45 derece sıcakta çalışan üreticiler isyan etti: Sıcaktan değil zamlardan yıldık
Aydın'ın Karacasu ilçesinde 45 derece sıcaklıkta tütün kırımı yapan üreticiler sıcaklardan ve gelen zamlardan şikayet etti. Üretici Fatma Çevik, "Bıktık yaşamaktan bıktık, her gün panikle kalkıyoruz. Her şeye geliyor zam, bizim işe gelmiyor. Öldük, öldük sıcaktan. Millet denizde yüzüyor biz burada yüzüyoruz. Emekli olacağım diye burada gece gündüz çalışıyorum ama verdikleri 10 lira maaş. Karın doymaz bu parayla" dedi.
Aydın'ın Karacasu ilçesinde 45 derece sıcaklıkta tütün kırımı yapan üreticiler sıcaklardan ve gelen zamlardan şikayet etti. Üretici Fatma Çevik, "Bıktık yaşamaktan bıktık, her gün panikle kalkıyoruz. Her şeye geliyor zam, bizim işe gelmiyor. Ne oldu, rençper bitti. Ben gerçekten 'yeter' diyorum. Güneş öldürücü. Belli olmuyor mu halimizden. Sıcak çok fena. Öldük, öldük sıcaktan. Millet denizde yüzüyor biz burada yüzüyoruz. Emekli olacağım diye burada gece gündüz çalışıyorum ama verdikleri 10 lira maaş. Karın doymaz bu parayla" dedi.
hbrlr1.com/cbiwldiakckckl
Aydın'ın Karacasu ilçesinde 45 derece sıcaklıkta tütün kırımı yapan üreticiler sıcaklardan ve gelen zamlardan şikayet etti. Üretici Fatma Çevik, "Bıktık yaşamaktan bıktık, her gün panikle kalkıyoruz. Her şeye geliyor zam, bizim işe gelmiyor. Ne oldu, rençper bitti. Ben gerçekten 'yeter' diyorum. Güneş öldürücü. Belli olmuyor mu halimizden. Sıcak çok fena. Öldük, öldük sıcaktan. Millet denizde yüzüyor biz burada yüzüyoruz. Emekli olacağım diye burada gece gündüz çalışıyorum ama verdikleri 10 lira maaş. Karın doymaz bu parayla" dedi.
hbrlr1.com/cbiwldiakckckl
Category
🗞
NewsTranscript
00:00Bazı insanlar var hazır ister. Hadi gelsin nasıl gelirse
00:04gelsin. Şey var, yedik var.
00:09Biz oraya iki buçukta oradayız. On bir de oradayız.
00:30Yardım et.
00:37Dökme abla dökme. Döküyosun.
00:48Sizi bir susuz bırak.
01:00Dökmek gerekmez. Yapacak bir şey yok.
01:30Oraya ben buz kattım bir tane.
02:00Oo.
02:10Kan ağlıyor. Gerçekten kan ağlıyor. Al işte olmadı bu
02:14yıl tutun. Sen bu tutunun böyle olduğunu bak. Biz şu kadar
02:17tutunuruz. Emeğimiz. Gece gündüz kaç defa sürdüm ben bu
02:20türküne. Oldu bu. Bıktık. Yaşamaktan bıktık. Her gün ııı
02:23panikli kapıyoruz. Panik. Zam mı? Zam mı? Zam mı? Zam mı?
02:30Her şeye geliyor zam bizim işe gelmiyor zam. Her şeye geliyor
02:34bizim işe gelmiyor. Ne oldu? İlaç ver bitti. Bitti. Yapacak
02:38bir şey yok. Ben gerçekten ııı yeter diyorum evet. Yeter
02:42diyorum yani. Güneş öldürücü. Belli olmuyor mu halimizden?
02:48Evet sıcak çok fena çok öldük öldük sıcaktan. Biz alışkınız.
02:54Ama yeni yetmeler zorlanıyor. Biz artık etimiz kemiğimiz
02:57pişti mi diyelim? Ne diyelim? Piştik biz zaten. Şu an kırk
03:01kırk. Ben elli derecenin altını tutundurdum zamanına göre. Ama
03:03şimdi nem oranları fazla olduğu için sıkıcı oluyor. Ama o
03:06zamanlar nem olmadığı için normal güneş gibiydi. Güneş
03:09ışınları daha güzel vücudumuza ısı veriyordu ama şimdi nemden
03:14dolayı yapamıyor çoluk çocuk. Gitme sahibi mi yapıyorsunuz
03:17gece çalışıyorsunuz? Gece iki buçuk. Kaçta çık? Şimdi iki
03:21buçuk on bir. Çıkışımız. Eee şimdi dörtte girişimiz sekizde
03:26çıkışımız. Hı. Arkadaşlarımız yardım amacıyla. Vallahi kırk
03:30yıldır yapıyorum. Dokuz yaşında girdim. Kırk dokuz yaşındayım.
03:34Kırk yıldır yapıyorum. El atsınlar bizden taraf artık.
03:37Hani bu bizim emekliye elli sekizi değil bir elli beşi
03:39çeksinler. Ben yoruldum artık. Çiftçinin sesini duysunlar.
03:43Emekliye çiftçiyi kollasınlar. Aynen. Başka hiçbir şey
03:46istemiyoruz. Eee gezmiyor falan olmaz. Yani ağız da alsa bir
03:50mağmur dokuz gün tatil var. Hani bizim tatil biz bayram
03:54ikincisi gün tütünün içindeyiz. Ikincisi gün tütünün içindeyiz.
03:58Yok. Tabii bayram. Bayram, seyran yok. Etleri soktuk
04:00dolaba. Koş tütün tarlasına. E çünkü yetiştiremiyorsun.
04:05Çocuklarımızın masrafı ağır. Bağ kur öyle. Esnaf öyle. Memur
04:12alıyor mayışını gidiyor denize. Sosyal hayat, giyim, marka, her
04:18şey ne de az da olsa geziyorlar. Biz gezemiyoruz. Yok
04:24yok yok yok yok yok. Bir gün atılıp gideceğiz. Yapacak bir
04:27şey yok. Mayışımız da kalacak. Mayışımız da kalacak. Ha elli
04:32beşi çeksinler şu mayışları ya. Eee elli, elli iki yaşını
04:36girip giderim yani. Ama daha dört sene, beş sene daha
04:38ödümem. On üç senedir ödemiştim. Eee bilmiyorum ben
04:44çiftçi bağ kuruyor diyorum. Veyeceği kaç para mayış
04:46benim? Ben bizden küçük çocuklar emekli oldu. Biz
04:50takıldık kaldık arada. Ileşper, ileşper, ileşper, ileşper diyor
04:54işte bizim kırk senemiz doldu. Doldu. Ama daha bizde emekli
04:57yokuz. Emekli de olsak verdikler on lira mayış. Işte
05:02bugün için ben bu terim kumun içinde çalışıyorum. Ama yok
05:06on lira mayışı da olsa da hoş, olmasa da hoş. Ben on gün işi
05:10gidiyorum on milyar para. Otuz gündü verdikler on milyar para.
05:16Yatırdım paraya, bankaya yatırsam elli lira gelir var
05:20ayda. Ama bunların verdiği on lira para. Benim eşim sekiz yüz
05:23lira para yatırdı. On lira para veriyor. Ama bankaya yatırsaydım
05:28elli lira alacaktım. Herkes rezil durumda şu anda. Gecemiz
05:32gündüzümüzü bir ediyoruz ama seviyoruz diyoruz. Seviyoruz.
05:35Seviyoruz mu? Sevmiyoruz. Ama seviyoruz. Yaşımız elli olup
05:38gidiyor. Hale Seyitmece, Hale Seyitmece, Hale Seyitmece.
05:41Nereye kadar? Bir yaşamımız yok, bir gezmemiz yok, bir
05:45tozmamız yok. Bir ııı sosyal hayatımız yok. Ha bulduk burada
05:50sosyal hayatın ııı tütünün içinde. Hani bizim sesimiz
05:55duyan olursa çok memnun olacağız artık. Memurun tatili
06:00var. Ileşber'in hiçbir şeysi yok. Hiçbir şeysi. Derler ya
06:04kırk senesi var diye. Ben kırk seneyi taştım. Ama yok. Yok.
06:08Yok hiçbir sosyal hayatımız yok. Kirli çamaşırın içindeyiz
06:12işte. Çek atsız göğsümle beni. Terin içinde, kirli çamaşırın
06:17içinde, sırtımız yağdanlık gibi. Eee bu. Ha memnun musunuz?
06:22Memnunuz diyoruz artık. Ne diyebiliriz? Memnunuz diyoruz.
06:24Memnun muz oluyorsunuz? Millet denizde yüzüyor, biz burada
06:29yüzüyoruz. Emekli olacağım diye gece gündüz bak elin mesaisini
06:34çalışıyorum, sıcağını katlanıyorum, toprağını
06:36katlanıyorum ama verdiği on lira maaş. Eşim on lira maaş
06:39alıyor. Kim geçinecek? Ama ben de olacağım. Beni de on lira
06:42verecek. Sekiz yüz lira para yatırdık, on lira verdiği maaş.
06:45Kime yetecek yani? Ben de işte böyle gecemi gündüzüme bir
06:49ediyorum. Emekli olayım diye. Ama emekliden ne alabilirim?
06:52Karnımız doymuyor zaten. Çoluğumuz çocuğumuz okuyor. Ama
06:55bizim sesimizi duyan yok.
06:58Ablam ben. Emeklilerin hakkını
07:05Zaten insan. Işte çalışıp görürsün.
07:13Yani herkesin bu şekilde tütünü yok yani. Ekicimiz
07:17gerçekten bu sene daha çok yıkıldı. Yeterince büyümedi.
07:20Büyümedi. Her yerde mağdur yani. Her yerde mağdur. Iıı geçen
07:24kıhı kadar tütün asla yok. Tabii sıcaklardan dolayı. Ya
07:27yağmurun yağışın olmayışından kaynaklı. Tabii boylanmadı. Küçük
07:31kaldı. Bu tütünün bu şekilde olması suyun sayesine. Devamlı
07:34suladığımız için. Arif'i günü ben tütün suluyordum. Burada.
07:37Evimde değildim yani tarlada erik yani. Dikerken de yağmur
07:42yoktu. Yoktu. Kuru toprağın içine diktik ve hemen üstünden
07:44su verdik. Vermişsek bu şekilde olmazdı zaten. Dikti dikeli
07:48suluyoruz biz burayı. Haftada suladık. On beş günde bir
07:50suladık ya. Yani den boy tütün olması lazım aslında. Hı. Ama
07:54her taraf öyle değil mesela. Dengeli büyümedi. Bu neden?
07:57Sıcaklarla kaynaklı bir şey. Yani iklim değişikliklerinden
08:00dolayı kaynaklananmış. Şubat ayından bu yanı bununla
08:03ilgileniyoruz sonuçta. Çocuğumuz gibi gözümüzle
08:05bakıyoruz. Ama emeğimizin karşılığını biz de almak
08:08isteriz. Tüm üreticilere sesini duyursun. Mümkünse yani.
08:11Çocuğumuz gibi ilgileniyoruz yani. Yani yapamıyoruz. Evde
08:14ne bulduysak kuru soğan, ekmek yiyip geçiyoruz. Mutlaka buraya
08:16gelmek zorundayız yani. Uykusuz gece uykumuz yok, gündüz
08:19uykumuz yok. Başka işimiz mesleğimiz de yok yani. Iki
08:24buçukta başlıyoruz mesela. Saat on bire kadar. Mesela
08:26işçilerimiz on birde gidiyorsa ben bir bire kadar bir buçuğu
08:29kadar kendim kırıyorum. Akşam yine böyle alırsak sekize kadar
08:32mesela. Yani şubatın altında ben tohumu ektim. Nisan'ın
08:35altında dikimi yaptım. Bak ben yani evimden ne zaman oldu
08:38çıkalı? Çocuk gibi ilgileniyoruz yani biz bunu.
08:41Çocuğumuz gibi. Eee Mayıs'ın yirmi dördünde kırımı başladım.
08:45Bir kilo zeytinyağı üç yüz lira iki yüz elli üç yüz lira ama
08:48bir kilo tütün yüz seksen lira da kaldı. Bu bizim emeğimiz tüm
08:52üreticilerin yemeğini kurtarmıyor yani. Maliyetleri
08:54ağır. Bir de 45 lira. Bir yövme bin iki yüz lira. Bin
08:59yüz lira mesela. Bin yüzden veriyorum ben şimdi getirdiğim
09:01işçilerin yövmesini. Ha. Eee gözümde mi? Değil. Çoğu ııı
09:06nitekim benim işimi görüyorlar. Allah çok şükür. Allah bin kere
09:09razı olsun ama ben de isterdim tüm üreticilerimiz de isterdi.
09:13Iki yüz liradan olsun ki elimiz biraz daha ııı maliyet kalsın.
09:17Elimizde biraz daha maliyetimiz fazla kalsın. Bir şey yok.
09:19Üreticilerimizin sesini duysunlar. Başka hiçbir şey
09:21istemiyorum. Tamam. Teşekkürler. Ya işimiz bu
09:24olduğu için ııı zor olsa da artık zorları aşmak bizim
09:27elimizde. Zorluk bizi koymuyor artık yani. Çünkü yapmamız
09:31gerekli bu işe. Emek harcadık. Güneş de olsa bu emeğimizin
09:34karşılığını toplamamız gerekli. Olduğu için yani artık
09:38sıcaklar bile koymuyor yani. Fiyatlarımız memnun değiliz
09:42aslında bakarsanız. Neyi ederseniz yani ııı her şeye
09:47rağmen tütün ucuz kaldı. Çünkü bir kilo zeytinya iki yüz elli
09:50üç yüz lira oldu. Iıı bir kilo tütün yüz seksen lira da
09:53kaldı. Kurtarmayı kurtarıyor mu dersen kendin yaparsan
09:56kurtarıyor. Mesela yöme fiyatı bin lira, bin yüz lira, bin
09:59iki yüz lira.