Yeni yıl yaklaşırken İstanbul'da alışverişin simge adreslerinden Eminönü'nde emekliler, iktidara tepki gösterdi. İktidarın ilan ettiği 2024 Emekliler Yılı için "Emeklilerin ölüm yılıydı bu sene... Emeklinin tabut günü dese daha iyi olur. Gerçeği görsünler, emekli bedava tuvalet arıyor. Emekli yılı falanmış, insanların aklıyla alay etmesinler" diyen emekliler, iktidar sözcülerinin "Emeklileri enflasyona ezdirmedik, ezdiremeyeceğiz" söylemi için de "Hangi gün ezdirmediler ki. Şimdiye kadar emekliyi ezmediği gün var mı? Emekli enflasyon karşısında çok eziliyor gerçekten... Dilenelim mi bu yaştan sonra. Ayıptır. Kendileri yiyor, uçaklar bedava, yemekler Meclis'te gırla gidiyor. Yiyin babam yiyin..." sözleriyle tepki gösterdi.
Category
🗞
HaberlerDöküm
00:00Allah razı olsun.
00:03Ben hani de
00:22Değil mi? Emeklerin sürünme yılı. Bak bak şimdi posadan
00:27emekliyim. Bana kredi verdi üç bin lira. Ne yapacağım ben şu
00:31parayla? Vermiyor bile artık. Emekliliğe kredi verdim. Eğer
00:34bak Allah sizi inandırsın. Şimdi bana para vermesin
00:37postane. Evi ekmek almak para unuttum. On iki mesut bağış
00:42alıyorum. On beş kira veriyorum. Bir formül varsa
00:46söylesin. O zaman bizim de bayram olursun. Var mı da
00:49formül biz mi o da salak mıyız? On iki mesut sen al
00:52verme bana. O detu formülü göreyim. Hadi bakalım. Sen işin
00:57bu kırmızı. Bu nasihat diyebilir misin ya? Emekliliği
01:00günüymüş. Emekliliği tabut günü dese daha iyi olur. Sayın
01:03Erdoğan dün ııı emeklilerle buluştu. Evet. Oradakiler hiç
01:07gördün mü? Bir gariban var mıydı? Hepsi grand tuvalet.
01:10Nasıl oturmuşlar? Bir tane köylü bir gariban millette bir
01:14tane çıkıp da niye konuşmuyor? Ben ötün beş maaş alıyorum. On
01:17beş lira diyorum. Sayın Cumhurbaşkanım nasıl olacak?
01:19Niye söylemedi? Niye söylemedi? Yalan mı? Peki yalan. Dün Sayın
01:24Erdoğan ııı Dardoğullukları yirmi yıl süresince emeklilerin
01:28ııı yaşam şartlarının refahını arttırdıklarını söyledi. Ne
01:32arttı be? Beni dilenci yaptı. Yok belediye yardım etsin. Yok
01:36şu kadar şu yardım ediyor. Yok bu fondan bu kadar para. Sen
01:39ver benim geçim maaşımı. Yirmi beş otuz lira neyse. Bana
01:43onları verme kardeşim. Konuşan çok da icraat sıfır. Hadi ben
01:48diyor onu kim mesajlı? Bana ne vermesi lazım? Hadi on beş kira
01:51için. Değil mi? Eee hadi onu da öyle geçin. En kötü ve yirmi
01:56beşte sürün. Bir de bir tane simit yiyin. Bir çay için. O
02:00kadar. Ya sana bir şey söyleyeyim mi? Bak bu gerçeği
02:03görsünler kardeşim. Emekli bedava tuvalet alıyor. Bedava.
02:08Bir yereyken çaya bakıyor. Kaç para? Bak. Lokantalar açıldı.
02:14Millet sırada kardeşim. Kırk bin liraya iki tabak yemek.
02:17Sırada. Yalan mı ya? Gidip çekmişler. Ortada. Bu kadar
02:21basit değil. Anladın mı? Bu kadar basit. Daha konuşmalıyım
02:24ki. Toplantı neyin toplantısını yapıyor? Ne toplantısını yapıyor?
02:27Neyin toplantısını yapıyor? Toplanmışlar da konuşmuşlar da
02:32bir konsey daha gelmişler. Ne konseyi? Memleket savaşa mı
02:35gidiyor kardeşim? Ne? Sen cephede asker mi sıralıyor?
02:38Silah mı sayıyor? Ne sayıyor? On iki bin meşru maaş. Adamın
02:42en düşük. Kirası on beş yirmi. Bunu bir düşün. Bunu bu kadar
02:45hesaplıyorsun sen. Ne neyi okudun kardeşim sen? Ha? Niye
02:48okudun sen? Bir adama on iki bin meşru veriyorsun eline. Git
02:51diyorsun kilahını öde. Bakkalın çakalıyla. Adam gidiyor. Ya
02:55ben diyor gezdim piyasaya. Otuz bin lira masraf çıktı. On iki
02:58bin meşru. Adamlar gerisini vermiyor diyor. Bu kadar basit.
03:02Sen bana otuz bin lira sipariş veriyorsun. On iki bin meşru
03:05para veriyorsun. Kim verir? Nasıl olacak bu? Söyle bakalım.
03:08Insanın zarru ihtiyacı var ya. Sabahleyin peyniri peyniri
03:13kaymağı bırak. Sabah kakarsın iki bardak çay. Bir zeytin. Bir
03:18de iki üç tane ekmek. Sen bunu ver de lan gerisini bırak. Hadi
03:23bakalım bunu hesapla. Bunu hesapla. Içinin çıkacak mı?
03:26Çıkabilecek mi? Çıkamayacaksın. Bu kadar basit. Daha neyin
03:29peşinde geziyor? Anlamıyorum ya. Peki mevcut iktidarla ııı bu
03:34politikalarla bir yemekte olarak geleceğinizi nasıl
03:38görüyorsunuz? Gelecekten umutlu musunuz? Ya ne umudu
03:42biz? Karnımız böğürmeye umudumuz yok. Sen bana yarını
03:45soruyor. Şimdiye kadar umutlu mu geldin? Sürünüyoruz işte. Bu
03:49kadar. Sen bir lira verdin kirayı oldu. Sekiz bin lira.
03:53Nasıl umut? Şöyle bakalım. Hissetmiyoruz yani. Emekli
03:57beklediğini kesinlikle karşılığını almış değil yani
04:00bence. Eee böyle yani kesinlikle emekliliği olarak
04:03kabul etmiyorum bir kere. Net bu yani. Emekli ölmüş ya. Yani
04:07görüyorsunuz parkta burada oturuyor işte. Eee bir kahveye
04:11gidip bir çay içecek parası bile çok zor yani. Nasıl
04:14geçinecek ki? On iki bin beş yüz lira maaş alıyorum. Eee çok
04:19şükür benim evim kira değil ama kira olanları düşünmek lazım
04:23bir de. Yani kesinlikle emekli olarak kabul etmiyorum. Kirada
04:27olmasanız da on iki bin beş yüz yetiyor mu size? Mümkün
04:30değil. Mümkün değil yani yetmez. Yani on iki bin beş yüz
04:34liranın günümüz İstanbul'da otuz binli gıdayı bile
04:38tamamlayamazsınız yani. Gıdayı tamamlayamazsınız. Zaten burada
04:41her şey meydanda. Fiyatlar karşıda gözüküyor. Yani bak
04:45insanlar dolaşıyorlar hep. En üzüntü merkezi nereden alıralım
04:48diye. Kaç yıldır emeklisiniz? Iki bin yirmide emekli oldum.
04:52Yani dört sene oluyor. Peki dört senelik sürece baktığımızda
04:55ııı emekli hayatınızda nasıl bir değişim oldu? Yani refahınız
04:59arttı mı? Şartlar iyileşti mi yoksa daha mı kötüye gitti?
05:02Kesinlikle iyileşmedi. Yani eskiden benim babam emekli
05:06oldu. Biz ticari taksi aldık yani. Babam emekli oldu. Ev
05:10aldık yani yakınlarımız. Bunlar bu ülkenin gerçekleri
05:13yani. Görüyoruz yani hep burada emekliler mutlu geliş semtlerde
05:16yani hep böyle camilin köşelerinde, banklarda
05:19oturuyorlar. Ya eskiden en azından birbirine çay
05:22söylerlerdi. Şimdi çay bile söyleyemiyorlar yani. Bu ülkenin
05:25gerçeği yani bunun hiç saklanacak hiçbir tarafı yok
05:27yani. Öyle ki emekli yılı falanmış yani. Insanların
05:31aklıyla alay etmesinler. Emekli enflasyon karşısında çok
05:35üzülüyor gerçekten. Çok üzülüyor yani. Bakıyorsun hep
05:38psikolojileri bozuk yani. Hep aklı enflasyonda. Ay sonunu
05:42nasıl getireceğim? Ay sonunu nasıl getireceğim? Bu gerçek
05:44yani. Seyyanen zam konuşuluyor. Hı hı. Eee umudunuz var mı
05:48Seyyanen zam geleceği nedenle? Yani gelse bile mutlu etmeyecek
05:52bir zamdır yani. Mutlu etmeyecek zam. Bu ülkede
05:55insanların rahat yaşayabilmesi için çok samimi olarak
05:58söylüyorum. Asgari ücretsinde elli. Eee emekli maaşında en az
06:03bir o kadar olması lazım. Iş yapabildiniz mi? Yolumuzu da
06:07yapamadık. Çünkü emekliyiz. Eee bayağı fiyatlar da uçmuş
06:11gidiyor. Aslında emekliler için nasıl bir yıl bu sene? Vallahi
06:15emekliler için harcamayana iyi. Para harcamazsan iyi. Para
06:18maaş harcarsan hiç geçinemiyorsun. Olmaz olay
06:23susuz. Ne emekçisi? Olmaz ola da oturak. Kırk sene çalıştım
06:28vergi ödedim devlete. Bak ucuz peynir. Kahvehane maşına buraya
06:33geldim. Kartal'dan. Daha bunun neyimiz kaldı? Devlete de o
06:40kadar vergi ödedim. Aldığım on iki bin beş yüz lira. Para bir
06:45şeye yetmiyor. Kırk sene de vergi ödedim. Kendi kendime
06:50emekli ettim. Adamı hiç bahsettir bile ya. Bunlar ne
06:54yiyecek? Ne içer? Ne? Bunlar neyde? Dilenek mi ya bu yaştan
07:01Ayıptır ya. Kendileri alır yiyip alır yiyip uçaklar veda
07:07var. Yemekler mecliste altı yüz lira kırla gidiyor. Yiyin
07:11babam yiyin. Muhtaç olduk kuru soğana kuru. Yani on iki bin
07:17beş yüz lirayla nasıl geçinir bak kızım? Soruyorum hadi.
07:21Milletvekilleri yan maaşlarla geçiniyor. Ekmek elden su
07:27gölden ye babam ye. Emekliye gelince para yok. Ondan sonra
07:32yirmi bin lira olmuş en düşük ev kirası İstanbul gibi yerde.
07:35En düşük ev kirası yirmi bin lira. Siz kirada mısınız? Yok.
07:39Gece kondu da oturuyorum. Almıştım doksan beşte. O zaman
07:45alabiliyorduk. Şimdi gece kondu bile alamazsın. Para
07:48biriktiremezsin. Peki bunca yıl ııı verdiğiniz ödediğiniz
07:54primlerin emeğinizin karşılığını alabildiğinizi
07:56düşünüyor musunuz? Hayır asla. Asla. Seyyar'la zam yapacağına
08:02dair bir ümidiniz var mı? Ha. O mu? Vallahi on altı bini
08:08verirlerse ne mutlu diyeceğim. On altı bin lira yeter mi peki?
08:12Yirmi bin liranın kira olduğu bir ortamda on altı bin lira
08:17yeter mi? En az kırk bin lira olması lazım emekli maaşı.
08:21Iktidar sözlülüğü, emeklileri ııı çalışanları da emeklileri de
08:25ha. Enflasyonu ezdirmiyor. Hangi gün ezdirmediler ki?
08:29Şimdiye kadar emekliyi ezmediği gün var mı? Emeklinin
08:34ezilmediği günü söyleyin bana. Ben iki bin dörtten beri
08:38emekliyim. Ilk dönemler çok güzeldi. Niye? Ben aldığım dört
08:42bin sekiz ııı o zamanki parayla dört bin sekiz yüz lira
08:45alıyordum. O dönemin parasıyla. Ben bilezik
08:51alıyordum. Çeyrek alıyordum. Her düğüne çeyrek takıyordum.
08:55Bilezik takıyordum. Komşularıma da falan ama şimdi gram altın
09:00bile takamıyorum. Bizim Türkiye'mizin en büyük parası
09:03kaç para? Iki yüz lira. Onu takıyorum. Başka takmıyorum.
09:07Emeklerin ölüm yılıydı bu sene. Artık ikinci yirmi beş yılına
09:12da bilmeyiz. Bilemeyiz ne olacak? Haritadan silecek
09:15tervizi. Ya on iki bin beş yüz lira maaş var. Bizim neresini
09:18yetiştirecek? Şurada on iki bin beş yüz lira alıyorum.
09:21Evime dahi vermeyeyim. Şuradan yarım kilosundan, yarım
09:24kilosundan zaten bitti. Yani kirada mı oturuyorsunuz?
09:27Allah'tan bir tane evimiz var ama üç tane açacak aynı odada
09:30kalıyoruz. Nasıl olacaksa ama reis uzaktan bakıyor. Uf uf uf
09:33bu sefer bu sene çok iyi. Iyi çok iyi. Neden olmasın? Bak
09:37yetmiyor diyorlar. Koskoca onun atadığı ihanet Allah razı
09:40olsun ediyor. Yetmiyor diyor. Ayıp değil mi? Bizim hakkımızda
09:43şikayet ediyorsun. Ne var? On sekiz milyona araba almış. Çok
09:48mu görürsün? Sen emekli çok mu görüyorsun ya?