Hayatlarını el emeği göz nuruyla yaptıkları eserlerden kazanan zanaatkârların, alın teri yolculuğu Ülke TV’de…
Bakırı sabırla döven bakır ustaları, halı dokuma tezgâhlarından yükselen emeğin sesi, unutulmaya yüz tutan ata mirası meslekler ve hikâyeleri Ülke’nin Alın Teri’nde… Mesleklerini aşkla icra eden atadan, ustadan miras kalan becerilerinin birkaç temsilcilerinden olan bakırcılık, sedef kakma, ipek halı dokuma ve deri ustalarının meslek yolculukları Ülke TV’de…
Geçmişi çok eskiye dayanan mesleklerde usta çırak ilişkisinin de önemine dikkat çeken ustalardan, ders niteliğinde sözler ve daha fazlası Ülke’nin Alın Teri’nde…
Bakırı sabırla döven bakır ustaları, halı dokuma tezgâhlarından yükselen emeğin sesi, unutulmaya yüz tutan ata mirası meslekler ve hikâyeleri Ülke’nin Alın Teri’nde… Mesleklerini aşkla icra eden atadan, ustadan miras kalan becerilerinin birkaç temsilcilerinden olan bakırcılık, sedef kakma, ipek halı dokuma ve deri ustalarının meslek yolculukları Ülke TV’de…
Geçmişi çok eskiye dayanan mesleklerde usta çırak ilişkisinin de önemine dikkat çeken ustalardan, ders niteliğinde sözler ve daha fazlası Ülke’nin Alın Teri’nde…
Category
📺
TV ve DiziDöküm
00:00♫ Müzik sesleri ♫
00:30♫ Müzik sesleri ♫
00:359 yaşından beri çalışıyoruz.
00:37Biz sabah saat dördünde kalkardık işe giderdik.
00:40Bizim öyle zengin bir ailenin çocukları değildik biz.
00:43Saat 4-5 gibi kalkardık işimize giderdik.
00:46Kendimizden büyük kazanları alır, camilerde gider, yıkar getirirdik kazanlarımızı.
00:50Biz öyle yetiştik. Yani yokluk içinde yetiştik.
00:53♫ Müzik sesleri ♫
01:137 yamalıkla gezen insanlardım ben.
01:15Yalan konuşmaya gerek yok. 7 yamalıkla geziyordum.
01:18Öyle herkesin kendi odası yoktu.
01:20Biz bir odada böyle tandır kurardık.
01:22Öyle soba falan da yoktu.
01:24Bir odun yakardık, tandır yapardık.
01:26Altına girerdik tandırın.
01:287-8 kişi, 10 kişi aynı yatakta yatardık biz.
01:31♫ Müzik sesleri ♫
01:41Dünya mutfağına atıldım.
01:43Ondan sonra başladım yurtdışına gitmeye.
01:45Dükkanlar asmaya başladık.
01:47Onların tanışmanlığını yapmaya başladım.
01:50♫ Müzik sesleri ♫
02:05Kuzu etini muhakkak kullanacağız.
02:07Olmazsa olmazsa kuzu eti.
02:09Yani biz kuzu etini kullanıyoruz.
02:11Muhakkak yine kuzu eti olmak zorunda.
02:13Bir de al biberi ve yesil biberini köy biberi olarak kullanmak zorundayız.
02:16Antep salçası kullanmak zorundayız.
02:18Bunlar olmayınca istediklerinizde siz lahmacun yapın.
02:21Lahmacun, lahmacun değildir.
02:23♫ Müzik sesleri ♫
02:401976 Gaziantep doğumluyum.
02:42Bu mesleğe 1983 yılında Antep'in elmacı pazarı dedikleri Aras'a da başladım.
02:48Ve o günden beri de bu işin içindeyim.
02:511992 yılında İstanbul'a geldim.
02:54İstanbul'da sayılı ustaların yanında yetiştim.
02:58Ama ilk yetiştiğim yer Gaziantep olduğu için.
03:01Gaziantep'te rahmetli Hanifi Serç'e ve Cevdet Kiyadi'ye, Cevdet Özsümürçüler'in yanında yetiştim.
03:08Onlar bana bu meslekte meslek sahibi olmaktan önce karakterinin ön planda olması gerektiğini öğrettiler bize.
03:16Elhamdülillah, çok şükür.
03:18Benim ustamın bir lafı vardı.
03:19Derdikine rahmetli Hanifi Serç'e, derdikine oğlum derdi.
03:22Aras'a da yetişen, yetişen elemanlar dünyanın neresine giderse gitsin hiçbir zaman için aç kalmaz derdi.
03:28Ben bunu ne zamankine Avrupa'ya gittiğim zaman öğrenmeye başladım.
03:32Avrupa ve yurt dışına gittikleri zaman bu dediklerini öğrenmeye başladım.
03:37Yani hayat hikayemiz oradan başladı.
03:399 yaşında ben başladım bu işe.
03:419 yaşından belli.
03:42Çalışıyoruz.
03:43Biz sabah saat 4'ünde kalkardık işe giderdik.
03:46Bizim öyle zengin bir ailenin çocukları değildik biz.
03:49Sabahın köründe kalkardık saat 4-5 gibi kalkardık.
03:52İşimize giderdik.
03:53Kendimizden büyük kazanları alır, camilerde gider yıkar getirirdik kazanlarımızı.
03:58Biz öyle yetiştik.
03:59Yani yokluk içinde yetiştik.
04:01Yokluğu gördük, darlığı gördük.
04:04Elhamdülillah şu anda bu seviyeye geldikse de o zamanında çektiğimiz sıkıntıların
04:10şu andaki meyvelerini yiyoruz bence.
04:12Çok zorlandık orada.
04:14Ustalarımız bize, bazı halfelerimiz bize çok böyle ters tepkiler yapardı.
04:21Bize acımasız da davranırlardı.
04:24O zamanlar değeri yoktu insanların, şeyi yoktu.
04:27Ama daha yeni yeni çocukların, insanların değeri olmaya başladı.
04:30Bizim zamanımızda değeri yoktu yine.
04:32Bizi dövüyorlardı, ediyorlardı.
04:34Kendimizden büyük kazanları alıp camilere götürüp camilerde yıkıyorduk, ediyorduk.
04:38Sular akmıyordu o zamanlar.
04:40Yani yokluk içinde çok sıkıntılar çektik.
04:42Çıraklığımız kolay geçmedi.
04:44İş bittikten sonra giderdik ayak av boyacılığı yapardık.
04:47Ondan sonra tatlı satardık, su satardık.
04:50Hayvan pazarına giderdik su satardık, soğuk su satardık.
04:53Düşünün yani böyle yetiştik.
05:02MÜZİK
05:11Bizim rahmetli ustamız bizi evladı gibi görürdü.
05:14Zaten bir usta dediğin zaman usta demek baba yarısı demekti bizde.
05:17Baba yarısı olduğu için bizim ustalarımız gerçekten değerli ustalardı.
05:21İşi, zanatı en iyisini öğretmeye çalıştılar bize.
05:24Ve öğrettiler de.
05:25Hele bir tane rahmetli ustam vardı ki vay vay vay.
05:28Yani yemezdi yedirirdi.
05:30Cevdet Öz Simitçiler.
05:32Antep'te çok değerli bir ustaydı o.
05:34Çok zanatkar ustaydı.
05:36Yani o kadar zanatkar ustaydı ki.
05:39Yani yaptığı işi parmakla gösterirlerdi.
05:41Biz öyle değerli insanların yanında yetiştik.
05:44Elhamdülillah çok şükür.
05:45Nasip oldu yani tanışma fırsatımız oldu.
05:47Ve onlarla çalışma fırsatımız oldu.
05:49Yani ben her zaman dua ediyorum ki böyle ustaları bize Rabbim karşımıza çıkartmış.
05:55Ustalarımız bize zanatı öğretti.
05:57Allah'ı öğretti.
05:58Adam olmayı öğretti.
06:00Hırsız olmamayı öğretti.
06:02İkisilikli olmayı öğretti ya bize.
06:05Yani o kadar değerlidir ki ustalarımız.
06:09İnanamazsınız.
06:10Çok güzel ustalarımız vardı yani.
06:12Allah kanı kanı rahmet eylesin.
06:13Ya işi bize en incesine kadar.
06:15Yani işte hamurun nasıl olacağını profesyonel şekilde.
06:18Bize bildiğin böyle cerrahi ders verirlerdi ya.
06:21On numara böyle hamurumuzu işte hamur geçtiği zaman nasıl yapılır?
06:25Hamuru nasıl kurtaracaksın?
06:26Nasıl muhafaza ediyorsun?
06:27Nasıl yazın günü soğuk suyla buzla yoğuracaksın?
06:30İşte kısın günü hafif ılık suyla maya yaz vereceksin?
06:33O kadar güzel bir eğitim aldık ki biz onlarda.
06:36Soğanla meyvelerini yiyoruz yani.
06:38Ustalarımız çok değerlidir.
06:39Allah kanı kanı rahmet eylesin.
06:41Hepsi çok değerlidir.
06:42Çok da zanatkâr insanlardı.
06:44Sanata önem veren insanlardı.
06:46Yani zanatkâr oldukları için nereye giderlerse gitsinler.
06:51Onların bir sözü her zaman için yani paradan daha değerlidir.
06:56Sözde iş bitirirlerdi adamlar.
06:58Öyle senetmiş yok şeymiş çekmiş falan öyle bir şey yok.
07:01Adam bir söylerdi işte Hanifi Serçer'in selamı var dediğim zaman
07:05adam hiç unu 50 torba, 60 torba, 100 torba unu bırakır giderlerdi.
07:10Para söz konusu olmazdı.
07:12Ya böyle değerli insanlardı yani sözde iş bitirecek insanlardı.
07:15Meslekleri on numaraydı.
07:17Antep'te sayılı ustalardı.
07:19Antep'te parmakla gösterilen ustalarımızdı.
07:21Serçer Hanifi dedikleri zaman lakapları olur bizim orada işte.
07:24Cevdet Öz Sümitçilerin lakabı Kia Cevdet derlerdi.
07:27Ona Hanifi Usta'nın lakabı Serçer Hanifi derlerdi.
07:31Yani sazları Serçer gibi olduğu için zanatkardı yani.
07:34Hiç yerinde duramazdı.
07:36Tık tık tık tık böyle hareketliydi.
07:38Hep böyle hareketli, hep böyle hareketli.
07:40Pratik iş yapar, pratik iş yapar.
07:42Hızlı yapın, şunu yapın, bunu yapın böyle.
07:44Ya biz onun gençken biz ona yetişemiyorduk.
07:47Ya düşün yani böyle bir zanatkâr adamdı.
07:49Şimdi de bizim çocuklarımız ya bizim çıraklarımız sonunda bize yetişemiyor.
07:53Çünkü biz o eğitimi onlardan aldık.
07:55Öyle güzel eğitimi aldık ki adamlardan.
07:57Allah razı olsun onlardan bir kere.
08:07Arasa'da Antep'in en köklü yeridir.
08:09Eski buğday pazarıydı.
08:11Bizim köylüler falan hepsi oraya gelirdi.
08:13Orada alışverişini yapardı işte.
08:15Orada ekmek, o zaman ekmek yoktu yine.
08:17O da çarşı ekmeği derlerdi bizim.
08:19Dırnaklı ekmeği, çarşı ekmeği derlerdi.
08:21Lahmacun çok lüksti o zaman.
08:23Lahmacun yaptırana o zengin ağa derlerdi.
08:26Yani düşün adam yılda bir kere ya da altı ayda bir her geldiğinde bir lahmacun yapardı.
08:31Evine çoluk çocuğuna götürürdü.
08:33Böyle yokluğun içinden geldikleri için o Aras'a bir pazardı.
08:37Ben Vakkas Sarı.
08:51Ben de Fuat Sarı'nın kardeşiyim.
08:53İşte abi kardeş, ilerliyoruz.
08:55Biz de babamızdan, abilerimizden ne gördüysek aynı şekilde biz de yürütmeye çalışıyoruz.
09:01Yani elimizden geldiği kadar, amin dediği gibi bütün müşterilerimize her şeyin en iyi icrasına güzel bir şeyler yapmak istiyoruz.
09:08Onu da yaptığımızı başarıyoruz.
09:10Çok şükür.
09:11Şu an bir sıkıntımız yok.
09:12Devam edip gidiyoruz abi kardeş.
09:14Biz abim gibi değildik.
09:15Bunların o dönemlerinde biraz zordu onlar tabii ki de.
09:17Biz de işte 12-14 yaşında başladık bu çıraklığa.
09:21Biz de Antep'te yetiştik ettik.
09:23Buraya geldik, çağırdılar.
09:25İşte abi kardeş böyle devam ettik gittik.
09:27Onların mesleğini devam ettiriyoruz işte.
09:29Bizim çalışıyor, oğlum çalışıyor, yeğenim çalışıyor.
09:31Kardeşim çalışıyor.
09:33Böyleyiz yani.
09:35Aile işletmeci zaten.
09:36Biz de bunu babamızdan öğrendik zaten.
09:38Babamız da zaten işletmeciydi.
09:40Yani yıllardan beri babam, hatırlıyorum defalarca bu lokantalarla yani meslekten değil ama işletmeci olarak yaptı yani.
09:47Babam meslekten değil.
09:49Ama babam iyi bir işletmecidir.
09:51İyi bir esnaftır babam da.
09:53Çünkü Antep'te yetiştiği için iyi bir esnaf olmak zorunda.
09:55Antep'te her ferdi bir işletmecidir aslında.
09:59Bir esnaftır aslında.
10:01Babam da öyle.
10:03Biz Mersin'de ilk dükkanımızı Mersin'de açtık.
10:05Biz de yetiştiğimiz için babam bize bir dükkan açayım dedi.
10:07Yani elin içini yap.
10:09Gelin hep beraber çalışalım dedi.
10:11Kıbrıs'ta olan bir işyerimiz vardı.
10:13Ben küçüktüm hatırlıyorum.
10:15İlkokul 1'e gidiyordum.
10:17Babam orada iyi bir...
10:19Dayımgir vardı Kıbrıs'ta.
10:21Dayımgir bizi çağırınca Kıbrıs'a gittik biz aslında.
10:23Dayım bize yaptı.
10:25Babam da işletmeci olarak basına geçti.
10:27Öyle devam ederken ondan sonra dayımla babam ters düşününce
10:29Biz geri geldik.
10:31Gelince de Mersin'de çok güzel bir kitleye sahip olduk.
10:33Mersin'de çok güzel bir aile...
10:37Ailelere de tanıştık.
10:39Bize bir imkan sunuldu orada.
10:41O yüzden Mersin'e tercih ettik.
10:43Ama Mersin iyi ki nereye gitmişiz.
10:45Mersin çünkü Türkiye'nin en büyük limanlı olan yerlerden.
10:47Orada da şey var.
10:49Orada da kaseteleri medyalara çıkmış babam.
10:51Popülerliğinden.
10:53Babamın da baya bir şeyi çoktur.
11:09Yokluk vardı.
11:11Biz 7 yamalıkla gezen insanlardı.
11:13Yalan konuşmaya gerek yok.
11:157 yamalıkla geziyordum.
11:17Öyle herkesin kendi odası yoktu.
11:19Tandır kurardık.
11:21Soba falan da yoktu.
11:23Bir odun yakardık, tandır yapardık.
11:25Altına girerdik.
11:277-8 kişi, 10 kişi aynı yatakta yatardık.
11:29Öyle bir odada yatardık.
11:31Öyle ayrı ayrı yoktu bizde.
11:33Biz giderdik para kazanmak için mücadele ederdik.
11:35Ekmek parası kazanmak için su satardık.
11:37Hayvan pazarına giderdik.
11:39Su satardık.
11:41Ayakkabı boyacılığı yapardık.
11:43Ondan sonra tatlı satardık.
11:45Yani para kazanılacak ne varsa bunları yapardık.
11:47Çünkü yokluk vardı.
11:49Evimiz yok, çarkımız yok.
11:51Malzeme alacak paramız yok.
11:53Böyle yetiştik yani.
11:55Biraz elimiz ekmek tutmaya başladığı zaman
11:57yavaş yavaş büyüyünce edince biraz yorulunca
11:5916-17 yaşında ben İstanbul'a geldim.
12:01İstanbul'a geldikten sonra işte
12:03Allah'ın izniyle ondan sonra
12:05Antep'te ana temeli öğrendik.
12:07İstanbul'a geldim.
12:09Ben ince işçiliği öğrendim.
12:11Daha böyle detay, daha böyle titizlikle yapacağım.
12:13Biz orada hızlı vurup gidiyorduk.
12:15Seri çalışıyorduk, ediyorduk.
12:17Ama burada öyle değilmiş.
12:19Burada daha böyle ince detaylar varmış.
12:21Onları öğrendik.
12:23İstanbul'da da çok değerli ustalarımız vardı rahmetli.
12:25İşte Cincik Ali'nin yanında çalıştım ben.
12:27Bahariye'de bir lahmacun yapardık.
12:29Sadece Adliye Bahariye'deydi.
12:31İşte hakimdi, savcıydı.
12:33İşte iş adamları falan.
12:35Özellikle geri bizden lahmacun yiyorlardı.
12:37Bu iş o kadar güzel bir meslek olmaya başladı ki.
12:39Ondan sonra benim alerjim başladı.
12:41Onun alerjimi olmaya başlayınca
12:4320 yıl önce bu mesleği bıraktım.
12:45Ondan sonra işte Dünya Mutfağı'na atıldım.
12:47Sitekavus'a atıldım.
12:49İşte ondan sonra başladım yurtdışına gitmeye.
12:51Dükkanlar asmaya başladık işte.
12:53Onların işte tanısmanlığını yapmaya
12:55başladım, ettim.
12:57Ondan sonra en son işte Bazel'deydim.
12:59Bazel'den geldim işte.
13:01Geldikten sonra eve bir lahmacun söyledim.
13:03Lahmacun geldi böyle çamur gibi.
13:05Ya dedim biz dedim.
13:07Kafamda zaten bir iş saraycısı da vardı.
13:09Dedim ki ya dedim burada o 90'lı yıllarda yaptığımız
13:11lahmacun var dedim. İstanbul'da bir dedim
13:13lahmacun ekşisi var dedim. Öyle bu işe
13:15girmeye karar verdik ve buraya girdik.
13:17Ondan sonra Rabbim de yürü kulum dedi.
13:31Biz burada ilk girdiğimizde
13:33bir kilo bir kilo kıymak atıp katıp insanlara
13:35bittikçe yapıyorduk, bittikçe yapıyorduk.
13:37Tek dükkanımız vardı ufacıktı zaten.
13:39Başka dükkan da yoktu.
13:41Burada soğukta insanlar bekliyordu.
13:43Bir masa giriyordu, bir masa çıkıyordu.
13:45Bir masa giriyordu, bir masa çıkıyordu.
13:47Böyle böyle böyle derken
13:49Rabbim işte yürü kulum dedi.
13:51Ufak ufak işte 20'di 30 oldu, 30'du 40 oldu.
13:5350'di 60 derken böyle
13:55yürüdük çok şükür.
13:57Rabbim nasip etti.
14:09Kahramanlık
14:11Kahramanlık
14:13Kahramanlık
14:15Kahramanlık
14:17Kahramanlık
14:19Kahramanlık
14:21Kahramanlık
14:23Kahramanlık
14:25Soğanda lahmacun yapıyoruz.
14:27Bir soğanımız var, bir de sarımsaklı.
14:29Soğanımız, kıs lahmacunu deriz bizim
14:31Antep'te. Kıs lahmacunu, soğanlı
14:33yapıyoruz. Antep salçası ile
14:35domatesi çok az olur. Antep
14:37Salçası ile al biberini biraz daha fazla koyuyoruz.
14:40Bir de Antep Samsağlı Antep lahmacunumuz var.
14:43Bir de onu yapıyoruz.
14:44O da yazın bir ay taze Samsağlı'dan olur.
14:48Ondan sonra normal Samsağlı'ya döner.
14:50Samsağlı olur bizim Antep lahmacunumuz normalde.
14:53Ama işte bu Çilis lahmacunu da soğanlı olur.
14:56Kısımda zaten Antep'te de aynen böyle kıs lahmacunu yaparlar işte soğanlı lahmacunu yaparlar.
15:02Salçası bol, karabiberi bol böyle.
15:05Yazın da genelde Samsağlı lahmacunu yaparız taze Samsağlı'dan.
15:09En çok soğanlı burada Samsağlı lahmacunu tercih ediliyor.
15:12Çünkü neden derseniz Samsağlı Antep yöresine ait olduğu için
15:16bir yöresel bir lezzet aroması ve lezzetli olduğu için
15:20genelde herkes o lezzetli lahmacunu tercih ediyorlar.
15:25Bizim orada olmazsa olmazlı lahmacunumuzun içine doğru malzemeyi kullanacaksınız.
15:29Kuzu etini muhakkak kullanacaksınız.
15:31Olmazsa olmazlı kuzu eti.
15:33Yani biz kuzu etini kullanıyoruz.
15:34Muhakkak kine kuzu eti olmak zorunda.
15:36Bir de al biberi ve yesil biberini köy biberi olarak kullanmak zorundayız.
15:40Antep salçası kullanmak zorundayız.
15:42Bunlar olmayınca istediğiniz kadar siz lahmacun yapın.
15:45Lahmacun, lahmacun değildir.
15:46Hamuru kesinlikle.
15:48Ya biz o yüzden hamuruna özel bir şey yaptık biz.
15:52Bir soğanda 3 kalem unla ben hamuru yapıyorum.
15:56Bir çavdar unu, kepek ve siyes unu.
15:59Bunları da ben sporcular için yapmaya karar vermiştim.
16:03Hem kalorisi düşük oluyor.
16:05Hem de seker hastalarına falan bire bir.
16:09Siyes unu çünkü kullanıyoruz sonuçta.
16:11Seker hastaların soğanı da insanlar işte hani diyet yapıyorlar işte.
16:14Kül almamak istiyorlar şey etmek için.
16:16Yani bizim bir lahmacunun kalorisi normalde 300 iken soğanda 100.
16:20Kalori o kadar düştü yani.
16:22Yani böyle bir şey yaptım.
16:23Bunu da ben yurt dışındayken İtalya'dayken pizzanın altına kullanıyorlardı.
16:27Bu kepeği oradan gördüm işte.
16:29O çavdar ununu oradan gördüm.
16:31Ama siyes ununu da burada ben ekleme yaptım.
16:33Biz ekleme yaptık yani arasızlık ettik.
16:35Siyes ununda gerçekten bir şey var.
16:38Seker oranını dengeleyen bir madde var içinde.
16:42Öyle bir un.
16:44Ve soğanda bizim soğanlar bütün müşterilerimizin %80'i sırf bu hamurumuzun böyle ince, çıtır
16:50ve siyes unundan ve kepek ve çavdar kullandığımızdan dolayı
16:55her kereden bir lahmacun yiyeceği yerde 2 lahmacun yiyor.
16:583 lahmacun yiyenler bile olmaya başladı.
17:00Adam diyor ki hayatım ben 2 lahmacunu geçmezdim.
17:03Sonunda 3 lahmacun, 3,5 lahmacun, 4 lahmacuna kadar zorlayacağım diyorlar yani.
17:06Neden?
17:07Bu da arasınmak lazım.
17:09Ürünü arasınmak lazım.
17:10Bu işleri yaparken gerçekten.
17:12Benim babam işletmeciydi.
17:13Biz nasıl abilerimizden öğrendikse kardeşimizin de bizden öğrendi.
17:31Neden kuzu kullanıyoruz?
17:33Kuzu eti hem sağlıklı hem de biz ürünümüzde sadece kuzu eti kullanıyoruz.
17:37Kuzu kaburguşlu diye dediğimiz bir et var.
17:41Biz sadece onu kullanıyoruz.
17:42Kuzu döşüdüğü denir genelde.
17:44Biz onu kullanıyoruz.
17:45Malzemelerimiz kaliteli.
17:47Kuzu etini kullandığımızdan dolayı.
17:49Kuzu etini yapan da var, dana etini yapan da var.
17:51Ama genelde bakıldığı zaman çoğu insan böyle karışık yapıyor işte.
17:56Dana etiyle kuzu etini karıştırıyor.
17:58Bizden sonra herkes kuzu etine dönüştürüyor.
18:00Evet, o da var doğru.
18:02Bizden sonra kuzu eti kullanmaya çok koştular.
18:04Ben hatırlıyorum.
18:06Küçükken alırdı böyle yağlıydı yani.
18:08Kasaba dede burayı kestirirdi.
18:10Orayı keserdi mesela çekerdi.
18:12Hemen taze taze o da zıttan çekilirdi yani orada.
18:14Bizim orada fırın, kasap, manav üçü bir aradadır.
18:18Her zaman yani gittiğiniz zaman görürsünüz.
18:20Orada işte sebzeleri özel seçerdi.
18:22İşte o kasapta dediğim kuzu döşünü yağını çekerdi.
18:24Çekerdi, gördüğünüz gibi fırına götürdü.
18:26Hatta abilerin fırına götürdü.
18:28Orada yaparken görmüştüm yani.
18:30Yani karabiber bizim baharatlarımız bile özel.
18:32O da çekilip gelir.
18:34Yani kesinlikle o bir merdiven atıp karabiberi değildir.
18:36Orijinal baharat kullanırız.
18:38Bunlar çok önemli şeyler.
18:40Yani ettiğimiz reçete bundaki
18:42reçete abim bilir bunu.
18:44Çok özeldir. Bunu herkes yapamaz bilmezler.
18:56Okuldan çıktığımızda abimin fırına giderdim.
18:58Çalışırdım. Eleman eksikliğinden dolayı çalışıyorduk.
19:00İşte orada yavaş yavaş öğrendik.
19:02İşte bize bu böyle yapılır.
19:04Bu böyle öğreneceksin. Bu böyledir diye.
19:06Bunun şeyi budur diye.
19:08Biz böyle böyle öğrendik yani.
19:10Özelliği baharatları,
19:12işte sebzesi, bunlar aynı ölçüde girmesi lazım.
19:14Bir şeyi fazla kaçırdığın zaman
19:16zaten o artık
19:18rahatsızlık verir insana yani.
19:20Biz bunu öğrendik yani.
19:22Biz bunu öğrendik.
19:24Biz bunu öğrendik.
19:26Lahmacun bu diyorlardı abilerim.
19:28Hamurun özelliği yani öncelikle
19:30bu bizim Antep'te mayalıdır.
19:32Ama yumuşak çıkar. Ama biz İstanbul'da
19:34bunu biz hafiflettirdik.
19:36Ta insanların Rizeli'ni de, Trabzon'u da, Asya'nı da
19:38herkesin de yiyebileceği şekilde getirdik.
19:40İnce yapıyoruz. Kimseyi incitmeden.
19:42Yani işte elimize geldiği kadar
19:44çıtır yapmaya çalışıyoruz hamur bırakmamak şeklinde.
19:46Kurabiye gibi insanlar çıtır çıtır
19:48yiyorlar yani. Kendisi gerçekten de
19:50ben tanıdım, duydum hatta gördüm son noktalarında
19:52ustalarını.
19:54Çok disiplinli ustalardı. Abim de öyle yetişmiş.
19:56Yani inan abimi sadece
19:58ben çekebiliyorum. O kadar söyleyeyim size.
20:00Ustalarım elinden kan ağrıyor bizim ustalarımız. Şu an 10 tane
20:02ustamız var. Hepsi uzak duruyorlar.
20:04Çünkü çok disiplindi.
20:06Gerçekten bir şey yanlış oldu mu
20:08defalarca bizi uyarıyor, kızıyor.
20:10Attığını da gördüm yani.
20:12O yüzden hassasiyet, müşteriye karşı
20:14alakası olsun, üzüldüğü zaman
20:16işte bizim buradaki yanlış bir şey çıktığı zaman
20:18durduruyor, her şeyi yapar.
20:21Çünkü yeter ki o şey
20:23kalite 10 numara çıksın.
20:25Yani ben de ona yolunda gitmeye çalışıyorum ama
20:27nasıl olacak bakacağız.
20:37Yani esnafı çok iyidir.
20:39Küçük, büyük, yaşlı tanımaz,
20:41ırk tanımaz. Herkesten güzel
20:43bir yola gelir. Bir aile gibi sıcak.
20:45Zaten bizim oranın doğu insanları zaten
20:47Anadolu insanları sıcak misafirperver.
20:49Biz de onu abimden görüyoruz.
20:51Biz de aynısını uyguluyoruz yani.
20:53Hatta abim geldiğinde bazen biz hemen
20:55topalama yapıyoruz. İyi bir
20:57işletmeci, iyi bir usta.
20:59Abim için de söylemiyorum. Bunu insanlar da
21:01biliyor zaten. Öğrenebilirler,
21:03gelebilirler, tanışabilirler. Her şey
21:05açıktır yani.
21:19Fırınlarımızda odunluk olurdu.
21:21Benim en çok sıkıntı
21:23çektiğim o andı. İndiğim zaman ben
21:25o gün asama kadar ben
21:27kendime gelemezdim. Çok kötü
21:29olurdum. Ben ustama da söylerdim ama
21:31ustam onu anlamazdı. O zamanlar
21:33maalesef öyle bir korku
21:35şeyim vardı. Onu hiç unutamam yani.
21:37O ben her odunluğa indiğimde ben
21:39var ya böyle kendimden geçiyordum.
21:41Çok kötü hissediyordum
21:43kendimi. O zamanlar
21:45her odunluğa indiğimde ben
21:47çok kötü hissediyordum kendimi.
21:49O zamanlar yani
21:51bir o korkum vardı ama
21:53ustamın bana böyle baba gibi davranması,
21:55bana böyle
21:57evlat, baba oğul
21:59yasaklısını
22:01göstermesi ben babamda görmedim.
22:03İster istemez yani. Çünkü babamız bizim
22:05gariban adam. Ne yapsın? Adam hangi birimize
22:07sevgi göstersin? Yani
22:09babamız nasıldı? Babamız
22:11zaten kendi
22:13halinde bir adam. On tane çocuk var.
22:15Hangi birine şey yapsın? Hangi birine
22:17uğraşsın? Hangi birine sevgi verebilsin?
22:19E ne oldu? Orada biz
22:21biraz daha böyle o ustamızın
22:23böyle ilgi alakası biraz daha
22:25bizim husumuza giderdi. Yani o
22:27yönü çok güzeldi. Çok husuma giderdi.
22:29İşi sevgili öğretti. Doğru işi
22:31doğru yapmamızı öğretti.
22:33Ayrıca paradan
22:35daha değerli olduğunu zannetkerin
22:37parayla satın alınacağını öğretti
22:39bize. Yani ben
22:41ustamdan neler vermedim ki?
22:43Şu ülkede ben inanıyorum ki şu anda
22:45bizim çocuklarımızın
22:47mesleğe yönelik eğitimler
22:49olması gerektiğine inanıyorum ben.
22:51Türkiye'de çırak diye bir
22:53kavram bitti. Çırak yetişmiyor.
22:55Eleman yetişmiyor. Şu andaki
22:57gençlerimiz çalışmayı sevmiyor.
22:59Zanatı, zanatkarı
23:01değerini bilmiyor insanlar
23:03artık. Çünkü insanlar
23:05artık paraya yönelik işler yapmaya
23:07başlamışlar. Ve bu da
23:09çok büyük sıkıntılara sebep olacak yarın bir gün.
23:11Bir an önce çocuklarımıza mesleğe asılamak
23:13bütün meslekler yani
23:15bir tek bizim bu namocuncu
23:17restoran sektörü değil.
23:19Elektrikçimiz yok bugün.
23:21Sucumuz yok. İşte ne diyeyim ya
23:23boyacımız yok. Yok.
23:25Meslek ölmeye başladı.
23:27Yani bunu bizim bir an önce
23:29el atıp bir an önce bizim mesleklerimize
23:31dönmemiz lazım. Biz Avrupa gibi olduk.
23:33Avrupa'da da şu anda meslek dallarında
23:35insanlar çok büyük sıkıntılar çekiyor.
23:37Şu anda Türkiye'de o sıkıntılara girmeye
23:39başladı.
23:49İstanbul'daki ustalarımız
23:51değerli ustalardı. Gerçekten
23:53zanatkarı. Yani benim Antep'te
23:55gördüğüm ustalardan daha
23:57üst seviyede ustalardı. Çünkü
23:59oradaki ustalarımız zanatkar. Artık
24:01oturmuş bir kalıpları vardı.
24:03Ama buradaki ustalarımız
24:05biraz daha böyle Avrupa
24:07görmüş düzeydendiler
24:09çünkü. Niye? Burada çünkü
24:11bütün dünya insanlarına
24:13hizmet eden insanlardı yani. Adamlar
24:15çünkü. Baktığın zaman dekorlar
24:17mekorlar böyle
24:19yani sekiller mekiller
24:21yani on numara tabak dizaynları
24:23vardı. E bizim orada öyle yoktu.
24:25Bizim orada altyapı lezzet olsun
24:27yeter diyorduk biz. Ama burada o değil.
24:29Hem lezzet hem dekor
24:31hem görsel hem de
24:33böyle insanların hem gözüne
24:35hem de midesine hitap edecek şekilde
24:37güzel şeyler yapıyorlardı.
24:39O ustalardan biz çok şeyler öğrendik.
24:41Allah razı olsun. Dekor yapmayı öğrendik.
24:43Sekilli sunumlar yapmayı
24:45öğrendik, ettik. Yani
24:47buradaki ustalarımız da zanatkar ustalardı. Güzel
24:49ustalardı. Hepsi de değerli ustalardı.
24:51Çoğu da rahmetli oldu. Elhamdülillah
24:53çok şükür. Yani İstanbul'da biz
24:55çok sıkıntılar yaşadık. Biz bekar evlerinde kaldık.
24:57Yani çok sıkıntılar vardı.
24:59Sularımız akmıyordu. Hafta bir gün su gelirdi.
25:01Hafta bir gün suyu beklerdik biz o zaman.
25:03Bunu bilen bilir yani.
25:05İstanbul'da yaşayıp da haftada bir gün
25:07suyu beklediğimiz günleri çok bilirim
25:09ben yani. Bir de öyle elektrik falan
25:11yoktu. Su ısıtıcısıyla suyu ısıtırdık.
25:13Böyle banyomuzu falan yapardık
25:15yani. Böyle sıkıntılar vardı.
25:17Şu zamandaki gibi güzel, modern
25:19değildi yani. Biz bir evde
25:218-10 kişi kalıyorduk yani. Düşünün.
25:23Böyle bir zorluklar yaşadık, ettik.
25:25Ama kolay öğrenmedik.
25:27Kolay da, hiçbir şey kolay değil artık zaten.
25:29Ha şimdi kolay gibi gözüküyor
25:31ama artık kolay değil yani.
25:33Abim İstanbul'a gelmişti.
25:35Abim İstanbul'a gelince, öbür abim de
25:37İstanbul'a gelince, biz de
25:39artık Antep'te ufaktan elimizde
25:41iş tutmaya başlayınca abim dedi ki
25:43gelin dedi İstanbul'a.
25:45Burada bekar evi tutmuştu abim.
25:47Bekar evi tutunca biz de
25:49kalktık geldik İstanbul'a.
25:51Ondan sonra biz de geldik. Burada çırak olarak
25:53çalışmaya başladık. Yani aslında orada
25:55çıraktık. Yani orada
25:57ufaktan böyle halife olduk.
25:59Usta'ya yakındık ama buraya geldik
26:01tekrar çırak olduk. Çünkü neden?
26:03Çünkü burada iççiliği bilmiyorduk. Yani
26:05buranın inci iççiliğini bilmiyorduk. Biz orada
26:07hep salla gitsin yani vur gitsin
26:09yapıyorduk. Hızlı seri çalışmak zorundaydık.
26:11Burada öyle değil ama. Burada tek tek
26:13insanlara böyle, hizmette böyle daha
26:15kalite üst seviye olduğu için
26:17ona biraz daha ağırlık veriyorduk.
26:19Öyle. Bunları öğrendik.
26:21Tekrar çıraklığa döndük burada.
26:23Alışamadık önce. Yapamadık, edemedik.
26:25Bir ara Antep'e bile
26:27gitmeyi düşündüm yani.
26:29O dereceye geldim ama ağabeyim dedi ki
26:31durun dedi. Ağabeyimizin yanına girdik işte.
26:33Çırak olarak onun yanına çalışmaya başladık.
26:35O bize biraz destek oldu.
26:37Destekleriyle işte bizi
26:39tutmaya başladı. Tutmadan başlayınca
26:41biz anladık ki asıl meslek
26:43tamam. Siz alt yapıyı
26:45Gaziantep'te alıyorsun.
26:47Ana merkez orası
26:49doğru. Orada öğreniyorsun ediyorsun ama
26:51asıl iççiliğin
26:53ve inci iççiliğin
26:56İstanbul'da. Her şeyin en iyisinin
26:58İstanbul'da olduğunu ben
27:00o zaman anladım. Yani
27:02Türkiye'de ne olursa olsun
27:04ne çıkarsa çıksın en iyisi
27:06İstanbul'da. Bunu öğrendim ben.
27:08Ama zor mu oldu? Zor oldu.
27:10Ama Allah'a çok şükür
27:12önümüzde ağabeyimiz vardı, yanımızda ağabeyimiz vardı.
27:14Ağabeylerimiz vardı.
27:16Biz onların sayesinde yürümeye başladık.
27:18Ve onlardan da Allah bin kere razı olsun.
27:20Ağabeyim de zanaatkar bir adam. Ağabeyim de
27:22Antep'te fırıncılar oda baskanı. Öbür
27:24ağabeyim işte 3-4 tane
27:26fırını var. Yani iyi zanaatkarlardır.
27:28Onlar da parmakla gösterilen
27:30insanlardır. İyi ki de onların
27:32kardeşi olmuşum ben. İyi ki de öyle
27:34ağabeylere sahibim.
27:36Çünkü hem iyi ustalara denk geldik hem de
27:38iyi ağabeylerimiz vardı.
27:40Bizi kolluyordular. Sağ olsun bize
27:42sahip çıktılar. Allah onlardan
27:44bin kere razı olsun. Onların sayesinde
27:46işte biz de kendi kardeşlerimize
27:48kendi çocuğumuza bir şeyler
27:50öğretmeye çalıştık. Kardeşimiz zaten
27:52şu anda yanımda. O da devam ediyor benimle beraber
27:54direkt. Bizimle beraber siz tırtaver misiniz?
27:56Esim geliyor. Esim burada.
27:58Yeğenim burada. Yani biz
28:00artık aile bir bireyi olarak
28:02ailece çalışmaya başladık ettik.
28:04Elhamdülillah çok şükür. Rabbim de yürü
28:06kulum dedi. Yavaş yavaş gidiyoruz. Kimseye
28:08muhtaç değiliz. Kendi yağımızda
28:10kendi şeyimizde
28:12kavrulup gidiyoruz yani şu anda.
28:221969
28:24kilis doğumluyu.
28:26Bu mesleğe kiliste başladım.
28:281985 yılında
28:30başladım. Halen devam etmekteyim.
28:3216-17 yaşlarında ben
28:34başladım. O zamanlar ortaokula
28:36gidiyordum. Ortaokula bittikten sonra
28:38ağabeyimin yanına bu mesleğe
28:40başladım. Fuat Usta'yla
28:4215 yıllık bir mağazemiz vardı.
28:44O zamanlar ortaokula gidiyordum.
28:46Ortaokula bittikten sonra
28:48ağabeyimin yanına bu mesleğe başladım.
28:50O zamanlar 15 yıllık bir mağazemiz var.
28:52Daha önceki çalıştığı yerlerden
28:54kendisini tanıyorum. Çok iyi bir
28:56arkadaşımızdı. Meslek yönünden
28:58çok iyi bir ustadır.
29:00Birçok mesleği vardı ustamızın.
29:02Yurt dışında çalıştı Fuat Usta'mız.
29:04Beraber de
29:06birkaç yıl işçilik olaraktan
29:08bazı yerlerde çalıştık.
29:10Büyük restoranlarda çalıştık.
29:12Sonra buraya açınca
29:14buraya kendisiyle beraber yürüyoruz.
29:16Birkaç tane çırak yetiştirdik.
29:18Çırak yetiştirmek zorundayız.
29:20Elimizin altına gelen
29:22bu işi öğrenmek isteyen, gönül vermek
29:24isteyen çocuklara
29:26yardımcı oluyoruz. Çırak zor.
29:28Birkaç yıl sonra Türkiye'de
29:30sadece bu sektörde değil
29:32bütün sektörlerde eleman
29:34sıkıntısı yaşayacağız. İki okula
29:36gidiyoruz, okul, lise. Lisede
29:38biten bir çocuğa
29:40bulaşık yıkattıramazsın. Garsonluk
29:42yaptıramıyorsun, komilik yaptıramıyorsun.
29:44Bu telefon olayı, teknoloji
29:46olayı, bütün çocukları,
29:48bütün çırak olayını bitirmiştir.
29:50Eski dönemle şimdiki döneme baksan daha
29:52farklı. Eskiden geçim derdi vardı.
29:54Geçim sıkıntısı vardı.
29:56Yani şu andaki
29:58insanlara sıkıntı yaşıyoruz demesi
30:00bence boş. Yani
30:02çocuğa bir, annesi bir kahvaltı
30:04hazırlıyor. 5-6 çeşit
30:06bir kahvaltı var. Çocuk
30:08masaya oturuyordu ki ben ne yiyeceğim?
30:10Bizim zamanımızda öyle bir şey
30:12yoktu. Bir salça ekmek,
30:14ekmeği ye. Öyle diyeyim yani.
30:16Ben burada ocakta çalışıyorum.
30:18Arkadaşlarım burada tezgahta
30:20çalışıyorlar. Şimdi kilisteki
30:22lahmacunun, Antep'teki lahmacunun arasında
30:24veya İstanbul'daki lahmacunun arasında çok
30:26büyük bir fark yok. Malzemeler
30:28hep aynı. Malzemeler aynı olduğu
30:30için mesela bir
30:32usta göz kararı yapar ama
30:34buradaki yaptığımız ürün
30:36kesinlikle hepsi gramajlı olaraktan.
30:38Her gün gramajlı
30:40yani ben ustayım, bunu göz kararı
30:42yapıyorum dediğinde
30:44insanlar hata yapma lüksü vardır.
30:46İki avuç koyduğun yerine
30:48gramaja koyduğun zaman bu bir avuçta
30:50fark edebilir. Yarım avuç.
30:52Yarım avuç koyduğun zaman o lahmacunun
30:54tadını da değiştirebilir. Yani
30:56buradaki ürünümüz kesinlikle ve kesinlikle
30:58gramajlıdır.
31:00Soğanı, biberi, domatesi,
31:02kıyması, eti, bütün malzemesi
31:04gramajlı olaraktan yapılır.
31:06Fuat Usta'nın şimdi meslek aşkı var.
31:08Meslek aşkı olduğu zaman
31:10her şey ayrı olar.
31:12Yani bir gün bir çeşit,
31:14istediği kadar burada yoğunluk olsun,
31:16istediği kadar sipariş olsun
31:18tat aynıdır.
31:20Sevgiyi katıyor yani. İsteyerek
31:22yapıyorsun işi, severek yapıyorsun.
31:24Yani sevmediğin bir işi sana
31:26yaptırdıkları zaman o işi istediğin kadar
31:28güzel yap, o tat, lezzet olmaz.
31:30Ama isteyerek, severek
31:32yaptığın zaman bir işi
31:34o ürün çok farklı çıkar.
31:40Baharatlarımızın hepsi
31:42Gaziantep'ten geliyor.
31:44Doğal baharatlarımız. Çünkü aroması
31:46daha yüksek olduğundan dolayı
31:48biz oradan getirtiyoruz özellikle.
31:50Bu bir. İkincisi etlerimizi
31:52Balıkesir'e getiriyoruz. Bizim oranın etleri
31:54biraz daha ağır olur. Biraz daha
31:56hayvanımız orada yağlı olduğu için
31:58koku yapabilir. O kokuyu da
32:00her insan o kuzuyu kaldırmayabilir.
32:02O yüzden gaziantep
32:04baharatlarımızın hepsi
32:06Gaziantep'ten geliyor.
32:08O yüzden biz
32:10Balıkesir kuzusu ya da vegan
32:12Çanakkale kuzuları getirtiyoruz.
32:14Balıkesir kuzumuz
32:16coğrafi isaretli
32:18bir teçhilli kuzumuzdur.
32:20Yani dünyada
32:22Balıkesir kuzu olarak teçhillenmiş
32:24bir ilimiz olarak geçtiği için
32:26Balıkesir kuzusu kullanıyoruz.
32:28Ve çok da memnunuz. Hiçbir
32:30misafirimiz kokudan
32:32şikayetçi değil. Yani kuzu yemeyen insanlar
32:34şu anda bizim burada gelip lahmacun
32:36yemeye başladılar. Kilis tavayı yemeye başladılar.
32:38Neden? Çünkü hiçbir kokusu
32:40yoktur. Aroması on numara.
32:42Ve gerçekten lezzetli
32:44bir ürün olduğundan dolayı
32:46insanları rahatsız etmiyor. Hafif şekilde yenebiliyor yani.
32:48Kilis tava hatay
32:50kilis ondan sonra maras
32:52böyle belen tava filan diye böyle
32:54temsil kebabı olarak geçer. Ama
32:56oradaki yapılan ürünler
32:58maalesef bizim
33:00batıdaki insanlar orada gidip bu
33:02belen tavayı ya da kilis tavayı
33:04temsil kebabını yedikleri zaman rahatsız oluyor.
33:06Çünkü neden? Etlerimiz ağır orada.
33:08Olduğu için. Biz de buna dediklerine
33:10ne yaparız dedik? Buradaki insanları
33:12rahatsız etmeyecek şekilde
33:14insanlarımıza
33:16böyle balıkesir kuzusundan yaptık.
33:18Ve çok da güzel oldu.
33:20Hiçbir insanı rahatsız etmiyor. Ve insanlar
33:22rahat rahat yiyebiliyor. Bunun içinde
33:24az bir şey albiber, kuzu
33:26butuyla kuzu dösünü kullanıyoruz burada.
33:28Özellikle söylüyorum. Kuzu butuyla kuzu dösünü
33:30kullanıyorum. Bunun içinde az bir şey
33:32albiber, az bir şey yesin
33:34sivri biber ve çok az
33:36sarımsak ve soğan var.
33:38Ayrıca da baharatları var. O kadar.
33:40Başka bir katkı maddesi falan kullanmıyoruz. Altına
33:42patatesmiş ya da patlıcanmış
33:44falan kullanmıyorum. Sadece
33:46temsil kebabı yapıyorum ben. Çünkü o
33:48patlıcan ve patatesi bizim
33:50zamanımızda oradayken
33:52mevsimde kullanılırdı. Artık mevsimler
33:54değiştiği için o ürünleri yani
33:56o patlıcanı, o güzel patlıcanı
33:58ve o patatesi artık
34:00kısım patates koyduk. Yazın
34:02orada patlıcan koyduk. Bunları şimdi
34:04biz burada koymuyoruz. Çünkü neden? Burada
34:06hızlı ve işi
34:08imkanı yok. Çünkü İstanbul hızlı yasayan
34:10ve hızlı yürüyen bir yer olduğu
34:12için biz daha hızlı ve
34:14daha pratik nasıl yaparız diye
34:16öyle bir karar aldık. Altına patlıcan
34:18ve patates koymuyoruz.
34:20Sadece kuzu butuyla kuzu dösünden yapıyoruz.
34:22Ürünümüzün yanında da Ramazan
34:24pidesi yani tırnaklı pide yapıyoruz. Özel
34:26kendimize has. Onun yanında da
34:28tırnaklı pide verip öyle servis ediyoruz.
34:46Cem Koçtürk
34:48ben.
34:50Adalar Belediye Başkan
34:52adaylığı söz konusuydu.
34:54Yazın. Zaten
34:56adada alıştık
34:58bu lezzete. Şimdi burada
35:00hiç bırakamıyoruz. Aslında kendilerini
35:02keşfettiler. Hani derler ya
35:04hani taklitlerinden sakınınız.
35:06İşte hakikaten bu müessese için söylenmiş
35:08bir şey aslında. Türkiye'de
35:10yiyebileceğiniz en güzel lahmacunu
35:12biz ailecek
35:14burada yiyoruz. Yani Türkiye'nin
35:16her yerinde yedik bu lahmacunu.
35:18Daha Tuzla'dan kalkıyoruz. Buraya
35:20geliyoruz. Lahmacun yemek için.
35:22Ya bir lezzeti var
35:24bir kere. O damak tadı var. Onu alışan
35:26bir insan bırakamıyor.
35:28O yüzden yani gelmeyenlere
35:30de özellikle tavsiye ediyorum.
35:32Eğer güzel bir lahmacun yemek
35:34istiyorlarsa. Ayrıca kilis
35:36tavası da güzeldir buranın. Meşhurdur.
35:38Ama lahmacunu
35:40farklı bir şey yani.
35:42İnşallah daha da büyütürler. Çünkü
35:44yetmez. Hani çok giden
35:46çok oluyor. Bu lezzeti duyan
35:48tabii ki geliyor.
35:50Bir de sosyal medya fenomenleri
35:52biraz tabii ağırlıkla artık
35:54keşfetmeye başladılar ama
35:56biz fenomen olmadan keşfetmiştik.
35:58Lezzete geliyoruz. Gelmeye de
36:00devam edeceğiz. Herkese de
36:02tavsiye ediyorum.
36:18Benim ismim Bahadır Arapoğlu.
36:20Aslında bakarsanız çok olmadı fakat
36:22sosyal medyadan duyduktan sonra
36:24bir kez daha gelmiştim. Bu ikinci.
36:26Lezzetini çok beğendik.
36:28Diğerleri biraz yedikten sonra
36:30rahatsızlık veriyordu. Midemizi ağrıtıyordu falan.
36:32Bunda öyle bir şey olmadı. Herhangi bir
36:34hazımsızlık çekmedik.
36:36Midemiz yanmadı. O yüzden de
36:38kolay hazım ettiğimiz için bir kez daha gelmeye
36:40ihtiyacı duydum.
36:50Çıraktık ustalarımız.
36:52İşi bırakıp gittiklerinde
36:54bosa düştüklerinde
36:56iş aralar olurdu bizde. Ölen araları falan.
36:58Onlar olduğu zamanlar biz hemen
37:00geçiyorduk lahmacun yapmaya. Ustalarımız yokken
37:02yapıyorduk. En güzel lahmacunu
37:04kim yapacak diye biz onun
37:06yarısmasını yapardık.
37:08Ve o zamanlar çok güzel
37:10ustamdan yani abimden
37:12abimin yaptığı lahmacunu ben de yapmak istiyordum.
37:14Böyle yapınca mutlu oluyordum.
37:16Bayağı bir bozuk yapardık. Yapamazdık.
37:18Elimize yapışırdı.
37:20Yani o an üzülürdüm ama sonuçta
37:22yapacağım diye inat etmiştim ve yaptım da.
37:24Allah'a çok şükür.
37:26Parmaklarımıza vururlardı, ederlerdi, kızarlardı
37:28bize.
37:30Parmağımızı dük tutalım diye
37:32böyle resmen yumruk vururlardı
37:34ki şey olsun diye
37:36el yapışsın derdi yani yere.
37:38Öyle öyle öğrendik yani çok şükür.
37:40İstanbul'da lahmacunun
37:42eksik olduğunu hissettik ve öyle bir
37:44karar aldık. Lahmacun asma kararı.
37:46İyileşsin ben ve bir iki
37:48arkadaşla bu kararı
37:50yaptık. Ufacık yerimizde bastırdık.
37:52Ondan sonra da burayı nasip ettik
37:54abim. Burayı da astık işte. Şu anda
37:56mücadele ediyoruz. Yanımızda işte 20 eleman
37:58çalışıyor çok şükür. Ve şu anda
38:00çok mutluyuz. İstanbul'da en güzel
38:02lahmacunu, en iyi lahmacunu yapma yolunda
38:04ilerlemeye çalışıyoruz.
38:06İki masam vardı. Elhamdülillah
38:08şu anda 25 masam
38:10var. 25 masalık bir yere
38:12geldik. Yani
38:14bu da bizi mutlu ediyor.
38:16Elhamdülillah yani doğru yolda olduğumuzu gösterdi.
38:18Bu Amas'ta daha da İhsan'da
38:20daha da büyüyeceğimize inanıyorum ben.
38:22İnsanlar doğru lahmacunu, doğru
38:24ürünü yemeye geliyorlar
38:26buraya ister istemez. Biz de
38:28doğru ürün yaptığımıza inanıyoruz.
38:30Ondan dolayı insanların tercih ettiği
38:32doğal. Biz de doğal ürün yapıyoruz.
38:34Doğal olduğu için de mutluyuz
38:36ve misafirlerimizden çoğu bize
38:38kızıyor. Neden kızıyor? Çok bekledikleri
38:40için kızıyor. Daha büyük yer yapın diye
38:42kızıyor. Ama imkanlarımız şu anda
38:44bu kadar. İnşallah
38:46daha iyi hizmet etmek için uğraşıyoruz.
38:48Mücadele ediyorum. İnşallah daha güzel hizmet
38:50edeceğim onlara. Hepsi çok iyi ayrılıyorlar.
38:52Çok da memnunlar. Çünkü
38:54neden? Gerçekten
38:56emeğe saygı duyuyorlar.
38:58Emeğe saygı duyan bir halkla iç içeyiz.
39:00O yüzden onlara çok çok teşekkür
39:02ediyorum. Bizi bekleyip
39:04bir saat bekleyip ondan sonra lahmacun yiyemeden
39:06giden insanlarımız var. Onları da
39:08çok çok ellerinden öpüyorum.
39:10Büyüklerimin, küçüklerimin gözlerinden öperim.
39:12Gerçekten bizi affetsinler.
39:14Onları bekletiyoruz ve bu soğukta
39:16beklemelerine ben gerçekten
39:18vicdanen rahatsızım. Ama imkanlar
39:20bu kadar. İmkanlar çerçevesinde
39:22yapabildiğimizin
39:24en iyisini yapmaya çalışıyoruz.
39:40Müzik
39:42Müzik
39:44Müzik
39:46Müzik
39:48Müzik
39:50Müzik
39:52Müzik
39:54Müzik
39:56Müzik
39:58Müzik
40:00Müzik
40:02Müzik
40:04Müzik
40:06Müzik
40:08Müzik
40:10Müzik
40:12Müzik