TBMM Genel Kurulu'nda İstanbul'un deprem riski üzerine AK Parti ve muhalefet milletvekilleri arasında sözlü tartışma yaşandı. AK Parti milletvekili Yahya Çelik’in kentsel dönüşümle ilgili eleştirileri kısa süreli gerginliğe neden oldu. CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın ise AK Parti'nin başarı iddialarına yanıt vererek, gerçek teslimat oranlarını dile getirdi.
(TBMM) - TBMM Genel Kurulu'nda İstanbul'un depreme hazırlığı konusunda AK Parti ve muhalefet vekilleri arasında sözlü tartışma yaşandı. AK Parti sıralarından milletvekillerinin ses yükseltmesi üzerine Meclis Başkanvekili Celal Adan, "Ben size söz vereyim kardeşim. Gel ne konuşacaksan konuş, laf atmak yok. Niye bağırıyorsunuz burası sokak mı? Gel konuş kürsü burada. Terbiyeli ol. Bir huzursuzluk, bir yanlış anlaşılma varsa oradan buraya bağırmak ayıp" diyerek tepki gösterdi.
hbrlr1.com/ctltdiibkckckl
(TBMM) - TBMM Genel Kurulu'nda İstanbul'un depreme hazırlığı konusunda AK Parti ve muhalefet vekilleri arasında sözlü tartışma yaşandı. AK Parti sıralarından milletvekillerinin ses yükseltmesi üzerine Meclis Başkanvekili Celal Adan, "Ben size söz vereyim kardeşim. Gel ne konuşacaksan konuş, laf atmak yok. Niye bağırıyorsunuz burası sokak mı? Gel konuş kürsü burada. Terbiyeli ol. Bir huzursuzluk, bir yanlış anlaşılma varsa oradan buraya bağırmak ayıp" diyerek tepki gösterdi.
hbrlr1.com/ctltdiibkckckl
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Evet ben de Gazi Meclisi'mizi saygıyla selamlarken hem Ardağ'nın
00:05kurtuluşu hem de on iki Mart'taki kendi memleketim
00:09Erzurum'un kurtuluşunda düşman işgalinden kurtuluşunu da
00:12kutlamış olayım. Evet Sayın Başkan, değerli
00:15milletvekilleri, ülkemizin sanayide, turizmde, ticarette
00:19ve pek çok alanda lokomotifi olan İstanbul'un deprem riskine
00:23dikkatlerinizi çekmek için huzurlarınızdayım. Herkesin
00:27malumu olan bu gerçekle mücadelede İBB'nin
00:30vaatlerini yerine getirmek için yetersiz, daha vahimi, duyarsız
00:35kaldığını bir İstanbullu ve bir İstanbul milletvekili
00:38olarak görüyoruz. Halbuki altı Şubat günü yaşadığımız asrın
00:42felaketi coğrafyamızın bir gerçeği olan depreme ne kadar
00:45yakın olduğumuzu hepimize hatırlatmıştır. O günden
00:49itibaren bir an bile aklımızdan çıkarmadığımız deprem
00:52bölgesindeki inşa ve ihya çalışmalarını milletvekili
00:57arkadaşlarımızla ziyaret ettik. Bu vesileyle bizler de Gaziantep
01:01Şahin Bey'deydik. Yeni yuvalarına kavuşan
01:04depremzetelerimizin mutluluklarını paylaştık.
01:07Ziyaret ettiğim yerde şahit olduğum tabloyu sizlere de
01:11göstermek istiyorum. Bunlar maket ya da proje değil.
01:15Vatandaşımıza teslim edilmiş konutların resimleridir. O
01:20günden Dilek olay on bir ilimizde yüz seksen iki bin
01:27çalışan ile iki yüz bir bin bağımsız bölüm inşa edilerek
01:30vatandaşlarımıza teslim edildi. Ve üç bin dört yüz seksen bir
01:34şantiyede çalışmalar olanca hızıyla devam ediyor. O gün
01:39orada işittiğimiz duaların sorumluluğuyla gazi
01:42meclisimizin çatısı altından başta Cumhurbaşkanımız Sayın
01:47Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere bakanımıza, bakanlık
01:50çalışanlarımıza, mühendisinden işçisine varıncaya kadar emeği
01:55geçenlere şükranlarımızı sunuyoruz. Bravo. Asrın
01:58felaketinin izleri asrın inşasıyla siliniyor.
02:02Milletimizin duası ve desteğiyle oradaki enkazı
02:06kaldırıyoruz. Ama siyaset yapış şekliyle enkaza dönüşen
02:10muhalefette bir adım ilerleme göremiyoruz. Hala bağırıyorlar.
02:15Sadece bağırıyorlar. Oyalamadıkları için kapı
02:19dışarı ettikleri deprem zedeleri ve acı
02:21tecrübelerimizin olduğu deprem gerçeğini günlük siyasetlerine
02:25malzeme ediyorlar. Her konuda çıkıp konuşan muhalefet
02:28milyonlarca İstanbullunun hayatı söz konusu olunca
02:32görmezden gelip üç maymun oynuyor. Iş, icraate, deprem
02:36dönüşümüne gelince ise tamamen ortadan kayboluyorlar. Sizlere
02:40İstanbul'da yaşadıklarımızdan örnek vereyim. Iki bin on dokuz
02:44yılında İstanbul'un kentsel dönüşümüne beş yılda çözeceğim
02:48diyen bir belediye başkanı ortaya çıktı. Halk güvendi,
02:51oyunu verdi ama bir baktık ki ortadan kayboldu. Bir müddet
02:55sonra defalarca hazırladığı deprem seferberlik planını
02:58eline alan belediye başkanı tekrar ortaya çıktı. İstanbul'a
03:02yılda yirmi bin, beş yılda yüz bin konut dönüşümü sözü
03:05veriyordu. Ancak söz çok sürmedi, yine ortadan kayboldu.
03:09Birkaç hafta önce artık yüzü kalmadığı için billboardlara
03:13reklam vermek diyetindi. Bizim yirmi üç yılda yaptığımızı altı
03:18yılda yaptığını ifade etti. Nerelere yaptığını göster,
03:21tebrik edelim dedik, yine ortadan kayboldu. Deprem her
03:25türlü siyasetin üstünde bir meseledir. İstanbul'un olası
03:28bir depreme hazır hale getirilmesi için hızlı ve
03:31kararlı adımlar atılmak zorundadır. Çünkü milyonlarca
03:35hemşerimiz altı yüz elli bin yüksek riskli konut ve iş
03:38yerinde yaşamak zorundadır. Sayın milletvekilleri belki
03:41rakam büyük görülebilir. Içinizden nasıl yapacaklar
03:44diye soruyor olabilirsiniz. Bu tam anlamıyla öncelikleri
03:47belirleme meselesidir. Siz ne yaptınız diye soracak olursanız
03:50İBB başkanı yirmi üç yıla kıyaslıyor ama sadece iki bin
03:55on ikiden günümüze İstanbul'da dokuz yüz yirmi üç bin bağımsız
03:58birim ürettik. Yüz otuz yüz otuz dört bin bağımsız birimin
04:01inşasına devam ediyoruz. Madem kendilerine çok güveniyorlar,
04:05çıksın yaptıkları konut sayısını açıklasınlar. Ancak
04:08yapamazlar. Çünkü reklam belediyeciliğiyle bir yere
04:13kadar geldiler, maskeleri düştü, beceriksizlikleri
04:16görüldü. Konser ve benzeri etkinlikleri yapan kültür
04:20dairesine bir milyar beş yüz milyon lira para ayırdı
04:23Kerem. Ayırırken deprem risk yönetimi dairesine sadece dört
04:28yüz seksen beş milyon lira ayırdılar. Bu kısıklı deprem
04:31bütçesini bile tam olarak kullanmayarak depremle
04:34mücadeledeki eksiklikleri iyice belirgin hale getirdiler.
04:38İstanbullular ihtiyaçları için kapısına dayandığında hükümet
04:42bizi engelliyor, hedef benim diyor. Ancak kendi çıkarları
04:45için çalışırken nasılsa hiçbir engelle karşılaşmıyor. Boğaz'dan
04:50hazır bir buçuk milyarlık üç villa yapıp önündeki yeşil
04:53alanıydı. Yüz elli altı milyon lira ödeyerek
05:00bahane üretmeyi engelleniyoruz yalanlarını bırakmanızı tavsiye
05:04ediyorum. Çalışınca neler mi oluyor? On bir ilimizde yapılan
05:09depremle alakalı konutların fotoğraflarını gösteriyorum.
05:14Çalışınca bunlar oluyor. Pekala siz ne yaptınız? İstanbul'da
05:20İBB montlarının üzerine depreme yenilme sloganını ürettiniz. Tek
05:25yapabildiğiniz altı yılda bu icraat oldu. Bu utanç tablosu
05:29neticesinde önceliği hiçbir zaman İstanbul olmayan İBB
05:33başkanı daha önce beş yılda çözeceğim dediği kentsel
05:37dönüşüm sürecini yüz yılda bitiremeyeceğine karar
05:41vermiştir. Bize de Gazi Mustafa Kemal'in şu sözlerini
05:44hatırlatmak düşüyor. Kendiniz için değil, şahsınız için
05:48değil, bağlı bulunduğunuz ulus için el birliğiyle çalışınız.
05:52Çalışmaların en yükseği budur. Kendi şahsi çalışmaların
05:56milletimizin vicdan mahkemesine şikayet ediyor. Genel kurulu
06:04Başkanım Gökhan Başkan söz. Buyurun buyurun. Teşekkür
06:11ederim Sayın Başkanım. Bildiğimiz söylemleri bir kere
06:14daha dinledik. Tabii veriler ortaya çıkınca gerçekler ortaya
06:19çıkınca çarptırmalar sessiz kalacak. Altı yüz elli bin
06:24bağımsız konut yıkıldı. Bir yıl içerisinde teslim edeceğiz
06:28dediniz. Kendi rakamlarınızla iki yıl sonra teslim
06:31edebildiğiniz oran yüzde otuzdur. Bu oran Hatay'da yüzde
06:35on sekizdir. Siz buradan bir başarı öyküsü çıkartmaya
06:38çalışıyorsunuz. Bu olsa olsa bir utanç konusu olabilir. Önce
06:42bunu söyleyeyim. Ayrıca ayrıca oran veriyorum. Bir dakika bir
06:48dakika. Matematik var mı? Matematik var mı? Matematik var
06:51mı? Başkanım. Bir dakika bir dakika. Bir dakika bir dakika
06:54Sayın Milletim. Biraz evvel siz diğer gruptan laf atılmasına
07:00itiraz etmiştiniz. Bir dakika itiraz. Laf atmayınız. Buyurun.
07:07Evet teşekkür ederim. Söylediğim gibi
07:12Bir dakika açıverin. Bir yılda teslim edeceğim diyenler iki
07:17yıl sonra ancak yüzde otuzunu teslim edebildiler. Hatay'da bu
07:22oran yüzde on sekizdir. Utanmadan buradan bir başarı
07:25öyküsü çıkartmaya çalışıyorlar. Gelelim İstanbul'a. Insan biraz
07:30düşünmez mi? Bin dokuz yüz doksan dörtten iki bin on dokuza
07:33kadar yirmi beş yıl sen yönettin. Iki bin on dokuzdan
07:37iki bin yirmi dörde kadar yirmi beş ilçe belediyen vardı.
07:40Yalandan başka bir şey söylemediğin için önce on üç
07:44bin fark. Sonra sekiz yüz bin fark. Sonra bir milyon fark
07:48yedin. Hala konuşuyorsun be kardeşim. Hala konuşuyorsun.
07:51Sayın Temelli buyurun.
07:57Sayın Başkan
08:01Sayın Başkan teşekkür ederim. Deprem konusu gerçekten siyasete
08:06burada malzeme edilecek bir konu değil. Deprem bölgesine
08:10gidip gördüyseniz konteyner bile yok. Öyle köyler var.
08:13Geçseydiniz burada bu kadar rahat konuşamazdınız.
08:17İstanbul'a gelince İstanbul vekilinin İstanbul'dan haberi
08:22yok. Evet bir deprem riski var ama bu deprem riskinin
08:26merkezi Çağlayan Adliyesi'ndedir. Orada halka
08:29hizmet etmek için o belediye meclis üyelerine kent
08:33uzlaşısını bahane eden bir zihniyet vardır. Bu hizmetin
08:37önünü kesen bu anlayıştır. Dolayısıyla depremi siyasete
08:40malzeme etmek yerine aslında bu siyasetinizi görüp düzeltmeniz
08:45gerekiyor. Evet. Uşak hemen vereyim. Hemen vereyim. Bir
08:52dakika. Uşak İl Genel Meclisi.
09:03Ya ben size söz vereyim kardeşim ya gel. Ne konuşacaksan
09:07konuş. Laf atmak yok bak. Uşak Uşak İl şuraya gelir mi buraya?
09:14Niye bağırıyorsunuz siz? Nereye bağırıyorsunuz ya? Burası
09:18sokak mı ya? Gel konuş buraya. Terbiyeli ol. Terbiyeli ol.