Ebru Doğdu ile Eğitim 10 Ağustos 2024
Category
📚
LearningTranscript
00:00İbrahim Doğulu'yla eğitim programına hoş geldiniz.
00:02Biraz önce tanıtımda da söylediğim gibi iki tane çok değerli konuğum var.
00:06Bir tanesi Türkiye'nin en güvenilir danışmanlık şirketinin sahibi
00:12sevgili Burak Yılmaz.
00:14Merhabalar hocam.
00:15Bak, bir tanesi demedim. Onlardan bir tanesi demedim.
00:19Evet, fark ettim. Mahcup olarak benim dolayısıyla.
00:22Ama öylesiniz hocam, gerçekten.
00:24Gayret ediyoruz.
00:25Çok güvenilir. Aynı şekilde size de çok güveniyorum.
00:29Sevgili İrem Atakan, MPW.
00:32Okulları, şaşırmayayım diye, Doğu Avrupa Bölge Müdürü, değil mi?
00:36Şimdi benim için İrem'sin.
00:37O yüzden neden diyeceksin?
00:39Çünkü benim gibi danışmanlık yapıyorsun. Onu çok seviyorum.
00:44Biz İrem Hoca'da öğrencilerimizle ne zaman istesek bir kere ulaşabildik kendisine.
00:51Ve gerçekten çok iyi bir okul.
00:53Bizler sizi tanıyoruz ama siz de biraz kendinizi tanıtırsanız
00:56seyircilerimiz öğrenmiş olsun.
00:58Tabii. İrem Atakan Yılmaz ben.
01:00Aslında İngilizce öğretmeniyim.
01:01Yani asıl mesleğimi her zaman İngilizce öğretmen olarak kabul ediyorum.
01:049 senede yaptım mesleğimi. Hem Türkiye'de yaptım, hem Çin'de yaptım.
01:07Hem Tayland'da yaptım.
01:08Çin'de? Onu bilmiyordum ya.
01:09Evet. Ondan sonra da yurt dışı eğitim camiasına girdim diyebilirim.
01:13Önce danışmanlıkla başladım tabii.
01:15Ben Amerikan danışmanıyım aslında.
01:16Çok Ivy League okullarına uzun seneler öğrenciler yetiştirdim.
01:20Oradan geliyorum. Sonra tabii İngiltere tarafı başladı bizim için.
01:23Şimdi de MPW'yle beraber 3 yıldır buradayım.
01:26Yine Türk öğrencilerimiz, işte Doğu Avrupa'daki, yine Bosna'daki,
01:28Sırbistan'daki, Arnavutluk'taki, ne bileyim, Litvanya'daki,
01:33Letonya'daki öğrencilerimizi İngiltere'ye davet ediyorum
01:35ve okulumuza kayıtlarını yapıyorum.
01:37Evet. Ben de Amerikacıydım biliyorsun.
01:39Sonra kendimi İngiltere'de buldum ve ben de İngilizce öğretmeniyim.
01:42O yüzden İrem Hocam'la yani çok ortak noktamız var aslında.
01:46Ama sekümüzde bir öğretmen dominasyonu var zaten hocam.
01:48Değil mi? Çok da güzel değil mi?
01:51Zeynep de öyle. Değil mi?
01:53Yani Zeynep Saka da öyle.
01:55Hani öğretmen biraz daha mı acaba nasıl bir fark yaratıyor acaba
02:04ki bu kadar çok oluyor diye sorduğumda kendime,
02:07hani galiba böyle bir öğrenci seviyoruz, veliyi tanıyoruz,
02:12hani çok veliyi görmüş oluyoruz, değil mi?
02:14Kesinlikle. Tecrübeliyiz yani.
02:16Çıkabilecek sorunları da daha evvelden görebiliyoruz.
02:18Bir de öğrenciyle iletişim biraz önemli açıkçası.
02:20Yani sadece danışma olarak değil ama ben bütün öğrencilerimi
02:23Burak Bey de bilir.
02:24Hem ablaları gibi hem öğretmenleri gibi hareket etmeye çalışıyorum.
02:27Çünkü sadece eğitim de değil bizim yaptığımız.
02:29Öğretim kısmı da var bu işin.
02:31Bir karakterleri de değişiyor çocukların, büyüyorlar.
02:33Dolayısıyla eğitimci olmak bence bir noktada bizi rahatlatan bir şey sektör içerisinde.
02:38Son zamanlarda İngiltere nasıl gidiyor hocam sizin tarafta?
02:41Hocam İngiltere hep kuvvetli. İngiltere hep orada.
02:44Yani öyle bir şey var biliyorsunuz.
02:45Yani çok fazla trend değişir.
02:47Bizim sektörümüzde böyle işte 2-3 yıl bazı ülkeler öne çıkar.
02:51Birileri böyle geri çekilir falan ama İngiltere hep bence hep zirvede yerini koruyor.
02:56Bir de Türkiye'den giden öğrencilere dikkate aldığımızda vize meselesi önemli hocam.
03:01Doğru.
03:02Maalesef yani biz o akademik değerlendirmeleri yaparken ilk sıraya koymasak da bunu kendi içimizde.
03:08Ama bir yandan artık işin operasyonel tarafı da çok önemli oluyor.
03:11Bu konuda da bence dünyanın en tutarlı ülkesi olmayı sürdürüyor İngiltere.
03:15Evet hiç sorun yaşamıyoruz mesela değil mi?
03:17Yani şöyle bazen uzaylı oluyor ama.
03:19Makul devam ediyor hocam.
03:20Yani biz öngörülebilir devam ediyor, makul talepler geliyor falan hani bu çok ülkenin aslında.
03:24Bir de mesela red verecekse de çok nadiren o kadar sağlam bir sebeple geliyor ki ve bunu da çok net yazıyor.
03:33Dolayısıyla orada da danışmanları suç verecek herhangi bir şey de olmuyor.
03:37Kendi açıklamakla uğraşmıyorsun yani.
03:40Eksik evrakta falan da haber verir İngiltere.
03:43Yani önce reddi vermektense şu evrağınız eksik, bu evrağınızda şöyle bir şey eklerseniz tekrar gönderirseniz.
03:48Hani ülkeyi ve aile bir meyilleşme de söz konusu olabiliyor.
03:50Tabii ki daha rahatlatıcı bir şey aile açısından.
03:52Kesinlikle.
03:53Şimdi MPW okullarının bir kere Londra'da ziyaret ettim tekrar geleceğim.
04:00Yeri çok güzel gerçekten ve tabii ki biz hocalar yani yurt şehitim danışmanları böyle Burak Hoca gibi.
04:09Yani öyle kampüs güzelmiş, yeri çok havalıymış.
04:15Hani ilk etapta tabii ki o da bir parametre ama hani eğitime yaklaşımı nasıl ondan biraz bahsedelim.
04:21O önemli çünkü içerik önemli yani hani binadan çok değil mi?
04:25Aslında oradan başlayacaktım ben de.
04:26İngiltere'de liseler, daha önce sizin de aradığınız liselerden arkadaşlarım var.
04:30Hepsinin aslında kendine ait bir tarzı var.
04:32Yani çok oturmuş bir sistem olduğu için İngiltere eğitim sistemi zaten okulların arasında çok büyük dağlar farkları olamaz.
04:38Değil mi?
04:39Evet.
04:39Akademik anlamda.
04:40Çünkü bu çocuklar işin sonunda aynı sınava girecekler.
04:42Tabii.
04:42Çünkü fedaatı işlemek zorundasın.
04:44Sen nedir?
04:44Daha iyi öğretmenleriniz olabilir.
04:46Daha iyi para ödüyor olabilirsiniz öğretmen.
04:48Prestijinize geliyor olabilirler.
04:50İşte ne bileyim sınıf mevcutlarınız daha küçük olabiliyor vesaire böyle farklar olabiliyor.
04:54Biz MPW'de de biraz öyleyiz zaten.
04:56Bizim 9 kişilik sınıflarımız.
04:58GCSE ve A Level'de 9 kişi okuyorlar çocuklar.
05:01Foundation programlarında 12 kişiler.
05:03Dolayısıyla çok böyle birebir ilgiyle aslında devam eden bir eğitim süreci oluyor.
05:07Bunu da başarı getirdiğini düşünüyorum.
05:08Kesinlikle.
05:09En önemlisi mesela sınıfta öğretmenlerine soru sormak için bir sıra beklemek zorunda değiller bizim çocuklarımız.
05:14Ne bileyim bir hata yaptıklarında ya da bir şeyi o an dikkat çekilmesi gerektiğinde öğretmenin vakti çok var.
05:19Sınıfta az öğrenci var.
05:21Bu da tabii başarıyı ister istemez arttırıyor.
05:23Kesinlikle.
05:23Biraz biz öğrencilere ne diyeyim genç yetişkinler olarak bakıyoruz.
05:28Aynı şekilde onlardan da böyle bir beklentimiz var.
05:30Her öğrencimle mülakat yapıyorum ben.
05:32Ve her mülakatta söylüyorum.
05:33Diyorum ki seni okulda yapman gereken şey belli.
05:36Sen bir öğrencisin.
05:37Saatinde dersine geleceksin.
05:39Ödevini yapacaksın.
05:40Herkese saygılı olacaksın.
05:41Gerisini okula bırak.
05:43Çünkü biz zaten seni eğiteceğiz.
05:45Sen sadece kendilikli bir birey olma.
05:47Aynen öyle yeterli.
05:48Çünkü ben öğretmenlerime güveniyorum.
05:49Sisteme güveniyorum.
05:51Ne bileyim her şeyi sunuyoruz sana zaten.
05:53Bazen diyorum ki hatta dokuz kişi olduğu için sınıf masanın altına saklanman lazım diyorum.
05:57Yani öğrenmemek için kulağını kapatman lazım.
05:59Gerçekten.
06:00Çok zor bir şey sabahın akşama kadar.
06:02Evet yani.
06:03Yoğunluk programları hocam.
06:04Bunlar dil okulu programları gibi de değil.
06:06Bütün gün okuldalar ve o hocalarla o kadar az kişiyle.
06:10Evet tabii.
06:11Yani bizim tarzımız biraz o anlamda ayrılışıyor.
06:13Tabii sizin dediğiniz gibi biraz lokasyonumuz ayrışıyor.
06:15Çünkü Londra'da South Kensington'dayız biz.
06:18Biraz böyle kalburisli bir bölge.
06:19O yüzden hani şehir okulu diye geçiyoruz.
06:22Havalı.
06:22Evet havalı.
06:23Evet şimdi efendim şöyle bir toparlayayım.
06:26İngiltere'nin en köklü okullarından bir tanesi.
06:29Ve yeri de gerçekten çok keyifli bir bölgede İngiltere'de.
06:33Şimdi yer neden önemli?
06:35Bir, güvenlik açısından önemli.
06:37İki, şehir çocuğuysa şehir istiyorsa önemli.
06:41Ve bu sınıf mevcudu çok önemli biliyorsunuz.
06:45Dokuz kişilik ya da on iki kişilik sınıflarda okuyor çocuklar.
06:48Daha detaylı, hani okulu daha iyi tanıyalım derseniz eğer
06:52Ebru Doğdu Official'a ya da İrem Atakan'a ulaşabilirsiniz
06:56Instagram hesaplarında.
06:58İngiltere'yle ilgili...
07:00Mesela hocam, nasıl öğrencileri yönlendiriyorsun İngiltere'ye?
07:06Hangi tip öğrencileri?
07:07Hangi öğrenciler mi hocam?
07:08Yani aslında bizim en azından danışmanlık tarzımız
07:12biraz daha sürece yayılmış ve öğrencinin ihtiyaçlarını önce
07:17bir belirsizliği varsa hedeflerini tespit etmek üzere kurulu hocam biliyorsunuz.
07:21Evet.
07:22Şimdi ondan sonra aslında tek bir ülkeyle hareket etmediğimiz
07:25çok durum oluyor bizim için.
07:27Evet.
07:27İşte eş zamanlı olarak iki ülke, bazen eş zamanlı olarak
07:31hangi ülkede olduğuna bakmaksızın iki üç okul arasında tercih yapabiliyoruz.
07:34Hıh.
07:35Ya da aynı anda başvurular yapabiliyoruz.
07:36Hem bu lise seviyesinde olabiliyor hem üniversite seviyesinde olabiliyor.
07:40Ama tabii İngiltere'nin bütçesel anlamda bir kere doğal bir filtresi var.
07:45Yani bunu ihmal etmemek lazım.
07:47Dolayısıyla başta evet, bu benim limitlerim içinde diyen öğrenciler ve aileler
07:52daha direkt muhatabı.
07:55Belli başka bölümler var.
07:56Yani İngiltere'de okur bu öğrenci dediğimiz.
07:59Buna hazırlayan yerleri orada odak noktasına aldığımız yoğun bir süreç.
08:05Şimdi şöyle, bir de İngiltere'de biraz önce hocam söylüyor çok doğal bir filtre var.
08:11Şimdi finansal doğal bir filtre var.
08:13Evet.
08:14Fakat şöyle derim ben hep.
08:16Eğer finansal olarak kaldırabiliyorsanız İngiltere bir numaradır.
08:21Öyle mi?
08:21Eğitimde bence.
08:23Dolayısıyla böyle okullara gerçekten gücü varsa velileri yönlendiriyoruz.
08:29Burak hocam da, ben de.
08:31Şimdi sizin toplam kaç kampüsünüz ve kaç öğrenciniz var?
08:36Bizim üç kampüsümüz var.
08:37Londra, Cambridge ve Birmingham. Üç şehirdeyiz.
08:40Londra, Cambridge ve Birmingham'da var. Evet.
08:43Birmingham biraz Türkler için yeni bir şehir.
08:45Evet.
08:46Biraz daha tabii ki az Türk öğrencimiz var orada ama ilerleyeceğini düşünüyorum.
08:49Her okulun tabii nüfusu farklı.
08:51En büyük okulumuz Londra'da.
08:52650 kişiyiz Londra okulumuzda.
08:55Bu 650 kişinin %60'a yakını İngiliz zaten.
08:58Biz sadece %40 yabancı öğrenci kabul ediyoruz.
09:00Diğer okullarında da bu rakam 70-30 gibi düşünebilirsiniz.
09:03Aslında NPW bir İngiliz koleji.
09:05Yani bundan işte 50 yıl önce kurulmuş.
09:08Geçen sene 50. yılımızı kutladık biz.
09:091973 kurulumluyuz.
09:11O zaman da Oxford ve Cambridge öğrenci yetiştirmek için açmışlar zaten.
09:15O yüzden akademik bir okul burası.
09:17Mander, Portman, Woodward üçü de Cambridge mezunu.
09:19Öğretmenler.
09:20O şekilde kuruyorlar okulu.
09:22Aynı sistemi devam ettiriyoruz.
09:23Çok böyle büyük binlerce kişi olmak yerine
09:25nüfusu da az olduğu için sınıflarda da mevcut.
09:28650, 350, 250.
09:30Yani 1500-1600 kişilik bir nüfusumuz var toplamda.
09:33Birmingham bu arada İngiltere'nin en büyük ikinci şehri.
09:36Tabii, tabii.
09:37Yani küçük bir yer gibi algılıyor.
09:39Aslında ilk bahsettiğimizde pek bilinmeyebiliyor Türkiye'de.
09:41Ama aslında evet. Biraz detaylandırınca.
09:43Ve hem çok büyük hem çok ciddi bir öğrenci popülasyonu var.
09:48Yani kesinlikle düşünülmesi gereken bölgelerden biri.
09:52Bir de İngiliz hükümeti birkaç senedir Birmingham'da bir yatırım yapıyor.
09:55Tamamen şehri yenilediler.
09:56Bazı firmaların headquarter'ları taşındı.
09:59Bazı finans bankaların yine merkezlerini taşıdılar falan.
10:02Bir şehrisi değişti Birmingham'ın.
10:04Açıkçası Londra'ya yakınlığı da çok önemli.
10:06Bir buçuk saat Londra'ya Birmingham.
10:08O yüzden aslında çok değerlendirilebilir bir noktada.
10:11Fiyat olarak da bakarsanız yarı yarıya.
10:13Yani hem konaklama hem yeme içme hem eğitim ücreti
10:15neredeyse yarısına tekabül ediyor.
10:17O yüzden kafamızda bir önyargı oluşmamak lazım Birmingham'la ilgili.
10:20Bir de şunu ekleyeyim özür dilerim.
10:21University of Birmingham'da çok iyi okutuş.
10:23Tabii tabii tabii çok iyi okutuş.
10:25Oradan mesela bizim gelme hocalarımız var.
10:27Tıp öğrencilerimizi onlar yetiştiriyorlar.
10:29University of Birmingham'da da çok sıkı ilişkilerimiz var okul olarak.
10:31Harika.
10:33Hocam tam tıp demişken ben bir bir şey sorsam çok mutlu olacağım.
10:36Daha önce de öğrencilerimiz oldu hocam.
10:38Özellikle şimdi İngiltere her bölümde de o kadar
10:42ne olur gelin herkes gelsin falan diyen bir ülke değil.
10:47Örneğin tıp bölümlerinde hocam.
10:48Oldukça zor yerleşmek ve tıp foundation ya da tıp hazırlığını da veren çok az yer var.
10:54Ama çok da sorulur ısrarla.
10:56İngiltere'de nasıl tıp okuyabiliriz?
10:58Nasıl hukuk okuyabiliriz?
10:59Ya da belki buraya ekleyeceğiniz başka bir bölüm varsa dişçilik, eczacılık gibi.
11:03Onların hepsi çok böyle benzer aslında bölümler.
11:05Buralarda böyle bir talep geldi.
11:07Hemen alo diyebildiğimiz okullardan birisi olduğumuz için aslında bunu sormak istiyorum.
11:11Orada nasıl bir strateji izliyoruz?
11:13Ne yapıyor çocuklar?
11:14Şimdi aslında İngiltere'de tıp ya da işte benzeri bölümleri söyleyeyim.
11:16Okumanın iki yolu var.
11:17Ya A-level tarafından gider öğrenciler.
11:19Son iki senelerini İngiltere'de okuyarak A-level olarak devam ederler ki bu en sağlam yöntemidir.
11:24Biri de foundation programlarından ilerleyebilirler.
11:26Artık burada liseyi bitirmiş, belli bir yaşa ulaşmışsa tekrar A-level'a dönmek yerine
11:30dediğiniz gibi tıp foundation'a ilerliyor öğrenciler.
11:32Burada önemli olan şu.
11:33İngilizce seviyesi o kadar önemli ki.
11:35Mesela şu anda YKS açıklandı biliyorsunuz.
11:38Dediğiniz gibi tıp hedefleyenler, giremeyenler vesaire ben de çok telefon alıyorum.
11:42Ama eğer öğrencinin en azından 6,5-7 A-yaz seviyesi diyebileceğimiz bir İngilizcesi yoksa
11:47anında tıpa yetişmek diye bir şey söz konusu değil.
11:49Çünkü UKET'e hazırlanacaklar, BIMET'e hazırlanacaklar.
11:51İngiltere'nin tıpa giriş için ayrı sınavları var yaptığı.
11:54Yine hukuk için aynı şekilde ELNET'e hazırlanacaklar.
11:57Bu da belli bir İngilizce seviyesi olmadan çok mümkün olmuyor.
11:59O yüzden asıl baktığımız şey o aslında.
12:01Hocam burada biz zaman zaman Ebru Hocam'la da konuşuyoruz.
12:04Şimdi şöyle bir yanılgı oluyor.
12:06Belki vurgulamak lazım hocam.
12:08Ya hallederiz.
12:09İngilizcesi fena değil.
12:10Dizi izliyoruz, film izliyoruz, İngilizce kitap okuyoruz falan.
12:13Yani aslında...
12:14Derdini anlatıyor hocam.
12:15Evet. Yani iki kademe biz hep ayırıyoruz hocam.
12:19Diyoruz ki bir, evet giriş için yeterli bir seviye var.
12:22Bunu yakalamak zorundayız.
12:23Bu işin hani pasaportunuz yoksa vize alamazsınız gibi bir koşulu.
12:28Ama bir de orada başarılı olması, orada kalıcı olması, orada devamlılığı.
12:31Bu eğitimi sürdürülebilirliği de çok önemli.
12:34Dolayısıyla diye cümleye başlayan uzun uzun şeyler söyleyeyim.
12:37Olsun. Biz bir girelim.
12:39Hallederiz deniyor.
12:41Aslında onu da vurgulamış oluyorsunuz siz yerinize.
12:43Ben biraz dürüst olmak açısındayım bu anlamda.
12:44Çünkü biz insanların geleceklerini şekillendiren taraftayız.
12:48Bir hayal balonu satmak da, bir hayal balonunu insanlara hayal ettirmek de istemiyorum.
12:52O yüzden özellikle çocuklarla ilgili.
12:54Şimdi veliler, sonuçta belli yaşlı insanlarız.
12:57Belli tecrübelerimiz var.
12:58Ama 17-18 yaşında bir çocuğa yarattığınız hayalin hayal kırıklığı daha büyük oluyor.
13:02Çok.
13:02O yüzden bu noktalarda...
13:03Vicdanlar yapamamalısın zaten.
13:04Aynen öyle. Çok daha dürüst hareket ediyorum yani.
13:06Ama şöyle yaptığım öğrencilerim oldu mesela bu sene.
13:08İngilizcesi biraz şeymiş de ama bu sene o zaman İngilizceyi tamamlıyoruz.
13:11Türkiye'de ya da bir yerde.
13:12Her neyse.
13:13Hocam.
13:14Seneye bu zamanlar yine bakalım.
13:16Eğer hazırsak o zaman ülket sınav tarihimizi alırız.
13:19Foundation'ımıza başlarız gibi.
13:20Hocam orada çok daha net hedeflediğimiz bir şey varsa eğer,
13:24bir elma varsa bu işin ucunda,
13:25bir sene kayıp o yaşta bence hiç önemli değil.
13:28Hiçbir şey değil.
13:29Çok daha iyi hazırlık, çok daha kendini güvende hissedeceği,
13:31çok daha dik yürüyeceği şekilde başlayacağı bir eğitim.
13:33Çok doğru.
13:34Bu bir de çok daha yüksek olur.
13:35Kolayca.
13:35Aynen öyle.
13:36Şimdi bu yaz okullarında bu öğrenci oranlarıyla ilgili,
13:43yani uluslararası öğrenci oranlarıyla ilgili her yıl artan bir sorun yaşamaya başladık.
13:50Doğru.
13:50Dolayısıyla bu sadece yaz okulunda değil.
13:52Hani korkumuz ileride acaba bütün akademik yıla da mı yansıyacak?
13:57Burada tabii ki bu güvenilirlik kime kalıyor?
14:02Okulun danışmanla,
14:05agentiyle paylaştığı...
14:07Transparanlığa kalıyor.
14:08Evet, ona kalıyor.
14:09Yani ya da sağlam duruşa kalıyor.
14:12Orada kastettiğim şu, tamam benim kotam doldu arkadaşım.
14:16Yani ben daha fazla Türk öğrenci alamam.
14:18Ben daha fazla Çin öğrenci alamam gibi.
14:22Şimdi sizin buradaki politikanız nasıl?
14:25Yani uluslararası öğrenci oranını nasıl dengeliyorsunuz?
14:29Şimdi belli yüzeler var bizim tuttuğumuz.
14:30Dediğiniz gibi benim partnerlerim, agente partnerlerim çok iyi bilirler.
14:34Benden şunu duymuşlardır.
14:35Doldu.
14:36Evet.
14:36Özellikle yaz okulundan.
14:38Çünkü şöyle bir şey var.
14:39Özellikle yaz okuluna giderken öğrenciler iki hafta, üç hafta neyse kısıtlı bir süreleri var.
14:43Bu süre içerisinde ben dokuz kişilik sınıfa altı sınıf Türk koyarsam bir anlamı yok zaten.
14:49Dolayısıyla biraz bu tabii ki okulun maddiyatıyla da ilgili.
14:52Eğer finansal anlamda bu size izin veriyorsa ben her sınıfa üç Türk koymaya kabul ettim bu sene.
14:57Dokuz kişilik sınıflarının hepsinde üç tane Türk öğrenci var.
15:00Gerçekten de hepsinde var bu arada.
15:01Onu da söyleyeyim.
15:02Buramıza kadar doluyuz.
15:04Bugün size bahsettim.
15:05UKES'in analizinde de çıktı.
15:07Bu sene İngiltere'den, pardon Türkiye'den İngiltere'ye gitmek isteyen öğrenci sayısı yüzde 38 artmış.
15:12Evet.
15:13Şimdi bu yaz okullara da yansır, akademik programlara da yansır, hepsine yansır tabii ki.
15:16Tabii ki, tabii ki.
15:17Burada okulun verdiği bir karar.
15:18Yani benim okulum biraz daha haşa evet haklısın.
15:21Eğitim açısından bu doğru ve böyle yapalım diyor.
15:24Ama her yer bunu söylemeyebilir.
15:26Çünkü uzun vadede repütasyonun bozulacak.
15:29Gelmeyecekler yani bir süre sonra.
15:31Oradaki dürüstlük de ve dediğiniz gibi transparan olmak da bence çok önemli.
15:36Verimlilik önemli.
15:37Verimli karar, evet.
15:38Çünkü ben yurt dışı eğitimi her zaman bir yatırım olarak görmesini isterim Veli'nin.
15:43Yani çocuğuna yaptığı bir yatırımdır, çocuğunun geleceğini.
15:46Eğer ben iki haftalık eğitim ücreti ödüyorsam ve karşına bir verim alamayacaksam
15:50bir anlamı yok yaptığım işin.
15:51Kesinlikle.
15:52Dolayısıyla baştan her şeyi çok net bir şekilde Veli'yle de danışmanla da görüşmek lazım.
15:56Kesinlikle.
15:57Kaldı ki iki haftalık, üç haftalık programlar hocam gerçekten
15:58yani çok konserve programlar zaten.
16:00Dolayısıyla tabiri caizse sineğin yağının çıkarılması gereken,
16:04maksimum verimin alınması gereken programlar olduğu için.
16:06Ama bu sene hocam çok ciddi bir bununla alakalı şey var.
16:11Evet sıkıntı var.
16:12Onu da ayrı bir bölümde konuşacağım.
16:14Git gide doluyorum yani o konuda.
16:16Şimdi hocam konaklamayla ilgili destek de veriyorsunuz değil mi?
16:21Her ülke için.
16:22Yani İngiltere olur, Avrupa'daki diğer ülkelerde de.
16:26Hocam her ülke için veriyoruz.
16:27Keşke vermesek dediğimiz en sevmediğimiz salandır konaklama Avrupa'da her geçen yıl zorlaşıyor.
16:33Ben onu öyle formülize ediyorum hocam.
16:35Sürekli sabit bir arz var aslında.
16:38Yapı suluğu değişmiyor Avrupa'da çoğu ülkede en azından böyle.
16:41Ama talep sürekli artıyor bir tek Türkiye'den değil bütün ülkelerden.
16:44Bu konuda aslında en rahat olduğumuz yerlerden birisi İngiltere diyebilirim.
16:47Hatta ben böyle bazen sunumlarda falan da hocam diyorum ki
16:50yani bir bizim mesleğimiz varsa bir uluslararası eğitim diye bir şey varsa
16:54bunun fikir babası da çıktığı yerde kuvvetle muhtemel İngiltere'dir.
16:59Bunun en kurumsallaştığı, en moda moda ihtiyaçları karşıyayken
17:04mesela biz bu çok ülkede devlet yurtlarına ilk yıl kesinlikle gidemiyoruz.
17:09Gidemiyoruz yani o sıralarda yer alamıyoruzken
17:12işte İngiltere öncelikliyor mesela yabancı öğrenciyi, yurt dışından gelen öğrencileri.
17:16Biraz bu işi biliyoruz İngiltere'de.
17:17Biliyor evet yani kurumsal bir şekilde yapıyor hocam.
17:20Ciddi yapıyor.
17:21Ben öğrenci oluyorsam burada benim de sorumluluklarım var diyor.
17:24Çok önemli bir artı karşı tarafta o ekip çalışması açısından.
17:27Sizinkiler nerede konaklıyor?
17:30Hangi şehirde?
17:31Londra'dan bahsedelim.
17:32Londra'da üç yurdumuz var.
17:34Sonra Birmingham'a geçelim.
17:35Sonra Birmingham'a evet.
17:36Anlaştık. Londra'dan üç tane yurdumuz var bizim.
17:38Asıl boarding binamız var. Yeni bir bina.
17:41Burak Bey görmüştür belki. İki sene oldu açalı.
17:44Bütün odalarım tek kişilik. Hepsinin kendi banyosu var.
17:47Natural History Museum manzaralı. Müthiş bir boarding binamız var.
17:51Orada 14-15 yaş öğrencim konaklıyor.
17:53Çünkü İngiltere'de biliyorsunuz yaşa göre kurallar değişiyor.
17:57Yaşa göre beklentiler değişiyor.
17:58Ya da sizin de sunmanız gereken şeyler değişiyor.
18:01Orası 14-15 yaşa uygun bir yer.
18:03Kendi belirtmenleri var. Orada onlarla beraber yaşıyorlar.
18:06Ve belirtmenleri, öğretmen aslında ama derse girmiyorlar.
18:09Tek işleri öğrencilerin well being dediğimiz.
18:12Yani iyi, sağlıklı ve mutlu halde yaşıyor olmaları.
18:14Aynen öyle. Ve güvenlikleri tabii ki bir taraftan.
18:17İki tane de okula yürüme mesafesinde yurdumuz var.
18:20Orada artık 16, 17, 18, 19 yaş öğrencilerimiz yaşıyor.
18:23Yine bütün odalar tek kişilik. Hepsinin kendi banyosu var.
18:26Bazılarının mutfağı da içinde. Daha böyle stüdyo daire tarzında.
18:30Fiyatları da ona göre değişiyor tabii.
18:32Yani bizim aslında amacımız öğrencilere şunu sağlayabilmek.
18:36Biz sana her şeyi veriyoruz. Tek yapman gereken başarılı olmak.
18:39Evet.
18:40Yani sadece görevini yerine getir. Gerisini biz çözeceğiz.
18:43Ben MPW'da öğle saatlerine gitmiştim. Bir görüşmeye sizde.
18:49Yemek hazırlanıyor.
18:50İşte orada açık büfe vardı. İşte o tarafta falan.
18:55Böyle oldum gittim. Dedim sanki beş yıldızlı bir oteldeyim.
18:58Ve biliyorsun Türk çocukları için yemek, yemeğe alışmak.
19:04Değil mi? En çok gelen şikayet. Aç kaldım hocam.
19:06Niye aç kaldın çocuğum? Ben işte onu yemedim, bunu yemedim.
19:09Ama sizde öyle de bir fark gördüm ben.
19:12Yani ve hatta yemek yedim.
19:14Hatırlıyorsun. Çok sevindim.
19:16Yemek de yedim.
19:17Yani şimdi tabii bu tür danışmanlıklar kıymetli.
19:22Yani biz bir okul önerirken tabii ki hepsine gitmemiz mümkün değil.
19:26Ama gidebildiğimiz kadarına gidip sizin gözünüz kulağınız olmaya çalışıyoruz aslında.
19:32Yani yemeğini de yiyorum. Yurdunu da geziyorum.
19:36Hani işte bu programı da o yüzden yapıyorum zaten.
19:40Çekiyorum da orada görüntüleri ki hepsine gitmeleri mümkün değil çünkü velilerin.
19:44Değil mi?
19:45Yani ben gördüklerimden çok memnunum.
19:49Öğrencilerim de memnun bu arada.
19:51Şimdi hocam bu soruyu ikinize de soracağım.
19:56Şimdi İngiltere eğitim sisteminin en pozitif yanı ne sence?
20:02Hocam İngiltere eğitim sisteminin en pozitif yanı bence bir içeri alan kendisine...
20:09Yani öğrenciyi kucaklayan bir sistem bence İngiltere.
20:12Birçok ülkenin aksine.
20:14Yani biz ayrı ayrı belki şöyle bir avantajımız oluyor hocam bizim.
20:18Farklı farklı ülkeler yani Asya ülkelerinde öğrencimiz var.
20:20İşte Avrupa'nın farklı yerlerinde öğrencimiz var.
20:23O kıyaslamayı yaptığımızda ben çok...
20:25Gel bakalım bir otur.
20:28Bizim yöntemimiz bu.
20:29Yöntem öğreten bir eğitim sistemi İngiltere.
20:32Öğrencilik becerilerini bence çok geliştiren bir ülke.
20:35Yani kuralım bu. Ne yaparsan yap demiyor.
20:39Aslında nasılını öğretiyor.
20:41Bir öğrencimiz vardı hocam şey demişti.
20:43İnternette bulabileceğiniz hiçbir şeyi burada size anlatmayacağız dediler bize ilk gün demişti.
20:49İngiltere'de üniversiteye gittiğinde.
20:51Dolayısıyla aslında daha yöntemini balık tutmayı öğreten bir eğitim sistemi olduğunu ben düşünüyorum.
20:55Çok pragmatik bir eğitim sistemi olduğunu düşünüyorum.
20:58Bu bazen biz böyle olursa anlamda kullanırız ama aslında bu kadar kariyer odaklı ve yatırım diye baktığımız bir alanda
21:03pragmatik oluşu, sonuç odaklı oluşu aslında direkt evet tamam ben buraya şunun için geldim
21:08ve bana bunu kazandırdı dedirten ülkelerin bence başına geliyor İngiltere.
21:13Doğru. Sizin için?
21:14Evet benim de ilk aklıma gelen şey aslında benzer bir şey değil.
21:17Çok öğrenci yanlısı, öğrenci dostu olduğunu düşünüyorum sistemsel olarak.
21:21Yani GCC'de baktığınızda, A Level'de baktığınızda, Foundation'da baktığınızda
21:25aslında temel amaç öğrencinin öğrenmesi gerekeni öğrenmesini öğretmek.
21:30Ben hep öğretmenliğe de öyle baktım hayatımda.
21:31Benim bir İngilizce öğretmenim vardı kulakları çınlasın Ali Ülker.
21:34İngilizce öğretmenim, sınıf öğretmenim aynı zamanda lisede.
21:36Ben öğretmen lisesi mezunuyum.
21:38Yani 14 yaşından beri bir öğretmen olmanın bilinciyle büyütüldüm.
21:41Ve bana öğretmenim derdi ki sen İngilizce öğretmiyorsun.
21:44Sen İngilizceyi nasıl öğreneceklerini öğretiyorsun aslında.
21:47Ve bunu bir şekilde göstererek, dediğiniz gibi sistemini anlatarak öğretmeniz gerekiyor.
21:51Bence İngiltere bu konuda çok iyi.
21:53Yani sistemsel olarak gerçekten başarılı buluyorum.
21:56Hani burada da özel okullarda çalışmış bir İngilizce öğretmeniyim.
21:58Yurt dışında da çalışmış bir İngilizce öğretmeniyim.
22:00Bence önemli olan sistem ve inatla bunu yürütmek.
22:03Yani bizdeki gibi ya da başka ülkelerdeki sürekli değişen bir sistem yok.
22:06Ya da takip etsem danışman İngiltere'yi takip ederken daha rahat takip eder.
22:10Kesinlikle onu söyleyecek.
22:11Evet, evet.
22:12Her şey bellidir yani. Kural bellidir, nizam bellidir.
22:14En az olumsuz sonuç aldığımız, sisteme dahil olduktan sonra en az olumsuz sonuç aldığımız ülke hocam İngiltere.
22:21Tam olarak onu söyleyecek.
22:22Yani danışmanı rahat ettiren bir ülke.
22:23Bu aslında o kapsayıcılığı da gösteriyor.
22:25Yani bir sürü yaşamsal destek, akademik destek, belki oradaki mentörlük vesaire.
22:30Tamamıyla böyle kuşatan bir sistem olması büyük avantaj.
22:32Bir de uluslararası öğrenci yapısını bir mevzu olarak ele alıyor İngiltere.
22:36Evet.
22:36Yani hem politikasında hem ekonomisinde her yeriyle bunu inceleyen bir ülke.
22:41Dolayısıyla bu ne kadar değer verdiğini de gösteriyor aslında.
22:43Bir de İngiltere şöyle, çok uluslararası bir ülke.
22:47Tabii.
22:47Yani zaten öyle.
22:51Dolayısıyla en az bence çocukların kendilerini dışlanmış hissettiği ülkelerden biri.
23:01Yani direkt sanki orada bir puzzle var.
23:04Ve bizim çocuk gidiyor, tak diye orada boşluğa sığıyor gibi bir şey aslında.
23:11Doğru.
23:12Ben en çok o tarafını seviyorum.
23:14Şimdi NPW'da hangi programları sunuyorsunuz?
23:19Onları böyle tane tane anlatalım ki.
23:23Çünkü şimdi bir dakika, liseye mi gidecek, yaz okuluna mı gidecek?
23:26Ne yapacak? Bu çocuk orada foundation mu okuyacak? Değil mi?
23:29Hepsini şöyle bir sıralarsak çok güzel olur.
23:31Biz şimdi 14 yaşından itibaren öğrenci alıyoruz.
23:33Aslında burada 8. sınıfı bitirmiş ya da 9. sınıfı bitirmiş öğrencilerin hepsi bizim öğrencimiz olma yetkinliğindeler.
23:39Tabii ki İngilizce seviyeleri önemli burada.
23:41Önce öğrenciler GCSE ile başlıyorlar.
23:432 yıl GCSE okuyorlar.
23:45Ondan sonra 2 yıl A-Level okuyorlar.
23:47Sonra üniversiteye devam ediyorlar.
23:49Bu aslında klasik dediğimiz bir yöntem de yok.
23:52Ama bunun dışında tabii ki 9'u burada okuyup 10'da gelen, 1 sene GCSE okuyan,
23:56üzerine A-Level tamamlayan öğrencilerimiz de var.
23:59Tamamını burada tamamlayıp foundation'a gelen öğrencilerimiz de var.
24:02Burada biraz demin Burak Hocam'ın dediği gibi analiz etmek ve ihtiyaca karşılık bulmak aslında.
24:07NPW'de aslında benim en çok sevdiğim, okulumda gurur duyduğum taraflarından biri şu,
24:11biz biraz flexible'ız bu konuda.
24:13Öğrencinin ihtiyacına göre, örnek veriyorum bir öğrencinin İngilizce seviyesi biraz daha aşağıda kalabiliyor programa göre.
24:18Biz A-Level için 5.5 istiyoruz, IS derecesi.
24:215'te kalıyor mesela bazen öğrenci.
24:23Hemen ona göre bir pre programımız var.
24:25Hemen bir pre-sessional'ımız var.
24:27Amacımız, olması gereken süre içerisinde öğrenci eğitimini tamamlasın.
24:31Ekstra bir süre, ekstra bir para, ekstra bir yatırım haline getirmeyelim istiyoruz bazı şeyleri.
24:36O yüzden böyle programlardan bahsederken öğrencinin yaşı çok önemli.
24:39O yüzden dil seviyesi çok önemli.
24:41Ona göre tabii ki üstüne eklenebiliyor.
24:43Ama ister 4 yıl okur, ister 3 yılı, ister 2 yılı, ister 1 yılı.
24:47Yani 2 yıl GCSE, A-Level programları var, GCSE programı var, foundation var, değil mi?
24:55Peki şunu tercih ediyor musunuz?
24:57Yani GCSE'yi sadece tek bir yıl okuduğunda çocuk zorlanmaz mı?
25:02A-GCSE alıyorlar o zaman.
25:03International GCSE.
25:05Ona göre bir müfredatı okuyorlar.
25:07Yani iki yıllık GCSE programını sıkıştırıp bir yıla getirmiyor sistem.
25:11Zaten bir yıllık müfredatla okuyorlar.
25:13O yüzden hiçbir sıkıntı çekmiyoruz.
25:15Bizim çocuklarımız eğer İngilizcesi yeterliyse GCSE'de çok rahat geçiyorlar.
25:18Hiçbir sıkıntı yok.
25:19Peki. Foundation programlarını seviyor musun hocam?
25:22Hocam, foundation programlarını…
25:24Şimdi evlat ayırmayalım hocam. Çok program var bizde.
25:27Onu çok seviyorum, bunu az seviyorum dememeye gayret ediyorum.
25:31Ama çok faydalı buluyorum.
25:32Ben de çok faydalı buluyorum.
25:34Foundation bu arada müfredat hazırlık programıdır.
25:37Yani çocuk bizdeki gibi değildir.
25:40Hazırlık okuyacak dendiği zaman sadece İngilizce görmez.
25:43Hangi bölümü hedefliyorsa üniversitede, o bölüme hazırlık yılıdır foundation.
25:51Yani bizde hemen dil hazırlığına gidiyor akıllar.
25:55Evet hemen oraya gidiyor.
25:56Ama İngilizcemiz iyi diyor.
25:59Ama işte az önce bahsettiğimiz sisteme aslında entegre olduğun bir yıl.
26:05Okuyacağın alana entegre olduğun, ona dair ön bilgileri aldığın bir yıl.
26:08Bir de adaptasyon yılı. Çok güzel bir yıl bence.
26:10Hocam şeyi okumuştum bir yerde.
26:13İşte bir yakın kaybetmek gibiymiş hocam.
26:14Bir yer değiştirmek, ülke değiştirmek.
26:17Travmatik bir süreç zaten.
26:19İnanmıyorum.
26:20Bir sürü yükle zaten o yaşta bir çocuk.
26:22Aileden ayrılıyor, ülkesinden ayrılıyor falan hocam.
26:23Çokça yaşıyoruz biliyorsunuz siz de, öğreneceğimizde de.
26:26Dolayısıyla aslında bir tarafıyla da böyle işin bir duygusal tarafından da baktığımızda
26:30bu kadar zaten hem prosedürel işlem var hem böyle mental bir yorgunluk,
26:33duygusal bir yorgunluk varken bir de akademik bir şey atmayalım heybesine.
26:37Yumuşak bir geçiş.
26:38Daha yumuşak bir geçiş olsun.
26:39Evet çok yumuşak bir iş.
26:40Yani bir not kaygısı en azından minimize etmiş olalım.
26:43Tabii ki orada da bir geçme kalma ve sorumluluk tarafı olmasına rağmen
26:47ben çok faydalı olduğunu düşünüyorum hocam.
26:49Foundation programlarınızı detaylandıralım mı biraz?
26:52Tabii olur.
26:53Üç farklı foundation'ımız var bizim.
26:54Burak Bey dediği gibi aslında okuyacağı alana göre öğrenciler yerleşiyorlar.
26:58İlk programımız NCUK Foundation Programı.
27:00Bu biraz önemli bir program Türkiye için.
27:02Çünkü garanti geçiş hakkı veriyor üniversitelere.
27:05Yani foundation'ı tamamlıyorlar ve partner üniversitelerimizden birine yerleşeceklerinin
27:08garantisi var öğrencilerin.
27:10Bu biraz stresi alıyor gençlerin sırtından açıkçası.
27:13Sevdikleri bir program.
27:14İkincisi tamamen işletme bazlı bir foundation programımız var.
27:17Kendi okulumuzun ismini taşıyor.
27:19Üçüncüsü de University of Arts London Foundation Programı var bizde.
27:22Tamamen artla ilgili mimarlık, iç mimarlık, sanat.
27:25Sanat bölümlerinin aklınıza girecek hepsine dair bir foundation programı alıyor öğrenciler.
27:30Çok güzel.
27:30Özellikle Londra'da bizim bölgesel itibariyle de her tarafımız galeri, müze.
27:34Öyle de bir ortam var orada gerçekten.
27:36Çok öğrencileri ne diyeyim motive eden bir ortam.
27:39MPW Londra'nın ortamı.
27:41Peki foundation fiyatları?
27:45Yani yine tabii ki şehir şehir değişmekle beraber
27:49Londra'da 30 bin civarında şu anda yıllarca.
27:52Peki Londra'da 30 olan Birmingham'da kaç?
27:5424, 25 gibi.
27:56Yani şimdi şöyle...
27:58Bu arada yaşamsal masraflarda da ciddi avantajı oluyor.
28:01Sadece eğitimle alakalı farklı.
28:03Dramatik olarak iniyor aşağıya doğru.
28:04Şöyle bir şey ben aslında sağlamaya çalışıyorum.
28:07İngiltere Londra demek değildir.
28:10Kesin.
28:11Artık oradan bir çıkalım zaten.
28:13Ve daha da keyiflidir bir Brighton bir Birmingham.
28:16Değil mi?
28:16Yani çok daha keyifli.
28:18Daha İngiliz.
28:19Yani o yüzden o da düşünülebilir.
28:21Hani Londra tabii ki nasıl İstanbul her yerden pahalıysa Londra da pahalı.
28:26Her yerden.
28:27Bir de ben şu açıdan da değerlendiriyorum.
28:28Mesela tıp öğrencileri.
28:29İngiltere'de tıp okumak isteyen öğrenciler lisanslarında zaten çok fazla para harcıyorlar.
28:33Gerçekten tıp ve benzeri bölümler pahalı.
28:35Evet.
28:36Özellikle öğrencilere diyorum ki en azından foundation yılını
28:38ya da A level yılını Birmingham'da oku.
28:40Ailene de birazcık yardımcı olmuş ol.
28:43Evet.
28:43Biraz maliyeti düşürmüş ol en azından bir sene, iki sene neyse.
28:46Ondan sonra zaten yatırım devam edecek.
28:48Hocam Londra, Birmingham, öbürü nerede?
28:52Cambridge.
28:53Cambridge, okey.
28:53Şimdi tam da oraya geliyordum.
28:55Oxford ve Cambridge'i hedefliyor çok böyle güçlü bir çocuk.
29:01Bunun için mesela buralara da öğrenci yerleştiriyorsunuz biliyorum.
29:05Onlar için özel bir program var mı?
29:09Daha mı yakından ilgileniyorsunuz?
29:11Daha mı çok ders yüklüyorsunuz?
29:13Nasıl hazırlanır bir çocuk?
29:15Ders yükleme gibi demeyelim.
29:16Siz de Oxford ve Cambridge üniversitelerine mi?
29:18Genelde şöyle oluyor.
29:18Bizim Oxford'i şöyle hazırlanan öğrencilerimiz ayrı bir sınıfta eğitim alıyorlar.
29:23Çünkü Oxford'in kendi sınavları var.
29:24Mülakatları var.
29:26Dolayısıyla bir şekilde çocukların oraya hazırlanıyor olması gerekiyor.
29:28O anlamda bir ayrı ilgilenme söz konusu tabii ki.
29:31Ama daha fazla ders yüklemesi falan diyemeyiz.
29:33Ne oluyor?
29:34Research ekleniyor.
29:35Bir takım writing ile ilgili, yazma ile ilgili
29:38bir takım farklı yeteneklerini kazanmaları için başka dersler ekleniyor.
29:41Mülakat hazırlıkları ekleniyor.
29:43Eski çıkmış sorular çalışılıyor hocalarıyla beraber vesaire.
29:46Ciddi bir hazırlık yapılıyor tabii ki.
29:47Hocam oradaki yaş aralığı...
29:49Çünkü çok da sorarlar ya bize.
29:5011. sınıfa geldim artık.
29:51İşte Oxbridge hedefliyorum dediğinizde artık hocam...
29:54Yani teknik olarak pek çok şey için geç.
29:57Dolayısıyla oradaki yaş aralığı doğru zaman nedir size gelinmesi için?
30:00GCSE'nin kesinlikle okunması gerekiyor Oxbridge'e girilecekse.
30:03Çünkü Oxford'daki 23 üniversiteleri sadece A level'ı öğrenci kabul etmiyorlar.
30:08Dolayısıyla 9. sınıfta.
30:09Sisteme ya 9'dan ya 10. sınıftan, IGCS'den giriyor olmanız şart.
30:13Şart.
30:14Evet.
30:14Okey.
30:15Peki.
30:17Hocam, okul ve program seçerken bir öğrenci nelere dikkat etmeli?
30:22İkinize de soracağım şimdi bu soruyu.
30:25Okul ve program seçerken...
30:26Hocam, şimdi bir klişelerden falan uzak durmak lazım.
30:31Evet.
30:32Ezberden.
30:33Ezberden uzak durmak lazım.
30:34Az önce şakayla karışık evlat ayırmayalım derken aslında bu benim çok kullandığım bir jargın hocam.
30:39İyi okul kötü okul.
30:40İyi program kötü program.
30:42İyi meslek kötü meslek.
30:43Yahu böyle değil bu iş.
30:44Evet.
30:45Benim için doğru okul, benim için doğru şehir, benim için doğru program, doğru alan, doğru meslek, doğru ülke.
30:53Okul ve ekol ilişkisinden bahsetmiştik daha önce.
30:56Aslında bir ekol seçiyoruz demiştik ya hocam.
30:59Dolayısıyla mutlaka öğrenciye uygunluğu bence önemli.
31:03İşin temelinde öğrencinin kim olduğu.
31:07Tabii ki çok.
31:07Dönüyoruz dolaşıyoruz hep aynı yerde oluyoruz.
31:10Akademik anlamda da kim olduğu ve diğer hani sosyal ihtiyaçları, duygusal ihtiyaçları, mental ihtiyaçları anlamında da kim olduğu.
31:16Beceri setleri çokça önemli ki ben İrem Hocam'a da bununla alakalı NPW özelinde bazı şeyler olduğunu biliyorum bu konuda.
31:25Dolayısıyla aslında bir o perfect match, o mükemmel eşleşmeyi yapabilmek sanki bizim işimizin bence nirvanası orası oluyor.
31:32Evet bir de anne ve babayı memnun etmekten ziyade yani iş o değil ya da anlaşmalı olduğun okulları vermekten ziyade önlerine çocuk odaklı.
31:46Yani o kim ve nerede okursa, ne okursa mutlu olacak bunun analizlerinin yapılması gerektiğini düşünüyorum.
31:53Kendi soruma kendim de cevap verdim.
31:55Şimdi size, sizin cevabınızı alalım.
31:57Ben aslında bu konuyu hep şeyde açarım.
31:59Üniversite rankingleri.
32:01Yani bir üniversitenin ilk 10'da olması, ilk 20'de olması senin için doğru okulu olduğu anlamına gelmiyor.
32:08Evet.
32:09Bunu acı bir tecrübeyle öğrenmene gerek yok.
32:11Biz hepimiz burada danışmanlarız, yıllardır bu işi yapıyoruz.
32:14Burak Bey'in dediği gibi öğrencinin kendi analizinden çıkan sonuçla bir eşleşmeye gitmek lazım.
32:19Allah'a çok şükür şunu da söyleyeyim.
32:21Türkiye'de bizim danışmanlık sistemlerimiz çok iyi.
32:23Şimdi ben Doğarpa'yı yönettiğim için yok ki böyle bir sistem zaten.
32:27Yani kimse bizdeki gibi öğrencilere işte envanter testlerini yapıp, ilgi alanlarını belirleyip
32:32aman işte dediğiniz gibi anne baba da mutlu. Öyle bir sistem yok dünyada.
32:35Biz bunu Türkler olarak gerçekten oturtmuş ve başarmış durumdayız Türkiye'de.
32:39Yani bunun için hepinizi kutlayabilirim.
32:41Sektördeki bütün arkadaşlarımı kutlayabilirim kendimle dahil.
32:43O anlamda şunu da söyleyeyim. Yani çoğu zaman anne baba ile çalışıyoruz da biz.
32:47Evet.
32:48Oluyor sizin de başınızda çoğu zaman.
32:50Tabii, tabii, tabii.
32:51Ben keyifli oluyorum.
32:52Tabii.
32:53Yani çünkü onların da hayatına dokunuyoruz aslında.
32:56Çehreleri değişiyor.
32:57Ve aslında önünde sonunda onlar da bir pes ediyor.
33:02Yani tamam hocam ya. Hani güvendik sana.
33:06Bizim çocuk nerede, ne olacaksa sana teslim ettiği ben çok yaşıyorum son zamanlarda.
33:11Hepimiz için bu ekstra bir iş yükü olsa da aslında hani o yolda ideal yere oturtana kadar
33:16bir ikna etme sürecimiz oluyor.
33:19Evet.
33:19Aileyi ikna etme, bazen çocuğu ikna etme.
33:22O da oluyor, evet.
33:23Bu da yani hayır, yanlış karardasın şu anda.
33:27Yani bunun farkına var ama herhalde o coğrafi bir sorumluluk.
33:33Kaçamadığımız bir sorumluluk.
33:34Kesinlikle bir sorumluluk.
33:35Bence de bu arada danışmanlığımızı daha nitelikli bir hale getiriyor bir yandan.
33:37Tabii, çok doğru.
33:38Bizim için de önemli bir mücadele oluyor yani.
33:39Ama doğru danışmanı bulmak da o kadar zorlaşıyor işte zamanla.
33:42Çünkü bilgi her yerde, evet böyle bir çağdayız zaten.
33:45Ama hangisinin doğru olduğunu tehdit edebileceğiniz danışmanlıklara lütfen gidin.
33:48Ben her zaman söylüyorum.
33:50Çünkü bir kere geliyor gelecek insanın ayağına.
33:52Yani sizin çocuklarınız...
33:53Neyse ki yurt dışında bazı şeylerin telafisi var.
33:56Mesela Türkiye'de daha farklı.
33:57YKS'ye girdin ve geçemedin, bitti gibi bir durum olabiliyor.
34:00Ama mesela İngiltere'de öyle değil.
34:01Seniye'ye tekrar deneyebiliyorsun.
34:03Ara dönemde bile tekrar...
34:04Böyle değiştirebiliyorsun.
34:04Evet, üniversiteye girebiliyorsun ya da bölüm değiştirebiliyorsun.
34:06Bir şekilde tabii ki iyi bir danışman toparlar.
34:08Ama o stres yetiyor zaten ailelere yani.
34:10Baştan her şeyi sık tutmak en doğrusu.
34:13Peki, GCSE ve A-Level dedik ya biraz önce.
34:16Kaç ders alıyor çocuklar sizde?
34:18GCSE'de en az altı ders alırlar.
34:20Altı, yedi. Duruma göre sekiz.
34:22Öğrencinin kabiliyetine hazır bulmuşluğuna göre.
34:25A-Level'de üç ders alıyorlar.
34:26Peki. A-Level...
34:28Mesela şu soru çok geliyor bana.
34:30Hocam, A-Level mi, IB mi, AP mi?
34:33O mu, bu mu, şu mu?
34:35Hani şimdi aslında hepsi uluslararası müfredat.
34:40Yani aslında bu sorunun cevabı o.
34:43Yani uluslararası bir müfredat her ülke tarafından kabul edilir.
34:48Değil mi?
34:49Bu soru size geldiği zaman ne diyorsunuz?
34:51Açıklıyorum. Çünkü hepsinin avantajı var, dezavantajı var.
34:55Sen nereye gitmek istiyorsun?
34:56Yani varmak istediğimiz yeri net bilirsek
34:58o zaman hangi programı seçeceğimiz çok daha açık,
35:01areden ortada olacak.
35:02Yani bildiğiniz gibi AP'yi daha fazla Amerikalarda kullanıyoruz.
35:05İşte gibi gibi.
35:06IB ve A-Level sorusu çok geliyor bana.
35:08Çünkü bizim ülkemizde IB daha popüler.
35:10Daha fazla okul da var.
35:11Dünyada da biraz daha popüler diyebileceğimiz bir noktada.
35:15Burada öğrencinin yapısı yine çok önemli.
35:16Çünkü mesela IB'de daha farklı bir yapı var.
35:18Daha fazla yazma var.
35:19Daha fazla proje odaklı.
35:21Daha fazla ders alıyor. Aynen öyle.
35:24A-Level'de biraz daha kağıt üzerinde.
35:26Daha az ders aldı.
35:27Daha köşeli bir program.
35:28Daha geleneksel sanki, değil mi hocam A-Level'de?
35:30O yüzden böyle çocuğun da karakterine göre,
35:32getirdiği hazır bulmuşluğuna göre tercih etmek lazım açıkçası.
35:35Hangisi daha zor sizce?
35:37Bana bir soru da yiyin.
35:38Evet. Bence de.
35:39Sence hocam?
35:40Daha daha yorucu.
35:42Daha emek harcayıcı.
35:44O yüzden IB...
35:45Tek tek puanlanıyor hocam yani.
35:4731, 32, 33. O bir gerginlik.
35:49Evet, evet.
35:50Öbür tarafta harf puanı var. Arada bu çiftler yuvarlanıyor.
35:53Falan gibi bir durum var yani açıkçası.
35:55Hani bir öğretmen tarafından da bakarsan,
35:57tek tek puanlamak her zaman daha zordur.
35:59Evet, evet.
36:00Peki, şimdi üniversite başvuruları için nasıl bir rehberlik yapıyorsun hocam?
36:06Hocam şimdi...
36:07Özetleyecek olsun.
36:08Evet, yani üniversite başvuruları için tabii orada öğrencileri ayırıyoruz.
36:12Çok bir yere kanalize olmuş olarak gelen öğrenciler olabiliyor işte.
36:16Şu ülkede, şu okulda şunu okumak istiyorum diye gelenler oluyor.
36:19Belirsizse zaten az önceden bahsettiğimiz o bütün o tanıma süreçlerini geçiriyoruz.
36:24Şimdi her ülkenin farklı deadline'ları var.
36:26Evet.
36:27Farklı giriş koşulları var.
36:28Bir dosya hazırlanması lazım.
36:30Şimdi bunların tamamını bizim işimizdeki bence en önemli özelliklerden birisi hocam,
36:34çok görevi aynı anda yapıyor olmak.
36:36Böyle bazı kelimeleri Türkçe'ye çevirerek anlaşılır olmaya çalışıyorum.
36:41Bir, çünkü atıyorum aynı anda Almanya'ya, İngiltere'ye ve Hollanda'ya başvurduğumuz
36:45öğrenciler olabiliyor.
36:46Tabii.
36:48Çok birbirini üstüne örtüşen süreçler, bazen farklı evraklar, farklı dosyalar,
36:52farklı anlatım türleri gerektirebiliyor.
36:55Dolayısıyla yeterli zaman, yeterli hazırlık çok önemli.
37:00En azından bir, bir buçuk yıl.
37:01Hele ki yüksek, önemli yerlere hedefleyen öğrenciler varsa.
37:04Sonrasında sınırsız başvuru.
37:07Buradaki en büyük avantajımız şu, sayı olarak sınırsızlıktan bahsetmiyorum.
37:11Ama en azından birbirleriyle çatışmayan, çakışmayan başvuruların olması,
37:15benim birden önüme haritayı açıp,
37:17evet burası, bütün bu konuştuğumuz şeyler var,
37:20işte onlar şurada, şu ülkede, şu okulu karşılıyor diyebildiğimiz bir süreç aslında bizim için.
37:25Peki, sizin okulda üniversite rehberliği nasıl yapılıyor?
37:30Şimdi MBW'de her öğrencinin bir danışmanı var, bir defa.
37:32Tamamen kendine has bir danışman.
37:34Ve her hafta toplantı yapıyorlar.
37:37Buradaki tek amacımız şeyde değil bu arada,
37:38gerçekten tabii ki akademik bir takip var.
37:41Dersine gelip gidiyor mu, ödevinde bir sıkıntı var mı vesaire.
37:44Ama bir taraftan psikolojik durumunu da biz gözlemliyoruz öğrencinin.
37:47Alıştı mı, bir şikayeti var mı, sınıf arkadaşları bir problemi var mı,
37:50yurtta memnun mu, yani herhangi bir şey.
37:52Çünkü onların bütünsel olarak iyi olması bizim için kıymetli.
37:56Dolayısıyla PT'leri, ben artık PT diyorum onlara,
37:59PT'leri bizden mezununa kadar yanlarında oluyor.
38:02İş üniversite başvurularına geldiğinde de kansleri,
38:05yani danışmanı olarak, okul danışmanı olarak görev yapıyorlar.
38:08PT'yi açalım mı?
38:09Personal Tutor diye açıyoruz biz.
38:11Ama şahsi danışmanlar diyebiliriz yani.
38:13Tamam, okey.
38:14Eğitim boyunca birebir destek devam ediyor, değil mi hocam?
38:16Aynen öyle.
38:17İşte üniversite başvuru zamanı geldiği zaman referansların toplanması,
38:21personal statementların, bu kendilerini ifade ettikleri niyet mektuplarının yazılmasında
38:25artık kendi danışmanlara yardımcı oluyor öğrenciler.
38:27Hatta ben yaşadığım bir şey de anlatayım.
38:29MPW özelinde, şimdi bu haftalık kendi işte o danışmanlarıyla toplantılar var ya,
38:36toplantıya gitmediği zaman çocuk, hemen mailler düşüyor.
38:40Hatta bana çok hoşuma giden bir şey anlatacağım.
38:43Bir mailde şunu dedi.
38:46Öğrencinizin yeterli gıda aldığından emin misiniz?
38:51Çok kilo verdi çünkü.
38:53Bak, gözleme bak.
38:54Tam bizlik değil mi? Tam Türk annesine göre.
38:57Gerçekten, yani hani biraz önce dedim ya,
38:59İngiltere'nin en köklü okullarından birisidir.
39:02Gerçekten MPW çok yakın ilgilenir öğrenciyle.
39:06İşte sınıflar dokuz kişiliktir. En fazla on iki kişiliktir.
39:09Ve çocuğunuz kilo verdiğinde bile,
39:12işte İrem Atakan gibi böyle okul temsilcileri olduğu zaman
39:16çocuğunuzun danışmanına da mailler düşer efendim.
39:19İşte bu programları bu yüzden yapıyoruz.
39:21Faydalı olmak için yapıyoruz.
39:23Ufak bir ara vereceğiz. Birazdan tekrar beraberiz.
39:26Efendim tekrar merhaba.
39:27Bugün Burak Yılmaz ve İrem Atakan ile beraberim.
39:30İkisi de çok iyi danışmanlardır.
39:33Hocam çok iyi gidiyor değil mi?
39:35Evet. İrem Hocam iyi geldiniz.
39:36İki tane engelci öğretmeni arasında nasıl hissediyorsunuz?
39:38Hocam ben İrem Hocam burada olduğunu duyunca çok heyecanlandım zaten.
39:41Çünkü çok keyifle gönderdiğimiz ve hakikaten her türlü desteği
39:45anında alabildiğimiz ender okullarımızdan, bu anlamda bu kapsayıcılıktan.
39:50Evet, evet. Teşekkür ederim.
39:52Şimdi her programı konuştuk aslında MPW'den.
39:55Sanki bir tanesini bıraktık dışarıda mı?
39:57Hocam şöyle, ben sormak istedim aslında.
40:01Hocam bu şey trendini görüyoruz.
40:03Çok böyle dil okulu üzerinden giderdi.
40:05Dil eğitimi üzerinden giderdi.
40:06Yaz okulları, Sömester programları, Paskarya programları vesaire.
40:09Ama son yıllarda bence akademik, ben de çok mutluyum bu arada bundan dolayı.
40:13Akademik programlara kaymış gibi.
40:14Burada da çok iyi programlarınız var.
40:16Bence ufacık ondan da sanki bahsedilebilir.
40:18Tabii, evet. Bizim yaz okullarımız akademik yaz okulları.
40:21Yani öğrencilerden belli bir dil seviyesi bekliyoruz zaten.
40:24En azından B2 seviyesinde olmaları gerekiyor dersleri takip edebilmeleri açısından.
40:28Üniversitede ne okumayı düşünüyorlarsa, ona uygun bölümü seçiyorlar.
40:32İşletme de var, sanat da var, tıp da var, mühendislik de var,
40:36matematik de var, kodlama var, robotik var.
40:38Aklınıza gelecek her şey var yani.
40:40İki haftalık süreçlerle alıyorlar yaz okulu eğitimlerini.
40:44Yine dokuz kişilik sınıftalar.
40:45En fazla üç kişi mi? Üç Türk mü oluyor sınıfta?
40:49Orada bir sınırlama var.
40:50Sadece üç kişiyi alabiliyoruz.
40:52Dolayısıyla Mayıs ayında kapattım ben.
40:53Mayıs ayında İrem Hocam, kusura bakma Burak diye cevaplıyor hocam artık taleplerimizi.
40:58Çok güzel.
41:00Dediğim gibi verimliliği artırmak açısından da öyle devam edecek gibi geliyor.
41:03Şöyle katılıyorum.
41:04Akademik yaz okulları şu anlamda Türk öğrencilerine çok yararlı.
41:07Biz öğrencileri çok farklı bölümlere tecrübe etmesine fırsat vermeyen bir sistemde okuyoruz burada.
41:13Dolayısıyla geliyorlar bana, hukuk ya da mimarlık.
41:16Şimdi o kadar arasında büyük fark var ki.
41:19Biz onlara şöyle diyebiliyoruz işte.
41:20İki hafta gel bizle hukuk dene yaz okulunda, iki hafta mimarlık dene.
41:23Bak bakalım hangisini istiyorsun? Hangisi sana daha yakın?
41:26Hangisi de daha mutlusu?
41:28En azından bu anlamda çok iyi oluyor.
41:29Harika. Şimdi hocam bir kere ikinize de bu kadar güvenilir ve şeffaf danışmanlıklarınız için çok teşekkür ediyorum.
41:37Teşekkür ederiz.
41:37Bütün kendi öğrencilerim adına da, bundan sonra gelecekleri olana da ikinizi de tekrar bekliyorum programa.
41:43İnşallah.
41:44Çok keyifliydi. Çok teşekkür ederim. Çok sağ olun.
41:46Biz teşekkür ederiz. Sağ olun.
41:47Efendim bugün de bizim için ayrılan sürenin sonuna geldik.
41:50Özellikle İngiltere bazında orada en iyi okullarda nasıl okurum?
41:56Hangi danışmanlar en güvenilir danışmanlardır?
41:59İşte bu programda Ebru Doğdu ile Eğitim programında öğrenebilirsiniz.
42:03Hürriyet.com.tr'den Ebru Doğdu ile Eğitim yolculuğu yazılarımı okumaya devam ediniz.
42:08Ebru Doğdu ile çok geç olmadan YouTube kanalıma da bir göz atarsanız çok sevinirim efendim.
42:13Önünüzdeki hafta aynı saatte, cumartesi günü sabah 10'da tekrar buluşmak dileğiyle
42:19eğitimden, bilimden, başöğretmenin izinden ayrılmadığınız aydınlık günleriniz olsun.
42:24Hoşça kalın.