Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • bugün

Kategori

🗞
Haberler
Döküm
00:00Müzik
00:00Ülkenin gündemi yüzünden birazcık ara vermiş olarak yeniden üç kuşak söyleşilerine dönmüş bulunuyoruz.
00:22Özel bir konuğumuz var.
00:23Yavuz Önen benim için çok eskiden beri tanıdığım için çok da özel geçmişini bildiğim için ama yeni kuşaklar ne kadar bilir bilmiyorum ama eski kuşaklar çok iyi biliyorlar.
00:34Yavuz Önen yaşamın çok önemli saç ayaklarında yani çok uzun soluklu bir defa kültür ortamı yetiştiği midyat kökenli aile kökeniyle çok kültürlü bir ortamda yetişiyor.
00:49Sonrasındaki yıllarda çok etkin bir mimarlık çalışmaları söz konusu eşiyle birlikte üstelik ağırlıklı da sanat kültür sanat boyutu derinlikli olan alanlarda çalışmak ve birlikte üretim yapmak.
01:09Ve üçüncü sadece ya da insan hakları ve çok o alanda da hem uluslararası hem uluslararası düzeyde ülkemize çok katkıları olmuş bir insan.
01:19Hoş geldiniz.
01:21Hoş bulduk.
01:21Tabii ki bu üç kuşak söyleşilerinde çok iyi tanıdığımı düşündüğüm insanların önce ders çalışmak için varsa kitapları istiyorum.
01:31Yavuz Önen'in de Hayatı Sevdim diye bir kitabı var ve o kitabı önceden aldım.
01:40Baştan sona okudum.
01:41Dersime çalıştım sonuç olarak ve bildiğimi zannettiğim yaşamında pek çok satır arasında çok önemli şeyleri kaçırmış olduğumu da gördüm.
01:50Bu benim soru sormama katkıda bulunmuş olacak.
01:56Yol gösterici olacak.
01:59Meraklıları şey derler.
02:01Çünkü bunlar çok önemli alanlar ve çok önemli çalışmalar.
02:06Biz Yavuz Önen'le aslında birebir tanışmalarımız insan hakları ağırlıklı olmuştu.
02:12İnsan Hakları Derneği'nin kuruluş süreçleri ve ondan sonrasında da İnsan Hakları Vakfı'nda siz çok uzun soluklu çalıştınız.
02:20Vakıfın uluslararası boyutunda da çok uzun çalıştınız.
02:24Zaten yaşam öykünüzde de gördüm ki yurt dışında da eğitiminiz çok dil bakımından da ayrıcalıklı konumda olduğunuz için.
02:34Uluslararası temsilde de çok rol almışsınız.
02:40Bizim ülke olarak ne yazık ki Uluslararası İnsan Hakları Örgütleri'ne çok gereksinimimiz oldu her dönemde.
02:4670'lerde de 80'lerde de sonrasında da şimdi daha çok var ama şimdi duyarlılıklar farklılaştı.
02:57Nereden başlayacağımı da bilemedim.
03:00Nereden başlayalım?
03:01Önce ben de bu davet için Şükran çok teşekkür ediyorum.
03:08Böyle bir Kadir Şinas eski deyimiyle değer bilir bir davranış dolayısıyla çok mutlu oldum.
03:16Keyifli bir söyleşi olmasını dilerim.
03:19İzleyenler için keyifli bir söyleşi olacağına eminim.
03:23Çünkü yeni kuşaklar artık merak ediyorlar geçmişi ve geçmişle bir iletişim kurarak kendi geleceklerini kurgulamak istiyorlar.
03:33Bu çok güzel bir gelişme.
03:34Yani öyle özel günler yaşıyoruz bu anlamda.
03:37Hafıza çok önemli.
03:38Evet.
03:39Çünkü hafızalar siliniyor yeni dönemde en büyük dünya hegemonyasında elinde tutanların,
03:47hegemonyayı yönetenlerin başvurduğu en önemli iş, yaptığı iş bu.
03:56Hafızayı silmek, hafızayı yok etmek.
03:58Çünkü dibe vurarak her seferinde aynı oyunu oynayabiliyorlar.
04:02Evet.
04:03Emperiyat çıkarlar adına.
04:04Yeniden kurguluyorlar yaşamı.
04:06Yeniden kurguluyorlar.
04:07Onun için biz de buna inat.
04:10Evet.
04:11Hafızayı güçlü kılmak için elimizden geleni yapacağız.
04:14Yapıyoruz.
04:15Siz de belleğiniz çok canlı.
04:17Onu biliyorum.
04:19Katkıda bulunacağınızda inanıyorum.
04:20Evet.
04:21Evet.
04:21İsterseniz şeyden başlayalım.
04:24Çok kültürlü bir ortamda yaşamanın ayrıcalıkları.
04:27Evet.
04:28O bir şeyler farklı bir çocukluk, farklı bir kimlik kazandırıyor insana.
04:34Kuşkusuz.
04:35Yani.
04:35Bunu ben yaşamım boyunca böyle gördüm ve öğrendim bunun böyle olduğunu fark ettim.
04:40Siz o birikiminizi kullandınız sonra çok etkin olarak.
04:43Yani evet çok yani beni yaşama bağlayan ama yaşamda da yönlendiren bir ortam, çocukluk ortamı.
04:53Midyat'ta doğdum 1938 yılında.
04:57Evet.
05:00Enteresan bir ortam.
05:02Çok kültürlü bir ortam.
05:04Orada da değişik diller var.
05:06Değişik inançlar var.
05:08Değişik kimlikler var.
05:09Ve hepsi bir arada yaşıyor.
05:12Çok ilginç.
05:13Yani 1915'in etkileri yarattığı ortam, Süryani, Kırım'ı, Örmelik'i, bütün bunlara rağmen benim çocukluk dönemim bir daha insancıl ve daha birbirini seven sevgi ortamının ayakta kaldığı bir döneme rastlıyor.
05:36Bir rehabilitasyon dönemi diyebiliriz ona.
05:41Evet.
05:42O nedenle çok sıcak bir ortamdı.
05:46Yani bu farklı kimlikler, farklı inançlar birbirlerini sevdi, birbirleriyle komşuluk yaptı, gitti geldi, karşılıklı alışverişte bulundu.
05:58Bu nedenle bizim çocukluğumuz böyle bir öğretiyle bezendi ve sokakta dört ayrı bin öğreti.
06:07Şimdi o dönemi anlatırken çok da uzun bir bölüm.
06:11O kadar uzun tabii biz burada konuşamayacağız onları ama benim bir gözlemim oldu bütünü üzerinden.
06:17Siz oradaki tanıklıklarınızı ve paylaşımlarınızı anlatırken şeyi tam kafamda oturtamadım.
06:25Yani akraba hangisi, hangisi komşu, hangisi ailede, bir arada, hangileri birbirleriyle evlenmiş, hiç önemli değil.
06:33Herkes, herkese çok yakın.
06:35Evet, evet, evet. Bir aile gibi, büyük bir aile gibi.
06:39Ve çok farklı ve çok birbirine karşı inançların sahiplerinin, aidiyetlerinin olduğu bir birliktelik söz konusu.
06:46Bu tabii çok ayrıcalıklı bir ortam.
06:47Bu yaşam mekanda da yansıyor.
06:50Yani mesela dükkan sahipliği de böyle.
06:52Ticaret yapanlar hep yan yana ama hepsi Müslüman ve Kürt ya da Türk değil.
07:00Hepsi Süryani değil, hepsi Ezidi değil.
07:03Gerçi Ezidiler sadece kırsal yaşamın ortamında kaldılar.
07:08Onlar Midyat'a ürünlerini satmak için gelirlerdi.
07:12Ama Midyat'ın esas bu esnaf ortamını ve zanaatkarlık ortamını oluşturan gayrimişler, Süryan'de.
07:21Sizin büyük yerinizde orada yönetici yani belediye başkanı falan doğrudan var.
07:26Evet, 1943-1950.
07:30Demokrat Parti ikizlerine kadar, 43'ten itibaren babam Yören'in belediye başkanı.
07:36O yüzden de çok şanslı bir çocukluk.
07:39Ve onun verdiği değerlerin sizin sonraki eğitim olanaklarıyla da çok iyi eğitim aldığınızı biliyorum.
07:45Uzun uzun yine onları da sormayacağım ama çok önemli o.
07:49Çok iti mezunusunuz.
07:52Evet, o İstanbul, Midyat İstanbul hattını, o yolu açan amcam, büyük amcam.
08:01Ama kilit bir üniversite.
08:03Yani bizim ülkemiz tarihinde iti ve iti mimarlık çok özel bir.
08:10Çok özel.
08:10O dönem şöyle söyleyeyim.
08:12Yani bizim fakültenin kuruluşu 1953-54 eğitim dönemi, Alman mimarların, nazi zulmünden kaçan Alman hocalarının katkıları da var.
08:27Üniversitelerimizde o dönem bu Almanya'dan gelenlerin hepsinde çok temel eğitimde çok katkıları olmuş ve Cumhuriyet dönemi eğitiminin kalitesini çok yükseltmiş yani.
08:40Onun için İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi'ndeki eğitim programı ve 5 yıl, biz şimdi 5 yıllık mimarlık eğitimi kalmadı.
08:504 yılda düştü ama biz 5 yıl eğitim gördük ve bizim titrimizde mühendislik de var.
09:00Mühendislik eğitimi, şehir planlama eğitimi, sanat tarihi eğitimi çok boyutlu bir eğitim programımız oldu.
09:08Onun için çok iyi eğitildik.
09:10O bakımdan da çok şanslıyım.
09:12Tabii.
09:13Şimdi o sizin iş yaşamınıza da yansımış sonrasında.
09:17Tabii. Yaptığımız işin kalitesi de biriniyor.
09:20Eşiniz de meslektaşınız.
09:22Evet.
09:22Yani benim sevgili arkadaşım Teoman Öztürk'le sınıf arkadaşıymış eşim.
09:27Evet.
09:27Onu da orada öğrendim.
09:29Yani gerçi tanıyordum orada sizi o evde de gördüm ama o bağları bilmiyordum o kadar sıcak bağları.
09:35Evet.
09:36Yani bir temem OBE var.
09:38O bizim yani benim gençlik yıllarındaki, gazetecilik yıllarındaki Türkiye'deki top sosyal yaşama katkılarıyla.
09:45ve bir mimarlar odası var, bütün odalar var ve hepsinin içindesiniz siz ve hepiniz iç işçesiniz.
09:55Evet.
09:55Yani komün gibi bir şey yani müthiş bir dayanışma meslek örgütlerinin yani buraya tabipleri de koyun hepsinin bütün yaşam demokratik örgütlenmeleri.
10:05Yani hepsinin kucaklaşıp birbirleriyle iletişim içinde ülkenin o güncel ve çok ağır sorunlarına katkıda bulunma savaşımı vermiş örgütler bunlar.
10:17Hepsi bir arada.
10:18Evet şimdi 60'lı yıllar 1961 anayasasının sağladığı bu demokratik ortamın o anayasanın verdiği temel hak ve özgürlüklerin ortamında yeni bir sosyal hareketlilik yaşıyordu 60'lı yıllarda.
10:35Benim odaya kaydolduğum 1963 yılı böyle bir yıldı.
10:40Yani ben mimarlar odasına kaydolduğumda mesela Varto deprimine karşı devletin sorumluluğunu eleştiren bir ekip vardı mimarlar odasında.
10:52Yani bize eleştirmeyi düzenle hesaplaşmayı öğreten bir yönetim vardı bizden önce.
11:01Ama bu 60'lı yıllar ayrıca bu sonradan gelen genç mimarları da sürece katan yıllar oldu.
11:10Onun için o söylediğin tabi 68'e gelince 68 olaylarının da katkılarıyla bir aile ortamı oluştu mimarlar ortamında.
11:22Yani biz o dönemin gençleri bir araya geldik.
11:25Sizin anılarınızla benim diğer üç kuşak süreçlerindeki insanlarla yaptığım anılar arasında korkunç bir çakışma var.
11:33Herkes herkesi tanımış.
11:35Herkes herkesle dayanışma içinde olmuş.
11:38Ve herkes herkesle birlikte Cumhuriyet Aydınlanmacılığında ittifak etmişler.
11:43Yani bir Doğan Hoca o zaman da vardı.
11:46Yakın tarihlere kadar hep vardı Doğan Kuba'ndan söz ediyorum.
11:49Yani sizin alanınızdan bir isim olarak aklını geldik.
11:52Evet hocam çok sevgili arkadaşım, abim.
11:56Evet.
11:57Benim sokaklarda gördüğümde İstanbul'a tapan ve köy kent olayını haberciliğini yapan yani isyan eden toplumsal olarak.
12:09Toplumu uyarmaya çalışan.
12:11İstanbul köy kent oluyor dikkat edin diyen adam yani.
12:14Herkes kavgacı, herkes toplumsal sorumlu olan insanlar ve herkes çok farklı meslek alanlarından ittifak içinde.
12:23Tabii solun yükselişi ile birlikte anmak lazım bu gerçekliği.
12:28Türkiye'de solun yasaklarının delindiği, sol yayınların başlandığı,
12:36Marksizmin öğreti olarak okunmaya başlandığı, fark edildiği,
12:42dünya devrimci hareketleri hakkında görüş, beyan etme özgürlüklerinin uç verdiği dönemler onlar.
12:51Yayınlar çıkıyor, sol yayınlar çıkıyor.
12:54Tabii bu ortamlar hep birbirini besleyen orta gelişmeler ya da sahne oluyor.
13:01Ama sanki böyle bir pusu şey var, mıknatıs var aranızda hepinizin birbirinizi çekiyorsunuz.
13:10Benim söyleşi konuklarımın bu kadar yaşamlarında birlikte olduklarını ben yeni ayırımına varıyorum.
13:16Çünkü her birini tek tek tanıyorum ama bu üç kuşaktan herkes herkesle beraber olmuş.
13:23Herkes herkesle birlikte çalışmış, savaşın vermiş, ittifak yapmış, bedel ödemiş.
13:31Yani tabii bedel ödemede sonradan yeni öğrendiğim, onun vurgusunu hep yapma gereğini de duyuyorum.
13:39Atladığım, atladığımız ki bizim de özelimiz vardı o zaman, Cumhuriyet'te bir yönetimden kopma sürecimiz oldu.
13:48Nadir Nadir'in uzaklaştırılması süreci, denizlerin idamları da o sürece geldi.
13:53Orada anormal bir şekilde her renkten, her kimlikten, her siyasetten sol, birleşikte savaşın vermiş.
14:02Birlikte cezaevlerine girmişler, birlikte işkencelerden geçmişler.
14:05Doğru, birlikte ölmüşler.
14:08Ve ölmüşler tabii.
14:09Yani sizin yaşamınızda da onlar çok var.
14:11Yani ben Yılmaz Güneyi Duruşma'da izliyordum.
14:16Karısını dışarıda görüyordum.
14:18Sizin içeride çok uzun süre birlikte yattığınızı yeni öğrendim.
14:22Yani liberal soldan bir sürü aydınımız ki ben ne de kişisel olarak hepsinin de Avrupa Sosyalistleri de diyelim onlara.
14:33İletişim Yayınları grubunu falan, Murat Belge'leri de katıyorum buraya.
14:41Bizim sendikal seminerlerde de olmaları lazım.
14:43O da bir ekol, bir de bakış açısı diye buluşuyorduk yani hepsiyle birden.
14:51E hepsiyle birden de ben hapistiyatlarınızı bilmiyordum.
14:54Yani ben Murat Belge'nin hapistiyatlarını bile bilmiyordum.
14:56İki, yirmi yedi ay kaldık beraber.
15:00Hücrede kaldık.
15:02Yirmi ay hücrelerde kaldık.
15:04Yani bu...
15:05Sağmalcılarda.
15:07O dönem işte gerçekten gazete açısından izleme kopukluğu olmuş bizim için.
15:14Ama başka alanlarda da yararı oldu.
15:17Yani o da, onun da altını çizdiğim.
15:22Deprem mühendislerini falan tanımış olduk.
15:25İnşaat mühendisleri odasının şeyini, reisi.
15:31Sezai Türkeşliği Fezi Akkaya reis.
15:34Yani onları tanıdım.
15:35Yani o Cumhuriyet döneminin yaratıcı.
15:39Ankara'da bürolarımız karşılıklıydı.
15:41Aynı apartmanda.
15:42Gördüm, gördüm.
15:43Onun için söyledim.
15:45Altını çizdim.
15:46Onu söyleyin diye.
15:47Evet, evet.
15:48Onun için dedim.
15:50Mıknatıs gibi birbirinizi bulmuşsunuz.
15:52Yani içeride, dışarıda.
15:55Evet.
15:56Ben Yılmaz'ı içeride...
15:57Yani Sağmalcılar Cezaevinden o şeye Selimiye'ye götürülüyordu.
16:02Merdiven altı denen yerde karşılaştık.
16:06Sanki birbirimizi doğuştan beri tanıyormuş gibi görür görmez kucaklaştık.
16:13O sahneyi öngörebiliyorum.
16:16Çünkü hiç tanışmadıkları halde bizim gazetenin bir 7 Mayıs toplantısında yakın bir mekandaymış Yılmaz Güney.
16:23Yandan hemen gelip Nadir Bey'e ve İlhan Selçuk'un bir sarılışı vardı.
16:2740 yıllık akrabası gibi.
16:29Yani bu bir kültürel duruş.
16:32Evet.
16:32Bir yaşama bakış.
16:33Candan davranıyordu.
16:36Toplumsal duruşluğu hepsi bir arada.
16:39Ve tabii sanata da yansıyor.
16:41Üretimine yansıyor her şey.
16:43Herkes içerisinde.
16:44Şimdi devam edelim.
16:46Çok yoğun üretiminiz var.
16:50Hem mimarlar odası ilişkileri içinde, sahibi başkan olduğunuz için değil.
16:56Mimar olarak doğrudan doğruya.
16:58Eşinizle de birlikte.
16:59Siz hep çocukluk, o şeyin çok etkisi var sizde.
17:07Restorasyon ve değerli eserleri onarmak, yeniden yaşam kazandırmak, yeniden topluma ulaştırmak da kültüre ağırlıklı bir meslek uygulamanız var.
17:20Evet, öyle oldu ama onun öyküsünü biraz anlatayım mı kısa?
17:25Tabii tabii.
17:261980 darbesi...
17:27Anlatın diye sordun zaten.
17:281980 darbesi bizi dağıttı.
17:32O demin söylediğin hani bir arada yaşayan, sol sosyalist kadroları hedef aldığı için, çok ağır bir darbe olduğu için...
17:42Tabii ki, tabii ki.
17:44...bizi darmadağın etti ve biz bir dışarıda kalanlar tesadüfen...
17:51Nede, bir tesadüfse evet...
17:54...bir yalnızlık yaşadı.
17:55Evet.
17:55Hatta birkaç, yani bizi gören Teoman'ı beni, görenlerin yolunu değiştirdiği sokakta filan anlarda yaşadık.
18:09Biz bir geçim, bir...
18:12Derdine düştük.
18:12Derdine düştük ve kimsenin hiç yapmadığı, yapmaya değer bulmadığı işler hangileridir diye bir araştırma yaptık.
18:23Ve Reza'nın üzerinden, tabii Teoman'ın adı da benim adımda...
18:29Sakıncalı.
18:30Sakıncalı olduğun için...
18:32Reza'nın İmece diye bir üçgen kurduk.
18:36Üçlü bir şey yaptık, bir ortaklık.
18:38Adı da İmece, İmece tabii ne olduğunu izleyenler biliyorlar.
18:42Hiç mimarlılığın, mühendislerin rağbet etmediği, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün ihalelerinden...
18:52...şeya...
18:53Yine o yazı gibi çalışmak istiyor, çok emek istiyor.
18:56Oraya başvurduk ve hayret ettiler.
18:58Çünkü restoratör adı altında bir takım teknisyenlerin yaptığı işlerdi.
19:05Onarım işleri, tarih eser onarımı ki o felaketi de oraya girince fark ettik.
19:12Çok kötü işler yapılmış.
19:13Yani çok kötü.
19:14Neyse yani o öykü böyle başlıyor ama çok iyi oldu.
19:19Biz cami, mescit, ondan sonra han, eski han, Sinan'ın köprülerini...
19:27Çok emekli, çok güzel işler yaptık.
19:29Yani yaptık.
19:30Ve Doğan Hoca da hep gelir bakardı, Silivri Köprüsü'nü onarırken ben.
19:37Gelirdi hep.
19:38Köprüyü de biliyorum, çok özel bir köprü.
19:41Onun da kral huzurunda geliştirdik pek çok şeyi.
19:43Ve biz de tabii yalnız iş değil, çok şey öğrendik.
19:47Restorasyona dair çok şey öğrendik.
19:50Bizim de katkılarımız oldu.
19:51Yani öyle bir alan o.
19:53Sanat değeri olan mimar eserleri.
19:54Bize çok şey kattı.
19:56Yalnız parasal meseleden söz etmiyorum.
20:00Bilgi ve beceri anlamında ve kültür ortamı anlamında çok büyük katkıları oldu bize.
20:05Restorasyon işleri.
20:06Herhalde en az parasal oldu da en çok kültüre katkı.
20:09İş bitti, para bitti gibi.
20:12Hemen bir tane bir işti.
20:14Yani öyle biz çok kırıyorduk çünkü.
20:16Evet.
20:17Evet yani mesleğiniz de zaten...
20:19İndirim yaparak iş yapıyorduk anlamında kırmak.
20:21Bir de mesleğinizin öyle bir yanı var.
20:24İş bitiyor, bitiyor.
20:29Yani öyle bir acımasız yanım var.
20:32Oğlundan da biliyorum.
20:35Yani şantiye bitti, iş bitti.
20:37İş bitti.
20:38Böyle bir şeyler.
20:39Ama bütün yaşamımız boyunca bizim mesleğimizin dışında herhangi bir gelirimiz olmadı.
20:45Onu söyleyeyim.
20:46Şimdi sizin en uzun soluklu, beni de en çok tanıdığım yıllarınız, Teoman'ı da kaybettikten sonra,
20:58TMMOB Başkanlığı değil sadece, İnsan Hakları Vakfı.
21:02Yani 80'nin bizim cezaevi kapılarındaki kadınlarımızı bayrak kaldırmasını sağladığı,
21:13onlar çünkü zorladılar herkesi ve utandırdılar.
21:17Türkiye'de büyük bir insanlık dramı yaşanıyor ve herkes seyrediyor.
21:21Kadınlar sadece cezaevi kapılarında.
21:23Anneler, ablalar, sevgililer.
21:24Ablalar ve arkadaşlar ve eşler olmak üzere.
21:28Onların zorlamasıyla utanarak, hepimiz utandırılarak yani.
21:336 yıl sonra darbeden.
21:34Evet, evet.
21:35İnsan Hakları Derneği'ni kurduk.
21:36Utandırılarak bulaştık o işe.
21:38Ve İstanbul'dan başlayan bir geliş oldu Ankara'ya.
21:41Evet, evet, evet.
21:43Ankara'da demin söylediğin ortamda görüştuk.
21:45Emi Galip'i sevgiyle analım şimdi.
21:47Emi Galip Sandalcı'dan söz ediyorum.
21:49Ya, evet, Emi Ağabey.
21:51İstanbul'da bizi toparlayan o oldu.
21:54Tabii Ankara'ya bulaştık ve İnsan Hakları Derneği kuruldu.
21:58Siz de İnsan Hakları'nın en zorlu olan alanı,
22:01İnsan Hakları Vakfı alanına.
22:03Evet, 3 yıl dernekte çalıştıktan sonra 90'da yöneldiğiniz şeye geçtik.
22:09Şimdi orada şeyi görüyorum zaman içinde.
22:13Yani yine kitabınızda onları öğrendim.
22:16Daha önceden bilmiyordum.
22:18Midyat bağlantılarınız bile çok işe yaramış uluslararası ilişkilerde.
22:23Evet.
22:24Oralarda uluslararası insan hakları platformlarında kapıların açılmasını,
22:31İnsan Hakları Vakfı'na daha çok katkısı olmuş bu işlerin.
22:36Türkiye'den kaçmak zorunda kalmış olanlar, ötekiler.
22:40Siyasi mülteciler.
22:41Siyasi mülteciler.
22:42Kırk bine yakın olduğu söylenen.
22:44Evet.
22:45Çok büyük bir rakam tabii.
22:47Ve çok farklı şeylerden.
22:50Yani inançları nedeniyle kaçmak zorunda kalmış olanlar,
22:55siyasi görüşleri nedeniyle kaçmak zorunda kalmış olanlar.
22:57Yani hepsi birden hem dinler yüzünden aforoz edilmiş,
23:06hem de inançları verdikleri geçmişteki savaşımları nedeniyle dışlanmışlar.
23:11Orada onun için uluslararası şeyde çok başarılı olmuşuz yani sizlerle olan ilişkiler içinde.
23:19Yani onu o kadarına bir, yani hani İnsan Hakları Platformu'nun üyeleri hep geliyorlardı.
23:25Amnesty International yani Uluslararası İnsan Hakları Örgütü'nün bilgi almaya geliyorlardı gazetecilere.
23:31Oradan tanıyordum onları ama Türkiye'yi o kadar iyi bilmelerinin kökenini,
23:36şimdi ayrımına varıyorum daha fazla.
23:40Çok büyük bir dışarıda bizi savunanlar var yani.
23:45Çok büyük bir kitle var ve Türkiye'deki insan hakları savaşımına katkıda bulunmak için
23:50sizleri yakalayınca hemen bunları değerlendiren örgütler olmuş her yerde.
23:56Biraz oralara girin.
23:57Ve onlardan yaşam şartları bakımından ne kadar ağır şartlarda yaşadıklarını da öğrenmiş olduk.
24:05Yani sıkıntılarını, sorunlarını birebir görerek öğrendik ve gittiğimizde de evlerinde kalırdık biz.
24:14Yani böyle mesela Paris'te diyelim, Paris'te böyle ev sahibi olmak ya da işte ev kiralamak o kadar zor bir şey ki.
24:27Ama o imkanı bulan arkadaşlarımızın evlerinde böyle yer yataklarında falan yatardık.
24:34Şimdi ona hiç şaşırmadık çünkü söyleşilere çağırdıkları için bizi de gazeteci olarak çok fazla.
24:39Dışarıda ağırlayacak koşulları yok.
24:42Hep evlerinde toplanıyorlardı ve paylaşımları çok olağanüstü güçlüydü.
24:48Güçlüydü yani birisi araba kullanacaksa o masaya da ne yediğine ne içtiğine dikkat eder.
24:57Ötekisi götürür, öteki alır.
24:59Yani toplantı salonlarının şeyleri hiç öyle koşullar zannedildiği gibi bu batı kapılarını açtı bizim şeyleri kucakladı.
25:09Daha öyle bir şey yok.
25:10Çok çarpıcı bir şey söyleyeceğim bu konuda.
25:13Mesela İsveç'e göç eden Süryanilerin genç kuşaklığına mensup bir mühendis arkadaşının bana söylediği şey şu.
25:28Senin Hristiyan olman Avrupa'da hiçbir şey ifade etmiyor.
25:32Eğer siyasi göçmensen, göçmensen, dışarıdan gelmişsen, yurttaşlık alsan bile yine ayrımcılık yaşıyorsun.
25:44Evet.
25:44Yani şey davranıyorlar.
25:47Dine falan bakmıyor.
25:48Yani dışarıdan gelmişsen onun için siyasi göçmenlik esas.
25:53Nasıl defa yaşılacak tabii.
25:55Esas olan o.
25:56İnancına, dinine, etnik yapısına bakmıyorlar.
26:00Hepsini aynı kategoriye koyuyorlar yani.
26:04Evet.
26:05Bu da önemli bir şey.
26:07Çok önemli bir şey.
26:08Ve tabii insan haklarının düşünce olarak savunulması başka bir şey.
26:15Yaşam pratiğindeki insan egosuyla kendi koşulları içinde tehdit oluşturması başka bir şey.
26:23Yani yabancılar sorunu galiba orada da aynen bizde olduğu gibi var.
26:27Burada şöyle bir parantez açmakta yarar var.
26:30Bunu ben önemsiyorum ve fırsat bulduğum her ortamda da söylemeye çalışıyorum.
26:36Türkiye'deki insan hakları hareketi Türkiye'ye özgü bir hareket.
26:41Biz evrensel düşündük.
26:44Enternasyonel davrandık.
26:46İlişkilerimiz böyle oldu.
26:47Öyle baktık.
26:48Fakat Türkiye'deki insan hakları hareketi kendine özgü bir hareket.
26:54Ve bu bir fark yaratıyor.
26:56Avrupa'daki insan hakları ve dünyanın diğer insan hakları örgütlerinden bir fark yaratıyor.
27:02Kavganın çok sıcak olduğu, çatışmanın çok yoğun olduğu, sürekli olduğu ve ağır olduğu bir Türkiye coğrafyası
27:12bir kendini özgü bir insan hakları dili yaratıyor.
27:18İnsan hakları değerlerini kapsamında o dili kullanarak ama kendini özgü bir manzara yaratıyor.
27:25Fark yapıyoruz.
27:28Mesela bu örneği hep veriyorum.
27:31Amerika Birleşik Devletleri'nin Irak'ı işgal etmesi, yani 2000'li yıllardan sonra ne karşı tutum?
27:40Şöyle, Helsinki Derneği, Amerikan kökenli, Amerikalı askerlerin,
27:53Irak halkına karşı misket bombası kullanmamasını önemli sayıp o dönemde bir bildiri yayınlamıştı.
28:03Oysa biz Amerika ordusunun, Amerikan ordusunun Irak'a girmemesi gerektiğini dile getiriyorduk.
28:12Yalan üzerinden girdiğini.
28:13Biz işgale karşıydık.
28:15Onlar sivil halka karşı sen bu bombayı kullanma.
28:19O kadar.
28:20Ya bu çok temel bir fark.
28:22Bu çok önemli bir fark.
28:24Çünkü emperyal kültürle yetişmiş insanlar.
28:26Bunu söylemek istiyorum.
28:28İzleri var.
28:29Onların insan hakları anlayışında gölgeler var, izler var.
28:35Bu bir gerçeklik.
28:37Yani bu yakın arkadaşlık ettiğimiz örgüt yöneticilerin içinde geçerli ne yazık gibi oluyor.
28:44Uyguladıkları kültürün bir bilinçaltı yansıması gibi bir şey yani uzantısı gibi değil mi?
28:50Mesela insan hakları belgelerine bakıyordum.
28:54Amerika Birleşik Devleti'ne dünya lideri diyor mesela.
28:58Bir insan hakları örgütünün bir devlete dünya lideri demesi mümkün değil yani.
29:05Böyle bir fark yapamazsın.
29:07Tabii tabii.
29:07Biz bu inceliği de yakaladık, öğrendik.
29:10İnsan hakları öğretisi bizim için uzak bir öğretiydi biz insan hakları derneğini kurduğumuzda.
29:17Kitabınızda gördüm.
29:20Orada bir takım görevler vermek istemişler size ve siz orada bize aykırı diye reddetmişsiniz dedin.
29:27Evet yani böyle bir farkı anlatmak istedim.
29:32Çok önemli tabii.
29:34Şu anda yaşadığımız da o yani Suriye olayında en son.
29:37İsrail'le ilgili çizilen yani Trump'ın çok vahim bir siyasetçi olması ayrı bir konu.
29:49Egosantriklik ve yanlışlıklar üzerinden, kötülükler üzerinden hatta insan hakları aykırı duruşlar üzerinden.
29:54O ayrı ama Amerikan siyasetinin de kökeninde hep bunun olması.
29:59Yani kamu, dünya kamuoyuna sanki mağdur Yahudilerine sahip çıkıyorlarmış gibi tamamen kendi çıkarları üzerinden.
30:07Evet çıkar işte ekonomi çıkar ilişkileri Avrupa Birliği için de geçerli.
30:14Yani demokrasi taleplerini öncelenek gündemin başına koymak gibi bir tavrı hiçbir zaman olmadı.
30:24Her zaman bu Avrupa Birliği süreci de öyle başladı zaten.
30:28Bu AKP iktidarından sonra müzakere süreçleri başladı ya dosyalar açıldı vesaire.
30:35Ama 2004'ün sonunda bitti o iş.
30:40Yani AKP istediklerini Avrupa'dan aldıktan ve kamuoyunu yönlendirdikten itibaren
30:48işte sözde yaptığı demokratikleşme paketleriyle yaptığı iyileştirmelerin hepsini geri almaya başladı.
30:57Özellikle Türk Ceza Kanunu'nun ifade özgürlüğünü anlatan maddesiyle polis ve yetki ve selahiyetlerini düzenleyen ceza kanunun maddeleri tekrar eskisine döndürüldü.
31:13Şimdi bir zor soru sormak istiyorum.
31:18Çok uzun soluklu.
31:20Ben İTÜ sınavlarına iki defa gelip zor soruları çözdüm.
31:24Umarım senin şimdi bir sorun.
31:25Yok yok bu insan hakları üzerinden gerçekten yani gözlemler ve sizin de altını çizdiğiniz o özellikler
31:36insan hakların dersi vermede belki en çok mağdur olan bir geçiş toplumu olarak biz olduğumuz için
31:45çok büyük bir öncülüğümüz var ayrıcalığımız var yani oradaki gerçek insan hakları değerleri üzerinden dünyadaki örgütleri de
31:55ve de yol gösterici olmak yani sorumluluklarını anımsatma anlamında.
32:00Bu güçle yol açıklıyor ve bu kadar güçlü bir bedeller ödemiş bir toplumda
32:08ve insan hakları da birleşebilmiş, aydınlanma buluşması yapabilmiş kadroların başarıları sonrası ülkemizde
32:19bir hızlı çok da yol alışımız var.
32:21Yani 70'ler sonrası gerilerken batı kapitalizminin güçlü değerler açısından söylüyorum gerilemeye başlıyor.
32:32Yani insan hakları üzerinden kaygıların ikinci planı attıkları çıkarlarını çıkardıkları bir süreçte
32:38biz hızla onları da geçiyoruz ve de hak elde etme de ileri geçiyoruz yani diğerlerinden.
32:46Biz şöyle diyoruz bu son zamanlarda dünya kapitalizmini yönlendiren ve uygulayan devletler
32:56demokrasi ve insan hakları meselesini artık bir kenara bıraktı.
33:02O bayrağı insan hakları ortamında bilinçlenen ve kadrolaşan insanlar götürüyor artık.
33:11Geçiş toplumu olarak da çok iyi çalışmış dersine iyi çalışmış kadroları eliyle
33:17Türkiye'nin bir ağırlığı var burada, yol göstericiliği de var.
33:21Bir şey daha ekleyeyim.
33:22Dünyada bize yaklaşan insan hakları örgütleri var.
33:28Yani ezilen coğrafyalar mesela Güney Amerika, Afrika bunu ben uluslararası toplantılarda fark ettim ve
33:39hep bir araya gelelim diye öneriler de aldık.
33:42Bize öncülük teklif ettiler.
33:45Çünkü adı, isim söylemeyelim ama bilinen insan hakları örgütlerinin insan hakları alanında da bir hegemonya kavgası var.
33:57Yani değerler üzerinden değil.
33:59Hıfzı Topuz Hoca üzerinden bu ülkeler örneğinde, yani Hıfzı Topuz Hoca'nın yaptığı savaşımı,
34:10dünya çapındaki resmi örgütlenmenin içinde yaptığı katkıları, karşılığı, konuk edildiği zaman
34:16Füsun Özürgen'den dinledim tabii hoca sağlığının bozulunca onun konuşma şansı olmadı onları.
34:22Ama birlikte gitmişler.
34:24Yani o ülkelerde ne kadar çok acı çekilip, ne kadar da çok ders alınmış olarak
34:31bu kendilerinin yolunun önünün açılmasına teşekkür etmeyi bildiklerine de tanıklık ediyoruz.
34:39Yani onlar çok gerçekten çarpıcı haklısınız onun için.
34:43Mağdurlar İttifakı yani ne bir...
34:45Evet.
34:45Hep bunu ben öne çıkarıyorum son zamanlarda, bu uluslararası dayanışmada bize benzerlerle,
34:54damdan düşmüşlerle birlikte, damdan düşenler daha güçlü oluruz diye ben telkinde bulunuyorum genç arkadaşlara.
35:04Onun için de zaten çok böyle dönem dönem güçlenme var.
35:11Hatta şey Irak işgali sonrası da öyle bir patlama oldu yine Güney Amerika'da ve umutlandık çok dünya adına, insanlık adına falan.
35:22Ama sonra yine onları da ezdiler yani yeniden Amerika ağırlığıyla ezilme yaşandı.
35:28Bu zikzaklar hep yaşanıyor şimdi ama geldiğimiz nokta yani bu şimdi o kadar daha kötü bir noktaya gelmiş gibiyiz.
35:36Karamsal mıyız yani? Neredeyiz?
35:39Hayır. Demin hafızanın öneminden söz ettik.
35:43Türkiye'de bir direniş hafızası var.
35:49Sınıf esaslı yani toplumcu bir hafıza var.
35:55Bir birikim var, bir mücadele var.
35:57Savaş devam ediyor.
36:01Yani bu toplumsal dönüşümlerin fureleri çok uzun zaman alıyor.
36:08Çok geniştir, uzundur.
36:10Böyle 3 yıl, 5 yıl, 10 yıl değil de belki 25'er yıllık periyotları düşünmemiz gerekiyor.
36:18O açıdan ben kavganın bütün sıcaklığıyla devam ettiği kanısındayım.
36:25Kapitalizm henüz zafer ilan edecek bir konumda değil.
36:30Şu anda ayrıca iyi bir durumda da değil.
36:33Ve dünyadaki devrimci dönüşümler çok önemli izler bıraktı.
36:41Sosyalist deneyimler var.
36:43Şu an sosyalist olduğunu söyleyen birkaç ülkedeki uygulamalar var.
36:48Bunların hepsi öğretici.
36:50Olumlu ya da olumsuz yanlarıyla o bakımdan bizim hazinemiz çok zengin, solun demek istedim biz derken.
37:00Sınıf esaslı yani kapitalizme karşı duran, emek esaslı mücadeleden söz ediyorum.
37:08Bu daha kavgasını sürdürüyor.
37:14Dönemsel olarak 90'larda başlayan dünyadaki bu konjonktürün getirdiği dönüşümler elbette bizi gündemde biraz daha zayıf duruma düşürdü.
37:26Bunu kabul ediyoruz.
37:27Ama şimdi haksızlıklar, yani yaşam daha öğretici oluyor.
37:34Yani teorik öğretim anlamında.
37:37Şimdi size farklı bir soru soracağım.
37:38Yani insan haklarındaki birikiminizden ötürü soruyorum.
37:43Beni şaşırtan bir şey vardı.
37:46Cumhuriyet devrimlerinin Sovyetler tarafından çok şiddetle desteklenmesi ve henüz zorlu dönemleri, ekonomik zorlukları içindeyken,
38:03yani Stalin'de Lenin'in de hepsi birden, Cumhuriyet'te destek vermek üzere seferber oluyorlar.
38:11Yani bir büyük çaba içindeler.
38:13Ve sadece ulusal kurtuluş şeyi olduğu için kutsuyorlar yani kendi ölçüleriyle.
38:21Ve biz buna destek olmalıyız diyorlar.
38:23Koşulsuz evde destek olmalıyız diye.
38:25Çünkü Sovyetler'de öyle bir temel görüş var zaten.
38:29O Cumhuriyetler, Sovyet Cumhuriyetlerinin doğuşu böyle bir düşüncenin ürünüdür.
38:34Tabii onu reddetmiyorum da anlayamadığım şey şuydu.
38:38Fethullah Gülen hareketi çıktığı zaman ortaya ve örgütlenmesi çıktığı zaman ki Amerika odaklı bir Türkiye'ye dönük provokasyon örgütlenmesi,
38:52içeriden fethederek kitleleri uyuşturma formülü şeyi,
38:58oradaki o koşulsuz destek Fethullah Gülen hareketine ve günü geldiğinde nasılsa işi bitti deyip
39:07bugünkü Cumhurbaşkanı'nda hedef alan darbeye kadar işi götürebilmelerinin sonrasındaki gelişmeleri de bakıyorum.
39:16Yeniden sil baştan bu ulusal bağımsızlık üzerinden bir sol hareketin, ittifakının ve insan hakları arayışlarının yeniden önem kazanması
39:34ve yeni kuşaklar birden oraya döndüler.
39:37Sanki şey gibi, tabii teknolojiyi de daha iyi kullanıyorlar.
39:43Yani sizin 70'lerde yaşadığınızı bizim hepimizin, 80'lerde yaşadıklarını hemen öğrendiler ve hemen mimikleriyle,
39:53refleksleriyle, aynalarıyla karşı çıkmaya başladılar bugünkü hak aramalarında, kendi sorunları üzerinden.
39:59Çünkü yaşamlarını tehdit altında görüyorlar.
40:02Bu refleksleri nasıl görüyorsunuz?
40:06Bu doğal, toplumsal reflekslerdir.
40:10Günlük yaşamın dayattığı gerçekliklerdir.
40:13Çünkü eğitim alanı mesela gençlik, üniversite gençliğinden söz ediyorsak
40:18ya da işçi gençlik, genç işçiler grubu, onları 13 yaşına kadar düşürdüler.
40:26Yani fabrikalarda çalıştırıyorlar, ortaokul öğrencilerini, bazı programlar çerçevesinde.
40:34Yani hem eğitim ortamında ki gençlik hem iş hayatı içindeki gençlik kendi yaşamından öğreniyor.
40:42Dokunarak öğreniyor.
40:43Bu çelişkileri gördüler artık, bıçak kemiğe dayandı denir ya.
40:48Yani öyle bir gerçeklik var.
40:52Zulüm arttıkça bu bilinç daha da berraklaşıyor ve bir dinamizm kazanıyor.
40:59Bir ivme kazanıyor.
41:01Şimdi dev gencin, dev genz olmasının nedeni bu.
41:05Dev genz diye yazıyorlar, zevk uçağı.
41:07Ve şöyle diyorlar, bu açıklamalarında, biz dev genç bayrağını devraldık diyorlar.
41:17Yani bir abileri telefon etti, dev genç kökenli, önemli görevde olan biri.
41:24Bizim çıktığımız kapıdan çıktılar, aynı reflekslerle çıktılar diye bir tepki verdi.
41:32Bu bitmez, bu kavga bitmez.
41:33Bu daha başlangıç diyoruz ya, aslında o zaman da öyleydi, şimdi de öyleydi.
41:39Bu böyle bir şey.
41:40Onun için umutluyuz.
41:42Umutluyuz oradan.
41:43O baştaki soruna dönüştüm.
41:44Sormuşsun ya, umutluyuz.
41:47Yani umut ama mücadeleyle birleşince bir anlam kazanır.
41:52Umut etmek, oturup beklemek demek olursa eğer, o zaman gittin yenilirsin.
41:58Yani umut mücadeleyle bir arada ancak yaşayabilir ve kabul edilebilir.
42:06Yani aksaçlılarla, gencecik, sokağa ilk kez çıkan çocuklar buluştular mı yani?
42:15Buluştular, buluştular.
42:17Böyle bir şey.
42:17Öyle bir şey yaşıyor zaten.
42:21Çünkü ikisinin de sorunları aynı kaynaktan ve aynı biçimde.
42:27Yani bir yaşam savaşı veriyor Türkiye toplumu bugün.
42:32Bütün coğrafyasında.
42:33Tabii bir şeye daha değinmek lazım.
42:37Bütün bu yaşamımız içinde 1984'ler yani Kürt meselesinin silahlı çatışma evresine geçmiş olması ve ondan sonra 90'lı yılların başı filan pek çok alanda kırılmalara, farkılaşmalara, ayrışmalara neden oldu.
42:58Yani insan hakları ortamını da etkilendi bunda.
43:00Tabii.
43:01Ve bizim o dönemdeki dokümentasyon çalışmalarımız yani ihlallerle ilgili işte köylerin yakılması, yakılması, zorunlu göçe zorla, yani zorla göç ettirmeler, işkenceler, öldürmeler, faili meçhuller filan bunların dokümentasyonu da bizi sanki bir hareketin grubu olarak nitelenmeniz.
43:28Bir hareket var aslında, müzeler var yani sizin çalışmaların içinde.
43:32Tabii yanlış algılamaya da neden oldu o süreçler.
43:34Çok ağır yaşanmış bir süreçler.
43:36Çok ağır yaşanmış bir süreçler.
43:37Evet.
43:37Barış talebimiz bizim derneği kurmadan önce başlayan bir taleptir.
43:46Elbette.
43:46Türkiye sorunu talebidir.
43:48Tabii tabii.
43:481980'lerde, 70'lerde kurulan barış dernekleri, yargılanan barış derneği.
43:55Tabii tabii.
43:55Bu talep yeri değil yani.
43:58Bu talep İmralı'dan gelen bir vahiy gibi algılanan öyle bir şey değil.
44:03Ayrıca yani barış davası diye bir dava boşuna açılmadı.
44:06Açılmadı ve yani barış Türkiye sorunun baştan beri gündeminin başında olan bir talepti.
44:15Bizim bir başka önemli meselemiz var.
44:20Bağımsızlık meselesi de tartışma yaratıyor.
44:22Yani bağımsızlık dediğin zaman Türkiye soruna mesela bir şeymiş gibi, bir takıntıymış gibi söylenir.
44:31Ama bizim mesela mühennis minvar ortamının sloganı bağımsızlık ve demokrasi mücadelesi sloganıdır.
44:39Bağımsızlık ve demokrasi.
44:41Yani biz mesleki sorunları hem Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni bağımsızlığıyla hem de demokrasiyle bir arada düşünüyoruz.
44:51Tabii sizin meslek örgütleriniz depremlerde örneğin çok müthiş bir dayanışma yaptılar ve çok müthiş bir uyarıcı görevler yaptılar.
45:01Yani o raporlar, Tula gibi raporlarınızı gazeteye özetlemek biraz zordu ama yani Tula gibi raporlar hazırladınız ve hep birlikte hazırladınız.
45:15Yani mühendislik alanların hepsi güzel.
45:17Bizde Şükran bilgi bizde.
45:19Yani meslek gruplarında.
45:21Türk mühendisi minvar ortamlı birliğine bağlı odaların depremle ilgili olan 5-6 odası var belki daha fazla.
45:29Onların hepsinde farklı bakış açıları ve farklı yönleri var deprem olgusunun.
45:36Onun için
45:37bilgi bizde. Doğru gözlem
45:39bizde. Evet.
45:40Temm-OB raporları olarak karşımıza
45:43çıkılan tırla gibi. Mesela ama bu hiçbir zaman
45:45kale alınan
45:47değer verilen
45:49ve
45:50kabul edilen raporlar olmadı.
45:53Yine rant,
45:55yine çıkar ilişkisi, yine oy
45:56çıkarları, oy hesapları,
45:59politik hesaplar,
46:00bütün deprem sonrası
46:02gündemi oluşturan meseleler oldu.
46:05Bu kadar da acı ve
46:07bedeller ödendikten sonra toplumsal
46:09olarak sadece değil, ekonomik
46:11olarak da çok korkunç bedeller
46:12ödendi. Bu ülke çok bedeller ödedi.
46:15Çok can kaybetti
46:16her şeyden önce.
46:19Ekonomisi battı kaç kere.
46:21Yine aynı yoldan
46:23yine göze kararmış
46:25bir rant karla
46:26ve pulaşma üzerinden çıkış yolu
46:29görmek ve
46:31bu kadar yıllık bir uzun
46:33sivil iktidar döneminde
46:34bunu eksen yapmak.
46:36Yani bir yağma yumur vurgun düzeni
46:38olduğu ortada yani.
46:40Bunu yatsıyacak bir şeyimiz,
46:42şansımız yok.
46:44Bütün veriler bunu gösteriyor,
46:45bütün rakamlar.
46:46Ama yine hep
46:48tek çıkış yolu oymuş gibi.
46:50Ekonominin gelişimi,
46:52yani
46:52şeyi anlatıp,
46:54bir arkadaşım uçan helikopterdeymiş
46:56beraber Özal'la,
46:58İstanbul'u
46:58havadan gidip ediyorlar.
47:01hayranlıkla,
47:02şu çıkmış şeyler,
47:04demirler var ya,
47:05işte bunlarla bu
47:06kent kurtulacak.
47:07yükselmeyi şey yapıyorlar,
47:10simgeter olarak.
47:11Yani kayıt dışı
47:12gece kondu katlara çıkacak
47:15ve beton üzerinden
47:16İstanbul kurtulacak diye
47:18tabii vahşi bir İstanbul'a
47:20ve bugünkü travmatik bir İstanbul'a
47:22dönüşmüş olduk.
47:23Özal'ın esas programı
47:24özelleştirmedir.
47:26Özelleştirmenin de
47:27temel ilkeleri arasında
47:28o demin söylediğim
47:29kuralsızlık yapıyor.
47:31O kuralsızlığı
47:32katlayan bir durum var şimdi.
47:34Kuralları,
47:35kurumları
47:36dağıtmak,
47:38yok etmek,
47:39kamusal olanı
47:40özellikle
47:41hedef alan bir
47:42strateji
47:44Özal döneminde başladı.
47:46Tabii.
47:47İdeolojisi,
47:47zaten o
47:48aslında
47:49laf aramızda
47:51şapkasını alıp
47:53Demirel'in gitmesi
47:54sağlandığında
47:55o zaman
47:55zincir bozana
47:56zaten orada biraz
47:58Demirel demokrasiyi
47:59öğrendi.
48:00Ondan önce
48:01Bizim genel kurullara
48:02katılarak da biraz
48:03öğrendi.
48:05Tabii tabii tabii zaten
48:05İTÜ'den mezun.
48:06O siyasi yasaklı
48:08olduğu dönemlerde
48:09bizim kürsüde
48:10kullandı.
48:10Tabii tabii.
48:11Bizi kapatmak için
48:12yasa hazırlayan adam
48:14evet
48:15çıktı.
48:16Elbette siyaset yapacaksınız
48:17dedi yani.
48:18Ama
48:19tabii
48:19geç öğrenme
48:21çok işe yaramıyor.
48:23Değil.
48:23Bravo.
48:24Değil.
48:25Arkasından
48:25çok daha büyük bir
48:26yağmayla karşılaştık.
48:28Dehşet İstanbul'un
48:30yukarı doğru yükselmesi
48:31sonra tövbe
48:32yanlış yaptık
48:34dense de
48:34düşey mimarlık
48:35yatay mimarlık
48:37bu yetkiyi de
48:38kendinde gören bir
48:39irade
48:40iradeyle
48:41mahvetti İstanbul'da
48:42yağmaladı.
48:43Şu anda giderek
48:43her alandaki veriler de
48:45ürkütücü.
48:46Yani siz şimdi bu
48:47alanların meslek uzmanı
48:48olarak bu
48:49ürkütücü rakamlar
48:50karşısında nasıl
48:52umutlu olabiliyorsunuz
48:53onu söyleyeyim.
48:54Yani
48:54bilgi
48:56bizde
48:57gerçeklik
48:59bizde
48:59mücadele
49:00bizde
49:00onun için
49:01umut bizde.
49:03Yani biz bırakmadık
49:04meslek odalarında
49:05bu ramp düzenine
49:06bu yağma düzenine
49:08bu kural tanımaz
49:09düzene karşı
49:11yok sayısalar bile
49:13biz devam ediyoruz.
49:14Mücadele
49:14sürüyor.
49:15Onun için zaten
49:16meslek örgütlerini de
49:18yeniden
49:19düzenlemek üzere
49:20hazırlıklar yapılmış
49:22vaziyette
49:23dosyalar
49:23bekliyor
49:25raflarda
49:25sırası ne zaman
49:27gelecek diye
49:28bekleniyor.
49:30Bu nedenden
49:31ama bu arada
49:32şu anda
49:32çok özür dilerim
49:33gözaltına alınan
49:34bu kent uzlaşısı
49:36adı altında
49:37bir suç
49:38yaratıp
49:40içeride alınan
49:41mimar arkadaşlarımız var.
49:43Tabii.
49:43Kardeşlerimiz var
49:44içeride yatıyorlar.
49:46Yani
49:46gezi davasının
49:47temelinde de bu var.
49:49Yani
49:49hala
49:50gezi davasını
49:51suç gibi
49:52göstermeye çalışmak
49:53aynen
49:54yani bu kavganın
49:55davalarıdır bu.
49:57Soruyorsun ya
49:58nasıl
49:59sürüyor
50:00işte böyle sürüyor
50:01bu kavga böyle sürüyor.
50:03Gezi'de de
50:05bu direnişin
50:06çok büyük bir katkısı var.
50:08Bedeli de ödüyor arkadaşlar.
50:10Tabii bedeli de ödüyorlar.
50:11Hepimiz ödüyoruz.
50:12Hep herkes ödüyor.
50:15Yani
50:15ama
50:18ilginç bir şekilde de
50:20son zamanlarda
50:21yapılabilmiş
50:21meslek
50:22örgütlerinin
50:23kongrelerine
50:24bakıyorum.
50:25Hep
50:25eskinin
50:27yol göstericilerinin
50:28yolundan gidenler
50:29kazanıyor.
50:30Evet.
50:30yani
50:31yavaş yavaş
50:33şey veriliyor
50:33yani bayrak taşıma
50:35elden ele
50:35çok zorlandılar.
50:38Çok zorlandılar.
50:39Yani onun için
50:40yargı üzerinden
50:41kayyum atayabilme
50:43yollarını açacak
50:45değişiklikler
50:46yaparak
50:47bu gidişe
50:48bir dur
50:49demek istediler.
50:51Bunu da
50:52daha tam
50:52başarmış
50:53değiller.
50:54Hayır.
50:54Ama
50:55şöyle bir
50:56ideolojik
50:57şeyde de
51:00bir bulanıklık
51:01yaratmayı
51:02başarmadı
51:03diyemeyiz.
51:04Bu neoliberal
51:05ekonomi
51:06bu
51:06yeni dünya düzeni
51:08yeni
51:09liberal
51:11düşüncenin
51:12yaygınlığını
51:13da
51:14inkar edemeyiz.
51:16Yani bu
51:16bizim
51:16meslek
51:17ortamına da
51:18etki eden
51:19bir gelişme
51:20oldu.
51:21Bizim
51:22içimizde de
51:23liberal
51:23düşüncenin
51:24kadroları
51:25var ve
51:25onlarla
51:26biz
51:26meslek
51:28odası
51:28ortamında
51:29tartışıyoruz.
51:30Çatışıyoruz
51:31hatta.
51:32Ama
51:32kongreleri
51:33kaybetmeye
51:33başladılar
51:34hızla.
51:34Çok fena
51:34halde.
51:35Yani
51:35kazandırılacakları
51:37desteği
51:37sonsuz
51:38şekilde
51:38yapılırken
51:39maddi
51:39desteği
51:40de
51:40manevi
51:41desteği
51:42de
51:42iktidar
51:43ittifakları
51:44penceresinden
51:46tersine
51:47tepti.
51:48Başaramadılar
51:49diyebiliriz.
51:50Esas olarak.
51:52Bazı birkaç
51:52odada
51:53zaman zaman
51:54konjonktürel
51:55kayıplarımız oluyor.
51:56Ama
51:56yani yok
51:57hayır başaramadılar.
51:58Hatta yakın
51:59tarihte daha da
52:00çok başarılar
52:01yükseliyor.
52:02Yani yeniden
52:02umutlu sonuçlar.
52:04tabii gençlerle
52:05buluşma
52:06anlamındadır
52:07aynı zamanda.
52:08Yalnız
52:08eski kuşağı
52:09değil.
52:11Gençler de
52:11katılıyor buna.
52:13Her ne kadar
52:13gençleşme
52:15gündemin
52:15başına
52:16getiriliyorsa da
52:17bu oluyor
52:18aslında.
52:18Peki o zaman
52:20bir son
52:20değerlendirme
52:21şey diyeyim
52:22sizden
52:22sizden
52:22bu kadar
52:23çok
52:24gel gitler
52:26arasında
52:27yine de
52:28bu
52:29geçiş
52:29toplumu
52:29dinamikleri
52:30içinde
52:31Türkiye'nin
52:31bilgi
52:32birikiminin
52:33bu kadar
52:33hızlı
52:35devinim
52:36yaşayabiliyor
52:37olması ve
52:37ittifaklarını
52:38kurabilmesini
52:39sonrası
52:40için
52:41nasıl bir
52:42tablo çizeceksiniz
52:43yani
52:43geleceğe
52:44yakın
52:45tarihe?
52:45yani
52:46siyasi
52:47ortamda
52:48bunun yanıtı
52:49şey üzerinden
52:51verilebilir
52:51bence
52:52yani
52:53bu
52:53sosyal
52:54gelişmenin
52:56başarıları
52:57arasında
52:58saymak lazım
52:59onları
52:59yerel yönetimler
53:01evet
53:01yerel yönetimler
53:03ve siyasetteki
53:04dilin
53:06ve
53:07mücadele
53:08programının
53:08değişikliğe
53:09uğraması
53:10yerel yönetimlerdeki
53:12en son
53:13yani bu
53:1331
53:14Mart
53:15seçimlerinden
53:15sonraki
53:16başarı
53:17Türkiye'deki
53:19toplumun
53:20bu
53:21milliyetçi
53:24yani
53:24Türk İslam
53:25sentezine
53:26dayalı
53:26bu
53:27İslamcı
53:28ve
53:28ülkücü
53:28ideolojinin
53:30ve çıkartı
53:31farklı
53:31yani
53:32kirli çıkartı
53:32farklı
53:33çok net bir şekilde
53:34o ideolojinin
53:36yani
53:36faşist
53:37ideolojinin
53:38çünkü
53:38milliyetçiliği de
53:39bunlar
53:39pek ele
53:40aldılar
53:40öyle
53:43o anlamda
53:43kullanmadım
53:44milliyetçiliği
53:45ana faşist
53:46bir
53:46ama
53:47sokakta
53:47insanın
53:48bağlı sıkıldı
53:49yani
53:49yaklaşımı
53:50karşı
53:51müthiş
53:52bir
53:52uyanış var
53:54ve bir
53:54tepki var
53:55yani bu
53:56yerel emretimlerde
53:57soluk almaya başladı
53:58Türkiye solu
53:59değişik
54:00ve ittifakların
54:02ortamını
54:02oluşturdu
54:03Kürt meselesi
54:05hepsi içine
54:06girdi
54:06yani bütün
54:07ittifaklar
54:07içine girdi
54:08Kürt meselesinin de
54:09Türkiye coğrafyası
54:11ortamında
54:12ve Türkiye solu ile
54:13birlikte
54:13kurtuluşun
54:17olabileceği
54:18gerçekliği
54:19çıktı ortaya
54:19bunun
54:21Cumhuriyet Halk Partisi
54:22içinde de
54:23şey bulması
54:25yankı bulması
54:26ve bir yanıt
54:27bulması
54:28bence
54:28bu umudu
54:30pekiştiren
54:30önemli bir şey
54:32benim yaşamımda
54:33hiç değinmediğimiz
54:35siyasi bir sayfa da var
54:37yani ben
54:38Barış
54:39meclislerinde
54:42görevi aldım
54:43ayrıca
54:43demokrasi
54:45kurultaylarında
54:46görevi aldım
54:47Halkların Demokrasi
54:49Kongresi
54:50kurucuları
54:51arasındayım
54:51yöneticisi
54:52arasındayım
54:54Kongrelerin
54:54Başkanlık
54:56Divanını yöneten
54:57yani yöneticisi
54:58oldum
54:58sonra da
54:59Halkların
55:00Demokratik
55:00Partisi'nin
55:01kuruluşunda
55:02başkanlık
55:04görevi yaptım
55:05Dilekçeyi
55:05benim imzamla
55:06verdik
55:0775 kurucuyla
55:09birlikte
55:09ama ben
55:10bu süreci
55:12öyle olacak
55:13diye girmedim
55:14ben
55:14ben aslında bir
55:16demokrasi ve
55:17insan hakları
55:18savuncusu olarak
55:19Barış savuncusu olarak
55:20girdim
55:21ama yol
55:22yolumuz üzerinde
55:23böyle bir siyasi
55:24buluşma da
55:25oldu
55:26böyle bir
55:27sayfa da var
55:28benim yaşamımda
55:29onu da söyleyeyim
55:31söylemiş ol
55:32zaten
55:33gördüm
55:34ama
55:35bu mücadele
55:37hani
55:38kurtuluş yok
55:39tek başına
55:40sloganı
55:40şimdi
55:41ön plana
55:42çıktı ya
55:43ya hep beraber
55:45ya hiçbirimiz
55:45Türkiye
55:47coğrafyasında
55:48Türkiye toplumunu
55:49oluşturan
55:50bütün dinamiklerin
55:51dayanışması
55:52ve orta kavgasıyla
55:54başarıya
55:55ulaşacak
55:55bir kavgadan
55:57konuşuyoruz
55:59sonuç
55:59mutlusunuz
56:00ve güçlü
56:01görüyorsunuz
56:01bu ittifak
56:02kesindir
56:03olacak yani
56:04çok teşekkür ederiz
56:06ben teşekkür ederim
56:07kolay gelsin
56:08herkese
56:09umarım
56:09umduğum
56:10çerçevede bir
56:11söyleşi oldu
56:11elden geldi
56:12o kadar çok
56:13uzun ve çok
56:14konular var ki
56:15ancak bu kadar
56:16daha söylenmemiş
56:17çok şey var
56:17konuşurmadık
56:18çok şey var
56:19peki
56:21çok teşekkür ederim
56:22eylemde söyleyeceğiz
56:23herhalde
56:23tamam
56:23çok teşekkür ederim
56:26sağ olun
56:29abone ol

Önerilen