• geçen hafta
Döküm
00:00Günaydın sevgili Beyaz TV izleyicileri.
00:02Ebru Doğdu ve Burak Yılmaz ile eğitim programına hoş geldiniz.
00:05Yine çok keyifli bir program hazırladık sizler için.
00:08Bugün Amerika ve Kanada'yı konuşacağız.
00:12Amerika'da lise, Amerika'da üniversite.
00:14Kanada'da lise, Kanada'da üniversite.
00:16Kanada'da exchange lise.
00:19Aslında bence en güzel tarafı o olacak. Değil mi hocam?
00:22Diğerlerinden farklı olan o olacak hocam.
00:24Evet, evet. Şimdi biz ama hep ne seviyoruz?
00:27İlk ağızdan dinlesinler istiyoruz.
00:30O yüzden yine pırlanta gibi çok tatlı bir öğrencimizi davet ettik.
00:34Sevgili İpek Buldu. Hoş geldin.
00:36Hoş bulduk. Merhaba.
00:37Kaç yaşındasın İpek?
00:3817 oluyorum.
00:39Ay.
00:40Hoş geldin.
00:41Bak sana pırlanta gibi çocuk.
00:42Evet.
00:43Bir tane kız çocuk aslında bence gerçekten...
00:47Hocam evet, Allah isteyenlere nasip etsin.
00:51Bir tane kızım olsun hep çok istedim.
00:54Ama senin gibi evlatlar var ya şimdi hayatımda.
00:56O yüzden çok özledim.
00:57Bir sürü var hocam zaten.
00:58Bir sürü var ya. Bir sürü.
00:59O yüzden gerçekten çok mutluyum.
01:01Şimdi biraz öğrencilik sürecini anlatmanı istiyorum.
01:05Bu Kanada'da exchange yaptın çünkü.
01:08Bir onu anlat.
01:09Orada neler yaşadın, geldikten sonra neler yaşadın?
01:13Bir anlatırsan. Çünkü biz buradan söylüyoruz, söylüyoruz.
01:15Zannediyorlar ki yani hocam sen de çok güzel anlatıyorsun her şeyi diyorlar.
01:20O yüzden biraz seni dinleyelim bakalım.
01:21Ben 10. sınıfı Kanada'da okudum.
01:24Lise exchange öğrencisi olarak okudum.
01:25Kanada'nın Nova Scotia Eyaleti'ndeydim.
01:28Çok güzel bir yıl geçirdik.
01:29Bize çok fazla katkısı oldu.
01:31Bir sürü dünyanın her yerinden öğrencilerle
01:33çok farklı deneyimler yaşama şansımız oldu.
01:36Dilimizi, kültürümüzü ve kendimizi kesinlikle çok fazla şekilde geliştirdik.
01:40Bize daha çok küçük yaşlarda
01:42kendi ayaklarımızın üzerinde durmamız gerektiğini tekrardan hatırlattı.
01:46Sonrasında ülkemize döndüğümde benim denklik almam gerekti.
01:50Derslerimin öncesinde de bildiğim için
01:51denkliğimi çok hızlı bir şekilde halledebildik.
01:54Ve 11. sınıfı burada devam ettim.
01:56Şu an Kültür Koleji'nde 12. sınıf öğrencisiyim.
01:59Üniversitemize hazırlanıyorum.
02:01Acayip.
02:02Peki, Kanada'da hiç zorlandın mı adaptasyonda?
02:07Kanada'da aslında çok zorlanmadım.
02:10İlk gittiğim ilk bir iki ay özellikle en zor kısımdı, yalan olmasın.
02:15Gittik, farklı bir kültür, farklı bir dil olması
02:18insana bir anda çok fazla geliyor.
02:21Çok yoğun geliyor ve insan ne yapacağını şaşırıyor.
02:24Herkes farklı, yanında koşabileceğin anne baban yok, ailen yok.
02:27Kimseyi tanımıyorsun, tek başınasın ve bu insanı korkutuyor.
02:31Ama birkaç ay içinde o kadar sıcakkanlı insanlar ki seni aralarına alıyorlar.
02:36Seni istenmiyormuş gibi hissettirmiyorlar ve bu yüzden de konuşa konuşa
02:40hem dile hem kültüre çok hızlı alışabiliyorsun.
02:43Çok güzel. Peki, derslerde zorlandın mı?
02:46Derslerde hiç zorlanmadım.
02:48Ülkemizin müfredatı oranın müfredatına göre çok daha ağır.
02:51Özellikle matematik konusunda, çoğu öğrencinin de söylediği gibi
02:54çok rahattık o yüzden.
02:56Sadece tek sıkıntımız İngilizce oldu.
02:59Onların da kendi bizim edebiyatımız gibi olduğu için
03:03sadece ne yapacağımızı bilemedik.
03:05Ama onun dışında dersler konusunda zaten öğretmenlerim de çok yardımcı oldu bana.
03:08Nasıl, hangi seviyedeydi İngilizce'n gittiğinde?
03:10Ben giderken B1 seviyesinde gittim. Yine İngilizce'm vardı.
03:14Döndüğümde bilingual öğrenci olarak geri döndüm.
03:17İngilizce'm çok gelişti.
03:19Şu anda her türlü konuşmada bulunabiliyorum.
03:22Benim için en büyük avantajı da bu oldu zaten.
03:24İleriki dönemlerde özellikle herhangi bir iş görüşmesinde,
03:26onda bunda ya da herhangi bir üniversite konularında
03:30hiçbir şekilde sorun yaşanmayacağım.
03:32İngilizce'yi kapattın diyorsun mesela.
03:33İngilizce'yi kapattım, geçtim.
03:35Ne düşünüyorsun bu bizim müfredattan giden çocukların
03:38orada hiç zorlanmaması ile ilgili?
03:40Hocam, akademik anlamda zorlanmaması çok doğal.
03:46İpek'in de söylediği gibi, bizim burada gördüğümüz ders içerikleri,
03:50ders adedi, yoğunluğu falan çok daha farklı ve genelde çok daha zor.
03:57Yurt dışında biz Avrupa'yla da kıyasladığımızda,
03:59Amerika Kanada'yla da kıyasladığımızda.
04:01Ama arada İpek'in söylediği çok güzel, yerinde şeyler var.
04:04Onları belki biz anlatsak gitmeden önce,
04:06siz onu anlattığınızda oturmayacak şeylerden bahsediyor.
04:09Evet.
04:10Kendimizi ifade etme şeklimiz diyor, özgüvenimiz diyor,
04:13ayaklarım yere bastı diyor falan farkındaysanız…
04:15-"Anne baba yok." diyor. -"Anne baba yok."
04:17Çünkü zaten yurt dışına gidiş çok travmatik bir süreç.
04:20Öyle.
04:21Ve bir şey değil, aynı anda her şey değişiyor.
04:25Yani eviniz değişiyor, kaldığınız yer, okula gittiğiniz yol, yemeğiniz…
04:28Başkasına anne baba diyorsun.
04:30Aynen öyle.
04:31Ben bir ailenin yanında kaldım. Onlar benim annem olmuştu.
04:34Baba da yoktu.
04:35Bu aslında en zor kısım bence.
04:37Onlara alıştıysanız bir düzene, sevdiklerinize, arkadaşlarınıza,
04:40sadece o çıktığınız sokağa alıştıktan sonra bile
04:43o insana bir travma gibi geliyor. Neye uğradığını şaşırıyor baktığınızda.
04:48Onun dışında ama aileler de o kadar sıcak kanla yaklaşıyorlar ki öğrencilere,
04:52seni bir parça gibi hissettiriyorlar.
04:54İşte tam onu söyleyecektim. Sen tamamlamış oldun ama iki ay gibi bir sürede.
04:58Belki bizler bu yaşlarımızda gitsek çok daha uzun zamanlar alabilir bu adaptasyon.
05:04Sizin hem o daha adaptif yaşlar…
05:07Aslında onlar da hocam öyle karşılıyorlar.
05:10Yani onu kolaylaştıracak şekilde de karşılıyorlar.
05:12Ama bak mesela biz Burak Hoca'nınla hep onu söyleriz.
05:15Ben genelde bu evde aile yanı konaklamayı aslında çok önermediğim bir şeydir bu benim.
05:24Ama Kanada bunu çok güzel yapıyor.
05:26Yani daha sıcak sanki karşılığı var.
05:28Aileleri çok fazla sınavdan geçirip özel seçiyorlar.
05:30Onun da çok büyük bir etkisi var.
05:32Herkesin sıcak kanlı olması bütün öğrencilerin de tek söylediği şey zaten.
05:36Kaç kişi vardı kaldığın ailede?
05:37Biz üç kişiydik baktığınızda. Evde üç kişi yaşadık.
05:40İspanyol bir arkadaşım vardı başka bir ülkeden gelen.
05:43Onun dışında host ailemiz vardı. İki abim vardı bizle yaşamayan.
05:48Beş kişiydik toplam baktığınızda.
05:50Hiç yaşamadığım deneyimde bir tek çocuk olarak başka bir kardeşlerin olması da ayrı bir duyguydu.
05:55Ama o kadar güzel hissettiriyor ki insanı.
05:58Başka bir dünyada ev diyebileceğim, aile dinleyebileceğim bir yer var.
06:02Oraya şu anda gitsem bana kapılarını açacaklarını bildiğim insanların olması bile…
06:06Onu soracaklar. Görüşmeye devam ediyorsun o vakit.
06:08Kesinlikle. Dönerli bir buçuk seneden fazla oldu.
06:10Her gün arayıp sorarlar hala. Arkadaşlarım da aynı şekilde.
06:13Bu insana en azından ben bir iz bıraktım dedirten kısım.
06:17Gittim ve döndüğümde herkes beni unutmadı.
06:19Ben bir şey yapmışım dedirten ve özgüven veren bir kısım.
06:22İyi hissettiren bir şey yani.
06:23Kesinlikle.
06:24Harika. Peki İpek'ciğim.
06:27Döndükten sonra neler yaşadın burada?
06:33İlk döndüğümde yaz tatilinde her şeyimi aileme, sevdiklerime ayırdım.
06:38Sonrasında okul başladığımda hiç yalan söyleyemeyeceğim ve zorlandım.
06:43Bir sene kaybımız oluyor baktığınızda ve Türkiye'nin müferahatta ağır olduğu için
06:47hiç görmemiş oluyorsunuz 10. sınıf senesi ya da hangi senede gittiyseniz.
06:51Bu toparlaması zor bir süreç baktığınızda.
06:53İyi bir başarı istiyorsanız ülkenizde de.
06:56Ama öğretmenlerin desteğiyle, birazcık da disiplinle, hırsla onu hemen toparlayabiliyorsunuz.
07:01Onun dışında hiçbir problemim olmadı.
07:03Hatta insanlardan çok fazla ilgi görüyorsun.
07:05Merak ettiği için insan... Bu çünkü dünyanın başka ucunda yaşamak
07:09herkesin bu yaşta yaptığı bir şey değil.
07:11Evet. Soruyorlar, soruyorlar.
07:12İnsanlar çok merak ediyor.
07:13İpek gidişin bir travma, dönüşün bir travma.
07:16Yani zorla da bitmiyor bu işlerin.
07:19Biz şimdi anlatıyoruz hocam. Şöyle gidin, bunları yapın, bunları yapın.
07:22Ama hep söylediğimiz bir şey var.
07:24Kolay bir şey vaat etmiyoruz aslında.
07:26Tabii ki.
07:27Çok olumlu sonuçları olan, çok ciddi bir yatırım.
07:33Hayatlarına bir yatırım. Çocukların, ailelerinin yaptığı bir yatırım.
07:36Sizin kendinize yaptığınız bir yatırım.
07:38Ama öyle hani güllük gülistanlık, orada pembe halı, burada gerilirken kırmızı halı da olmuyor aslında.
07:43Ama bence, sence en büyük kazanımı ne?
07:49Benim yaklaşım belki biraz şey gelebilir herkese ama tabii ki akademik dersi,
07:54o böyle Türkiye'de çok seviyor herkes onu.
07:56Böyle matematiğin nasıl ilk sorulan şeyi oluyor ama bence bu yaşamsal beceriler hocam.
08:00Yani çok net.
08:00Kesin İpek'e katılıyorum.
08:01Ben İpek'le yeni tanışıyorum. Siz onu uzun zamandır tanıyorsunuz ama eminim ki
08:05gittiğindeki İpek'le geldiğindeki İpek arasında bir duruş, bir ifade ediş,
08:10bir belki hayata bakış arasında çok ciddi farklar vardır.
08:13Özgüven, tamamen özgüven.
08:14Bu çok önemli bir şey. Çünkü ihtiyacınız olanda o aslına bakarsın.
08:18Şimdi bence ama esas kazanım, bu çok kıymetli bu söyleyeyim.
08:24Fakat hep bir sorun var ya şu İngilizce.
08:27Muhakkak.
08:28Yani o, bak bir yıl bunu yaptığın zaman bir daha bir şey yapmana gerek kalmıyor.
08:34Ben özellikle sordum hocam. B1 çok yüksek bir seviye değil, gittiği seviye.
08:38Ona rağmen kısa sürede adapte olup bir yılda çok ciddi bir yere getirmiş olması avantaj.
08:41Çok ciddi bir yere getiriyor. Yani o yüzden hani bütün bu yaşamsal beceriler
08:46gerçekten çok önemli. Bir de geçenlerde programa çok değerli bir konuğumuz geldi
08:53Sevgili Tuna, Tünel diyor ki,
08:55çocuklar anne babadan uzaklaştıkça daha ileriye gidebilir diyor.
09:02Yani hayat içerisinde daha ileriye gidebilir diyor.
09:05Çünkü o güvenli alandan uzaklaştıkça bazı şeylerin zorunda kaldığını fark ediyorsun.
09:09O en basit gelen ev içindeki sorumlulukların bile sana yüklenince bir anda
09:14insanın kendini geliştirmem gerekiyor, benim yapmam gerekiyor fark ediyorsun.
09:18Evde mesela en basit şeyler, annemin ya da babamın arkamı toparlayacağını biliyorum.
09:23Ama orada o ailede böyle bir şey yok.
09:25Bizim Türklerde kendi çamaşırlarını bile yıkamak yoktur. Aile yapar.
09:30Oraya gittiğinde her şeyini sana bırakmaları çok basit bile olsa
09:33insana benim bunları yapmam gerekiyor ve bunu baştan öğrenmem gerekiyor diye
09:38kendini başlatıyorsun ve geleceğe kendini hazırlamaya başlıyorsun.
09:41Sadece akademik olarak da değil, gerçek iş dünyasında hazırlanmaya başlıyorsunuz.
09:45Peki anne babanın kıymetini daha iyi anladın mı?
09:47Kesinlikle anladım.
09:48Oldu herhalde.
09:49Kesinlikle anladım.
09:50Ben başka bir yerden soracağım hocam.
09:52Şimdi o en başta, İpek bizim çocuklarımızın tamamı için.
09:55Sen de dedin ya ilk bir hikaye diye.
09:56O en başta, bizim danışman olarak en çok, tırnak içinde söylüyorum.
10:00Kimse alınganlık yapmasın. Başımızın ağrıdığı. Değil mi hocam?
10:03En çok soru cevapladığımız, en çok ağlayan çocuk teskin ettiğimiz,
10:07bir yandan aileleri sakinleştirdiğimiz dönem.
10:09Her şeyi tek başına yapmaya başladın çok küçük bir yaşta.
10:13Orada ailen şey demedi mi sana?
10:16E tamam kızım, sen bizim için çok önemlisin.
10:20Biz sana çamaşır yıkatır mıyız? Atla gel geri.
10:22Kalk gel.
10:23Demedi mi?
10:23Kalk gel. Kesinlikle dediler.
10:24Dediler mi?
10:25Dediler. Yalan yok.
10:27Vallahi hiç beklemiyordum.
10:28Özellikle ailem yüklenip dediler.
10:29Kalk gel yavrum. Ne işin var senin?
10:32Niye gelmedin?
10:33Niye gelmedim? Sonucunda bana katacaklarının,
10:35oradaki o iki aylık dişimi sıktığım süreden daha büyük şeyler olduğunun farkındaydım.
10:40İki ay en azından. İki ay bile değil belki. Bir buçuk ayda.
10:44Dayan, dayan. Kendine sık dişini. Döndüğünde bütün kapılar sana açılacak.
10:49Bunun farkındalığıyla olduğun anda zaten her şey bitiyor.
10:52Her şey katlanıyor.
10:53Her şey katlanıyorsun. Aileler için üç ve dördüncü ay bitik kritik geçiyor.
10:57Onların başlığı. Çok özledim gel artıkları.
11:00Bizim için bir ve iki ama öğrenciler olarak.
11:02Direneceksin. Gelmiyorum anne diyeceksin.
11:05Hocam saydık ya, 21. Yüzyıl becerileri de.
11:07Tabii.
11:08Resiliyans vardı hatırlayın.
11:09Tabii, dayanıklılık.
11:10Yani o dayanıklılık, dayanma gücü.
11:11Kesinlikle.
11:12En önemli kazanımlarından birisi. Selim, buyurun hocam.
11:16Çok özür dilerim. Şimdi böyle dirençli...
11:22...becerikli evlatlar yetiştirmek.
11:2521. Yüzyılda rekabet bu kadar hızlı ve zorluyken böyle çocuklar yetiştirmek aslında.
11:31Değil mi? Esas hedef.
11:34Tabii evden uzaklaştıkça derken, konfor alanından uzaklaştıkçayı kastediyoruz.
11:39İlla yurt dışı olması da şart değil.
11:42Ama bugün özellikle Amerika'da lise, Amerika'da üniversite, Kanada'da exchange lise programını konuşuyoruz.
11:50Kaçıranlar YouTube'dan baksınlar.
11:52Ya da Ebru Doğu'da ofisyal Burak Yılmaz'a bize Instagram hesaplarından ulaşın ki...
11:57...size daha detaylı bilgi verelim.
11:59Şimdi bu exchange programda ailen bir ödeme yaptı mı?
12:03Yaptı. Büyük bir evlada ödeme gerçekleştirdik.
12:05Tamam. Ne kadar ödediler?
12:0720 bin Kanada doları gibi bir fiyatı vardı.
12:10Tamam. Kulaklığına falan?
12:11Evet. Hepsi dahil. Uçak bileti haricinde fakat.
12:14Anladım. Bence çok değer bir rakam hocam.
12:17Çünkü yani hayatın değişiyor.
12:20Kesinlikle. Hayata bakışın değişiyor.
12:22O dönem giderken dışarıdan özel bir danışmanın var mıydı? Sadece okul mu şey yaptın?
12:28Bir şirket aracılığı, konflosluklar aracılığıyla gittim ben.
12:32Bir danışmanla, bir hocayla birebir çalışmadım.
12:36Bu da benim en büyük kaybım oldu. Benim kendi fikrimce.
12:39Çok zorlandım.
12:40Öyle mi?
12:40Her an gittiğinde alo diyemeyeceğin birinin olmaması insanı korkutuyor.
12:46Çünkü bilmiyorsun hiçbir şey. Dili bilmiyorsun.
12:48Bilen birini arıyor insan.
12:49Peki, sıkıntı olduğunda orada yani kime ulaşman, kontak numarası kimdi?
12:56Yok muydu?
12:57Bizim orada koordinatörlerimiz vardı.
12:59Türkiye ile pek bağlantımız maalesef olmadı.
13:01Peki.
13:01Oradaki koordinatörlerle işimizi çözmek zorundaydık.
13:04Ve ilk gittiğimizde özellikle İngilizce seviyesi benden düşük olan bir sürü öğrenci vardı.
13:09Onlar Türkçe bilmiyor.
13:11Kendi dilini olmayan bir dilde bütün problemini açıklığıyla anlatmak gerçekten çok zordu.
13:17Peki, şu anda üniversite yolculuğundasın değil mi?
13:21Yani yurt dışında okumak istiyorsun.
13:23Eğitim yolculuğu çok önemli bir yolculuktur.
13:26Burada bir danışman ile çalışıyorsun şu anda.
13:30Bir danışman ile çalışmak nasıl bir fark yaratıyor bu yolculukta?
13:34Ben her işte bir uzmanın olduğunu düşünüyorum.
13:37Ve her zaman bir uzman görüşü, işi gerçekten bilir birinin lafını dinlemek çok büyük bir fark yaratıyor bizler için.
13:45Mesela hasta olduğumuzda hastaneye gidiyorsak, bilen kişi oysa birbirine danışmamız kesinlikle gerekiyor.
13:51Herkes her zaman ne yapacağını bilemiyor.
13:53Özellikle üniversite başvuru süreçlerinde ufacık bir, size çok küçük gözüken bir kısmı atlamanız bile...
13:59...sizin bütün olanaklarınızı, bütün emeklerinizi maalesef ki hemen silip atabiliyor.
14:03Bu yüzden bir danışmanın, bir öğretmenin sana en azından bir liderlik yapması...
14:08...kesinlikle bütün öğrencilerin hayatında olması gereken bir şey.
14:10Ne düşünüyorsun hocam?
14:11Arayacak birisi bile ne kadar büyük bir lüks aslında hocam.
14:14Yani ilk cümlelerinden ben böyle ipekten seçiyorum cümleleri.
14:18Herhangi bir sorun yaşında, ya hocam ne yapacağım, ne yapmalıyım?
14:22Yapacağın hiçbir şey yok ama sakin ol demesi bile aslında...
14:26Kesinlikle, kesinlikle.
14:27...çok daha kıymetli ki. Tabii ki.
14:28Ben yanındayımı hissetmek istiyor öğrencim.
14:30Yani onun dışında tabii bu okullarla prosedürler şimdi başka ülkeler, başka kültürler...
14:35...başka bürokrasiler, usulü her yerin farklı.
14:39Dolayısıyla onların arasında o köprü oluşturmak, doğru zaman yönetimini yapmak...
14:46...doğru taktik yönetimini yapmak, hep konuştuğumuz şeyler...
14:50...iki tarafını da tecrübe ediyor aslında ipek.
14:52Hem daha öncesinde danışmansız aksiyon almış, şimdiki planlarında danışmanlı bir şekilde...
14:57Kesinlikle.
14:58...devam ediyor. Dolayısıyla aslında çok bariz hocam ama Türkiye'de oturmuyor bu konsept her anlamda.
15:04Her anlamda ama yine iyiye gidiyor.
15:06Yeni, yeni. Çok daha iyiye gidiyor.
15:07Şimdi şöyle bir tarafı da var. O yüzden onu da sormak istiyorum.
15:11Evde ne yapıyor bu? Bu durum?
15:14Yani çünkü anne babalar şimdi size bu hayat koşullarını sağlamak için deli gibi çalışıyorlar.
15:20Çok uğraşıyorlar.
15:21Tamam, şimdi mücadele ediyorlar hayatla dışarıda. Eve geliyor.
15:26Şimdi, çocuk diyor ki ben şuraya gitmek istiyorum.
15:29Ya oraya nasıl gidilir? Onun vizesi nasıl alınır? Başvurusu nasıl yapılır?
15:33Bunları bu insanlar bilmek zorunda değil ki.
15:35Kesinlikle.
15:36Yani sizin zaten bir sürü ergenliğiniz bilmem neyiniz onlarla uğraşıyorlar. Değil mi?
15:41Şimdi anne baba bunu her şeyi bilecek diye de bir şey yok.
15:44Danışman evdeki tansiyonu yükseltiyor mu, alçaltıyor mu? Ne yapıyor?
15:50Ben şöyle söyleyeyim. Bir öğrenci olarak bizden beklenen çok şey var.
15:54Ve en basitinden bizim danışma öğretmenlerimizin anne babamızdan bu yükü alması bile
16:00bizleri rahatlatıyor dönüp baktığınızda. Bizleri motivasyonunu arttırıyor.
16:04O stresi, çünkü biz bilmek zorunda değiliz dediğiniz gibi.
16:07Bunu zaten bilen kişileri varsa onlara gitmek yerine bir daha öğrenmek pek de mümkün değil zaten.
16:13Her ülkenin her koşullarını hiçbirimiz bilemeyiz baktığınızda.
16:17Hani bu bizim üstümüzden çok büyük bir yük alıyor. Onları kesinlikle çok büyük bir oranda rahatlatıyor.
16:23Bu yüzden bize kesinlikle büyük rahatlık...
16:25Sen de kaçıncı sınıfta bir danışmanın olsaydı çok rahat ederdin?
16:29Ben direkt 10. sınıfın başında derdim.
16:32Çünkü bütün süreci son bir döneme sıkıştırmıyorsun. Ben şu an bir tık sıkışmış durumdayım.
16:37Sıkışmamış olurdum. Rahat rahat. O baskı olmazdı üstümde.
16:40Dönüp baktığında keşke dediğim tek noktada odurdu.
16:43Peki şöyle olsaydı İpek. Biraz ben şimdi şey yapayım. Senaryoyu değiştireyim.
16:48Dokuzuncu sınıfta başlasaydın ve İngilizce'ni B1 değil,
16:52böyle dolu dolu B2'yi bitirmiş bir şekilde Kanada'ya gitseydin?
16:57Ne yapardım? AP derslerini hallederdim.
17:00Tamamen AP'den kurtulurdum.
17:01Millet de öğrettik zannedecek. Öyle güzel anlaşılır ki.
17:04Sanki vermişiz metni önüne.
17:08AP'lerden çoktan rahatlamış olurdum.
17:10Şu anda hepimizin, bütün öğrencilerin en büyük sıkıntısı bu zaten.
17:14Çoğumuzun haberi bile olmadığı için aslında istediği üniversitenin bunu
17:19bir koşu olarak tuttuğundan haberimiz bile olmadığı için aksiyon alamıyoruz.
17:23Ve bunun son dakikaya sıkışması hepimiz için en büyük sorun.
17:27Hiç bilmediğim bir konuda sıfırdan üniversite seviyesinde bir anda derslerin sana yüklenmesi,
17:33aynı zamanda kendi lise müfredatının da olması.
17:36İki not ortalamalarını yükselt. GKS sürecimiz var.
17:39Evet. GKS'yi de hazırlanıyorsun yani değil mi?
17:41Hazırlanıyorum.
17:42Tabii, tabii. Orada bir ihmalimiz yok hocam.
17:44Hazırlanıyorum.
17:45Şimdi efendim, yurt dışı eğitim danışmanına ne zaman gitmeliyim?
17:49Ben dokuzuncu sınıf diyorum.
17:52Sekiz tadından yenmez.
17:55Ama dokuzuncu sınıfta artık o yolculuğa birlikte çıkacağınız danışmanlarınızı seçmeniz lazım.
18:02Çok rahatlarsınız. Anne baba da rahatlar. Çocuk da rahatlar.
18:06Hani evde o gerginlikler azalır.
18:09O yüzden bizim Burak hocamla tavsiyemiz sekiz, dokuzdur.
18:14Hocam sayalım beraber.
18:16Yani dokuzuncu sınıftan itibaren, dokuzun yazı, onun yazı, onbirin yazı, üç tane yazınız var.
18:22Arada bir İpek'in izlediği yol gibi, bir değişim programı, bir çift diploma programı yürüttüğünüzü düşünün bir yıl.
18:28Eklemeniz gereken stajlar var artık.
18:31Kesinlikle.
18:31Almanız gereken sınavlar var artık.
18:33Sosyal sorumluluklar var.
18:34Sosyal sorumluluklar var artık.
18:35Yani zaten aslında şöyle bir arda arda koyduğunuzda zaman yetmiyor.
18:39Sığmıyor.
18:40Ya bunu biz bir yıl, bir buçuk yıl perişan olarak çocuklara böyle bütün sırtına küfeyi koyarak,
18:44anne baba perişan ederek, biz bir yandan böyle nasıl yetiştireceğiz diyerek yapacağız.
18:49Ya da zamanla yayacağız. O da mümkün. Bunu da yapıyoruz mecbur kaldığımız için Türkiye'de.
18:54Yapıyoruz mecbur kaldığımız için. Tabii ki.
18:55Ama en ideali sanki böyle hani sekiz, dokuz hareketlenmek ve rahat rahat hepsini tamamlayın.
18:59Akademik kısmını da geçtim. Bunun mental sağlıktaki boyutu da çok başka.
19:02Biz öğrenciler olarak gerçekten çok zorluyoruz.
19:04Bir sürü çevrende baktığınızda ben de o yolda izleyen biri olarak başkasına da baktığımda
19:09hepimizin tek zorlandığı şey bu zaman problemi.
19:12Hepimiz çok geç bir danışman hocayla tanıştığımız için hepimiz sıkıştık.
19:16Hepimiz uğraşıyoruz. Gecemiz gündüzümüz kalmadı.
19:19Sadece sınavı yetiştireyim. Şu sınavı, şu tarihte, şu assignment'ı bitireyim'e geldik hepimiz.
19:24Tabii sosyal yaşantınızda da çok...
19:28Kesinlikle.
19:29...bu ket vuruyor.
19:31Yani bu yaştaki çocuklar eğlenmeli de hocam ya.
19:35Hayat sadece AP, IB, ne bileyim işte çift lise diploması alayım onu alayım.
19:41Başlarına bir sürü şey geliyor bu çocukların.
19:44Hiç üzülmeyecek mi canım bu çocuk evde de? O gün ders yapmasın üzülsün mesela yani.
19:48İnsanız değil mi?
19:49Keşke.
19:50Yani dolayısıyla sen tabii çok uzun süre...
19:53Fırsat bulamıyorlar ama.
19:54Evet fırsat bulamıyoruz.
19:54Zaman bulamıyoruz.
19:56Çok uzun süre bir okulda bir okul birincisiydin. Kaç yıl birinci oldun?
20:01Benim artık bu dördüncü, beşinci senem oluyor.
20:04Hep birinciyiz.
20:05Hep.
20:06Tamam. Ama bir değişiklik yaptın bir okuldan başka bir okula geçtin. Orada ne oldu?
20:11Ortaokulumun son senesinde maalesef çok zorlu bir sene geçirdim.
20:15O dönem benim akademik başarımda hayatım boyunca düştüğü tek senemdi.
20:20Bir anda en üstten dibinde dibini gördüğünde gerçekten insan neye uğradığını şaşırıyor.
20:26Sonrasında acil bir okul değişikliğine geçtim. Kendi şu anki de okuduğum liseme geçtim.
20:31Ve geçtiğim günden beri tekrardan birinciliklerle hem akademik hem sosyal açıdan
20:36hem başarılı hem de daha sağlıklı birbirleri olarak devam ettim.
20:39Devam et. Şey getirmeye çalışıyorum hocam. Veliler istiyor biraz konuşmamızı.
20:44Blue ink. Hani okullardaki bu baskı, zorbalık. Yani çocuklar birbirlerine zorbalık ediyorlar.
20:51Burada aslında iş okula düşüyor. Okul bunu yönetecek. Bu yaşta çocuk bunu yönetmez. Değil mi?
20:58Hocam evet. Yani biliyorsunuz özel okul tarafında bir aileden de geliyorum.
21:02Buradaki öğretmen sorumluluğu, rehberlik sorumluluğu çok ciddi bir boyutta.
21:07Ve maalesef ki şöyle bir hafızamı yokladım da bu dönemde duyduğumuz kadar sanki yoktu hocam bizim dönemimizde.
21:15Yoktu, yoktu da. Asla yoktu.
21:17Sonradan böyle bir artık nedir bunun etkisi, nereden çıkıyor bilmiyoruz ama bence birinci sorumluluk mutlaka okullarda.
21:27Şöyle yapalım sevgili seyirciler. Yani biz Burak Hocam'la bu konuya çok son zamanlarda üzülüyoruz da.
21:34Ebru Doğdu Official ve Burak Yılmaz hesaplarından bu okulda zorbalıkla ilgili okulun ismini de vererek şikayetlerinizi yazın.
21:43Okul bunu nasıl yönetiyor bir bakalım. Yani bu programı da boşa yapmıyoruz.
21:47Yazılarımızı da yazıyoruz değil mi? Sonuçta ben biliyorsun Hürriyet.com.tv'de de yazılarım çıkıyor.
21:52Oraya da gerekirse yazalım. Çocuklarımızı koruyalım. Birincilik yani bu çocuk kaç yıl birinci olmuş.
22:00Onların kaybolmuş. Şimdi güzel okulumuza...
22:02Tekrardan en baştan.
22:03Şimdi tekrardan en baştan. Sen tabii çok donanımlı bir çocuksun. Her yerde başarılı olacağını düşünüyorum ben seni.
22:10Şimdi danışmanda olması gereken en önemli özellik bir tane seçecek olsan ne olur?
22:18Çok basit bir cevabım var. Biz aslında öğrencilerden hep çok şey beklediğimizi düşünüyorlar bizim kuşağımızdan.
22:24Bizim tek istediğimiz şey aile samimiyeti. Biz bunu hissetmek istiyoruz.
22:29Biz, bizim öğrenci olduğumuzu, bir birey olduğumuzu hissetmek istiyoruz.
22:33Hepimizde beklediği tek şey aslında bu. Hani o sıcaklığı, beni gerçekten öğrenci olduğum için bakar,
22:41bana ne uygun, bunu biliyorlar, bunu görmek istiyorları duymak bile insana çok iyi geliyor.
22:46Sıcak, aslında samimiyet, sıcaklık. Yani bu çocuklar aslında görülmek istiyorlar biliyor musun?
22:53Kesinlikle duyulmak istiyorlar.
22:54Evet. Gör beni diyor aslında çocuk.
22:57Yani bu ve sizin kuşakla ilgili, şimdi çok haksız yorumlar yapılıyor değil mi?
23:05Çok.
23:05Şimdi bizler, onlar, yani ben çok dememeye çalışıyorum çünkü.
23:11Onlar sizler için ne diyor ve bu aslında ne?
23:15Yani siz bize bunu diyorsunuz ama biz o değiliz, buyuz desen.
23:20Onlar bizim her zaman doyumsuz olduğumuzu düşünüyor.
23:23Hiçbir zaman hiçbir şeyle yetinemediğimizi ve hep daha fazlasını istediğimizi düşünüyor.
23:27Ama bizim derdimiz gerçekten bu değil.
23:29Bizim derdimiz, yani iki başıma bakacağız.
23:32Seni duydum, seni gördüm, zorlandığında biliyorum ve sen bunu yaparsın dediğin duymayı biz bekliyoruz.
23:38Ve bizim en çok yanlış anlaşıldığımız alan da burası.
23:42Evet.
23:44Zor dengeler hocam. Yani şimdi danışman olarak dinliyoruz.
23:49Yetişkin olarak dinliyoruz aslında.
23:52Bir yandan kendimize bir şey çıkartıyoruz. Söylediklerinden. İpek pay çıkartıyoruz.
23:58Danışman tarafından bahsedeyim.
24:01Bir yandan akademik olarak da bir şeyler yapmamız lazım.
24:05Kesinlikle.
24:06Yani ihmal edemediğimiz, yapmamız gereken ödevlerimiz var.
24:10Bunu homework anlamında bir, ev ödevi anlamında ödev demiyorum ama yapmamız gereken şeyler var.
24:15Bir yandan belli ki evet, çok yüklendiğimizi hissediyoruz.
24:18Ben bu sene herhalde yüzde 80 toplantımı akşam saat 8'den 9'dan sonra yaptım.
24:24Çünkü vakitleriniz yoktu.
24:25Öğrencilerin vakitleri yoktu.
24:29Dolayısıyla bunu bir yandan yürütmeye çalışırken, öbür tarafta o şefkati hissettirmek de çok zor bir denge yani.
24:37Tabii ki.
24:38Öyle değil mi hocam?
24:39Tabii ki. Ama işte hissettirmeyince de olmuyor hocam.
24:42Yani bu çocukları yaptınız, onu da hissettireceksiniz diyesim geliyor bazen anne babaya.
24:48Ama bu kuşak kuşak şeyini de artık hakikaten yani buradan da şey yapmak lazım bence.
24:54Hani y kuşağı şöyle, x kuşağı böyle, y kuşağı böyle.
24:56Hocam bunu da bırakmak lazım artık.
24:58Kesinlikle. Yani ben size haksızlık edildiğini kesinlikle düşünüyorum.
25:03Bir kere mesele şu olmamalı.
25:06Veli'lere de söylüyorum.
25:07Evet, çok mücadele ediyorsunuz. Her şeyi vermeye çalışıyorsunuz.
25:10Veriyorsunuz da ama hocam daha ne yapayım?
25:14Evi güzel, odası güzel.
25:16İşte okulu güzel.
25:18Harçlık veriyorum, her istediğini alıyorum.
25:21Ama sen evde yoksan olmuyor.
25:23Kesinlikle katılıyorum.
25:25Sen evde varken de yoksan da olmuyor.
25:28Aslında bir noktaya değinmek istiyorum.
25:30Tam olarak oraya gelecektim.
25:31Bu da aslında Bulu yengenin zorbalığın en baş sebebi bence.
25:34Bizlerin en baş sebebi bu.
25:37Aileden o şefkati hissetmedikleri için nasıl şefkat göstereceğini başkasına bilmiyorlar.
25:43Bizim kuşağımızın en büyük problemi bence burada başlıyor zaten.
25:46Yani sevgi dili de hırçın yok aslında belki.
25:51Çünkü evde sevilmiyor mu diyorsun.
25:53Anladım.
25:54Sevilmeyenler bunu yapıyorlar.
25:55Sevilmeyenler bunu yapıyorlar.
25:57Sevgiyi hissetmeyenler.
25:59Ve esas kısır döngü şu.
26:02Ona o sevgiyi hissettirmemiş olan da sevgiyi hissetmemiş büyüyor.
26:07Tabii bu zincirlemek.
26:08Zincirlemek de aslında çözüm çok zor biliyor musun?
26:11Yani biz tabii burada okullara siz çözseydiniz canım, siz yapsaydınız diyoruz ama
26:15o kadar geriye gitmek lazım ki.
26:17Mesele aslında zorbalığı yapan çocuk değil.
26:20Zorbalığı yapan çocuğun annesi ve babası.
26:23Yani onu nasıl getirip de tedavi edeceğim?
26:27Bir sonraki adımda belki onlar da mağdur.
26:29Onlar da mağdur.
26:30Oraya geldim.
26:31Kuşaktan şu an geçiyoruz.
26:32Evet.
26:33Kanada'da yapmıyorlar mı?
26:35Kanada'da yok mu bu?
26:36Tabii ki.
26:37Her ülkede her zaman var.
26:38Burası çok başka bir şey.
26:40Ama okulların buna karşı olan duruşu kesinlikle çok farklı.
26:44Okullar buna asla izin vermiyor, asla buna.
26:47Her zaman bir dur deme yöntemleri var.
26:50Gerekirse en basit bir zorbalık belki ülkemizde olsa maalesef ki
26:54kale bile alınmayacak problemlerde okullar atılmaya kadar götürüyorlar.
26:59Neden?
26:59Bir öğrencinin kendi safe hissettiği alanı ihmal ediyor.
27:03Evet, evet.
27:04Ve bu onlar da atılmaya kadar gidiyor.
27:06Çok büyük problemlere yol açıyor.
27:07Burada kesinlikle okulların ve ülkelerin duruşu çok önemli.
27:10Kaç yabancı öğrenciydiniz siz totalde?
27:12Benim okulumda biz iki dönem toplamında 100 yabancı öğrenciydik.
27:16İlk dönem 55, ikinci dönemde 45 gibi bir sayımız vardı.
27:18Okul nüfusu kaçtı?
27:20Okul nüfusumuz 2000 falan, 2500 gibi bir okuldu.
27:24Ne yapıyor? Hocam yüzde 5 mi yapıyor?
27:26Yüzde 5'lik falan bir...
27:28Daha biraz olabilir.
27:29Daha biraz. Şimdi bunu özellikle böyle soruyorum ki
27:31şeyi de anlatabilmek için.
27:33Yani siz tamamen, bu çocuklar farklı yerlerden de gelen
27:37diğer arkadaşlarıyla beraber
27:38bu çok büyük, ezici bir çoğunluğun olduğu,
27:42lokal insanların olduğu bir okula gidiyorsun.
27:44Evet.
27:45Bu aslında zorbalığa çok müsait bir ortam.
27:48Kesinlikle.
27:48Tabii ki.
27:49Yani burada şey ürer hocam.
27:50Burada bir bakteri ürer.
27:52Rolü de duymaz yani.
27:52Aynen öyle.
27:53Azalınık olduğu için.
27:54Ama tedbir alınabiliyor.
27:56Dolayısıyla herhalde balık baştan kokuyor.
27:58Birçok kurumda da, yapıda da.
28:00Ne hatırladım biliyor musun?
28:02Ne hatırladınız hocam?
28:0312 yaşında falandım.
28:05Ben çok ağır bir zorbalığa uğradım ya.
28:07Vallahi. Hem de yurt dışında.
28:09Ne yapıldığını da hatırladım.
28:11Terapi gibi oldu. Bak çok iyi geldin bana.
28:13Bir tane Amerikalı bir çocuk vardı.
28:16Türk çocuklara gerçekten eziyet ediyordu İpek.
28:21Bak. Hatta bir tanesini çok hatırlıyorum.
28:24Bak şu anda geri gittiğimde birini itip çok kötü düşürdüğünü de hatırlıyorum.
28:29Ve artık bak hafızam silmiş.
28:33Bana ne yaptığını hatırlamıyorum neler dediğini.
28:35Ama o kadar artık demek ki acı çekiyorum ki babama söyledim.
28:38Babam da NATO'da çalışan bir subay.
28:41Çünkü Brüksel'de okuyoruz, değil mi?
28:43Fakat o okulda her çocuğun babası subay.
28:47Yani hepimiz bir şeydeyiz, Amerikan üstünde çalışan subaylarız.
28:54Ateşeler falan.
28:56Hocam öyle ağır uzaklaştırmaları aldı ki çocuk.
29:00Ve galiba böyle bir 10 gün falan gelemedi.
29:04O 10 gün içerisindeki derslerin hepsinden zayıf aldı.
29:08Ondan sonra herkesin önünde özür diletildi.
29:12Yani okula dönme şeyi oydu şartı.
29:15Koşuluk, koşuluk. Yoksa alınmazlar.
29:16Özür diletildi. Ay şimdi yüzü net aklımda.
29:19Nereye geleceğim? Bu bir travmadır ya. 48 yaşındayım.
29:23Bak şimdi hatırladım.
29:24Ve çocuğu NATO... Yani bugün görsem, yaş almış da olsa tanırım.
29:29O yüzden çok önemli bir konudur.
29:32Biz tabii bugün Kanada, Exchange, Amerika, her yere gittik.
29:35Hocam bana böyle caydırıcılık konusunda bir sosyal mesaj da vererek kapatalım o zaman.
29:40Yani bu tarz durumların tamamında.
29:44Çocuk, yetişkin, genç, fark etmeksizin.
29:46Caydırıcı olmasının ne kadar önemli olduğunu örneklerini anlatıyorsunuz aslında.
29:50Aynen öyle. Caydırıcı olsa yaptırım ve ceza aslında yaşanmayabilir.
29:56Peki bir sonraki planlar?
30:00Ben şu an IELTS ve EP derslerimin üstüne odaklandım.
30:03Bunlar sonrasında yolumu İngiltere'ye çevirdim.
30:06Yeni rotamı İngiltere olarak belirledim.
30:08Burada iyi bir okul.
30:10Queen Mary hatta.
30:11Buraya taktık, taktık.
30:14Bölüm ne istiyorsun EP?
30:15Ben yıllarca psikoloji okumak istedim.
30:17Ama son dönemde birkaç ay öncesinde yapılan kariyer analizim sonucunda bana uymayacağını gördük.
30:23Bu yüzden Marketing and Management'a kaydım.
30:26Bu şu an dört senenin sonunda, son iki ay kaldığında baktığınızda büyük bir değişim oldu.
30:32Ama şu an Marketing and Management'dan devam ediyorum.
30:34Yani küçük yaşlardan beri işletme yönedi.
30:37Yani bizdeki işletme bölümlerinin böyle alt kırılımları gibi bölümler.
30:40Orada tabii daha spesifik bölümler.
30:41Burası benim çok ilgimi çekti. Şu yüzden...
30:45Bir kere o kariyer testini kabul etmiş olmaları da hocam önemli bir adım.
30:49Sizin payınız vardır diye düşündüm ben bu aşamada.
30:52Ama kolaylar yani.
30:54Evet. Uyumlandığı belli.
30:55Evin ana yolu birdir çünkü diye.
30:56Ama hocam şey var ya, ben beş senedir psikolog olmak istiyorum.
31:00Bu zinhar değişemez.
31:01Şimdi biz bu görüşmeleri yaparken...
31:05Ha orayı kabul de direnmedi şu an.
31:07Evet, evet. Bunu kabul etmek çok önemli.
31:08Çok önemliydi.
31:09Biz zaten kararımızı verdik gibi yaklaşabiliyor bazı öğrenciler ve aileler.
31:12Ama şeyi sormak gerekiyor.
31:15Yani sen bunu gerçekten bile isteyeme peşindesin bunun.
31:20Doğru değerlendirmeyi yaptın mı? Daha mutlu olacağın bir şey olabilir mi?
31:24Çok basit ve insancı sorular bunlar aslında.
31:26O yüzden o ilgimi çekti.
31:27Hangi eğitileri alıyorsun bu bölüm için?
31:30Ben şu an ekonomi ve psikoloji alıyorum.
31:31Bu ikisinden devam edeceğim.
31:33İşte bak psikoloji alıyorsun. Orada yerleşsin.
31:35Hobi olarak yine biliyorum sonuçta.
31:37Evet hobi olarak yaparsın.
31:38Hocam işletme tarafında da, marketing tarafında da psikolojiyi kullanacak bu arada.
31:41Kesinlikle, kesinlikle.
31:41Hocam kariyer analizinde, kariyer analizini yapan psikolog.
31:45Evet.
31:45Böyle, zoom'dayız hepimiz.
31:48Dedi ki, hocam...
31:50Olmaz mı dedi?
31:51Olmaz dedi.
31:52Olmaz.
31:53Yani, şimdi biz hepimiz... Şimdi anne baba şöyle.
31:57Olmazı yetersizlik olarak algılamazsan, yani mantıklı bir insansan, tamam mı?
32:05O zaman direnmiyorsun işte. Çünkü diyorsun ki, aa tamam ya.
32:08Ortada bilimsel bir veri var.
32:10Ben şimdi senin gözlerine bakıp ne güzel gözlerin var.
32:13Psikolog olur demiyorum ki ben.
32:15Kesinlikle.
32:16Oraya koymuşum kariyer analizciyi.
32:18Benim bütün karakterim ortaya sığırılmış zaten.
32:19Kariyer analizciymiş. Demişim ki, ya bak mutlu olacağım zannediyorsun ama olamayabilirsin.
32:25Tam oraya değinecektim.
32:26Bundan daha güzel bir şey olabilirsin.
32:27Bende sizin öyle dediğiniz bir laftan dolayı benim iyice aklıma yattı.
32:30Hocam siz bana dediniz ki, sen bu işi yaparsın ama kendini yıpratırsın.
32:35Senin başka mutlu olacağın ama aynı derslerde, aynı hani psikolojiyi yine öğrenip başka alanda kullanabilirsin dediniz.
32:42Ve ben bununla aklıma girdi.
32:44Sizin de beni tanıdığınızı da bildiğim için, yine tekrardan aile kısmına geçiyor bu da.
32:48Onu hissettiğim, benim için elinizi bildiğim için de ben direnmedim.
32:53Demek ki bunlar böyleyse bir bildikleri vardır.
32:56Ben bu testi yapayım. Sonucum ortada.
32:58Ne yapacağım zaten belli geldi.
33:01Bak bir, çok özür dilerim.
33:02Söyle hocam.
33:03Söyleyeyim mi hocam?
33:04O şeyi çok merak ediyorum çünkü.
33:05Sonucu duyduğun anda, ha peki o zaman mı dedin?
33:09Ne oluyoruz mu dedin yoksa?
33:11Şimdi şöyle, benim aslında kariyer testine girmeden birkaç ay öncesinde de hafif hafif aklım karışmaya başlamıştı.
33:17Tamam.
33:18Düşününce acaba'ya geliyordum.
33:20Demir hocam da bunu hissetti.
33:21Akıl oynanana başlamıştı.
33:22Hemen, aynen öyle oldu.
33:24Şimdi bir örnek vereceğim bu kariyer testiyle ilgili.
33:26Bu arada efendim, üniversite yolculuğunuzda, Türkiye'de üniversite olur, yurt dışında üniversite olur.
33:33Lütfen çocuklarınıza bir kariyer analiz testi yaptırın.
33:39Siz avukat olabilirsiniz.
33:41Avukatlık şirketiniz olabilir.
33:43Çocuğunuzun avukat olmasını istiyor olabilirsiniz.
33:46Ama bu çocuğu kendi hayallerinizi gerçekleştirmek için dünyaya getirmediniz ya,
33:51hani onun hayallerini gerçekleştirelim ve doğru danışmanlarla lütfen hareket edin.
33:56Şimdi bir örnek vereceğim.
33:59Yasin Hoca'ya, yani bu Ece'nin öbür versiyonu.
34:03Şimdi bir şey geliyor.
34:05Öğrenci geliyor.
34:07Mühendis olmak istiyorum ben, diyor. Tamam mı?
34:10Bakıyor Yasin Hoca, açıyor. Bak, en uç noktada bir şey söyleyeceğim.
34:14Hadi biz sana psikolog olma.
34:15Hani, yine güzel bir...
34:18Bağlantılı.
34:19Bağlantılı bir şey söyleyeyim.
34:20Demiş ki, çocuğum sen mühendis olma.
34:23Bak, çok mutsuz olursun. Yapabilirsin.
34:26Ama demiş, çok mutsuz olursun. Ne olayım hocam? Oyuncu ol, demiş.
34:30Allah Allah.
34:31Nereden nereye?
34:32Allah Allah. Çocuk tabii bunu kabul etmiş.
34:34Aileyi düşünemiyorum hocam.
34:35Aile zaten yerle bir. Tamam mı?
34:39Çocuk mühendisliğe gidiyor.
34:41Bir yıl sonra bırakıyor.
34:44Şu anda Türkiye'nin en ünlü oyunculardan biri.
34:48Sonra aklına geliyor hoca. Tamam mı?
34:51Yani çocuk öyle bir oyunculukta buluyor ki kendini.
34:56Tam o tabii şeyi bilmiyorum. Oraya nasıl girdiğini.
34:59Muhteşem bir oyuncu şu anda.
35:01İsmini de unuttum ama çok ünlü.
35:02Hani Türkiye'de dizi takip edemiyorum artık diye hatırlamıyorum.
35:07Bak, nereden nereye?
35:09Mühendis olmak istemiyorum.
35:10Su akar yolunu bulur diyoruz.
35:12Çocuk kesin şu anda ödül müdül almış.
35:14O kadar Türkiye'de bir oyuncu.
35:16O yüzden... Ama tabii ki her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır.
35:21Şimdi, kariyer analizi yapıp... Buyurun, bu da denmez.
35:25Yani analizi yapacak olan hocaların yeterliliği de çok önemlidir.
35:30Lütfen onları da doğru seçiniz.
35:33Bu çocuklar mutlu olacakları bölümlerde okusunlar.
35:37Kendilerine uygun ülkelerde okusunlar.
35:40Şimdi, sence her çocuk Kanada çocuğu olabilir mi?
35:44Bütün öğrencilerimizi biz Kanada'ya gönderebilir miyiz?
35:46Kesinlikle hayır. Benim en zorlandığım konulardan biri de buydu.
35:48Çok uzun süre ülkemi seçemedim.
35:50Amerika, Kanada, İngiltere arasında çok gidip geldim.
35:53Ve bu gerçekten bilen birisiyle konuşmadan yapılamıyor.
35:58Çok yakın ülkelere baktığınızda ama çok büyük farklar var.
36:02Ya da hata yapılıyor. Yapılamıyor ya da hata yapılıyor.
36:06Mutsuz oluyor öğrenci. Hem emeği hem yapılan maddiyat kısmından da çok büyük zarara uğratıyor.
36:11Şimdi bir veliye dedim ki, bu çocuğu dedim, Brüksel'e göndermeyin.
36:17Bu çocuk dedim, İngiltere çocuk. Brüksel'de de Leuven vardır.
36:21Çok iyi. Üniversitedir.
36:22Üniversite eğitiminden bahsediyorsunuz hocam.
36:24Çok iyi bir okuldur. Tamam, kabulü aldı.
36:26İngiltere'den de kabulleri aldık ama.
36:28Tamam, dedim ki, bakın, yapmayın dedim.
36:30Gitti. Bir yıl sonra döndü.
36:34Annesi ağlayarak aradı bak. Kadın ağlıyor.
36:38Yani çocuk perişan ağlıyor birinci sınıfta.
36:42Hocam ne yapacağız diye. Bir geldiler ki,
36:46İngiltere'nin en iyi üniversitesinden tekrar kabul aldım, koydum.
36:51Geçen gün, böyle çok paylaşımcı da bir çocuk değildir.
36:54Hani erkek, böyle çok duygularını...
36:55Ay bir mesaj yazmış hocam. Vallahi açayım, okuyayım.
36:59Hocam, siz falan diye böyle...
37:02Hani biz seninle aşk yazışıyoruz zaten, aşk mektupları gibi.
37:05Öyle bir mektup yazmış. Çok mutlu oldum.
37:08İyi eğitim danışmanları bulduysanız dinleyin.
37:12Nasıl evine? Ev alıyorsun, mimar koyuyorsun ya.
37:15Ya mimarı dinliyorsun.
37:17Eğitim danışmanları dinlemiyorsun.
37:18Tabii bizim eğitim basamaklarımızın mimarı baktığımızda.
37:20Bu da... Görüyor musun? Arkadaş.
37:24Marketing'e başlıyoruz.
37:25Evet, evet.
37:26Doğru, doğru.
37:27Kariyerinizde, kariyerinizde şey çıkmıştı, hatırlıyor musun?
37:30Ne anlatsa, neyi satsa bu kesin yapar her şeyi.
37:38Hakikaten ben buraya masaya oturmadan beş dakika önce biz İpek'i gördüm, tanıdım.
37:43Hakikaten biz şöyle der misin, böyle der misin desek herhalde...
37:46Bunları anlatıyor olurduk en fazla yani.
37:48Şimdi hocam, Kanada'yı bu aile yanı konaklamada falan beğeniyoruz.
37:53Ama Amerika'yı da severim ya ben.
37:56Siz seversiniz, evet hocam.
37:58Oraya bir fasaptan ne dersin? Amerika'da lise mi, üniversite mi mesela?
38:02Hocam her ikisi de.
38:03Yine, yine öğrenci öğrenci karar vermekte fayda var.
38:06Yani bence gerçekten bazı öğrenciler lise seviyesine gitmemeli.
38:11Bazen bunu da gözlemliyoruz.
38:12Ama oradaki o ana hattaki ideal cümlemizden de şaşmamalıyız.
38:17Yani ne kadar erken adapte olursak o kadar iyi, evet.
38:20Ama her öğrenci için değil.
38:22Evet. Sence ben İpek'i dokuzuncu sınıfta falan alsaydım nereye gönderirdim?
38:27Son iki yıl.
38:28Amerika'ya gönderirdiniz.
38:29Gönderirdim. Amerika'ya gönderirdim.
38:31Ben Kanada'ya gönderirdim.
38:33Öyle mi?
38:34Evet.
38:35Sen nereye giderdin? Hadi bakalım.
38:36Kanada'da mutlu değil miydin?
38:37Ben Kanada'da çok mutluydum.
38:39Bir de oraya kendimi yakın hissediyorum artık.
38:41Yine yaptım diyor bir yandandan.
38:43Çünkü Kanada'yı gördü ve sevdi.
38:44Kesinlikle.
38:45Aslında gitmediğimiz opsiyonu bilmiyoruz.
38:46Dolayısıyla buradaki o tanışmazlığın sonuçlarını da doğrudan test etmek çok zor.
38:53Yani sen öğrenci olarak Belçika'ya gittin.
38:56İngiltere'ye gitseydin ne olacağını bilmiyorsun aslında.
38:59Ya, değil mi? Evet.
39:00Dolayısıyla çok somut ve rasyonel bir şekilde değerlendirmek lazım.
39:03Ama bence liseden başladığın için herhalde şans hissediyorsun kendini.
39:07Kesinlikle.
39:08Yani sonuçta orada öyle bir deneyim var ki biri.
39:10Evet.
39:11O, o muhteşem bir şey.
39:12Şimdi sen hile yaptın da burada hiç şansın yok ama.
39:17Yani bunu alamazsın yani kendi tarafına ipeği.
39:20Ha, evet. O konuda iddialı değilim hocam.
39:23Bak, biz çünkü paylaşıyoruz.
39:24Şimdi onu mu sevdin, bunu mu sevdin yapıyoruz.
39:27Ama burada herhalde yani...
39:30Burada deplasmandayım.
39:32Ama gerçekten senin gibi evlatlar, böyle pırlanta gibi çocuklar...
39:36Teşekkür ederiz.
39:37...anne babanın eline sağlık. O çok önemli.
39:39Kesinlikle.
39:40Sen, evet, bir ruhsun.
39:44Bu dünyaya gelmişsin ama anne ve babanın eserisin aslında. Çünkü...
39:48Onların aynı görevini görüyorum ben aslında.
39:50Çünkü onlar seni nereye gönderirse göndersin.
39:53Yine Tuna Tüner, hocamız şunu söyler.
39:55Bu çocuk eve dönüyor, diyor.
39:58Tamam mı?
39:59Sen istediğini yap dışarıda. Bu çocuk eve dönüyor.
40:02O yüzden anne ve babana da benim adıma buradan çok teşekkür et.
40:06Onlara söylemek istediğin bir şey var mı?
40:08Onlara her zaman beni özel hissettirdikleri, desteğini hissettirdikleri için
40:14hep çok teşekkür etmek istiyorum onlara.
40:16Sadece maddi açıdan bana çok büyük kapılar açmaları değil,
40:20özellikle manevi boyutunda hep arkamda olduklarını,
40:24düştüğümde kaldıracaklarını ve kaldıracaklarını bildiğimden dolayı
40:28hep onlardan, ayrıca onların da başardıkları için çok gurur duyduğumu söylemek istiyorum.
40:32Ay canım benim. Hangisiyle daha iyi anlaşıyorsun?
40:35Ben ikisiyle de çok iyi anlaşıyorum ya.
40:37Birini... Şununla daha iyi diyemem.
40:39Ama uzaklaşınca kıymetleri daha çok anlaşıyor.
40:42Kesinlikle, kesinlikle. Orası çok ayrı.
40:44Böyle aslında kıyamayan anne babaların hocam,
40:46böyle göndermeye teşvik etmeleri lazım. Teşvik olmaları lazım.
40:49Aslında onlara yapılan zorbalık da çok büyük.
40:52Bizi gönderirken, çevreden onlara yapılan baskı.
40:54Nasıl gönderirsin bu yaşta bir kız çocuğunu?
40:57He, bak ne kadar güzel bir yere değindiler.
41:00Onlar da eziyet görüyor, değil mi?
41:01Kesinlikle, çok büyük eziyet görüyorlar.
41:03Direnmeleri gerekiyor.
41:04Sanki daha az seven anne baba gibi.
41:06Çıkamadın mı bir çocuğa?
41:08Bu bir kız çocuğuna getiriyorlar.
41:10Aa, vallahi bak hiç böyle bakmamıştım.
41:12Bir dahaki bölüme bunu da...
41:14İstersen sen gel. Arada bize destek verirsin.
41:19Şimdi bir reklama gideceğim.
41:22Hocam, evde reklamdan önce sana da bir şey soracağım.
41:27Senin çocuklar, seninle mi daha iyi anlaşıyor anneleriyle mi?
41:32Değişiyor hocam ama sanki anne herhalde.
41:34Bir de erkek çocuk.
41:35Bence seninle işinle daha iyi anlaşıyor.
41:37Hocam, evet yapacak bir şey yok.
41:39Yapacak bir şey yok. Ama yani onsuz da bu program.
41:43Tabii ki.
41:44Renksiz oluyor biliyorsunuz.
41:45Ufak bir ara, birazdan tekrar beraberiz.
41:48Efendim, bugün Ebru Doğulu'yla eğitimde sahte, pırıl pırıl bir genç kızımızındı.
41:54İpek buldu. Canım benim, iyi ki geldin.
41:57Çok teşekkür ederim hocam.
41:58Ağzına sağlık. Çok da güzel anlattın.
42:00Çok sağ ol.
42:01Böyle parıl parıl parla.
42:03İnşallah.
42:04Böyle kıvılcım olarak göndereceğim seni. Alev olarak.
42:07Hepimizin baş ödöfü.
42:08Evet.
42:10Ben çok mutlu oldum seni tanıdığıma.
42:11Gerçekten çok keyif aldım.
42:14Doğru bir meslek seçimi yaptığından emin oldum.
42:17Kendi adımıza da hocam.
42:18Yani biz çocuklarımızı bir şekilde bu sürece girmiş, bitirmiş
42:22ya da bitirmek üzere olan çocuklarımızı gördükçe aslında
42:25iyi bir iş yapıyoruz herhalde diyoruz.
42:27Bizi de çok motive eden bir şey oluyor.
42:29Onun için de ayrıca çok teşekkür ederim.
42:30Ben teşekkür ederim hocam.
42:31Şimdi efendim bu programı, özellikle bu bölümü şu yüzden de hazırladık.
42:36Gerçekten bence gençlere biraz haksızlık ediyoruz.
42:39Doyumsuz diyoruz, anlamıyorlar diyoruz.
42:41İsteksiz diyoruz, tembel diyoruz.
42:43Ama işte böyle gençler de var.
42:46Onların tek istediği bence biraz önce İpek'in de söylediği gibi
42:49görülmek ve sevilmek.
42:52Doğru sevilmek ama.
42:53Yani çocuklara maddi olarak verdiğiniz hiçbir şeyin aslında
42:58çok da değeri olmadığını ilerleyen yaşlarda anlıyorsunuz.
43:03O yüzden evdeyken de var olun, yokken de var olun.
43:08O zaman sorunlar çözülecektir.
43:10Şimdi önümüzdeki hafta yine aynı niyetlerle karşınızda olacağız.
43:14Keşke daha çok vaktimiz olsa, daha çok şey konuşsak.
43:17Önümüzdeki hafta cumartesi günü saat 10'da tekrar buluşursak
43:20konuşmaya devam edeceğiz.
43:22Ebru Doğdu ile Eğitim Yolculuğu Hürriyet Konteri yazılarımı
43:25okumaya devam ederseniz.
43:27Ve Ebru Doğdu Official Burak Yılmaz Instagram hesaplarına da
43:31bize görüşlerinizi ya da merak ettiklerinizi yazarsanız
43:35çok mutlu oluruz efendim.
43:36Eğitimden, bilimden masmavi gözlü İpek gibi başöğretmenin izinden
43:43ayrılmadığınız aydınlık günleriniz olsun.
43:45Hoşça kalın.