'den sorularımızı yanıtladı.
53:43Yayınımıza katıldığınız için teşekkür ederiz.
53:46Ben de teşekkür ederim. Hoşçakalın.
53:49Sağ olun. Biz konumuzu uğradıktan sonra ufak bir gözden kaçmasın bölümümüzde devam edebiliriz.
53:56Takip ettiğiniz üzere Biden yönetimi Kuzey Kore askerlerinin Ukrayna'ya karşı konuşlandırılmasından sonra
54:04aslında uzun süredir beklettiği ve Zelenski'nin de uzun süredir talep ettiği bir kararı onayladı.
54:11O da Amerikan silahlarının Rusya toprakları derinliklerinde kullanılmasına izin verilmesi.
54:16Bu savaşın birinci gününde gerçekleşti ve Kremlin sözcüsü Peskov'da bu kararın çatışmanın kritik bir aşamasına denk geldiğini
54:26ve bunu gerginlikte yeni bir aşama olarak kaydedeceklerini söyledi.
54:31Ve hemen ardından da hemen ertesi günde Ukrayna'da Rusya toprakları derinliklerine bu füzelerle,
54:38Amerikan yapımı ve Amerika tarafından sağlanan füzelerle bir saldırı gerçekleştirdi.
54:44Ve aslında en az bunun kadar önemli bir gelişme de şuydu.
54:49Rusya devlet başkanı Putin nükleer doktrini değiştiren düzenlemeyi onayladı.
54:56Bu düzenleme nükleer silah sahibi başka bir ülke tarafından desteklenen bir ülkenin ki Ukrayna'yı işaret ediyor.
55:06Rusya topraklarına balistik füze saldırısı düzenlemesi durumunda Rusya'nın nükleer silahla karşılık vermesini mümkün kılıyor.
55:1625 Kasım Uluslararası Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü Türkiye'de ve tüm dünyada kadınlar,
55:31kadın olmalarından kaynaklanan nedenlerle yaşadıkları sorunlara ses çıkaracaklar.
55:39Türkiye'de ve dünyada kadınlar sokakta olacak.
55:4126 Kasım'da Trump'ın yargılandığı sus payı davasında cezanın açıklanması bekleniyor.
55:47Zaferin ardından Trump'ın yeniden oval ofise oturmasına az bir zaman kalan nasıl bir karar verileceği merak konusu.
55:55Öte yandan 28 Kasım'da Tel Aviv ve Beşiktaş maçı Macaristan'da oynanacak.
56:02Fakat normalde Türkiye'de oynanması planlanıyordu.
56:04Fakat Hollanda'daki olaylar nedeniyle maçın 3. bir ülkede Macaristan'da oynanmasına karar verildi.
56:12Biliyorsunuz Hollanda'daki maçta İsrail ordu mensupları için seyahat emirleri yayınlamıştı.
56:23Ve İsrail Dışişleri Bakanı Hollanda'ya gitmişti.
56:27Büyük gözaltılar, tutuklamalar olmuştu.
56:30Büyük olaylar çıkmıştı.
56:32Macaristan'daki maçta ne olacağını da hep birlikte göreceğiz.
56:35Ben T24 Dış Haberler Editörü Buse Söğütlü.
56:39Dış Politika ile İşçi Dışlı programında beraberdik.
56:42İyi günler.