• evvelsi gün
HAYATIN İÇİNDEN EKRANLARA UZANAN PROGRAM “ÜLKE’DE ÇARŞI PAZAR”

Çarşı pazar gezerek birçok dükkana giren, esnafla tanışan ve ürünleri inceleyen “Ülke’de Çarşı Pazar”, izleyenleri için önemli tavsiyelerde bulunuyor. Ülke’de Çarşı Pazar, dükkan dükkan gezerek, çarşıyı pazarı Ülke TV ekranlarına taşıyor.

Nereden ne alınır? Hangi ürünler, nerede kullanılır? Ürünlerin kalitesi, fiyatı, sağlıklı olup olmadığı gibi bir çok konuya değinen Ülke’de Çarşı Pazar, evlerinizin baş konuğu olmaya geliyor. Düğün ve kına hazırlıkları için ihtiyaçlar, çeyiz paketleri, sezonluk ürünler, yaz-kış kreasyonları ve dahası Ülke’de Çarşı Pazar ile Ülke TV ekranlarında…

Çarşı pazarı karış karış gezip her şeyin en iyisinin peşine düşen Ülke’de Çarşı Pazar, her Cuma ve Cumartesi günleri 10:15’te Ülke TV’de!
Döküm
00:00''MÜZİK''
00:25''MÜZİK''
00:38Efendim merhabalar,
00:40Türk kültürünün önemli bir parçası da hediyeleşmedir.
00:44Bir dostumuzu ziyarete gideceğimiz zaman, bir akrabamızı ziyarete gideceğimiz zaman,
00:48bir makam sahibini ziyarete gideceğimiz zaman yanımızda hediye götürürüz.
00:52Fakat bu hediyeleri seçmek, bulmak çok zordur.
00:56Kime ne hediye alacağız, nasıl hediye alacağız?
00:59Bunun için günlerce belki de düşünürüz.
01:02Biz de İstanbul Fuar Merkezi'nde düzenlenen hediyelik ve hatıra eşya fuarına geldik.
01:07Burada hediyelik eşya üreten firmalarla görüşeceğiz, ürünlerine bakacağız.
01:12Hep birlikte girelim efendim.
01:13''MÜZİK''
01:40Efendim hediyelik ve hatıralık eşya fuarında Uğur Bey'in yanındayız.
01:44Merhabalar Uğur Bey, nasılsınız?
01:46Teşekkür ederim, siz nasılsınız?
01:48Ben de iyiyim efendim, teşekkür ederim. Ne güzel şeyler yapıyorsunuz böyle.
01:50Allah'a şükür.
01:52Nedir efendim bunlar, anlatır mısınız?
01:54Vallahi bunların çamurdan, seramik çamurdan modellerini yapıyor Sinem Hanım.
01:57Sonra modellerin, kalıpları vs. derken bir şablon üretiyoruz.
02:02Şablonların üzerini işliyoruz ve bu ürünler çıkıyor, fırınlıyoruz vs.
02:06Emekli bir iş, çok zahmet veriyoruz üretirken.
02:10Amdolsun bir şekilde satıyoruz, tatmin oluyoruz.
02:13Peki nereden geliyorsunuz?
02:15İzmir.
02:17İzmirli misiniz Asya?
02:19Ben Antalya'lıyım ama İzmir'de yaşıyoruz.
02:21Peki Sinem Hanım yapıyor dediniz, siz uğraşıyor musunuz bu işle?
02:24Benim işim tabii ki Sinem Hanım tasarım aşamasında, üretim aşamasında hep birlikte yapıyoruz sonra.
02:29Bu renkler hazır boyadan mı kullanılıyor yoksa siz mi yapıyorsunuz renkleri?
02:32Bu renkleri biz hazırlıyoruz.
02:33Bir kısım renkler cam.
02:35Camları fırına koyunca eriyor ve bu renkler oluşuyor.
02:39Yani fırına girmeden önce renkleri siyah ya da kahverengi vs. fırından çıktıktan sonra renkler turkuaza dönüyor, kırmızıya dönüyor.
02:47Değişiyor diyorsunuz.
02:49Evet yani pişince değişiyor.
02:51Berkam'ı söyleyebilirim.
02:53Burada işte laleler var.
02:55Yine bizim kültürümüzü simgeliyor.
02:57Yanına da Sempatik Osman'ı bir kedi koymuş ve turistler alsın diye hem kültürümüz hem kedi.
03:01Berkam yazısı.
03:04990 Euro aşağı yukarı 350 TL civarında.
03:08Bu genel fiyatlar mı bunlar?
03:10Evet bunlar toplam fiyatları.
03:12Şurada bir el sembolü var.
03:14Evet bu Fatma Anamızın eli.
03:16Sinem Hanım üzerine Allah lafzını yazarak bu şekilde bir anahtar yapmış.
03:21Peki mesela en çok hangi ürünleriniz rağbet görüyor?
03:24Ya şimdi biz bütün dünyaya mal satıyoruz.
03:26Yani Yeni Zelanda'dan Tutun'da, Fildişi sahiline ne bileyim Kanarya adalarına.
03:33Her ülkenin farklı bir kültürü var, farklı bir yapısı var, farklı bir tarzı var.
03:39Herkes kendine uygun bir ürün buluyor.
03:41Ne bileyim Sultanahmet'te, Kapalıçarşı'da satan ürünle işte Ölüdeniz'de satan ürün biraz daha farklı.
03:47Hani bölgeye göre ürünün satışı değişiyor, tarzı değişiyor, müşterinin tarzı.
03:54Şimdi burada Deniz Yıldızı var galiba.
03:57Peki bu renkler orijinal rengi mi yoksa siz herhangi bir renk mi yapıyorsunuz?
04:03Ya Turkuaz Deniz Yıldızı ben görmedim.
04:06Denizde Turkuaz Deniz Yıldızı görmedim ama bizim yer rengimiz, kültürümüzün rengi.
04:11Beğenilen bir renk satılıyor o yüzden Turkuaz.
04:14Ama Kırmızı Yıldız Deniz'de çok gördüm.
04:16Ama Kırmızı Yıldız biraz daha az satıyor.
04:18Değil mi? O Turkuaz daha çok beğeniyor.
04:21Deniz Atı var değil mi?
04:23Kırmızı Deniz Atı ben hiç görmedim yani.
04:25Ama yapıyoruz.
04:27Peki en çok kimler satın alıyor ürünleri?
04:31En çok kimler satın alıyor.
04:33Yani mağazaların zincirlerine veriyoruz.
04:35Anadolu'da bütün sahillere veriyoruz Türkiye'de.
04:38Ne bileyim Amerika'da Michigan'dan Philadelphia'dan diğer bölgelere veriyoruz.
04:47Oralarda da fuarlara katılıyor musunuz?
04:49Fuarlara katılmıyoruz. Müşterilerimiz var onlar katılıyor fuarlara.
04:51Oralardan siparişleri geliyor.
04:53Peki eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
04:55Teşekkür ederiz. Allah yolunuzu yolumuzu açık etsin. Hayırlı olsun.
04:58Çok sağ olun Nuri Bey. Teşekkür ederiz.
05:00Rica ederiz.
05:21Efendim hediyelik eşya fuarında mum üreticisi bir firmanın yanındayız. Merhabalar sizi tanıyabilir miyiz?
05:44Nurcan Tekneci ben. Düzce'de dört yıldır arıcılık yapıyoruz.
05:47Burada da bal mumu mumlarımızla fuara katıldık. İlk fuar deneyimimiz.
05:52Hedefimiz yurt dışı pazarında kendimize yer bulabilmek.
05:57Peki efendim tamamen bal mumundan bu bunlar. Nasıl üretiyorsunuz bir de?
06:01Evet şöyle biz kendimiz arıcılık yapıyoruz dört senedir.
06:03Kendi aralarımızın üretmiş olduğu bal mumlarını işleyip mum haline getiriyoruz.
06:08Sıfır atıktır ürünlerimiz. Bunu neden yapıyoruz? Neden mum haline getiriyoruz?
06:11Çünkü bal mumu dediğimiz şey yakıldığı ortamda negatif iyon üretir ve bu da havanın temizlenmesine yardımcı olur.
06:19Böylelikle de yakıldığı ortamda astım koa gibi rahatsızlığı olan hastalara da destekleyici tedavi olarak kullanılabilir.
06:27Özellikle kış aylarında ben oğlumun odasında yakmaya özen gösteriyorum.
06:31Yaklaşık bir 20-25 dakika yakılması yeterli oluyor havanın dengelenmesi için.
06:35Daha rahat nefes sağlandığı için de hastalıklar astım koa gibi nefes darlığı hastalıklarına da şifa alıyor.
06:44Peki efendim yapımı zor mu?
06:46Evet yapımı zor aslında onu bize değil arılarımıza sormak lazım.
06:50Çünkü arılarımız 12-18 günlükken bunları bal mumu aynalarından üretiyorlar ve bal mumu çok kıymetli bir ürün.
06:57Arı bunu yaparken yaklaşık bir petek için 7-8 kilo bal tüketmesi gerekiyor.
07:03O yüzden de çok kıymetli bir ürün.
07:05Bunu hem Türkiye pazarında hem de yurt dışı pazarında bu şekilde sunmayı hedefliyoruz.
07:10Peki efendim fiyatlar nedir? Biraz fiyatlardan bahsedebiliriz.
07:13Şöyle fiyatlarımız biz üretici olduğumuz için minimumda tutmaya özen gösteriyoruz.
07:18Bunun asıl sebebi istiyoruz ki herkesin evine bu şifayı sokabilelim.
07:23Bizim ürünlerimiz 40 liradan 750 liraya kadar çıkıyor.
07:28Gramajı, modeli, yanma süresi bunların hepsini göz önüne almak zorundayız.
07:33Bu durumda kalıyoruz. O şekilde belirtebilirim.
07:37Efendim eşinizle de konuşalım biraz. Lokman Bey siz neler anlatabilirsiniz bu konuda?
07:41Tekrar hoş geldiniz. Biz 4 sene önce Düzce'ye geldik ve arıcılığa başladık.
07:46Arıcılık yaparken arının bal mumunu da geri dönüştürüp bu şekilde mumlar üretelim diye böyle bir fikir, ortak bir fikir aldık kendimize.
07:58Şimdi bir arı ömrü boyunca bir çay kaşığının yarısı kadar bal toplayabiliyor.
08:06Ve dediği gibi eşimin yaklaşık 7-10 kilo bal tüketmesi lazım bir peteyi kabartması için.
08:14Türkiye'de bu bal mumunu üreten çok fazla firma yok.
08:18Yani bir elinin on parmağını geçmez. Biz bunlardan biriyiz.
08:22Peki sizin arılarınızın ürettiği bal mumlar yetiyor mu? Dışarıdan da alıyor musunuz?
08:27Çoğunu biz üretiyoruz. Dışarıdan alıyoruz ama hazır almıyoruz.
08:32Yine arıcılardan topluyoruz. Çünkü hazır bal mumları yüksek sıcaklığa maruz kalıyor.
08:38Yani üretici firma bunun içerisine bir şey katıyor mu bunu biz bilmiyoruz.
08:44Ama bizim bal mumlarımızda kokladığınızda tamamen kovan içerisindeki bal, polen, propolis kokusunu alabilirsiniz.
08:51Peki bu fikir kimden çıktı?
08:53Bu fikir eşimden çıktı. Bir arıcılık fuarına gitmiştik Ankara'ya.
08:58Sonra bal mumu gördü. Ben bunu yaparım dedi.
09:01Ben o ara çok ciddiye almamıştım ama iki gün sonra yapmaya başladı.
09:06Yani şöyle aslında bu işe biz evimizin bir odasında başladım ben.
09:11Çok ufak metrekarede bir odada başladım.
09:14Üç kalıbım vardı. Şu anda 80 kalıbım var.
09:17İçinde kesinlikle dediğim gibi mumlarımızın sentetik, kimyasal, boya, ticari dahi olsa koku koymuyoruz.
09:24Amacımız insanlar koku almasın. Amacımız havayı temizlesin daha rahat nefes alsınlar.
09:30Üç senedir de bu işi profesyonel olarak yapıyoruz. Artık Düzce Gölleka'da bir atölyemiz var.
09:35Kendimizde dediğim gibi artık biz yurtdışı pazarına hazırız dediğimiz noktadan bu sene bu fuara katılmayı hedefledik.
09:42Güzel hazırlandık. Umuyoruz ki herkese bu şifayı iletebilelim.
09:48Nurcan Hanım peki arıcılığa nasıl başladınız?
09:51Şöyle biz 12 senelik kurumsal hayatımızı bırakıp geldik İstanbul'dan.
09:55Düzce'nin bir köyüne yerleştik. 2021 yılında başladık arıcılık yapmaya.
09:59Hatta o kadar çok sevdik arıyla iç içe olduk ki bu bir tutku haline dönüştü.
10:042022 yılında da ben iki üniversitemin üzerine tekrar Düzce Üniversitesi bitkisel ve hayvansal üretimi bölümü arıcılık programına yerleştim.
10:13İki sene boyunca çok güzel bilimsel yeni nesil yöntemlerle arıcılığın detaylarını hocalarımdan öğrenmiş oldum.
10:20Ve 2024'ünde Temmuz ayında Düzce Üniversitesi arıcılık programından da birincilikle mezun oldum.
10:26Bu benim için çok kıymetli bir detay.
10:27Çünkü arıcılığı herkes yapıyor ancak artık gıda güvenliğinin tehlikeye girdiği bu noktadan gerek bal olsun gerek mum olsun insan sağlığını tehlikeye atmayacak şekilde adil, temiz, doğal, sağlıklı içerik üretmeye özen gösteriyoruz.
10:46Soframıza koymayacağımız balı koklamayacağımız mumu üretmiyoruz. O yüzden umuyorum herkese şifa olur.
10:54İnşallah. Peki kurumsal hayatı bırakıp Düzce'ye yerleştik dediniz.
10:57Neden bıraktınız kurumsal hayatı?
10:59Oğlumun doğumundan sonra artık kurumsal hayat bizi çok yormaya başlamıştı.
11:04Senelerdir kurumsal hayattaydık. Bunu kurumsal hayatta çalışanlar bilir.
11:09Bir türlü üst tarafı memnun edememe gibi bir durum var.
11:12%100 isterler %200 yaparsın olmaz %1000'e çıkarsın neden 1500?
11:17Bir gün oturup şey dedim yani ben buraya harcayacağım bu emeği, buraya harcayacağım bu eforu kendi işime harcasam çok daha güzel yerlere gelirim dedim.
11:28Ve biz bir gecede sanırım hadi gidiyoruz.
11:32Ben aslında kendisini bir yıl boyunca ikna etmeye çalıştım.
11:37Fikir sizden çıktı.
11:39Fikir çıktı benim ikna olmam bir gecede aman tamam hadi toparlanalım gidelim oldu.
11:43Çünkü bir buçuk saat işe git bir buçuk saat işten eve dön günde üç saatimiz yollarda geçiyordu.
11:49Peki şu an önceki hayatınızla bu hayat hayatınız arasındaki fark nedir?
11:53Şöyle şu an stresiz bir hayat yaşıyoruz. Mutlu bir hayat yaşıyoruz.
11:58Eskiye göre daha az kazanıyoruz ama hayat her yerde her şekilde devam ediyor.
12:04Az yersin ya da lüks harcamazsın hayat devam ediyor.
12:07Şu an çok memnunuz yani keşke gelmişiz diyoruz.
12:10İyi ki iyi ki gelmişiz oğlumuza da vakit geçiriyoruz daha fazla.
12:16Zaten çalışmamız da onun için biz oğlumuz için çalışıyorduk ama oğlumuza ayıracak bir dakikamız dahi yoktu.
12:22Şu an tüm zamanlar onun o yüzden yaptığımız işten çok memnunuz.
12:27İyi ki gelmişiz iyi ki oraları bırakmışız diyoruz.
12:30Böyle düşüncesi olan herkese de tavsiyemiz hiç korkmasınlar.
12:35Su akıyor muhakkak yolunu buluyor.
12:37İnşallah efendim başarılar dilerim.
12:38Sağ olun hayırlı işler.
12:58Efendim filmlerde izlerdik, kitaplarda okurduk.
13:01Sünger avcıları denize dalarlardı vurgun yerlerde.
13:04O bahsedilen süngerlerin yanındayız şu anda. Doğru mu?
13:08Doğru telaffuz ettiniz.
13:10Ama bu Türkiye'de çok bilinen bir durum değil.
13:14Genelde Yunanistan'da Yunan adalarında ama bizim ürünlerimiz Karayip adalarından geliyor.
13:20Oranın yerel halkının çıkardığı bir şey.
13:22Tamamen organik tamamen sürdürülebilirliği olan doğal organik ve bunu vücudunuzda kullandığınız zaman bu herhangi bir mikrop bakteri barındırmıyor.
13:34Hijyen anlamında sürdürülebilirliği var ve kendi kendine zamanla yok oluyor.
13:38Yani bitiyor mu kullandıkça?
13:40Evet kullandıkça dönemi var. Yani 3 ay, 6 ay ve 3 seneye kadar dönemleri var. Kalitesine göre değişiyor.
13:46Kendi kendine yok oluyor.
13:48Peki efendim biraz nasıl toplandığını anlatabilir misiniz?
13:51Aslında fotoğraflar var. Üstte de göründüğü gibi çok eski çağlardan beri denizin dibine dalarak oradaki insanların nefes kontrolü nasıl alıyorlar bilmiyorum.
14:01Ama çok uzun süre denizin dibine dalıp çıkardıklarını biliyorum.
14:04Şu şekilde büyük parçalar halinde çıkartılıyor. Sonrasında o belli işlemlerden geçiyor.
14:10Çünkü içerisinde kum var işte makineler aracılığıyla onlar temizleniyor.
14:15Son halini biz müşterilere sunuyoruz ve şöyle sunabiliyoruz preslenmiş haliyle sonra onu suya koyduğu zaman kendi kendine bir hacim alıyor.
14:25Denizin altında kaç metrede bulunuyor bunlar?
14:2815 metreden başlıyor ve aşağı doğru ilerliyor.
14:31Eskiden tabii tüp olmadığı zamanlarda insanlar normal olarak nefesle kaç dakika kalıyorlardı acaba?
14:387 dakikaya ve 10 dakikaya kadar girip çıktıklarını biliyorum.
14:43İlginç değil mi?
14:45Şimdi yapabiliyorlar mı bilmiyorum ama bu hurafa da olabilir, söylenti de olabilir.
14:49Çünkü insanın doğasına aykırı bir durum ama böyle olduğunu söylüyorlar.
14:52Şu anda dalgıç olarak giriyorlar.
14:54Dalgıç kıyafetleriyle pek çeşitleri var değil mi? Onların şekilleri farklı.
14:57Yani normalde böyle mi çıkıyor yoksa siz mi bu hale getiriyorsunuz?
15:01Bu orijinal hali.
15:03Ama kendi içerisinde derinliğine göre kalitesi değişiyor.
15:07Bu şekilde çıkıyor.
15:09Dediğim gibi işleniyor bunlar.
15:11Çünkü görebiliyorsunuzdur belki kum taneleri var.
15:15Bu bir makinenin içine giriyor.
15:17Bu kum tanelerinden aranıyor.
15:19Sonra zamanla da rengi açılmaya başlıyor.
15:22Bir sürede bekletiliyor bunlar.
15:24Bu şekilde.
15:25Hemen şimdi soralım biraz da fiyatlardan.
15:28Şunun fiyatı kaç lira?
15:30Bu örnek olarak
15:32görünüm için burada.
15:34Biz bunu fiyatlandırırken 1. kalite, 2. kalite ve 3. kalite diye fiyatlandırıyoruz.
15:39Boyutlarına göre fiyatlandırılıyor bunlar.
15:41Çünkü boyutu büyüdükçe fiyatı artıyor.
15:44Minimum 1 Euro'dan başlıyor.
15:466-7 Euro'ya kadar çıkabiliyor.
15:48Boyut boyut fiyat.
15:50Bu parakende satış fiyatı mı? Toptan mı?
15:52Toptan satış fiyatı.
15:53Ne kadar mesafe fiyatlar?
15:55Normalde Türkiye'de çok bilinen bir ürün değil.
15:57Ve turistik bölgelerde, Akdeniz'de ve Ege'de çok yabancı turistlerin kullandığı bir ürün bu.
16:02Biz yeni giriyoruz bu Türkiye pazarına.
16:05Ve biz daha uygun fiyatla veriyoruz.
16:08Aslında böyle bir durum var.
16:10Önümüzdeki süreçte toptancılarımıza daha uygun ürünler vereceğiz.
16:13Normalde 15-20 Euro bandında satılıyor.
16:15Ama biz dediğim gibi 1 Euro'dan başlıyor.
16:176-7 Euro'ya kadar çıktığı için
16:19önümüzdeki süreçte daha uygun fiyatlandırılmış olacak Türkiye'de de.
16:23Efendim eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?
16:26Yani bunu insanlara tavsiye ediyorum.
16:28Plastik ya da organik olmayan ürünler kullandığınızda cildinizde tahrişlere sebep olabiliyor.
16:33Zaman içerisinde doğru temizliği yapılmadığı için cilt hastalıklarına sebep olabilir.
16:39Ama bu sünger organik.
16:41Mikrop ve bakteri barındırmıyor.
16:43Eminim ki yüzünüze bile kullandığınızda onun farkını görebiliyorsunuz.
16:48Birçok cilt hastalıklarına iyi geldiğini biliyorum.
16:49Ama şimdi uzman olmadığım için bilgi vermek istemiyorum.
16:54Biliyorum ki cilde çok daha faydası var.
16:57Efendim çok teşekkür ederim.
16:59Başarılar dilerim.
17:01Ben teşekkür ederim.
17:20Efendim hediyelik yaşa fuarında gezerken Antakya Gaziantep yöresel ürünleri satan bir firmaya denk geldik.
17:27Faruk Bey nasılsınız?
17:29Çok teşekkür ederim sağ olun.
17:31Umarım sizler de iyisinizdir.
17:33Ben de iyiyim efendim.
17:35Çok teşekkür ederim.
17:37Bir Hataylı bir Antakyalı olduğum için direkt böyle gelmek istedim buraya.
17:41Sizi dinliyoruz efendim.
17:43Nasılsınız?
17:44İyi ettiniz sağ olun.
17:46Teşekkür ederim.
17:48İyi olmaya çalışıyoruz.
17:50Hatay'ın durumu belli.
17:52Özellikle Antakya'nın durumu belli.
17:54Ama iyi olacağı kanaatindeyiz.
17:56Herkes elinden geleni yapmaya çalışıyor.
17:58Devlet yetkilileri bir yandan.
18:00Şehrin liderlikleri bir yandan.
18:02Halkımız bir yandan.
18:04Hepimiz bir şeyler yapmaya çalışıyoruz.
18:06Biz oradan ayrılmadık.
18:08Orada üretmeye orada mücadele etmeye devam ediyoruz.
18:11O şehir için bu çok önemli.
18:12Öncelikle böyle girmiş olayım konuya.
18:14Dünyada gastronomi ödülü almış iki tane şehir vardır.
18:18Önce Gaziantep şehrimizi aldı.
18:20Sonra Antakya şehrimizi aldı.
18:22Biz bu iki şehrimizin onuru duyuyoruz.
18:24Biz de bu işe girerken uzun yıllar önce bunu hedeflemiştik.
18:29Zaten temelimizde bir gıdacılık vardı.
18:32Ama bunu biraz daha kurumsal hale getirmeye çalıştık.
18:35Doğal olarak da bu iki şehrin yöresel ürünlerini ya üretiyoruz.
18:39Ya paketliyoruz.
18:40Ya paketliyoruz.
18:42Yani ürünler bir fiillerimizden geçmeden satışa sunmuyoruz.
18:46Kısaca firmanın kuruluş sebebi özü budur.
18:50Türkiye'de dünyada ödül almış iki tane mutfağa bir hakkını tanıtmaktır.
18:56Peki efendim. Ben burada acı biber salçası gördüm.
18:59Bir de şurada reçel.
19:01Acı biber reçeli diyor.
19:03Nedir efendim? Nasıl yapılıyor?
19:05Bu kapya biberden yapılır.
19:07Şimdi acıyla tatlıyı yan yana getirmek nasıl bir şeydir diye düşündüğünüzde
19:12inanılmaz lezzetli bir şeydir.
19:14Evet, bunu biz reçel olarak sunuyoruz.
19:16Ama aslında bunu biraz da sos olarak düşünebilirsiniz.
19:19Yani etlerin yanına özellikle stik restoranlarda bu çok kullanılıyor.
19:23Ciddi şekilde sostur.
19:25Şimdi ben daha önce tatmıştım.
19:27Tattığınızda ilk önce bir tatlısı geliyor.
19:29Sonra yuttuktan sonra acısı geliyor. Doğru mu?
19:32Ben bunu aşka benzetiyorum.
19:33Benzetiyorum.
19:35Önce bir tatlı geliyor. Doğru.
19:37Sonra bir acısı geliyor. Mideye kadar
19:39Siz bundan kurtuluncaya kadar acı tatlı devam ediyor.
19:43Doğru efendim. Peki efendim. Başka neler var?
19:45Bu ürünümüzün adı
19:47Cevizli Kabak Marmeladı
19:49Şimdi ceviz bizim Hatay'ın kabağı ünlüdür.
19:52Kıtır kabak. Ondan mı yapıyorsunuz?
19:54Ondan ürettiğimiz bir şeydir.
19:56Birazdan tadarsınız veya şimdi tadarsınız.
19:59Bunun üzerine hafif tahini döktüğünüzde
20:00Türkiye'de testçili bizde olan bu ürünü tatmış olacaksınız.
20:05Çok teşekkür ederim. Ben başarılar diliyorum.
20:08Çok sağ olun. Elinize sağlık. Hayırlı işler efendim.
20:10İyi ki geldiniz. Sağ olun.
20:30Efendim hediyelik ve hatıra eşya fuarında bir kadın girişimci tarafından kurulan firmanın standındayız.
20:48Yanımızda Enes Bey var. Merhaba Enes Bey. Nasılsınız?
20:50Merhaba. Hoş geldiniz. Çok teşekkür ederim.
20:52İstanbul'da biz bu bohem diyoruz.
20:54Yapmış olduğumuz bu tarzda bohem avizi olarak İstanbul'da Fatma Celebi'nin 2020 yılından beri kendi girişimciliğiyle yapmış olduğu
21:02yaklaşık şu anda da onlarca yüzlerce kadına istihdam sağladığımız bir tarz, bir iş, bir iş kolu.
21:08Şu anda Türkiye'de zaten bu konudaki tek yerli üreticisiyiz.
21:11Yerli üreticisi olmanın yanı sırada kendi insanlarımıza vermiş olduğumuz, özellikle kadın işçilerimize vermiş olduğumuz istihdam sayesinde çok mutluyuz.
21:20Çok da onurluyuz, gururluyuz ve şu anda bu da bizim ikinci fuarımız oluyor.
21:24Daha önce de İzmir'de bir fuara katılım sağlamıştık.
21:27Bu da bizim buradaki ikinci fuarımız.
21:29Burada da kendimizi en iyi şekilde tanıtmak ve göstermek en büyük gayemiz.
21:33Peki Hakan Hanım, ham madde nedir?
21:35Ham maddeler şöyle söyleyeyim, rafya, rattan ve jü tipten yapılan.
21:40Harici de tabii makrome, daha çoğaltılabilir makromeden de yapılan.
21:43İşte sonra savanadan duvar tabaklarımız var.
21:46İşte bunlardan yine aynı şekilde Mısır'da, Orta Doğu'da olan palmiye ağacından yapılan bir ham maddeden duvar tabağı.
21:51Bu tarz ham maddelerle ilerliyoruz.
21:53Rattan dediğimizde zaten aslında bir nevi bambu.
21:55Bambunun daha ince hali, skorulmuş hali.
21:57Zaten burada da aynı görmüş olduğunuz gibi örneklerle bunları betimleyebiliriz.
22:01Bunları işte dediğim gibi atölyede gerek tel imalatı, gerek telinin boyası olsun,
22:07işte boyasından sonraki örüm aşaması olsun.
22:09Hatta örüm aşamasında şöyle bir şeyimiz de var.
22:11Yine dediğimiz gibi Fatma Celik'in tabii burada kendi imkanları dahilinde,
22:15kendi imkanları dahilinde yapılan workshop dahilinde insanlara önce işi öğretiyoruz.
22:18Sonra buna göre işi beraber yapıyoruz.
22:22Öyle söyleyebilirim.
22:24Hepsi el işçiliği burada gördüğümüz her şey aslında.
22:26Efendim şurada bir tepsi var değil mi?
22:28Duvar tabağı mı diyorsunuz?
22:30Duvar tabağı diyor.
22:32Onun mesela perakende satış fiyatı nedir?
22:34İşte siz bunu yapan çalışana ne kadar ücret ödüyorsunuz bunun karşılığında?
22:38Şöyle söyleyeyim.
22:40Şu an görmüş olduğunuz ürünün adet bazı.
22:42Normalde burası 27'li set.
22:44Biz 27 oregano set diyoruz biz bunlara.
22:45Burada sadece bir tane duvar tabağını zaten normalde bize maliyetine direkt bahsediyorum.
22:49Komple her şey dahilinde çünkü biz bunu hesaplıyoruz.
22:51Normalde 200 lira.
22:53Bizim zaten bunun satış fiyatımızda 300-350 lira bandında, bareminden, perakendeydi.
22:57Ayrıca tabii internette işte e-ticaret sitelerindeydi.
23:00Farklı tabii onların da komisyon oranlarını da belirleyerek satışımız oluyor.
23:04Bu komple bir set mi oluyor?
23:06Burası komple bir set evet.
23:08Ve burası da zaten şu an indirimde olan bir set, kampanyamızda olan bir set.
23:10Nedir bu fiyatlar? Seti bir anlatalım.
23:12Şu an 27 set oregano set diyoruz biz buna.
23:13Bu arada işte 440 metrekare hemen hemen bir alan kaplıyor.
23:17Dizilimi tabii ki de biz internette, e-ticaret sitemizde ve web sitemizde kendi dizmiş olduğumuz şekilde yayınlıyoruz.
23:24Fakat hani biz burada müşterilerimize de bunu söylüyoruz, seslenmek istiyoruz.
23:27Kendi istediğiniz gibi bunu dizebilirsiniz, istediğiniz gibi doğaçlayabilirsiniz.
23:30Sonuçta çünkü zaten yaptığımız tasarımın ismi Bohem.
23:33Hani buna da uygun olması için böyle bir şey yapmaları daha doğrusu en doğru olan diye düşünüyoruz.
23:39Peki bu set komple kaç lira?
23:41Şu an internet sitemizde 3000 TL.
23:43Peki bu seti bir kadının yapması ne kadar zaman alıyor?
23:47Şöyle söyleyeyim, hemen hemen bir kadının yapması komple bu seti bir hafta sürüyor.
23:52Aynen bir hafta sürüyor. Avizelerde de genellikle, şimdi örnek vereyim.
23:55Rattanlarda biraz daha süre kısa.
23:57Ama rafyalarda mesela yaz güneşi modelimiz vardı.
24:00Biz yaz güneşi diyoruz.
24:02İşte burada Helen Poppy, sonra işte Kuhen rafya dediğimiz ürün var.
24:07Bottle mesela tığ bir üründür bu.
24:09Bildiğimiz tığla yapılır.
24:10Yapım aşaması bir ila yedi gün diyeyim.
24:13Yedi günde bitiyor öyle söyleyeyim.
24:15Zor bir iştir. İşçiliği çok zor bir ürün.
24:17Makrome mi o?
24:19Yok makrome değil. Bu rafyanın tığdan örülmüş hali.
24:21Aynen.
24:23Peki onun fiyatı kaç lira?
24:25Onun fiyatı şu an yanlış hatırlamıyorsam 4500 TL var emindeydi.
24:28Dediğim gibi işçiliği epey bir zor.
24:30Yapılırken de bayağı bir rafyanın zaten zayiatı oluyor.
24:33Daha zayiat demeyelim de biz de tabii elimizden gelince katma değer yaparak kullanmaya çalışıyoruz.
24:37Artan ürünlerimiz, fire dediğimiz ürünleri.
24:40Ama bunda hem öyle bir durum var hem de haricinde de çok zor bir ürün.
24:44Çünkü tele yapılmıyor.
24:46Tamamen kalıbın kendisine üstünde örülerek yapılıyor yani bu.
24:49Bu şekilde de işte imalatı yapmış oluyorlar.
24:52Çok teşekkür ederiz. Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı?
24:55Bundan sonra da inşallah Türkiye'de en iyi şekilde yurt dışından temsil etmeyi istiyoruz.
24:59Başarılar dilerim. Çok sağ olun.
25:01Sağ olun.
25:10Efendim bir hediyelik eşya firmasındayız. Erdal Bey var yanımızda. Erdal Bey nasılsınız?
25:31Teşekkür ederiz. Sizler nasılsınız?
25:33Bizler deyiz efendim. Önce sizi tanıyalım. Erdal Bey kimdir?
25:36Vallahi bakır hediyelik eşya işi yapıyoruz yaklaşık 25-30 senedir.
25:38Bu işlerle uğraşıyoruz. Babamızın başlattığı bir iş.
25:43Biz de yani daha çok geliştirmeye çalışıyoruz.
25:46Her geçen yıl daha üzerine koyarak işte daha çok geliştirerek günümüzün şartlarına göre uydurmaya çalışıyoruz.
25:52Farklı ürünler çıkartıyoruz.
25:54Peki babanız nasıl başlamış bu işe?
25:56Normalde resim çiziyor bakıra. Normal sület çiziyor mesela.
26:00Vesikalık fotoğraflardaki görseli bakıra yansıtabilecek yani kıymetli bir...
26:05Bir sanatçı yani.
26:07O şekilde bakır işlemeciliği, süslemeciliği olarak başladık işte yaklaşık 30 senedir.
26:12Biz de onun yanında işte çıraklıktan, çocukluğumuzdan beri bu işlerle uğraşıyoruz.
26:17İhracatlarımız var. Yurt dışına ihracat yapıyoruz.
26:19İşte iç piyasada yine müşterilerimiz var.
26:21Yani severek yaptığımız bir mesleğimiz var.
26:23Neler üretiyorsunuz peki?
26:25Bakırdan işte küpelerimiz var. Bakır hediyelik bilekliklerimiz var.
26:28Bakırın enerjisi de çok yüksektir.
26:30Turistik hediyelik eşyalarımız var.
26:31İşte gelen insanlar hediyelik eşya almak istiyor.
26:34Sevdiklerine sonuç itibariyle burayla ilgili bir hediye götürmek istiyor.
26:38Ve uzun yıllar saklanabilecek, hatıra olarak yani duvarlara süsleyebilecek,
26:43işte evlere süsleyebilecek ya da işte buzdolabı, magnetlerimiz var.
26:46Değişik birçok ürünümüz var. Takılar, tokalar, bu tarz ürünler ve yolumuza devam ediyoruz.
26:52Peki benim en çok dikkatimi şu bilezikler çekti.
26:55Bu desenler neye göre seçiyorsunuz?
26:57Tasarımları biz işte yapıyoruz. Sonuçta tasarım ekibimiz var.
26:59Ciddi bir tasarım ekibimiz var.
27:02Yani aslına bakarsanız deneme yanılma birazcık gidiyor.
27:06Argesini yapıyoruz ona göre.
27:08İnsanların yorumlarını merak ediyoruz.
27:10Bazen mesela bazı ürünleri deniyoruz bazı dükkanlarda.
27:13İnsanların tepkilerine göre işte yönlendirmesine göre de birazcık.
27:17Yani işbirliği içerisinde çalışıyoruz müşterilerimizle.
27:19Şu lale galiba değil mi?
27:21Evet, İstanbul konsepti olarak yaptık.
27:23Nazar konsepti, İstanbul konsepti, işte Galata Kulesi var mesela.
27:27Şu mesela kartal mı?
27:30Evet, orada böyle bir melek ve nazar boncu koleji yapılmış.
27:34Farklı farklı tasarımlarımız var ve sürekli güncelliyoruz kendimizi.
27:38Umarım daha iyi yerlere geliriz hem ülkemize hem de...
27:42İnşallah. Peki parakende satış fiyatları nedir bu bileziklerin?
27:46Parakende satış fiyatları bileziklerin 400 lira bandında.
27:50350-400 lira bandında.
27:52İşte ulaştırabileceğimiz kadar yere ulaştırabilmek için mücadele ediyoruz.
27:55Keyifle yapıyoruz yani mesleğimizi.
27:57Efendim elinize sağlık. Başka eklemek istediğiniz bir şey var mı?
27:59Yani bu kadar. İnşallah memleketimiz için güzel şeyler yapmaya devam edeceğiz.
28:03Başarılar dilerim.
28:05Çok memnun oldum. Teşekkür ediyorum. İyi çalışmalar.
28:25İzlediğiniz için teşekkür ederim.
28:56Efendim Tekirdağ'dan merhabalar.
28:59Biliyorsunuz en iyi yatırımlardan birisi de arsa yatırımıdır.
29:03Arsayı uygun fiyatlı iken alırsınız, beklersiniz.
29:07Arsanın çevresinde şehir geliştiği zaman oranın değeri artar.
29:11Siz de oradan daha yüksek para kazanma imkanına sahip olursunuz.
29:15Biz de Tekirdağ'a geldik.
29:17Tekirdağ'da Çerkez'e geldik.
29:19Çerkez'e geldik.
29:20Tekirdağ'da çerkez köy kapaklı, buralarda gelişmekte olan yerlerde de arsalar var.
29:25Biz de bunları öğrenebilmek için, bu arsalar hakkında bilgi alabilmek için
29:30burada Mehmet Karagöz Beyefendiyi ziyarete geldik.
29:33Mehmet Karagoz Beyefendi bir arsa yatırım uzmanı.
29:36Şimdi gideceğiz kendisinden arsalar hakkında bilgi alacağız efendim.
29:40Başlayalım.
29:50Efendim merhabalar, Çerkezköy Kapaklı'dayız yanımızda arsa yatırım uzmanı Mehmet Karagöz Bey efendi var.
29:57Mehmet Bey nasılsınız efendim?
29:58Çok iyiyim, çok teşekkür ediyorum. Hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.
30:01Hoş bulduk efendim, hoş bulduk sağ olun.
30:02Sizinle beraber olmak, sizinle aynı karada olmak bizim için güzel bir ayrıcalık ve mutluluk.
30:07Çok teşekkür ederim.
30:08Teşekkür ederim.
30:09Teşekkür ederim.
30:10Teşekkür ederim.
30:11Teşekkür ederim.
30:12Teşekkür ederim.
30:13Teşekkür ederim.
30:14Teşekkür ederim.
30:15Teşekkür ederim.
30:16Teşekkür ederim.
30:17Teşekkür ederim.
30:18Teşekkür ederim.
30:19Teşekkür ederim.
30:20Teşekkür ederim.
30:21Teşekkür ederim.
30:22Teşekkür ederim.
30:23Bir mukabele efendim bizi ağırladığınız için biz de teşekkür ederiz.
30:24Çok sağ olun.
30:25Çok sağ olun.
30:26Mehmet Bey ben sizi önceden de tanıyorum.
30:27Evet.
30:28Kendinizi iyi yetiştirmiş bir değerli insansınız.
30:29Evet.
30:30Yıllardır bu işlerle uğraşıyorsunuz.
30:31Evet.
30:32Otomotiv işi de var ama bu arsa işine nasıl başladınız?
30:33Nasıl oldu?
30:34Arsa işine biz tam 40 yıl olduğu başlayalım.
30:37Yani arsa işine başladığımızda 1984 yılında memleketimiz Samsun'dan İstanbul'a geldik.
30:45Ve avcılara geldik.
30:47Avcıların yarısı yoktu 1984 yılında.
30:50Esenyurt, Kıraç, Beylikdüzü diye bir yer yoktu.
30:53Küçük bir avcılar ilçe değildi.
30:57Bakırköy'e bağlı bir beldeydi.
30:59Sefaköy küçücük bir yerdi.
31:02Bugün 1 milyon nüfuslu Esenyurt'un daha üstündeki nüfuslu İstanbul'un en büyük ilçesi Esenyurt bizim bu işe başladığımızda sadece küçücük bir köydü.
31:11Sizin başladığınız dönemlerde Beylikdüzü'ndeki bir arsanın fiyatı kaç liraydı?
31:15Şu anda kaç lira? Arada nasıl bir fark oluştu?
31:18Şimdi onu mukayese etmek mümkün değil.
31:21Yani bugün Esenyurt'taki bir arsayı Beylikdüzü'ndeki bir yeri mukayese etmek mümkün değil.
31:27Bedavaydı.
31:28Yani düşünebiliyorsunuz.
31:29Çok basit bir örnek veriyorum.
31:315 bin lira 5 bin lira taksitle peşinansız sattığım Esenyurt'ta bir yeri ben 15 sene sonra kat karşılığı aldım.
31:3910 daire yaptık.
31:40200 metre 175 metre düşmüş imardan 10 daire yaptık.
31:443,5 dairesini toprak sahibine gerisi bize kaldı.
31:48Düşünebiliyor musunuz? 200 metre kadar taksitle arsa almış bir adam.
31:52175 metre kalmış.
31:54Biz oraya 10 daire müteahhitliğini ben yaptım.
31:5610 daire yaptık.
31:573,5 dairesini kime verdik?
31:59Arsa sahibine verdik.
32:02Peki şu anda arsalarınız nerede?
32:04Şu an biz Trakya bölgesinde Tekirdağ'da çalışıyoruz.
32:08Burada bir anı anlatayım size.
32:1018 sene önce burada hiç peşinansız arsa satıyorum.
32:13Bu zaten nasıl buralar?
32:15100 lira 100 lira taksitle hiç peşinansız 2500 liraya verdim.
32:19Şimdi hanımefendi orayı 3 daire veriyorlar yerine.
32:23268 metre kadar yerine şu an 3 tane daire veriyorlar.
32:27Nerede görülmüş 18 yıl önce 100 lira 100 lira taksitle 2500 liraya aldığınız bir yer 18 yıl sonra size 3 tane daire veriyor.
32:36Düşünebiliyor musunuz?
32:37İşte toprağın en büyük özelliği bu.
32:40Hani toprak diyoruz, toprak diyoruz, toprak diyoruz.
32:43Toprak çok kârlı diyoruz.
32:45Ben bunu 40 yıl 100 kere denerdim.
32:47En iyi yatırım toprağın olduğunu ben denedim.
32:50Benim bütün yatırımlarım şu an kendimde.
32:53Hem satıcıyım ama hem de yatırımcıyım.
32:55Hepsi nerede biliyor musunuz?
32:56Toprakta.
32:57Benim bugün 300 bin lira param olsun 300 bin liraya yer bulayım hemen satın alırım.
33:02Düşünebiliyor musunuz?
33:04Pandemiden sonra devremden sonra millet ne yapacak?
33:08Herkes 1200-300 metre kadar yerim olsa da gitsem İstanbul'dan diyor.
33:12Tabii İstanbul'un dışına çıksam.
33:13Evet. İnanın İstanbul'dan cuma akşamı çıkmak mümkün değil İlyas.
33:17Çok haklısın.
33:18Pazar günü de geri dönmek mümkün değil.
33:20Ben onu biliyorum.
33:21Herkesin bir yeri var.
33:22Herkes gitmiş bir çadır kurmuş.
33:24Herkes gitmiş bahçe yapmış.
33:26Çocuklarını artık şeyle tanıştırmış bir şey söyleyebilir miyim?
33:30Esenyurt'ta çocuk nerede yaşıyor?
33:32Apartmanda yaşıyor.
33:33Çocuk kelebekten korkuyor.
33:35Yani düşünebiliyor musunuz?
33:37Yani kelebekten korkuyor çocuk.
33:38İşte onun için insanlar artık bilinçleştiler.
33:41Bütün malını mülkünü hem kazanmak için hem yaşam alanı oluşturmak için.
33:46Zaten bakınız buralarda biz yaşam alanı oluşturduk bu tarlaların içerisinde.
33:50Çünkü şey ülke büyüyor.
33:52Ülke büyütünce insanlar çoğalıyor.
33:54Çoğalınca da yaşam alanlarına ihtiyacımız var.
33:56Tabii ki tarım alanlarına da ihtiyacımız var.
33:58Biz şu an tarım alanlarına zarar vermeden imara yakın olan yerlerden araziler alıp insanlara satıyoruz.
34:05O nokta çok önemli.
34:06Tarım alanları önemli.
34:07Koruma alanında kesinlikle.
34:09Ve ben hükümetimizi alkışlıyorum.
34:11Tarım alanlarını korumaya aldığı için.
34:14Mehmet Bey kahvemizi içelim ondan sonra araziye çıkalım.
34:17İnşallah.
34:18Hadi buyurun.
34:28Efendim her zaman çarşıda, pazarda çekim yapıyoruz.
34:47Fuarlara gidiyoruz.
34:48Bu sefer araziye çıkalım dedik.
34:50Şu anda Ergene'deyiz.
34:51Doğru mu Mehmet abiciğim?
34:52Evet.
34:53Ergene Esenler Mahallesi'ndeyiz.
34:54Çorlu'dan ayrılan Ergene ilçesi Esenler Mahallesi'ndeyiz.
34:57Tekirdağ en hızlı gelişen bir bölge.
35:00İstanbul'a en yakın olduğu için.
35:02Herkes de İstanbul'a en yakın yerden yer almak istedikleri için.
35:06Bizim ağırlıkla bütün çalışmalarımız Tekirdağ'ın ilçeleri, Ergene Muratlı gibi yerlerde işler yapıyoruz.
35:15Pandemiden sonra, Büyük Deprem'den sonra herkes artık buralarda bir 300 metre yarım olsun.
35:21Ama İstanbul'a yakın olsun.
35:23Bir de şöyle bir durumumuz var.
35:24Nasıl Almanya'ya giden, Avrupa'ya giden insanlar oraları bırakamıyorlarsa torunlarını, çocuklarını.
35:31Artık İstanbul'dan da biz memleketimize gidemeyiz.
35:34Memleketimizde çok arazi var ama İstanbul'dan memleketimize gitmek öyle kolay değil.
35:38Çünkü kökenimiz burada.
35:40Burada büyümüşüz, burada yetişmişiz.
35:41Karnımızı burada doyurmuşuz.
35:43Çocuklarımızı burada okutmuşuz.
35:44Çocuklarımız şu an hepsi burada yaşadıkları için bizim de gitme imkanımız yok.
35:48Benim Samsun Terme'ye gitme imkanım yok.
35:50Ben de yazdığımı bu bölgelerde yaptım.
35:532015 yılında Toprak Koruma Kanunu çıktı.
35:56Toprak Koruma Kanunu der ki tarım arazileri bölünmeyecek.
35:59Bir, 2015'ten önce burası böyle.
36:03Bir vatandaş ölmüşse kilisedenleri ayrı ayrı başkalarına satıyor biliyorlar.
36:08Ama 2015'ten sonra ölü varsa er birliği oluştuğu için başkalarına satamıyorlar.
36:13Ya üyeler, kardeşler birbirlerine veyahut da toplu şekilde birbirlerine satacaklar.
36:18Burası örnek veriyorum 5 dönüm bir yerde.
36:21Burası 2015'ten sonra ölseydi vatandaş burayı bir kişiye satabilirlerdi.
36:256 ilçeye bölemezlerdi.
36:27Şu an burası 6 ilçeye bölünmüş bir yer.
36:30Peki bu yol nereden nereye gidiyor?
36:31Buradan Tekirdağ'a, Çanakkale'ye de gidebiliyorsun.
36:34Biraz ileride geçeceğiz.
36:35Otoban var.
36:36Otobanın üzerinde bir yol var.
36:37Dolmuş geçiyorum buradan.
36:38Nasıl?
36:39Minibüs dolmuş, toplu taşıma.
36:40Tabii geçiyor.
36:41Buradan toplu taşıma da var.
36:43Mehmet Bey biz şu anda nereye geldik?
36:45Şu anda biz Tekirdağ Ergene'ye geldik.
36:48Tekirdağ Ergene'yi pek bilmeyebilir bazı vatandaşlarımız.
36:53Tekirdağ Ergene Çorlu'dan ayrılan bir ilçe oldu.
36:57Yani Çorlu çok büyüdükten sonra 6 yıl önce Ergene diye bir ilçe doğdu buradan.
37:03Önemli olan kardeşim burada bir yere sahip olmak.
37:06Böyle bir yerde, böyle bir caddede, böyle bir makinede yerin sahibi olmak.
37:1040 yıldır bu işi yapıyorsunuz.
37:12Kaç kişiye arsa sahibi yaptınız şu anda?
37:14İnan ki istatsizliğini tutmadım ama 10 binlerce kişiye yer sattık.
37:37Efendim şimdi de Ergene'den Muratlı'ya geldik.
37:40Doğru mudur Mehmet abicim?
37:41Evet, Muratlı.
37:42Tekirdağ'ın en güzel ilçelerinden bir tanesi.
37:44Tekirdağ'ın en yakın ilçelerinden bir tanesi.
37:47Muratlı'ya geldik.
37:48Kaç kilometre?
37:4917 kilometre Tekirdağ.
37:51Ve yeni gelişen, yani hızlı gelişen bir yer burası.
37:57Çok hızlı gelişiyor.
37:58Çünkü Muratlı'nın hikayeleri büyük.
38:01Yani birkaç tane hikayesi var Muratlı'nın.
38:03Muratlı'da organize sanayi var.
38:05Hikaye derken neyi kastediyorsunuz?
38:07Şöyle, şehrin hikayesi olması lazım.
38:09Biliyorsanız anlatabiliriz.
38:11Bir şehrin gelişmesi için neler gerekli?
38:14Organize sanayi Muratlı'da var.
38:16Muratlı'da, şöyle söyleyeyim, Tekirdağ'ın en yakın ilçesi.
38:21Muratlı, lojistik üst olacak.
38:23Yani Tekirdağ Limanı'ndan bütün konteynerler buraya gelecek ve buradan tekrar yüklenecek.
38:30Yani üst olacak, lojistik üst olacak burası.
38:35Muratlı'nın en yakın ilçesi.
39:06Muratlı'nın en yakın ilçesi.
39:13Muratlı'nın en yakın ilçesi.
39:16Muratlı'nın en yakın ilçesi.

Önerilen