• evvelsi gün
TBMM Genel Kurulu'nda, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) bütçesi ve sanayisizleşme konuları ele alındı. CHP milletvekilleri, TÜBİTAK'ın bütçesinin yetersiz olduğunu ve Türkiye'nin erken sanayisizleşme sürecinde olduğunu vurguladı.
(TBMM) - TBMM Genel Kurulu'nda, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu ile İlgili Bazı Düzenlemelere Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri devam ediyor. CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, "Bütçe meselesi çok önemli. TÜBİTAK'ın bütçesinin 2025 yılı bütçesinin yüz binde üçü olduğunu biliyor musunuz? Bu bütçeyle yararlı bir bilgi beklemek olası değildir" dedi. CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu ise, "Biz esasına bakılırsa erken sanayisizleşmekteyiz yani henüz gelişmiş bir ekonomi olmadığımız halde sanayisizleşmeye başladık. Bizim yüksek teknoloji üretimimiz, bu ürünlerin ihracat içindeki payı yerinde sayıyor, hatta geriliyor" diye konuştu.

hbrlr1.com/ctldaccykckckl

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, komisyonumuz
00:09KOBİ'lerin ve sanayinin genel sorunlarına değil altı yıla
00:14yayılan hatalı mevzuatların düzeltilmesi ve maalesef buna
00:19ilişkin çalışmalara büyük bir mesai harcamaktadır. Vatandaşın
00:24acil çözülmesi gereken sorunları varken komisyonda
00:28harcadığımız mesainin aynısını şu anda mecliste de harcıyoruz.
00:32Oysa asıl tartışılması ve görüşülmesi gereken Türkiye
00:36sanayinin ekonomi modeli çerçevesinde bile istiğe
00:40daralmaya terk edilmesidir. Tartışılması gereken iki bin
00:44yirmi beş yılına sanayimizin büyük sorunlarla girdiği gerçeği
00:48karşısında meclisimizin nasıl çözümler üreteceğidir.
00:53Vatandaşın, yatırımcının, sanayicinin, KOBİ'lerin
00:57sorunlarına eğilmeyen TÜBİTAK'a tam anlamıyla siyasallaşmayı
01:01getiren KOSGEB'in içini boşaltan yetkiyi fütursuzca kullanan bir
01:06anlayışın hakim olduğu bu kanun teklifine baştan karşı
01:10çıktığımızı burada ifade etmek isterim. Değerli milletvekilleri
01:16torba kanunu uygulamaları, tekliflerin meclis dışında
01:19hazırlanması, iş tüzük madde otuz sekiz gereklerinin yerine
01:24getirilmemesi meclisin müzakereci organ olarak çalışın
01:28çalışmaması veya çalıştırılmaması anayasa
01:32mahkemesinin anayasaya uygunluk denetiminin etkili bir
01:35çerimde yapılmasını zorlaştırması en başta anayasanın
01:39yasama yetkisi Türk milleti adına Türkiye Türkiye Büyük
01:44Millet Meclisi'nin bir ııı bu yetkisi devredilemez hükmünü ve
01:49anayasa hükümleri yasama, yürütme ve yargı organlarını
01:54idare kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk
01:57kurallarıdır. Kanunlar anayasaya aykırı olamaz
02:01hükümlerine açıkça aykırılık oluşturmaktadır. Bu saptama bu
02:07kanun teklifi içinde geçerlidir ne yazık ki. Kanun teklifi
02:11AYM'nin iptal ettiği hükümlerin şimdi yasa yoluyla düzenlenmesini
02:15içermektedir. Meclis ve komisyonlar bir üretim alanı
02:19olmaktan çıkarılmış tam anlamıyla bir tadilat alanına
02:23dönüştürülmüştür. Sanayi komisyonumuz üretim alanına
02:28birikmiş sorunların çözümüne zaman ayırabilecekken tek adam
02:33rejiminin altı yıllık hukuksuz inşasının örneği olan teşkilat
02:37düzenlemeleri anayasa mahkemesinin iptal kararları
02:41sonrasında tek tek meclise gönderilmektedir. Bu kabul
02:45edilemez bir durumdur arkadaşlar. Teklifin birinci
02:48maddesi kanunda açıkça hangi ihlaller karşısında hangi cezan
02:53verileceğini tarif etmektedir. Yine ikinci madde yasama
02:58yetkisinin hiçe sayıldığı cumhurbaşkanlı hükümet
03:01sistemine geçiş döneminde kanun yoluyla yapılması gereken
03:04değişikliklerin cumhurbaşkanı ııı kararları ve kanun hükmünde
03:09kararlarla yapılmasının bir örneğidir. Yasama organı yedi
03:13yılın ardından AYM iptal kararları doğrultusunda
03:16getirilen teklifleri görüşmekte ve uyarılarımızı dinlemeyen
03:19iktidarın hukuksuz düzenlemeleri meclise zaman kaybettirmektedir.
03:24Üçüncü madde ise yine iki yüz elli bin liraya kadarki
03:28ihtilaflarda konunun yargıya taşınmasını ya da davalardan
03:33vazgeçilmesi hükmünde ııı hususunda yetkili kılınmaktadır.
03:38Kurul maddi hukuki nedenlerle kovuşturulmasında yüksek
03:42mahkeme ve ııı mercilerde inceleme istenmesinde kamu
03:47yararı bulunmayan konularda açılmış ya da açılacak dava,
03:51icra ve benzeri takiplerden vazgeçebilecektir. Biz tabii
03:55bunun ııı ne kadar yarar getirdiği konusunda ve neden
03:59iki yüz elli bin TL olduğu konusunda komisyonda da
04:02itirazlarımızı dile getirdik. Burada da yine dile
04:05getiriyoruz. Teklifin dördüncü maddesi her türlü yardım,
04:10bağış ve vasiyet kurum dışında verilecek hizmetler karşılığında
04:14alınacak olan paralardan kurumun gelirlerine eklenen kısım, yayın
04:18gelirleri ve diğer faaliyet gelirleri, gelir ve kurumlar
04:22vergileriyle bu vergiler yerine kaim olacak diğer vergilerden
04:26kurumun her türlü tesis, bina, arazi, bina ve arazi
04:30gelirlerine muaf olmaya ııı devam edecektir. Beşinci madde
04:35TÜBİTAK'ın desteklediği projelerde kamu görevlilerine
04:38ödenmekte olan ve yine yönetim kurulunun karar bu konuda karar
04:43vermesine devam edilecektir. Altıncı maddede sorunlu bir
04:47maddedir yine. TÜBİTAK'ta toplu sözleşme kapsamı dışındaki
04:51personelin ve dışarıdan görevlendirilenlerin ücret ve
04:55ödemelerinde miktarlar ve üst sınırlar konmaktadır. Altıncı
04:58maddenin son cümlesi sorunludur. Ve ııı burada iki
05:03konu, iki konu, iki sorunlu alan vardır. Birincisi referans
05:07ücret veya ödemeyi belirleyecek organ işveren statüsünde olan
05:11yönetim kuruludur. Dolayısıyla objektif bir değerlendirme
05:14yapılması burada mümkün görünmemektedir. Ve iki bin on
05:18sekiz öncesindeki halinde bilim kurulu tarafından bu referans
05:21ücret belirlenirken bu değiştirilmiş ve referans
05:25ücretin yönetim kurulu tarafından belirlenmesi
05:28düzenlenmiştir. Ikincisi ise yönetim kuruluna kanunla
05:32ücretin bir kısmının performansa bağlı olarak belirleme yetkisi
05:36verilmesidir. Ve bu hukuken yanlıştır. Ücret işin karşılığı
05:40olarak sözleşmeyle belirlenen bir ödeme türüdür. Dolayısıyla
05:44yönetim kurulunun inisiyatifine ve ııı subjektif kurallara
05:49bağlı olarak bırakılamaz. Değerli milletvekilleri tüm
05:52kurumlarda olduğu gibi TÜBİTAK'ın ve KOSGEB'in de
05:56içi boşaltılmıştır. Dünya ülçeinde tek bir teknoloji
05:59projemiz yokken olanlar da kabul görmemişken biri ııı ön
06:05önemli kurumlarımızdan biri olan TÜBİTAK bünyesinde okunmuş
06:09fasulyeye ne yazık ki papa zereinin adının değiştirilmesine
06:13derginin ve üzerinde tüm dünyada Darwin yılı
06:17kutlanırken ııı TÜBİTAK'ın dergisinde Darwin'in
06:21çıkarılmasına varan bir sürü absürt uygulamalar oluşmuştur.
06:25Bilimsel verilerle sunulan projeler desteklenmezken
06:29maalesef bu hurafeler ve absürt projeler desteklenmiştir.
06:33TÜBİTAK böyle bir kurum olmamalıdır arkadaşlar.
06:37Liyakatın olmadığı, sadakatin olduğu bir kuruma
06:40dönüştürülmüştür TÜBİTAK. Böyle olmamalıdır arkadaşlar. TÜBİTAK
06:44bizim göz bebeğimiz bir kuruluştur. Yine meclis bu
06:48kanun teklifi örneğinde olduğu gibi kısır bir döngü içerisine
06:51sokulurken bakın işçinin, emekçinin, kobilerde sanayicinin,
06:56iş insanlarının, iş kadınlarının, kooperatiflerin,
06:59ticaret erbaplarının maalesef derin bir çaresizliğe içildiği
07:04görülmektedir. Devleti yöneten organlar halkın gerçek
07:08sorunlarından uzak, vatandaşın derdiyle dertlenmeyen bir
07:11yapıda ısrar ederek günü kurtarmaya dönük kişisel
07:15menfaatlere dayalı ya da siyasi gelecek hesaplarıyla hareket
07:19etmektedir. Iki bin yirmi dört yılında dış borçlara iki yüz
07:22yirmi altı milyar dolar ödenirken maalesef ne işçi, ne
07:27çiftçi, ne emekçi, ne esnaf bu ııı bu faiz sarmalından ııı
07:33etkilenen en önemli etkilenen kesim olmuştur. Türkiye kamu
07:38ve özel sektöre ait toplam dış borç stoku eylüli iki bin yirmi
07:42dört itibariyle beş yüz yirmi beş nokta sekiz milyar
07:46dolardır. Dolayısıyla değerli milletvekilleri, AKP
07:50iktidarları döneminde dışarıya toplam iki yüz elli altı nokta
07:54iki milyar dolar faiz ödendi. Vatandaşın bankalar ve finans
07:58kuruluşlarına olan bireysel kredi ve kredi kartı borçları
08:02toplamı dört trilyon dört eee dört trilyon doksan dokuz
08:07milyar lira olarak belirlendi. Varlık yönetim şirketleri ve
08:11TOKİ'ye olan taksitli konut kredisi borçlarıyla birlikte
08:15toplam borç dört trilyon iki yüz otuz bir milyar lira oldu.
08:19Değerli milletvekilleri bunları listelersek sayacak çok şey var
08:25elbette. Faiz oranlarında yaşanan yüksek seyir ve yüksek
08:28enflasyon geliri yeterince artmayan vatandaşın borçlarını
08:32geri ödemelerini zorlaştırıyor. Vatandaşlar giderek yeni borç
08:37sarmalı içerisine giriyorlar. Cumhurbaşkanlığı nasıl böyle
08:40emrediyor diyerek Merkez Bankası'na faiz indirmeye
08:43başladığı iki bin yirmi bir yılından sonra vatandaşların
08:47bankaya ödediği faiz tam yedi kat arttı. Değerli
08:52milletvekilleri iki bin yirmi beş yılının Ocak ayında
08:56mahkemeler iki yüz otuz bir dosya için konkordato geçici
09:00mühlet kararı verdiler. Konkordato geçici mühlet kararı
09:04verilen dosya sayısı geçtiğimiz yıl için bin yedi yüz yirmi
09:08dört oldu. Bunlar düşünmemiz gereken şeyler değil mi? Sanayi
09:13Komisyonu'nun bunun üzerine fikirler üretmesi ve kanunlar
09:17çıkartması gerekmiyor mu arkadaşlar? Yine baktığımız
09:21zaman top verilerine göre iki bin yirmi dört yılında toplam
09:24otuz iki bin yüz altmış altı şirket tasfiye edilirken otuz
09:28bir bin dört yüz on altı şirket de kapanmış görünüyor. Millet
09:33aç gezerken kadınlar pazarlarda artık toplarken çocuklar okula
09:38aç giderken mimarlar, mühendisler, şehir plancıları,
09:42kamu mühendisleri, taşeronlar, işçiler, emekliler, asgari
09:47ücretliler, açlık sınırının altında maaşlara talim
09:50ettirilirken milyonlarca üniversite mezunu genç işsiz
09:54gezerken maalesef atamalar yapılmazken kadınlar ekonominin
09:59hiçbir

Önerilen