Kategori
🛠️
Yaşam tarzıDöküm
00:00Besteniz Amoğlu ile Sağlıkla Işılda programına hepiniz hoş geldiniz.
00:04Bugün Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın'ı ağırlayacağız.
00:07Kendisini saymakla bitmez ama çok fazla böyle şeylerin söylenmesinden de hoşlanır mı bilmiyorum.
00:14Kendisi Prof. Beyin cerrahı, yazar, güftekar, şair ve daha birçok birçok özelliği var.
00:23Çok keyifli bir sohbet bizi bekliyor. Hazırsanız başlıyoruz.
00:26Evet hocam hoş geldiniz. Beni kırmayıp programıma geldiğiniz için çok teşekkür ederim.
00:33Ben teşekkür ediyorum. Sağ olun.
00:36Sizin için güzel sorular hazırladım ama vaktimiz tabii ki de...
00:39İnşallah kazık sorusu olmaz.
00:41Estağfurullah. Sizin için kazık bir soru, size öyle gelebilecek bir soru olduğunu düşünmüyorum açıkçası.
00:46Sağ olun. Teşekkür ederim.
00:48Hocam şimdi şöyle başlamak istiyorum.
00:52İnsanların bazı kavramları birbirine karıştırdığını düşünmekteyim ben.
00:56Ve hazır sizi bulmuşken akıl ve zekanın farkını ve ruh ve nefsin farkını bir de sizin cümlelerinizden duymak istiyorum.
01:06Akıl nedir? Zeka nedir? Ruh nedir? Nefs nedir? Ve bunların beyin ile irtibatı nasıldır?
01:13Bu soruyu cevaplamam için bana 3-4 saat lazım. Çok doğru.
01:22İnsanın hareketi ve kişiliği, şahsiyeti tamamen beynindeki nöron dediğimiz hücreler arasındaki bağlantısallık sonucu ortaya çıkar.
01:34Eskiden biz biliyorduk ki bizi biz yapan hareketlerimiz, düşüncelerimiz, şuyumuz buyumuz genlerimiz vasıtasıyla olduğunu zannediyor idik.
01:44Fakat 2014 yılda yapılan çalışmalarda ve ondan sonraki çalışmalarda baktık ki bizi biz yapan genlerimizden ziyade,
01:53tabii ki genlerimizin epigenetiğin etkisi var ama bizi biz yapan konnektom dediğimiz,
01:59yani beyindeki nöronlar, 100 milyar civarındaki nöron ve bunlara ilave olarak da 1,5 trilyon civarında olan destek hücreleri tarafından oluşturulan bir yapı,
02:13konnektom diyoruz biz buna. Bunun sonucu ortaya çıkar.
02:17Peki bu nedir? Yani bu bizim, yani nöronlar kendi aralarında istişare ederler.
02:23Ağzımıza çıkacak olan sözden tutun atacak olduğumuz adıma varıncaya kadar tamamen önce bir düşünce tarzında oluşur,
02:32sonra o düşünce şu andaki öngörümüze göre 2 milyon 600 bin kilometre böyle saniye hızla dilimize gelmeden önce uzaya çıkar,
02:49arşı dolanır, sonra gelir dilimizden söz olarak çıkar veya hareket olarak tecelli eder.
02:56Bu bir şu andaki öngörüdür. Varsayımdır. Tabii bilimde varsayımla işler yürür.
03:05Yani formülümüz tuttuğu oranda doğrudur. Tutmazsa başka bir öneriyle beraber karşısına çıkarız ve matematize ederiz.
03:14Yani matematize edilmeyen bilimin bilimsel değeri yoktur.
03:19Önce felsefi boyutta bir hayal aleminde bir düşünce oluşur.
03:27Sonra o düşünce matematik süzgeçinden geçer ve bilim olur.
03:32Şimdi bu çerçeveden baktığımız zaman da bizim hareketlerimiz, düşüncelerimiz nasıl meydana geliyor?
03:41Bir kere düşüncelerimiz çok ehemmiyetli, çok önemli.
03:45Beyindeki nöronların birbirine bağlantıları vardır.
03:50Bu bağlantılar 16 nanometre genişliğinde, 90 nanometre uzunluğunda ve onun üzerine geçmiş şimdiki zaman ve gelecek kayıtlı.
04:04Biz oradan seçiyoruz.
04:05Bu seçim tamamen zihnimize kalmış.
04:10Çünkü beyin canlılığını bir anlamda bilgi işleyerek ortaya koyar.
04:19Canlılık dediğimiz hadise bilgi işleme, enformasyon, bilgi işleme kapasitesi bizim canlılığımızı...
04:25Hayvanlar da da öyledir yani canlılık dediğimiz şey bilgi işlemedir.
04:30Bilgi işlediği müddetçe canlısı.
04:33Peki zihin nedir?
04:34Zihin ise seçimdir.
04:37Yani o nöronlar arasındaki, o konnektom dediğimiz, oradaki var olanlardan seçimdir.
04:45Tercih meselesidir.
04:47Biz buna zihin diyoruz.
04:49Bunlar ortaya çıkarken, işte sözümüz ortaya çıkıyor, hareketimiz ortaya çıkıyor, düşüncemiz ortaya çıkıyor, yapımız ortaya çıkıyor, istikametimiz belirleniyor, istikametimiz belirleniyor, makam ve mertebemiz belirleniyor.
05:06Şimdi onun için insan düşüncelerine çok dikkat etmek durumundadır.
05:09Çünkü düşüncelerimize dikkat etmek durumundayız ki bizim kişiliğimiz ortaya çıkar.
05:17Kişiliğimiz sözlerimize, kelimelerimize sirayet eder.
05:22Kelimelerimiz bizim karakterimizi oluşturur.
05:26Karakterimiz de istikametimizi belirler, istikametimiz de akıbetimizi belirler, akıbetimiz de kaderimizi belirler.
05:34Peki bu çerçeve içerisinde hangi parametreler devreye giriyor?
05:41İşte sizin sorduğunuz sorunun temelli mi oluşturuyor?
05:44Evet.
05:45Bu altı parametre vardır.
05:48Ben bu parametreleri yaklaşık 20 yıl evvel, 18-20 yıl evvel, beyin cerrahisi dergisinde akıllı zeka etkileşimi diye yazmıştım.
05:58İzleyicilerimiz isterlerse, akıllı zeka etkileşimi diye girerlerse o makalenin bilimsel olarak o makaleyi okuyabilirler.
06:10Şimdi bu altı parametre nedir?
06:13Bu altı parametrenin üçü iyilik üzerine tecelli eder.
06:18Biz buna felsefi boyutta rahmani veya pesimistlik veya iyilik yolunda diyoruz ki bunların üç tanesi bu rahmani dediğimiz, iyilik yolunda dediğimiz akıl, vicdan ve ruhtur.
06:39Ama bunun karşısında kişinin hareketinin, düşüncesinin, sözlerinin oluşabilmesi için bir antitez vardır.
06:48Üç tane de bunun karşısında şeytani dediğimiz, egoist dediğimiz, nefsani dediğimiz, zeka, ego ve şeytan dediğimiz, nefis dediğimiz, ego, zeka, ego ve nefis.
07:07Bu üç parametre vardır. Yani altı parametre vardır.
07:11Bu altı parametre kendi aralarına çatışır.
07:14Yani önümüzdeki bardaktaki, fincandaki suyu içelim mi içmeyelim mi?
07:19En basit bir şeyde bir not alalım mı almayalım mı?
07:23Buna cevap verelim mi vermeyelim mi diye en basit hadisede bile bu altı parametre çatışır.
07:30Tartışır.
07:31Kendi aralarında tartışır.
07:33Hangi grup, yani iyilik grubu, yani akıl, vicdan ve ruh grubu galip gelirse, hayat adına insanlık demiyorum bakın.
07:46Hayat, yani yaşam adına bir iyilik ortaya çıkar.
07:51Belki birazcık felsefi konuşuyorum ama bu böyle, başka türlü anlaşılmaz.
07:55Nedir bu?
07:56Çünkü bizim bu aleme geliş sebebimiz hayata katkı sağlamaktır.
08:02Yoksa yiyip, içip, eğlenip, üreyip, göçmek değildir.
08:07Bu aleme hayata katkı sağlamak, aleme katkı sağlamak.
08:11Hukuk sistemlerinde, mesela sizin bildiğim kadarıyla eşiniz de hukukçudur.
08:16Dünya genelinde maalesef hukukta yanlış bir yapılanma vardır.
08:21Nedir bu?
08:22Her şey insan için, hukuk insan içindir.
08:27Yanlış bir tavır.
08:28Her şey hayat için olmalıdır.
08:30Yani insan, kedi, köpek, hayvan, aklımıza ne geliyorsa, kalem, defter, kağıt, mürekkep, hepsi hayata katkı sağlamak içindir.
08:41Yani, hukuk insan için değildir.
08:48Hayat içindir.
08:50İnsan da hayat içindir.
08:52Her şey hayat içindir.
08:53O zaman, biz bu alemin için geldik, hayata katkı sağlamak, yaşama katkı sağlamak için geldik.
08:59O zaman, eğer bizim altı parametre tartışır, mücadele eder, kendi aralarında münazara eder,
09:09sonuçta bir şey karar verir.
09:11Beyin nöronları asla bu tartışmada tek cevap verir beyin.
09:18Yani evet, başlangıçta aralarında tartışırlar.
09:22Ve beyinde bir ya da sıfır şeklinde karar çıkar.
09:25Ya evettir, ya hayırdır.
09:27Ama beyinde korpus kalyozum diye bir yapı vardır.
09:30Bazı epileptik hastalarda, yani sağır hastalarında ilaç fayda etmediği zamanda onu kesmek durumunda kalırız ameliyatla.
09:40Ki split beyin sendromu dediğimiz, yarık beyin sendromu ortaya çıkar.
09:44Yani o zaman, beynin bir tarafı farklı karar verir, öteki tarafı farklı karar verir.
09:50Onun taricinde beyin tek karar verir.
09:52Bütün nöronlar ittifakla karar verir.
09:56Tek bir nöron dahi eğer buna karşı çıkarsa, anarşi, terör ortaya çıkar.
10:02O bakımdan, nöronlar arasında böyle bir ahenk, armoni, estetik balansı vardır.
10:07Şimdi, bu yapı esnasında akıl rahmanidir.
10:12Rahmanidir. Birazcık tasavvufi belki konuşmak gerekirse, akıl rahmanidir.
10:19Vicdan rahmanidir. Ruh da rahmanidir.
10:22Vicdan sestir.
10:24Bütün canlılardan önce ses yaratılmıştır.
10:28Ses, sanatsal olarak içimizdeki tanrının sesidir.
10:40Hatta milattan önce, 300'lü, 400'lü yıllarda Anaximandros der ki,
10:48Hepasin, Hemin, İ, Sineidezis, Teos.
10:53Vicdan, içimizdeki tanrının sesidir.
10:56Sanatsal sesidir. Sanat olarak tecelli eder.
10:58Çünkü insanlar da ilk olarak sesle beraber iletişim kurmuşlardır.
11:03Rahmanidir.
11:05İçimizdeki tanrının, içimizdeki tanrının sesidir.
11:09Vicdan diyoruz biz buna.
11:11Vicdan, içimizdeki tanrının sesidir.
11:14Yani rahmanidir.
11:15Kötü değildir.
11:16Niye derler, vicdanın müsaade etmedi?
11:18Evet.
11:18Bakın, vicdanın müsaade etmedi.
11:20O ses müsaade etmedi.
11:22Peki, ruh nedir?
11:24Ruh da kokudur.
11:26Rih, raihe aynı kökten gelir.
11:29Rih, raihe, hatta ve nefektü min ruhi der.
11:33Ayette.
11:35Ben kendi ruhumdan üfledim.
11:37Bakın, koku.
11:39Koku.
11:39O zaman ruh, ruhun aslında kokudur.
11:41Yani tanrının kokusunu insan kendi içinde hisseder.
11:47Onun için ruh da rahmanidir.
11:49Ruh da kötü istemez.
11:50Peki, karşı tarafa bakalım.
11:52Diğer, üçlü parametre neydi?
11:55Zeka, nefis ve ego.
11:58Bunlar şeytani.
12:00Eğer hayvanda da zeka var.
12:03Ama akıl yok.
12:04Akıl olduğu zaman seni mesuliyet kılan akıldır.
12:09Aklı olmayanın mesuliyeti yoktur.
12:11Mecburiyette mesuliyet yoktur.
12:13Mesuliyette de mecburiyet yoktur.
12:16Yani seçim varsa, bir şey seçiyorsan mesuliyet var.
12:20Seçme imkanın yoksa mesuliyette yoktur.
12:23Yani, çok acıktın, hiç yiyecek bir şey yok.
12:29Yasak olan bir şeyi, haram olan bir şeyi ölmeyecek kadar yiyebiliyorsun.
12:34Niye?
12:35Mecburiyette mesuliyet yoktur.
12:37Ama mesuliyette de mecburiyet yoktur.
12:40Yani sen orada, işte su da var, kompostu da var, meyve suyu da var, bira da var, şarap da var.
12:48Orada mecbur değilsin.
12:51Orada istediğini seçebiliyorsan.
12:53O zaman mesuliyette de mecburiyet yoktur.
12:56O zaman onun için sen mesulsün.
12:58Peki, o zaman zeka, eğer aklın emrine verirsen, rahmani doğru bir iş çıkar hayat adına, yaşam adına.
13:08Ama aklın zekanın emrine verirsen, o zaman şeytani hayat adına doğru olmayan, yani şer tecelli eder.
13:18İkincisi nedir?
13:21Nefis.
13:22O da egoisttir.
13:24Ego, bana, benim işte arabam, benim evim, benim bahçem, benim karım, benim çocuğum, ben, ben, ben, ego.
13:33Bu da şeytanidir.
13:35Ha, ne olur?
13:36Bunlar arasında bir tartışma olur.
13:39Hangisi galip gelirse, hareket o yönde tecelli eder.
13:44Söz o yönde tecelli eder.
13:45Peki, insan hayatını, hareketlerini düzenlemede de, eğer siz hayata katkı sağlamak için iki şey yapabilirsiniz.
13:57Bir, bu zeka, nefis ve ego kefesini dokunmazsınız ona.
14:05Akıl, vicdan ve ruh kefesini yükseltirsiniz.
14:09Haliyle orası baskın çıkar.
14:10Ve nefsiniz terbiye oldu.
14:13O başka.
14:13Buraya geleceğim daha.
14:15Yani, hiç ona dokunmazsınız.
14:18Ama, akıl, vicdan ve ruh kefesini veya o parametreleri yüceltirsiniz.
14:24Haliyle, hareketin, sözün, düşünce, hayır olarak, iyilik olarak tecelli eder.
14:33Peki, ama yok.
14:35Siz bunu biraz baskılarsanız, işte terbiye dediğimiz işte, o zaman ne olur?
14:41Yine, bu hayır tarafı, iyilik tarafı hakim olduğu için yine hayır tecelli eder, iyilik tecelli eder.
14:48Hayır adına, hayat adına.
14:50Bakın, hayata katkı sağlamaktır bizim esas görevimiz.
14:53Yani, insanlar da kendi aralarında dört tip insan vardır.
15:02Bir tanesi, varken, var, yokken yok.
15:06Yani, bu ne demektir?
15:09İşte, hayatta, yaşarken, kendisine verilen görevleri yapmış ama öldükten sonra bir iz bırakamamış.
15:18Varken vardı ama öldükten sonra gitti.
15:20İkincisi, varken yok, yokken de yok.
15:27Yani, yemiş, içmiş, üremiş, hayvan gibi hayvanlardan, tabi hayvanlardan da tenzih ederim.
15:34Çünkü, hayvanlar bazen insandan çok daha katkı sağlar hayata.
15:38Belki bir akrep, belki bir yılan, belki bir fare, belki bir kedi, belki bir domuz,
15:44benden daha fazla hayata katkısı vardır.
15:47Niye Allah domuzu yarattı o zaman?
15:48Bunda hayata katkısı var.
15:51Onun için bazı insanlar vardır ki, yani, hayattayken, varken yok, yokken de yok.
15:57Peki, üçüncüsü, varken var, yokken de var.
16:02Öyle şeyleri yapmış ki, çivi çakmış bu aleme.
16:06Hayata katkı sağlamış.
16:07Bilimsel olarak, yani, görüş olarak, fikir olarak, düşünce olarak, akla ne giriyorsa.
16:12Yani, edebiyatçıdır, sanatçıdır, sanatkardır, bilim adamıdır, akla ne giriyorsa.
16:21Bir dördüncü grup vardır ki, varken yok, yokken var.
16:26Genelde bilim adamları, birçoğu bu gruba girer.
16:29Yani, hayattayken değerleri anlaşılmaz.
16:32Öldükten sonra, ya bu adam iyiydi, ya bunun kadrini bilemedik.
16:36Mesela, bunun örnekleri çok.
16:38Mesela, diyelim ki bunlardan bir tanesi, Can Haş'tır.
16:42Bu hem batıda, hem doğuda, maalesef bu tip insanlar, ilim adamları vardır.
16:46Yani, varken yok, yokken var.
16:49Mesela, Can Haş bunlardan bir tanesidir.
16:52Can Haş, Prag Üniversitesi'nin 1400'lü yıllarda rektörüydü.
16:56Ve ilahiyatçıydı.
16:58Ve kiliseye karşı çıktı.
17:00Bu cennetten, işte, yer satmalara, bilmem, anahtar satmalara, endürijanslara karşı çıktı.
17:05Ve kitaplarıyla beraber onu, Kostans'da yaktılar.
17:09Sonra, dediler, ya bu adam iyi adammış.
17:12Ve, 1908 yılında, yani, aşağı yukarı 500 yıl sonra, itibarını iade ettiler.
17:21Prag Üniversitesi'nin bahçesine, üstünü diktiler.
17:26Mesela, 1600 yılında biz Bruno'yu yaktık.
17:30Kitaplarıyla beraber.
17:32Bruno'yu yaktık.
17:331600 yılında.
17:35Daha sonra itibarı.
17:371642'de ölen, Galile, Galile, evet, hani dünyanın dönme hadisesinde, işte orada bir takım torpiller oluyor filan da, ölümden kurtuluyor.
17:49Hayat boyu hapiste kalıyor.
17:51Hapishane, şeyden çıkarken, mahkemeden çıkarken, tabii orada arkadaşı, Bellermino, ona destek oluyor filan.
17:59Hep pürsi motivasyonlar.
18:01Ama dünya dönüyor.
18:03Peki, onun itibarında, 1998 yılında, papa iade etti.
18:09Dediye, o Galile haklıymış.
18:111647 ölüyor.
18:121998'de
18:15hakkı iade ediliyor.
18:17Bakın. Ama
18:18dünyanın
18:21döndüğünü söylüyorum.
18:23Veya biz
18:24Milattan sonra, Milattan önce
18:27daha doğrusu, Adnodüs'ü
18:28cezalandırdık. İlk doktor kadın
18:30cezalandırdı.
18:33Milattan sonra 415'te
18:34dünyada gezegenlerin hem kendi
18:37etrafında hem de yıldızlar
18:39etrafında döndüğünü iddia eden
18:41kaybeti yayıcı cezalandırdık.
18:43Yaktık kadını.
18:45Kestik, parçaladık,
18:47küllerini savurduk.
18:50Daha sonra
18:50dövazilerin kafasını
18:53kestik.
18:551794 yılında.
18:57Kestik kafasını.
18:58Bu işte ısı,
19:01oksijen paslanmayı,
19:03metreyi, santimetreyi bulan adam.
19:05Bunu cezalandırdı.
19:07Peki
19:08doğuda ne oldu? Bunlar batıda
19:11olurken, doğuda da çok şeyler oldu.
19:14Yani biz
19:14İmam-ı Azam denen,
19:16bugün çok büyük alem dediğimiz,
19:19İmam-ı Azam denen
19:20kişiyi,
19:22Halife Mansur,
19:25Hicri'yi 150 yılında
19:26zehirleyerek
19:28öldürdü.
19:30Hicri 150 yılında.
19:32Yüz sene sonra dediler ki ya bu adam
19:34büyük adammış ya.
19:36İmam Taberi'yi hakeza cizalandırdı.
19:38Hallacı Mansur,
19:40hakeza.
19:42Hallacı Mansur,
19:43İbnül Haysem,
19:44optik sistemleri
19:45bulan adam.
19:47Peytül Hükme'de yetişmiş.
19:49Yazılandırdık.
19:52Nesimi'yi
19:53yazılandırdık.
19:55İbn-i Sina'yı,
19:57kaçarak kurtuldu İbn-i Sina.
19:59Yazılandırdık.
20:01Yazadan kaçarak kurtuldu.
20:03Farabi'yi tekfir ettik.
20:05Farabi'yi tekfir ettik.
20:07Hatta Gazali,
20:09onun için
20:09Tehafutül Felasife'yi yazdı.
20:14Yani,
20:15düşünmenin saçmalığı diye kitap yazdı.
20:17Ha, onun da arkasında başka şeyler var.
20:19O da ayrı bir konu.
20:20Yani,
20:20niye yazdı o?
20:21Hizamiye medreselerinin oluşması falan filan.
20:242067 yılda İbn-i Taberi'nin,
20:26o medreselerin,
20:27üniversitenin başına gelmesi,
20:29daha sonra onun cazılandırılması,
20:31o akılcıydı çünkü İbn-i Taberi.
20:33Müfedatı akıl üzerine kurmuştu.
20:35Niye nakilci değilsin diye cazılandırdı.
20:37Onun korkusundan,
20:38Gazali geldi ondan sonra,
20:40Nizamiye medreselerinin başına ve bu akılcılığı nakilciliğe aldı.
20:49Ve Tehafutül Felasife'yi yazdı.
20:52Ve 1111 yılında vefat ettikten sonra,
20:56Gazali,
20:56kimse itiraz etmedi buna.
20:58Ta ki 1194 yılında İbn-i Rüşt,
21:02Tehafutül Tehafutül yazarak,
21:04yani saçmalığın saçmalığı,
21:06ona Nazire yazdı,
21:07daha doğrusu Reddiye yazdı.
21:10Bunun için bunlar hep olmuştur.
21:11Daha sonra olmadı mı?
21:13Daha dün,
21:15yani bakın,
21:16Meriküri'ye,
21:18Meriküri bu radyoaktifliği bulan kadın,
21:21ona,
21:22yani ev yıkan kadın ümanı verdiler.
21:24Kadıncağız kendi,
21:29ki benim idörlerimden bir tanesidir.
21:34Pierre'in,
21:36toplayıp odun,
21:38toplayıp,
21:39Bizmut kazanın altına,
21:42koyup,
21:43yakıp,
21:46Meriküri de kazanı karıştırmak suretiyle,
21:49radyoaktifliği,
21:51Polonyum işte,
21:52Polonya'da oradan geliyor,
21:53Polonya'da olduğu için,
21:54kanser oldu kadın.
21:56Pierre'in ölümünden sonra biliyorsun,
21:58iki kez Nobel'i aldı.
21:59Yahu var,
22:00tarihte ilk Nobel alan kadındır.
22:02İki kez Nobel aldı,
22:03hayatında,
22:05ve iki kızı da daha sonra Nobel'i aldı.
22:07Yani o aile dört Nobel'i aldı.
22:10O kadın için de,
22:12özellikle,
22:14Ev Yıkan Kadın adını tanıdılar.
22:16Hatta Nobel bile,
22:18Alfred Nobel'e bile,
22:19Le Marchand de Mort adını verdi.
22:22Yani ölüm taciri.
22:24Ölüm taciri adını verdi.
22:27Arkasında işte,
22:29laboratuvar deneylerinde,
22:30kardeşinin ölmesi falan falan ama,
22:33hatta öldüğü zaman,
22:34Fransız gazeteleri,
22:35manşet attılar.
22:37Le Marchand de Mort,
22:38Emore.
22:40Ölüm taciri öldü diye,
22:42manşet atmıştı.
22:43Yani bu,
22:44hatta biraz daha,
22:45yaklaştı diyelim.
22:46Rosalind Franklin.
22:50Rosalind Franklin,
22:51DNA'yı bulan kadın,
22:54ve ondan çaldı.
22:57James D. Watson,
22:59kendisini tanıyorum.
23:00Çaldı.
23:02Nobel'i kendi aldı.
23:03Ve kadın,
23:04bundan dolayı,
23:05kanser oldu.
23:071958 yılında da,
23:09Rosalind Franklin öldü.
23:11yani söylemek istediğim,
23:13varken yok,
23:15yokken var.
23:16O zaman,
23:17hayata katkı sağlamak için,
23:20yokken de var olmaya gayret edeceğiz.
23:22Nasıl oluyor bu şimdi?
23:24Eğer siz,
23:26bir şeyi,
23:27karar verirken,
23:29akıl, vicdan ve ruhun,
23:31hakim olmasını sağlayacaksınız.
23:32sağlayacaksınız.
23:33Mesela diyorsun ki,
23:34işte bu kalemi,
23:36bana,
23:37ver diyorsun.
23:38Ben diyor,
23:38veremem diyorum.
23:39Sen diyorsun ki,
23:39efendim ben bunun,
23:40ücretini veririm diyorum.
23:42Ben bir liraya almış olsam,
23:44bu kalemi.
23:45Sen diyorsun ki,
23:46ya ne kadar istersen,
23:47ben vereyim.
23:48Hemen bana orada,
23:49zeka der ki,
23:50şeytan için.
23:51Ya bak işte,
23:52bu beste bunu istiyor senden.
23:54Yüz lirada buna.
23:55Sen buna bir liraya almıştır.
23:56Lan,
23:57orada nefis der ki,
23:58tamam ben nereden bulacaksın bu imkanı?
24:01Ver ona.
24:02Yüz liraya sen gidersin,
24:03on tane daha,
24:04yüz tane daha alırsın.
24:05Der.
24:06Orada vicdan der ki,
24:08ne yapıyorsun ya?
24:09Akıl der ki,
24:10bu hak mı?
24:12Adalet mi?
24:12Derken bir çatışma başlar bunlar arasında.
24:15Sonunda,
24:17ben bunu size,
24:18eğer zeka,
24:20nefis ve ego galip gelirse,
24:23sana yüz liraya bunu satarım.
24:25Ama eve gittiğim zaman da,
24:27bir empati diye bir şey var.
24:29Kafamı yastığa koyduğum zaman,
24:32dedim ya Allah,
24:33ben çok hata yaptım.
24:34Bunu yapmamalıydık.
24:36Uydum nefsi emmariye.
24:38Bakın,
24:39uydum nefsi emmariye.
24:41Nefis grubuna uydum der.
24:43Veya,
24:44derim ya,
24:45besteciğim,
24:46sen buna,
24:46tamam,
24:47iki lira ver,
24:48ben sana bunu vereyim derim.
24:50Veririm,
24:51akşam yine giderim,
24:51empati yaparım.
24:52ya kıza ben bunu yüz liraya satabilirdim ama,
24:57iki liraya var.
24:57Vicdanım müsaade etti.
25:00Vicdanım müsaade etmedi.
25:02Niye?
25:03Çünkü vicdan,
25:04rahmaniydi.
25:05Ne dedik?
25:05hepasin hemin,
25:07i sineydezis teos.
25:10Anaximonos'un lafı.
25:12Vicdan,
25:12içimizdeki tanrının sesidir.
25:14Sanatsaldır da zaten.
25:16Ses,
25:17içimizdeki tanrının,
25:19sanatsal olarak tezahür eden sesidir.
25:22Vicdan,
25:24böyledir.
25:24Ruh da zaten kokudur.
25:26Allah'ın kokusudur.
25:27Tanrının kokusudur.
25:28O bakımdan,
25:29koku,
25:31insanı alıp götürür bir yerlere.
25:33Video var.
25:33Kokunun böyle bir özelliği var.
25:35Yani sizin şimdi,
25:36mesela şöyle bir örnek vereyim sizden.
25:39Berkay Bey,
25:40sizinle ilk tanıştığı zaman,
25:41size bir parfüm almış olsun.
25:44Koku almış olsun.
25:46Sonra,
25:47aranızdan zaman gevrendiniz,
25:49işte,
25:50sabah oldu.
25:53Sabah oldu,
25:54sabah oldu.
25:56Tekrar o kokuyu duyduğunuz zaman da,
25:57ilk güne gidersiniz.
25:59Kokunun böyle bir özelliği vardır.
26:01Beyinde de böyledir.
26:02Yani beynimiz,
26:04400 farklı kokuyu,
26:09ayırt etme kabiliyetine sahiptir.
26:10Burnumuzun içerisinde,
26:12onların reseptörleri vardır.
26:13Hatta onunla ilgili,
26:15benim geliştirdiği bir ameliyat yöntemi vardır.
26:17Çünkü,
26:18beynimizin ön kısım ameliyatlarından sonra,
26:20koku alma bozukluğu oluşur.
26:22İşte oranın anevizmalarıdır,
26:24tüverkülümserler,
26:25menüjiyomudur,
26:25hipofiz tümörleri falan.
26:26Orada,
26:27koku alma bozukluğu olur.
26:29Ben 1900,
26:30ya bunu aşağı yukarı,
26:3130-35 sene önce,
26:33geliştirdiğim bir yöntemle,
26:34o koku sinirlerini koruma,
26:36ameliyatı geliştirmiştim.
26:38Koku alsın diyor.
26:39Çünkü koku çok önemli.
26:40Yani kokunun,
26:41bir,
26:41tayyi mekan,
26:43tayyi zaman,
26:44temessül ve tecessüs kavramları vardır.
26:46Koku,
26:47niye?
26:47Yani,
26:48rayha doğrudan gelir.
26:50Rayha,
26:50ruh.
26:51Ruh da kokudur.
26:52Rayha doğrudan gelir.
26:53üflemek,
26:55ben ruhumdan üfledim dediğimiz için,
26:58onlar Rahmanidir.
26:59Hatta,
27:00hatta,
27:00tasavvufta,
27:03hareketlerin,
27:04hayır tecelli etmesi için,
27:06ya bir grup tasavvufi düşünce,
27:09bu akıl,
27:13vicdan ve ruh parametrelerinin daha güçlü olmasını için gayret eder.
27:19Diğeri ise,
27:20onlara dokunmaz.
27:22Zeka,
27:22nefis,
27:23ve o onun terbiye ve baskı altında.
27:26Yok etmek yok bakın.
27:28Yok etmek yok.
27:29Hatta şey geldi aklıma,
27:30İbrahim Hakkı,
27:32Laleli'nin bir şiiri geldi aklıma.
27:35zannediyorum,
27:37Mahir İzin,
27:38kitabında okumuştum ben onu.
27:40Mahir İzin,
27:41Tasavvuf diye,
27:42bir kitabı vardır.
27:44Allah rahmet eylesin.
27:45Orada okumuştum.
27:47İbrahim Laleli'nin,
27:49Tasavvuf Nedir diye,
27:51şiiri vardır.
27:52Orada der ki,
27:54hidayette tasavvuf,
27:55Sofi Bican olmağı derler.
27:57Nihayette,
27:58gönül tahtında sultan olmağı derler.
28:01Tasavvuf küllü yakmaktır.
28:02Vücudun narı la ile,
28:04Tasavvuf narı illa ile,
28:06insan olmağı derler.
28:08Yani illa insan olmak değildi.
28:10Bu akıl,
28:11vicdan ve ruh kefesinin hakim olması.
28:15Her şeyi yakıyorsun.
28:16Yani illa ile ancak o vardır.
28:18La ilahe illallah dediğin zaman da,
28:20ilah yok.
28:21Hay Allah diyorsun,
28:22bütün tanrılar ölmüş.
28:23Benim öyle bir vecizem vardır.
28:25Hay Allah bütün tanrılar ölmüş.
28:27Evet.
28:28Hay canlı demektir.
28:30Hay,
28:30Hay Allah derken,
28:32Allah canlıdır.
28:33Hani,
28:33mezar taşlarında yazar ya,
28:35huvel hayyül baki der mesela.
28:37O diridir yani.
28:39Biz de zaten hayvan grubundanız.
28:41Yaratılanlar,
28:42mahlukat,
28:43üç gruptur.
28:44Bir tanesi,
28:45cemaattır.
28:47Cansız diye zannettiğimiz,
28:49canlılardır.
28:50Ne demek bu?
28:51Kaleminde canı vardır.
28:53Fincanında canı vardır.
28:55Kağıdında,
28:56tahtanında,
28:57ayakkabının da,
28:58saçının da,
28:59cansız zannettiğiniz her şeyin canı vardır.
29:01Canı vardır.
29:02Ona cemaat at diyoruz.
29:03İkincisi,
29:04nebatat.
29:05Yani bitkiler,
29:06çiçekler falan.
29:07Üçüncüsü,
29:08hayvanat.
29:09Hayvanat.
29:10Biz zaten hayvan grubundanız.
29:12Hay canlı demektir.
29:14Hayvanat,
29:15canlılar demektir.
29:16Allah'ın hay sıfatı oradan gelir.
29:18Ama biz,
29:19hayvanın atıkız,
29:20konuşan hayvan.
29:21Onun için sözlerimize de dikkat etmek durumundayız.
29:23Çünkü sözlerimiz,
29:25düşüncelerimiz,
29:25sözlerimizi,
29:26sözlerimiz,
29:27kelimelerimizi,
29:28kelimelerin de canı vardır.
29:30Bakın,
29:30bu da önemli.
29:32Kelimelerin canı vardır.
29:33Kelimelerin ruhu vardır.
29:34Kelimelerin kokusu vardır.
29:37Bakın,
29:38şimdi sizinle konuşuyoruz.
29:41Beste,
29:42beste,
29:44beste.
29:46Bakın,
29:47vurgu bile aynı kelimeyi kullanıyoruz.
29:49Yani beş harf.
29:52Her harfinde bir canı vardır.
29:55Ruhu vardır.
29:56Haysiyeti vardır.
29:57Onuru vardır.
29:59Onun için,
29:59kelimelerimizin onuru,
30:01cümlelerimizin onuru,
30:03şahsiyetle,
30:04heyecanı,
30:06düşüncelerimizi,
30:07o nöronlar arasındaki,
30:09o mikrotübüller arasındaki,
30:11var olan,
30:12o nöronlar arasındaki,
30:16bağlantısallığa bağlıdır.
30:18Onun için,
30:19düşüncelerimize dikkat etmek durumundayız.
30:21Düşüncelerimiz,
30:21kelimelerimizi,
30:23kelimelerimiz,
30:23kişiliğimizi,
30:24kişiliğimiz,
30:25karakterimizi,
30:26karakterimiz,
30:27istikametimizi,
30:28istikametimiz,
30:30akıbetimizi,
30:31akıbetimiz de,
30:33kaderimizi belirler.
30:35Sorduğun sorunun başına geldi.
30:36Hocam,
30:37çok teşekkür ederim.
30:39Gerçekten,
30:40Allah da,
30:41varken var,
30:43yokken de var olmayı nasip etsin diyorum.
30:45Bu konuşmanızdan yola çıkarak,
30:47yokken de var olmayı nasip etsin.
30:49Ama bilim adamları maalesef,
30:51genelde varken yok,
30:52yokken var oluyorlar.
30:54Hep öyle olmuştur zaten.
30:55Yani,
30:56bizler için,
30:56varken varsınız.
30:58Sağ olun.
30:59Yokluğunuzda,
30:59Allah göstermesin,
31:01uzun tutsun.
31:02zeki insanları hep katledilmişlerdir,
31:05genelde.
31:06Kırk bin civarında,
31:08zeki,
31:08çalışkan,
31:09akıllı,
31:09bilim adamı,
31:10yok edilmiştir.
31:11Yakılmıştır,
31:12öldürmüştür,
31:12idam edilmiştir,
31:13falan filan.
31:14Eğer onlar,
31:16yok edilmemiş olsalardı,
31:18bugün,
31:19insanlığın,
31:20hayata katkı sağlama oranı çok yükselecek.
31:23Belki bugün,
31:24yıldızlar arasında,
31:26seyahat ediyor,
31:27istediğimiz gezegende,
31:30tatil yapıyor olacaktık.
31:32Bu da benim,
31:34önemli bir sözüm olsun.
31:36İşte bunları yaparken,
31:37Rahmani tarafı tamamen bir tarafa bırakıp,
31:40ego ve kibir ağır bastığı için,
31:43belki de o dönemde,
31:44böyle yaptılar ve,
31:45böyle oldu.
31:47Tabii,
31:47onun,
31:48tabii sosyolojik yönü vardır,
31:49psikolojik yönü vardır,
31:51yani,
31:52iktidar yönü vardır.
31:54Biliyor musun,
31:55İmam-ı Azam'ı niye idam ettiler?
31:57Yani halifeyi idam etti onu.
31:59Halife,
32:00memur tarafından,
32:02idam edildi.
32:04Yani,
32:05niye?
32:06Halifenin istediği fetvayı,
32:08istediği,
32:09paralelde,
32:10fetva vermediği için.
32:13Böyle,
32:14tadını kabul ettirdi mesela.
32:15Bu bakımdan,
32:16çeşitli faktörler söz konusu tabii.
32:19Yani,
32:19peygamberden sonra bile bunlar olmadılar mı?
32:22Peygamberden sonra da oldu bu tip şeyler.
32:24Yani mesela,
32:25iki yıl,
32:26zekat savaşları olmuştur,
32:29Hazreti Ebu Bekir zamanında.
32:31Onun için bunlar,
32:32hep olmuştur.
32:33Bugünkü dünya düzeninde bile bunlar var.
32:35Yani bugün,
32:36iki milyar civarında Müslüman var.
32:38Müslüman olduğunu iddia eden,
32:40bir grup var.
32:42Tabii bence,
32:43farklı düşünüyorum ama,
32:45iki milyar insan Müslüman olduğunu söylüyorum ama,
32:48bence,
32:49iki milyar farklı,
32:50İslam anlayışı var.
32:52Benim kanaatime göre.
32:54Çünkü,
32:54adam bana göre böyle diyor.
32:56Evet.
32:56Oysa ki,
32:57İslam,
32:58Müslüman olmak sadece,
32:59Müslüman olmak sadece,
33:02domuz eti yememek değildir.
33:05Başkasının hakkında domuz gibi yememektir.
33:08Adaletten,
33:09şaşmamaktır.
33:10Liyakattan şaşmamaktır.
33:12Meşveretten şaşmamaktır.
33:14Ehliyetten,
33:15emanetten şaşmamaktır.
33:18Maslahattan şaşmamaktır.
33:19Nedir bunlar?
33:20Maslahat toplum menfaati.
33:22Yani,
33:23yaptığın iş,
33:25hayata ne katkı sağlayacak?
33:26Sağlamayacaksa,
33:27onu yapmayacaksın.
33:28Adalet,
33:29dinine,
33:29imanına,
33:30mezhebine,
33:31meşhebine bakmayacaksın.
33:32O işe uygun hangisiyse,
33:34onu götüreceksin.
33:36Sonra,
33:38liyakat,
33:38adil olacaksın.
33:40Sonra,
33:41en uygun kimse,
33:42ona vereceksin.
33:43Yoksa,
33:44bir mahkeme olduğu zaman da,
33:47adaletle dolanacaksın.
33:48Ötekisi,
33:50ateistmiş.
33:51Ötekisi,
33:52Hristiyanmış.
33:53Ötekisi,
33:53Yahudiymiş.
33:54Ötekisi,
33:55Müslümanmış.
33:56Buna bakmayacaksın.
33:57Demek ki,
33:57adalet,
33:58liyakat,
34:00ehliyet,
34:02meşveret,
34:03istişare edeceksin.
34:04Kendi kafana göre hareket etmeyeceksin.
34:06Sen ne diyorsun,
34:07sen ne diyorsun,
34:07ne dedik?
34:08Beyinde bir buçuk trilyon,
34:09yüz milyar nöron,
34:11en ufak bir hadise için istişare ederler.
34:13Sen ne diyorsun,
34:14sen ne diyorsun,
34:14sen ne diyorsun.
34:15Sonra tek bir karar çıkar.
34:17Onun için burada da,
34:18demek ki birincisi adalet,
34:20ikincisi,
34:20riyakat,
34:22sonra meşveret,
34:23sonra meşveret,
34:25istişare edeceksin.
34:26Sonra,
34:28emanet,
34:29yani bu görev bize emanet,
34:30beden de bize emanettir,
34:32hayat da bize emanettir,
34:34ömür de bize emanettir.
34:37Ömür zaten imardan gelir.
34:40imar ve ömür ve ömür aynı kökten gelir.
34:43Yani biz bu aleme hayatı imar etmeye geldik.
34:48Bak imar ve ömür aynı kökten gelir.
34:50Ötekisi nedir?
34:52Emanet.
34:53Bu görev bize emanettir.
34:56Tekrar diyorum,
34:58adalet,
35:00riyakat,
35:01meşveret,
35:02maslahat,
35:03toplum yararı.
35:06Ve bu görevde,
35:07bu ömürde,
35:08bu beden de bize emanettir.
35:10Bunlara dikkat etmek durumundayız.
35:12Evet.
35:14Çok doğru söylediniz hocam.
35:16Şimdi bir diğer soruma geçmek istiyorum.
35:19Bu benim çok dikkatimi çekmişti.
35:20Aklımda da çok yer etti.
35:22Bir konuşmamızda,
35:24yeni bir ameliyat tekniğini,
35:26yorgun argın eve geldiğinizde,
35:28eve gelip yaşadığınız bir yakaza neticesinde,
35:32bunu bulduğunuzu söylemiştiniz.
35:34Ve bu çalışmanız sayesinde de,
35:36TÜBİTAK bilim ödülü aldınız.
35:39Burada size sormak istediğim husus şu.
35:42Yakaza nedir?
35:42Rüya nedir?
35:43Yakaza da bir çeşit rüya mıdır?
35:46Şimdi bakın,
35:47bir kere rüya,
35:52uykuya geçiş anında.
35:53Biz buna REM uykusu diyoruz.
35:56O esnada görülür.
35:57Fakat,
35:58kul sıkışmayınca,
36:00Hızır yetişmez.
36:01Evet,
36:01dediğiniz doğru.
36:02Kitaplarımda da var.
36:04Evet,
36:04TÜBİTAK ödülü almıştık 90'da.
36:07O çalışma sebebiyle.
36:081984'te o çalışmayı yaptım.
36:1387'de yanlış hatırlamıyorsan yayınlandı falan.
36:17Evet,
36:18biz o zaman,
36:19beyin damar tıkanıklıklarında bir ameliyat yöntemi geliştirmeye çalışıyorduk.
36:24Ameliyat yöntemini geliştirdik fakat,
36:26tıkanıyordu.
36:27Tıkanınca işe yaramıyor.
36:30Baktık ki,
36:31tıkanma nereden meydana geliyor?
36:33Onu da bulduk.
36:34Yani,
36:35bir milimlik damara 12-14 dikiş atıyoruz.
36:39Bir milim beyinde.
36:41Anostomuz yapıyoruz.
36:42Damar tıkanıklıklarında.
36:44Tabii önce hayvanlarda deniyoruz biz bunu.
36:47Baktık ki,
36:48arka duvarda tıkanıklık oluyor.
36:50Niye arka duvarda tıkanıklık oluyor?
36:52Ön duvarda normalde mikroskop altında hiç damara dokunma,
36:58daha doğrusu damarı çevirmeden,
37:00rotasyona uğratmadan dikiş atabiliyorsun.
37:02Ama arka duvarı dikerken her seferinde değiştirmek gerekiyor.
37:08Çevirmek gerekiyor.
37:09Bu sefer,
37:10baktık ki damarın iç duvarı,
37:12endotel dediğimiz iç duvarı yırtılıyor.
37:16Ve endotelin altında kollajen dediğimiz lifler var.
37:19Onlar kan elemanlarıyla temas edince,
37:23trombüs dediğimiz pıhtı oluşuyor,
37:25tıkıyor.
37:26Bir türlü düzeltemiyorduk nasıl olur da.
37:29Ve kafayı yoruyorduk.
37:30Evet,
37:31o sıkıntı içerisinde,
37:33hastaneden eve döndüğüm,
37:35Züriht'te döndüğüm zaman,
37:37ayakkabılarımı dahi çıkarmadan,
37:38yatakların üzerine uzandım.
37:40Ve,
37:41uykuya geçmediğim,
37:42işte o,
37:43alfa modu diyoruz biz ona,
37:45REM uykusu dediğimiz,
37:46yani göz kürelerinin hızlı hareket ettiği,
37:50zaten dünyada en uzun rüya 6 saniyedir.
37:53Gerçi bugün rüyaları edit edebiliyoruz,
37:56kaydedebiliyoruz,
37:57tekrar görebiliyoruz.
37:58Bu mümkün.
37:58Evet.
37:59Şimdi,
38:00orada ameliyat yapıyorum.
38:02Mikroskopta ameliyat yapıyorum.
38:04O dönemde,
38:05REM döneminde.
38:06Ve,
38:07eldivenden bir küçük parça kopuyor.
38:09Döne döne,
38:10döne geliyor.
38:10O anostomozun altında damarı çeviriyor.
38:15Hiç vakit kaybetmeden fırladım,
38:17doğru hastaneye gittim.
38:19Hemen o yöntemi denedim ve oldu.
38:22Bilim adamlarında bunlar olmuştur zaman zaman.
38:25Ve o,
38:26yeni bir teknik,
38:27anostomozda da yeni bir teknik olarak yayınlandı.
38:30ve mesela 1930 yılında,
38:34Otto Levy diye bir araştırmacı,
38:37kalbin çalışma sistemini öğrenmeye çalışıyor.
38:42Ve,
38:43bir tüpün içerisinde kurbağa kalbi koyuyor.
38:46Ve,
38:47ona elektrik veriyor,
38:48kalp çalışıyor.
38:49Yatıyor,
38:50rüyada bir aziz,
38:53diyor ki,
38:54onun suyundan öteki tarafa koy,
38:56bak kalp çalışacaktır,
38:57diyor.
38:57Fakat,
39:00uyumaya devam ediyor,
39:01kalkmıyor,
39:01sabah unutuyor rüyayı.
39:03Kendi kendini suçluyor.
39:04Niye ben kalkıp da bu işi yapmadım?
39:06Neydi o?
39:07diye rüyayı unutuyor.
39:08Ama o,
39:09sıkıntıyla tekrar,
39:10ertesi gün yattığında,
39:12aynı rüyayı tekrar görüyor.
39:13Niye?
39:14Yani kul sıkışmayınca,
39:16Hızır yetişmez.
39:17Ve,
39:18aynı rüyayı görünce,
39:20aynen benim yaptığım gibi,
39:21o da fırlıyor,
39:22hemen gidiyor laboratuvara,
39:24o iki tüpe koyuyor,
39:25kurbağa kalbini,
39:29iline elektrik veriyor,
39:30çalışıyor,
39:30onun suyundan öteki tarafına,
39:32öteki tüpe aktarıyor ve,
39:34kat çalışmaya,
39:35nörotransmitleri buluyor,
39:36Nobel alıyor sonra.
39:38Ot dolu evi.
39:39Mesela,
39:40yine başka bir,
39:41bu,
39:41atomu bulan,
39:43atomu buldu,
39:43fakat elektronlar nasıl etrafında dönüyor diye,
39:46bir türlü çizemiyor.
39:48Sonra gece,
39:49rüyasında,
39:50kendisi güneşin ortasında oturuyor,
39:51etrafında ipler var,
39:54gezegenler iplere bağlanmış,
39:55dönüyor diye görüyor,
39:57hemen o şekilde çiziyor,
39:58veyahut da,
39:59yine bu,
39:59dikiş makinesini bulan insan,
40:01dikiş makinesini buldu ama,
40:04ipi alttan geçiremiyor bir türlü.
40:05Yani ipi,
40:06alttan geçiremiyor.
40:08Gece rüyasında,
40:08yamyamlar,
40:10onun peşinde koşuyorlar,
40:11ve ok atıyorlar,
40:12bir bakıyor ki,
40:13okun ucunda,
40:14bir delik var.
40:16Okun ucunda bir delik var.
40:17Hemen fırlıyor,
40:19iğnenin ucunu deliyor,
40:20ipi oradan geçiriyor ve,
40:21dikiş makinesini,
40:22yani bunlar,
40:23bilim tarihinde,
40:24olağan şeylerdir.
40:27Ama burada hemen,
40:29üzerinde durmak lazım.
40:30Ama dediğim gibi,
40:31yani kafayı yoracaksın.
40:32Beyin,
40:34dinlendikçe yorulur.
40:36Yoruldukça dinlenir.
40:37Onun için beyni,
40:37dinlendirmeyeceksin.
40:39Beyni dinlendirirseniz,
40:41beyin kendi kendini yer,
40:42Alzheimer olur,
40:43bunamı olur,
40:44o olur,
40:45bu olur.
40:45Beynin ilacı okumaktır.
40:47Beynin ilacı düşünmektir.
40:48Beynin ilacı yazmaktır.
40:50Beynin ilacı,
40:51hayata katkı sağlamaktır.
40:55Ve bu rüyayı gördüğümüzde de,
40:57uykuya ben devam edeyim değil,
40:59kalkıp,
41:00onu hemen harekete geçirmemiz lazım.
41:02O an imkan yoksa,
41:03hemen yazmak lazım.
41:046 bin civarında vecizem vardır mesela.
41:06İnanın bu vecizlerin,
41:07çoğunu,
41:09uyku esnasında düşünür,
41:11uykuda da yazarım.
41:13Yatağımın baş ucunda,
41:14bir not defteri vardır.
41:17Karan,
41:17evet,
41:18karanlıkta oraya not etmedir.
41:19Bazen,
41:20sabah yazdığımı da okuyamam,
41:21çünkü karanlıkta not ettiğim için.
41:23Hatta,
41:24bırakmam bazı,
41:24hemen fırlarım,
41:25hemen geçerim bilgisayarın başına,
41:27onu yazarım,
41:28kaybolmayı unutmayın diye.
41:29çünkü unutmak aslında,
41:32insani bir hadisedir ama,
41:33zaten beyin unutmaz,
41:35unutan sizsiniz.
41:36Çünkü,
41:36şuur altında onlar duruyor.
41:38Yani,
41:38zaten,
41:39rüya da beynin eski defterleri,
41:42karıştırma hadisesinden başka bir şey değildir.
41:44Hocam,
41:45bir de bazen şöyle bir şey oluyor,
41:46bu herkesin başına geliyor.
41:48Birini çok düşünüyoruz,
41:49bir anda bizler ödeyecektik,
41:51diyoruz ki,
41:51işte,
41:51ben de seni arayacaktım,
41:53ya da kalp kalbe karşı seni düşünüyordum,
41:55mesaj geldi.
41:57Bunun,
41:57bu düşünce gücünün,
41:59hep diyoruz ya,
41:59kötüyü çağırma,
42:01düşünce gücüyle,
42:02hayatta istediklerimizi,
42:04yapmamız arasındaki bu bağlantı nedir?
42:07Şimdi bu aslında,
42:09artık bilimsel olarak,
42:10ispat edilmiştir.
42:12Nöronlar arasında,
42:13bağlantı vardı.
42:15Yani,
42:16hatta benim,
42:16beyinsizsiniz 2.0,
42:19World Brain Web diye,
42:20yazdığım bir kitap var,
42:21Beyinler Arası İnternet.
42:23Yani,
42:24bununla ilgili olarak,
42:25Nobel ödülü aldılar.
42:27Bu,
42:29Zalinger,
42:30Klaus Aspect,
42:31dediğimiz,
42:32kuantum dolanıklığı diyoruz biz buna.
42:34Hatta,
42:35bu nöronların,
42:37kendi aralarındaki iletişimi,
42:39ortaya koyan teori,
42:41Penröz,
42:42Homerov,
42:43teorisidir ki,
42:45Roger Penröz,
42:46ki onun önemli bir kitabı vardır,
42:48tavsiye ederim,
42:49Shadows of the Mind,
42:51zihnin gölgeleri,
42:52aklın gölgeleri diye,
42:54gölgesi diye,
42:55o 2 yıl evvel Nobel'i aldı.
42:5793 yaşında,
42:58İngiliz'dir,
42:58kendisini tanıyorum.
43:00ve,
43:00geçen sene,
43:03Zalinger,
43:03Aspect ve Klaus,
43:05aynı şekilde,
43:06kuantum dolanıklığı ile ilgili,
43:08Nobel'i aldılar.
43:09Yani,
43:09bir parçacığı,
43:10ayırdığın zaman da,
43:12birisi dünyanın öteki ucunda da olsa,
43:14öteki diğer tarafta olsa,
43:15birbirinden haberleşiyorlar.
43:16birinin spin'i yukarıysa,
43:19diğerinin aşağıdır.
43:20Yani,
43:21siz bir parçacığın spin'ini gördüğünüz zaman da,
43:25diğer parçacık hakkında haberdar oluyorsunuz.
43:27Bu akımdan,
43:29insanların beyinleri arasında da,
43:32bir bağlantı var.
43:34Hatta ben yine,
43:35bu yaşam 5.0,
43:37kuantik düşünce sarmalında da yazdım.
43:40Çok değil,
43:412040 yılında,
43:44herhangi bir çipe gerek kalmadan,
43:46yani şimdi,
43:47brain interface diyoruz ya,
43:49biz,
43:50yani beyin arayüzü,
43:52kullanarak çiptir filan,
43:54işte helmet falan filan,
43:55diyoruz ya,
43:56onlara gerek kalmadan,
43:57nöronlar kendi aralarında zaten haberleşiyorlar.
44:01Onu,
44:01hatta bizim mesela,
44:02önemli dergilerimiz vardır,
44:03işte,
44:04Science vardır,
44:05Nature vardır,
44:06bu tür dergilerde yayınlanan makaleler vardır.
44:09Herç olan insanlar,
44:10düşünceyle beraber yürüyebiliyor mesela.
44:12Tek vakada olsa,
44:13var bunlar.
44:14Yani,
44:15nöronlar arasındaki,
44:17iletişim sonucu,
44:19insanların,
44:20kuantum dolanıklığı diyoruz biz ona.
44:22Kuantum tünelleme yöntemi vardır.
44:24Tabii vaktimiz yok,
44:25biliyorum,
44:25biraz sonra diyeceksin ki,
44:26vaktimiz bitti ama,
44:27kuantum dolanıklığında haberleşme söz konusu.
44:31Evet,
44:31diyorsun ya arkadaşım vardı,
44:33Amerika'da cevap tak bakıyorsun,
44:34telefonunu çalıyor.
44:35Evet.
44:35Bu mümkün.
44:36Bu kuantum dolanıklığı çerçevesi de mümkün.
44:38Hatta mesela bu Sörn'de,
44:40parçacık çarpıştırmaların sonunda,
44:43opera deneyi diye bir deney vardır.
44:46İzleyicilerimiz,
44:47ara bakarlarsa,
44:48bulabilirler.
44:49Dağın altından,
44:51parçacıklar geçebiliyor artık.
44:52Hatta ışık hızını bile geçebiliyor.
44:54Bu İtalya'da opera deneyi deniyor bu.
44:58Bakan arkadaşımız internetten onu okuyabilir.
45:01Yani yarın brain computer interface dediğimiz,
45:07yani beyin kompütür arayüzüne gerek kalmadan,
45:10ben 2040 diyorum,
45:13en geç 2050 yılında bu olacak,
45:15herhangi bir arayüze gerek kalmadan,
45:18insanlar beyinleriyle beraber,
45:20World Brain Web,
45:21yanlış atlamıyorsam,
45:238 sene önce yazmıştım bu kitapta,
45:25World Brain Web,
45:26hatta Global Brain Web.
45:27Hani bugün yazıyor,
45:28www diye yazıyor,
45:30www diye yazacağız.
45:32Orada,
45:33www.ismayelakaydi dediği zaman,
45:36benim beynime gireceksiniz,
45:37icabında beyindeki bütün bilgileri,
45:39alabileceksiniz,
45:40aktarabileceksiniz.
45:41Bu mümkün olacak.
45:42Yani bu,
45:43benim kanaatime göre,
45:452050 yılına kalmaz gibi geliyor bana.
45:47Çünkü,
45:48bilimin akışı öyle.
45:49Matematik onu gösteriyor.
45:51Tabii,
45:51şu da var,
45:53yani bugün,
45:54mesela epileptik hastalarda,
45:56yapılan bir çalışma var,
45:57Nature'da yayınlandı o geçenlerde.
45:59Yani,
46:00800 epileptik hasta,
46:01yani sağır hastada,
46:03hangi nöronun,
46:04hangi,
46:05düşünceyi ateşlediğini,
46:09tespit ettik.
46:11O çalışmanı,
46:11tersler okursak,
46:13o zaman sizin,
46:14beyninize istediğimiz,
46:16frekansı göndermek süretiyle,
46:17sizi,
46:18istediğimiz şekilde yönlendirebilmek,
46:20istediğimizi düşündürmek,
46:24hatta,
46:24icabında,
46:25isyanlara dahi sevk edebilmek,
46:28mümkün olabilecektir.
46:30Çünkü,
46:30tersler okursanız makaleyi,
46:31bu,
46:32onu göstermektedir.
46:33O bakımdan,
46:34çok dikkatli olmak lazım.
46:35Hatta,
46:36ben bunu yine yıllardan beri uğraşıyorum.
46:38çok acil,
46:39yapay zeka üniversitesinin kurulması lazım.
46:42Dünyada örneği yok ama,
46:44biz kuralım.
46:45Bunun için,
46:46yapay zeka stratejisinin belirlenmesi lazım,
46:49ülke olarak.
46:51Yapay zeka fakültesini kurduk.
46:52Yani,
46:53onun da çok,
46:54şeylerim oldu,
46:55ısrarım oldu.
46:56İstanbul Teknik Üniversitesi'nde,
46:57yapay zeka fakültesi var ama,
46:59yetmez.
46:59Yapay zeka üniversitesi kurması lazım.
47:01Bu üniversitenin içerisinde,
47:03mesela dijital mühendislik fakültesi,
47:05beyin mühendisliği fakültesi,
47:07insan mühendisliği fakültesi,
47:09insan yeniden yaratılıyor.
47:11Yeni baştan yaratılıyor.
47:12Hatta,
47:13son,
47:13bir ay önce çıkan bir son kitabım var,
47:15Homo Deus,
47:16Homo Deus diye yazdım.
47:18Tanrılaşmaya giden insan.
47:20Çünkü,
47:20insan artık yeni baştan,
47:23mühendislik olarak,
47:27şekillendiriliyor diyelim.
47:30Yarın,
47:31beyin mühendisliği,
47:32insan mühendisliği,
47:33önemli bir noktaya gelecektir.
47:36Belki şu andaki biz insanlar,
47:39normal fıtri insanın,
47:40en son örneğini teşkil ediyoruz.
47:43Mesela,
47:44NASA'nın bir projesi vardır.
47:46Omix diye bir projesi vardır.
47:48İsteyen arkadaşlarımız,
47:49girip bakabilirler.
47:50Omix diye projesi,
47:512050 yılında,
47:52Mars'tan,
47:531 milyon insan istihdam edilecektir.
47:56Onun için,
47:56bir an önce,
47:57ülkemizde,
47:58yapay zeka stratejisi,
48:00belirlenmesi lazım.
48:00Yapay zeka üniversitesi,
48:02kurulması lazım.
48:03İçerisinde,
48:04müfredatına varıncaya kadar,
48:05Homo Deyus kitabında yazdım onu.
48:07Orada,
48:08bütün fakültelerin,
48:10müfredatına varıncaya kadar,
48:11Nano Neuro Kuantobioloji Fakültesi mesela.
48:15Muhakkak,
48:15Kuantum Fiziği Mühendisliği Fakültesi,
48:18Kuantum Mühendisliği Fakültesi,
48:20Yapay Zeka Fakültesi,
48:21İnsan Mühendisliği,
48:22Beyin Mühendisliği Fakültesi'nin,
48:24mutlaka olması lazım.
48:25Detaylar,
48:26vaktimiz olmadığı için,
48:26detayına girmiyorum.
48:27Ama o kitapta onu yazdım.
48:29Homo Deyus'te onu yazdım.
48:30Hatta o kıyamet kitapları serisindedir.
48:32Bu birinci cildedir.
48:33Beş cilt çıkacak o kitaplar.
48:35O bakımdan,
48:36mesela bundan bir iki ay önce,
48:38bir elektrik kesintisi oldu.
48:40İnternet kesintisi oldu.
48:41Doktorlar,
48:43yazamadılar.
48:44Onun için,
48:45kendi tedarik zincirimizi de,
48:48oluşturmamız lazım.
48:49Kendi internetimizi,
48:50kendi aykulotumuzu,
48:52oluşturmamız lazım.
48:53Yoksa,
48:54başkasına bağlı kaldığımız müddetçe,
48:56yani bir yerde,
48:58manda kafasıyla bir yere varamayız.
48:59Bir an önce,
49:00yapay zeka üniversitesi kurulması lazım.
49:02Yetkili kurullara,
49:04başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere,
49:06Gök Başkanına,
49:07Milli Eğitim Bakanına,
49:08rektörlere,
49:09bu hususta,
49:10özellikle bu hususu belirtmek istiyorum.
49:13Çok acil yapay zeka üniversitesi kurulması lazım.
49:15Ve müfredatına varıncaya kadar,
49:17kitabımda yazdım.
49:19İsteyen alıp,
49:20oradan okuyabilirim.
49:21Hocam,
49:21hayata faydalı olabilmek için,
49:23yokken de var olabilmek için,
49:25beyniniz bir saniye bile durmadan,
49:27çalışıyor.
49:29Dilerim,
49:30beyninizden geçenleri,
49:32varken,
49:32burada varken,
49:33hayata geçtiğini de,
49:35varken var olarak,
49:36görmüş olursunuz diyorum.
49:38Bakın, benim altı bin civarında vecizem vardır.
49:41Altı bin civarındaki vecizemin her biri,
49:45yazmak isteyip de,
49:47tembelliğim yüzünden yazamadığım kitaplarımın,
49:49tek cümle halindeki özetidir.
49:52Bilmem,
49:52alatabildim mi?
49:53Evet.
49:54Zaten benim kitaplarımın,
49:56ismi,
49:57kitabın özetidir.
49:58Mesela,
49:59bilim felsefesi serisi vardır.
50:00Mesela bir tanesinin birincisi,
50:02ve tanrı beyni yarattı.
50:03İki,
50:04frekansa göründüm,
50:05beyin diye göründüm.
50:06Üçüncüsü,
50:07insan endişeli bir damla,
50:09hem parçacık,
50:10hem dalga,
50:11biraz kuantum şeisi vardı orada.
50:13Dördüncüsü,
50:14felsefe,
50:15karada yüzme,
50:17denizde yürüme sanatıdır.
50:19Beşincisi ise,
50:21frekanslar aleminde kainat,
50:23beyni küçük,
50:25nöron kainata büyük.
50:27İsmi vardı,
50:27bu kitapların ismi böyle.
50:29Mesela son,
50:30yine çıkan kitaplarımdan bir tanesi,
50:33frekanslar aleminde,
50:35yaşam 5.0,
50:36kuantik düşünce sarmalı.
50:39Orada,
50:402500 yılına kadar,
50:42o,
50:43yaşam 5.0,
50:44kuantik düşünce sarmalında,
50:462500 yılına kadar,
50:48kainatta ne olacak,
50:49onları yıl yıl yazdım.
50:50Evet, evet.
50:51Çünkü matematik bu,
50:52yani,
50:53kehanet değil.
50:54Yani bakıyorsun,
50:54bir nehir akıyor,
50:56bu nehir,
50:56bu debiyle akarsa,
50:58bu süratle akarsa,
50:59bu ısıyla,
51:00bu rüzgarla akarsa,
51:01nerede,
51:02hangi köprüyü alacağını,
51:03tespit etmek,
51:04matematiktir.
51:05Onun için,
51:05matematik,
51:06tanrısal bir bilimdir.
51:08Fizik,
51:08Allah'a ibadet şeklidir.
51:10Kur'an'ın da bir,
51:11matematiği vardır.
51:12Onun da bir,
51:13ahengi harmonisi,
51:14canı vardır.
51:15Hayatı vardır.
51:17Kur'an'ın nüzülü,
51:18zaten devam ediyor.
51:19Kur'an'ın nüzülü,
51:20bitmemiştir.
51:21kıyamete kadar,
51:22mana itibariyle,
51:23nüzülü devam etmektedir.
51:25En geç,
51:2510 yılda bir,
51:26yeni baştan bilimin,
51:27bilimin desteğiyle,
51:28yani bilimin ışığında,
51:29Kur'an'a yeniden bakmak lazım.
51:31Kur'an'da,
51:31çünkü kopyalama var,
51:33Kur'an'da klonlama var,
51:34Kur'an'da yaratılış var,
51:35Bing Bang var,
51:36hepsi var.
51:36Ama anlayana.
51:38Kesinlikle,
51:39anlayana.
51:40Biz anlayanlar için,
51:41hocam,
51:41ben size son bir soru daha soracağım.
51:43Gitmeden,
51:44kısa bir reklam arasının ardından,
51:45tekrardan bu sefer de,
51:48beynimizle kendimizi,
51:49hasta etmemiz ve tedavi etmemiz hakkında,
51:52sorularımızla,
51:53tekrardan karşınızda olacağız.
51:56Evet,
51:56kısa bir reklamın ardından,
51:57tekrar stüdyomuzdayız.
51:59Hocam,
52:00şimdi düşünce gücünden bu kadar konuşmuşken,
52:02insan düşünce gücüyle,
52:03kanser de olabilir.
52:05Kanseri,
52:05yine de bilir dediğinizi duymuştum.
52:07Kanser zaten şu anda,
52:09maalesef artık grip gibi oldu.
52:12Gerçekten de bazen,
52:13hepimiz düşündüğümüz şeyleri çekiyoruz.
52:15Biraz önce de söylediğiniz gibi,
52:16iyiyi de,
52:17kötüyü de.
52:19Ve,
52:19mesela,
52:20bir kişinin ismini anıyoruz,
52:22dediğiniz gibi,
52:23bizi arıyor,
52:26telefonumuz çalıyor,
52:27vesaire.
52:28Bu,
52:29düşünce gücünün hastalıkları iyileştirmedeki ve hastalığı çekmekteki etkisi nedir?
52:36Tabii ki.
52:37Yani,
52:37tabii düşüncenin,
52:39vücudun savunma mekanizmasıyla çok yakından ilgisi vardır.
52:42Yani,
52:43biz buna immün sistem diyoruz.
52:45Yani,
52:46siz stres mesela,
52:48yani tamam kanser diyorsunuz ama,
52:50kanserin çok kesin sebebini bilemiyoruz.
52:52Ama,
52:53stresin çok büyük bir faktör olduğunu biliyoruz.
52:57Eğer siz kötü düşünürseniz,
52:59kötü tecelli eder.
53:00Bakın,
53:01düşünce bumerang gibidir.
53:03Ben Anadolu irfanına da inanırım.
53:04diye derler,
53:05kötü düşünme.
53:06Kötü düşünce tekrar,
53:08beddua etme derler mesela.
53:09Döner,
53:10sana gelir.
53:10Evet.
53:11Evet,
53:11aslında,
53:12iki milyon altı yüz bin kilometre böyle saniye,
53:16yani ışık hızının çok çok katında,
53:19bir hızla,
53:20düşünce,
53:21arşı dolanır,
53:22gelir,
53:23dilinden dökülür.
53:24Evet.
53:24Çok dikkat etmek lazım.
53:25Ama vücudun tabi savunma mekanizması,
53:28bu gösterilmiştir zaten.
53:30Hatta bunun Japonlar da gösterilmişlerdir.
53:33Oruçta bile,
53:35orucun dahi,
53:37Yoshinori Oshumi'nin yapmış olduğu çalışmada,
53:40otofakositoz dediğimiz bir hadisede,
53:42yani oruçlu insanların daha sağlıklı olduklarını,
53:45hayvanlarda yapılan deneylerde ispat edilmiş.
53:49Yani stresin çok önemli bir faktör olduğunu biliyoruz.
53:52İnsan iyi düşünerek,
53:54immün sistemini daha güçlü hale getirebilir.
53:57Bu,
53:57yani cerrahi olarak da,
54:00mesela bir hasta,
54:02hekimine çok güvenirse,
54:04daha kolay iyileşiyor.
54:06Yani,
54:06mesela bir,
54:07sizin de başınıza geçmiştir,
54:09ağrınız vardır,
54:10doktora gidiyorsunuz,
54:11doktor size bakıyor,
54:13muayene ediyor,
54:13ilaç yazıyor.
54:16İne yapmadı size,
54:17ilaç da kullanmadınız,
54:19ilaçları daha almadınız ama,
54:21kapıdan çıkarken kendinize bir rahatlama hissedersiniz.
54:24Zaten bütün ilaçların yüzde kırkı plasebodur.
54:29Bakın,
54:30bütün ilaçların yüzde kırkı plasebodur.
54:32Ne demek plasebo?
54:33Yani,
54:34icabında yapılmış deneyler var bu hususta.
54:37Zamanımız yok.
54:38Onun için kısa geçiyorum.
54:39Yani,
54:40suyu da ilaç niyetine versen,
54:42siz ona,
54:43eğer konsantre olursanız,
54:45bana işe yarayacak dediğinizde.
54:46O bakımdan,
54:47düşünce çok önemli.
54:49Çok önemli.
54:49İyi düşünmek lazım,
54:50kötü düşünmemek lazım,
54:52her zaman iyi düşünmek lazım.
54:54İyi düşünenlerle karşılaşmak lazım.
54:56Şey,
54:56şu da oluyor hocam,
54:57mesela bir ilaç veriyorsunuz,
54:59daha ilacı kullanmaya başlamamış,
55:01ama doktor o ilacı verirken,
55:02en başında diyor ki,
55:03bu sende mide bulantısı yapabilir,
55:05ishal yapabilir,
55:05karın ağrısı yapabilir.
55:06Şimdi başında bunu duyunca,
55:09gerçekten o yan etkileri de...
55:10Yani,
55:11hastalara şunu özellikle,
55:13önermek istiyorum,
55:15lütfen internet,
55:16şeyini yapmasın,
55:17oradan okup da,
55:18bilmem yok,
55:18şurada çoğu oluyor.
55:19Hekiminize bağlanın,
55:21güvenin.
55:22Ha,
55:22güvenmediğiniz hekime de muayene olmayın,
55:24ameliyat olmayın.
55:25O da önemli.
55:25Yani,
55:26bakarsın,
55:27bu adam beni iyi eder,
55:29beni iyi ameliyat der,
55:30diyorsanız ona muayene olun,
55:32eğer güvenmiyorsanız,
55:34tedavi olamazsınız.
55:36Söyleyeyim.
55:36Hekiminize güveneceksiniz.
55:38Güven şart.
55:39Efendim,
55:39oradan okudum,
55:40yok bilmem,
55:41prospekt işte bu yazıyor.
55:42Yani,
55:42internet doktorluğu,
55:44zaten,
55:44Google'da bir sürü kirlilik,
55:46bilgi kirliliği de vardır.
55:47Yani,
55:48şu kadar yılda,
55:49ben 72 yaşındayım,
55:50hala okuyorum,
55:51çalışıyorum,
55:52hala cehaletimle iftihar ediyorum.
55:55Hala cehaletimle iftihar ediyorum.
55:57Çünkü bir insan cahil olduğunu bilirse,
56:00ne kadar daha öğrenmesi gerektiğini bilir.
56:02Okuma peşinde,
56:03öğrenme peşinde olur.
56:04Çünkü bir insan,
56:05ne kadar öğrenmek için gayret ediyorsa,
56:09o alimdir.
56:10Okuduğu müddetçe,
56:11gayret ettiği müddetçe o alimdir.
56:13Ne zaman ki,
56:13aa tamam,
56:14ben bu işi öğrendim,
56:15ben alimim diyorsa,
56:17o zaman cahildir.
56:18Bu bakımdan,
56:19cahilliğimizin farkında olacağız.
56:21Ahmak başka şeydir,
56:23aptal başka şeydir.
56:24bakın,
56:25abdal geleceği görebilmektir.
56:28Abdal.
56:29Aptal,
56:31geleceği olan şeyi,
56:33geleceği görmemektir,
56:34aptallık.
56:35Bir de ahmak vardır,
56:36olan şeyi farkında değil.
56:38Bakın,
56:38aptal,
56:39geleceği görebilmektir.
56:41Aptal,
56:43geleceği görememektir.
56:45İstedebemektir.
56:46Ahmak ise,
56:48var olan şeyi,
56:49olan şeyi,
56:50farkında olmamaktır.
56:51Onun için,
56:52cehaletimle insan iftihar etmeli.
56:55Ben henüz,
56:55daha olgunlaşmadım.
56:57Ben öğrenmem lazım.
56:58Ne kadar bilmiyorsam,
57:00o kadar öğrenmem gerekiyor.
57:02Ne kadar bilmiyorsam,
57:03o kadar öğreneceğim demektir.
57:05Bu bakımdan,
57:06mürekkep,
57:07bakın,
57:08kalem,
57:09kağıt arasında bir aşk vardır.
57:12Kağıt,
57:13kalemin seccadesidir.
57:16Yazı,
57:17secdesi,
57:18mürekkep,
57:19gözyaşıdır.
57:20Bunu da bitirelim istedim.
57:21Alkışlamak istedim.
57:24Şunu sormak istiyorum hocam.
57:25Herkesin de çok bilgi sahibi olmadan,
57:27çok konuştuğu bir konu.
57:29Epifiz bezi hakkında ben,
57:31bir soru sormak istiyorum.
57:33Epifiz bezine,
57:34üçüncü göz denilmesinin,
57:35gerçekten ruha açılan,
57:37bir kapı olduğunun,
57:38ileri sürülmesinin,
57:39bilimsel bir karşılığı var mı?
57:41Tabii ki epifiz bezi,
57:42beynimizde,
57:44tam kaşımızın,
57:45iki kaş arasında,
57:46orta hatta bulunan,
57:47korpist,
57:49ve göz şeklinde.
57:49Evet,
57:50yani horusun gözü de diyoruz biz ona.
57:53Ondan salgılan bir takım hormonlar vardır.
57:56O hormonlarla ilgili çok detaylı çalışmalar var.
58:00Ama tabii o,
58:01hatta bazen asral seyahatla ilgili olduğu da söyleniyor.
58:04Ama dediğim gibi mesela onun tek bir noktadır o.
58:08Mesela genelde beynimizde çift olarak,
58:11işte hipokampus vardır,
58:13talamus vardır,
58:14şu vardır,
58:14bu vardır.
58:14O orta hatta,
58:16tek bir horusun gözü derler ona.
58:18Evet,
58:18onun bir takım hormonlar salgıladığını biliyoruz.
58:23İşte melatonin,
58:24seratonin,
58:25DMT dediğimiz hormonlar salgılanmaktadır.
58:28Özellikle DMT'nin asral seyahatla ilgili olduğu hususunda,
58:31görüşler vardır.
58:32Çok teşekkür ederim hocam bu değerli bilgileriniz için.
58:37Aslında 11 tane soru hazırlamıştım.
58:39Galiba 4 tane sorabildim.
58:42İnşallah başka bir zaman tekrardan sizi programımda görmek çok isterim.
58:47Tekrardan çok teşekkür ediyorum.
58:49Ben teşekkür ediyorum.
58:50Geldiğiniz için ayağınıza sağlık.
58:50Eksik olmayın.
58:51Sağ olun.
58:52Evet,
58:53bir Bes Deniz Amoğlu ile Sağlıklı Işılda programının daha sonuna geldik.
58:57Bugün çok değerli bilgiler öğrendik.
58:59Bugün Sağlıklı Işılda'da hem beynimizde,
59:02hem rüyalarla ilgili hem de aslında ruhumuzun sağlıklı ışıldaması ve hayata nasıl daha fazla olmamız gerektiğiyle ilgili
59:11dilerim çok güzel dersler çıkarmışızdır.
59:13Her salı beyaz TV ekranlarında 7.30'da sizlerle görüşmek üzere.
59:18Şimdilik hoşçakalın.