DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde İletişim Başkanlığı'nın kamuoyunu yanlış bilgilendirdiğini ve algı yönetimi yaptığını ifade etti. Doğan, İletişim Başkanlığı tarafından yapılan dezenformasyonları ve gazetecilere yönelik baskıları eleştirdi.
(TBMM) - DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde; "İletişim Başkanlığı'nın faaliyetlerine bakınca kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi şöyle dursun, aslında İletişim Başkanlığı kamuoyu algısını iktidar lehine yönetiyor. Eleştirel tüm görüşleri hedef alıyor ve kuruluşundan bu yana da esas hedefi gazeteciler ve gazetecilik faaliyetleri" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşların 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. İletişim Başkanlığı bütçesi üzerine söz alan DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, Başkanlık üzerinden yürütülen dezenformasyon ve algı yönetimini eleştirdi.
hbrlr1.com/ctcyblibkckckl
(TBMM) - DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, TBMM Genel Kurulu'ndaki bütçe görüşmelerinde; "İletişim Başkanlığı'nın faaliyetlerine bakınca kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi şöyle dursun, aslında İletişim Başkanlığı kamuoyu algısını iktidar lehine yönetiyor. Eleştirel tüm görüşleri hedef alıyor ve kuruluşundan bu yana da esas hedefi gazeteciler ve gazetecilik faaliyetleri" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda, Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşların 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. İletişim Başkanlığı bütçesi üzerine söz alan DEM Parti Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, Başkanlık üzerinden yürütülen dezenformasyon ve algı yönetimini eleştirdi.
hbrlr1.com/ctcyblibkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Teşekkürler Sayın Başkan. Ben de genel kurulu saygıyla
00:04selamlıyorum. Tabii Cumhurbaşkanı yardımcısı ııı
00:08Sayın Cevdet Yılmaz'a kendi ana dilimde hoş geldiniz
00:11diyemiyorum sanıyorum değil mi? Diyebiliyor muyuz Sayın
00:14Başkan? Tabii tabii. Peki.
00:19Ekranları başında gözü kulağı bütçe görüşmelerinde olan
00:24herkesi selamlıyorum. Tecritte, hapiste, sürgünde bizleri
00:28izleyenlere de özel olarak selamlarımı iletmek isterim.
00:31Şimdi Türkiye'nin en tartışmalı kurumlarından biri olan
00:36iletişim başkanlığı bütçesine ilişkin konuşacağım. Takdir
00:40edersiniz ki kolay bir şey değil. Aslında konuşmamak
00:43gerekiyor. Bir nevi protesto etmek gerekiyor. Türkiye'nin
00:47en çok izlenen en çok reyting yapan televizyon kanalından yani
00:52buradan yapılması gereken şey susmak, ağzımızı bantlamak,
00:57gözümüzü kapatmak, kulaklarımızı tıkaçla tıkamak
01:01ve böyle bir protesto etmek iletişim başkanlığın. Çünkü
01:05iletişim başkanlığının tam olarak Türkiye'de kurulduğu
01:09günden beri yaptığı şey bu. Hiçbir zaman iletişim
01:13başkanı lütfedip buraya gelmez, komisyona gelmez, doğrudan
01:17sorularımıza yanıt vermez. Eee her nedense eee iletişimleyen
01:22birisi nasıl iletişim başkanlığı yapar o da ayrı bir
01:25mesele. İletişim kuramıyor çünkü kendisi. Şimdi ben
01:29iletişim başkanlığını aynı zamanda bir motto düşündüm
01:32grubumuz adına. Kendilerine buradan bir söylem önerim var.
01:36Ne benim motto önerim? Hakikat hiçbir şey, algı her şey.
01:41İletişim başkanlığı bunu söylüyor. Hakikat önemli değil,
01:45algı her şeydir diyor. Çünkü bunu yapıyor. Bütün bir
01:50performansına bakarak öyle bir iki olaya bakarak değil. Tüm
01:54performansına bakarak iletişim başkanlığına bunu öneriyoruz.
01:57Güle güle kullansınlar. Boşuna uğraşmasınlar. Bizden
02:01kendilerine ııı böyle bir katkı olsun. Şimdi gelelim gelelim bu
02:07iletişim başkanlığının neden ve nasıl kurulduğuna herkese
02:12hatırlatmak faydalı olacaktır. Diyor ki Cumhurbaşkanlığı
02:16kararnamesiyle kuruldu biliyorsunuz iletişim
02:19başkanlığı oluşturuldu. Ve bu kararnamenin on dört nolu
02:22kararname iki bin on sekiz yılında üçüncü maddesine göre
02:26Cumhurbaşkanı'nca belirlenecek stratejilerin tespitine bunlara
02:32yardımcı olmak basın mensuplarının çalışmalarını
02:36kolaylaştırmak basının gelişimine ve basın özgürlüğüne
02:40katkıda bulunmak iletişim stratejileri oluşturmak basın
02:45kartı vermek olanları toplamak iptal etmek diye değiştirmek
02:49gerekiyor bunu. Devletin tanıtma faaliyetlerini yerine
02:53getirmek bu faaliyetlere bakınca da kamuoyunun doğru
02:57bilgilendirilmesi şöyle dursun aslında iletişim başkanlığı ne
03:02yapıyor? Kamuoyu algısını iktidar lehine yönetiyor.
03:08Eleştiren tüm görüşleri hedef alıyor ve kuruluşundan bu yana
03:13da esas hedefi kim? Gazeteciler ve gazetecilik faaliyetleri.
03:19Bunun için de muazzam bir performans sergiliyor. Şimdi
03:23bakalım iletişim başkanlığın basın özgürlüğüne Türkiye'de
03:27nasıl bir katkıda bulunmuş? Yalnızca sınır tanımayan
03:31gazetecilerin verilerini paylaşacağım. Çok sayıda örgüt
03:34bu konuda çok sayıda rapor yayınladı ama veriye boğmak
03:37istemiyorum. Diyor ki sınır tanımayan gazeteciler iki bin
03:41yirmi dört Dünya Basın Özgürlüğü Endeksine göre Türkiye
03:44yüz seksen ülke içerisinde kaçıncı sizce? Yüz yetmiş
03:48dokuzuncu değil ama yüz elli sekizinci sırada yer alıyor.
03:53Basın mensuplarının çalışmalarını kolaylaştırmaktan
03:56bahsediyor amaç olarak. Bakınız birkaç gün önce Türkiye'de bir
04:03gazeteci şahane bir gazetecilik refleksiyle gıpta ettiğim
04:09zamanında ben de yapmıştım. Aynı söyleşeyi yüz yüze Dışişleri
04:15Bakanlığı refakatinde yapmıştım ama. Salih Müslüm'le
04:20yani PYD lideriyle yaptığı söyleşeyi video söyleşeyi kendi
04:26YouTube kanalından kaldırmak zorunda kaldı. Şimdi iki
04:29açıdan hepimizi ilgilendiren bir durumla karşı karşıyayız. Bu
04:34gazeteci arkadaşımızın kamuoyuna bilgilendirme diye
04:39yazdığı tweette ne var? Hukukçular uyardı suçu ve
04:44suçluyu övmek olarak değerlendirilebilir. O yüzden
04:47yayından kaldırdım dedi. Gazetecilik açısından şahane
04:51bir iş yapıyor. Tam zamanında kamu yararı çünkü ve sesi
04:57duyulmayan duyulmasın istenen bir kesimin sesini topluma
05:03ulaştırıyor. Kime? Merak edenlere, ilgilenenlere. Neyi
05:07koruyor yani? Hepimizin bilgi edinme hakkını koruyor. Bunu
05:12yaparak. Ne oluyor? Bu videoyu kaldırıyor. Bir hukukçuların
05:18uyarmak durumunda kalması üzerine düşünmeliyiz. Bu
05:23hürriyet nasıl böyle ortadan kalktı? Bu özgürlük nasıl böyle
05:27ortadan kalktı? Çünkü zamanların bu arada değişmeyen
05:30gerçeğidir. Türkiye'de düşünce ve ifade özgürlüğü sorunu
05:34gazetecilerin tehdit altında olması bu ayrı bir şey. Ama
05:38geldiğimiz aşamada bir gazetecinin daha önce Dışişleri
05:43Bakanlığı tarafından buraya davet edilmiş görüşülmüş hemen
05:49hemen tüm televizyon kanallarında ağırlanmış Salih
05:52Müslim'le söyleşi yaptığı için gözaltına alınıp hakkında
05:58soruşturma açılması artık kabul edilemez bir aşama. Şimdi
06:03gelelim
06:06ifade özgürlüğünün ne olduğuna çok üzülerek bunları belirtmek
06:11durumunda kalıyorum. Türkiye'nin en çok izlenen
06:13televizyon kanalından ama sevgili yurttaşlar maalesef
06:18parlamentonun düzeyi buradan size anlattığımız kadar. Çok
06:23üzgünüz. Durum bu. Iktidar blokunda durumu bu. İletişim
06:28Başkanlığı'nın performansı da bu. Sizden tüm bunlar
06:31gizleniyor. Yani size de bize de yalan söylüyorlar. Bir
06:37yazardan alıntı yapmam gerekirse. Üstelik yalan
06:40söylediklerini biliyorlar. Bizim yalan söylediklerini
06:46bildiğimizi de biliyorlar. Ama buna rağmen yalan söylemeye
06:50devam ediyorlar. Bakın sürem az. Şunlara girmeyeceğim. Kaç
06:54sosyal medya hesabı üzerinden neler yapılıyor? Nasıl bir
06:58trollü haritası var? Kimlere neden bu bütçeler böyle
07:03arttırılıyor? Niye geçen sene gelen seçimler zamanında bir
07:08anda İletişim Başkanlığı'nın ödeneğe ihtiyacı oldu? Neden
07:12bu kalemlerin nereye harcandığını bilmiyoruz? Niye
07:15personel sayısı düzenli olarak artış gösteriyor? Hiç bunlara
07:19girmeyeceğim. Ama size nasıl bir manipülasyon yapıldığını
07:23anlatacağım şimdi. Şimdi Anayasa Mahkemesi bir karar
07:29alıyor. Sayın milletvekilleri. Bu karara göre de İletişim
07:34Başkanlığı bünyesinde manipülasyon ve dezenformasyon
07:37ile mücadele için Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle
07:41yapılan böyle bir düzenlemeyi basın ve ifade özgürlüğüne
07:46müdahalede bulunulduğu gerekçesiyle bu tür düzenlemenin
07:50Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılamayacağını kanunla
07:54yapılabileceğini söylüyor. Anayasaya aykırı bulduğu için de
07:57İletişim Başkanlığı'nın bazı yetkilerini iptal ediyor. Aynı
08:01gün bakın medya doğal olarak bu kararı haberleştiriyor.
08:06İletişim Başkanlığı'nın bazı yetkilerinin iptal edildiğini
08:10duyuruyor. Haberler İletişim Başkanlığı tarafından bu
08:15kararın resmi gazetede yayınlandığı gün bakın bu
08:20İletişim Başkanlığı'ndan aldığım manipülasyon nasıl
08:26yapılır? Başkanlığımızın bazı yetkilerinin iptal edildiği
08:30yönündeki iddialara dair açıklama. Diyor ki Anayasa
08:34Mahkemesi İletişim Başkanlığı'nın basın ve ifade
08:37özgürlüğüne müdahale eden yetkilerini iptal etti. Kararın
08:42ardından dezenformasyonla mücadele merkezi
08:44çalışmalarına devam edemez iddiası manipülasyondur. Bu da
08:48Anadolu Ajansı'ndan aynı haber. Yani AYM'yi manipüle ediyor.
08:55Anayasa Mahkemesi kararını sansürle ilgili kararını
08:59İletişim Başkanlığı sansürlüyor. İletişim
09:06Başkanlığı manipülasyon yaparak AYM kararının manipülatif bir
09:13haber olduğunu topluma denetlemeye çalıştığı bütün
09:18aygıtlarla ulaştırmaya çalışıyor. Ve bizim bu yalana
09:21inanmamızı bekliyor. Hepimizin siyasi parti fark etmeksizin,
09:25toplumsal kesim fark etmeksizin hepimizin bu yalana inanmasını
09:31bekliyor. Üzgünüm, yalan az kalır ama yalan demek zorunda
09:35kalıyorum. Ve sonra bu İletişim Başkanlığı'ndan ne bekleniyor?
09:41Dezenformasyon ve manipülasyonla mücadele. Sözünü
09:47ettiğimiz sözünü ettiğimiz rakamlar yani halkın bütçesi
09:52oldukça büyük rakamlar. Öyle bu kalemler nereye harcandı? Niye
09:59şeffaf değil?