• evvelsi gün
Okudukları ve gördükleri ile yetinmeyip, gündemin perde arkasını öğrenmek isteyenler Arka Plan'da buluşuyor. Ülke TV ekranlarının güçlü ismi Mustafa Yıldız Arka Plan ile gündemin nabzını tutuyor.

Gazeteci Mustafa Yıldız’ın sunduğu "Arka Plan" programının canlı yayın konuğu, Hukukçu Av. Kamil Ekinci, Hukukçu Av. Selahattin Par oldu.

Category

🗞
Haberler
Döküm
00:00İNTRO
00:21İyi akşamlar efendim. Arka planda huzurlarınızdayız. Ben Mustafa Yıldız.
00:25Bugün arka planda biraz iç siyaseti, biraz yerel yönetimleri konuşacağız.
00:29Konuğumuz Düzce Belediye Başkanı Sayın Faruk Özlü. Hoş geldiniz.
00:33Hoş bulduk efendim.
00:34Sağ olun. Teşekkür ederiz. Şimdi hem yerel yönetimler başlıkları altında Düzce ve yerel yönetimleri konuşacağız ama
00:42aynı zamanda sizin de kabineden çok tanınmış bir isim olmanız vesilesiyle
00:47bir kere şuradan başlamak isterim.
00:49Güncel tartışmalar, şu kreşler kapatılıyor, iddiaları çok gündemde.
00:54Bunun böyle olmadığını aslında Cumhuriyet Halk Partisi'nin önergesiyle efendim zamanında
01:00Milliyetin Bakanlığı'nın uyguladığı bir yasa olduğu açıklandı.
01:05Ama işin belediyeler boyutuyla baktığımız zaman bir manipülasyon da var.
01:12Yani kamuoyunda tam bilinmeyen bir noktası da var.
01:15Mesela siz de bir belediye başkanı olarak kreşlerin kapatılması başlığına nasıl bakıyorsunuz?
01:21Nasıl değerlendiriyorsunuz?
01:22Efendim bizim de bir kreşimiz var.
01:24Çok güzel bir kreş yaptık.
01:26Ben belediyelerin kreş yapmasını doğru buluyorum.
01:29Belediyeler kreş yapmalı ve kreş konusunda katkı sunmalı.
01:34Çünkü biliyorsunuz Türkiye'nin nüfusu azalma eğiliminde.
01:38Yani nüfusumuzun azalması yani eksilerde olması ülkemiz için çok doğru değil.
01:47Sayın Cumhurbaşkanımız da her görüşmesinde, her konuşmasında hatta nikah şahitliklerinde
01:54üç çocuk yapın en az üç çocuğunuz olsun diye tavsiyeleri var.
01:58Aslında belediyelerin kreş yapmaları doğru yapılması da lazım.
02:03Şimdi burada aslında bir genelge ve bir yazıyla değil de
02:10bakın Milliyetin Bakanlığımızın il müdürlükleri var.
02:14Milliyetin Bakanlığımız sorumlu.
02:16Milliyetin Bakanlığımız il müdürlükleri bu her bir kreş mi anaokulu mu bunları teftiş edip
02:23bunlarla ilgili kararları alabilirler.
02:25Burada sanıyorum prosedürel olarak yazı yazılması, bakanlıklara yazı yazılmasından ziyade
02:33bunu uygulamayla çözmekte büyük fayda var diye düşünüyorum.
02:37Bazı noktalarda Sayın Başkanım şöyle bir uygulamada eksiklik var sanıyorum.
02:43Kreş yani açılan şey kreş.
02:45Ama girişinde işte TC Milliyetin Bakanlığı, anaokulu gibi ibareler olan yerler de var.
02:51Sanıyorum oradaki kafa karışıklığı buradan kaynaklanıyor.
02:55Şöyle anaokulu değil de kreş açmakta fayda var.
02:57Çünkü anaokulları Milliyetin Bakanlığı'nın müfredatı onların eğitim programlarına göre olması lazım.
03:04Ben belediyelerimizin kreş açmalarını doğru buluyorum.
03:09Fakat bunların denetimi Milliyetin Bakanlığı'nda.
03:12Milliyetin Bakanlığı'nızın her ilde İl Milli Eğitim Müdürlükleri var.
03:16Orada çalışan personel var.
03:18Bunları tek tek inceleyip statüsünü çok kolay denetleyebilirler.
03:22Ve aslında spekülasyon olabilecek bir konuda değil.
03:27Bakın işte sıkıysa gel kapat gibi bir takım meydan okumalar oldu.
03:33Bunlar çok yanlış şeyler.
03:35Onu nasıl değerlendiriyorsunuz?
03:37Bir alınan bir karar var, bir kanun var.
03:39Aslında ortada bir problem de yok da.
03:41Bu iş sıkıysa gel kapat'a çevrilmesine ne diyorsunuz?
03:45Gerçekten ortada ciddi bir problem de yok.
03:47Ortada bir polemik var, siyasallaştırma var.
03:50Ortada bir meydan okuma var.
03:53Yani olayın çok siyasileştirilmesi var.
03:57Aslında Milliyetin Bakanlığı da bunu açıkladı.
04:00Dedi ki gönderdiğimiz yazıyı iyi okuyun.
04:03Türkçeden bahsetti, Türkçe bilgisinden bahsetti.
04:07Yetersizliğinden bahsetti.
04:09Yazı iyi okunduğunda aslında kapatma değil,
04:12Milliyetin Bakanlığı'nın kurallarına göre işletilmesi gerektiği hususu var.
04:17Ama usul olarak aslında bunu Milliyetin Müdürlüklerimiz
04:21hiç sessiz sedasız bu konu çözebilirler idi.
04:25Şimdi bir başka konuya geçeceğim.
04:28Tabi sizin daha önce Bilim Sanayi Teknoloji Bakanı olarak
04:32kamuoyunda da tanınıyorsunuz.
04:34Aynı zamanda bu savunma sanayiyle ilgili de bir uzmanlık alanınızda olduğunu biliyorum.
04:39Şimdi şöyle ki, önce sizin düzce özelinde bir tarım kenti yapma çabanız var.
04:46Onu uzaktan izliyoruz.
04:47Ama bu noktada üretim noktasında, teknolojinin kullanımı,
04:53hatta yüksek teknolojinin kullanımı noktasında da çalışmalarınız var.
04:56Ne yapılması lazım?
04:57Biz nerede acaba es geçiyoruz özellikle tarımda?
05:01Mustafa Bey şunu söyleyeyim.
05:04Ekonomistlerin klasik bir söylemi oldu geçmişte.
05:09Orta gelir tuzağına takıldı Türkiye.
05:11Çünkü Türkiye kişi başına milli geliri 10 bin dolar seviyesine getirdi.
05:17Daha yukarı çıkamadı şeklinde bir yaklaşımları var.
05:21Ekonomistler bunu orta gelir tuzağı olarak tanımlıyorlar.
05:25Aslında orta gelir tuzağı dediğimiz şey, aslında orta teknoloji tuzağı.
05:31Şimdi bakın, yüksek teknoloji, orta yüksek teknoloji, orta düşük teknoloji ve düşük teknoloji.
05:38Teknoloji seviyesi yükseldikçe gelir seviyesi artar.
05:41En yüksek gelir seviyesi en yüksek teknolojide.
05:45Bir altı orta yüksek teknolojide.
05:47Dolayısıyla bizim gibi ülkelerin teknoloji üretmede zorlanan ülkelerin doğal bir şekilde gelir seviyeleri yani katma değer dedikleri husus daha az oluyor.
06:00Türkiye'de şu anda %3, %4'ler mertebesinde yüksek teknoloji ürünlerin sanayimiz içerisindeki payı.
06:08Bu gelişmiş ülkelerde %20'nin üzerinde.
06:11Kore gibi ülkelerde %30'lar mertebesinde.
06:14Türkiye'nin bilim merkezi, teknolojisi, ileri sanayi ülkesi olması ve yüksek teknoloji ürünlerden yüksek gelirler elde etmesi gerekir.
06:28Şunu ifade edeyim, Türkiye için stratejik beş ana sektör var.
06:35Türkiye'nin gelişmesi, kalkınması için.
06:39Bunlardan birisi de tarım ve gıda.
06:42Yani gıda ve içecek tarım.
06:45Tarım gerçekten ülkemiz için stratejik bir sektör.
06:48Fakat bizim gibi ülkelerin tarıma teknoloji enjekte etmesi gerekiyor.
06:56Bunu nasıl yapacağız?
06:58Mesela üretimde mi yapacağız?
07:00Tohum, hasat döneminde mi?
07:02Ya da ekim döneminde mi?
07:04Şimdi şöyle, bir defa tarımsal üretimin girdileri var.
07:08Tarımsal üretimin girdilerinin yerleştirmesi gerekiyor.
07:12Tohum gibi, yerli tohum üretimi, gübre gibi.
07:15Bunların yerleştirmesi gerekiyor.
07:18İkincisi, Türkiye'de temel bir sorun, tarımsal üretim planlaması yetersizliği var.
07:23Biz tarımsal üretim planlamasını iyi bir şekilde yapamıyoruz.
07:29Şimdi bakın, çiftçilerimiz bir yıl, örneğin ıspanak ekiyorlar.
07:34Bu yaşanmış bir bakadır.
07:37Herkes ekiyor.
07:39O sene ıspanak para etmiyor.
07:41Çok olduğu için piyasada.
07:43Gelecek sene ıspanak ekmiyor.
07:45Geçen sene de hiç para etmedi.
07:47Ispanak ekmiyor.
07:49Ispanak ekmediği için bir süre sonra ıspanak fiyatları yükseliyor.
07:52Dolayısıyla bu işin özü, başlangıcı, tarımsal üretim planlaması.
07:58Bu yıllardır söylenir ama pek yapılmaz gibi de var.
08:02Ama şöyle bir haber de düştü geçen sene ajanslara.
08:05Böyle bir planlama yapılıyor ama belki çiftçiler buna yeteri kadar rağbet göstermiyor.
08:12Mustafa Bey, şöyle bir sorun da var Türkiye'de.
08:15En az eğitimli kesim tarımla uğraşıyor.
08:18Yani tarımla uğraşan kesim, kullandığı toprağın analizini de yapmış durumda değil.
08:25Bu toprakta patates mi olur, domates mi olur, soğan mı daha iyi olur?
08:29Böyle bir eksiklik var.
08:31Dolayısıyla üretim planlaması eksiğimiz var.
08:35İkincisi, tarımsal üretimdeki girdilerin yerleştirilmesi gerekiyor.
08:41Tarım ve teknolojinin müştereken ele alınması.
08:47Mesela sulama konusu.
08:49Biz vahşi sulama yaptık uzun yıllar.
08:52Topraklarımızı da perişan ettik.
08:54Benim tarımla teknolojinin yan yana gelmesi gerektiği inancındayım.
08:59Bir kitap yazmıştım geçen yıllarda.
09:02Orada da bir bölümü tarım ve teknolojiye ayırdım.
09:05Şu beyaz kitap.
09:06Evet, beyaz kitap.
09:07Burada tarım ve teknoloji bölümü var.
09:09Şimdi şunu sorabilir miyim peki?
09:12Tarımsal kalkınma güzel bir başlık.
09:16Tarımsal kalkınma ama bunu nasıl gerçekleştireceğiz?
09:19Hep söyleriz, bir türlü yapamayız yıllardır.
09:22Tarımsal kalkınmadan bir kere çiftçimizden başlayarak,
09:26diğer odaları bir üstüne ya da o kooperatifleri bir üstüne koyarsak,
09:32bunu nasıl algılamamız, nasıl tanımlamamız lazım?
09:36Bir defa çiftçinin eğitimi, çiftçinin eğitilmesi gerekiyor.
09:39Babadan kalma usullerle, yöntemlerle yaptığımız tarımdan biz çok şey kazanamayız.
09:45Yani geleneksel usullerin ötesine geçmemiz gerekiyor.
09:49Biliyor musunuz, Türkiye'de ziraat fakültelerinin sayısı arttıktan sonra,
09:53maalesef Türkiye'de tarımsal üretimin gayri sahibi milli hasadaki payı düştü.
09:59Yani bu teoriyle pratik, sentezlenmediği, bilimsel yaklaşımların
10:06tarıma enjekte edilemediği bir durumdan kaynaklanıyor.
10:11Tarım Bakanlığımız, Türkiye'deki Tarım Bakanlığımız,
10:16Tarım Bakanlığımızın kuruluşları.
10:20Ben bakanlık yaparken, Tarım Bakanlığına bağlı çok sayıda enstitü vardı.
10:26Araştırma enstitü vardı.
10:28Ama biz tohum ithal ediyorduk ya da diğer ürünleri yurt dışından getiriyorduk.
10:33Bir verimsizlik söz konusu.
10:36Ben hani tarımın stratejik bir sektör olduğunu,
10:41Türkiye'nin kalkınması, gelişmesi için odaklanmamız gereken
10:47beş ana sektörden birisi olduğunu düşünüyorum, inanıyorum.
10:51Ve bu konuda da tarım mal, teknoloji enjekte edilmesi gerektiği görüşündeyim.
10:56Burada tabii siz bunu anlatırken, insan ister istemez, dün de bizim arkadaşlar çalıştı.
11:01Bu pestisit maddesinin fazla oluşu nedeniyle geri dönen ürünler oluyor.
11:08Yani buraya da herhalde bir denetim mekanizmasının gelmesi gerekir değil mi?
11:13Efendim, Tarım Bakanlığımız biraz daha teknolojiyle kendisini teçhiz ederse,
11:19daha bilimsel yöntemleri çiftçiye anlatıp, onları eğitip bir sonuç almaya çalışırsa,
11:31bakın biz küçük bir belediyeyiz.
11:33Düzce'de biz Tarım Akademisi kurduk.
11:35Yani Tarım Akademisi nedir?
11:37Tarım Akademisi, çiftçimizin ürettiği ürünlerde verim bilgi artırmasına destek olmaktır.
11:45Bakın Düzce'de tarımsal gelirlerin %85'i fındıktır.
11:50Bizim fındıktan elde ettiğimiz gelir dönüm başına yaklaşık 100 kilogramdır.
11:55Bunu nasıl 200 kilogram, nasıl 300 kilogram yaparız?
11:59Bunun çalışmalarını yapmamız gerekiyor.
12:02Evet, şimdi burada tabii bu tarım hadisesinde bir sorum daha var.
12:06Onu da sorayım, öyle kapatayım.
12:08Çanakkale, Balıkesir, hatta işte Kütahya, Afyon gibi illerimizle düzce yarışır hale gelebilir mi?
12:17Bunu bir vaat gibi sormuyorum, bir teknik anlamda soruyorum.
12:20Ne dersiniz?
12:22Mustafa Bey, biz bundan birkaç sene önce, önümüzdeki 50 yıl,
12:27şehrimizin tarımda, turizmde, ticarette ve sanayide hangi istikamette gitmesi gerektiğini çalıştık.
12:35Örneğin tarım konusu.
12:37Tabii Düzce ölçek olarak küçük bir şehir.
12:41Yani işte kaynaşlı Gümüşova, yaklaşık 35 kilometre bir ova içerisindeyiz.
12:46Dağlarda ağırlıklı olarak fındık tarımı var.
12:50Bizim büyük arazilerimiz yok, bizim arazilerimiz küçük.
12:54Dolayısıyla biz tarımda, örneğin fındıkta dönüm başına elde edilen miktarı arttırma çalışması yapmamız gerekiyor.
13:04İkincisi sözleşmeli tarım yapmamız gerekiyor.
13:08Örneğin biz domates üretmek yerine domates tohumu üretelim.
13:13Bir kilogram domates tohumu bir ton domatesten elde ettiğiniz geliri sağlıyor gibi.
13:22Şimdi tarımda bir de bölünmüş arazi yapısı var.
13:27Yani küçük arazi yapısı var.
13:29O sizin maliyet etkin üretim yapmanıza engel oluyor.
13:33O bakımdan tarımda bizim Düzce'nin şeyi kısıtlı, imkanları kısıtlı.
13:39Dört alan tartışmıştık.
13:41Sanayide 5 OSB var.
13:43Yine işte ticarette ticari merkez olma durumu var.
13:49Yolların kavşağında olmasından dolayı.
13:52İki alan var.
13:54Düzce'nin önümüzdeki dönemde odaklanması, yüksek gelir elde edebilmesiyle öngören.
13:59Bir tanesi turizm, bir tanesi de ticaret.
14:03Ticaret ve turizm bizim odaklanmamız gereken iki ana alan oluyor.
14:07Şunu da arz edeyim ben size.
14:09İktisat ve Kalkınma Kongresi dedik Düzce için.
14:12Burada biz dört konuyu tartıştık.
14:15Türkiye'de bilenlerle tartıştık.
14:17Ve bu tartışmalardan ortaya çıkan sonuç turizm ve ticaret oldu.
14:21Ticarette bir mobilya kenti olmayı hedefliyoruz.
14:27Öyle mi?
14:28Evet.
14:29Bu sefer de Bursa'yla bir rekabet.
14:32Yok şöyle.
14:33Tatlı rekabet.
14:35Biz onların yapmadıklarını yapacağız.
14:37Yapılanları tekrarlayarak başarı elde edemeyiz.
14:40Onların yapmadıklarını biz yapacağız.
14:42Biz daha çok kümelenmeyi hedefliyoruz.
14:45Bir de hareketli değil de sabit mobilya üzerine yoğunlaşıyoruz.
14:50Anladım.
14:51Şimdi Sayın Başkanım bir kere ben şöyle anlatıyorum izleyicilerimizle paylaşırken.
14:56Eskiden Yerli Malları Haftası olurdu.
14:58Evet.
14:59Yerli Malları Haftası'na işte öğrencilik yıllarımızda annelerimiz evden kurabiye falan yapardı.
15:05Börek çörek yapardı.
15:06Evet evet hep yapardık.
15:07Yerli Malı deyince bunu götürdük.
15:08Hatta Yerli Malı Haftası'na işte portakal, elma falan getirilirdi.
15:12Bir de kola getirilen olurdu.
15:14Onunla da dalga geçilirdi ya bu yerli malı mı diye.
15:17Şimdi Yerli Malı Haftası dediğimiz zaman işte yerli malı dediğimiz zaman
15:21İhalar, sihalar falan zaten onları saymıyorum.
15:24Yani teknoloji, savunma teknolojilerini saymıyorum.
15:27Artık TOG'umuz var, yerli yazılımlarımız var.
15:30Biliyorum ki TOG'un da işte proje aşamasında sizin çok büyük katkılarınız var.
15:34Bu iş nereye evrilecek?
15:37Türkiye aslında şöyle düşük teknolojiden yüksek teknolojilere doğru bir aşama kaydediyor.
15:46Bunun güzel örneklerini savunma sanayinde görüyoruz.
15:49Bugün hepimizin bildiği işte İhalar, sihalar diğer ürünlerimiz artık envantere girdi.
15:56Artık kullanım aşamasında ve bunların ihracatını yapıyoruz.
15:59Şeye gelince teknolojinin vazgeçilmez olduğu en vazgeçilmez olduğu bir zaman dilimini yaşıyoruz.
16:15Bakın bugün Amerika ile Çin arasındaki rekabet aslında sadece üretim üssü olma rekabeti değil.
16:23Teknolojide liderlik rekabeti.
16:26Ve önümüzdeki dönemde de dünyadaki denge Rusya'nın çok şansı yok.
16:33Amerika ile Çin arasında geçecek büyük denge.
16:37Bu da bir bakıma teknoloji savaşı.
16:40Bakın geçen gün Elon Musk bir açıklama yaptı.
16:43Dedi ki F-35'ler artık demode.
16:45Gerçekten biz bunu yıllardır biliyoruz.
16:48F-35 de aslında son insanlı savaş uçağıdır.
16:53Bundan sonra F-35, F-60, F-70 olmayacak.
16:56Son insanlı savaş uçağı.
16:58Bundan sonraki süreçte artık uydularla, insansız hava araçlarıyla savunma sistemleri olacak.
17:08Çok ilginç. Nereye evrilecek göreceğiz.
17:11Bu konuyu konuşuruz da biraz Düzce'den de bahsedelim.
17:14Düzce'de sizin ikinci döneminiz.
17:16Bir de 100 Büyük Proje açıkladınız.
17:19Önceki yayında bir miktar konuşmuştuk.
17:22100 Büyük Proje'nin anabazı sizin de prestij projeleriniz olduğunu biliyorum.
17:29Onlardan biraz bahseder misiniz?
17:31Türkiye 100 yılı diye bir kavramımız vardı.
17:362023 seçimlerinde.
17:39Ben bu terimi çok sevmiştim.
17:41Gerçekten önümüzdeki 100 yıl, Türkiye 100 yıl olsun.
17:44Buradan ilham alarak Düzce için de 100 proje yapalım diye düşündüm.
17:48Ve bu 100 projeyi geçen programlarda herhalde göstermiş olmam gerekir.
17:53Böyle bir kitapta topladım.
17:55Mustafa Bey, bunu kitap haline getirdiğiniz zaman kendinizi bağlıyorsunuz.
17:59Bakın bu kitap kaybolmaz.
18:01Bu kitap bundan 3-5 sene sonra insanlar açar bakar ve bana sorar.
18:06Faruk Bey, siz 100 proje demiştiniz. Kaç proje yaptınız? Ne yaptınız? diye sorar.
18:11Aslında ben kendimi bağlamış oldum.
18:14Bazılarına soruyorlar, suya indirim getireceğiz dediniz.
18:17Fahiş zam yapıyorsunuz diyorlar.
18:20Evet, bizim 100 projemiz üzerinde titizlikle çalışılmış 100 projedir.
18:26Bunların bir kısmı büyük, bir kısmı daha ölçeği küçük projelerdir.
18:31Bunlardan en büyüğü, Düzce'yi ahşap ve mobilya konusunda hatırı sayılır bir şehir haline getirmek.
18:41O yüzden bir mobilya projemiz var. Onu çalışıyoruz.
18:44Peki projelerin hangi aşamasındayız?
18:46Biz birinci yılı yani bu yılı fizibilite etudi yapma, planlama, programlama yılı olarak düşünüyoruz.
18:55Mustafa Bey, bir iş yaparken biz çok dikkatli planlama yapıyoruz.
19:0240 defa irdeliyoruz, değerlendiriyoruz. Ondan sonra adım atıyoruz.
19:06Bu seneki ilk yıl bizim planlama, programlama ve projelendirme yılımız.
19:13Düzce'de 1970'lerde yapılan bir sanat çarşımız var.
19:16İnşallah onu Mart ayı gibi taşıyacağız.
19:19Esnafımızın taşınacakları dükkanları yaptık, bitirdik.
19:24Geçen de anahtar teslim yaptık. İnşallah Mart ayı gibi esnafımızı taşıyacağız.
19:30Düzce'nin merkezinde, şehrin en değerli yerindeki sanat çarşımızı taşımış olacağız.
19:36Bu ve bunun gibi yüze yakın projemiz var. Ama turizm konusuna önem veriyoruz.
19:42Korugöl diye bir gölümüz var.
19:45Buranın yolunu, suyunu, elektriğini biz devlet olarak yaptık.
19:51Burada turist haplı seyahat ajantları birliğiyle bir turizm bölgesi oluşturuyoruz.
19:58Onlar da inşaattan başladılar.
20:00İnşallah önümüzdeki yaz bitmiş olacak.
20:03Güzel bir turizm destinasyon merkezi oluşturacağız.
20:07Yüz proje. Bunları saymaya kalkarsak program biter.
20:11Hepsini zaten sayarsanız zaman da yetmez.
20:15İlk saydığınızda insanın kafasında bir şey oluşuyor.
20:22Yani bir vizyon önemli.
20:24Sizin belediye başkanları olarak ya da toplumun önünde giden kişiler olarak bu prestij projeleri gerçekten önemli.
20:30Bu yüz projeyi hazırlarken çok dikkatli çalıştık.
20:34Önümüzdeki 50 yılı planladık.
20:36Biz bu şehrin bugününü değil, biz bu şehrin gelecek 50 yılını planlıyoruz.
20:40Örneğin geçmişte daha önceki dönem kat yüksekliği getirdik, sınırlaması getirdik.
20:45Çünkü biz deprem bölgesiyiz.
20:47Onu soracaktım. Deprem sürekli konuşulan, sürekli gündemde olan bir şey.
20:53Siz de bir düzce depremi yaşamış bir kentin belediye başkanısınız.
20:58Bununla ilgili hem ülkemiz adına hem düzce adına neler yapılması gerekiyor?
21:04Mustafa Bey ben savunma sanayi uzmanıyım.
21:06Uzun yıllar savunma sanayinde çalıştım.
21:08En iyi bildiğim konular hala savunma sanayi konularıdır.
21:12Hala bu konuları iyi bilirim.
21:14Ancak bu 6 Şubat depreminden sonra benim görüşlerim değişti.
21:19Önceden ülkemizin en önemli konuların başında savunma ve güvenliğimizin geldiğini düşünürdüm.
21:26Ama 6 Şubat depreminden sonra ülkemizin en önemli konusunun depremlere,
21:32doğal afetlere karşı dirençli şehirler oluşturmak olduğu kanaatine vardım.
21:39Çünkü o bölgeye gittiğimizde deprem bölgesi, yani 11 İl'in etkilendiği bölge.
21:45Bakın birkaç saniye, birkaç saniye ya da işte bir dakika, belki bir buçuk dakika.
21:52Öyle bir şey ki deprem, yani kadın, erkek, zengin, fakir, kedi, köpek hiç ayırmaksızın perişan ediyor.
22:02O bakımdan ülkemizin birinci önceliği 6 Şubat depreminden sonra bana göre depremlere karşı dirençli şehirler elde etmek.
22:13Bu açıdan baktığımızda Düzce aslında şanslı bir şehir.
22:18Düzce 99 depreminden sonra konut stokunu %75-80 oranında yeniledi.
22:25Bir %25 bir konut stokumuz var eski.
22:28Mesela Eski Sanayi Çarşısı işte Mart'ta onu inşallah taşıyacağız ve yenileyeceğiz.
22:34Dolayısıyla bizim bütün belediyelerimizin,
22:37Şehri ve Şehircik Bakanlığımızın bu ülkede dirençli şehirler üretmek gibi çok önemli bir görevi var.
22:46Düzce bu noktada nerede mesela Türkiye çapında konuştuklar?
22:49Çok önlerde, hatta ilk sıralarda.
22:51Çünkü yani konut stoku %75-80 oranında yenileşmiş bir şehir bulmak Türkiye'de kolay değil.
22:59Yani bu da bize 99 depreminden sonra bunu yapmak bize nasip oldu.
23:05Bu arada hazır yeri gelmişken onu da sorayım.
23:07Hani sorularım arasında yoktu ama söyleyince aklıma geldi.
23:11İstanbul gibi ya da işte İzmit gibi bazı şehirlerden Düzce'ye bir hani göç demek istemiyorum da
23:20buna bir gelenlerin çoğaldığı noktasında bir haber yapıldı.
23:24Kesinlikle doğru biz göç alarak büyüyoruz.
23:26Ev alınıyormuş yani Düzce'den.
23:28Mustafa Bey biz göçlerle, biz göçlerle büyüyen bir şehiriz.
23:32Yani Düzce'nin aslında kuruluşu da çok eski yıllara dayanmakla birlikte göçlerle büyüyen bir şehir.
23:38Biz hep göç alan bir şehiriz.
23:40Son zamanlarda bu göç alma hadisesi hızlandı.
23:43Bizim nüfus artışımız, Düzce'nin nüfus artışı doğumla değil göçlerle oluyor.
23:49Bakın bazen bizi muhalefet eleştiriyor.
23:53Ya o yanlış bu yanlış.
23:54Ben diyorum ki bir şehir göç alıyorsa bilin ki orası iyi bir yerdir.
24:00İnsanları serbest bıraktığınız zaman, insanlar nereye gidip yerleşmek istiyorsa bilin ki orası iyi bir yerdir.
24:06O yüzden diyorum Düzce göç vermiyor, Düzce göç alıyor.
24:09Demek ki Düzce iyi bir şehir, güzel bir şehir.
24:12Biz göç alıyoruz.
24:13Bu ilginç.
24:14Göç konusunda biraz sonra başka bir sorum olacak.
24:17Şu deprem hadisesini bir bitirdikten sonra.
24:19Fakat bir anda deprem gerçeği var.
24:22Yapı stoğunun yenilenmesi bunların hepsi ayrı başlıklar.
24:27Düzce'de de siz büyük oranda bu işi tamamladığınızı söylüyorsunuz.
24:32Mustafa Bey deprem yönetmeliklerini harfiyen uyguluyoruz.
24:36Yani Deprem Yönetmeni, Çevre Bakanlığımızın yayınladığı yönetmelikleri harfiyen uyguluyoruz.
24:42Hatta en son versiyonu neyi emrediyorsa onu uyguluyoruz.
24:46Asla ve kata şey yapmıyoruz.
24:48Hani bir sapma, feragatta bulunmuyoruz.
24:51Bir yanda böyle bir gerçeklik var.
24:53Ama diğer yanda şimdi siz işte göç alan bir şehiriz.
24:57Bu da bizim güzel bir şehir olduğumuzu gösteriyor deyince.
25:02Düzce sanki çevresindeki diğer illerle karşılaştırıldığında biraz turizm noktasında geride kalıyor gibi.
25:10Kesinlikle öyle.
25:11Bilmiyorum katılır mısınız?
25:12Gastronomi dediğimizde akla kim geliyor? Gaziantep geliyor, Urfa geliyor.
25:16Kesinlikle doğru.
25:17Düzce'ye gelip yani bu noktada mutlaka çalışmalarınız var.
25:21Onu da rica edeceğim ama ne yapılır mesela Düzce'ye gelip ne yapılır?
25:25Mustafa Bey çok doğru güzel bir şey ifade ettiniz.
25:28Şöyle İstanbul'dan Ankara'ya giderken turizm yatırımları Sapanca'da bitiyor.
25:33Ankara'dan İstanbul'a gelirken turizm yatırımları Bolu'da bitiyor.
25:37Bolu ve Sapanca arasında kalan Düzce'de, Düzce turizm yatırımları bakımından çok bakir, çok cazip.
25:44Ayrıca tabii bir saklı cennet.
25:46Düzce'de tarih var, deniz var, yayla var, şelale var, her şey var.
25:50Çok yani saklı bir cennet.
25:52Dolayısıyla bizim önümüzdeki dönemde Düzce'ye ve turizm yatırımlarına öncelik vermemiz gerekiyor.
26:00İnsanlar niye Düzce'ye gelsinler? Güzel bir soru.
26:03Şimdi antik tiyatro görmek istiyorsa bir insan İstanbul'da görebileceği en yakın antik tiyatro Düzce'de.
26:13Öyle mi?
26:14Evet.
26:15Yani bunların dört yıldır kazı yapıyoruz. Kazılarda çok ciddi mesafeler aldık.
26:20Aşağı yukarı bitirdik. Antik tiyatro kazılarını bitirdik. Bir şey kalmadı.
26:25En yakın antik tiyatro Düzce'de, örneğin mağara görmek istiyor İstanbullu bir kardeşimiz ya da Ankaralı.
26:32En güzel mağara Düzce'de, Sarıkaya mağarası. Muhteşem bir mağara.
26:36Ne var içinde?
26:38Sarkıtlar var, kireç taşları. Geniş bir depo, ferah. Yani basık değil.
26:43Sanki bir dünya, bir evren içindesiniz gibi. İçinden su geçiyor, dere akıyor.
26:48Diyorsunuz bu aralar mağara turizmi yapılıyor.
26:50Evet.
26:51Mağara turizmi diye bir şey var.
26:52Mesela rafting yapmak istiyorsanız Düzce'ye geleceksiniz.
26:56Büyük Melençayı, İstanbul'a su gelen Büyük Melençayı'nda yaklaşık on kilometre uzunluğunda bir rafting alanı var.
27:04Şelale görmek istiyorsanız Düzce'ye geleceksiniz. Yayla görmek istiyorsanız Düzce'ye geleceksiniz.
27:10Biz önümüzdeki dönemde Düzce'de Türkiye Bilecilik Federasyonu'yla beraber bir at çiftliği kuruyoruz.
27:19Yani Düzce'de.
27:21İnşallah onu yakın zamanda bitireceğiz. Yani ata binmek için Düzce'ye gelmeniz gerekecek.
27:29Ben şelaleleri çok severim başkanım. Böyle izlemek beni çok rahatlatır.
27:33Siz mesela deyince orada kendi adıma bir heyecan duydum.
27:36Konaklama testleri yaptık. Şelale Aydınpınar Şelalesi. Çok güzel tabii tabii. Konaklama sizi misafir ederim Mustafa Bey.
27:42Şimdi bir de bu yayla dediniz ya orayı biraz açmamız doğru olabilir.
27:47Çünkü yayla turizmi dediğimizde bir Karadeniz şeyi oluyor. Karadeniz yaylalarının bir algısı var ama
27:55dediğiniz şey çok önemli.
27:57Yani İstanbul'un hatta işte Ege bölgesinin orada yaşayan insanların tercih edebileceği bir nokta aslında Düzce'de.
28:05Kesinlikle öyle.
28:06Karayoluyla ulaşım açısından.
28:08İki saatlik bir mesafede yay çizin. İki buçuk saatlik yay çizin.
28:12Otuz milyon nüfusa erişiyorsunuz Düzce'nin etrafında.
28:15Yani Düzce'ye per geri koyun. İki buçuk saatlik bir mesafe çember yay çevirin.
28:21Yaklaşık otuz milyonluk bir nüfusa erişiyorsunuz ki konumu son derece stratejik.
28:28Gastronomi dediğimiz zaman Düzce'de ne gezilir? Ne yenir Düzce'de?
28:34Şöyle Düzce'nin bu zengin demografik yapısı.
28:40Yani göçlerle büyüyen bir şehir.
28:42Her gelen demografik unsur kendi yemeğiyle gelmiş.
28:48Şimdi Kafkaslardan gelenler, Balkanlardan gelenler yemekleriyle gelmişler.
28:52Ben göreve geldim de bütün bu grupları davet ettim.
28:57Dedim ki evde ne yemek yapıyorsunuz? Ne pişiriyorsunuz? Bize anlatın.
29:01Anlattılar, tariflerini verdiler ve güzel bir kitap ortaya çıkardık.
29:06Düzce Yemekleri kitabı.
29:08Orada yaklaşık 380-400'e yakın yemek var.
29:12Otuzdan fazla çorba türü yiyecekler var.
29:16Düzce'ye özel mi bu yemekler yoksa diğer kültürlerin Düzce'de buluşması mı?
29:20Diğer kültürlerin Düzce'de buluşması.
29:22Düzce'nin kendi yerlerinde yemekleri var.
29:25Biliyorsunuz Düzce'nin yerlerine manav derler.
29:29Yani ilk gelenler Orhan Gazi ile beraber.
29:32Şimdi bütün bunların yapıldığı bir yer inşa ettik.
29:36Düzce Mutfak Sanatları Merkezi.
29:38Oraya geldiğiniz zaman Düzce'de evlerde ne yeniliyorsa orada yiyebiliyoruz.
29:44Şimdi tabii yine konuşuruz Düzce'yi, yerel yönetimleri mutlaka ama
29:48ben çünkü çok seviyorum.
29:50Türkiye'nin o saklı cennetleri diye tabir edilen yerlerinden Düzce'de çok var.
29:55Kesinlikle Düzce bir saklı cennet.
29:57Evet çok güzel bir yer ama sizi bulmuşken de biraz iç siyasete konuşmak isterim.
30:02Siz bu konularda da kafa yoran bir isimsiniz.
30:05Son dönemde iç siyasete bakacak olursak.
30:10Devlet Bahçeli'nin Öcalan çağrısı var.
30:13Daha sonra işte Sayın Bahçeli ile Sayın Erdoğan arasında bir fikri var mı yok mu diye kaşıyanlar da oldu.
30:20Bu konudaki değerlendirmeniz ne sizin?
30:23Ben Devlet Bahçeli Bey'in çok iyi bir vatansever olduğunu düşünürüm ve inanırım.
30:33Yani tam bir devlet adamıdır.
30:35Bakın bugüne kadar aslında bu MHP geleneğinde var.
30:41Türkiye'de ne zaman bir sıkıntı olduğunda MHP bir çözüm önerir, bir şeyler söyler.
30:47Ben çocukluğumda hatırlıyorum.
30:49Meclis Başkanlığı seçimi vardı, partilere anlaşamamışlardı.
30:53O tarafta işte 80 öncesi MHP devreye girdi ve Meclis Başkanı seçiminde bir tavır ortaya koydu ve şeyi çözdü.
31:01Yani katkı sundu.
31:03Şimdi ve Devlet Bey şahsi beklentileri olmayan bir insan.
31:10Bakın kaç defadır Cumhur İttifakı içerisinde Sayın Cumhurbaşkanımızı destekliyor ama bir talebi de yok.
31:18O yüzden ben Devlet Bey'in vatanseverliğine, Türkiye'nin geleceği için düşündüğüne bütün kalbimle inanırım.
31:29Bu yaptığı çağrı aslında çok...
31:34Şimdi İngilizce'de bir kelime vardır, challenge diye.
31:38Yani meydan okuma.
31:40Gerçekten Devlet Bey'in yaptığı bir challenge'dır, bir meydan okumadır.
31:44Cesaret ister.
31:46Yani bunu Öcalan'a özgürlük gibi mi algılaması gerekiyor?
31:50Yoksa tam tersine o dediğiniz meydan okuma şeklinde mi?
31:53Hayır asla. Öcalan'a özgürlük gibi algılamamız gerekir.
31:56Çünkü bakın Türkiye'nin kuzeyinde savaş var, güneyinde savaş var.
32:00Bir İsrail durumu var.
32:04Her tarafa saldıran bir kabadayı üslubunda bir yer var.
32:08Bu Devlet Bey'in iç dengeleri konsolde etme, içeriği konsolde etme girişimi olarak değerlendirmeli.
32:20Yoksa Öcalan'ın şahsı için Devlet Bey'in çıkıp efendim bu adam özgür olsun asla ve kata böyle bir şey düşündüğü kanatına değilim.
32:29Ve de çok doğru bir hamledir.
32:32Benim kanatım Devlet Bey'in bu çıkışı son derece doğru bir hamledir.
32:37İyi bir yaklaşımdır.
32:39Şimdi yani Türkiye'nin demografik yapısına baktığımızda bizim Kürt kardeşlerimiz var.
32:48Yani Türkiye'de güzel bir coğrafyada yaşıyoruz.
32:54Onlarla ilgili sanki MHP ve Cumhur İttifakı bunları dışlamış gibi bir durum doğdu.
33:06Aslında Devlet Bey'in çıkışı bu dışlanmışlığı bertaraf etme çıkışıdır.
33:12Ben son derece doğru buluyorum ve bunun olumlu sonuçlanmasını bekliyorum.
33:19Problem Türkiye'de terördür.
33:24Türkiye'de problem anarşidir, terördür, PKK'dır.
33:28Yani bu Kürtlerle, Kürtçüleri, Kürtlerle anarşi ve terörü ayırma operasyonudur diye bakıyorum.
33:40Peki böyle deyince siz, şunu da sormam lazım o zaman.
33:44Sayın Bahçeli'nin açıklamasında üç farklı noktaya da mesaj vardı.
33:50Kandil, Dem ve İmralı.
33:53Üçünün ayrışmasını da belki sağlayabilir bu açıklama diye de çok konuşuldu.
33:59Sizin bu konudaki değerlendirmeniz ne?
34:02Devlet Bey'in bu yaklaşımının Kürt vatandaşlarımıza, kendisini Kürt olarak hisseden vatandaşlarımıza karşı bir mesaj olduğu kanaatindeyim.
34:18Buna da temel sorun şu, bizim Kürtlerle bir sorunumuz yok.
34:23Bizim sorunumuz teröristlerle diye düşünüyoruz.
34:27Buna da temel sorun şu, acaba Abdullah Öcalan 25 yılın sonunda örgüte ne kadar hakim?
34:37Onu da göreceğiz.
34:38Bu da ortaya çıkmış olacak.
34:39Bu da ortaya çıkmış olacak.
34:40Aslında tam bir karşı tarafı ayrıştırma, karşı tarafı duruşunu netleştirme operasyonu olacak.
34:54Şimdi bir başka mesele var.
34:57Bu konuda ne yorum yapacağınızı da merak ederim.
35:01Siz şimdi ikinci dönem seçilmiş bir belediye başkanı olarak AK Parti'nin son seçimlerde Büyükşehir Belediyeleri başta olmak üzere bazı belediyelerde, seçimlerde yeterli başarıyı yakalayamadığını görüyoruz.
35:19Burada sorulan bir soru var.
35:22Bizim de sürekli yerel yöneticilere sorduğumuz bir soru bu aynı zamanda.
35:28Yani o 94 ruhu diye adlandırılan ruh başka bir şeye mi evrildi ya da sorun nerede?
35:35Cumhurbaşkanı Erdoğan daha dünkü konuşmasında büyükşehirlerin kaybedilmesiyle ilgili bir açıklaması vardı.
35:41Evet, özel bir öz eleştiride bulundu.
35:43Evet, bir öz eleştiride bulundu.
35:44Biz kaybettik şeklinde.
35:45Sizin yorumunuz neler?
35:47Gerçekten öyle.
35:49Şimdi her dönemin çevresel şartları farklı.
35:54Şimdi 94 yılının çevresel şartları farklıdır.
35:582024 yılının çevresel şartları farklı.
36:02Bence çevresel şartlara bakarak değerlendirmek gerekir.
36:07Şimdi büyükşehirlerde daha doğrusu son yerel seçimlerde aldığımız sonucun birkaç temel sebebi olduğu kanaatindeyim.
36:20Bunlardan birisi genel ekonomiyle ilgili.
36:23Yani genel ekonomiyle ilgili, hayat pahalılığıyla ilgili.
36:26Şimdi Mustafa Bey gerçekten ülkemizde bir hayat pahalılığı var.
36:30Ve hükümetimiz hayat pahalılığı ile enflasyonla bir mücadele programı yürütüyor.
36:37Bu programın ancak bir eksiği var.
36:43Yayından önce size biraz bahsetmeye çalıştım.
36:46Toplumsal sahiplenme noktasında bir eksikliği var bu programın.
36:49Nedir o? Biraz açabilir misiniz?
36:51Yani şöyle, şimdi hükümet bir program yürütüyor.
36:54Ama bu programın toplumun bütün kesimlerinin sahiplenmesi gerekiyor.
36:59Şimdi sokağa çıktığınız zaman kimsenin programdan haberi yok.
37:03Yani bir ülkede hükümetimiz enflasyonu aşağıya çekmek için bir program yürütüyor.
37:10Ben bir tanesini söyleyeyim, bana ne tarzında bir yaklaşım da var.
37:13Biraz öyle.
37:15Herkesin gücü ölçüsünde, yani sanayici gücü kadar, asgari ücretli kendi gücü kadar bu programa destek olması gerekiyor.
37:23Sizlerin de medya olarak bu programın sahiplenilmesi konusunda yapabileceğiniz çok şey var.
37:28Bu programın toplumsal sahiplenme ayağını tamamlayabilirsek bu program başarıya ulaşır.
37:36Ve gerçekten bu programın başarıya ulaşmasından başka da Türkiye'nin hiç başka bir şansı yok.
37:42Kim gelirse gelsin.
37:43Bu yani ekonomi, birincisi ekonomi.
37:46Şimdi gelir dağılımında biraz dengesizlik oluştu son 5-6 yıldır.
37:52Yani 31 Mart seçimlerindeki aldığımız sonucun bir sebebi de gelir dağılımındaki dengesizlik.
38:01Dengesizlik oluşması, hani zengin daha zengin, fakir daha fakir söylemi.
38:07Bir diğer şey, bir diğer konu, aday tespitlerinde yaptığımız yanlışlar var.
38:13Yani aday tespitlerini daha iyi, daha güzel yapabilirdik.
38:19Ekonomiye gelince, ekonomide tabii EYT çıkarmak zorunda kaldı hükümet.
38:27Saygıdeğer Cumhurbaşkanımız taraftar olmasına rağmen EYT çıktı.
38:32EYT'nin bakın 2044 yılına kadar Türk ekonomisine vereceği şey var.
38:37Eksi yük var değil mi?
38:39Yük var.
38:40Şimdi bakın bir insanı 40 yaşında emekli ediyorsunuz.
38:44Bu insan 80 sene yaşarsa 40 yıl bu insana nasıl emekli maaşı vereceksiniz?
38:48Tabii ki emekli maaşı düşük olur.
38:50Yani bunu, neticede bu bir ailenin bütçesi gibi gelirleri var, giderleri var.
38:56O bakımdan ben temelde ekonomi, yani 31 Mart seçimlerindeki alınan sonucun,
39:05hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki dengesizlik,
39:08aday tespitlerinde yaptığımız eksik ve yanlışlıklar diye değerlendiriyorum.
39:14Evet yani bu noktada bir öz eleştiride...
39:17Yapıyoruz.
39:18Yapılıyor değil mi?
39:19Aslında öz eleştirinin en güzelini Saygıdeğer Cumhurbaşkanı dün yaptı.
39:22Dedi ki, onların başarısı değil bizim eksikliğimiz idi.
39:25Ve doğrudur, gerçekten öyledir.
39:27Peki böyle olunca, yani bununla da aslında, bunun devamı gibi bir soru bu.
39:33Yerel seçimlerdeki sonuçtan sonra, işte muhalefette iktidar hülyaları da başlıyor.
39:43Böyle olunca da adaylık krizleri başlıyor.
39:47İşte Ankara, İstanbul, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, mevcut genel başkan, eski genel başkan.
39:53Ben o söylemleri, bir söz vardır Anadolu'da.
39:57Erken öten horoz derler ya, hani erken öten horoz.
40:02Biraz hani muhalefetin bu söylemlerine, horozun erken ötmesi diye değerlendiriyorum.
40:07Çünkü, bakın yine meşhur bir söz var.
40:11Siyasette 24 saat bile uzun bir süredir derler.
40:15Yani daha seçimlere, bakın 2028, bakın yani çok zaman var.
40:21Çok şey değişir.
40:22Yani bu tartışmanın, bu kavganın şimdiden başlanmış olmasını nasıl değerlendiriyorsun?
40:27Çok erken olduğunu düşünüyorum.
40:30Başka bir nedeni olabilir mi? Erkendir ama, niye şimdi başlıyor bu kavga muhalefet içerisinde?
40:35Bakın şöyle, aktörler, yani muhalefet içerisindeki aktörler,
40:39ta başından beri kendi işlerini yapmak yerine, en başından beri Cumhurbaşkanlığı rüyası görüyorlar.
40:47Yani oysa, yani bir büyük şehri, bir güzel bir şehri hizmet etme imkanı vermiş Allah.
40:55Yani bu şehirle ilgilenmek yerine, hani daha bir şey yapmadan Cumhurbaşkanlığı hayalleri görmek çok yanlış bir şey.
41:03Evet, yani bu da bir not olarak dursun önümüzde.
41:07Az bir zamanım kaldı ama, yine sizin dünya siyasetiyle de yakına ilgilendiğinizi biliyorum.
41:13O yüzden şu İsrail'in mevcut yayılmacı politikalarını da biraz konuşalım isterim.
41:18Bir ateşkes var işte Lübnan'da ama hem bugün Türkiye'den gelen açıklama,
41:23işte umman kralı geldi, Cumhurbaşkanı Erdoğan bir basın toplantısı düzenledi.
41:28Gazete de ateşkesin acilen sağlanması gerektiğini vurguladı.
41:32Bu konudaki yorumunuzu da alıp öyle bitirmek isterim.
41:35Şunu ifade edeyim, bu Netenyahu gibi adamların sonu hiç iyi olmaz.
41:40Yani bu tip katiller, bu tip zalimlerin sonu hiç iyi olmaz.
41:45Bunun tarihte örnekleri var.
41:47Yani kim böyle bir zulüm yaptıysa, kim böyle bir katletme işi yaptıysa,
41:54sonu bakın yani ya hapiste biter ya askıda biter.
41:59Şimdi bir mahkeme kararı var, tutuklama kararı var.
42:04Bakın bu da işin olumlu tarafı inşallah gerçekleşir.
42:09Ama asıl bir şey var ki benim bu yayında söylemek istiyorum onu.
42:13İsrail'in yakıp yıktığı, zarar verdiği, katlettiği ne kadar insan varsa,
42:21ne kadar yakıp yıktığı yer varsa,
42:23İsrail bunlarla ilgili tazminat ödemek durumunda bırakılmalı.
42:31O yaktığı, yıktığı şehirler, verdiği zararlar,
42:34bir defa bunları tazminatlarına ödemek durumunda bırakılmalı.
42:41Nasıl Almanya Hitler'in yaptıklarından dolayı Yahucilere bir tazminat ödediyse,
42:48İsrail de mutlaka bir gün bu yaktığı, yıktığı yerlerin bedelini mutlaka ödemeli.
42:56Gerçekten ortada bir haydutluk var.
42:58Gerçekten ortada bir...
43:04Eskiden köylerde bazı kuduz köpekler olurdu.
43:08Kuduz köpek köye geldiği zaman herkes kaçardı.
43:11Kime ne yapacağı belli değil.
43:13Saldırgan hali olurdu.
43:15Netanyahu'nun durumu maalesef bu şekilde.
43:18Bir kuduz köpek durumunda.
43:22Çok teşekkür ediyoruz.
43:25Ben çok teşekkür ediyorum.
43:30Mustafa Bey aslında şöyle, ben Türkiye'nin bir sıçrama yapmasını çok arzu ediyorum.
43:36Geçen 20 yıl, 22 yıl Türkiye'nin temel sorunlarını çözmekle geçti.
43:42Türkiye geçen 20 yılda aşağı yukarı temel sorunlarını da çözdü.
43:46Önümüzdeki 20 yıl Türkiye bir sıçrama yapmalı.
43:49Biz ilerliyoruz ama dünya da ilerliyor.
43:52Bizim daha fazla öne geçmemiz gerekiyor.
43:55Türkiye'nin sanayi gelirlerini iki katına çıkardığı,
44:00Türkiye'nin Güney Kore ve İsrail'in iki katı kadar askeri güce sahip olduğu bir ülke olmasını temenni ediyorum.
44:09Peki, çok teşekkürler.
44:10Sağ olun.
44:11Şimdi kısa bir ara, o aranın ardından devam edeceğiz.
44:19İzlediğiniz için teşekkürler.