• 12 saat önce
CHP ekonomi heyeti, deprem sonrası zor günler geçiren Kahramanmaraşlı esnafla bir araya geldi. Esnaflar, altyapı eksiklikleri ve düşük satışlardan şikayet ederken, belediyeden yardım beklediklerini ifade etti.
(KAHRAMANMARAŞ) - CHP ekonomi heyeti, Kahramanmaraş'ta esnafı ziyaret etti. Depremden sonra kendisine belediye tarafından tahsis edilen konteynerde satış yapmaya çalışan esnaf, elektriğinin, suyunun ve tuvaletlerinin olmadığından dert yandı. Depremzede esnaf, "Jeneratör için günde bin liraya benzin alıyorum. Altyapı yok, elektrik yok, ısınma yok. Suyumuz bile yok. Giderken asfalta bir bakın. Bir tuvaletimiz yok. Kadınlar, çocukları için tuvalet sormaya utanıyor. Belediye Başkanımız buna yardımcı olsun, belki bilgisi yok. Ben haksızsam 'haksız konuşuyor' deyin. Elektrik çekmiyorlar. Abonelik alamadım. Buraya 'Para harcayamayız' dediler. Ne yapacağımızı şaştık. 36 bin liraya jeneratörü aldım burası dönsün diye. Bir elini yıkamaya gidemez misin? Gidemiyorsun.

hbrlr1.com/ctabffaykckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Peki bu depremden sonra sizin iş hacminiz eee değişti mi? Şu
00:04an azaldı. Yarı yarıya düştü tabii. Ilk zaman çoktu. Şimdi
00:08azaldı. Hani bir de insanlar şu an ev olmayanlar işte ufak
00:13tefek eline geçen parayı da şimdi değer kaybetmemesi
00:16açısından ileride mecburen borçlanmalar olacak. Hı. Onu
00:20tekrar satıp da en azından borcumuzu öderiz diye eee
00:24yatırım yapılıyor. Isınma falan nasıl burada? Isınma? Yok.
00:28Yok. Hiçbir şey yok. Mazot pahalı. Kazandığınız bütün
00:31parayı benzin alıyoruz. Benzin alıyoruz efendim. Günde bin
00:35milyar. Günlük bin lira. Evet. Benzin alıyoruz. O kadar para
00:40kazanıyor muyuz? Vallahi ne yapalım? Ayakta kal. O kadar
00:43para. Ya memleketi mi bırakıp gidelim? Memleket bizim.
00:47Beklediğiniz desteği bulamıyorsunuz. Yani ilahsız
00:50bir biçimde buraya geçtiğiniz anlaşılıyor. Evet. Alt yapıyorum.
00:53Elektrik yok. Isınmıyor. Yani yok, yok, yok, yok yani. Bakın
01:00efendim yani yalan söyleysem suyumuz bile yok. Ne yapıyorsunuz?
01:04Şu giderken de biz şu asfalta bir bakın. Bir tuvaletimiz
01:09yok. Bayanlar tuvalet sormak için utanıyorlar. Çocuk tuvalete
01:13gidecek de. Evet. Biz bir nereye gider biliriz diyelim. Yani bir
01:18belediye başkanımız buna bir yardımcı olursa belki bilgisi
01:23yok. Bilgisinden dışarı. Şey camisinden belli Ulu Camii'nin
01:27oraya kadar tuvalet yok. Yok beyefendi bir bakın isterseniz.
01:31Ben haksızsam ya haksız konuşuyor deyin yani. Ben
01:35sevdiğimden konuşuyorum yani. Bilgi edinmeniz için konuşayım
01:41yani. Ben hava değil. Tuvalete gidecek, ihtiyacı en taşımaz
01:46yani bu. Kilo olsa beş kiloyu biraz yorgunun olursun,
01:50taşırsın ama tuvalet ihtiyacını hiçbir yerde
01:53taşıyamazsın. O zaman kendi başına da çaresiz bir biçimde
01:59iş yapmaya çalışıyoruz. Böyle yani. Bunları bir dile
02:03getirirseniz bir şey ederseniz çok memnun olurum yani.
02:06Elektrik elektriği vallahi billahi çekmiyorlar. Abunerlik
02:11gidelim aldık alacaklığını abunerliği yüzümüze attı. Biz
02:15buraya bir tillallara para harcayamak dediler beyefendi.
02:18Nasıl yani? Bir tillallara gidiyor. Elektrik şirketi
02:21yatırım maliyeti yüksek olur diye size elektrik vermesin.
02:23Vermedi. O zaman çözülmeyecek bu. Vallahi öyle yani. Devamlı
02:29janatör mü kullanacaksınız? Vallahi bilmiyorum abi. Ne
02:32yapacağımızı şaştık biz. Yani ben doğrusunu söyleyeyim yani.
02:36A parti B partisinden değil. Yani merkezinde depremin
02:41üzerinde yaklaşık iki yıl geçmesine rağmen. Evet. Hala
02:44konteynerlerde iş yapmaya çalışıyoruz. Nasıl gideceğim
02:48düşünün. Bu tarafa geçeceğiz. Elektriği yok. Gidin bir bakın
02:52abi. Otuz altı milyar lirayı janatörü aldık. Bizim paramız
02:56değil yani. Ama bura dönsün dini. Buranın elektriğine
03:00çocuğum döşeyecek dört milyar lira para verdik. Dört milyar
03:04lira. Dört milyar lira para verdik abi. Işin yaşa.
03:09Şeylerimiz var yani. Öyle boş konuşuyor değil. Faturamız var
03:13yani. Belgeli. Belgeli faturamız var yani. Yani
03:17bilmiyorum yani. Hele bir elini yıkamaya gidemez misin
03:22ya? Gidemiyorsun abi ya. Bir tuvalete gidemiyor musun?
03:27Gidemiyorsun. Yani kazancı bırakın yani.
03:33Yani bugün sakin şöyle. Kaç tane mesela? Üç üç tane bir
03:38gömlek sattık hocam. Kaçtı bir gömleğin tanesi? Üç yüz lira.
03:41İki yüz elli lira. Üç tane sattınız. Beş altı yüz lira.
03:44Beş altı yüz lira. Evet. Bugünkü civarına kadar yani.
03:46Çok değil yani civarımız az. Karşıdaki gibi değil yani. Bin
03:50liraya geçmedi yani. Bin lira. Evet. Cirona kadar. Evet.
03:55Masrafları kurtarıyor. Kurtarmıyor. Emekli ailemiz var.
03:59Ondan idare edip çalışıyoruz. Siz emeklisiniz de bu işi
04:02yapıyorsunuz. Evet. Evet. Ağabeyimle beraber yapıyorum.
04:05Inşallah. Bir de iki ev geçindiriyorsunuz. Evet. Buradan
04:07kazandığınız parayla. Günde ortalama iki üç gömlek mi
04:11satıyorsunuz? Iki gömlek. Bu aden elbise. Duruma göre
04:14değişiyor yani. Belli olmuyor yani. En yüksek Ciron'un
04:17olduğu gün kaç liralık mal sattın burada? Belli olmuyor
04:20hocam yani. Ne zaman? Hiç belli olmuyor. Mesela bin beş yüz
04:24lira iyi bir satış mı? Ya şu an iyi değil ama inşallah iyi
04:28olacak. Bin beş yüz çok bir para değil yani. Ha para ama o
04:33kadarlık satış yapabiliyor musun? Ya bin beş yüz, iki bin
04:36veya üç bin. Buranın. Emekli maaş ne kadar? On iki buçuk
04:40hocam. Yetiyor mu? Yetmiyor ama getireceğiz. Nasıl
04:43getireceksin? Her şey pahalı. Pahalı. Kaç lira olsa mutlu
04:47olursun emekli maaşı? Ya en az otuz otuz beş lira olursa mutlu
04:50olursun. Otuz otuz beşi olsa da lazım değil mi? Çocuk var mı
04:53böyle evde? Çocuk yok. Ha. Buna rağmen yetmiyor diyorsun.
04:58Yetmiyor evet. Bir hanımla beraber otuz bin liradan aşağı
05:02olmaz diyorsun. Anca yani olması lazım.

Önerilen