Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Iki bin iki yılında asgari ücret yüz on dört dolarmış. Bugün
00:06iki bin yirmi dört yılına geldiğimizde bu beş yüz on iki
00:10dolara çıkmış durumda. Bu ele geçen para anlamında işverene
00:15maliyeti olarak bakarsanız yedi yüz doların üzerinde. Ama
00:19işçinin eline geçen olarak baktığınızda dolar bazında
00:23asgari ücret artışı yüzde üç yüz kırk yedi seviyesindedir.
00:29Yine TL olarak baktığınızda yüzde iki yüz kırk beş artış
00:36avro olarak baktığınızda yüzde iki yüz doksan dört artış.
00:40Avroyu da söyleyeyim. Iki bin iki yılında yüz yirmi iki
00:43avroymuş asgari ücret. Bu yıl dört yüz yetmiş dokuz avro.
00:48Seviyesine gelmiş durumda. Tabii şu anda bir müzakere süreci
00:52var. Kamu, işçi kesimi ve işletmeler burada bir denge
00:58mutlaka bulunacaktır diye inanıyorum. Bir taraftan
01:01çalışanlarımızın talepleri var. Bir taraftan da küçük işletmeler,
01:06emek yoğun işletmeler başta olmak üzere. Esnafımız yanında
01:10küçük büyükler bundan çok etkilenmiyor doğrusu. Daha çok
01:14küçük işletmeler, emek yoğun işletmeler etkileniyor. Bu
01:18işletmelerin ayakta kalmasını sağlayacak ama çalışanlarımız
01:22da taleplerini karşılayacak bir yaklaşımın burada mutlaka
01:29gözetileceğini düşünüyorum. Bunun sonuçlarını göreceğiz. Bu
01:33kamuda çalışanlar olarak bakarsanız, kamuda asgari
01:37ücretle çalışan zaten kalmadı. Çok ciddi anlamda ücretler
01:42artmış durumda. Özel sektörle ilgili işletmelerle ilgili bir
01:46ücretten bahsediyoruz. Işletmelerimizin
01:49sürdürülebilirliğini sağlayan, kayıt dışılığı teşvik etmeyen,
01:53rekabet gücümüzü koruyan ama aynı zamanda sosyal talepleri
01:57karşılayan bir yaklaşımın bu çerçevede gözetileceğini ifade
02:01etmek istiyorum.