• 4 ay önce
İslami şahsiyeti oluşturan ve onun devamını sağlayan esaslar büyük bir saldırı altında.

Şahsiyeti oluşturan esaslar nelerdir?

Şahsiyetimizi nasıl koruyacağız gibi pek çok soruya cevap bulacağınız “İslami Şahsiyet” programı Serdar Yılmaz ile sizlerle.

Programımızın üçüncü konusu "Şer-î Hüküm Ve Çeşitleri"

- Şer-i hüküm nedir?
- Şâri/Şeriat koyucu kimdir?
- İktiza, tahyir ve vaz’i, kavramları nedir?
- Farz, vacip, mendup, mübah, haram ve mekruh nedir?
- Teklifi hükümler ile vazi hükümler arasındaki fark nedir?
- Vaz’i hükümler kaç kısma ayrılır?
- Vacip ve farz aynı mıdır?
- Farz-ı ayn ve Farz-ı kifaye nedir?
- Sebep, şart, mani, sıhhat, ifsad, butlan, azimet ve ruhsat nedir?
- Şart ve rükün arasında fark var mıdır?

"İslam Kültürü" https://dai.ly/x923cji
"Fıkıh Usulü" https://dai.ly/x923e8y
"Hüküm Bahsi" https://dai.ly/x923hp2
"Şer-î Hüküm Ve Çeşitleri" https://dai.ly/x9272fk
"Şer-î Delil" https://dai.ly/x9277w6
"Şer-î Delil Kur'an" https://dai.ly/x927b20
"Şer-î Delil Sünnet" https://dai.ly/x927hi0
"Şer-î Delil İcma" https://dai.ly/x929g4k

#islam #sohbet #SerdarYılmaz #değişimitakipedin #değişimdevamediyor #muslim


Değişim TV'yi sosyal medya hesaplarımızdan takip edebilirsiniz

✔️ http://twitter.com/DegisimtvKD

✔️ http://facebook.com/degisimtvmedia

✔️ http://instagram.com/degisimtv

Değişimin medya portalı degisim.tv

http://degisim.tv/kategori/20/islami-sahsiyet
Döküm
00:00Euzubillahimineşşeytanirracim
00:02Bismillahirrahmanirrahim
00:04Elhamdülillah
00:06Esselatu vesselamu ala
00:08Resulillah
00:10emme ebat
00:12Esselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh
00:14Kıymetli kardeşlerim
00:16İslami
00:18şahsiyet adlı programımızda
00:20takip ettiğimiz
00:22fıkıh usulü derslerimizde
00:24bu akşam şer'i hüküm
00:26ve çeşitleri
00:28bunu ele alacağız
00:30Rabbim gereği gibi anlamayı
00:32ve anlatabilmeyi nasip etsin
00:34ve istifademizi
00:36ziyadeleştirsin inşallah
00:38Kardeşlerim geçen dersimizde
00:40hüküm konusunu işlerken
00:42kulların tüm fiil
00:44ve davranışlarına ilişkin
00:46şeriatın bir hükmü olduğundan
00:48ve öncelikle
00:50bu hükmün bilinmesinin
00:52vacip olduğundan bahsetmiştik
00:54işte
00:56bu şeriatın hükümleri olan
00:58şer'i hükümlerin
01:00neler olduğunu ve çeşitlerini
01:02usul alimleri
01:04detaylıca ele almış ve bunları
01:06beyan etmişlerdir
01:08bizde öncelikle şer'i hüküm
01:10nedir tanımı ve
01:12vakası nasıldır bununla
01:14başlayalım şer'i hükmün
01:16tanımı şudur kardeşlerim
01:18şer'i hüküm kulların
01:20fiilleriyle alakalı
01:22olarak iktiza
01:24tahhir ve vaz'i
01:26şeklinde şer'in
01:28hitabıdır evet şer'i hükmün tanımı
01:30bu şimdi bu tanımı
01:32açalım ve anlamaya çalışalım
01:34öncelikle
01:36tanımda geçen şer'i
01:38şeriat koyucu demektir
01:40ve şer'i yani şeriat
01:42koyucu Allah-u Teala'dır
01:44bazı alimler ve
01:46usulcüler bu tanımda
01:48geçen şer'in hitabı yerine
01:50Allah'ın hitabı lafını
01:52kullanırlar ancak bu hitaptan
01:54sadece Kur'an'ın anlaşılmaması
01:56için ve hitaba
01:58delalet eden olması
02:00bakımından sünneti ve
02:02sahabe radiyallahu anh'ın icmasını
02:04da kapsaması için
02:06şer'in hitabı denilmiştir
02:08ve bu daha dakik bir ifadedir
02:10zira sünnette
02:12vahiy olduğu için şer'in
02:14hitabındandır yine
02:16sünnetten bir delil açığa
02:18çıkardığından dolayı
02:20sahabe icması da nedir
02:22şer'in hitabındandır
02:24ancak şer'i sadece
02:26Allah-u Teala'dır şer'in
02:28hitabı ise bize
02:30kitap ile sünnet ile ve
02:32sahabe icmasıyla ulaşır
02:34bundan dolayı tanımda
02:36geçen şer'in hitabından
02:38kasıt budur
02:40yine bazı alimler
02:42tanımda geçen kulların
02:44fiillerine ilişkin tabiri
02:46yerine mükelleflerin
02:48fiilleri lafını kullanmışlardır
02:50ancak mükellef olmadıkları
02:52halde mallarına
02:54zekat düşmesi hasebiyle çocuk
02:56ve deli ile ilgili şer'i
02:58hükümler de olduğundan
03:00mükelleflerin fiilleri yerine
03:02kulların fiilleri tabiri de
03:04daha yerindedir ve
03:06daha dakiktir
03:08böylece şer'i hükmün tanımında
03:10geçen kulların fiillerine ilişkin
03:12şari'in hitabıdır
03:14ibaresinden ne kastedildiğini
03:16izah etmiş olduk
03:18şimdi ise tanımda geçen ve
03:20şer'i hükmün çeşitlerini ortaya
03:22koyan iktiza, tahhir
03:24ve vaz'i kavramlarını
03:26ve içeriklerini ele
03:28alalım
03:30iktiza demek talep demektir
03:32hitabın iktiza ile
03:34ilgili olması
03:36taleple ilgili olması anlamındadır
03:38iktiza yani
03:40talep ise iki şekilde olur
03:42ya bir fiilin yapılması
03:44talep edilir
03:46ya da yapılmaması yani
03:48terk edilmesi talep edilir
03:50bir fiilin yapılmasının talebi
03:52eğer kesin ve bağlayıcı bir şekilde
03:54talep edildiyse o
03:56vacip veya farzdır
03:58eğer bir fiilin
04:00yapılmamasının talebi kesin ve
04:02bağlayıcı değil de
04:04yapılmasının talebi kesin ve
04:06bağlayıcı değil de tavsiye niteliğindeyse
04:08o mendup
04:10sünnet veya nafiledir
04:12bunları biraz sonra açıklayacağız
04:14şimdi sadece tanımı
04:16anlamaya çalışalım
04:18bir fiilin terk edilmesi
04:20ve yapılmaması
04:22talep ediliyor ve bu talep
04:24kesin ve bağlayıcı ise
04:26o haram
04:28ve yasaktır
04:30şayet bir fiilin
04:32terk edilmesi talep
04:34ediliyor fakat bu talep
04:36kesin değil ise
04:38o da mekruhtur
04:40işte
04:42iktizanın manası ve
04:44vakası bu şekildedir
04:46yani talep demektir
04:48bu talep
04:50yapılmasının ya da
04:52terkinin talebi olur
04:54ve bu da kesinlik veya
04:56kesin olmama durumuna
04:58göre de dört kısma
05:00ayrılır
05:02bunlar vacip
05:04mendup
05:06haram ve mekruhtur
05:08tanımda geçen
05:10tahhir ise
05:12kıymetli dostlar
05:14kulun muhayyer
05:16olduğunu yani serbest
05:18olduğunu belirten bir
05:20hitaptır
05:22bir fiilin yapılıp
05:24yapılmamasında kişinin
05:26serbest olmasıdır ki
05:28bu da mübahlık hükmüdür
05:30işte tanımda geçen
05:32iktiza ve tahhir
05:34bunlardır şer'i hükmün
05:36beş çeşididir
05:40aynı zamanda bu
05:42talep ve tahhir hükümlerine
05:44kıymetli dostlar
05:46teklif hitabı da denir
05:48ve bu şekilde
05:50şer'i hükmün tanımında
05:52şari'in hitabı
05:54teklif hitabı ve
05:56vaz'i hitap olarak da
05:58ikiye ayrılır
06:00şimdi gelelim
06:02tanımdaki vaz'i hükme
06:04ne demek
06:06vaz
06:08demek kardeşlerim
06:10kelime manası olarak
06:12fiil formunda
06:14bir şey ortaya koymak
06:16kurallar ve
06:18kaideler belirlemek manasındadır
06:20isim
06:22formunda ise durum
06:24ve vaziyet manasında
06:26kullanılır
06:28şer'i hükmün
06:30tanımındaki vaz ise
06:32şari'in
06:34hükümler için bir durum
06:36bir vaziyet
06:38ortaya koymasıdır
06:40bazı şeyleri hükümler için
06:42sebep kılması gibi
06:44veya mani kılması gibi
06:46ya da bazı şeyleri
06:48şart kılması gibi
06:50ayrıca
06:52bazı durumları hükümler
06:54açısından ruhsat
06:56kılması gibi
06:58şimdi bunu biraz daha açalım ve
07:00teklifi hükümler ile
07:02vaz'i hükümler arasındaki
07:04farkı anlamaya
07:06çalışalım
07:08dediğimiz gibi şari
07:10kulların fiilleri
07:12hakkında hükümler indirdi
07:14bu hükümler biraz önce
07:16bahsettiğimiz teklifi hükümlerdir
07:18bu hükümlerle
07:20Rabbimiz ne yaptı
07:22fiillerin hükümlerini
07:24açıkladı
07:26yine şari taala
07:28bu hükümlerin
07:30gerçekleşmesi
07:32yerine getirilmesi ve
07:34tamamlanmasının
07:36kendisine bağlı olduğu
07:38bir takım başka hükümler de
07:40indirdi
07:42yani kulların
07:44fiillerine ilişkin hükümler
07:46indirdiği gibi bu hükümlerin
07:48kendisine bağlı
07:50olduğu başka bir takım hükümler
07:52de indirdi
07:54dolayısıyla direk kulun
07:56fiillerine ilişkin
07:58inen hükümlere teklifi
08:00hükümler denilir
08:02bu teklifi hükümlere ilişkin
08:04inen hükümlere de
08:06vaz'i hüküm
08:08denilir
08:10yani birisi direk kulun
08:12fiiline ilişkin çözümdür
08:14diğeri
08:16bu hükümlere ilişkin
08:18çözümdür işte aradaki
08:20fark budur
08:22örnek üzerinden
08:24açıklayalım
08:26Şarih-i Teala
08:28teklifi bir hüküm olarak
08:30namazı emretti mesela
08:32ve akimus salah
08:34namazı ikame edin buyurdu
08:36aynı şekilde
08:38innes salate kanet alal
08:40mu'minine kitaben mevkuta
08:42namaz
08:44müminlere belirli vakitlere bağlı
08:46olarak farz kılınmıştır
08:48buyurdu
08:50şimdi bu ayetler
08:52namaz kılmasını talep ediyor
08:54ve bunu vacip kılıyor
08:56bu bizzat kulun fiiline ilişkin
08:58teklifi bir hüküm
09:00peki
09:02bizler vakitlere
09:04bağlı olan bu namazları
09:06ne zaman kılacağız
09:08hangi vakitlerde kılacağız
09:10yani ben öğlen namazının
09:12vaktinin girdiğini ya da çıktığını
09:14nereden bileceğim
09:16işte akimus salate
09:18liduluki şems
09:20güneşin
09:22düluku zevali
09:24yani tam tepeden
09:26batıya yönelmesinden
09:28itibaren namaz kıl
09:30buyuruyor bakın bu ayet
09:32öğlen namazının
09:34vaktinin alametini ortaya
09:36koyuyor yani
09:38kulun fiiline ilişkin
09:40namaz hükmünün
09:42varlığının
09:44işaretlerinden birini
09:46ve sebebini açıklıyor işte bu
09:48namaz hükmüne ilişkin gelen
09:50sebep hükmüdür
09:52ve vaziyi hükümlerdendir
09:54yine mesela
09:56namaz için
09:58abdestin şart olması
10:00namaz hükmüne dair nedir
10:02tamamlayıcı bir
10:04vasıftır ve şart hükmü
10:06vaziyi bir hükümdür
10:08yine örneğin
10:10zekatın farz olması
10:12teklifi bir hükümdür
10:14öyle değil mi zekat
10:16müminlere
10:18farz kılındı
10:20ancak nisab miktarı
10:22bir mala sahip olmak ise
10:24zekatın
10:26sebebidir
10:28üzerinden bir yılın
10:30geçmesi ise nisabın
10:32şartıdır
10:34borçlu olmak ise
10:36zekatın neyidir
10:38manisidir bakın burada
10:40hem sebep hem şart
10:42hem de mani hükümleri
10:44vaziyi hükümlerdendir
10:46aynı şekilde
10:50rızaya dayalı
10:52icap ve kabul içeren
10:54bir alışveriş sahihtir deriz
10:56ancak icap ve
10:58kabulden bir unsuru
11:00içermeyen alışveriş
11:02batıldır işte
11:04fasitlik ve batıllık
11:06vaziyi hükümlerdendir
11:10yine ayakta durmaktan
11:12taciz olan hastaya
11:14oturarak namaz kılabilmesi
11:16ruhsat hükümlerindendir
11:18ve bu da
11:20vaziyi hükümlerdendir
11:22dolayısıyla kardeşlerim
11:24aynen bu verdiğimiz örneklerde olduğu gibi
11:26teklifi hükümlerin
11:28gerektirdiği hususlarla
11:30ilgili olarak
11:32gelen hükümlere de
11:34vaziyi hükümler denilir
11:36ve bunlar da
11:38beş kısma ayrılır
11:40birincisi sebep
11:42ikincisi şart
11:44üçüncüsü mani
11:46dördüncüsü sıhhat
11:48butlan ve fesat
11:50yani sahihlik batıllık ve
11:52fasitliktir
11:54ki bu üçü aynı kısımda değerlendirilir
11:56ve sonuncusu da
11:58beşincisi de azamet
12:00azamet ve ruhsat
12:02böylece şeri hükümler
12:04beşi teklifi hükümler
12:06olan vacip memdub
12:08haram mekruh ve mübahtır
12:10beşi de vaziyi
12:12hükümlerdir
12:14şimdi bunları da
12:16genel hatlarıyla inceleyelim
12:18ve vacipten başlayalım
12:20kardeşlerim
12:22vacip ve farz
12:24eş anlamlı iki kelime
12:26olup yapılması
12:28kesin bir şekilde
12:30talep edilen
12:32hükümdür
12:34ancak bilindiği gibi
12:36hanefi mezhebinde
12:38farz ve vacip arasında bir ayrım vardır
12:40hanefi mezhebi imamlarına göre
12:42eğer
12:44teklif kitap ve
12:46mütevatir sünnet gibi kat'i
12:48bir delille sabit oldu ise
12:50o farzdır
12:52haberul vahid
12:54veya kıyas gibi zanni
12:56bir delille sabit oldu ise
12:58o da vaciptir
13:00derler
13:02delilin sabitliği
13:04bakımından böyle bir ayrıma
13:06gitmelerine rağmen
13:08amelin kesinliği noktasında
13:10farzda
13:12vacipte mutlaka yapılması
13:14gereken şariin
13:16kesin emridir
13:18bir de bu ayrımı
13:20şundan dolayı da yaparlar
13:22farzı inkar eden
13:24delilin
13:26subuti kat'i olduğu için
13:28kafir olur derler
13:30ancak vacibin inkarı kişiyi
13:32kafir yapmaz derler
13:34tabi farz ve vacip
13:36arasında böyle bir ayrım
13:38diğer mezhepler ve müştehit alimler
13:40tarafından doğru bulunmamıştır
13:42zira böyle bir ayrım
13:44ne lügat açısından
13:46söz konustur ne de şeriatta
13:48bu ayrıma delalet eden bir şey
13:50olmasından dolayı söz konustur
13:52çünkü vaciplik isimlendirmesi
13:54şari tarafından
13:56kesin bir talep mi
13:58değil mi noktasında bir isimlendirmedir
14:00yani konunun
14:02delilin subutuyla ilgisi yoktur
14:04kesinliğe delalet
14:06ediyor mu etmiyor mu
14:08diye delaletle ilgisi vardır
14:10bu sebeple
14:12diğer alimler
14:14bu ayrıma karşı çıkmışlar
14:16ve farz ile vacibin
14:18aynı şeyi ifade ettiğini
14:20beyan etmişlerdir
14:22vacip konusunda
14:24bir diğer usulü
14:26ayrımda uygulanması
14:28ve tatbiki açısından vacibin
14:30ikiye ayrılmasıdır bu da
14:32vacibul ayni ve vacibul
14:34kifahi ayrımıdır
14:36daha yaygın bilinen ismiyle
14:38farz-ı ayın ve farz-ı kifahi
14:40farz oluşu yönünden
14:42bu ikisi arasında
14:44bir fark yoktur kardeşim çünkü
14:46her ikisi de farz kılınmıştır ve
14:48fiilin talebi kesindir
14:50aralarındaki fark ise şudur
14:52farz-ı ayın her fertten
14:54bizzat talep edilen
14:56farzlarının yerine getirmesiyle
14:58diğerlerinden düşmeyen
15:00farzlardır mesela
15:02namaz ve oruç gibi
15:04farz-ı kifahi ise bütün
15:06müslümanlardan yapılması talep edilen
15:08husustur farz-ın ikamesi
15:10için kifahi yani
15:12yeterlilik hasıl olursa bu durumda
15:14onu ister müslümanların tamamı
15:16yapsın isterse bir kısmı yapsın
15:18fark etmez farz yerine getirilmiş olur
15:20farz-ın ikamesi için
15:22yeterlilik hasıl olmazsa
15:24ta ki farz yerine getirilseye
15:26kadar her bir
15:28müslümanın üzerine vacip olarak kalır
15:30toplumumuzda işte bu
15:32konuda en bilinen örnek nedir cenaze
15:34namazdır bunun dışında
15:36her dönemde müslümanlar içerisinden
15:38müştehitlerin bulunması farz-ı
15:40kifayedir aynı şekilde
15:42islami hayatı başlatmak
15:44ve hilafeti ikame etmek
15:46farzdır şayet müslümanlardan
15:48bir kısmı bu farzı yerine
15:50getirebilirler ise diğerlerinden
15:52düşer ancak
15:54yeterlilik hasıl olmaz
15:56ve farz yerine getirilmez ise
15:58tüm müslümanlar
16:00bundan mesul olur
16:02işte farz-ı ayın ve kifaye
16:04arasındaki fark budur
16:06velhasıl kardeşlerim
16:08farz ve vacip yapılması
16:10şari tarafından
16:12kesin bir şekilde talep edilen
16:14yapılmadığı takdirde günaha
16:16ve azaba sebep olan
16:18hükümlerdir
16:20menduba gelince
16:22fiilin talebiyle ilgili
16:24şariin hitabı kesin bir talep
16:26değilse o menduptur
16:28fiilin yapılmasını
16:30talep eden şer'i binas bulunmakla
16:32birlikte bu talebin
16:34kesin bir talep olmayıp
16:36yapılmasını tercih eden bir talep
16:38olduğuna dair bir
16:40karinenin bulunduğu
16:42teklifi bir hükümdür
16:44bu durumda talep kesin
16:46olmadığından fiilin hükmü
16:48mendup olmaktadır
16:50aynı zamanda mendup
16:52fiili şeriata göre övülen
16:54terk edeni ise şeriata göre
16:56kınanmayan husus diye de
16:58tanımlanmıştır
17:00mendup nafile olarak da
17:02isimlendirilir ve ibadetlerdeki
17:04eşanlanması ise sünnettir
17:06örneğin cemaatle kılınan
17:08namaz tek başına kılınan
17:10namazdan 27 kat
17:12daha faziletlidir diye buyuruyor Allah Rasulü
17:14ve bu şekilde cemaatle
17:16namazı emrediyor ancak
17:18farklı karinelerden dolayı bu talebin
17:20kesinlik ifade
17:22etmediği anlaşılmaktadır
17:24mesela bu karinelerden birisi
17:26Rasulullah Aleyhissalatu Vesselam'ın tek başlarına
17:28namaz kılanlara sükut etmestir
17:30farzın terkine sükut
17:32etmeyeceğinden dolayı bu emrin
17:34ve talebin mendup olduğunu
17:36gösterir
17:38aynı şekilde
17:40toplumumuzda bilinen şekliyle teravih
17:42namazları da nedir?
17:44farz ve mendup hakkındaki
17:46bu açıklamalardan sonra
17:48şu hususuna değinmeden
17:50geçmek istemiyorum
17:52maalesef
17:54toplumumuzda farzlar ile menduplar
17:56birbirine karışmış durumda
17:58mesela farz olan namazlarını kılmayan
18:00ya da oruçlarını tutmayan
18:02kimseler teravih namazını
18:04hiç kaçırmamaya çalışıyorlar
18:06işte bu durum
18:08toplumumuzdaki cehaletin
18:10büyüklüğünü gösteriyor maalesef
18:12evet
18:14teklifi hükümlerden
18:16üçüncüsü olan
18:18şey ise kardeşlerim haramdır
18:20ve haramda yapılmaması
18:22ve terk edilmesi
18:24kesin bir şekilde talep edilen
18:26hususlardır
18:28aynı şekilde faili yani
18:30yapanı şeriata göre zemme ve azaba
18:32müstahak olan
18:34fiillerdir de denmiştir
18:36örneğin Rabbimiz
18:39zinaya yaklaşmayın
18:43çünkü o son derece
18:45çirkin bir iş ve çok kötü
18:47bir yoldur buyuruyor
18:49işte bu ayet açık bir şekilde
18:51zinanın haram olduğunu gösterir
18:53aynı şekilde
18:55faiz, hırsızlık,
18:57haksız yere bir cana kıyma gibi hususlar
18:59kebair olarak da
19:01bilinen haramlardır
19:03yine
19:05cuma namazı vaktinde
19:07alışveriş yapmak, bayram günlerinde
19:09oruç tutmak, batıl ve fasit
19:11akitler üzerinde sözleşmeler
19:13yapmak bunların hepsi
19:15haram olan hususlardandır
19:17mekruh ise
19:19bir fiilin
19:21terki ile alakalı
19:23şariin hitabının
19:25kesin bir talep
19:27olmaması ancak
19:29terkinin kesin olmayan
19:31bir şekilde talep
19:33ve tavsiye edilmesidir
19:35aynı zamanda
19:37mekruh
19:39terk edeni şeriata göre
19:41övülen, yapanı ise
19:43şeriata göre kınanmayan
19:45husustur denilmiştir
19:47örneğin
19:55yani hali vakti yerinde olup
19:57evlenmeyen bizden
19:59değildir diyor. Şimdi burada
20:01Allah Resulü
20:03imkanı olduğu halde
20:05evlenmemekten
20:07ne yaptı? Nehyetti.
20:09Ancak bu nehi kesin
20:11bir nehi değildir.
20:13Neden?
20:15Resul imkanı
20:17olduğu halde
20:19evlenmemiş bazı kimselerin
20:21bu durumlarına
20:23sessiz kalmıştı ve onları zorlamadı.
20:25Bu da nedir?
20:27Resulün takriridir.
20:29Ve bu tür kimselerin
20:31evlenmemelerinin mekruh
20:33olduğuna delalet
20:35etmektedir.
20:37Şimdi gelelim.
20:39Teklifi hükümlerden
20:41beşincisi olan mübaha.
20:43İster
20:45serbestliğe dair
20:47açık bir nas ile olsun.
20:49İsterse
20:51nastaki talebin sigasından
20:53serbestlik anlaşılsın.
20:55Şari'in hitabı
20:57fiilin
20:59yapılması ve terk edilmesi
21:01arasındaki serbestlik ile
21:03muhayyellik ile
21:05alakalı ise o
21:07mübahtır ve
21:09helaldir. Mesela
21:15Allah alışverişi
21:17helal kıldı buyuruluyor
21:19ayette. Bakın burada
21:21mübahlığa dair ne var?
21:23Açık bir ibare var.
21:25Helaldir diyor açıkça.
21:27Talebin
21:29sigasından ve gelişinden
21:31mübahlığın anlaşılması
21:33ise şöyle olur. Mesela
21:35Maide suresinde
21:37Rabbimiz Hac ve
21:39Umre'de ihramlı
21:41olan kimsenin avlanmasını
21:43yasakladı.
21:47Yani sizler
21:49ihramlı iken avlanmayı
21:51helal saymayın dedi.
21:53Sonra devamında ise
21:57haleltun
21:59festadu buyurdu. Yani
22:01ihramdan çıktığınızda
22:03avlanın buyurdu.
22:05İşte
22:07bir halden dolayı
22:09yasaklanan bir şeyin o hal
22:11geçince yapılmamasının
22:13talebi veya yapılmasının
22:15talebi özür dilerim
22:17mübahlığa delalet eder.
22:19Emir
22:21sigası da olsa işte yapın
22:23gibi
22:25bu vacipliğe ya da
22:27mendupluğa ne yapmaz? Delalet etmez.
22:29Mübahlığa
22:31delalet eder. Bakın işte
22:33ne dedi?
22:35İhramdan çıkınca
22:37avlanın. Şimdi buradaki avlanın
22:39hitabı
22:41emir sigasıdır ama bu vaciplik
22:43ya da mendupluğa delalet etmez.
22:45Mübahlığa
22:47delalet eder.
22:49İşte bunun gibi çeşitli
22:51sigalar ve karinelerle
22:53şariğin
22:55serbest kıldığı hususlar
22:57mübahlardır.
22:59Ve geçen dersimizde
23:01bahsettiğimiz gibi
23:03mübah şer'i bir hükümdür.
23:05Yoksa
23:07bazılarının iddia ettiği gibi
23:09hakkında hüküm olmayan
23:11husus değildir.
23:13Bu sebeple bir şeyin
23:15mübahlığına dair yine
23:17şer'i bir delil
23:19gerekir. Ve
23:21Rabbimizin mübah
23:23kıldığı hususlarla ilgili
23:25hepsine dair
23:27birer şer'i delil vardır.
23:29İşte kardeşlerim
23:31bu hükümler
23:33teklifi hükümler olan
23:35şer'i hükümlerin
23:37beş çeşididir.
23:39Şimdi ise
23:41vaz'i hükümlerin
23:43çeşitlerine gelelim. Biraz
23:45önce de dediğimiz gibi vaz'i
23:47hükümler de beş
23:49çeşme ayrılır ve bunların
23:51birincisi sebeptir.
23:53Sebep kıymeti
23:55dostlar bir
23:57hükmün varlığı için
23:59belirleyici olmak
24:01üzere bir delilin
24:03delalet ettiği
24:05açıkça belirlenmiş
24:07vasıflar ve sıfatlardır.
24:09Yani
24:11bir hükmün
24:13varlığını mükellefe
24:15kullarına bildirmek için
24:17şariğin koyduğu
24:19işaretlerdir. Zira
24:21şarih
24:23mükellefler için şer'i
24:25hükümler getirdi ve ne yaptı?
24:27Onlarla sorumlu tuttu.
24:29Aynı zamanda
24:31bu hükmün varlığına delalet
24:33eden emareler de koymuştur.
24:35İşte bu
24:37işaretler ve emareler
24:39sebeplerdir ve hükmün
24:41varlığını
24:43belirleyen şeylerdir.
24:45Mesela
24:47biraz önce bahsettiğimiz
24:49güneşin zevali
24:51yani tam tepeden
24:53batıya doğru kayması
24:55öğlen namazının
24:57varlığını gösteren
24:59bir emaredir,
25:01işarettir.
25:03Güneşin batması nedir?
25:05Akşam namazının varlığını gösteren
25:07bir işarettir.
25:09Fecr-i sadık sabah namazının
25:11varlığını gösteren
25:13alamettir.
25:17Hilali görünce
25:19oruç tutun buyuruyor Allah Resulü.
25:21Yani Ramazan hilalinin görülmesi
25:23Ramazan orucunun
25:25alametidir.
25:27İşte tüm bunlar sebep
25:29hükümleridir.
25:31Aynı şekilde
25:33nisab miktarı
25:35bir mala ulaşılması
25:37zekatın varlığının
25:39sebebidir.
25:41Aynı şekilde şeriakitler
25:43mülkiyetin intikali
25:45ve bunlardan faydalanabilmenin
25:47sebebidir.
25:49Zaruret hali
25:51nedir? Ölü hayvan etinin
25:53mübah olmasının
25:55sebebidir. Kısaca
25:57sebep sadece hükmün
25:59varlığına işaret eden
26:01bir sıfat ve niteliktir.
26:03Bakın sebep hükmü
26:05farz kılan şey değildir.
26:07Hükmün varlığına emare olan
26:09şeydir. Hükmü farz kılan
26:11kesin bir şekilde uygulamasını talep eden
26:13değildir.
26:15Mesela Ramazan orucunu
26:17farz kılan
26:21İçinizden her kim Ramazan ayına şahit olursa
26:23oruç tutsun ayetidir.
26:25Hilalin görülmesinin
26:27talebi ise Ramazan
26:29ayına girildiğinin ve orucun
26:31vaktinin girdiğinin sebebidir.
26:33Aynı zamanda
26:35sebep için
26:37netice bakımından şöyle bir
26:39tanımda yapılmıştır. Sebep
26:41varlığı varlığını yokluğu
26:43yokluğunu gerektiren şeydir
26:45denilmiştir. Yani
26:47güneş battı ise
26:49akşam namazı vardır.
26:51Batmadı ise akşam namazı yoktur.
26:53Nisap miktarı mal
26:55varsa zekat vardır.
26:57Yoksa zekat yoktur.
26:59Evet işte vaziyi
27:01hükümlerden olan sebep
27:03budur. Gelelim ikinci
27:05hüküm olan şarta.
27:07Şart kardeşlerim
27:09hükmün gerektirdiği
27:11hususlarda şart
27:13koşulanı tamamlayan
27:15vasıftır.
27:17Bakın sebep hükmün
27:19varlığını gösteren vasıftır.
27:21Şart ise hükmü tamamlayan
27:23vasıftır.
27:25Ne gibi? Namaz için abdest gibi.
27:27Abdestlilik
27:29nedir? Namazı tamamlayan
27:31bir vasıftır.
27:33Şart yokluğunda
27:35hükmün yokluğunu gerektiren
27:37varlığında ise hükmün
27:39varlığını gerektirmeyen bir şeydir.
27:41Örneğin
27:43abdest olmadan namaz olmaz.
27:45Yani abdestin yokluğu
27:47namazın yokluğunu gerektirir. Ama
27:49varlığı varlığını gerektirmez.
27:51Yani abdest alındığında
27:53namaz kılınmayabilir.
27:55Yine mesela nisap miktarı bir mal
27:57üzerinden bir hicri yılın
27:59geçmesi zekatın şartıdır.
28:01Bir hicri yıl geçmeden
28:03zekat olmaz ama
28:05bir yıl geçmiş olmasına rağmen
28:07nisabın değişmesinden
28:09borçtan ya da başka bir sebepten
28:11dolayı zekat verilemeyebilir.
28:13Yani şartın
28:15varlığı hükmün varlığını gerektirmez
28:17ama yokluğu
28:19hükmün yokluğunu gerektirir.
28:21İşte bu şart ve sebep arasındaki
28:23farktır aynı zamanda.
28:25Şartın tamamlayıcı
28:27bir vasıf olmasından dolayı
28:29bazen rükün ile karıştırılmaktadır.
28:31Şart ve rükün arasında
28:33da fark vardır. Şart
28:35meşrutun tamamlayıcı vasfı olup
28:37onun bir parçası değildir.
28:39Mesela abdest
28:41namazın sıhhatinin şartıdır
28:43ama namazın bir parçası değildir.
28:45Öyle değil mi? Rükün ise
28:47bir şeyin parçasıdır ve
28:49onsuz tamamlanmaz.
28:51Namaz da kıyam gibi,
28:53secde gibi.
28:55Rükü ve secde namazın neyidir? Parçasıdır.
28:57Ondan ayrı bir şey değildir.
28:59İşte bu da şarta
29:01ilişkin bir durumdur. Yani
29:03şart o hükümden
29:05ayrı bir şeydir. Ondan
29:07bir parça değildir.
29:09Ve yine kardeşlerim
29:11şartla ilgili
29:13bilmemiz gereken diğer bir husus ise
29:15şartın sadece
29:17teklifi hükümlere
29:19has olmadığıdır.
29:21Bazen teklifi
29:23hükümde şart olur.
29:25Bazen de vaziyi
29:27hükümde şart olur.
29:29Nasıl? Örneğin
29:31abdest,
29:33setre avret
29:35bunlar
29:37bir teklifi hüküm
29:39olan namazın
29:41şartlarıdır. Ancak
29:43nisab miktarında
29:45bir hicri yılın
29:47geçmesi vaziyi
29:49hüküm olan sebebin
29:51şartıdır. Zira
29:53zekatın sebebi neydi?
29:55Nisab miktarı bir mala
29:57sahip olmaktı öyle değil mi?
29:59İşte bu sebep hükmü olan
30:01nisab miktarı
30:03malın bir yıl
30:05korunması ve üzerinden
30:07bir yıl geçmesi ise
30:09sebebin şartıdır.
30:11Aynı şekilde
30:13Rabbimiz
30:15el kesme hükmünü emretti.
30:17Peki el kesmenin
30:19sebebi neydi?
30:21Hırsızlık da öyle değil mi?
30:23Hırsızlık el kesmenin
30:25sebebidir. Ancak
30:27hırsızlık sebebinin
30:29şartı ise çalınan
30:31malın korunaklı
30:33bir yerden çalınmastır.
30:35Yani korunaklı
30:37olma bir şarttır
30:39ve bu şart
30:41sebebin şartıdır, hükmün değil.
30:43Yine
30:45katile uygulanacak kısa seçimde
30:47öldürmenin
30:49kasten olması
30:51nedir? Şarttır.
30:53İşte bu şekilde bir
30:55vazî hüküm olan
30:57şart hükmü hem teklifi
30:59hükümlerde hem de vazî
31:01hükümlerde nakli
31:03delillerle belirlenmiş
31:05vasıflardır.
31:07Şimdi de
31:09vazî hükümlerden
31:11üçüncüsü olan
31:13mâni hükmüne
31:15gelelim.
31:17Mâni kardeşlerim
31:19varlığı
31:21hükmün ve sebebin
31:23varlığına engel olan
31:25vasıf ve durumdur
31:27diye tanımlanmıştır.
31:29Varlığı hükmün
31:31ve sebebin varlığına
31:33engel olan vasıf ve durum.
31:35Tanımdan da anlaşılacağı
31:37gibi mâni
31:39hükme mâni olan
31:41ve sebebe mâni olan
31:43olarak ikiye ayrılır.
31:45Hükme mâni olana
31:47örnek verecek olursak
31:49katillik vasfının
31:51mirasçı olmaya
31:53mâni olmazdır.
31:55Ne demek bu? Yani şöyle
31:59bir kişi mirasçısı olduğu
32:01bir kişiyi öldürürse
32:03normalde kan
32:05bağı onun mirasçı
32:07olması hükmünü getirdiği
32:09halde katillik
32:11bu miras hükmüne
32:13mâni olur.
32:15Bu hükme
32:17mâniye bir örnektir.
32:19Sebebe mâni olana
32:21örnek ise mesela
32:23nisap miktarını
32:25tamamlamış olmasına
32:27ve üzerinden de tam bir yılın
32:29geçmesine rağmen
32:31borcun varlığı
32:33zekatın vacip olmasına
32:35mânidir.
32:37Çünkü borç
32:39tamamlayıcı sebep olan
32:41nisabın varlığına mânidir.
32:43Yani borçtan dolayı ne olmuştur?
32:45Nisap korunamamıştır.
32:47Bir de
32:49kardeşlerim
32:51vazî hüküm olan
32:53mâni hükümleri iki kısmı
32:55ayrılırlar. Birincisi
32:57hem talebe
32:59hem de edaya
33:01eda edilmesine mâni olanlar
33:03ikincisi ise
33:05talebe mâni olurken
33:07edaya mâni
33:09olmayanlar. Ne demek bu?
33:11Şöyle örneğin
33:15delirmekle
33:17aklın gitmesi gibi durumlar
33:19veya kadınlar açısından
33:21hayız ve nifas durumları
33:23bazı hükümlerin
33:25hem talebini hem de
33:27edasını engelleyen
33:29mânilerdir.
33:31Bu tarz durumlarda
33:33namaz gibi, oruç gibi hükümler
33:35talep edilmezler
33:37o kişiden. Vacip olmazlar
33:39onlara. Aynı zamanda eda
33:41da edilmezler yani namaz da kılamazlar
33:43oruç da tutamazlar.
33:45Ancak talebe mâni
33:47olup edaya mâni
33:49olmayan durumlar da vardır.
33:51Örneğin
33:53kadınlara biliyorsunuz cuma namazı
33:55farz değildir.
33:57Ya da çocuklara
33:59namaz ve oruç farz
34:01değildir. Yani
34:03kadınlık işte cuma namazının
34:05talebinin mânisidir.
34:07Fakat
34:09kadın cuma namazını
34:11kılarsa, çocuk
34:13aynı şekilde namaz kılıp
34:15oruç tutarsa bu
34:17sahihtir. Yani
34:19bu ibadetleri eda
34:21etmeye, yerine getirmeye mâni
34:23değildir. Sadece neye
34:25mânidir? Talebe
34:27mânidirler. Onlara farz
34:29kılınmamıştır.
34:31Aynı şekilde yolculuk
34:33oruç ve
34:35namazların tamamlanması
34:37talebine mânidir.
34:39Yani talebe
34:41mânidir. Fakat
34:43yolcu oruç
34:45tutup namazını da kısaltmayıp
34:47tamamlarsa
34:49bu câizdir.
34:51Çünkü burada
34:53mâni talebe mânidir.
34:55Edaya mâni
34:57değildir. Biraz sonra
34:59izah edeceğimiz
35:01ruhsat
35:03sebeplerinin tamamı
35:05böyledir. Talebe mânidirler.
35:07Edaya mâni
35:09değildirler. Evet.
35:11Kıymetli dostlar. Şimdi geldik
35:13vazîh hükümlerden
35:15dördüncü
35:17kısma. Bu da
35:19sıhhat, ifsat
35:21ve butlan
35:23hükümleridir. Bunların üçü
35:25biraz önce de zikrettiğimiz gibi
35:27tek bir kısımdır.
35:29Sıhhat demek kardeşlerim
35:31şâriğin
35:33emrine uygunluk
35:35demektir. Sıhhat kelimesi
35:37yani sahihlik
35:39kelimesi bir amelin
35:41hem dünya hem de ahiret
35:43açısından şartlarına
35:45ve rükunlarına uygun olarak
35:47sonuçlanmış olduğunu
35:49ifade eder. Örneğin
35:51erkanına ve şartlarına uygun
35:53olarak kılınması halinde
35:55namaz
35:57sahih bir namaz olmuş olur.
35:59İşte
36:01mükellefin borçtan
36:03sorumluluktan
36:05kurtulması ve hükmün
36:07üzerinden düşmesi anlamında
36:09ne deriz? Namaz
36:11sahihtir deriz. Aynı şekilde
36:13tüm şart ve
36:15rükunları eda edilmiş bir
36:17satış işlemi
36:19sahih olarak nitelendirilir.
36:21Ve
36:23böyle bir niteleme
36:25alıcı açısından o malın
36:27mülkiyetinin artık ona geçtiğini
36:29ondan faydalanma
36:31ve üzerinde tasarrufta
36:33bulunma hakkının
36:35mübah olduğu anlamına gelir.
36:37Butlan ise
36:39kardeşlerim sahihin tam
36:41tersidir. Yani butlan
36:43şarihin emrine
36:45uygunsuzluk demektir.
36:47Batıl olan demektir.
36:49Sahih ne demektir?
36:51Şarihin emrine uygunluk demektir.
36:53Fakat batıllık yani
36:55butlan ise şarihin emrine
36:57uygunsuzluk demektir.
36:59Bir fiil veya
37:01işlemin batıllıkla
37:03butlanla nitelenmesi
37:05dünyada
37:07herhangi bir sonuç doğurmaması
37:09ve ahirette ise cezaya
37:11sebep olması
37:13anlamına gelir.
37:15Yani kişi üzerindeki
37:17mükellefiyeti eda
37:19etmemiş ve sorumluluktan
37:21kurtulmamıştır.
37:23Örneğin namaz
37:25rükünlerinden biri terk
37:27edildiğinde ne olur? Batıl olur.
37:29Yani sahih olmaz.
37:31Bilerek bir şey yiyip içildiğinde
37:33oruç batıl olur. Aynı şekilde
37:35alışveriş de
37:37rükünlerinden biri terk edildiğinde
37:39batıl alışveriş olur.
37:41Ve butlan
37:43faydalanmanın haramlılığını
37:45gerektirir ve ahirette de
37:47cezaya neden olur.
37:49Örneğin bir
37:51hayvanın henüz
37:53doğmamış yavrusunun satışı
37:55esastan batıldır. Çünkü
37:57aktin konusunun
37:59karar, belirsizlik içermesinden
38:01dolayı esastan yasaklanmıştır.
38:03Bu batıllıkla
38:05ilgili. Fesada gelince
38:07de
38:09fesat
38:11aynı butlan gibi
38:13şarihin emrine uygunsuzluktur. Ancak
38:15batıllık ile fasitlik arasında
38:17bir fark vardır.
38:19Butlan yani batıllık
38:21aslı ve özü itibariyle
38:23şarihin emrine uygunsuzluktur.
38:25Fesat ise
38:27durum farklıdır.
38:29Fesat aslı
38:31itibariyle şarihin emrine
38:33uygundur. Ancak bazı
38:35vasıfları itibariyle
38:37uygun değildir. İşte vasfındaki
38:39bu uygunsuzluk giderildiğinde
38:41fesat da ortadan
38:43kalkmış olur. Örneğin
38:45şehirlinin köylüye satışı
38:47köylünün fiyatları bilmemesinden
38:49dolayı fasit bir
38:51satıştır. Zira
38:53buradaki alışverişte
38:55fesada sebep olan
38:57fiyat bilgisizliğidir. Fakat
38:59bu bilgisizlik giderildiğinde ne olur?
39:01Alışveriş sahi olur.
39:03Ve
39:05fesatlık unsuru kardeşlerim
39:07ibadetlerde olmaz.
39:09Sadece muamelelerde ve akitlerde
39:11olur. Yani
39:13akitlerde
39:15bir akti batıl
39:17kılan asli unsurlara
39:19muhalif durumlar vardır.
39:21Bir de asli
39:23unsurlara muhalif olmayan
39:25sadece belirli
39:27vasıflar üzerinden ifsada
39:29fesada sebep
39:31olan durumlar vardır.
39:33Ama ibadetlerde
39:35batıl ve fesat ayrımı olmaz.
39:37Bir ibadet
39:39ya sahittir ya batıldır.
39:41Lafız olarak fesat
39:43ve ifsat lafzı kullanılsa dahi
39:45ibadetlerde bu mana
39:47batıl manasındadır.
39:49Ve işte vazi hükümlerden
39:51olan sıhhat,
39:53butlan ve fesat da budur.
39:55Ve şimdi son olarak da
39:57vazi hükümlerden beşincisi olan
39:59azimet ve ruhsat hükmüne
40:01değinelim.
40:03Azimet kardeşlerim genel bir kural
40:05olmak üzere konulmuş
40:07ve kulların
40:09amel etmeye mecbur oldukları
40:11hükümlerdir.
40:13Ruhsat ise bir özür sebebiyle
40:15azimetin hükmü
40:17baki olmakla beraber
40:19azimetin hükmünü
40:21hafifletmek için konulmuş
40:23hükümlerdir.
40:25Kullar ruhsatla amel etmeye
40:27nedir? Mecbur
40:29değillerdir. Ruhsat
40:31Allah'ın bir mazeret sebebiyle vazettiği
40:33bir hüküm olduğundan
40:35muteber olabilmesi için
40:37ne lazım? Muhakkak
40:39bir şer'i delille sabit
40:41olması lazım. Örneğin
40:43oruç tutmak bir azimettir.
40:45Hastanın oruç tutmaması ise
40:47ruhsattır. İşte abdeste
40:49azaların yıkanması azimettir.
40:51Ama yaralı veya kırık bir uzvun
40:53mesh edilmesi ise ruhsattır.
40:55Namazın ayakta kılınması
40:57nedir? Azimettir. Ama
40:59acziyet halinde oturarak
41:01namaz kılmak ise ruhsattır.
41:03Normal zamanlarda
41:05rekapları eksiksiz kılmak
41:07azimet iken seferi
41:09iken iki rekat kılmak nedir?
41:11Ruhsattır. Yani azimet
41:13genel olarak konulan
41:15husustur. Mükelleflerden
41:17yalnızca bir kısmına tahsis edilmez.
41:19Azimetle
41:21amel etmekle başka bir şeyle
41:23amel etmek arasında seçenek
41:25yoktur. Sadece kendisiyle
41:27amel edilmesi bağlayıcıdır.
41:29Ruhsat ise bir özürden
41:31dolayı aniden ortaya çıkan durumlarla
41:33ilgili olarak konulan husustur.
41:35Özür bulunduğu sürece
41:37ruhsat geçerlidir.
41:39Özür ortadan kalktığında
41:41geçerli değildir. Ve ruhsat
41:43yalnızca bu özürlü
41:45mükelleflere hastır.
41:47Ruhsat ve
41:49azimetle amel
41:51etme açısından ise durum şudur
41:53kardeşlerim. Bunlardan
41:55birisiyle amel etmek
41:57mübahtır.
41:59Yani kişi dilerse azimetle
42:01dilerse ruhsatla
42:03amel eder.
42:05Çünkü ruhsatın
42:07nasları buna dalalet etmektedir.
42:09Bunu özellikle değiniyorum
42:11zira bu fakihler ve
42:13müştehitler arasında tartışılan
42:15bir konu olmuştur. Yani
42:17kimileri ruhsatla amel etmenin
42:19mendup olduğunu söylemişlerdir.
42:21Kimileri de mübaht olduğunu
42:23söylemişlerdir.
42:25Mesela işte
42:27ayet-i kerimede her kim
42:29bunlardan yemeye
42:31mecbur kalırsa
42:33başkasının hakkına saldırmadan
42:35ve haddi aşmadan bir miktar
42:37yemesinde günah yoktur
42:39buyuruluyor ayette. Şimdi
42:41haram olan bir şeyi yemekten
42:43doğan günahın kaldırılmasında
42:45ruhsat verilmesi
42:47onun
42:49mübah olması demektir.
42:51Yani yaptığı
42:53işten dolayı
42:55onun bağışlanması da nedir?
42:57Mübahlıktır.
42:59Mesela Allah-u Teala şöyle
43:01buyurdu. Namazı
43:03kısaltmanızda size bir günah
43:05yoktur buyurdu.
43:07Resulullah Aleyhisselatü Vesselam ile işte
43:09birlikte yolculuk yaptık.
43:11Oruç tutan vardı, tutmayan da vardı.
43:13Ve onlardan hiç kimseyi
43:15ayıplamıyordu diye
43:17hadis-i şerifte geçti.
43:19İşte bu naslar ruhsatın
43:21mübah olduğuna, kişinin azimet
43:23ve ruhsattan dilediğiyle
43:25emel etme hakkının olduğuna
43:27açıkça delalet
43:29etmektedirler. Ve işte
43:31vaz-i hükümlerden olan
43:33azimet ve ruhsat hükümleri de
43:35bu şekildedir.
43:37Böylece kardeşlerim
43:39şer'i hükmün kısımları olan
43:41teklifi hükümler ve
43:43vaz-i hükümleri ele almış
43:45ve incelemiş olduk.
43:47Umarım mesele
43:49anlaşılmış ve açıklığa
43:51kavuşmuştur. Rabbim
43:53istifade edebilmeyi
43:55ve bildiklerimiz ile amel
43:57edebilmeyi nasip eylesin.
43:59Böylece bu dersimizin de
44:01sonuna geldik. Bir sonraki
44:03dersimize kadar hepinizi
44:05Allah'a emanet ediyorum.
44:07Esselamu Aleykum ve Rahmetullahi
44:09ve Berekatuhu.

Önerilen