• 4 ay önce
Karia’nın çok katmanlı kültürel dokuya sahip antik kentleri arasında ilk akla gelendir Stratonikeia. Kent, Tunç Çağı’ndan Cumhuriyet dönemine kadar kesintisiz bir yaşama tanıklık eder. Kentin bu ismi alışı ise Milattan Önce (M.Ö.) 3'üncü yüzyılda yaşanan enteresan bir aşk hikayesine dayanır.

Seleukos ülkesinin kralı I. Nikator, Trakya’dan gelen Stratonike adlı genç kadını kendisine eş olarak seçer. Ancak kralın oğlu Antiokhos üvey annesine aşık olur. Bu ümitsiz aşk karşısında ince hastalığa yakalanan Antiokhos yataklara düşer. Oğlunun hastalığına karşı çaresiz kalan kral, dönemin ünlü hekimi olan Erasistratos’u saraya davet ederek oğlunun derdine çare bulmasını ister. Ancak hekim ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir sonuç alamaz, ta ki Antiokhos ile Stratonike’nin karşı karşıya geldiği ana şahitlik edene kadar.

Hekim o an tanısını koyar. Kralın genç oğlu Stratonike’ye olan aşkından yataklara düşmüştür. Oğlunu çok seven kral, bu durumu öğrendiği anda hem tahtından hem de eşinden vazgeçip evlenmelerine izin verir. Ülkenin yeni kralı olan Antiokhos, kentin adını değiştirir ve eşinin adını verir. İşte o tarihten itibaren kent Stratonikeia olarak anılır. Günümüze kadar taşınan bu çarpıcı aşk hikayesi 17'nci yüzyıldan itibaren pek çok ressama da ilham konusu olur.

Kent, ölümsüz aşklarla anılırken, bir yandan da ‘gladyatörler şehri’ olarak ün yapar. Anadolu’nun bilinen en büyük gymnasium yapısının bu kentte olması ve yapılan kazılarda ortaya çıkan mezar stelleri, önemli başarılar kazanmış gladyatörlerin burada yetişmiş olduğunu gösteriyor.

Stratonikeia Antik Kenti'ne yaklaşık 8 kilometre uzaklıkta, tanrıça Hekate’ye adanmış bir kutsal alan ve içinde Hekate’nin kült heykelinin olduğu bir de tapınak bulunuyor. Hekate’ye adandığı bilinen ve kalıntısı günümüze ulaşmış tek tapınak olduğu için kente bütün dünyadan çok sayıda ziyaretçi geliyor. Karanlık bir sembol olan Hekate’nin kelime anlamı “iradesini hakim kılan, hedefi vuran, seçim yapan”dır. Hayatta seçim anı geldiğinde iradenin yardımıyla doğru kararları verebilmeyi simgeler.
Döküm
00:00Bugün, Aşkların ve Gladyatörlerin şehri Stratonikea'dayız.
00:05Uzun yıllara dayanan kazı ve araştırma tarihine sahip kentte, Türkiye İş Bankası Antik Kütüphane Yapısı'nın açığa çıkarılmasına verdiği destekle kazı çalışmalarına katkı sunuyor.
00:20Karya'nın çok katmanlı kültürel dokuya sahip antik kentleri arasında ilk akla gelendir Stratonikea.
00:28Kent, Tunç Çağı'ndan Cumhuriyet dönemine kadar kesintisiz bir yaşama tanıklık eder.
00:34Kentin bu ismi alışı ise M.Ö. 3. yüzyılda yaşanan enteresan bir aşk hikayesine dayanır.
00:41Seleukos ülkesinin kralı 1. Nikator, Trakya'dan gelen Stratonikea adlı genç kadını kendisine eş olarak seçer.
00:49Ancak kralın oğlu Antiokos, üvey annesine aşık olur.
00:54Bu ümitsiz aşk karşısında ince hastalığa yakalanan Antiokos yataklara düşer.
00:59Oğlunun hastalığına karşı çaresiz kalan kral, dönemin ünlü hekimi olan Erasistratos'u saraya davet ederek oğlunun derdine çare bulmasını ister.
01:10Ancak hekim ne kadar uğraşırsa uğraşsın bir sonuç alamaz.
01:14Ta ki Antiokos ile Stratonikea'nın karşı karşıya geldiği ana şahitlik edene kadar.
01:21Hekim o an tanısını koyar.
01:24Kralın genç oğlu Stratonikea olan aşkından yataklara düşmüştür.
01:29Oğlunu çok seven kral bu durumu öğrendiği anda hem tahtından hem de eşinden vazgeçip evlenmelerine izin verir.
01:38Ülkenin yeni kralı olan Antiokos kentin adını değiştirir ve eşinin adını verir.
01:45İşte o tarihten itibaren kent Stratonikea olarak anılır.
01:50Günümüze kadar taşınan bu çarpıcı aşk hikayesi 17. yüzyıldan itibaren pek çok reslama da ilham konusu olur.
01:59Bizim Stratonikea'da yaptığımız çalışmalarda en eski mezarlar günümüzden 5000 yıl öncesine kadar gidiyor yaklaşık olarak.
02:06Açıkçası o dönem ait mimari biz bilmiyoruz ama en azından Tunt çağında burada bir yerleşmenin olduğuna dair izler biz biliyoruz.
02:12Hellenistik döneminde M.Ö. 3. yüzyılın 2. çeyreğinde burasının adı Antiokos'un eşi adına Stratonikea olarak kentin adı değiştirildi.
02:21Aynı isim sonraki dönemde de devam etti ve Türk döneminde burası Eskihisar'dan ismini aldı ve Eskisar ismi günümüze kadar da devam etti.
02:30Arada kısa bir dönem Roma döneminde farklı bir isim kullanılsa bile ama en uzun süre kullanılan ismi Stratonikea oldu.
02:37Bu kent ölümsüz aşklarla anılırken bir yandan da gladiyatörler şehri olarak ün yapar.
02:43Anadolu'nun bilinen en büyük jimnazyum yapısının bu kentte olması ve yapılan kazılarda ortaya çıkan mezar seferleri
02:50önemli başarılar kazanmış gladiyatörlerin burada yetişmiş olduğunu gösteriyor.
02:57Burada 105 metreye 267 metre büyüklüğünde büyük bir jimnazyum yapısı vardı
03:02ve burada öğrenciler hem fikri eğitimleri hem de bedeni eğitimleri alıyorlardı.
03:06Biz Roma döneminde bu gladiyatörlerden en azından 10 tanesinin isimlerini,
03:10onların mezar taşlarını hatta mezarlardaki hikayelerini ve kim tarafından nasıl yenildiğiyle ilgili yazıtları da biz biliyoruz.
03:18Bazılarının 22 tane başarısının olduğunu, gazaferinin olduğunu mesela biz biliyoruz.
03:24Kentin esasında bahsettiğimiz gibi o ölümsüz aşklarının ötesinde
03:28gladiyatörlerin de meşhur olduğunu ve bunların isim yapmış olduğunu açıkçası biz biliyoruz.
03:33İyi zamanlar arenada ben vardım, şimdi Akilleos var diyor.
03:36Mesela bir tanesinde ben esasında çok iyi bir dövüşçüydüm ama beni kader yendi diyor.
03:41Şimdi şunun o kadar çok zafer kazanmış gene de mağlubiyeti kabul etmiyor.
03:46Bu inanılmaz bir özgüven.
03:48Çünkü ben karşımdaki sahasında beni yenmiş olabilir ama ben ondan esasında daha iyiydim.
03:53Ama işte kader ya bu, yenildim ben diyor. Öyle hikayeleri de var.
03:57Stratonike'ye antik kentine yaklaşık 8 kilometre uzaklıkta,
04:01tanrıça Hekate'ye adanmış bir kutsal alan ve içinde Hekate'nin kül teykelinin olduğu bir de tapınak bulunuyor.
04:09Hekate'ye adandığı bilinen ve kalıncısı günümüze ulaşmış tek tapınak olduğu için
04:14kente bütün dünyadan çok sayıda ziyaretçi geliyor.
04:18Karanlık bir sembol olan Hekate'nin kelime anlamı, iradesini hakim kılan, hedefi vuran, seçim yapandır.
04:27Hayatta seçim anı geldiğinde iradenin yardımıyla doğru kararları verebilmeyi simgeler.
04:33Antik döneminin en büyük törenlerden birisi burada hakikaten gerçekleşiyordu.
04:37O törenlerdeki en büyük olan seremonilerden birisi anahtar taşıma töreniydi.
04:42Yani burada hem tapınağın dışında hem de tapınağın içinde törenler oluyordu.
04:45Anahtar taşıma törenleri buradan çıkıyorlar, Propylon'dan Lagina'dan Stratonike'ye kadar gidiyorlar.
04:50Tekrar orada belli bir süre kalıp tekrar oradan geri geliyorlardı. Sonra buradaki törenler başlıyordu.
04:54Burada sadece bir kutu alanının ötesinde yakında mesela makellumlar var, hayvan pazarlar vardı.
05:00Mesela birisi geldi işte bir davar kesti, diğeri geldi bir inek kesti.
05:05Birisi gelip ya işte bana üç tane keçi fazla, bir tane de dana az, bir tane de sığır fazla dediğinde
05:11makellumla gidip yarın hayvan alıp onu dağıtıyordu buraya gelenlere.
05:15Zaten buradaki gelenlere öyle bir şey dağıtmasa kimse törene gelmezdi.
05:18Hekate'ye ilgili o törenler yıllık olarak törenler yapılıyordu.
05:21Dolunay'ın en güzel gözüktüğü yer burasıydı.
05:23Ya şimdi dağların yakasından çok güzel de çıkıyor.
05:25Mesela siz de bugün akşam işte Dolunay'da geldiğinizde
05:28böyle o dağların arkasında böyle kocaman kırmızı bir portakal gibi çıkıyor.
05:32Ay ve sonra yükseliyor.
05:33Büyük ihtimalle buradaki tapınağın kurulmasında, yönünü yerleştirilmesinde
05:36Dolunay'ın manzarası son derece önemliydi.
05:38Ya pek çok şey var. Mesela gece üçken yol kavşaklarına yiyecekler bırakıyorlar.
05:43Sabah gittiklerinde o yiyecekleri işte bir şey hayvan yemişse
05:47orada işte köpek ya da bir hayvan izi bulmuşlarsa mutlu oluyorlardı.
05:52Çünkü bu işte hekateden ya diyorlardı.
05:54Mesela işte baykuş öttüğünde bunu hekateye bağlıyorlar.
05:58Mesela köpek avlamasını hekate geldi diye böyle yorumlar.
06:01Yani değişik şeyler var.
06:03Şimdi hala daha ziyaretçiler var.
06:05Hem yurt dışına gelen doğrudan ziyaretçiler var.
06:08Hatta şimdi bakıyorum ben bazen sarımsak, portakal koyuyorlar.
06:13Balık koyanlar var kendi içerisinde.
06:16Ya yo aspirin gibi böyle hekate.
06:26Ben o Anadolu kadınlarının ben yatağının sultanları diyorum.
06:30Onların dokunuşları burada esasında ön plana çıkıyor.
06:33Bu çalışmalarımız esnasında bize Kültür ve Turizm Bakanlığı da oradan destek veriyor.
06:38Ve bunlara ilave edilerek Muğla Valiliği çalışmalarımızı destekliyor.
06:43Yatağın kaymakamlığı, yatağın belediyesi, Pamukkale Üniversitesi'nin de oradan destekleri de var.
06:48Türkiye İş Bankası da bizim bir yapımızı destekliyor.
06:51Şimdi içinde bulduğumuz yapı bir kütüphane yapısı.
06:54Ama biz buraya başladığımızda açıkçası kütüphane olduğunu da bilmiyorduk.
06:57Ama kazdığımızda önce okuma salonunun giriş kapısını bulduk.
07:00Biraz genişlettiğimizde esasında koca bir okuma salonun olduğunu,
07:03yan tarafta mekan dağının olduğunu gördük.
07:05Kapının ön taraftaki zemini açtığımızda koca bir mozaik çıktı.
07:08Ve Bizans döneminde burası da kullanılmıştı.
07:111. yüzyıldan sonra 4. yüzyıldan itibaren.
07:13Hatta daha da öte buranın mozaiklerinin yapılırken
07:16o dönemin psikoposunu da oradan desteklediğini yazıtlarla kesinleştirdik.
07:20Daha da ilerisi Efes'ten usta geldiğini
07:23ve buradaki mozaikleri onu yaptığını da doğrudan öğrenmiş olduk.
07:26Ve böylelikle esasında giriş kısmıyla, avlusuyla, portikleriyle, okuma salonuyla,
07:32yan taraftaki mekanlarıyla odaları da şu an çalışmaya tamamlamadık ama
07:36her geçen gün bizim işte bu artık bir kütüphane olduğumuz,
07:40tam bir bilimin, kültürün merkezinde olduğumuzu
07:43ve kentin en güzel yapılarının birisini kazdığımızı esasında fark ettik.
07:46Bizim antik kentin genelinde, antik dönemden günümüzde
07:49o yaşamın ve kullanımın sürekli ilgili sahneleri her yerde görmek mümkün.
07:53Burada da onun bir örneğini görüyoruz.
07:55Mesela bu gördüğümüz meclis binası Hellis döneminde inşa edilmişti.
07:59En azından yaklaşık günümüzden 2100 yıl önce burada var olduğunu biz biliyoruz burayı.
08:03Ve bunun üzerindeki yazıtlar, takvim yazıtları, öbür taraftan fiyat listesi yazıtlarının ötesinde
08:08burasını Osmanlı döneminde de kullandığını biz biliyoruz.
08:11Özellikle buradaki yazıtta sahibi ve maliki Ömer Ağa'dır yazıyor yazıtta.
08:16Bir dönem Ömer Ağa'nın malı olduğunu açıkçası biliyoruz.
08:18Burada gördüğümüz selviler de ölümsüzü temsil eden ve laleler, şurada gördüğümüz balta,
08:24burada gördüğümüz balıklar da Osmanlı dönemi eklemelerinden.
08:27Esas bu kullanımın devam ettiğini gösteriyor.
08:29Bir diğer güzelliği de burası esasında korumayla kullanma dengesi arasındaki çizgiyi görmemiz açısından da güzel.
08:35Çünkü o dönemde bu yapıları kullandıkları için ve korudular.
08:38Kimse buna dokunmadı.
08:39Biz şimdi bunları görebiliyoruz.
08:40Yoksa bunların tamamı şimdi hepsi başka bir yapıda malzeme olabilirdi.
08:44Ve bu bizim için de çok hoş.
08:46Çünkü şimdi bulunduğumuz yerde Osmanlı dönemi taşta şöyle yollar var.
08:49Karşısında gördüğümüz ağa evi 1876 yılından.
08:53Burada gördüğümüz yapı Hellistik döneminden.
08:55Ortasında Osmanlı dönemi yapılar var.
08:58Böyle tam da bir vücudun kolları gibi böyle.
09:00Siz durduğunuzda ayağınızın bastığı yer Osmanlı.
09:03Bir tarafınız Hellistik, bir tarafınız yine Osmanlı.
09:06Arkanızda Cumhuriyeti, ön tarafınızda Bizans var.
09:09Böyle tüm kentin esasında antik dönemdeki o merkezi kent olma ya da kentin kalbinin arttığı yerin
09:15esasında Osmanlı döneminde de devam ettiğini,
09:17hatta günümüzde biz buna katkı sağlayarak aynı şekilde devam ettirmeye çalıştığımızı da oradan görebiliyoruz.
09:23Son yıllarda Türkiye İş Bankası'nın da destekleriyle yapılan kazı çalışmaları ile birlikte kent,
09:28geçmişten günümüze tüm izlerin bir arada izlenebileceği eşsiz bir atmosfer sunuyor.
09:34Bu tarihsel dokunun içinde yaşamını sürdüren insanların varlığı ise
09:39kentin çok daha uzun yıllar canlılığını koruyacağını gösteriyor.
09:44Biz antik kentin esasında bütününde o 9 ayrı döneme ait kalıntının hepsini sergiliyoruz.
09:50Ve bunu sergilerken de buraya gelen insanlar mutlaka hangi dönemi seviyorlarsa
09:55ona ait burada bir şeyler bulsunlar istiyoruz.
09:57Çünkü insanlar bunu ancak tanırlarsa, severlerse korurlar.
10:03Biz eğer bunu tanımadıkları şeyleri sevmezler, sevmedikleri şeyleri de koruma ihtimalleri yok.
10:07Hatta gelecekteki esas projemiz de buradaki köy meydanına 1950'li yıllarda olduğu şekliyle
10:13o tüm meslekleri tekrar yaşatmak.
10:15Burada köylüler kendi ürettikleri zeytinini, peynirini, yağını burada satsınlar istiyoruz.
10:19Satsınlar ki burada yaşamlarını devam ettirsinler ve korusunlar.
10:22Böyle olunca esasında bunu sürekli sağlayabiliriz.
10:24Yoksa sağlayamayız.
10:26Yani tamam insanları korumak çok güzel ama
10:28insanlar açken bunları koruyun demenin bir anlamı da yok.

Önerilen