Akşam saatlerinde gazetecilere yönelik seri gözaltılar tepkilere yol açtı. Gözaltı haberlerinin ardından çok sayıda yurttaş Halk TV'nin Zeytinburnu'ndaki binasının önünde toplandı. "Özgür basın susturulamaz", "Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları atıldı, gözaltındaki gazetecilerin serbest bırakılması istendi.
Kamera: Ozan URAL
(İSTANBUL)
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun basın toplantısında duyurduğu bilirkişinin açıklamasını yayınlayan Halk TV'nin sorumlu müdürü Serhan Asker, program sunucusu Seda Selek ve gazeteci Barış Pehlivan'ın akşam saatlerinde gözaltına alınması protesto edildi.
Halk TV önünde toplanan çok sayıda yurttaş ve parti temsilcisi "Özgür basın susturulamaz", "Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları attı.
hbrlr1.com/ctlccbwckckckl
Kamera: Ozan URAL
(İSTANBUL)
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun basın toplantısında duyurduğu bilirkişinin açıklamasını yayınlayan Halk TV'nin sorumlu müdürü Serhan Asker, program sunucusu Seda Selek ve gazeteci Barış Pehlivan'ın akşam saatlerinde gözaltına alınması protesto edildi.
Halk TV önünde toplanan çok sayıda yurttaş ve parti temsilcisi "Özgür basın susturulamaz", "Gözaltılar, tutuklamalar, baskılar bizi yıldıramaz", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" sloganları attı.
hbrlr1.com/ctlccbwckckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:30ve başına
01:00yürek yıldıramaz.
01:30Susturulamaz.
02:00Doldurduk.
03:30Adam şey yap. Adam şamlı yerine
05:00buradalar şu anda. Ve burası dakika dakika kalabalıklaşıyor.
05:03Sadece Cumhuriyet Halk Partililer değil, farklı
05:06siyasi partiden partilerden insanlar da burada. Ayrıca
05:09sanatçılar Aydınlar da burada. Orhan Aydın burada, Sunay
05:12Akın burada. Onlar da bu süreçte bir dayanışma örneği
05:15gösteriyorlar. Şunu ifade etmek isterim. Bugün üç gazeteci
05:19gözaltına alındı. Dün sokak röportajı yapan bir hanımefendi
05:22gözaltına tutuklandı. Kısa bir süre önce bir siyasi partinin
05:27genel başkanı, ondan önce belediye başkanları, sanatçılar,
05:30iş insanları yani açıkçası şöyle bir durumla karşı
05:35karşıyayız. Türkiye'de bir siyasal iktidar var. Ya
05:38benimlesin, ya benim yanımda durursun, ya benim istediğim
05:41gibi davranırsın veya seni gözaltına alırım, tutuklarım
05:46diyen bir siyasi iktidarla karşı karşıyayız. Nasıl yapıyor
05:49bunu? Siyasallaştırdığı, araçsallaştırdığı yargısıyla
05:52yapıyor. Yani yargıyı tamamen kendi tahakküm altına almış,
05:57medyanın yüzde doksan sekizini tahakküm altına almış, sosyal
06:01medya üzerinden oluşturduğu tırol ordularıyla, algı
06:03yönetimiyle bu toplumu sindirmek istiyorlar, bu
06:06toplumu korkutmak istiyorlar, bu toplumun umudunu karartmak
06:10istiyorlar ve tükenmiş iktidarlarını sürdürmek
06:12istiyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Iki tane temel
06:15amaçları var. Iki temel amaçları var. Bir, bu toplumun
06:19gerçek sorunlarının üzerine örtmek istiyorlar. Iki, bu
06:22topluma gözdağı vermek istiyorlar bu uygulamalarla.
06:25Nedir toplumun gerçek sorunları? Bugün Türkiye bir
06:27güvenlik kriziyle karşı karşıya. Yani bir sabah
06:30uyanıyorsunuz, bir çocuk katledilmiş, bir köy üstünü
06:33kapatmaya çalışıyor. Başka bir gün surdan genç kadınlar
06:37atılmış, başka bir gün uyanıyorsunuz, bir yeni doğan
06:41çetesi kar hırsıyla, para kazanma hırsıyla bebekleri
06:44katlediyor. Yani devletin en temel görevi nedir? Vatandaşın
06:48can ve mal güvenliğini korumak. Ikinci temel görevi bu ülkede
06:51adaleti sağlamak. Kendi vatandaşının can ve mal
06:54güvenliğini sağlayamayan bir iktidarla karşı karşıyayız.
06:57Adaletsiz bir iktidarla karşı karşıyayız ama aynı zamanda bu
07:00toplumu yoksulluğa ve sefalete sürüklüyen bir iktidarla
07:04karşı karşıyayız. On dört liralık en düşük emekli maaşı
07:07konuşulmasın diye her gün bu tür uygulamalarla toplumu
07:11sindirmeye, baskı altına almaya çalışıyorlar. Yirmi iki bin
07:13liralık asgari ücret konuşulmasın. Ortalama ev
07:17kirasının yirmi beş bin lira, otuz bin lira olduğu bir kentte
07:20İstanbul'da insanlar enflasyon altında insanların gelirleri gün
07:25geçtikçe eriyor, azalıyor, bunlar konuşulmasın, toplumun
07:29gerçek sorunları konuşulmasın istiyorlar. Her gün
07:32siyasallaştırdıkları yargılı yargıyla araştırdıkları
07:35yargıyla yeni bir gözaltıyla yeni bir tutuklama ile bu
07:39toplumun gerçek sorunlarını örtmek istiyorlar ve bu
07:42toplumu korkutmak istiyorlar, sindirmek istiyorlar, gözdağı
07:45vermek istiyorlar. Şunu çok açık ve net olarak bilsinler,
07:48Biz buradayız. Gençler burada, kadınlar burada. Aydınlar,
07:54gazeteciler, sanatçılar burada, buradayız. Ve bir erken seçim
07:58sandığıyla onları göndereceğiz. Asla umutsuzluğa
08:02kapılmasın hiç kimse. Bu ülkede kararlılıkla bu iktidarın
08:07baskıcı, otoriter yönetim anlayışıyla bir milim bile geri
08:11adım atmadan kararlılıkla mücadele edecek gençler var,
08:15kadınlar var, insanlar var, biz buradayız. Ve hep birlikte
08:18mücadele edeceğiz. Ve sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil,
08:21toplumun tüm kesimleriyle birleşik bir mücadeleyi
08:24vereceğiz ve bu iktidarı göndereceğiz. Türkiye'yi
08:26yeniden demokratikleştireceğiz. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın.
08:42Merhaba. Siz de uzun süredir tabii ki takipçisiniz
08:46genişliğinde saygıtlısınız. Bugün beş yıldaştasınız. Siz
08:51neler söylerseniz yani
08:56Her gün yeni ve her gün aslında eee bambaşka krizlere
09:01uyanıyoruz. Yargının bu kadar siyasallaştığı bir düzende
09:04eee gerçekten biraz önce de söyledim. Zalimin sonu
09:08yaklaştıkça zulmü artarmış. Şu anda yaşadığımız tam da
09:11yaşadığımız olayların açıklaması budur. Hakikatli
09:14şekilde budur. Fakat biz biliyoruz. Gerçeği biliyoruz.
09:18Yerel diktidarız. Kaybettiler. Ve bunu sindiremiyorlar. Ve
09:22toplumsal kendinden olmayan bütün toplumsal muhalefeti
09:25yargı eliyle siyasallaşmış yargı eliyle sindirmeye
09:30korkutmaya çalışıyorlar. Ama nafile. Niye nafile? Biz buna
09:34inat, yerel yönetimde belediyelerimizde çocuğun
09:36yanındayız, gencin yanındayız, kadının yanındayız, öğrencinin
09:40yanındayız, pazardayız, sokaktayız, milletin
09:42yanındayız. Her şeye rağmen bütün baskılara rağmen millet
09:46bunun cevabını sandıkta verecektir. Herkes çok umutlu
09:50olsun. Herkes çok ferah olsun. Aydınlık yakındır. Sandıkta
09:54millet bu baskıların bu zulmün cevabını çok açık bir şekilde
09:57verilecektir. Nasıl değerlendiriyorsunuz? Yani