• 2 ay önce
Kanalıma üye olmak için http://wedia.link/KaanUnsalAlphanKATIL linkine tıklayabilirsiniz.
Bazı kaynaklar:
https://ria.ru/20210903/protsess-1748475567.html
https://histrf.ru/read/articles/inkubator-smerti-otryada-731
https://www.mirf.ru/science/eksperimenty-nad-lyudmi/
https://muzey-belogorsk.ru/posetitelyam/ekskursii/virtual-nye-vystavki/item/327-bez-sroka-davnosti-sudy-istorii
https://www.latimes.com/archives/la-xpm-1986-04-06-mn-25050-story.html
https://www.chinadaily.com.cn/a/202203/12/WS622c025ba310cdd39bc8c283_10.html
http://history.milportal.ru/sovershyonnye-prestupleniya-yavlyayutsya-gromadnym-zlodeyaniem-protiv-chelovechestva-xabarovskij-sudebnyj-process-nad-yaponskimi-voennymi-prestupnikami-k-70-letiyu-sobytiya/
https://ria.ru/20210903/protsess-1748475567.html
https://histrf.ru/read/articles/inkubator-smerti-otryada-731
https://ria.ru/20210903/protsess-1748475567.html
Müzik:
Ender Güney https://www.youtube.com/channel/UCHEioEoqyFPsOiW8CepDaYg
Kapak Tasarımı: Ramazan Kaba https://www.behance.net/ramazankaba
Kardeş kanallarım:
Mirage Serap Yılmaz https://www.youtube.com/channel/UCRzQKQkZPnUvh9uB60W58bQ
Mesart: https://www.youtube.com/channel/UCf_7KxOeL24quiF6CX3LtCA

"Mucize diye bir şey yoktur, sadece biz evreni çok az biliyoruz..."

Kaan Ünsal Alphan YouTube Kanalına Hoş Geldiniz. Birbirinden özel içeriklerimizden haberdar olmak için http://wedia.link/kaanunsalalphan linke tıklayarak abone olabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan'ı Facebook'tan takip etmek için: https://www.facebook.com/kagan.alphan linke tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan'ı Instagram'dan takip etmek için:
https://www.instagram.com/kaanunsalalphan/?hl=tr linke tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphanı Twitter'dan takip etmek için: https://twitter.com/KaanUnsalAlphan linke tıklayabilirsiniz.

Bunlar da hoşunuza gidebilir;

Tüm belgesellerimizi izlemek için http://wedia.link/7YDX7 linkine tıklayabilirsiniz.

Şiir ve hikayeleri izlemek için http://wedia.link/JSqvG linkine tıklayabilirsiniz.

Podcastleri izlemek için http://wedia.link/wP3Wo linkine tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan videolarını izlemek için http://wedia.link/le5D1 linkine tıklayabilirsiniz.

Sesli Anlatım videolarını izlemek için http://wedia.link/NALHz linkine tıklayabilirsiniz.

Kaan Ünsal Alphan Kanalı

Gerçeğin peşinde; varlığın tüm bilinmeyenlerini, gün yüzüne çıkmaya çalışan hakikati, hasır altı edilmiş fenomenleri, gizemli olayları, belge, bilgi ve tanıklarıyla ortaya çıkarmaya çalıştığımız belgesellerimizle tarihe not düşüyoruz.

#KaanÜnsalAlphan #731.Birim #belgesel
Döküm
00:00Astronotlar geminin yakınlığında anlaşılmaz ve açıklanamaz birşeyler anlatan erbe yani alman hırsal araştırma ve eğitim yaklaşık 3500 yıl önce altın çağını yaşamış antik sesler çığlıklara, kurumalara ve telgraf bildirim sesleri anlatıyor.
00:20Dünya tarihinin en korkunç seri katiliyle karşılaşmış ilk olarak koridorda 5-6 hafta sonra kameralar için I. Gordiato yöne çıkıyor.
00:30KGB su gibidir, bulunduğu ortama okunarak insanın zamanda yorgunluk yapması meselesinin çözülebilir bir mesele olduğu iddiasını ödüyor.
00:50Modern etik ve çok sayıda insan hakları kanunu yaşayan insanlar üzerinde en azından onların rızası olmadan deney yapılmasını yasaklamaktadır.
01:10Gönüllü kobaylar bunu belirli bir ücret karşılığında kabul ederler.
01:15İnsanlar üzerinde deney yapmayan tek bir ilaç şirketi yoktur.
01:19Ve susuyoruz çünkü biliyoruz ki eğer yeni bir ilaç bugün gönüllüler üzerinde denenmezse yarın piyasaya sürülmeyecek ve birileri ölecek demektir.
01:28Çünkü etik, mantığa ve sağduyuya ağır basmıştır.
01:32İstisnasız tüm ilaçlar deneylere katılım karşılığında para alan gönüllüler üzerinde test ediliyor.
01:39Bu yasal ve şu anda vazgeçilmez bir uygulamadır.
01:432007 yılında bir Alman bedenini farmakoloji laboratuvarına kiraladı.
01:48Ona günde 300 euro ödediler ve iki hafta boyunca bazen diğer ilaçlarla birlikte, bazen aç karnına, bazen de doyurucu bir öğle yemeğinin ardından yeni bir sakinleştirici verdiler.
01:59Bir haftalık unutkanlık, bir haftalık hoş olmayan hisler ama cibinizde para, piyasada ilaç ve herkes mutlu.
02:08Ancak her deneyin bir gönüllüsü olmaz.
02:11Örneğin veren bakterisinin bedeninizde test edilmesine izin verir miydiniz?
02:17Elbette bu tür deneylerden aslan payını kahraman bilim adamları kendileri üzerinde gerçekleştirdiler.
02:23Jacques Pontos Serum'u kendisine enjekte etti ve ardından kendisini bir çıngıraklı yılanın ısırmasına maruz bıraktı.
02:30Deneyin sonucu işe yarayan bir panzehirin keşfiydi.
02:34Veya başka bir örnek.
02:36Kırk yıl önce kimse gastritin, ülserin veya özellikle de mide kanserinin ne olduğunu bugünkü kadar iyi bilmiyordu.
02:43Tedaviler ve ameliyatlar yapılıyor, ilaçlar üretiliyordu.
02:47Ama gastritin neden oluştuğu tam anlaşılamamıştı.
02:501982 yılında Avustralyalı Prof. Barry Marshall, gastritin öncelikle vücutta büyüyen Helicobacter pylori bakteri kültüründen kaynaklandığını belirtti.
03:01Tabi ki tek neden bu olmasa da.
03:04Bilim topluluğu bilim adamıyla alay etti.
03:07Marshall domuzlar ve diğer laboratuvar hayvanları üzerinde deneyler yaptı.
03:11Ancak herhangi bir sonuç alamadı.
03:14Daha sonra Marshall bir doz Helicobacter pylori kültürü alarak kendi üzerinde deneyler yaptı.
03:20Ve böylece enfekte oldu.
03:22Deneyin sonuçları yayınlandı ve 1980'lerin en ünlü tıbbi makalelerinden biri oldu.
03:29Bugün herhangi bir klinikte Helicobacter pylori örneği alınıyor ve pozitif test durumunda tedaviyi onları yok etmeye yönlendiriyorlar.
03:38Çünkü nedene karşı mücadele etkiyi ortadan kaldırmayı mümkün kılıyor.
03:44Marshall araştırması nedeniyle 2005 yılında Nobel tıp ödülünü aldı.
03:49Yalnızca parlak bir bilim adamı olduğu için değil, aynı zamanda cesur, çok cesur bir bilim adamı olduğu için.
03:58İnsanlığın iyiliği uğruna kendilerini feda etmeye hazır insanlara birçok örnek verilebilir.
04:03Amerikalı Roger Smith kürer zehrinin özelliklerini kendi üzerinde test etti.
04:09Alman Emmerich Ullmann pastör aşısının kuduza karşı etkinliğini kendi üzerinde kanıtladı.
04:15Fransız Nikolaus Minovizi asfiksi semptomlarını kendi üzerinde inceledi.
04:20O kadar çok örnek var ki saymakla bitmez.
04:24Ve bu insanlar sayesinde tıp ilerledi ve ilerlemeye devam ediyor.
04:32Ancak tarihte kimsenin kendi üzerinde gönüllü olarak denemek istemeyeceği çok tehlikeli ve ölümcül deneyler yapıldı.
04:40Başkalarının üzerinde ve zorla.
04:531939'da dünya bir yangının eşiğindeydi.
04:57Hitler'in Almanyası Polonya'ya saldırarak savaşın kapılarını ardına kadar açmıştı.
05:03Bu saldırı Avrupa'nın dengesini alt üst etmiş ve bir domino etkisi yaratmıştı.
05:08Fransa, İngiltere, Sovyetler Birliği ve Amerika gibi büyük güçlerin yanı sıra Japonya'nın Asya'daki genişlemesiyle savaşın alevleri bütün dünyayı sardı.
05:19Savaş insanlığın en karanlık yüzüdür derler.
05:23Topraklar ve ideolojiler arasındaki bu vahşi mücadele insanların dayanma gücünü sınıyor gibiydi.
05:29Kimileri artık bu şiddetli savaşın insan uygarlığının topyekün çöküşüne neden olacağını düşünmeye başlamıştı.
05:36Nazi Almanyası'nın Yahudi soykırımı, Hiroshima ve Nagazaki'nin atom bombalarıyla yok edilmesi.
05:42İnsanlık acımasızlığın ve ihanetin sınırlarını aşmıştı.
05:47Ama aynı zamanda umut ve insanlık ruhu savaşın dehşeti karşısında çaresiz kalmıştı.
06:01O karanlık günlerde Japonya'nın 731 no'lu biri adı verilen gizli bir laboratuvarı insanlığın vicdanını sarsan deneyler yürütüyordu.
06:10İkinci Dünya Savaşı'nın son günlerinde bilinmeyenin karanlık sularında gizli kalan bu tesis savaşın dışında kalan bir cehennemdi.
06:19Ukrayna topraklarında Amerikan bakteriolojik laboratuvarlarının varlığına dair haberler,
06:25batıda bir ürperti yaratırken Çin ise bu gerçekle yüzleşmenin acısını taşıyordu.
06:30Fakat asıl kabus yükselen güneş ülkesinde 1930'ların başında yaşananlardı.
06:36Japonlar zaferin anahtarlarını biyolojik silahlarda görüyorlardı ve bu silahları Sovyetlere ve ABD'ye karşı kullanmayı planlıyorlardı.
06:46Japon İmparatoru Hirohito'nun Showa adını verdiği aydınlanmış dünya vizyonu,
06:52bilimsel gelişmeleri ve özellikle biyolojik silahların potansiyelini kapsıyordu.
06:57Ve bu inanç ülkenin en karanlık dönemlerinden birinin başlangıcına işaret ediyordu.
07:03Hükümdarın kendisi biyoloji alanında iyi bir eğitim almıştı.
07:07Hirohito bilimin zamanının geldiğine inanıyordu.
07:10Onda askeri potansiyel gördü.
07:13İmparator, biyolojik silahların olağan dünya düzenini altüst edebileceğine ve sahibini bir tanrıya dönüştürebileceğine inanıyordu.
07:23Japonlar her zaman savaşçı bir millet olmuştur.
07:26Ve İmparatorun dünyaya hakim olma hayalleri hem bilim adamları hem de ordu arasında karşılık buldu.
07:33Genelkurmay, albay ve biyolog Ishii Siro'yu seçti.
07:37Bu adam 1892 yılında zengin bir toprak sahibinin ailesinde dünyaya gelmişti.
07:43Eğitim dönemi boyunca hep öğretmenlerinin gözdesi oldu.
07:471916'da Siro Kyoto İmperyal Üniversitesi tıp fakültesine girmiş 1920 yılında mezun olmuştu.
07:541921'de Ishii Siro birinci sınıf ordu cerrahı yani teimen cerrah rütbesiyle askeri cerrah olarak Japon İmparatorluk Ordusu'na atandı.
08:041922'de Tokyo'daki birinci ordu hastanesi ve ordu tıp okuluna atandı.
08:10Buradaki çalışmaları üstleri üzerinde iyi bir izlenim bıraktı ve 1924'de mezuniyet sonrası tıp eğitimi için Kyoto İmparatorluk Üniversitesi'ne dönmesine olanak sağladı.
08:21Çalışmaları sırasında Ishii birçok petrikabında sıklıkla evcil hayvan bakterileri yetiştirdi.
08:27Ve bakterilere bir araştırma objesinden çok evcil hayvan gibi davranması üniversite personeli arasında onun hakkında dedikoduların yayılmasına yol açtı.
08:36Sınıf arkadaşlarıyla arası pek iyi değildi.
08:39Onun müdahaleci davranışına ve ilgisizliğine kızıyorlardı.
08:42Siro'nun akıl hocalarından biri olan Prof. Ren Kimura onun gece yarısı sınıf arkadaşlarının daha önce iyice temizlediği laboratuvar ekipmanlarını kullanarak laboratuvar çalışması yapmak gibi tuhaf bir alışkanlığı olduğunu hatırladı.
08:57Ertesi sabah gelip laboratuvar ekipmanını kirli bulduklarında çok sinirleniyorlardı.
09:031925'de Ishii ikinci sınıf ordu cerrahı yani cerrah yüzbaşı rütbesini aldı.
09:10Ishii bir Japon biyolojik silah programının oluşturulmasını savunuyordu.
09:15Bunun neticesinde 731. birim oluşturulmadan önce biyolojik silahlar hakkında bilgi toplamak amacıyla dünyanın farklı ülkelerine iş gezisine gönderildi.
09:25Ishii Avrupalıların bu konuya ne kadar ilkel bir korkuyla davrandığını öğrenince hayrete düştü.
09:31Ve Japonya'nın doğru yolda olduğunu fark etti.
09:331930'da geri döndü ve yükselen güneş ülkesi ordusunun diğerlerine karşı üstünlüğünü sağlayabilecek şeyin şüphesiz biyolojik silahlar olduğunu belirtti.
09:44Tarihe 731. birim adı altında geçen gizli bir kompleks oluşturuldu.
09:50Japon işgali altındaki Çin topraklarında hazırlık çalışmaları 1932'de başladı.
09:56Mançurya'daki Pingfang köyünün yakınında yüzden fazla farklı bina inşa edildi.
10:02Ardından bölge dikkatli bir koruma altına alındı.
10:06Bölgeye ilk olarak askeri, personel ve bilim adamları yerleşti.
10:10Daha sonra buraya malzeme taşımaya başladılar.
10:13Belgelere göre Çinli mahkumlar gizlilik amacıyla kütük olarak tanımlanıyordu.
10:19Yerel yetkililere verilen sitenin resmi versiyonunda buranın bir kereste fabrikası olduğu söylendiğinden kütük konusu personel tarafından bazı şakalara da konu olmuştu.
10:29Birim 731 araştırmacıları ayrıca bulgularının bir kısmını hakemli dergilerde yayınladılar.
10:36Ve sanki araştırma Mançurya maymunları veya uzun kuyruklu maymunlar olarak adlandırılan ve insan olmayan primatlar üzerinde yapılmış gibi yazdılar.
10:45Mançurya'nın seçimi tesadüfi değildi.
10:48Burada Mart 1932'de Japonya Kwantung ordusunun kontrolü altında Manchukuo adlı kukla bir devlet kurmuş ve milletler cemiyetine yerel halkın istekleri gibi görünen veya buna karşılık gelen bir not gönderilmişti.
11:02Gerçekte elbette kimse halka bir şey sormamıştı.
11:06O zamanlar Manchukuo'da 35 milyondan fazla insan yaşıyordu.
11:10Bu yüzden de Japon bilim adamlarının deneyler için kobay sıkıntısı yoktu.
11:14Ve Çinlilerin yanı sıra diğer bazı yabancı tarihçilere göre 2. Dünya Savaşı 1939'da değil tam olarak o zaman 1932'de başladı.
11:281936'da canlı insanları işleyen, dünya nüfusunun büyük bir kısmını yok edebilecek ölümcül silahlar geliştiren ölüm fabrikası faaliyete geçti.
11:38Fabrika Harbin şehrinin yakınında bulunuyordu ve güvenli bir şekilde korunuyordu.
11:44Yerel halkın olan biten hakkında hiçbir fikri yoktu.
11:48Ancak oraya giden kimsenin geri dönmemesi nedeniyle vatandaşlar paniğe kapıldı.
11:53Japonların korkunç deneyler yaptığına dair söylentiler vardı.
11:59Birim 731'in çalışanlarından Nisi Tosihide anlatıyor.
12:0410 Çinli savaş esiri, gazlı kangren bulaşmış bir şarapnel bombasından 10-20 metre mesafedeki direklere bağlandı.
12:11Sonra verilen elektrik akımının etkisiyle bomba patladı.
12:15Gazlı kangren bakterileriyle şarapnel parçaları dört bir yana saçıldı.
12:20Sonuç olarak deneye katılanların tümü bacaklarından veya kalçalarından yaralandı ve 7 gün süren korkunç öcülerden sonra öldüler.
12:31Bunlar da Kawasima Kiyosi'nin anıları.
12:35Evet, bütün mahkumlar öldü.
12:37Bildiğim kadarıyla hapishanenin tüm varlığı boyunca oradan tek bir mahkum canlı çıkmadı.
12:43731. birimde deneylerden yılda yaklaşık en az 600 kişi öldü.
12:481940'dan 1945'e kadar ölümcül bakterilerin bulaştığı enfeksiyon nedeniyle yok edilen bu ölüm fabrikasından en az 3000 kişi geçti.
12:581940'dan önce kaç kişinin olduğunu bilmiyorum.
13:02Enfekte olanların çoğu korkunç bir acı içinde öldü.
13:06İyileşenler defalarca deneylere tabi tutuldu ve sonunda öldürüldüler.
13:12Enfeksiyonun vücuda nasıl yayıldığını görmek için canlı insanlardan iç organları çıkarıldı.
13:18Japon ordusu ayrıca insanlar üzerinde kaçınılmaz olarak ölümlerine yol açan başka insanlık dışı deneyler de yaptı.
13:26Başka bir kaynağa göre burada hayatını kaybeden insan sayısı toplam 10.000'in üzerindedir.
13:32İnsan vücudu %78 oranında sudan oluşuyor.
13:371940'larda keşfedilen bu gerçeği bugün artık bilmeyen yoktur.
13:42Onu keşfetmenin sözüm ona onuru da imparatorluk ordusundan Yarbay Eguchi'ye aittir.
13:48Deney şöyle yürütülüyordu.
13:51Canlı bir insan bir odada sandalyeye bağlanıyor ve üzerine kuru ve sıcak bir rüzgar pompalanıyordu.
13:5715 saat içinde kobay kurumuş bir mumyaya dönüşüyordu.
14:02Genellikle 6. veya 7. saatte vücudundaki suyun çoğu buharlaştığında ölüyordu.
14:08Onlarca kobay üzerinde yapılan deney sonucunda kurbanların ortalamasında geriye vücut ağırlıklarının %22'si kalıyordu.
14:18Esir kamplarında kalan binlerce insan anestezi olmaksızın acımasızca kesilerek incelendi.
14:25Bu deneyler genellikle kurbanın ölümüyle sonuçlandı.
14:29Diri kesim adı verilen bu işlemler hastalığın etkilerini incelemek için kurbanlara çeşitli mikropların bilinçli olarak bulaştırılmasını içeriyordu.
14:38Sonra canlı ve anestezi altında olmayan kurbanların iç organları cerrahlar tarafından çıkarılıyordu.
14:45Bir video röportajında birim 731'in eski üyesi Okawa Fukumatsu hamile bir kadını canlı canlı kestiğini itiraf etti.
14:55Kan kaybını incelemek için mahkumların uzuvları kesildi.
15:01Çıkarılan uzuvlar bazen kurbanın vücudunun diğer tarafına yeniden dikiliyordu.
15:06Bazı mahkumların mideleri ameliyatla çıkarıldı ve yemek boruları bağırsaklarına bağlandı.
15:12Diğerlerinden beyin, akciğer ve kara ciğer gibi organların parçaları çıkarıldı.
15:18Japon İmparatorluk Ordusu cerrahı Ken Yuasa insan diri kesimi uygulamasının birim 731 dışında bile yaygın olduğunu öne sürüyor
15:27ve Çin anak arasında en az 1000 Japon askeri personelinin bu uygulamaya dahil olduğunu tahmin ediyor.
15:34Yuasa esirleri canlı canlı keserken bunların araştırma için değil uygulama amaçlı olduğunu
15:40ve bu tür uygulamaların savaş sırasında Çin'de görev yapan Japon doktorlar arasında rutin olduğunu söyledi.
15:48New York Times birim 731'in eski bir üyesiyle röportaj yaptı.
15:54İsminin gizli kalması konusunda ısrar eden eski Japon sağlık görevlisi
15:59veba bombaları geliştirmek amacıyla kasıtlı olarak veba bulaşmış yaşayan bir insana canlı canlı kesme konusundaki ilk deneyimini anlattı.
16:07Adam artık her şeyin bittiğini biliyordu ve bu yüzden onu odaya getirip bağladıklarında direnmeli.
16:14Ancak neşteri elime aldığımda çığlık atmaya başladı.
16:18Onu göğsünden karnına kadar kestim.
16:21Korkunç bir şekilde çığlık atıyordu ve yüzü acıdan buruşuyordu.
16:26Ben hayatımda o denli dehşet verici bir ses duymamıştım.
16:30Sonunda sustu.
16:33Cerrahlar için bu tüm gün süren bir çalışmaydı ama beni gerçekten etkiledi çünkü bu benim ilk seferimdi.
16:40Diğer kaynaklar cerrahların herhangi bir çığlığı susturmak için canlı kesime başlamadan önce
16:47mahkumun ağzını bir bezle veya tıbbi gazlı bezle tıkamasının birimde yaygın bir uygulama olduğunu öne sürüyor.
16:55Kadın mahkumlar deneylerde kullanılmak üzere hamile kalmaya zorlandı.
17:00İşkencenin nedeninin başta frenge olmak üzere hastalıkların anneden çocuğa dikey geçiş varsayımsal olasılığı olduğu bildirildi.
17:08İlgilenilen konular fetal hayatta kalma ve annenin üreme organlarındaki hasardı.
17:15Çok sayıda bebek esaret altında doğmuş olmasına rağmen çocuklar da dahil olmak üzere birim 731'den sağ kurtulanlara dair hiçbir rapor yoktu.
17:24Kadın mahkumların çocuklarının doğumdan sonra öldürüldüğü veya kürtaj yapıldığına inanılıyor.
17:31Üzerlerinde yapılan deneylerin sonuçlarının diğer değişkenler tarafından karıştırılmaması için erkek mahkumlar sıklıkla tekil çalışmalarda kullanılırken
17:41kadınlar bazen bakteriolojik ve fizyolojik deneylerde, cinsel deneylerde ve cinsel suçların kurbanları olarak kullanıldı.
17:49Birimde güvenlik görevlisi olarak görev yapan bir kişinin ifadesi bu gerçeği açıkça ortaya koyuyordu.
17:56Çinli bir kadının bulunduğu hücreyi açtılar.
17:58Ekip üyelerinden biri ona tecavüz etti.
18:02Başka bir katılımcı anahtarları aldı ve başka bir hücreyi açtı.
18:06Donma deneyinde kullanılan Çinli bir kadın vardı.
18:10Birkaç parmağı eksikti, kemikleri siyahtı ve kangren görünmeye başlamıştı.
18:16Görevli ona tecavüz edecekti ama sonra cinsel organının çürüdüğünü ve irin aktığını gördü.
18:23Bu fikrinden vazgeçip gitti ve kapıyı kilitledi.
18:27Ardından deneysel çalışmalarına devam etti.
18:33Denekler açlığa ve susuzluğa mahkum edildi.
18:37Alçak basınçlı odalarda gözleri yuvalarından çıkana kadar basınca maruz bırakıldı.
18:42Çeşitli kimyasal maddelere ve gazlara maruz kaldılar.
18:46Birim insan vücudunun dayanıklılığını test etmek için acımasız yöntemlere başvurdu.
18:52Donma testleri, elektrik çarpmaları, yanıklar, ezilme, santrifüjlerde döndürme ve dehidrasyon deneyleri bunlardan sadece birkaçıydı.
19:03İnsanlar canlı canlı yakıldılar, canlı canlı gömüldüler veya ölümcül dozlarda X ışınlarına maruz bırakıldılar.
19:12Birim kan nakilleri üzerinde de deneyler yaptı.
19:16Farklı kan gruplarının birbirine nakledilmesi sonucu insanların fizyolojik tepkileri gözlemlendi.
19:22Mahkumlara gardiyanlar tarafından defalarca tecavüz edildi.
19:27Bu deneyler insan acımasızlığının doruk noktasıydı.
19:33Birim dışında Japon ordu cerrahı Ken Yuasa'nın önerisiyle insan vücudu üzerindeki bu korkunç işlemler genellikle Çinli komünistler de dahil olmak üzere diğer bölgelerde de uygulanmaya başlandı.
19:46Birim dışında da binlerce insanın bu insanlık dışı deneylere maruz kaldığı tahmin ediliyor.
19:53Mahkumların uzuvları suyla ıslatılarak soğuk havada donmaları sağlandı.
20:00Ardından bu donmuş uzuvlar vurulduğunda tahta parçasına vurulmuş gibi ses çıkarıyordu.
20:07Donan bölge üzerindeki buzlar kırılıyor ve donmuş olan uzuvlar suya batırılıyordu.
20:13Bu deneylerin amacı uzuvların çözülüp çözülmediğini kontrol etmekti.
20:18Deneylerin devamı ise daha da korkunçtu.
20:20Kurbanlar farklı sıcaklıklardaki suların donmuş uzuvların çözülme hızına etkisini ölçmek için kullanılıyordu.
20:29Amerikalı tarihçi Sheldon Harris'e göre İSİ veya meslektaşlarından biri insan beyni üzerinde araştırma yapmak istediklerinde gardiyanlara kendilerine yararlı bir örnek bulmalarını emrederlerdi.
20:42Seçilen mahkum hücresinden çıkarılırdı.
20:45Diğer gardiyanlar onu sabit bir şekilde tutarken bir gardiyan onun kafasını baltayla parçalardı.
20:52Beyin bir patoloğa, beden ise rutin imha için krematoryuma gönderilirdi.
20:59Osaka Üniversitesi'nde fahri profesör olan Nakagawa Yonezo, savaş sırasında Kyoto Üniversitesi'nde öğrenciydi.
21:06Oradayken birim 731'deki insan deneylerinin ve infazların görüntülerini izledi.
21:12Daha sonra deneycilerin şakacılığına tanıklık etti.
21:16Deneylerden bazılarının mikrop savaşının veya tıbbi yeteneklerin geliştirilmesiyle hiçbir ilgisi yoktu.
21:23Bazı şeyleri sadece merak ediyorlardı.
21:26Şunu şöyle yapsak ne olur?
21:28Diri diri kafa kesme işleminin gerçekleştirilmesi veya üzerinde çalışılması hangi tıbbi amaca hizmet ediyordu acaba?
21:35Tabii ki hiçbirine.
21:37Bu sadece bir oyundu.
21:42Bu arada 731. birimde donma deneylerine özellikle ağırlık verildi.
21:47Japonlar soğuk bölgelerden geçerek Sovyetler Birliği'ne saldırmayı planlıyorlardı.
21:53Bu yüzden dona karşı etkili bir koruma bulmak istiyorlardı.
21:57Kobay olarak harbindeki üniversitelerde okuyan Rus öğrencileri kullandılar.
22:02Japonlar birlik vatandaşları üzerinde yapılan deneylere soğuk testler adını verdiler.
22:12ÇİNLİ ÇOCUKLAR
22:20Ancak dondurulanlar yalnızca Ruslar değildi.
22:24Japonlar Çinli çocuklar üzerinde de deneyler yaptı.
22:27Ekstrem donmalara tepkilerini izlediler.
22:30Verileri kaydettiler ve raporları derlediler.
22:33Bilinen verilere göre ölüm fabrikasında ana malzemeler toplam test denek sayısının yaklaşık %60'ını oluşturan Çinlilerdi.
22:42Ruslar ise %30 ile ikinci sırada yer alıyordu.
22:46Geriye kalan %10 ise Koreliler ve Moğollardı.
22:51Bilimin fotoğrafçısı olan radyoloji teknikleri Tanaka Sinichi,
22:55harbindeki genç Rus kızlarını takip ediyor ve sözde hatıra olması için fotoğraflarını çekiyordu.
23:01Kızlar da bunu memnuniyetle kabul ediyorlardı.
23:05Tanaka nazik bir Japondu, bir kadını nasıl memnun edeceğini biliyordu.
23:10Onun çektiği fotoğraflardan birinde gördüğünüz bu iki genç Rus kızı,
23:14bu karenin çekilmesinden sadece bir ay sonra 731. birimin kütüğü oldular.
23:24Dondurma deneyleri ordu mühendisi Hisato Yoshimura tarafından yürütüldü.
23:29Titizlikle yürüttüğü deneyler onun bilimsel şeytan ve soğukkanlı hayvan gibi adlarla anılmasına neden oldu.
23:36Yoshimura 1950'lerde yazdığı bir makalede 20 çocuk ve 3 günlük bir bebeği sıfır santigrat sıcaklıkta buza maruz bıraktığını itiraf etti.
23:46Bu makale eleştirilere maruz kalsa da Yoshimura yaptığından pişmanlık duymadığını belirtti.
23:53Birimin karanlık odaklarından biri enfeksiyonun cinsel yolda bulaştırılması üzerine acımasız deneylerdi.
24:01Beyaz laboratuvar kıyafetleri giymiş ekip üyeleri mahkumları enfekte etmek için acımasız yöntemlere başvurdu.
24:08Direnenlere karşı şiddet uygulandı ve enfekte olmaları için zorlandılar.
24:13Enfekte olanların çeşitli aşamalardaki canlı kesitleri yapılarak hastalığın gelişimi incelendi.
24:20731 nolu bilimin faaliyetlerini finanse etmek için hiçbir masraftan kaçınılmadı.
24:26Projenin hizmetinde bir havaalanı, birkaç uçak ve bir eğitim alanı vardı.
24:32Virüsler ve bakterilerle doldurulmuş bombalar ve top mermileri üretmek için fabrikalar kuruldu.
24:38Birimin emrinde ayrıca bir hapishane ve krematoryum da vardı.
24:43Krematoryum ölen kobayların cesetlerini yakarak yok etmek içindi.
24:49Sovyetler Birliği Kuantunk ordusunun teslim olmasından önce bile...
24:52...Japonya'nın bakteriolojik savaş hazırlıklarından haberdardı.
24:56Çin İstihbaratı bunu bildirmişti.
24:58Doğal olarak Sovyet tarafı bu ölüm kuluçka makinesini ele geçirmeye çalıştı.
25:041939'da Sovyetler ile Japonya arasında Halhingöl bölgesinde silahlı çatışmalar yapıldı.
25:11Tüm savaş için ve Küçüköy'de de mücadele etmişti.
25:141939'da Sovyetler ile Japonya arasında Hal Hingöl bölgesinde silahlı çatışma çıktı.
25:20Bu savaş sırasında 731. birimin savaşçıları bakteriolojik silahları gerçek savaş koşullarında kullanmaya karar verdiler.
25:29Eski çalışan Sinozuko Yosio, önceden tifus bakterilerinin çözüldüğü özel bir besin çözeltisiyle doldurulan kutulardan bahsediyor.
25:38Bu kaplar daha sonra tahta kutulara yerleştirildi ve üzeri kuru buzla kaplandı.
25:43Japon bilim adamları askerlerle birlikte Harbin'den Haylar'a doğru giden düzenli bir yolcu trenine bindiler.
25:50Yosio'ya göre yolculardan hiçbiri yanlarında tehlikeli bir silah olduğundan şüphelenmiyordu.
25:56İstenilen yere ulaşan Japonlar kutuları Sovyetler Birliği sınırına giden kamyonlara yüklediler.
26:02Sınırda 731 nolu birimin çalışanları Argun nehrinin üst kısımlarına ölümcül bir solüsyon döktüler.
26:09Ancak asıl darbeyi alan Mançurya sakinleri oldu.
26:14Japon uzmanlar hıyarcıklı ve bant vebası bakterileri Paratifo ateşi, tifus, kolera ve şarbon üzerinde deneyler yaptı.
26:23731. birimin çalışanları yaşayan insanlar üzerinde deneyler yaparak vücudun bu enfeksiyonlara karşı ne kadar süre savaşabileceğini gözlemledi.
26:33Sovyet ordusu Ağustos 1945'te Pingfang köyüne yaklaştı.
26:40Ama artık çok geçti.
26:42Gizli tesis harabe halindeydi.
26:45Savaşın kaybedildiğini anlayan Siro Isi bütün izleri silme emri vermişti.
26:50Binalar yıkılmış ve bütün mahkumlar idam edilmişti.
26:54Öldürülenler arasında Japonların asistanları olan Çinli tercümanlar da vardı.
27:03Çok sayıda deneyin sonuç raporlarına gelince resmi versiyona göre bunlar da yok edildi.
27:09Ama yine de bir şeyler bulmayı başardılar.
27:14Japon ordusunun insanlığa karşı işlediği korkunç suçların görgü tanığı ve suç ortağı olan yazar Hiroshi Akiyama,
27:21Özel Birim 731 adlı kitabında Japon bakteriolojik biriminin Mançurya'daki faaliyetlerini anlatıyor.
27:28Kitap 1949 Habarovsk duruşmasında ortaya çıkan gerçekleri doğruluyor ve tamamlıyor.
27:35Kitapta Japonların 731. birimi imha ederken yaşanan dehşet şöyle anlatılıyor.
27:43Krematoryum bu kadar çok cesetle bu kadar çabuk baş edemedi.
27:47Bu nedenle de kobayların cesetleri çukurlara atıldı.
27:51Üzerlerine yağ döküldü ve ateşe verildiler.
27:54Ancak cesetler tam yanmıyorlardı.
27:56Sayıları çok fazlaydı.
27:58Çukurların tamamen dolmasına rağmen hala cesetler gelmeye devam ediyordu.
28:03Korkunç bir delil yok etme operasyonu yürütülüyordu.
28:07Her yer yarı yanmış cesetlerle dolmuştu.
28:10Sonunda birim yönetimi cesetleri birimin bölgesinden çıkarmaya karar verdi.
28:16Ama önce kalıntıların ayıklanması gerekiyordu.
28:19Kemik öğütmek için kırıcılar getirdiler.
28:22Cesetlerin kalıntıları üzerinde yeni operasyonlar yapılmaya başlandı.
28:27Ayrı parçaları şiddetli bir şekilde yere vurarak
28:30daha sonra ise küreklerin yardımıyla etlerle kemikleri birbirinden ayırmaya başladılar.
28:36Etler tekrar kuyulara atıldı ve üzerlerine yağ dökülerek yakıldılar.
28:41Kemikler ise ezilecekleri bir kırıcıya yerleştirildiler.
28:45Daha sonra kamyonlara doldurularak çitin dışına götürüldüler.
28:48Bu süre boyunca karşılaşılan en korkunç şey
28:51yüzünün bir kısmı yanmışken diğer kısmı kurunmuş kafalarla karşılaşmaktı.
28:56Henüz parlaklığını kaybetmemiş gözlerin baktığı,
28:59bir taraf siyah diğer tarafı hala canlı görünen böyle bir kafayla karşılaştığım zaman
29:04o bakışlar adeta ruhumu felce uğratıyordu.
29:12Öyle ya da böyle birçok Japon Sovyetler tarafından esir alındı
29:17ve 1946'da Habarovsk'a biyolojik ve bakteriolojik silahlarla ilgili
29:22materyal toplama ihtiyacından bahseden şifreli bir mesaj geldi.
29:27Savaş esirlerinin sorguları başladı.
29:30731 Noğlu birimde çalışan 3 general tespit edildi.
29:34Takahashi, Kawasima ve Kazitsiya.
29:38Japonlar iş birliği yapmayı kabul ettiler ve ölüm kuluçka makinesinden bahsettiler.
29:47Sovyetler Birliği ABD ve bazı Avrupa ülkelerine aralarında Siro Isin'in de bulunduğu
29:53müfrezenin en önemli bilim adamlarının iadesini talep eden bir başvuruda bulundu.
29:58Ama başvuru reddedildi.
30:01Müttefikler tarihe Tokyo davası olarak geçen kendi davalarını yürütmeye karar vermişlerdi.
30:07Dava Mayıs 1946'dan Kasım 1948'e kadar sürdü.
30:12Duruşmalara savaş suçları yazdılar.
30:15Duruşmalara savaş suçlarıyla suçlanan 29 Japon katıldı.
30:20En ilginç şey bakteriyel silah geliştiricilerin çoğunun
30:23çalışmalarla ilgili bilgi vermesi karşılığında dokunulmazlık almasıydı.
30:28Ve tabii ki cezadan kurtuldular.
30:31Bunların arasında Siro Isi de vardı.
30:36Daha sonra Tokyo davasına yanıt olarak Sovyetler Birliği
30:3925-30 Aralık 1949 tarihleri arasında kendi Habarovsk davasını düzenledi.
30:45731. birimin zulmüne karışan 12 eski Kvantung ordusu askerini yargıladı.
31:00Hepsine 3 yıldan 25 yıla kadar farklı hapis cezaları verildi.
31:05Ancak uzun cezalara çarptırılanların hepsi daha önce serbest bırakıldı.
31:09Ve 1956'da Japonya'ya gittiler.
31:13İkisi geri dönecek kadar yaşayamadı.
31:15Takahasi beyin kanamasından öldü.
31:17Karasava ise intihar etti.
31:20Duruşmaya gelince bu konu Habarovsk Mahkemesi
31:23''Ölüm Laboratuvarı'' adlı belgesel filmde çok iyi ele alınıyor.
31:28Belgeselin yönetmeni ve yapımcısı Tatyana Borç'tur.
31:31Filmin çekimleri Japonya, Çin ve ABD dahil olmak üzere birçok ülkede yapıldı.
31:37Belgeselde Japonya'nın bakteriolojik savaşa hazırlığı
31:40ve Japonların elde ettiği deney malzemelerinin nasıl Amerika Birleşik Devletlerine ulaştığı
31:45ve neden o günlerde Amerikan biyolojik laboratuvarlarının
31:49eski Sovyetler ülkelerinde bulunduğu ayrıntılı olarak anlatılıyor.
31:56Batı dünyası Japonların zulmünü unutmuş gibi davransa da
32:01Çinliler onu çok iyi hatırlıyor.
32:03Harbinde Bilim 731'in çalışmalarına adanmış bir müze var.
32:08Burada korunmuş fotoğraflar da dahil olmak üzere birçok farklı sergi var.
32:13Sergilerden birinde çocuğuna sarılan bir kadın tasvir ediliyor
32:17ve onun etrafında Japon bilim adamları duruyor.
32:24Amerikalıların Japonlardan aldığı bilgiler görünüşe göre o kadar değerliydi ki
32:29731. birimden hiç kimse cezalandırılmadı.
32:32Üstelik birçoğu sonunda Japonya'ya döndü ve hatta devlet ödülleri aldı.
32:37Görünüşe göre çalışmaları Amerikalı meslektaşları tarafından sürdürülüyordu.
32:42Amerikalıların Kore savaşı sırasında Japon deneyimini kullandıklarına dair bir varsayım var.
32:481952'nin başında deniz aşırı pilotlar 800'den fazla bakteriolojik bomba attılar
32:53ve Kuzey Kore'de salgınlara neden oldular.
32:59İkinci Dünya Savaşı'nın ardından Japonya'nın işgali sona erdiğinde
33:03sessizlik ardında karanlık bir sır saklanıyordu.
33:081952'de Nagoya şehri çocuk hastanesinde gizemli bir ölüm gerçekleşti
33:13ve ardından insan deneyleriyle ilgili skandallar patlak verdi.
33:18Gözler yine 731. birime dönmüştü.
33:22O dönem hükümet suçları Sadamichi Hirase'nin
33:26O dönem hükümet suçları Sadamichi Hirase'nin yüklemeye çalışırken
33:30gerçek suçluların birim 731 üyeleri olduğu ortaya çıktı.
33:34Ardı arkası kesilmeyen gazete manşetleri birçok insanı
33:38bu gizemli birimin işlediği vahşetle tanıştırdı.
33:41Susaku Endo'nun kaleminden çıkan Deniz ve Zehir adlı kitap
33:45Fukuoka'da yaşanan gerçek bir olaya dayanıyordu
33:48ve olayın örtbas edilen yüzünü gözler önüne seriyordu.
33:551983'te Japonya Eğitim Bakanlığı,
33:58birim 731'in Çinliler üzerinde deneyler yaptığına dair belirtilen referansı
34:03ders kitaplarından kaldırma talebinde bulundu.
34:06Ancak bu iddiayı destekleyecek bilimsel bir çalışma olmadığı için talep reddedildi.
34:19Rus yayın organı RIA Novosti'nin 3 Eylül 2021 tarihli haberine göre
34:24Rusya Dış Politik Arşivi,
34:26Japonya tarafından Sovyetlere karşı planlanan bakteriolojik silahların geliştirilmesinden sorumlu
34:31Japon savaş suçlularının,
34:331949 Habarovsk davasının organizasyonu,
34:36bunların Sovyet vatandaşları da dahil olmak üzere canlı insanlar üzerinde test edilmesi
34:41ve bunların savaş sırasında kullanılmasına yönelik hazırlıklarla ilgili bir dizi belgenin gizliliğini kaldırdı.
34:482 Ağustos 1948 tarihli bu notta
34:51Golunski, Sovyetler Birliği İçişleri Bakanı Sergei Kruglov'un,
34:55Dışişleri Bakanı Vyacheslav Malotov'a yazdığı bir mektupta
34:58Japonya'nın Sovyetlere karşı bakteriolojik savaşına hazırlık çalışmalarına katılan bir grup Japon savaş esirinin
35:04açık duruşmasının yapılmasını önerdiğini belirtti.
35:08Golunski'nin işaret ettiği gibi o zamanki genel konulardan sorumlu Dışişleri Bakanı yardımcısı
35:13Andrei Vyshinski, Kruglov'un mektubuna ilişkin kararında İçişleri Bakanı'nın önerisini temelden onaylıyor
35:19ve bunun kanıtlayıcı bir bakış açısıyla dikkatlice değerlendirilmesini istiyor.
35:24Ayrıca Golunski bu konuda Dışişleri Bakanlığı'nın Sözleşme Hukuk Departmanı tarafından alınan bilgileri sunmuş.
35:31Golunski'nin bildirdiğine göre ön vaka materyalleri,
35:34bakteriolojik savaş hazırlığının Japon İmparatoru Nirohito'nun emriyle oluşturulan
35:39Kwantung ordusunun 731. özel birimi tarafından gerçekleştirildiğini kanıtlıyor.
35:45Japon Jandarma Teşkilatı tarafından üzerlerinde bakteriolojik deneyler yapmak amacıyla
35:50her yıl yüzlerce canlı insan bu birime teslim ediliyordu.
35:55Bu insanların büyük bir kısmı Çinli ve Monçuryalılardı
35:58ve birkaç düzine kişinin de sınır çatışmaları sırasında Japonlar tarafından tutuklanan
36:03ya da Sovyetler Birliği topraklarından kaçan
36:05veyahut harbinde yaşayan ve Japon İstihbarat Teşkilatları ile iş birliği yapmayı reddeden
36:10Sovyet vatandaşları olduğu ortaya çıktı.
36:14Kramat 731. birimin 1940-1942'de 3 kez Çin halkına
36:19ve Çin ordusuna karşı bakteriolojik silah kullandığını belirtti.
36:24Başlıca Japon savaş suçluları bakteriolojik savaşın hazırlanmasına katılanlar,
36:28eski 731. birim başkanı Tıbbi Hizmet Korp Generali Isshiro
36:33ve aynı müfrezenin 4. bölümünün eski başkanı Albay Oota Japonya'da.
36:39General Derevyanko, MacArthur'un karargahının talebi üzerine
36:43iki Japon generali teslim etmek için bize geldiğinde,
36:46Isshiro ve Oota'nın takas olarak bize teslim edilmesini talep ettiğinde
36:50MacArthur'un karargahı yanıt vermekten kaçındı diye yazmıştı Kolonski
36:54Ağustos 1948'in başlarında.
36:58Amerikalı General Douglas MacArthur, Aralık 1945'te
37:02Tokyo'da oluşturulan Japonya Müttefik Konseyi'ne başkanlık etti.
37:072 Eylül 1945'te Korp General Kuzma Derevyanko,
37:10Sovyetler Birliği adına Japonya'nın teslimiyet yasasını imzaladı
37:14ve ardından birlik konseyinde Sovyetler Birliği'nin temsilcisi oldu.
37:20Kolonski'nin notunda ayrıca belirttiği gibi, iddia edilen sanıklar arasında
37:24rütbeleri Korp General'den 10 başıya kadar değişen 14-15 eski Japon askeri personeli yer alıyor.
37:31Dahası bunların yarısı doğrudan 731. birimde,
37:34diğerleri ise Sovyet vatandaşlarının tutulduğu Ogoin kampında görev yaptı.
37:41Kolonski'ye göre o dönemde sanık olduğu iddia edilenlerin yalnızca bir kısmı sorguya çekilmişti
37:47ve o zamanki Uzakdoğu Uluslararası Askeri Mahkemesi adına
37:50bu savaş esiri grubunun Japonya'nın bakteriolojik savaş hazırlıklarının göstergesi
37:55bazı konularda tanık olarak gönderilmesi gerekiyordu.
37:59Kolonski birkaç nedenden ötürü bu insanların Tokyo'ya gönderilmesi gerçekleşmedi diyor.
38:06Yine Rus kaynağı göre 1947'de Amerika Birleşik Devletleri uydurma bahanelerle
38:11Sovyetler Birliği'nin o zamana kadar zaten Washington'un vesayeti altında olan
38:15Japon bakteriolojik silah geliştiricileri sorununun
38:18Tokyo duruşmasındaki iddianameye dahil edilmesi talebini reddetti.
38:23Bu Sovyetler Birliği'nin Amerikan tarafına Sovyetlerde bulunan Japon savaş esirlerinin sorgulanması
38:30ve Japonya'nın bakteriolojik savaş hazırlıklarıyla ilgili materyaller sağlamasına rağmen yapıldı.
38:36Kolonski'nin belirttiği gibi Dışişleri Bakanlığı'nın Anlaşma Hukuk Departmanı İçişleri Bakanı'nın
38:41Japon ordusunun bakteriolojik silahlarla ilgili yeni bir yargılama önerisini kabul etmesinin
38:46uygun olduğunu düşünüyor ve iç yetkililere soruyor.
38:49İçişleri organları bu davayla ilgili ön soruşturmayı tam olarak tamamlayacak
38:53ve bundan sonra nihayet bir mahkeme kurulma ihtimali sorununu çözeceklerdi.
38:59Gerisini artık biliyorsunuz.
39:01Tokyo mahkemelerine paralel olarak Sovyetler de Habarovsk'ta kendi mahkemesini kurdu
39:06ve bazı Japon rütbelileri yargıladı.
39:09Sonuçta birisi intihar, diğeri kalp krizi nedeniyle hayatını kaybeden ikisi hariç
39:13hepsi serbest kaldı ve ülkelerine döndüler.
39:17İnsanlık tarihinde kimi zaman adaletin tam anlamıyla sağlanamadığı durumlar olmuştur.
39:23Savaş sonrası dönemde uluslararası ilişkiler, politik etkiler ve savaş sonrası düzenlemeler
39:29gibi faktörler bazen suç işleyenlerin hesap vermesini engellemiş veya geciktirmiştir.
39:35Bazen de bu olayda görüldüğü gibi siyasetçiler,
39:37siyasetçiler ve siyasetçilerin hizmetçilerinin hizmetçilerini
39:41engellemiş veya geciktirmiştir.
39:44Bazen de bu olayda görüldüğü gibi siyasi ve stratejik çıkarlar
39:47adaletin tam anlamıyla yerine gelmesini zorlaştırmıştır.
39:52Bu tür durumlar adalet arayışının zorluğunu
39:54ve insanlık tarihindeki adalet mekanizmalarının eksikliklerini gösteriyor.
39:59Ancak bu insanlık suçlarını en azından unutmamak, unutturmamak çok önemlidir.
40:05Evet, karanlık bir geçmişe sahibiz.
40:07Ancak geçmişin derinliklerinde gizlenen acılarla yüzleşmek,
40:10geleceğe daha adil, daha anlayışlı ve daha insancıl bir bakış açısıyla ilerlemek için önemlidir.
40:18Unutulmaması gereken şey, geçmişin acılarından ders çıkarmak, bunları hatırlamak,
40:23insanlığa ortak bir vicdanla bir araya gelerek daha iyi bir dünya yaratma gücü sağlar.
40:29Geçmişte yaşanan karanlık anıları aydınlatmak,
40:32gelecekteki adımları daha insani ve daha anlayışlı atmak adına insanlık için bir sorumluluktur.
40:39Çünkü geçmişin karanlık gölgeleri arasında kaybolmuş olsa da,
40:43tarihten ibret almak, insanlığın geleceğini inşa etmek için ışık olabilir.

Önerilen